Ç İ Ğ D E M / Bahçe

[Ç İ Ğ D E M]

2011 den bulabildiğim fotoğraflarla bugüne kadar bahçemin ilk düzenlenmesini, gelişimini, bazen iyi bazen kötü değişimini bu başlık altında paylaşacağım...

Bahçenin bulunduğu şehir: Bursa/Nilüfer
Bahçenin büyüklüğü: 200 metre kare
Güneş, rüzgar, yağış, tuzluluk vb koşulları: Bahçem bir tepenin kuzey yamacında yer alıyor ve yaklaşık 3 metre kot farkı bulunuyor. Eğimden dolayı bahçenin sadece güney doğuya bakan kısmını kullanabiliyorum. Ancak çevredeki ve bahçedeki bina sebebiyle öğleden sonra gölge oluyor. Tepe olması sebebiyle de her zaman bir esinti mutlaka oluyor. Son yıllar kurak geçse de Bursa’nın yağış alan bölgesinde yer alıyor.
Bölgenin Soğuğa Dayanıklılık Haritasındaki yeri: 8b
Bahçenin türü (konut, işyeri, hobi, yazlık, özel uygulama vb): Konut
Bahçenin geçmişi hakkında bilgi verir misiniz? Önceki hali nasıldı?: Konut yapılmak üzere alınan boş bir arsaydı. İnşaat sonrası ortasında bina çevresi beton avlu ile çevrili sadece topraktan ibaretti.
Kaç yıldır bahçenizle uğraşıyorsunuz?: 10 yıl
Başlangıçta tasarım yaptınız mı? Profesyonel yardım aldınız mı?: Tüm tasarım bana aittir. Süs havuzu ve çiçek tarhları dahil tüm işçilik eşim ve bana aittir.
Bahçenin var olan durumunu gösterir, çizilmiş planı var mı? Varsa ekleyiniz :
Bakımı nasıl yapılıyor? (profesyonellerce, kişisel): Ağaçların yıllık budamaları dışında çimenlerin bakımı eşime, çiçeklerin bakımı bana aittir.
Bahçede bulunan ek alanlar (limonluk, çardak, sebzelik, havuz vb.) nelerdir?: Bahçemde yaklaşık 150 litrelik bir süs havuzu ve 3x3 metrelik bir çardak bulunmaktadır.
Bahçe için bir hayaliniz, idealiniz var mı?: İçinde koi yetiştirebileceğim biraz daha büyük bir süs havuzu hayal ediyorum.
Bahçede bulunan bitkilerin listesi (ağaçlar, çalılar ve diğer bitkiler): 1 cephesinde yaklaşık 15 adet Limon servi, bir cephesinde 6 adet arap yasemini, 1 adet mavi ladin (yerli), 1 adet nar ağacı, 1 adet erik ağacı, ortancalar, 2 adet clematis ve mevsimlik çiçekler
Özellikle ilgilenip, yetiştirdiğiniz bitkiler var mı?: Kalıcı çiçek olarak bahçemdeki favorilerim ortancalarım. Ancak sedum, sukulent türü bitkilere özel bir ilgim bulunmaktadır.
Varsa çok özel bir bitkinizin adı?: Ortanca
Üretim, çoğaltma yapıyor musunuz?: Hayır
Bahçedeki su durumu ve sulama koşulları nasıl?: Çimenler sebebiyle otomatik sulama sistemi mevcut. Balkon çiçeklerim için de damla sulama sistemi kullanıyorum.
Su tasarrufu için neler yapıyorsunuz?: Bahçem şehir merkezinde olduğu için şebeke suyu kullanılıyor. Otomatik sulama sistemi programlanabilir olduğu için süre ve zaman sınırlaması koymaktan başka ekstra tasarruf yapamıyorum.
Toprak özellikleri: Bahçem yoldan kot olarak düşükte kaldığı için zemin suyu biraz yoğun hissediliyor. Ayrıca inşaat sonrası getirtilen bahçe toprağı biraz killi olsa gerek, nem oranı biraz fazla bir toprağa sahibim.
Kompost yapıyor musunuz?: Hayır
Bahçenizde yaptığınız hatalar oldu mu?: Bahçemdeki kot farkını doğal eğimine bırakmak yerine basamak oluşturacak şekilde düzlükler oluşturup daha etkili bir peyzaj ve daha fazla kullanım alanı elde edilebilirdi.
Zirai mücadele yapıyor musunuz? Hangi hastalık ve zararlılara karşı, hangi ilaçları kullanıyorsunuz?: Salyangozlar için kullandığım mavi granüller dışında devamlı kullandığım bir ilaç yok. Güllerim varken birçok böcek ve hastalıkla mücadele etmem gerekiyordu. Gülleri bahçemden uzaklaştırınca dert de bitti. Çok çok nadir zamanlarda kuzeye bakan yerlerde oluşan mantar veya külleme için kullandığım ilaçlar oluyor. Topas vb.
Bahçeniz organik mi?: Hayır
Hangi tip gübre kullanıyorsunuz?: Çimenler için hazır gübre, ağaçlar için yanmış hayvan gübresi
Bahçenizde fare, manas gibi zararlılar var mı?: Sadece salyangoz
Sulamayı (vahşi, yağmurlama, damlama, terleme) ne şekilde yapıyorsunuz?: Yağmurlama
Bahçenizin yerleşim alanının sağı ve solu dağ mıdır? Bitkileriniz soguk alıyor mu?: Tepede olması sebebiyle soğuk alıyor.
İyi ki yapmışım dedikleriniz neler?: Süs havuzum
Tetanoz aşısı oldunuz mu?: Evet

