Sebze artıklarından besin eriyikleri hazırlama (Salyangoz dışkısı)
 

Arkadaşlar solucanlarla kompost, fermantasyonla sıvı gübre çalışmalarımdan sonra atıklardan sıvı gübre olayında belki dünyada bir eşi benzeri olmayan bir çalışma içinde solucan dışıkıları olurda salyangoz dışkısı niye olmasın sözünü gerçeğe çevirerek bir ilke imzamı attığımı belirtebilirim.

Arkadaşlar bu noktaya gelişimin biraz geçmişine bakarak çevreden ve forumlardaki arkadaşların bahçelerinideki salyangozların yaptıkları zararlar tırtışılırken, benimde Eyübteki bahçemde saksılara ektiğim biberlerimin salyangozlar tarafından telef edilince bunların çaresine bakmak için bahçede köşe bucak bırakmadan bunların tamamını toplamaya başladım, tabii ben bir doğa dostu olduğumdan bunları yok etmek düşüncem olamazdı, solucan gübresi yaptığım kabın içinde özel bir bölme yaparak bunları oraya kapattım.

İlk aklıma gelen şey bunları beslemek oldu, solucanlara verdiğim sebze atıklarından onlarada ayırıp içlerine bıraktım, sebze artıklarını solucanlar diri olarak yemezken bunlar karpuz kabuklarını dahi sıyırıyorlardı, sebzeleri hiç doğramadan olduğu gibi aralarına bırakıyordum çok oburdular solucanlar onların yanında çok tok gözlüydüler, vel hasıl sebzeleride tüketecek canlılar bulmuştum, beslendikleri sürede 0.5 kalem ucu kalınlığında dışkılar çıkarıyorlardı, ayrızca vücütlarından çıkardıkları salgılarla sebzeleri daha kolay sindirim durumuna sokuyorlardı.

Onları kab içinde 0.5 cm aralıklı elek üstüne bırakarak altından dışkılarını ve eriyiklerini toplama imkanım oldu, resimini çekere sizlerle paylaşıyorum, bu konudaki görüş ve yorumlarınızı buradan takip edererek çalışmalarımı geliştireceğim.

Epsody
Benim bildiğim kadarıyla Salyangoz dışkısı ciltteki kırışıklıkları düzeltmek veya önlemek için kozmetik sanayinde kullanılıyor.

Araştırmalar sürdürülürse bilmediğimiz çok gerçekler ortaya çıkabilir.
 

Sayın Doğasever başlığa ilgi göstererek konunun ayrıntılarının açıklanmasına olanak sağladığından senin araştırmacı kişiliğine şükranlarımı sunarım; Benim buradaki esas maksadım salyangozların zararlarını durdumak için onları bahçemde toplıyarak solcan gübresi ürettiğim ünitenin içinde özel bir bölme hazırlıyarak onları tutuklayıp yaşamlarını burada sürdürmelerin düşünmemin bir gereği olarak solucanlara sunduğum sebze atıklarından beslenmelerini sağlama düşücesinden sonra, onların bu atıkları yaşamaları için hızlı bir şekilde tüketmelerinden sonra dışkılarının olabileceğinin ortaya çıkmasıyla benim için iyi bir sonuç çıktı.

Bu canlılarda sindirim sistemlerinden geçirdikleri sebzeleri öğüterek eriyik halinde bitki besinlerine dönüştürüyorlardı, sonuçta insanların zararlı dedikleri bu canlıların bir faydalı yönünü daha keşfetmiş olarak bir ilke imza atmış bulunuyorum, bu konudaki gözlemlerime dayanan çalışmalarıma da ivme kazandırarak bitki besinleri oluşturmada bir seçeneğim olmasının heyacanıyla çalışmalarım hız kazanmış durumda siz arkadaşlarımın ilgileriyle dahada hız kazanacağı umudunu taşımaktayım.

