08-09-2016, 18:14 | #901 | |||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Alıntı:
Aşı yaparken gözlük kullandım diye olayı abartmayalım lütfen. Tamam yaşım 45 olabilir ama aşı yaptığımız yeri de karıştırmayız herhalde. O kadar fotoğrafı boşuna mı çekip ekledim buraya, karışırsa resimlere bakarız adak ağacının. Alıntı:
Alıntı:
Ömürler görün hepiniz, sabahtan beri yetişmeyen, unuttuğum işler, stres vs. derken sayfayı açıp sizleri görünce rahatladım, yüzüm güldü Siz 40 üzeriyseniz sorun yok ta, aşılayacağınız ağaç 40 ın üzerindeyse yukarıdaki 'göz aşı' olayı çıkmaza giriyor galiba |
|||
11-09-2016, 09:40 | #902 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Taze fasulye yemeği; Yazın en sevdiğim yemek. Salçasız, sadece domatesle,zeytinyağlı, bir de bahçenin domatesleri ve acı biberler varsa yanında yemede seyret. İçindeki taneler geç topladığımız için (her zamanki gibi) kartlaşanların taneleri. Salça olmadığı için rengi soluk kaçsa da salçanın kokusu yerine yerli domateslerin tadı-kokusunu tercih ediyoruz. Karnabaharlar epey olmuş, Hele bu tam bir yemeklik, klasik zeytinyağında soğanı pembeleştir, biberi ekle, salçayla biraz kavur, beğendiğinde sebzeleri, havuç-patates-sarımsak vs. ekle tencerede karnabaharları tamamen örtmeyecek kadar su ekle ve pişmesini bekle. Kerevizler, Lahana, |
11-09-2016, 09:56 | #903 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Brokoli ile geçen sene tanıştık, tanışıklık vardı da fiziksel temas geçen sene bahçemizde tesadüfen diktiğimiz hazır brokoli fideleri sayesinde oldu ve yıllarca çok şey kaçırdığımızı anladık. Üzerindeki yeşil harici görülen kahverengi-morumsu renk değişikliği güneşin yüzündenmiş, bu sene biraz erken ekmişiz, geçen sene daha geç yiyebilmiştik. Dün koruk sarımsak zeytinyağı ile haşladığımız brokolileri harmanladık. Bunu salata gibi her yemeğin yanına yakıştırıyoruz biz. Yani taze faulsye yemeğinin yanına, et yemeğinin yanına veya et tabağının kenarına, veya tek başına rahatlıkla ve zevkle tüketiyoruz. Bu resmi çekerken deklanşör hızını oldukça azalttığım için ışık fazla gelmiş, |
11-09-2016, 10:06 | #904 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Geçen hafta üst mesajlarda tuttuğunu tahmin ettiğimiz aşıların resimlerini vermiştim. Bu aşıların bugünkü halleri, Önceki resimde yeşilimsi olan gözler şimdi koyulaşmış ve gözün etrafındaki ana ağacın gözü örten kabuğunun olduğu açıklık genişlemiş. Arkadaşların önerileri çerçevesinde aşıları-bağları bir daha ellemedim. Tutunca böyle mi olacak bilmiyorum, neyse, zaman her şeyi gösterecek |
11-09-2016, 11:04 | #905 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
11-09-2016, 11:57 | #906 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Alıntı:
* Bu dallarda olacak meyveleri hatırlatırsanız ömrümüz olur, gücümüz yeterse inşallah bu müthiş 'aşılama hikayesine' katkısı olanlara göndermek isterim Umduğcuk** lafını buralarda 'kıskandırmak' anlamında kullanıyoruz ancak pek yaygın değil herhalde ki google amca ya sordum kahkalarla güldü. buyukcicek.com dan sezon sonuna doğru aldığımız dahliyalardan biri daha açtı, pek güzel. Dört gözle beklediğimiz altı-yedi tane daha var. Onlar açana kadar biz göçecez aşağıya Papatyamsı aster ve önünde cosmoslar. Daha önce resmini eklemiştim ancak asterin üzerindeki tomurcukların pek çoğu açtığı için bu yeni ve daha güzel halini eklemek istedim. Yanındaki phylox ise yavaştan kocuyor artık. |
|
11-09-2016, 12:27 | #907 | ||
