bağımsız sulama sistemi projesi
 

değerli agaclar.net ailesi
sizlerin büyük katkılarıyla hatrı sayılır bir fidan varlığına sahip oldum. bunu çok daha ötelere taşımak için çalışmalarımı sürdürmekteyim. bu aşamada kendi ormanımı yapmak için bazı teknik sorunlarım var.

Olayın özeti şu:
ilgili kurumlardan ağaçlandırma talebi
yerin gösterilmesi
ağaçların dikilmesi

Buralara kadar sorun yok ancak dikilen agaçlara yaz mevsiminde düzenli olarak su götürme ihtimalim son derece zayıf. amacım maliyetsiz yani dağın başında çalınmaya bozulmaya sökülmeye değer görülmeyecek bir sistem.

Fikir kabaca şöyle, her ağacın başında 3-4aylık sürede ağaca verilmek üzere 20lik bidonlar. sorun tam olarak bu bidonlardaki suyu 3 aylık sürec içerisinde homojen bir takvimle bitkiye vermek.

Aklımdan geçen bidonlardaki suyu buharlaştıran güneş enerjisiyle sıcaklığa oranlı bir su akışı bunun için buharlaşan suyu o sıcak ve güneşli ortamda tekrar sıvı hale getirecek soguklukta duran bir metal bu metalin soguguyla buhar tekrar sıvı hale gelip bitkiyi besleyecek. çıkış noktası bu bu fikri gerçekleştirecek kimya bilgisine ne yazık ki sahip değilim acaba neler yapabiliriz ?

Sevgili Mustafa Akın, niyetiniz çok güzel; benim de bir arkadaşımla bu arkadaşın 55 dönümlük arazisinde benzer bir projemiz var, kısmi olarak ve gücümüz yettiğince hayata geçirmeye başladık ama çıkış noktalarımız farklı olabilir.

Siz, anladığım kadarıyla elinizdeki fidanlarla işe başlıyorsunuz oysa biz arazinin yapısına göre fidan seçme ve yetiştirme noktasından başladık. "Orman" herşeyden önce kendi kendini yaşatan bir organizmadır aslında, her iklimin ve toprağın ormanı da o iklimin ve toprağın ormanıdır. Dolayısıyla fidan yetiştirerek orman oluşturmak o bölgeye uygun seçimler yapıldığında dahi biraz zahmetlidir. Bir de uygun değilse hem çok zor hem de devamsız bir ağaç topluluğu olur.

Türlerin birbirleriyle ilişkileri, ot katmanı, çalılar, ağaçlar, sarılıcılar. Bunların tamamı bir ormanı orman yapar. Binbir zahmetle yetiştirilen bir fidan tohum verdiğinde orada soyunu devam ettiremiyorsa(ve daha başka şeyler...) bu iş orman değil, en fazla ağaçlandırma olur.

Elinizdeki fidanları bilmediğim halde bunları yazdığım için kusura bakmayın, yalnızca bir soru işareti olsun yazdıklarım. Dikimleri, bakımları... Büyük bir emek harcayacaksınız, ne böyle güzel niyetlerle ve sevgiyle yola çıkan birinin üzülmesini ne de fidanların zorluk çekmesini ve heba olmasını istemem :)

Düşündüğünüz yöntem ise geliştirildiğinde işe yarayabilir belki ama ben zor koşullarda yetiştirilen ağaç fidanlarında fidana özel az miktarda bir suyun yavaş ve daimi bir yöntemle verilmesindense belli aralıklarla aynı miktarın daha kısa zamanda verilmesini yararlı görüyorum. Sürekli bir taban suyu etkisi yaratmaktansa yağmur taklidi yapmak kökleri daha derine salmaya teşvik ediyor olabilir.

Kendi arazimde yaptığım birkaç deneyin sonuçları böyle oldu. Ayrıca uzun vadede basit yağmur tuzakları daha faydalı olur. arazinin yapısına ve iklimlere göre değişen farklı yöntemler var... Ama yine yerine göre az maliyetli olabileceği gibi çok maliyetli veya az emekle olabileceği gibi çok emek de isteyebilir bu yöntemler.

Arazinin yapısı, iklim, yıllık yağış, toprak yapısı, elinizdeki fidanlar gibi bilgileri verirseniz ve dilerseniz yukarıda yazdıklarımı destekleyecek fikirlerle yardımcı olmaya çalışırım...

alakanıza çok teşekkür ederim.

arazi yapısına göre fidan seçimi oldukça mantıklı gözüküyor. ben esasen iklimi baz alarak bu iklimde sorun yaşamadan hayatını devam ettirecek ağaçları seçmiştim bunun ciddi bir hata olduğunu düşünmeye başladım.

elimde bölgemde yetişen meşe at kestanesi iğde ıhlamur servi karaçam çınar ve adını hala öğrenemediğim sokak peyzajında kullanılan bir kaç tür mevcut geriye kalan meyve ağaçlarını zaten bu çalışmada kullanmak doğru olmaz. öncelikle bir alan belirlemek ve analizini yaptırmak daha doğru gözüküyor.

peki sulama konusunda maliyeti sıfıra yakın olan bir sistem kurmak ideali mümkün mü

İklim büyük oranda belirleyicidir ama yalnızca iklim bilgisinin sunduğu yelpaze araziye büyük de gelebilir küçük te. Yani arazi seçildikten sonra türleri yeniden gözden geçirmek daha uygun olur.