[ahmeter]

Hoş geldiniz

[Çamfıstığı]

Hoşgeldiniz.Bahçeniz hayırlı olsun güzel paylaşımlarınızı bekleriz.

[Ç İ Ğ D E M]

Manzarası sebebiyle hayran kalıp yolu bile yokken 2001 yılında arsamızı aldık. Ancak 2010 yılında evimizi tamamladıktan sonra etrafımız dolmuş ve kendimizi bir anda şehrin ortasında bulmuştuk

İnşaata başlarken yolumuzda kaldırım ve bitişiğimdeki yüksek duvarlı (1. ve 3. resimlerde görülen o duvarı ben yapmadım) bina yoktu ve ben bahçemin bu kadar düşük kotta kalacağını tahmin etmemiştim.

Resimlerde kırmızı çizgi ile çizdiğim yer bahçemin düz olan tek alanıdır. Binanın sağ ve solunda 2,5-3 metreye varan kot farkıyla dik eğim bulunmaktadır. Resim 2 ve Resim 3'te eğimli kısımları yukarıdan aşağıya doğru ve son resimde de aşağıdan yukarıya doğru görebilirsiniz. Aşağıdan baktığınızda bahçe gözükmüyor bile. Resim 4 de bahçemin düz kısmının balkondan görünümüdür. Anlayacağınız perdeyi araladığımda kendimi bahçemde bulamıyorum. Zor bir bahçe bizi bekliyordu.

Bahçe düzenlemesini yapmadan önce çimenlerimizi yaptırdık. Aslında işe tersten başlamış gibi gözükebiliriz. Ama detaylara başlamadan önce bahçeyi yabani otlardan temizleyebilmenin tek yolu buydu. Önce temizleyelim sonra ufak ufak keyfe keder hayallerimizi hayata geçirelim istedik. Zira her şeyi kendimiz yapacaktık.

[Ç İ Ğ D E M]

Yıllarca bahçeli ev hayali kurup 2010 da bu hayalime kavuşmuş ama bahçeyi düzenlemek için 2 yıl daha beklemek zorunda kalmıştım. 2010 ve 2011 yazı ot dolu bahçede geçtikten sonra nihayet 2011 ekiminde otlardan kurtulup çimlerime kavuşmuştum. Artık temiz ve yeşil bir bahçem vardı.
İçim içime sığmıyor daha nereye ne yapacağımı bilemeden bulduğum kasalara toprak doldurup çiçek soğanları dikiyordum. Bir ara dayanamayıp çimin arasına çuha dikmişliğim bile var. Her yer çim, çiçeklik alan yok, çiçek tarhı yok, bordür yok hiçbir şey yok...

Kaldırımdan geçene çay ikram etsek eğilip alacak... O kadar açıktayız. Nihayet 2012 baharına girerken artık şehirle aramıza betondan başka bir şeyler de koyma zamanı geldi deyip limon servi ve arap yaseminlerimizi diktik. Yaseminler tamamen doğaçlama oldu. Çok araştırmadan karar verdim. Mayısa girerken açan çiçekleri muhteşem bir coşkuyla yazı karşılıyor. Daha çiçekleri geçmeden mayıs ortalarında yağan yağmurlarla çiçekleri çürümeye başlıyor. Sonra 2 ay boyunca kuruyup dökülen çiçeklerini ve kalan 10 ayda da kuruyup dökülen yapraklarını topluyoruz. Baksan 12 ay yeşil ama o kadar yaprak döküp nasıl yeşil kalmayı başarıyor bilmiyorum.