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sizin mesajdaki yıldızları da ben çözmeye çalıştım bulamadım anlamlarını, sonra aşağıdaki cümleleri okuyunca rahatladım Alıntı:
İyi Bayramlar |
||
11-09-2016, 12:47 | #908 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Bu sene üç muhteşemden (heybetli - maniye - hafize) en güzel gelişme gösterip bizi memnun eden maniye oldu. Yamuk - yumuk olmasının haricinde sorunsuz, onu da kabuğunu soymaya uğraşırsanız zorlanıyorsanız. Heybetliler görünüm olarak güzel olsa da, hastalığa ilk yakalanan cins olmaları sebebiyle lezzet olarak sınıfta kaldılar bu sene. Görünümleri çok güzel olsa da tatları hafiften ekşimsi geldi bize. Geçen sene elde ettiğimiz tohumlarda mı sorun var (tozlaşma vs.) desem pek çok arkadaş gönderdim sorun olsa onlardan da yakınma olurdu herhalde. Bu sene tohum ekiminden sonraki gönderileri üzerinde durduğumuz veya durmamız özen göstermemiz gereken kimi cinsler için ayrı sınıflandırsak tohumun özelliğin devam etmesi, yaygınlaştırılması için daha mı iyi olur acaba. Misal domates için rağbet edilen beş tür, biber için rağbet edilen beş - altı tür gibi çeşitler arttırılarak ekilen tohumların sonuçlarını burada paylaşsak ve oluşabilecek sorunları tespit ederek müdahale edebilsek daha uygun olacak gibi geldi. Maniyeler dalında; Domates hasadı, çoğunluk heybetli, pembe, omuzları açık yeşil olanlar, yamru-yumru olanlar maniye, sağ alt köşede ukrain ve black vernissageleri tanıyorsunuzdur zaten dalında koparılan minikler. Bu da bu senenin eskilerinden (yenilerden dester ve italian heirloom ların güzelliğini paylaşmıştım) olup bizi memnun eden, iki senedir tohum paylaşım etkinliğinde paylaştığım ve oldukça rağbet gören yöresel oturak domatesimiz. Oturak olmasına rağmen hastalık olmadı. Her sene ilgilenemediğimiz yere temas edenleri hasta olurdu, bu sene sırıklarda yaşanan sorunlar altına demir koyarak yerden yükseltebildiğimiz bu oturak domateslerde şükür ki yaşanmadı. Resimde sabah topladığım mükemmele yakın oturak domateslerimiz. En büyüğü 350-400 gr. vardır en az. Sırtının mühürlerine dikkat edelim. İncecik kabuğu ağızda eriyen etli kısmı ve şeker gibi muhteşem tadıyla her türlü tüketilebilecek ideal bir domates çeşidi. Bu sene sağolsun pek çok arkadaştan etkinlikte balkabağı tohumu almış ve ekmiştim. Büyüklük rekoru resimde. Ancak tatlı kabağına benzemiyor, muhtemelen geçen sene arada büyüyebilen ve tadını sevdiğimiz bir kaç kabağın tohumundan ektiğimiz bu arkadaş. Kilosunu tahmin edemiyorum kıyaslama için 43 numara ayak koydum |
17-09-2016, 07:19 | #909 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Son resimdeki kabak nerden geldi anlayamadim. Bir de yoresel dediginiz oturak domates Bozdag'a mi ait? Bir de Bayindir-Cinardibi'nin domatesinin tohumunu bulabilir misiniz? |
18-09-2016, 00:52 | #910 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Alıntı:
TCM / bahçe Bu yıl etkinlikten talep ettiğim kabakların ise tamamı tatlı kabağı idi ve beyazdan turuncuya değişen renkleri vardı (veya öyle olmalıydı ) Bu senenin büyük kabağı ya etkinlikte yanlışlıkla balkabağı yerine gönderildi veya geçen senenin soldaki yeşil kabağın tohumundan çıkan bu. İzmir - Ödemiş - Bozdağ ın benim bildiğim veya duyduğum ünlü domatesi yok. Patates ile karıştırmadınız di mi? Benim paylaştığım domates yıllardır duyduğum, yöremizdeki çiftçiler köylüler arasında meşhur ince kabuklu, oturak, sırtı mühürlü, kırmızı domates. Tadı gerçekten muhteşem, sizin benim ve bizimkilerin pek sevdiği 'italian heirloom' ile 'dester' arasında diyelim. Yetiştirme koşulları, hastalık etkisi vs. sebebiyledir muhakkak; birbirine komşu kökenlerdeki bu iki domates türünün tatları arasında dahi gelgitler olurken oturak domateslerin büyüğü de küçüğü de şeker gibi. Daha önce de yazmıştım bu sene benim heybetlilerde heybetten başka tat pek yok malum hastalık sebebiyle. Hafif ekşimsi olanlar bile vardı mor rus domatesleri gibi. Bayındır daki bahsettiğiniz domatesi bulmaya çalışayım. |
