29-04-2006, 14:24 | #1 |
Ağaç Dostu
|
tıbbi ve aromatik bitkiler nedir?
Dünya üzerinde 750.000-1.000.000 arasında bitki türünün bulunduğu tahmin edilmektedir.Bunların 500.000 kadarı tanımlanıp isimlendirilmiştir. Gıda elde etmek için üretilen türler 3.000 civarındadır.Buna karşılık gıda olarak kullanılan yabani bitki türü 100.000 'in üzerindedir.Tedavi amacıyla kullanılan bitkilerin miktarı antik çağdan beri evamlı bir artış göstermektedir. 1979 yılında DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ (WHO) tarafından yapılan bir araştırmada farmakoplarda kayıtlı olan ülkelerde kullanılan ve ticarette bulunabilen bitkisel drogların miktarı 2.000 olarak tesbit edilmiştir.Aynı kuruluşun 91 ülkenin farmakopları ve tıbbi bitkileri üzerinde yapılmış olan bazı yayınlara dayanarak hazırladığı bir araştırmaya görede tedavi amacıylsa kullanılan tıbbi bitkilerin toplam miktarı 20.000 civarında olduğu saptanmıştır.Ancakşüphesiz ki;bu miktar gerçek miktardan çok aşağıdadır. Son yıllarda tıbbi bitkiler ve bunlardan elde edilen aktif maddeler üzerinde yapılan çalışmalar ve bunlara karşı olan ilgi çok artmıştır.Bunun sebepler; Bazı ilaç maddelerinin bitkisel droglardan sentetik olanlardan daha ucuza ve daha kolaylıkla elde edilmeleri.Steroid bileşikler,kına kına alkaloidleri,afyon alkaloidleri,çavdar mahmuzu alkaloidleri,atropa belladona alkaloidleri,digitalis purpurea glikozidleri bunlara en somut örneklerdir. Bitkisel drogların diğer üstün yanlarında biride birkaç etkiye birden sahip olmalarıdır. Anadoluda halkın çok eski yıllardan beri tıbbi ve aromatik özelliklerini bilmeden kullandıkları EBE GÜMECİ (Malva sylvestris),ÇİRİŞ OTU (Asphodelus aestivus) yumruları kullanılır.Ayrıca çiğdem,ışgın,kuzu kulağı ve yemlik gibi bitkiler çiğ olarak kullanılmaktadır. Baharat olarak ALLİUM,ORİGANUM,MENTHA,FESLEĞEN,ADAÇAYI gibi türler çok yaygın tüketilmektedir.Market raflarında değişik ambalajlarda görülmektedir. Boyar madde olarak çok büyük değerlere sahiptir.Bitkisel boyalarla boyanan tüm mallar sentetik boyalarla boyanan mallara göre çok daha pahalı satış rakkamlarına sahiptir. İlaç olarak kullanılmaları; bilinen gerçek şu ki;artık gelişmiş ülkelerin tamamında bitkisel kökenli ilaçların eczane raflrında hızlı bir grafikle artışı gözlenmektedir.Buda bitkisel ilaçların her geçen gün değeri dahada iyi anlaşılmaya başladığını göstermektedir. kaynak:http://www.ergeneherb.com/genel.html Düzenleyen Mine Pakkaner : 29-04-2006 saat 16:04 |
29-04-2006, 14:36 | #2 |
ağaç dostu
|
Çok güzel bir konu olmuş. Bilgiler için teşekkürler. Daha neler olacak bakalım. Mine hanımın önerisini dikkate alıp Melisa'yı ayrıntılı tanıtabilirsin bir ara. Zamanla diğer bitkiler de ayrıntılandırılır. Her bir tııbbi bitkinin faydalarını da buradan öğrenmiş oluruz böylece. |
29-04-2006, 16:09 | #3 |
agaclar.net
|
Çok güzel, teşekkür ederiz. Halk arasında çok kullanılan karabaşotu yağı, elma yağı diye de bilinen yağın elde edildiği, çok güzel reçeli olan Lavandula stoechas hakkında da bize bir ara bilgi verebilir misin? |
30-04-2006, 15:20 | #5 | |
Ağaç Dostu
|
Lavendula officinalis
Alıntı:
|
|
02-05-2006, 23:36 | #6 |
Ağaç Dostu
|
Doğadaki Dostlarımız: Bitkiler