O zamanlar "yaseminler büyüyüp duvarı kapatacak, bahçeye bir de çit yaparsak o çiti de saracak biz de göreceğiz" diye düşünüyordum. Bu arada yaseminleri duvara nasıl sardırdığımı 17 nolu mesajımda anlattım.

Eşimin hayali ise bahçenin baş köşesinde mavi ladinimizin olmasıydı. İthali ile yerlisi arasında 5 kat fiyat farkı vardı. Malesef yerlisini diktik. Eh işte baharda yeni sürgünler 15 gün mavi, ondan sonra bildiğin yeşil... Tavsiyem, hayaliniz mavi ladinse yerlisini önerenlere kulak asmamanızdır. Bütçeniz yoksa olana kadar bekleyin ya da mavi ladin hayalinden vazgeçin

[Ç İ Ğ D E M]

Nasıl oldu anlamadık bir heves 2012 baharı ile beraber artık bahçe odaklı yıllarımız başlamıştı.
Ağaçlar tamam,
Yaseminler tamam,
Bahçenin çitleri yok, (olmasa da olur )
Havuz yok, mutlaka olmalı deyip işe koyulduk.

Havuz ekipmanlarını Bauhaustan almıştık. Artık bulamıyorum. Talep olmadığı için getirmiyorlar herhalde. Motorun fıskiye ve şelale olmak üzere 2 çıkışı var. 8 senedir tık demeden çalışıyor. İthal bir marka. Bir ara markasına bakar mesaja ilave ederim. (Baktım markası Heissner) Havuz da Heissner marka ve 120 litrelik hacme sahip. Ekipmanın maliyetli kısmı bunlardı. Geriye kafamda tasarladığımı gerçeğe dönüştürme işi kalmıştı. İşte bazen hayallerle gerçekler bir olmuyor malesef... Bahçe zaten eğimli düz alan yok daha büyük yapmayalım dediğimiz havuz biraz küçük oldu. Bu yüzden küçük alanı büyük taşlarla çevrelemek kusurları gizlemek zor oldu.

Tasarımcı olarak bir aşağı inip taşları konumlandırmak sonra yukarı çıkıp oldu mu diye bakmak yorucuydu (1. resim)

Havuza bir şelale yapmak için kenarına mebran sererek işe başladım. 2. resimde görebilirsiniz. Havuz kenarından başlayarak taşları basamak basamak dizdim. Her sırada mebranın altını toprakla destekleyip yaklaşık 30-40 santim yüksekliğe ulaştım. Terazi ile taşları dengeledim. Mebranın yanlarını taşlarla destekleyip su kaçışını engelledim. 3. resimde son halini görebilirsiniz. Bu arada bahçe hala daha dışarıya karşı savunmasız.
Her şey süper... Doldur havuzu çalıştır motoru... Tamam, su havuzun dışına kaçmıyor ama yukarıdan akmaya başlayan su, taşla mebranın arasına kaçıyor. Yukarıdan şaldır şaldır akan su havuza varana kadar taşın altından akıyor. Sağdan kaydır soldan kaydır. Biraz destek vs. Eh idare eder bir yoğunluğa ulaştı. Ama istediğim tadı vermedi.

Nisanda kurup tüm yaz seyrettiğim havuzun şelalesini kış gelmeden eylül ayında yıktım (4. son resim). Yine mebran serdim ama bu kez her taşı dizerken harç ile birbirlerine yapıştırarak ilerledim. Kenarlarından alta kaçmasın diye de minik beyaz taşları yapıştırdım. Sonuç süper. Alta kaçış yok yukarıdan akan su artık taşların üzerinden süzüle süzüle iniyor.

Artık etrafını çiçeklendirebiliriz
Ama gözden kaçırdığım bir şey vardı. Havuz aynı kalacak ama ağaçlar aynı kalmayacaktı

[Ç İ Ğ D E M]

2011 sonu çim ekilen bahçemizde 2012 baharında başlayan çalışmalar sonucunda artık ağaçlarımız, yaseminlerimiz ve süs havuzumuz vardı. Ama eksikler bitmiyor ve problemler çıkmaya başlıyordu.