|
18-09-2016, 14:25 | #911 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Bu bayramda hanımın akrabası yaşlı yengemizden dahliyanın dalından çoğaltılması yöntemini öğrendim Resimlerle ayrıntıları daha sonra paylaşırım. |
18-09-2016, 17:59 | #912 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Alıntı:
Bahsettiğim domates Çınardibi Köyü'nde (sanırım şimdi mahalle oldu) çokça ekiliyordu. Ekimi azalmıştır diye tahmin ederim. Bir de burdaki karpuzun ağırlığı 2 kg'ı geçiyor mu? Ağırlığına göre bunu sırığa almayı düşünüyorum. |
|
18-09-2016, 18:20 | #913 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Gölcük - Bozdağ birbirine komşudur, özellikle de mor domates Ödemiş te hiç duymadım ama sorayım eş - dosta. Karpuzları hiç tartmadık Çapı 15-16 cm. civarında olan karpuzun ağırlığı en fazla 2,5 kg. olur diye tahmin ediyorum ama ne desem yalan. Bu sene sizi gönderdiğiniz kavun - karpuz harici hiç ekmedim. Biri bu küçük karpuzlardan olmak üzre, kendiliğinden çıkan iki kök karpuzda birer tek karpuzumuz oldu. Bir tane de kendiliğinden çıkan kavun onda da tek tatsız kavunumuz vardı. Sizin kavunlar hem geç kaldı hem de mantar oldu. Çanakkale karpuzunda ise bizim bahsi geçen karpuzlardan biraz daha küçük karpuzlar var dört-beş tane üzerinde, bakalım sağ-salim sonucu görebilecek miyiz? |
27-09-2016, 12:08 | #914 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Buyukcicek.com dan aldığımız dahliyaların dördüncü ve beşincisi de açtı. Bu utangaç olanı, Bu ise şimdiye kadar gördüğümüz dahliyaların en koca kafalısı, tam 30 cm. çap var. Üstteki resimde önde kaldığı için diğerlerinden bir kaç kat büyükmüş gibi görünüyor. Uzaktan bakıldığında ortadakinin büyüklüğü belirgin. |
28-09-2016, 11:59 | #915 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Sezon sonu yaklaşıyor yaylada... Kışlıklar pek güzel bu sene; geçen sene komik komik karnabaharlarımız olmuş, pırasalar dona yakalanmıştı. Karşıdan bakarsak; dahliyalar pek güzeller, gece sıcaklıkları 5 derecelere düşse de gündüzler hala yaylaya göre sıcak sayılır. Dahliyalardan daha güzel bodrum papatyaları var, resimleri olmasa da ikinci tur çiçeklenmeye başlamışlar bile. Dahliyaların yanında önünde içinde kendiliğinden çıkan kadifeler sarımsı, turuncumsu renkleriyle koca öbekler halinde uzaktan dahi belli oluyor. Hep diyorum ya, bahçelerin benim bildiğim en sorunsuz çiçeği kadife. Lahanalar göbeklendi iyice, sorun yok şimdilik. Hemen arkalarındaki biberler de öyle. Toplamaya devam. Kimi kızaranları tohumluk olarak bıraktık. Üstteki resmin hemen sağ tarafı; yer bademi, altın çilek karnabaharların arkasında resimde seçilebiliyor. Bu sene ön taraftaki heybetliler sonrada arka sıradakiler bozulmaya başlamıştı domateslerde. Biz yiyeceğimizi aldık, fazlasını dağıttık, şişeledik vs. de hastalık yukarısıyla bereaber toprak altını kökleri de etkiledi mutlaka. İşi biten domatesleri köklediğimde yumruk kadar köklerle karşılaştım, geçen sene daha geniş, uzun kökler vardı yine resimlerini koymuştum geçen sene. |
