21-11-2013, 17:05 | #31 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
q:-{))
Sayın Sulukök size çok teşekkür etmek isterim sayenizde güzel bir şey başardım ve gayet pratik bir şekilde. Evet dana önce sifon olayından bahsetmiştim ve Sayın Sulukök bir öneri sunmuştu bende bunun üzerine aşağıda eklediğim fotolarda görüleni yaptım deponun önünde bir deve boynu vardı (fotolarda gözükmekte) bunun en üstünde bir filtre bunun yerine buraya bir 50 mm t ve bununu üzerinde de pompalarda su almaç borularının ucuna takılan kaplin malzeme bu aynı zamanda çek valf görevi görmektedir. fotolarda görüldüğü üzre kaplinin ağzı yukarı bakmaktadır motor suyu basınca kaplinin ağzı kapanıyor motor durunca da ağzı yer çekimi sayesinde açılıdığından ve depo seviyesinin üzerinde olduğundan 2 sn de sifonu kesiyor bu sayede sistem bugun itibariyle otomatiğe bağlanmış oldu. Tekrar Sayın Sulukök'e çok teşekkür ederim. |
21-11-2013, 17:19 | #32 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-08-2013
Şehir: Mersin
Mesajlar: 617
|
Bir de amatör der geçeriz. Neler neler öğreniyoruz amatörlerden. Bu site ve insanları bir harika... |
21-11-2013, 18:13 | #33 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-08-2012
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 283
|
Sayın Merdefe, sorununuzun hallolduğuna sevindim. Kolay gelsin. İyi çalışmalar |
27-11-2013, 16:22 | #35 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 1,576
|
afedersiniz sistemi anlayamadım.)) |
28-11-2013, 10:31 | #36 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-08-2012
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 283
|
Sayın İdris Şenol, Ben problemi ve kendim ne yaptığımı tekrarlayayım, Sayın MerdEfe de gerekirse kendi uygulaması konusunda daha detaylı bilgi verir. Problem, perlit / cocopeat gibi katı ortam sulamasında, sulamayı tamamlayıp pompayı kapattığınızda, arada sifon oluştuğundan besin akıntısının devam etmesi. Pompa açıkkenki kadar değil ama, mesela bütün gece az az da olsa akıntı devam ediyor. Belki bütün pompalarda olmuyordur (sıkıştırması fazla olanlar muhtemelen aynı nedenden kaçırma da yapmaz) ama ben akvaryum pompası kullanıyorum, neredeyse boru olduğu gibi açık denebilir, böylece pompa bir kere çalışıp akışı sağladığında kaçınılmaz olarak sifon oluşuyor. Bir şekilde bu sifonu kırmak lazım. Ben çözüm olarak pompadan çıkan hortumu depo seviyesi üzerine çıkacak şekilde bir yay şeklinde önce yukarı, sonra normal sulama düzlemine indirdim. En tepe noktasına da akvaryumcuların kullandığı küçük hava çek-valfi koydum. Bu valf hortuma seri bağlı değil. Yani arada değil. Hortuma dışarıdan saplama şeklinde. Yani basitçe, tam tepe noktasında hortuma bir hava deliği açıyorsunuz. Pompa çalıştığında bu delikten dışarı besin suyu sızmaması için o sırada kapalı olması lazım. Cek-valf onu sağlıyor. Pompa durunca yüksekteki su her iki yandan aşağı geri inerken cek-valf açılıyor ve hortum nefes alıyor, o sırada bu sesi gerçekten duyabiliyorsunuz. Böylece sifon kırılmış oluyor ve akıntı kesiliyor. Ben dağıtımda 16mm damla boru kullanıyorum, o nedenle küçük çek-valf bana yetiyor. Sayın MerdEfe'nin hortum neredeyse iki pus gibi görünüyor. O da deve-boynu dediği, hortumu depodan daha yukarı çıkarıp oraya