Bahsedeceğim çalışmaları ilk resimde oklarla işaretledim. Köprüden bahçeye inmek için derme çatma tahta bir merdiven vardı. Bahçeye iniş çıkışlar zor oluyordu. Eşim ferforje süslemeli ahşap basamaklı büyük bir merdiven yaptı.
Çim alan dışında balkon altını taş döşemeyi düşünüyorduk son anda çiçeklik olarak değerlendirmeye karar verdik. Çimenle arasına tahta bordür çakıp içini toprakla doldurduk.
Ön bahçeyi ikiye bölen köprünün altında daha ilk zamanlarda yaptığımız bir depomuz vardı. Tüm sezon yoğun geçtiği için deponun önünde bulunan ve güneş görmeyen çimlerimiz bozulmaya başladı. Biz de köprüye paralel şekilde bu alandaki çimlerin üzerine kayrak taşları boşluklarına da beyaz çakıl döşeyerek durumu kurtardık. 2. resimde yakın plan görülebilir. (Ama sonra bu taşlar değişecekti) Bu arada 2. resimdeki mavi çiçekli ağaç duranda erecta, müthiş vanilya kokulu çiçeklere sahip ama 2. senesinde malesef dondu.
3. resme baktığımızda, nihayet bahçemizin çitlerini de yaptırıp biraz daha izole olduğumuzu görebilirsiniz. Bir de ağaçların ve yaseminlerin altındaki toprakta bir sınır olmadığı için çimlere karışıyor, biçme zorlaşıyordu. Buralara da bordür döşedik ve böylece daha temiz bir görüntü elde etmiş olduk.

[HAKAN_O]

Hayırlı olsun
Bahçe gibisi yoktur. Allah kolaylık versin

[Ç İ Ğ D E M]

Hummalı çalışmalarla ve oraya ne yapsam, buraya ne yapsam, aldığım fideyi nereye diksem diyerek geçen bir 2012 sezonunu kapatma zamanı gelmişti. Yasemin ve limon servilerin önünü bordürlerle çimden ayırmıştım, bu alanlara lale soğanları dikmeye karar verdim ve çeşit çeşit lale soğanları alıp diktim.
Ve 2013 baharı beni büyük bir coşkuyla karşıladı. Çocukluğu lale dolu bir bahçede geçmiş biri olarak yaşadığım duyguyu kelimelerle anlatmam mümkün değil. Daha önce balkonda yetiştiriyordum ama bahçede olmaları daha ayrı bir güzellik ve keyifti. Görsellerde hem bahçem hem de balkonumdaki laleler, nergisler ve çiğdemleri paylaşıyorum.

Ama bir sonraki sene maalesef laleler tekrar çıkmadılar. Lale yerine başka çiçekler diktim, beklediğim randımanı göstermediler. Her sene başka başka çiçekler denedim yine olmadı. Sebebini anlamam bir iki senemi aldı. Yaseminler... Arap saçı gibi yüzeye bile çıkan kökleri var. Fideyi dikmek için toprağı bile kazamıyorum. O kadar sıkışık.

Sonuç; savaşı yaseminler kazandı. Yaseminlerimin altı artık boş Gerçi son durumda ulaştıkları hacimle ne kadar boş diyebiliriz bilmiyorum. Son hallerini daha sonra paylaşacağım, söz...

Gerçi soğanlı bitkileri doğrudan bahçeye dikmek, yaz sezonunda dikilen diğer çiçekler sebebiyle ya kaybolmalarına ya da sulama sebebiyle çürümelerine sebep oluyor. Soğanları sezon geçince söküp sonbaharda tekrar dikmek için de maalesef zamanım olmuyor. Uzun zamandır soğanlı bitkilerden vazgeçmiştim ama önümüzdeki yıl bahçeye yerleştireceğim uygun saksılarla lale, nergis ve çiğdemleri tekrar bahçeme davet edeceğim. Forum için fotoğraflara baktığımda özlediğimi farkettim. Yapılacaklar listesine eklendiler.

[derin35]

Ne güzel, içimizden biri daha hayallerine kavuşmuş.

10 yıllık deneyim ve serüven bizleri bekliyor. Merakla devamını bekliyorum.

Eviniz ve bahçenizde sağlıcakla oturun. Çiçekle kalın.