İnsan hayatında yolunda giden her şey bir sağlıklılık halidir. Bu durum insanın kendi bedeniyle, çevresiyle ve diğer canlılarla ilişkisinin her zaman iyi olması şeklinde de açıklanabilir. Bu ilişkiler içerisinde iyi olandan sapma ya da aksama hastalıklı olma durumunun da başlangıcı haline gelir. Sürekli ve hızlı bir gelişme gösteren teknoloji, çevre kirliliği, stresle iç içe olan yoğun çalışma ve iş ortamları, günün bitiminde yorgunluktan perişan olmuş bir bedenin eve sürüklenmesini neredeyse kaçınılmaz kılıyor. Bu hengamenin içinde adeta yoğrulan insan vücudu da elbette bir takım hastalıklara davetiye çıkartmakta gecikmiyor Kendi vücudumuzla ve çevremizle olması gereken ilişkinin dışına çıkıp, yabancılaştığımız ölçüde yakamıza yapışacak olan hastalıklardan kurtulmamız imkansız hale geliyor. Amacımız hastalıkların tedavisinden ziyade bize bahşedilen imkanlarla tabii dengeyi ve iç dengemizi bozmadan hastalığa yakalanmamak. Yani bir anlamda koruyucu hekimliğin de temel mantığı.Tanıdığımız ve hakkında bilgi sahibi olduğumuz şeylerin bizi asla korkutamadığı açık bir gerçek. Çünkü bilmek, imkan dahilinde durumu kontrol edebilmeyi de beraberinde getirir. Tanıttığımız ve hiç birinize asla yabancı olmadığını düşündüğümüz bitkiler ve yiyeceklerin vücudumuzda nelere yarayacağını bildiğimizde, bünyemizin ihtiyacına göre o gıdalardan kimi zaman yoğun olarak, kimi zaman aralıklarla yararlanma yoluna gidebilecek ve bu bitkileri ve gıdaları tanıyarak, giderek çok daha bilinçli bir beslenme düzenine geçmek suretiyle sağlığımızı korumada çok önemli bir adımı da atmış olacağız. Dünya halk tıbbında, bir yörede görülen hastalığın mutlaka o yörede ilacı olduğuna inanılır. Dört mevsimin neredeyse aynı zaman diliminde yaşanabildiği ve her çeşit bitkinin yetiştirilebildiği ülkemizde her türlü hastalığa iyi gelebilecek bitkilerin bize bahşedildiğini bilmek bu topraklarda yaşayan insanlar için bir güven ve sevinç vesilesi olmalıdır.. http://www.minyaturk.com/ |
11-11-2007, 23:30 | #7 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 22-08-2006
Şehir: karaman
Mesajlar: 6
|
selam arkadaslar ben tııbı ve aromatık bıtkler ogrencısım yarım almak ıstedıgın konu olursa bana muracat edebılırsınız ama bu yapdıgınız bıraz yanlıs her bıtkı yaralı dıye bırsey yok. bıtkıleden zarar gelmez dıyede bırsey yok.kulakdan dolma bılgıler zaralı ola bılır bunun ıcın her duydugunuz ınanmayın ve uyulamayın kotu sonuclar dogura bılır. yardım ıhtıyacı olanlara yardım ede bılırım |
12-11-2007, 00:35 | #9 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 22-08-2006
Şehir: karaman
Mesajlar: 6
|
evet yardımcı olmaya calsırım |
06-12-2007, 10:03 | #10 | |
Ağaç Dostu
|
Biraz saygı, biraz hoşgörü ve doğru TÜRKÇE
Alıntı:
Neden bu şekilde bir tavır sergilediğinizi anlamadım. Ama bu şekilde bir tavır sergilemeniz hiç hoş değil. Galiba sadece yazıları göz geçirip, içeriğini okumamanızdan kaynaklanıyor. Eğer verilen bilgileri tam olarak okursanız birde türkçenin doğru kullanımı ile ilgili site olarak hassasiyetimizden dolayı, bir üniversite öğrencisi olarak yazılarınıza özen gösterebilirseniz seviniriz. |
|
16-12-2007, 10:30 | #11 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bir öğrenci bir konuda yardımcı olmaya çalışıyorken, önce kendini tam ifade edebilmek için Türkçeyi düzgün kullanmak zorunda. Yazınızı tekrar okursanız ne dediğimi anlayacaksınız. Türkçenizi düzelttiğinizde, sizden yardım alma konusunda biz hazır olacağız. |
|
17-02-2008, 22:01 | #12 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-02-2008
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 5
|