bir kapling koymuş. Hava almasını anlarım da, normal pompalama sırasında delik nasıl kapanmış ben de tam anlamadım. Orada klape gibi bir şey olmalı ki, pompa basınca kapansın, pompa kesilince yer çekimi ile aşağı düşsün ve de hava alsın. Belki kendisi biraz daha detay verir. Benim taktığım çek-valf aşağıdaki fotoğrafta, sağdaki mavi hortumun üzerinde - biraz küçük de olsa - şeffaf/beyaz bir hokka gibi görünüyor. Biraz daha fikir veriyor olabilir. Balkonda Cocopeat'te Domates + Hıyar denemesi Düzenleyen sulukök : 28-11-2013 saat 10:36 Neden: Fotoğraf bağlantısı ve düzeltme |
29-11-2013, 09:31 | #37 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-02-2009
Şehir: ANAMUR
Mesajlar: 241
|
Sn.Merdefe, Öncelikle bu güzel çalışmalarınızdan ve paylaşımlarınızdan dolayı sizi gönülden kutluyorum.Başarılı olmanızı dilerim.Ben de çilekten sonra bu güzel çalışmaları görünce domates yapmaya meğilleniyorum.Size birkaç soru sormak istiyorum; 1.Şu anda kullandığınız besin eriyiğinizin EC değerlerini neye göre ayarlıyorsunuz? 2.Döl tutumu için arı kullanmayı düşünmüyormusunuz? 3.Zararlı hastalıklarla mücadelede organik içerikli (organik tarımda kullanılan) mücadele ilaçların kullanmayı düşünüyormusunuz?. Sevgili Merdefe kullandığınız besin değerlerini dönemsel olarak arttırmanız gerekiyor diye biliyorum.Sizinde böyle bir uygulama içinde olduğunuzu tahmin ediyorum.Bir ara Florida üniversitesince topraksız domates yetiştiricilğiyle ilgili ayrıntılı bir çalışmayı görmüştüm.En kısa sürede size linkini vereceğim.Sizin gibi böyle örnek çalışmaların artmasını diliyorum. Selamlar.. |
03-12-2013, 20:14 | #38 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Sayın Mtugrul33 merhaba; 1. elimde daha öncede yazmış olduğum gibi yaptığım araştırmalardan elde ettiğim solüsyon reçeteleri var domates için olanı kullanabiliyorum bu soruyu daha da açıklayabilirim isterseniz. 2.DÖl tutumu için arı kullanıyorum hatta birazdan fotoğraflar geliyor. 3.zararlı hastalıklarla mücadele için mikoriza, t22 ( Tricoderma ..) gibi ve bazı bakteri içerikli ürünler kullanıyorum. ayrıca ilk açıklamalarda olduğu gibi O3 yani ozon u sulama suyuna karıştırıyorum. Evet besindeğerlerini dönemsel olarak artırıyorum şu an ikinci sınıf besin değeri kullanıyorum ve çok yakında 3. sınıf besin değerine geçeceğim ve bunu daim kullanacağım. O link elimde mevcuttur. Çok teşekkür ederim Adamların harika açıklamaları var ( florida üni) Teşekkür ederim Saygılarımla |
03-12-2013, 20:16 | #39 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Alıntı:
|
|
03-12-2013, 20:25 | #40 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
53 Günklük domateslerle merhaba;
Merhaba Ağaçlar.net dostları; Yoğunluk, havalar, ısıtma sistemleri, kültürel işlemler, eksikler derken anca gelebildim. meyve yoğunluklu fotoğraflar yükleyeceğim evet görüldüğü gibi meyve budaması geç kalınmış aslında bilerek yapmadım merakettiğim bir şey var bazı yerler yapıldı bazı yerler bırakıldı ( evet verim kaybı ). ama gerçekten gözümle görmek kendim tecrübe etmek istediğim bazı durumlar olduğundan sadece ilk döller için buna izin verdim sonrası Allah Kerim. Buralarda artık gece sıcaklıkları düşmeye başladı doğal olarak domateste ilk günlere oranla olan büyüme yavaşladı soğuklar artarsa durma noktasına gelecek. Sulamayı günlük 7 defa kritik saatlerde 2 dakika olarak yapıyorum genelde saat başı ve elektronik zamanlayıcı bir piriz ile ( bir çok elektrikçide rahatlıkla buluna bilmektedir) ve gerçekten daha sağlıklı gözüküyorlar gözüme. GEçen gene bi TYLCV söktüm bakalım daha kaç adet sökeceğim. SAygılarımla |