Buradan bu konu başlığındaki yazılarımın takip edilmesi bile bana güç vermeye yetmektedir, bütün ilgilenen arkadaşlarıma şükranlarımı sunarım, sevgiyle kalınız.;)

Salyangoz çalışmalarım dan görüntüler.
 

Arkadaşlar sebzelerin artıklarını kullanarak eriyik oluşturmada salyangozlar la yaptığım çalışmaları daha açıklayıcı olması bakımından fotoğrafların sunulmasıyla sizlere daha iyi bir paylaşım amacıyla son çalışmalarımdan görüntüler sunmaktayım.

Bu bilgiler arkadaşlarımın ilgisini çekerek konuya yaklaşımlarda daha etkili olacağı kanısı taşımaktayım.

Sn epsody, çalışmanızı ilgiyle takip ediyorum.

Tarım Bakanlığı sitesindeki "SALYANGOZUN TIPTAKİ YERİ ve GIDA BAKIMINDAN DEĞERİ" başlıklı yazıda;

"Salyangoz salgısı çok miktarda protein ve azotlu bir maya içermektedir. Salyangoz müzmin bronşite iyi gelmektedir. Ayrıca salgısı kurutularak akciğer veremine iyi gelen helisin imal edilmektedir. " deniyor.

Salyangoz gübresi ile ilgili yapılmış bir çalışma var mı bilmiyorum - belki Fransa'da yapılmıştır :)

Ben de salyangozların tuzla veya ilaçla öldürülmesine çok üzülüyorum. Onları öldürmeyip beslemek ne güzel.

selamlar
 

epsody arkadaşıma ve sonra tüm kullanıcılara bir soru yumağı hazırladım..

Öncelikle solucanla organik gübre üretimine Amerikalıların ciddi önem verdiğini belirtmek isterim. Geçtiğimiz günlerde yurt dısı gezi yapan bir dostum Amerikalıların konuya çok ilgi duyduklarını anlatmıştı.

Benim sorum ve sorunum şu.
Malum her konu deney ve tecrübeyle anlaşılabiliyor. Üretim ve denemelerde ortaya çıkan sorunlar bize bilgimizi artırma fırsatı veriyor.
öncelikle.
Soluncala gubre üretimi pratikte nasıl yapılıyor?
Besin maddesi olarak ne kullanıyoruz?
Nasıl bir toprak besin karısımı kullanıyoruz?
Nem oranı ne oluyor?
Aktif oldukları sıcaklıklar vs gibi sorunlar var?

Sonuçta ortaya çıkan gubreli topraktan solucanları nasıl ayırıyoruz? Tabi solucan yumurtaları ve kucuk solucancıkları da. Yoksa gübreyle beraber solucan ihracıda söz konusu olur.
Bunlar önemli sorunlar.
Bu sorunları nasıl aştınız.

Salyangoz lar ile ilgil ise aklımda iki soru var. Gübreleri nasıl toplanıyor ve bitkilerde kullandığınızda ne sonuç aldınız?

-kuçuk bir uyarı; salyangozların öldürülmelerine tamamen karşıyım ancak salyangozlar pek çok paraziter organizmaya arakonak bir canlıdır. Buna göre bu gübreleri ve beslenme ortamını nasıl sterlize edeceğiz.-

genel olarak ise hepimizin kafasını meşgul edecek bir sorum var.

Solucanla gübre üretiminde atık kağıt kullanma konusu sürekli gundemde; oysa atık kağıtlar geri dönüştürülebilir ve gübreden daha rantabl kullanılabilir bir malzeme.
Peki büyük ölçekli düşünelim. Yaygın bir üretimde kağıt iyi tercih gibi durmuyor. Solucanlar sadece parklardaki çınar yapraklarını işlemekte mi kullanılacak.

ve daha kritik soru. Kağıt üretiminde kullanılan zehirli maddeler ve boyar maddeler bu şekilde gerçekten bertaraf ediliyor mu? Gübreye mi geçiyor? Solucanları mı zehirliyoruz?
Biliyorum çok fazla soru ama unutmadan hepsini yazayım dedim.
Fikri ve tecrübesi olanlar bir şeyler ekler umarım.