[Ç İ Ğ D E M]

Eveeeet gelelim çiçekliğime... Onun da hikayesi bambaşka. Binaya doğrudan toprak temas etmesin diye etrafına 50 santim genişliğinde doğal taş karo döşenmiş ama balkon altında girinti olduğu için burada kararsız kalmıştık. Baktım ki her yer çim yapıldı ve çiçekler için yer yok, dedim burası benim çiçekliğim olacak.
Alan yaklaşık 1,2x4 metre boyutlarında. Baksan küçük ama dünya çiçek alıyor. Çim hizasına kadar zemini çakıl, tahta bordürden itibaren ise toprak dolu. Mevsimlik fideler diktiğim için yaklaşık 20-30 santim bir derinliği var bu da yeterli oluyor.

İlk sene rastgele bir iki çiçek dikip kış döneminde hercai menekşe doldurduğum çiçekliğim için tüm kış planlar yaptım. Taşlar ve cücelerle dolu minyatür bir bahçe kurmayı hayal ettim. Baharla beraber attım kendimi bahçeye. Seralara her gidişimde dünyaları alıp geldim. Sonra günlerce uğraşıp durdum. Çünkü düzen takıntılıyım ve hiçbir şey gelişi güzel yerleşmemeli.

Kıştan kalan hercailere kıyamadım. Oysa haziran gelmeden hepsi bozulacak. Dedim şimdilik kalsın, bozulursa bakarız...

Alissyum, ateş çiçeği, horoz ibiği, yer minesi, aslanağzı,begonya, gaura çalısı, karanfil, kasımpatı, hercai hatta çilek bile var. İstiyorum ki dolu dolu olsun toprak gözükmesin. Büyümelerini beklemeye sabrım yok o kadar heyecanlıyım. Başladım taşlardan setler yapmaya aralarına fideleri dikmeye, cücelerimi yerleştirmeye...
Çilekler toprağa değmesin diye toprağın üzerini ağaç kabuğu ile kapatıyorum. Aralara bir iki taş, cüce... Havalı da gözüküyor. 3-5 gün uğraştım galiba. Sonuç... Harika... Ben mest... Aldım çayımı elime geçtim karşısına seyrettim. Çünkü başka bir yerden görme şansım yok. Balkonumdan yaseminleri görüyorum. Onlar da altlarında çiçeğe müsade etmiyor. Çiçeklerim komşulara seyirlik

Daha başlarken dolu dolu olan çiçekliğimde aradan 2 ay geçtikten sonra artık ne taşlar ne cüceler görünüyordu. O mineler taştı çimlere indi. Çilek kol atmaktan yorulmadı ben yolmaktan yoruldum. Alissyum desen, sen minik yavrum nasıl o kadar büyüyebildin anlamadım

Asıl şok ağaç kabuklarının altında gizliymiş, salyangozlar Bulmuşlar nemli nemli korunaklı bölgeyi çoğalmış durmuşlar...

Eh her şey tecrübe ile öğreniliyordu. Ama yine de çiçekliğimin en güzel yılı 2013 yazı oldu. Kısmetse bu yaz yine iddialıyım

[derin35]

''Ama yine de çiçekliğimin en güzel yılı 2013 yazı oldu.''
Sözünüze ithafen en güzel öğrenme, yaşayarak öğrenme dedirtiyorsunuz.
Deneyimleriniz pek çoğumuza ışık tutacak. Teşekkürler sayın Ç İ Ğ D E M.

[Ç İ Ğ D E M]

Orijinal Mesaj Sahibi derin35

''Ama yine de çiçekliğimin en güzel yılı 2013 yazı oldu.''
Sözünüze ithafen en güzel öğrenme, yaşayarak öğrenme dedirtiyorsunuz.
Deneyimleriniz pek çoğumuza ışık tutacak. Teşekkürler sayın Ç İ Ğ D E M.

Sayın derin35 yorumlarınız için teşekkür ederim. Evet kesinlikle yaşayarak öğreniyoruz. Ama yaşamama rağmen öğrenemediğim tek şey seraya gittiğim zaman kendime hakim olamamak

[Ç İ Ğ D E M]

Orijinal Mesaj Sahibi ahmeter

Hoş geldiniz

Hoşbuldum sayın ahmeter... Sizin bahçenizi gezdikten sonra ben de bir bahçemi paylaşayım dedim. Siz de bahçeme hoşgeldiniz

[Ç İ Ğ D E M]

Orijinal Mesaj Sahibi ÇAMFISTIĞI

Hoşgeldiniz.Bahçeniz hayırlı olsun güzel paylaşımlarınızı bekleriz.