03-12-2013, 20:50 | #41 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-11-2013
Şehir: Ankara
Mesajlar: 347
|
Sayın merdefe sizi kutluyorum ne güzel bir iş başarmızsınız daha doğrusu kabataslak uygulamanız benimde hoşuma gitti..uygulamanızı bi kaç cümle özetleyeyimde yanlış anladığım noktaları düzeltme bağışında bulunursanız sevinirim.. bende böylece eksiklerimi gidermiş olurum 1. direk perlite dikim 2. besin eriyiği 3. manuel el ile sulama ( sulamayı hala manuel mi yapıyorsunuz birde manuel suluyorsanız ölçümü nedir ) 4. tabi ki sera içi sıcaklık vs ölçülüyor 5. birde döl tutumu için bombus arısı kullanıyorsunuz ( bu da çok güzel doğal bi uygulama) ( Maşallah domateslerinize) Saygılarımla başarılar dilerim.. Düzenleyen habiş : 03-12-2013 saat 20:51 Neden: imla yanlışı |
03-12-2013, 20:57 | #42 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Buyrun Sayın Habiş elimden geldiğince ; 1. evet direk perlit dikim, 2.besin eriyiği, 3. manueli kaldırdım. elektroniğe bağladım zaman ayarlı suluyorum 7 defa 2 dakika yaklaşık 14 dakikalık bir sulama uygulanıyor. 4. kesinlikle bombus. yanımdaki seralarda hormon kullanılıyor döl tutumu için kışın soğuklarda ve ilk döllerde kesinlikle yapmayacağım bırakın bir döl boş geçsin illaki bir çaresi bulunur. Bende teşekkür ederim SAygılarımla |
03-12-2013, 21:41 | #43 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-11-2013
Şehir: Ankara
Mesajlar: 347
|
Cevabınız için teşekkür ederim manuel ile sulama yaparken ölçünüz neydi acaba belki bana da lazım olur amatörlükte birde besin eriyiğinin ölçüsü neydi acaba saygılarımla |
04-12-2013, 09:14 | #44 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Besin eriyiğinin ölçüsü 2.0 Ec micromos/ cm şuan kullandığım ikinci eriyik. yakın zamanda 3. ye geçeceğim. artık geçmem gerek domateslerim öyle söylüyorlar Manuel olarak yani elle suladığım zamanlarda güneşin doğmasından sonra içerideki nem ve sıcaklık değerlerine bakarak yani kısacası saat 8 gibi sulamaya başlıyordum iki saatte bir sulama yapıyordum saat 8 de 2 dakika 10 da 2 dakika, 12 de 13 ve 14 de 3 er dakikalık sulamalar yapıyordum bu 14 arada 15 oluyordu havanın durumuna göre sonra da sulama yapmıyordum. ama gördüm ki 2 saatlik sulama aralığını biraz geçtiğim zaman kafalar hemen yan yatıyordu yani 2 buçuk saatlere varan zamanlarda. O zaman sıkıntılı bir iş yaptığımı anladım. nasıl biz sussuzluk hisetmeden su içmemiz gerekiyorsa sebzelerde öyle diye tahmin ediyorum. bu yüzden Forumdaki Sayın Sulukök'den de aldığım yardım ve akıl ile sistemi otomatiğe bağlamayı başardım. Durum vaziyet budur. Domates suya ihtiyacı olduğu zamanlarda tepe noktasındaki ozmotik basınç düşer. Siz, domatesin kafasına şöyle parmağınızla bir dokunun zaten sertlikten anlarsınız baygın veya dimdik ayaktadır Saygılarımla. |
04-12-2013, 09:29 | #45 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Sifonun Kesilmesi Hakkında.