İlgin ve soruların için teşekkürler.
 

Arkadaşım fikirci, Surularını bir sıra içinde cevaplamaktan zevk alacağımı bilmelisin, Öncelikle salyangozlarla ilgili başlıktaki sorularından başlıyacağım, arkadaşım salyangozlarda bir toprak canlısı olması bakımından bahçelerde genç bitkilerin zararlısı olarak tanındığından bahçedeki zararlarından kurtulmak için yaptığım gözlemlerde sabah saatlerinde nemli ortamlarda faaliyetlerini sürdürdüklerinden onları bu saatler içinde bahçede toplıyarak zararlarına mani olmak düşüncesiyle böyle bir uygulamayı başlattım.

Sonuçta onları öldürme düşüncem olmadığı için solucan gübresi yaptığım ünite içinde ayrı bir bölüm oluşturmuştum, delikli bir kasa içine topladığım salyangozları kapatarak, solucanlar için mutfaktan çıkan sebze atıklarını ve karpuz kabuklarını onların beslenmeleri için yanlarına bıraktım.

Delikli kasanın altına 30 litrelik plastik bidonu yanlamasına keserek yerleştirerek dışkı ve vücut sıvılarının toplanmasını sağladım, dışkıları 0.5 kalem ucu kalınlığında olarak dışkılıyorlardı, ve kendi vücüt sıvılarında eriyerek bir eriyik durumunda svı gübre görünümüne giriyordu.

Sebze atıklarını çih ve diri olarak çok süratli tüketiyorlardı, solucanlar kadar hizmet gerektirecek halde olmayışları sebze atıklarını süratlice sindirim sistemlerinden geçirerek öğütüp mineralize ediyorlardı.

Her hangi bir analiz için bir tahlil imkanım olmasada pratikte birleşik dorumdaki bitki artıkları sıvı durumlarıyla bitki besini durumuna geçiyordu, bu konuda daha yolun başındayız çalışmalar devam ediyor bitkilerime bu dışkıları uyguluyorum, sonuçlarını buradan paylaşacağım.

Arkadaşım endişelerine konu olan salyangoz dışkılarının paraziter organizmayı barındırmasına gelince bilindiği üzere tıpta kullanımı olan bu canlının salgılarının cilt üstündeki kırışıklıkları gidermesi ve fransada salyangoz konservesi imalatında çalışan işçilerin salyangoz kabuklarıyla kesilen yaralarının hiç iz bırakmadan iyileştiği tesbit edilince, bu salgıların menfi etkilerinin değilde müspet etkilerinin ileri düzeyde olduğunun bi kanıtı olarak kabul gördüğünden endişelere mahal olmıyacağı kanaatini taşımaktayım.

Bir dönem kirpi beslediğimden araştırmıştım. Salyangozlar görüldüğü kadar masum olmayabiliyor. Mutlaka hastalık yapacak diye bir kural yok. Sonuçta yavru kirpi için bende bolca topluyordum. "Türk'e birşey olmaz" kuralı uyarınca bir sorun da yaşamadım:=)
Yine de salyangozlar pek çok paraziter canlı için ara konak görevi görebiliyor. Salyangozlardan insana bulaşan parazitler nematoda, trematoda denen parazitlerdir ve bunlar düşük bir ihtimal de olsa insanlarda hastalığa sebep olabiliyorlar.

Solucan Çiftliğine gelelim. Nasıl kuruyoruz ve solucan gübresini nasıl elde ediyoruz.:=)

Salyangoz çalışmalarımı tatil ettim.
 