Teşekkürler sayın ÇAMFISTIĞI... Bahçe sayfamı açmam biraz zaman aldı. Siz de bahçeme hoşgeldiniz

[Ç İ Ğ D E M]

Orijinal Mesaj Sahibi HAKAN_O

Hayırlı olsun
Bahçe gibisi yoktur. Allah kolaylık versin

Teşekkürler sayın HAKAN_O... Hem yorgunluğu alan hem de yoran tek şey bahçe sanırım. Siz de bahçeme hoşgeldiniz

[Ç İ Ğ D E M]

Yaklaşık birer metre ara ile dikilen yaseminlerin duvarı düzgün ve dengeli örtmesini istiyordum. Aralarında kalan boşluğu doldurabilmeleri için dallarının yanlara yönlendirilmesi gerekiyordu.

Öncelikle iki yasemin arasındaki boşluğa duvar yüksekliği boyunca 3'er kanca taktım. Sonra bu kancalardan yaseminleri taşıyan destek çubuklarına açılı şekilde teller bağladım. Böylece sağlı sollu uzayan yeni sürgünler bir araya gelecek, yukarı uzamaya devam edecek ve yaseminlerimin arası dolacaktı.

Görsellerde kırmızı yuvarlak ile gösterdiklerim kancalar, kırmızı çizgilerle gösterdiklerim destek telleri ve yeşil çizgilerle gösterdiklerim de uzayıp sarmasını beklediğim sürgünleri ifade ediyor.

Peki sonuç nasıl oldu dersiniz?

[Ç İ Ğ D E M]

2013 yılında bodrum papatyaları ile çevrili bir havuzum varken 2014 de işler biraz değişti. Bodrum papatyaları inanılmaz güzeldi, ancak yayılarak ilerlemelerini durdurmak neredeyse imkansızlaşmıştı. 1. resimde bodrum papatyalarını görebilirsiniz. Limon servilerin de altına dikmiştim ve yerlerinde duramadıkları için çimlere doğru inmeye başlamışlardı. İlerledikleri yerde çimenleri bozuyorlardı. Yaz sonu şekil budaması yaptığım zaman da altlarında bozulan yerler ortaya çıkıyor ve görüntü kötü oluyordu. Böylece 2014 de artık bahçemde bodrum papatyası kalmamıştı. Her alanı zapt eden ve bahar dışında tek tük açan bodrum papatyası yerine daha küçük, daha çeşitli ve yaz boyu açan çiçekler dikmiştim. 2014 yılının havuzunu 2. resimde görebilirsiniz.

Yine 2013 de şelale taşlarının arasına fare kulağı, arkalarına acem halısı gibi yayılıcı çiçekler dikmiştim. Ama sadece baharda açan çiçeklerden sonra kol atıp öyle bir yayılıyorlardı ki şelaleyi görmek ne mümkün... 2014 de taşların arasındaki fare kulakları yerini sedumlara bırakmıştı. 3. resimde görülebilir. Sığ boyları sebebiyle kayalar arasındaki boşluklarda halı gibi gözüküyorlardı. Sedumlar yaklaşık 3-4 sene kaldılar. Ama büyüyen limon servilerin budanmaları esnasında havuzum ve etrafındaki bitkiler çok fazla zarar görüyor. Alan dar olduğu için budayan kişilerin işini zorlaştırmak istemiyorum ancak bundan sonra havuz ve çevresinin üzerine naylon kapatıp öyle budama yaptıracağım. Çünkü kaybettiğim çok bitkim oldu.

2015 ve sonrasında limon serviler ve ladin büyüdükçe havuzumun şelale tarafı gözden kaybolmaya ve gölgelik olmaya başladı. 4. resimde 2015 yılından bir resim görebilirsiniz. Kayaların arasındaki sedumlar dışında arka tarafta çiçek yetişmez oldu. Ben de ön tarafta çimlerin girinti yaptığı kısmı söküp çiçeklik alana dahil ettim. Böylece havuz etrafında güneş alan çiçeklik alanını büyütmüş oldum.

[Ç İ Ğ D E M]

2014 yılı bahçede bitkilerden ziyade çevre düzenleme yılı oldu. Gerçi bizim bahçede düzenleme hiç bitmiyor.

Görüldüğü üzere burası benim ortancalarımın mekanı... Köprüden akan sular her daim toprağını nemli tutuyor ve güneş görmediği için de hep gölge. Tam ortancalık...