Alıntı:
|
|
04-12-2013, 11:14 | #46 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-11-2013
Şehir: Ankara
Mesajlar: 347
|
Çok teşekkür ederim çok yardımcı oldunuz bende geçen sene sadece torfa dikim yapmıştım domatesler suya çok sık ihtiyaç duyuyorlardı... sık sulayınca da domatesin sadece boyu uzadı yapraklara verdi gövde gelişti aşırı çiçeklendi ama meyve vermedi 10 kökten 3ünde tek tük bir kaç domates verdi onlarda fazla büyümedi kanaatimce döl tutmadılar insan en fazla tecrübe ederek öğrenebiliyor bazı şeyleri.. saygılarımla.. |
04-12-2013, 16:51 | #47 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Alıntı:
Eğer dediğiniz gibi herşey harika ise polinasyon denilen olay gerçekleşmemiş yani polenleme yani çiçek döllemesi. bu şekilde olunca da kör çiçek denilen yani partenokarpi oluşmuş bunlar ilk döllerde benim bile mevcut. benim eksiğim arıyı geç salmam zaten şu sıralar hava soğuk onlarıda şuanda eve aldım bakışıyoruz. ( onlara çok iyi bakmak gerek). Partenokarpi döl tutmadan çiçek oluştuğundan tek n lidir büyümez ve çekirdek oluşturmaz. Saygılarımla |
|
04-12-2013, 16:59 | #48 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Afedersiniz Sayın Habiş eklemem gerek; eskiden seralarda vibrasyon işlemi yapılırmış polinasyon için yani domatesin sallanarak kendi kendini döllemesi bu işlemi sizde bir kaç domates için el ile yapabilirsiniz domatesin dalına vurursanız domates kendini dölleyecektir tabi bombus kadar kesin diyemeyeceğim bir uygulama daha var uygun oranda rüzgar yaratabilirseniz bu şekilde de dölleme yani tozlaşma olur. Bu arada el ile vurma işlemini öğlen sıcağı hariç diğer saatlerde yaparsanız daha uygun olur. Hava sıcaklığı ve nemi müsait olduğunda işlem biraz daha kesinleşir sanıyorum. Düzenleyen merdefe : 04-12-2013 saat 17:00 Neden: imla hatası |
04-12-2013, 17:11 | #49 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-08-2012
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 283
|
Sayın Habiş'in kök sayısı az olduğu için arıları beklemeden diş fırçası ile işini halledebilirdi. Şu elektrikli diş fırçaları tam da arıların kanat frekansında titreşim yapıyormuş. Polenlerin yağmur gibi döküldüğünü gözlerinizle görebiliyorsunuz. Geçen kış ben balkonda denedim, neredeyse yüzde yüz tozlanma sağladım, tüm çiçekler meyve bağladı. YouTube'da bu konuda bolca video da bulabilirsiniz. Benim okuduğum yerlerde ise tozlanma için saat 10:00 - 14:00 arasını öneriyor, tozlanma için yeterli enerji olsun diye. O nedenle mesela çiçekler döllenmediyse gece yaprakları kapatıyor, kazara tozlar boşa gitmesin diye, sabaha tekrar açıyor... |
04-12-2013, 19:12 | #50 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-11-2013
Şehir: Ankara
Mesajlar: 347
|
Sayın merdefe sayın sulukök çok teşekkür ederim sizden öğreneceğim çok şey var. Yeni şeyler öğrendikçe kendimi çok cahil hissettim insanın bilmediği ve öğreneceği ne çok şey var.. martta tohumları mı ekeceğim bu yöntemi deneyeceğim..tabi benim ki minik denemeler olacak.. bakalım o zamana kadar da bilgi birikimi yapabilirsem belki bende başarılı olurum şuan eksiğim besin eriyiği onuda kudret hocadan temin edeceğim sanırım kolay gelsin iyi çalışmalar.. Düzenleyen habiş : 04-12-2013 saat 19:15 Neden: imla yanlışı |
16-12-2013, 08:38 | #51 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Tylcv