merhaba arkadaşlar ben tıbbi ve aromatik bitkiler öğrencisiyim inci gül okuduğum kadarıyla herbalistsiniz, tıbbi ve aromatik bitkiler bölümü hakkında ne düşünüyorsunuz? |
18-02-2008, 17:42 | #13 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 13-08-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 16
|
Alıntı:
Sevgiler |
|
19-02-2008, 21:51 | #14 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 25-07-2007
Şehir: samsun
Mesajlar: 80
|
Sevgili inci gül güzel bir konu ben de yazdıklarını takip edecem. Teşekkürler... |
21-02-2008, 15:14 | #15 | |
Ağaç Dostu
|
Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü Mezunu
Alıntı:
Öncelikle bir konuya açıklık getireyim. Bilginiz vardır belki ama yinede kısa bir hatırlatma yapayım. Herba kelimesi latince bir kelime olup Türkçedeki anlamı kurutulmuş veya kullanılmaya hazır bitki demek. Drog ise bu bitkinin kullanılan kısmına verilen isimdir. Herbalist ise bitki uzmanı, bitkiler hakkında eğitimini almış kişi; Droger ise bu bitkileri kullanarak tıbbi amaçlı kullanıma hazırlayan kişiye verilen latince bir meslek adıdır. Yurt dışında genelde latince olarak mesleki dallarını bildirirler. Malesef bizler böyle bir katogoride yer almıyoruz. Bizler dediğim biz Tıbbi ve Aromatik Bİtkiler Bölümü mezunları. Okul müdürümüz bizle son konuşmasında siz mezun olduğunuzda diplomanızda Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Mezunu yazacak. Teknikerlik ünvanı verilmiyor veya uzmanlık gibi bir ismimiz yok. Ben Isparta/Atabey M.Y.O Tıbbi ve Aromatik Bİtkiler Bölümü Mezunuyum. Burada kullanıcı adımı yukarda belitmiş olduğum nedenlerden dolayı herbalist olarak yazdım. Bölüm hakkında soruna gelirsek iyiki bu bölümü seçmişim ve ne kadar şanslıyım ki hepsi birbirinden değerli hocalardan dersler aldık. Agaclar.net'lede karşılaşmam da ayrıdan benim için bir terübe oldu. Buradan çok şey öğrendim. Siteyi devamlı olarak takip etmeni isterim. Kendini okulunu bize tanıtırsan bölümümüz hakkında gelişmelerden seni haberdar edebilirim. Saygılarımla... |
|
21-02-2008, 15:49 | #16 | |
Ağaç Dostu
|
Bitki veritabanı
Alıntı:
Agaclar.net üyeleri sağolsun. Genel olarak form üyeleri bir ekibiz. Derleyip toparlamaya çalışıyoruz. Burası genel bir başlık. Bitkileri tek tek incelemek için her bitkiye ayrı bir konu başlığında yer verdik. Diğer konu başlıklarınıda inelemenizi tavsiye ederim. Agaclar.net'in projeleri var. Bitki veri tabanı hazırlanıyor. Bu gibi bilgileri ve bitkiler hakkında çalışmaları daha geniş bir bölümde değerlendirecekler. Bende sabırla bekliyorum. Agaclar.netten ayrılmayın derim.... Saygılarımla.. |
|
13-03-2008, 22:52 | #17 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-02-2008
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 5
|
Alıntı:
|
|
13-03-2008, 23:30 | #18 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Merhabalar, Bende okulda iken tıbbi bitkiler dersi aldım ama unuttuk çok zaman geçti. Benim soracağım şey : Mercanköşk sanırım adı bu: Majorana hortensis) bitkisinin ömrü ile ilgili. Teşekkürler |
09-02-2009, 22:43 | #19 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-02-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1
|
Tıbbi ve Aromatik Bitki Uygulamarı ile ilgili sıfır bilgim var ve bir grup arkadaşıma bilgi sunacağım bu konuda yardımcı olabilirmisiniz. |
24-02-2009, 16:08 | #20 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
Bu tıbbi aromatik bitkiyi tanıyan va mı?