Bahçeyi ortadan bölen ve altı gölge olan köprüden daha önce 7 nolu mesajda bahsetmiştim. Burada çimenler bozulduğu için zemini kayrak taşları ile döşemiştik. Ama 2 sene sonunda bu taşlar estetikliğini kaybetmeye ve altındaki toprak ıslandıkça yüzeyi çamur yaptığı için kirli gözükmeye başlamıştı. Bahçeye inilen merdivenin altındaki çimler de bozulmaya başladığı için burada kalıcı bir düzenleme yapmamız gerektiğine karar verdik.

Kayrak taşları yerine zemini ince çakıl ile destekleyip doğal taş karolar ile döşedik. Merdiven altına da devam edip bu alanda bir bütünlük sağladık. İlk 3 resimde bu çalışmanın fotoğraflarını görebilirsiniz.

Son resimdeki farkı görebildiniz mi?

ilk resimlerde arkada gördüğünüz limon serviler 2015 kışında yağan karla beraber devrildiler. Kış resimlerini ayrı bir başlıkta paylaşacağım. Ne kışlar gördü bu bahçe inanamazsınız...Mecburen 2015'de servileri söktük. Ama yüksek duvar sebebiyle burası aşırı gölgede kaldığı için diktiğim çiçeklerde randıman alamadım. 2016'da belki duvarın yüksekliğini kırar ve biraz daha güneşe yaklaşırız diye yüksek bir çiçek tarhı yaptık. Burası daha tam hayal ettiğim gibi olmadı. Bir iki denemem var. Henüz sonucunu alamadım. Sanırım klematisler için uygun olacak.

[Ç İ Ğ D E M]

Eğimden dolayı tam kapasite kullanamadığım ve tek düz olan kısmı da bölen bir köprü sebebiyle bahçede masa sandalye koyup oturabileceğimiz alan konusunda sıkıntı yaşıyorduk. Her ne kadar bir kısmı çukurda kalan bir bahçem olsa da havuzun bulunduğu yer tüm gün güneş alıyor ve akşam olmadan burada oturamıyorduk. Çardak yapılması şarttı ama bahçenin düz alanını da ziyan etmek istemiyordum. Sonunda havuzun önünde başlayan eğime bir çardak yapmaya karar verdik. Bina sebebiyle öğleden sonra gölge gelmeye başladığı için oturmak için en ideal yerdi.

Önce toprakta açtığımız çukurların içine beton dökerek çelik ayaklar hazırladık. Bu beton ayaklar toprak hizasının altında kaldı. Sonra hazırlanan çelik konstrüksyon tabanı bu ayakların üzerine oturtup vidaladık. Yani ayaklar ve taban tek parça değil. Olur da fikrimizi değiştirip çardağımızı kaldırmak istersek, temeli sökmeye gerek kalmadan çıkarabileceğiz. (Ne gereği varsa )

Hazırlanan çelik konstrüksyonun üzerini de iroko ağaçlar ile kaplayarak tabanımızı oluşturduk. Artık bahçede oturabileceğimiz ve öğleden sonra gölge olan bir alanımız vardı. Üstünü kapatmaya gerek yoktu

Şaka bir yana tabanı yaptıktan sonra bazı sebeplerle üstünü kapatmak için devam etmedik. Önce malzeme tedariği ile ilgili sıkııntı yaşadık. Sonra da canımız iş yapmak istemedi vs. İki yaz ve iki kış geçti ve biz hala daha sadece tabanı olan bir çardakta düşme korkusuyla kenara çok yaklaşamadan zaman geçirdik.

Bu arada tekrar hatırlatayım. Bahçede hayata geçecek tüm projeler bana ait. Uygulama kısmında da gücümüzün yettiği yere kadar ben ve eşim çalışıyoruz. Yani bahçemizde sulama sistemi, ilk çim ve ağaç dikimi hariç hiç bir projeyi 3. taraflara verip yaptırmadık. Çardağımızın 2 sene yarım kalması bu yüzden

[ahmeter]

Tek kelime BRAVO

[çiftçioğuzhan]

tebrik ediyorum ilk günden bu yana belgesel izler gibi okudum serüveninizi. Çabalarınızı takdir ediyorum. Çok güzel şeyler yapmışsınız. Banada yapabileceklerim için fikir verdiniz. Takipçiniz olacağım.

[Ç İ Ğ D E M]

Hep inşaat hep inşaat... Biraz da çiçeklerimden paylaşayım.