28-09-2016, 15:57 | #916 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Bahçeye devam; Bu sene ilklerden biri de börülceyi bir kaç kez yiyebilmemizdi. @birnefestoprak' ın 'lolaz börülcesi' nden tohumluk kalanlar, unutulup mecburen tohumluk olanlar, Kerevizler, Patlıcan, Lahana, |
28-09-2016, 17:04 | #917 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-03-2016
Şehir: Ankara
Mesajlar: 215
|
Maşallah ne kadar güzel..Ben minicik balkonda ıspanak, tere, roka ve marul yetiştirmenin planını yapıyorum. Keşke bir bahçem olsaydı da sizin gibi güzel işler başarabilseydim. Emeklerinize sağlık. |
03-10-2016, 11:02 | #918 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Sezon sonu yaklaşıyor, daha doğrusu pek çok bitki için yayla sezonu bitiyor, kimisi için hayat yeni başlıyor, bir kısmı dinlenmeye ayrılıyor. Hafta içi hafiften uyarı atışları gelmiş, tohum alabilmek için merakla kızarmasını beklediğim habanero nun üst kısımları ile bir kaç dahliyanın tepelerini soğuk vurmuş. Bu yıl bahçemize gelen dahliyalardan biri daha açtı, çiçek çapı 25 cm. civarı. Geçen hafta verdiğim 30 cm. lik koca kafa ikinci çiçeğini açmış. Üç yeni bir yerde Verbenaların en güzel zamanı ancak bir soğukluk canları var maalesef. |
03-10-2016, 11:35 | #919 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Lahana turşusu
Lahanalarımız olmuş, hatta (her zamanki gibi) hafiften geçmeli olmuş. Beş kadar kopardık, akrabalara, komşuya dağıttık. Bir tanesi dolmalık olabilecek şekildeyken kalanları patır patır tam kısırlıktı. Bizim bahçeden diye öyle mi geldi bilmiyorum sulu ve tatlı oldukça güzeldi Eve gelince turşu yapalım diye tarif arandım koca sitede pek lahana turşusu yapan olmadığını görünce sağa sola sardım, topladığım bilgileri birleştirip yaptım bir şeyler. Kısaca ' lahana turşusu tarifi ' ; Bir litre temiz suya bir çay bardağı ev yapımı elma sirkesi, iki buçuk yemek kaşığı iri kaya tuzu, bir tutam limon tuzu katıp karıştırdım. Kavanozun dibine yarım avuç nohut, iki lokma ekmek içi ve beş altı diş sarımsak attım. Bu arada lahanaları yumuşaması için yarım dakika kadar sıcak suda beklettim ve kavanozun içerisine bir kaç tane bütün biber ile birlikte iyice sıkıştırarak doldurdum. Üzerine suyu ekledim, yetmeyince oranlara bağlı kalarak su ekledim. İki saat sonra baktım lahanalar kavanozun içerisinde yüzüyor Öğleyin eve gittiğimde kırmızı lahana da atayım içine hem renk versin hem de kavanozu dolduralım. Yolum üzerindeki defne ağaçlarından da bir kaç yaprak koparıp sallıyayım, üzerine kapak yapmak içinde bulabilirsem kereviz yaprağı Sonradan yapılan müdahaleler inşallah turşuyu üzmez. Bu arada benim yaptığım elma sirkelerinin neredeyse bir yıl olacak ama sanki bozulmuş gibi tat ve kokusu var. Oysa sürekli sirke anası oluşturup duruyorlardı. Turşumuzun başrol oyuncuları lahana, Ve bu yıl ilk kez diktiğimiz kırmızı lahanalarımız, Seneye bulabilirsek kışlıkları tohumdan yetiştirmeli. Aldığımız hazır fideleri aynı anda diktiğimiz için haliye aynı anda olgunlaşıyor ve elimizde patlıyor. Birer hafta arayla ekip dikersek daha çok işimize yarayacak. |
03-10-2016, 13:43 | #920 |
Ağaç Dostu
|
Aktardan alacağınız 'Hardal Tohumundan' bir tutam eklerseniz turşu hem daha lezzetli olacak hem de köpürmeyecektir. Böylece turşunuz üzülmeyecek ve sizi de üzmeyecektir |
03-10-2016, 14:09 | #921 |
Ağaç Dostu
|