Ege dağlarının Akdağ (Karaburun), Bozdağ (Ödemiş) doruklarında yetişiyor. Yerel dilde Karaburunda adaçayı denir. Yerel halk bilinen adaçayına geyik elması der. Mis gibi kokar. Sıcak suya daldırdığınızda bildiğimiz adaçayı gibi renk verir. Tadı bildiğimiz adaçayından birazcık farklıdır.Solunum yollarının açılmasında ve üşütmelere iyi gelir. Rengi kül renginde olup ekteki resimde görülen çubuklardan yüzlercesi bir arada kucak dolusu öbek öbek yetişir. Dağın doruğunda çukur tabir edilen topraklı küçük alanlarda kayaların dibinde yetişir. Çobanlar, boğumlarından çiçeklendiği dönemde keserek ipe bağlar ve satarlar. Officinalis türünden biri ama latince ismini bilen var mıdır? Tıbbi aromatik bitki olduğunu düşünerek buraya yazdım. |
24-02-2009, 21:19 | #21 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 26-09-2005
Mesajlar: 214
|
Sorduğunuz tür Sideritis spp.(-Dağ çayı) olduğunu düşünüyorum.. |
25-02-2009, 11:31 | #22 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
http://www.florahealth.com/flora/home/usa/healthinformation/encyclopedias/GreekMountainShepherd`sTea.asp Sn Albiza, Sideritis syriaca L. olarak bulundu. Teşekkür ederim. |
07-05-2009, 09:41 | #23 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: ankara
Mesajlar: 6
|
bende bu sene tıbbi ve aromatik bitkiler bölümünü okumayı düşünüyorum tavsiye edermisiniz sizce geleceğim için iyi bir seçim olurmu avantajlarını bilen varmı.? |
16-05-2009, 15:15 | #24 |
-
|
2 yıllık Manisa Alaşehir de vardı ilk olarak.Sanırım şimdi çoğalmıştır.2 yıllık bitirmenin geleceğin için meslek aşamasında bir faydası olacağını zannetmiyorum.Eczacılık bölümünü kazanmaya çalış bence.Yok illa okumak istersen 4 yıllık lisans bölümlerinden hangilerine dikey geçiş yapabileceğini araştır.Selamlar |
22-05-2009, 19:32 | #25 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 22-05-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1
|
Herkese merhaba! Tıbbi ve aromatik bitkiler bölümü ve eczacılık fakültesi mezunu üyelere bir sorum olacak: Tıbbi bitkiler ve kullanımları hakkında bilgi edinebileceğimiz bir ders kitabı var mı? Araştırdım ve bulabildiklerim hep alternatif tıp kitabı benzeri kitaplar oldu. Aradığım ise genel kültürden ziyade ders kitabı olarak kullanılabilecek bir kaynak. Lahananın faydalarından ziyade ilaç yapımında kullanılan bitkiler olarak özetleyebilirim aradığım içeriği Şimdiden teşekkür ederim. |
25-11-2010, 10:30 | #26 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Hangi bitki hangi kansere iyi? Brokoli, çörekotu, sarımasak, zencefil ve diğerleri... Brokoli meme ve bağırsak, çörekotu akciğer, sarımasak prostat, zencefil karaciğer kanserine karşı etkili. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Canfeza Sezgin, kaleme aldığı ''Hangi Kansere Hangi Bitki?'' adlı kitabıyla farklı kanser türleerine karşı bitkilerden nasıl yararlanılabileceğini anlattı. Bugün kullanılan ilaçların önemli bir kısmının doğal ürünlerden geliştirildiğini ifade eden Sezgin, çalışmalarda doğal ürünler içindeki çeşitli maddelerin kansere karşı etkinliklerinini değerlendirildiğini ve etkili olan maddeler ayrıştırılarak, ilaç geliştirme safhasına alındığını belirtti. Kanser tedavisinin, şifalı bitkilerin tıbbi tedavi amacıyla kullanılması yoluyla yapılmasının hiçbir bilimsel fitoterapi (bitkilerle tedavi) otoritesi tarafından kabul edilmediğine dikkati çeken Sezgin, ancak yayımlanan makale ve araştırmalarda, fitoterapik ürünlerin, kemoterapi, hormonal tedavi veya radyoterapi gibi kanser tedavilerinin yanında kullanıldığının belirtildiğini anlattı. BİTKİ TÜRLERİ VE KANSERE ETKİLERİ Aloe veranın, hücre, hayvan ve insan çalışmalarında bağışıklık sistemini düzenleyici etkilerinin bulunması nedeniyle cilt kanserlerinden korunmada yararlı olabileceği düşünülüyor. Arı poleni, akciğer, beyin, kalın bağırsak, lösemi, malign, melanom, meme ve prostat kanserinde etkili. Ayrıca akciğer kanserine karşı koruyucu. Biberiye, akciğer, cilt, kalın bağırsak, lösemi ve meme kanserine karşı koruyucu. • Karayılan otu, prostat kanserinin tedavisinde etkili. Brokoli, idrar yolları ve idrar torbası, kalın bağırsak ve meme kanserleri ile mücadelede etkili aynı zamanda bu kanserlere karşı da koruyucu. Buğday çimi, meme kanserinde etkili. Cezayir menekşesi, çeşitli organ kanserleri, lenfoma ve löseminin tedavisinde yardımcı. (Ancak, doktor kontrolü dışında kullanılmaması gerekir. Zararlı yan etkiler yapabildiği unutulmamalı) Çemenotu, kalın bağırsak, karın zarı, kemik, lösemi, meme kanserinin tedavisinde etkili. Çörekotu, akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak, karaciğer, karın zarı, lösemi, lenfoma, meme, pankreas, prostat, yumuşak doku kanserlerinin tedavisinde yardımcı. Devedikeni, akciğer, baş-boyun, idrar yolları ve idrar torbası, kalın bağırsak, prostat kanserine karşı etkili. Dut, kanser hastalarına destek gıda olarak dikkati çekiyor. Beyaz, kara ve kırmızı dut, yüzyıllardır geleneksel Çin ve Japon tıbbında kullanılıyor. Ekinezya, kalın bağırsak ve pankreas kanserinde etkili. • Greyfurt, kansere karşı koruyucu etkisi var. Ancak son yıllarda yeni anlaşılan greyfurt-ilaç etkileşimleri unutulmamalı. Isırganotu, prostat kanserinde etkili. Karahindiba, kalınbağırsak, karaciğer, lösemi, malign melanom, meme ve rahim kanserinin tedavisinde yardımcı olabileceği düşünülüyor. Keten tohumu, kalınbağırsak, malign melanom, meme ve prostat kanserinde etkili. Kızılcık, akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak, karaciğer, meme, prostat, yemek borusu ve yumuşak doku kanserlerinde etkili. Kudret narı, baş-boyun, cilt, idrar yolları ve idrar torbası, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme ve prostat kanserlerinde etkili. Nar, baş-boyun, kalınbağırsak, lösemi, meme ve prostat kanserlerinde etkili. Narın, ayrıca kansere karşı koruyucu etkisi var. Ökseotu, akciğer, baş-boyun, karaciğer, karın zarı ve meme kanserinde etkili. Sarımsak, meme kanserinde etkili. Sarımsak, ayrıca kalınbağırsak, mide ve prostat kanserlerine karşı koruyucu etkisi bulunuyor. Üzümün, kansere karşı koruyucu etkisi var. Günümüzde üzüm çekirdeği ve kabuğunda bulunan kimyasal maddelerin kuvvetli antioksidan olduğu gösterilmiştir. Üzümde bulunan kimyasal maddelerin, kanser, kalp-damar