Her sezon hevesle alıp yapış yapış olan yaprakları ile sezonu kapatmaya ömrü yetmeyen petunyalara alternatif bir çiçek arıyordum. Yaklaşık 4 sene önce tanıştım kendileriyle... Calibrachoa...

Bol güneş bol su olsun, kış gelene kadar çiçekleri eksik olmasın. Derdi yok tasası yok, harika bir çiçek. Kışı atlatıp baharda tekrar saksıda görmüşlüğüm de vardır. Tohum mu döktü yoksa sökmeye kıyamayıp dallarını toprak üstünden kestiğim kökler mi tekrar sürgün verdi bilemiyorum. Baharda görünce şaşırmıştım

[Ç İ Ğ D E M]

Sanırım son 2-3 senedir toprağı kar suyuna doyuracak kadar bir kış mevsimi yaşamıyoruz. Arşive baktığımda en son 2017 kışında çekilmiş karlı fotoğraflar buldum. Hem de ne kar.. Sırasıyla 2013-2015 ve 2017 kışına ait fotoğraf paylaşıyorum.

Kışın bahçede yaşadığımız en büyük sorun, ilk yıllarını yaşayan genç limon servilerle oldu. Henüz yeterince kök atmayan serviler, üzerilerine yağan karın ağırlığı ile devriliyordu. Kar yağmaya başladı mı soluğu bahçede alıp başlıyorduk servileri sallamaya Küçükken devrilenleri kaldırmak kolay oluyordu da büyüdükten sonra devrilenlerin maalesef geri dönüşü olmadı. Bahçemin yüksek duvarlı tarafındaki servilerin hikayesini 19 nolu mesajımda anlatmıştım.

Servilerde budamayı kış başı yapmamız gerekirken nedense hep bahara kalıyor. Bu durumda kışa ince tepe sürgünlerle giren serviler kar gördüğü zaman boyunlarını büküyor. Henüz genç oldukları dönemde kırılmıyorlardı (sadece devriliyorlardı) ama 2017 kışında 3 servimiz gövdelerinin üst yarısından kırıldı. Bir de genç bitkide bahar budaması çok sorun olmuyordu. Ama servi büyüdükçe dalların dipleri doğal olarak dışı gibi yeşil olmuyor, kuruyor. Haliyle budama sonrası ortaya kuru bir ağaç çıkıyor. Her yer yeşermeye başlarken bizim servilerin dolgun ve sarı yeşil görünüme kavuşmaları da maalesef zaman alıyor. Tavsiyem budamayı bahara bırakmayın...

[Ç İ Ğ D E M]

1938 yılında aile büyüklerim Romanya'dan göç ederken yanlarında çiçeklerini de getirmişler. Doğdukları toprakların mirasını nesillerine aktarmışlar. Ben de büyüdüğüm bahçenin mirasını kendi bahçeme taşıyorum. 1938'den günümüze yok olmadan gelen Haseki küpesi... Bir çiçek bu kadar mı çocukluk hatırası kokar?

[Çamfıstığı]

Emeğinizi takdirle karşılıyorum,yinede geriye dönüp baktığınızda çok şeyleri halletmişsiniz görünüyor.Artık bu yaz tadını daha güzel çıkartıcağınızı umarım.

[derin35]

Sayın Ç İ Ğ D E M, arada bakıyorum sayfanıza. Epeydir paylaşımınız yok.

Umarım her şey yolundadır ve devam edersiniz bahçenizi bizlerle paylaşmaya.

Bol çiçekli günler dilerim.

[Duru]

Keyifle okudum bahçenizin serüvenini. Devamını da dört gözle bekliyorum. Çok güzel bir anlatımınız var.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[Çamfıstığı]

Sn.Çiğdem,
Paylaşımlarınıza ara verdiğinizi gördüm umarım bunca emekten sonra vazgeçmemişsinizdir.Sizleri tekrar yeni fikirlerinizle aramızda görmek isteriz.

[Ç İ Ğ D E M]

Herkese tekrar merhaba,
Yoğun iş hayatına pandemi ile ara verince bahçemin hikayesini paylaşmak için çokca vaktim olmuştu. Tekrar normallere dönmemizle iş yoğunluğum başladığı için buralardan uzak kaldım. Ama bahçemin hikayesi bitmedi ... Ara ara paylaşımlarıma devam edeceğim. Daha bahçemin son halini paylaşmamışım onu farkettim. 10. yılında bahçem maksimum konfora ulaştı derken hikayem yine başa sardı desem... Hadi küçük bir ipucu vereyim. Ağaçlarım kurudu