Domateslerdekı sorun kök çürüklüğü olabilir. Bizimde reyhanların yarısında böyle sorun var. Thıram etkili ilaç kullanıyormuş. Bu ilaçtan sonrada sıvı fulvık asit uygulaması yapacagım. Sanırım birde her sene olan bir hastalık, önceki senelerde aynı bölgede durum nasıldı? |
03-10-2016, 15:49 | #922 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Alıntı:
Sonuçlara bakınca dediğiniz gibi fungal hastalığa benziyor. Etken olur mu bilmiyorum ancak bahçede her sene fungal hastalıklar cirit atıyor. Kabakgiller-kavun-karpuz-dahliya hiç bir seneyi boş geçmiyorlar. Önümüzdeki sene kavun-karpuzu tamamen kaldırıyorum, nasılsa ürün alamıyoruz. Karpuz numunelik olsa da kavunda o da yok. Dahliyaları artık daha çok çeşit ama daha az sayıda ve seyrek dikmeyi düşünüyorum ki fungusları nispeten azaltacaktır bunlar. Ancak dediğim gibi bahçede her tarafta mantari hastalıklar az veya çok var şu an ki özellikle açık havada bunun sıfıra indirgenmesi bence imkansız. Seneye bu mikroplar şartlar müsait olduğunda sindikleri yerlerden tekrar açığa çıkacaklar ve eğer bizim durum kök çürüklüğü ise kolay kurtuluş yokmuş |
|
19-10-2016, 11:39 | #923 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Dün gece için sıcaklık değerlerinde minimum altı dereceye işaret ediyordu. Aşağısı için altı derece yayla için -3, -4 garanti demek ki bu da biberler, fasulyeler için sona işaret eder. Akşam üzeri hanımla elimizde lambalar yaylanın yolunu tuttuk. Kalan biber ve fasulyelerin çoğunu toplayarak aşağı indik. Bu arada yayladaki eve hırsız girmişti önceki hafta içinde. Arkadaşların evine kafa dinlemeye gittiğimiz gün hadi dedim bizim eve de bakayım, şiddetli yağmur yağdı aşayiş berkemal mi diye. Eleman plastik pen çift cam kanadın birini zorlamış ve perdeleri açtırarak girmiş içeri, bir güzel her tarafı dolaşmış balkon penlerini içeriden açarak çıkıp gitmiş. Pencerenin önündeki koltukta ayak izlerini görünce uyandım yoksa balkon kapısını açık unutmuş diye hanıma saydırarak evin içine girdim. Hanımı aradım telefonla kapıyı açık unutmuşsun derken ayak izlerini gördüm. Çaktırmadan sadece bu izleri silip delilleri yok edip sesimi çıkarmasam iyiymiş, ağzımdan kaçırmış bulundum 'ayak izi, hırsız' diye. Şimdi eve 'gusül abdesti' aldırır artık tüm halılar yıkmaya, her taraf silinmeye...Evde çalınacak hiç bir şey yok ki bir şey almadan çıkıp gitmiş zaten ama hanıma iş çıktı işte. Penceredeki plastik penlerde çok hafif çizik şeklinde zorlama var, kilit sistemine bakmadım aklıma gelmedi, tahribat var mı bir dahakine bakmalı. Ama oldukça ilginç geldiği için paylaştım bu kadar kolay mı koca koca penleri açmak. |
19-10-2016, 12:55 | #924 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-03-2008
Şehir: İZMİR-ANTALYA
Mesajlar: 3,571
|
Gelip geçmiş olsun, '' bülbülün dili belası'' imiş. Verilmiş sadakanız varmış diyeceğim ama fırtına geçmemiş henüz. |
19-10-2016, 13:22 | #925 |
Ağaç Dostu
|
Geçmiş olsun. Maalesef her yerde aynı sorun olabiliyor. Büyük penleri sistemi bilen bir kişi sadece bir tornavida ile açabiliyormuş. Benim büroda kapı menteşelerini kilit haline getirmişler. Ortasına demir orjinal gibi takınca o kırılmayınca muhtemelen girilmez. Ancak yapacak olan camı kırar zaten girer. Hırsıza kilit dayandırmak zor. Burada bağ evlerine kışın birileri giriyordu. Kapıdan giremeyince duvarı yıkmışlar. Arkadaş çözümü içeride hiç bir şeyi bırakmadan kapıyı kırmamaları için açık olacak şekilde bırakmasını istemiş. O kişinin yerine girip zarar vermeden çıkmışlar. Geçtiğimiz yıl giren olmadı. Gelenler dışarıdan kişiler. Burada herkesin her şeyi dışarıda. Kimsenin dönüp baktığı yok. |