hastalığı, santral sinir sistemi hastalıkları üzerine koruyucu ve tedavi edici özellikleri olduğu saptanmıştır. Yabanmersini, kalınbağırsak ve lösemide etkili. Yeşil çay, akciğer, baş-boyun, beyin, kalın bağırsak, karaciğer, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme ve prostat kanserinde etkili. Siyah çayın fermente edilmemiş hali olan yeşil çayın ayrıca, kansere karşı koruyucu özelliği bulunuyor. Hem siyah hem de yeşil çay bol miktarda antioksidan madde içeriyor. İçinde polifenoller daha yüksek oranda olduğu için yeşil çay, siyah çaydan daha faydalı. Yeşil çay, kuvvetli antikanserojen, antioksidan ve kilo kaybettirici bir besin maddesi. Yeni yapılan bir çalışma, yeşil çay ve üzüm ekstraktlarının (Kurutulmuş bitkilerden, özel yöntemler kullanılarak elde edilen, ilaç ham maddesi olarak da kullanılan bitki özleri), kansere karşı birbirlerinin etkilerini artırdığını ortaya koydu. Zencefil, akciğer, kalın bağırsak, karaciğer, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme, mide, pankreas ve yumurtalık kanserinde etkili. Zencefilin kanser hücrelerine etkisiyle ilgili laboratuvar çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalarda, zencefilin akciğer, kalın bağırsak, malign melanom, meme, mide, karaciğer, pankreas, yumurtalık kanseri ile lösemi ve lenfoma hücrelerini öldürdüğü saptandı. Zerdeçal, baş-boyun, cilt, idrar olları ve torbası, kalın bağırsak, meme, mide, pankreas ve rahim ağzı kanserinde etkili. Yeni yapılan çalışmalar, zerdeçalın normal olmayan hücrelerin ve kanser hücrelerinin çoğalmasını engellediğini ortaya koydu. Zerdeçalın, özellikle kanser hücrelerinin yaşamasını sağlayan enzimin aktivitesini azalttığı belirlendi.'' . http://www.gercekgundem.com/?p=332008 |
25-11-2010, 10:54 | #27 |
Ağaç Dostu
|
Evet bitkilerin yararlarına inanıyorum. Sorun ne kadar ve ne sıklıkta kullanılacağı ve her bünyeye göre nasıl bir ayarlama yapılacağı? Aksi halde sonuç kötü olabilir. http://www.hurriyet.com.tr/yasasinhayat/16347291.asp Deve dikeni çok yararlı ama linkteki gibi kullanılırsa ölümcül de olabilir. |
25-11-2010, 11:05 | #28 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Kullanım sıklığı,kullanım miktarı(gram),demleme usulleri,aç-tok karına alınması gerekliliği,kür süreleri,demleme suyu sıcaklığı,kaynatılma veya kaynatılmama durumları,taze-hijyenik ambalajlarda olup olmadıkları,öğütülülmüs ve uzun süre bekletilmiş olan keten tohumu gibi olanlardaki riskler,birlikte kullanılmaması gereken bitki veya ilaçlar.. Çok önemli bunlar.. Herşeyin aşırısı zararlıdır.. Bilinçsizce yapılan herşey çok daha zararlıdır.. |
26-11-2010, 10:11 | #29 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Alternatif tedavi yollarını bir de Doç.Dr.Canfeza SEZGİN'in kişisel sitesinden inceleyin derim: http://www.canfezasezgin.com/makshow.asp http://www.canfezasezgin.com/show.asp?icerik=3 |
27-11-2010, 16:51 | #30 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Kanser hastalarının beslenmesinde alternatif tıbbıb önemi (ve bazı bitkilerin kullanımı): Uzman Doktor Emel Üçgül Çavuşoğlu http://docs.google.com/viewer?a=v&q=...vrZIoH711Yh3OA |
|
|