Yukarıda saydığınız ağaçları hızlıca gruplandırsam sulama açsından en zahmetsiz olan selvi, arkasından karaçam, sonra da iğde gelir. En fazla su isteyenler ise yine sırasıyla çınar, ıhlamur ve atkestanesidir. Meşe için birşey diyemem, kuru roprakta yaşayan türleri de var, dere kenarında, yağmur altında yaşayanlar da. Fotoğrafını görmek lazım.

Kanımca o bölge için (Konya) en uygun ve kolay temin edilebilen orman ağaçları sedir ve karaçam olur. Meşeler de uygun türlerle pek ala aralara girebilir. Sonra alıç gibi karasal iklime uyum sağlamış meyve ağaçları da çeşit olur. İğde de öyle. Kanaatkar türlerle çalışırsanız hem bakım maliyeti oldukça düşer, hem de sonuçlar mutlu eder. İsmini bilmediğiniz ağaçların fotoğraflarını "Bu ağacın adı ne?" http://http://www.agaclar.net/forum/...ir/18617-9.htm sorusu altında açılmış olan sayfaya yüklerseniz cevaplandırırız.

Sulama konusuna yani asıl konuya dönersek maliyeti sıfıra yakın bir sistem olduğunu sanmam ama sulama sistemleri kurmak yerine fidanın dikildiği yerin arkasına kazma kürekle küçük de olsa bir hendek açmakla başlayan ve daha pekçoğıu olan basit yöntemler de oldukça faydalıdır. Ağaçlar nette bu tür yöntemlerle ilgili bir yer muhtemelen vardır, yoksa da arama motoruna "su hasadı" yazarsanız pek çok şey çıkar.

Sizin yöntem için de fikirleri olan arkadaşlar olabilir.
Kolay gelsin, güzel niyetiniz için tekrar kutlarım...

Sayın mustafaakin.

Buharlaşan suyun soğuk metal ile yoğuşması düşüncesi bana pek uygun gelmedi. Aynı ortamda metali soğuk tutabilmek hiç enerji kullanmadan ne kadar mümkün pek kestiremedim.

Ancak civarınızda bir akarsu ve göl var ise su koçu adı verilen bir pompa sistemi ile suyu hiç bir enerji kullanmadan çok uzun ve yüksek mesafelere taşımak son derece mümkün.

Projenize destek olması açısından yatçılar ve uzun deniz yolculuklarına çıkacak olanlar için deniz suyundan içme suyu üreten bir düzenek var. İsmin ne olduğunu bilemediğim için yazamıyorum.

Benim gördüğüm sistem özetle şu şekilde: 30 cm çapında, 20 cm yüksekliğinde metal ve yuvarlak bir kap var. İçine 2 litre kadar deniz suyu konuluyor. Bu kutunun tam merkezinde seyyar bir bardağın gireceği şekilde bir yuva var. Buraya seyyar bir bardak yerleştiriliyor. 30 cm çapındaki ana kutunun üzerine ters çevrilmiş limon sıkacağı gibi ters çevrilmiş şeffaf plastikten konik kapak bir kapatılıyor. Düzenek güneşin altına bırakılıyor. Güneş altında ısınan su konik kapağın yüzeylerinde mili mikron ebadında su damlacıkları olarak toplanıyor. Buharlaşma devam ettikçe yoğunlaşan damlacıkların ebatları büyüyor ve ağırlaşıyorlar. yerçekim kuvvetinin gücüyle, bu gözle görünmeyen damlacıklar ters çevrilmiş koninin yüzeyinde kayarak, koninin ucunda büyük su damlacıklarına dönüşüp kutunun merkezine yerleştirilen bardağın içine damlıyor.

Bu sistemle iyi bir güneşlenme altında 2 saat içinde bir bardak dolusu saf ve içilebilir su oluşturabiliyormuş.

Eğer siz bu bardağın konumunu biraz yukarı kaldırabilir ve bir şamandıra sistemi ile bardakta biriken suyu 20-30 cc lik miktarlarla, 20 lik bidonun dışına taşımayı becerebilirseniz bu iş oldu demektir.

Saygılarımla.

çok değerli fikirleriniz için teşekkür ederim. verdiğiniz bilgiler ışığında farklı türlere de yöneleceğim.ve türlerin ağırlığını değiştireceğim. sulama konusunda yine bahsettiğiniz yöntemlerle bir prototip hazırlamaya başladım bitirince yine burada paylaşacağım. inşallah sadece benim değil birçok insanın işine yarayabilecek bir şey üretebiliriz.