19-10-2016, 13:28 | #926 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-04-2014
Şehir: İstanbul, Tekirdağ
Mesajlar: 598
|
Sayın TCM çok geçmiş olsun. Plastikte olsa ağaçta olsa pencereleri açmak çok kolay. Bizim yazlıkta demir var en sağlıklısı o. Ha isterse onu da kırar belki ama içerde insan varken yapamaz gürültüye uyanılır, zaten önemli olan o zira evin sigortası var zaten. |
19-10-2016, 13:34 | #927 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-05-2015
Şehir: SAMSUN
Mesajlar: 296
|
Geçmiş olsun Sn TCM. |
09-11-2016, 14:04 | #928 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Önceki hafta (30.10.2016) eşimin önceden renklerine göre ayırdığı dahliyaları topraktan çıkardık. Standart Dahliya Saklama Operasyonunu (SDSO) uyguladık. ŞOK - A101 - Bİm ve yöresel marketimizden çeşitli ebatlarda kutular bulduk, 'abi ne yapacan bu kadar kutuyu' diye soranlara meramımızı anlattık. Şömineyi bu yıl fazla yakmadığımız için kül de olmadı haliyle, hala fırınında odun (meşe odunu) kullanan fırıncımıza gidip kül aldık, O na da çiçek soğanları için aldığımızı kutulara koyup içerisine nemini alması ve mantardan koruması amaçlı biraz kül attığımızı anlattık. Marangozdan talaşımızı da aldık, O zaten olayı önceden bildiğinden bir şey sormadı. SDSO nunda bu sene değişen; ayrıntılı isimlendirme var. Resimde göreceğiniz gibi isimler biraz 'garip' kaçsa ve bu operasyonun ciddiyetine uymasa da işe yarayacağını düşünüyoruz. Toplam beş kutuyu (50x50 gibi) doldurduk. Gazete kağıdının içine biraz odun talaşı koyup soğanları koyduktan sonra hafiften sarıp içerisine ismini de yazdıktan sonra kutulara yerleştirdik. İlk etapta kül olmadığından külleme işlemini bir hafta sonra üstten yapabildim. Soğanların kuruma ihtimalini azaltmak için ayırmadan topraklarını iyice silkeleyerek yapıyorum. Epeydir yağmur yağmadığı için kuru olan toprağı ayrıca kuruması için bekletmek zorunda kalmadık bu sene. Yoksa bir hafta kadar önce doldurduğumuz çuvalda bekletip biraz kuruyunca kutuya dolduruyordum. Bu hafta sonu gittiğimizde iki çuval daha çıkardım topraktan. Çuvallar arabanın arkasında, aklıma gelenin evinin önüne gidip indiriyorum poşetle aşağı, kırmızı dahliyalandırıyorum. Elde kalanların ve eşe-dosta dağıtmayı düşündüklerimizin neredeyse tamamı kırmızı renkli. Yolu bu taraflara düşen olursa şimdiden söylesin ayırayım. |
10-11-2016, 11:02 | #929 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Taza tüketemeyeceğimiz biberlerin bir kısmını geçen ay güneşte kurutup toz haline getirmiştik. Bir kısmını da turşu yaptık ancak hala elimizde kalan hafiften kartlaşmış biberler de vardı. Onları da fırına attım 70 derece civarında yaklaşık bir tam gün arada fanını da çalıştırarak kuruttum. Hanım olmaz böyle dese de fena olmadı. Güneşte kuruyanın rengi kırmızı, fırındakinin ise aşağıdaki gibi oldu. Biberleri toza çevirirken çeşidine bakmadım, belki bir urfa biberi gibi olmasa da tüm çeşitleri kurutup ufaladım, hiç birinin de itirazı olmadı. Arka plandaki kırmızı bahçenin pancarı. |
14-11-2016, 16:03 | #930 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,856
|
Eski resimler unutulmuş kalmış gitmiş telefonda. Kabak hasadı; Açık renkli olan balkabağını geçen haftalarda yedik, tadı fena değil ama doğrarken sertçe, yerken yumuşakçaydı. Tohumunu almadım o yüzden. Yedikule miydi o, oyun vardı hani Alttan ikinciyi öğleyin kestik, kesimi kıvamı pek güzel bakalım tadı nasıl olacak. |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|