Domates sarı yaprak kıvırcıklığı virüsü. Yetiştirdiğim çeşit bu virüse hassas olduğundan ya 6. ya 7. ciyi söktüm. yanlış durumlarda % 80 kadar kayıp görülebilmektedir. Sınav sağlam bakalım sonucumuz ne olacak. |
16-12-2013, 12:39 | #52 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-08-2012
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 283
|
Geçmiş Olsun
Sayın MerdEfe Geçmiş Olsun, Kendim amatör olmakla birlikte geçmiş üç yılda bahçede, bu yılda balkonda yetiştirdiğim domatesleri aynı nedenden kaybetmiş birisi olarak durumunuzu ve üzüntünüzü anlıyorum. Sizin üretim kapasiteniz benim amatör kapasitemden kat be kat fazla olduğu için sonucunun da kat be kat fazla olacağını görüyorum. Bu sene havalar geçen haftaya kadar sıcak gittiği için burada bile benim yazlık balkonda domatesler ölüp ölüp dirilmeye ve de çiçek ve meyve vermeye devam ettiler. Ama aynı nedenden, hastalık da bir türlü gitmedi - bitmedi. Ben yoldum, yenisi tekrar geldi. Size önerim sadece hastalandığını gördüğünüz bir kaç fideyi değil, sağındaki - solundaki, önündeki - ardındaki 2-3 bitkiyi de sökmeniz. Tabii en önemlisi içeri sızmış olan Beyaz Sinekleri bir şekilde yok etmeniz. Ben hiç ilaç kullanmadım, bilmiyorum, ama organik ilaçlardan söz ediliyor. Varsa öyle bir şey, o sinekleri yok etmek lazım. Bir de hijyene dikkat etmek gerek; hastalıklıları söktükten hemen sonra sağlıklılardan uzak durmalı, elleri, eldivenleri, aletleri güzelce temizlemeli. Çok zor bir durum, ama kolay gelsin... |
16-12-2013, 17:35 | #53 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 1,576
|
SAYIN merdefe afederiniz) 1,evre 2. evre .3 .evre dometslerin formülüyazarsanız seviniriz.)) |
16-12-2013, 18:36 | #54 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Alıntı:
|
|
16-12-2013, 18:53 | #55 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Solüsyon
Alıntı:
|
|
16-12-2013, 19:06 | #56 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-12-2013
Şehir: izmir
Mesajlar: 29
|
sn merdefe eger domatesiniz virüs oluyorsa lebosol firmasının trimax diye bir ürünü var. antalta kumluca tarafı kullanıyor. virüse karşı koruyucu etkisi yüksek. virüs gelmeden kullanırsanız domatesiniz bu kadar virüsden hasar almaz. |
16-12-2013, 19:09 | #57 | |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Alıntı:
|
|
16-12-2013, 20:39 | #58 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 1,576
|
Alıntı:
size asıl sormak istediğim N.210 P.50 K.160 CL...? MG:::? ...? BU ŞEKİLDE formül ü yazarmısınız |
|
17-12-2013, 17:06 | #59 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Kullandığım Solüsyon
Sayın İdris Şenol; anladığımı umarak buyrun. |
17-12-2013, 19:13 | #60 |
/
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Usa
Mesajlar: 98
|
Sayın Büyüklerim; Hem fikirlerinize hemde bilgilerinize saygı duyarak bir soru sormak istiyorum; tank içi sıcaklığım şu an 8- 10 derecelerde seyretmektedir. sulama suyunun sıcaklığının 15 derecenin altına düşmesi istenmez optimum sulama suyu sıcaklığı 20-24 derecedir. Benim 5 tonluk sulama suyu depomu güneş alan yerlerini siyaha boyamayı düşünüyorum. aklınıza yazın ne yapacaksın Antalya gibi yerde diye bir soru gelirse eğer ; sıcaklar artmaya başlayınca yapacağım belli. yalıtım malzemem depoyu sarmak için beni bekliyor. su ısıtıcı ile ısıtmayı düşündüm trifaze olarak yalnız şimdi bana biraz pahalıya kaçtı en uygun çözüm bu diye aklımdan geçiyor. Ne dersiniz ? Saygılarımla |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|