Arkadaşlar salyangozlarla sıvı gübre çalışmalarımı havaların sıcak oluşundan koku problemi ile çevrede rahatsızlık yaşanmasına neden olarak, salyangozların tutukluluk hallerini kaldırarak onları zarar vermiyecek ortamlara bırakarak işi paydos ettim, solucanlar kompost kaplarında koku problemi yaratmazken, salyongozların bulunduğu ortamın oksidasyona uğruyak bıraktığım sebze atıkları ve salyangoz dışkıları oksidasyonun etkilerine maruz olarak çevreye koku ile rahatsızlık kaynağına dünüştüğünden bu durumu düzeltinceye kadar ara vermiş bulunuyorum.

Bu konu başlığında ilgi gösteren arkadaşlarıma teşekkürü borç bilirim hepiniz sevgiyle kalın.

:=)))
yılmak yok...

Bitki besin eriyikleri hazırlamada bulaşıklardan yararlanmak.
 

Arkadaşlar kendimin uzun zamandır uygulamakta olduğum bu uygulamayı sizlerle paylaşmaya karar verdim, bilindiği üzere bitkisel atıklardan yararlanarak bu atıkları çöp olmaktan kurtarmak benim şiarım olmuştur, çeşitli yöntemler kullanarak bu organik atıklar geri dönüşümün bir gereği olarak değerlendirmek istemişimdir.

Bu yöntemler içinde kompost yapmayı, solucanlarla gübre yapmayı fermantasyonla sıvı gübre eldesi ile yararlanma derken bu atıkları salyangozlara sunarak ta dışkılarından fayda sağlanbilirliğini ortaya koyarak birleşik minerallere sahip bitkisel atıkları tekarar bitki besinine çevirme çalışmalarını başarı ile sağladıktan sonra, atıkların son durağında mutfaklardaki bulaşık yemek kaplarındaki artıklardanda yarar sağlama düşüncesini hayat geçirerek adeta atıklar üzerindeki çalışmalarla suyunun suyu dercesine mutfaktaki bulaşık yemek kaplarından nasıl bitki besin eriği hazırlanabilirliğini açıklıyacağım.

Arkadaşlar bulaşık kaplarımızı bulaşık makinamıza koymadan önce kaba artıkları nasıl önceden sıyırarak makinamazın filitre devrelerini koruma amaçlı yaptığımız bu işlemin artık posalarını çöp torbalarına doldumak yerine, bir kovanın içine doldurduğumuz su içine tabaklarımızın posalarını akıtarak son bulaşık artıkları olan yemeklerden kalan bu malzemelerden bitkilerimizin yarararlabileceği besinleri sağlamış oluyoruz.

Size son ayrıntıda bu artıkları bir süzekle ayırarak sulu çözeltiyi durumuna göre biraz daha sulandırarak bitkilerimin sulama suyunu sağlamış oluyoruz, gelelim süzek üstünde kalan kaba bosalara, bunlarıda balkonumuzda bitkilerimiz için hazırda beklettiğimiz bitki toprağına gömerek ilerki zamanda kullanacağımız gübreli bir toprak oluşumu sağlamış olmaktayız.

Arkadaşlar bu paylaşımlar içersinde anlaşılmayan ayrıntılar olabilir, sizilerin yorumlarına sunarak bu konun gelişmesini sağlıyarak atık oluşturmayan geri dönüşüm kuralları içinde temiz çevreye hizmet anlayışıyla medeni bir insan olduğumuzu da ortaya koymuş olacağız, hepinize sevgiler sunarak iyi günler diliyorum.

merakla takip edicem

Doğadaki mucizelerden yararlanmasını bilmek.
 

Bahçesinde salyangozların bitki ve sebzelerinde yaptıkları zarararlara şahit olmayanımız yok gibidir, lakin her canlının doğal yaşamdaki çeşitlilik içinde bulunmaları ile doğal yaşam sürmektedir, bu canlıların kendi doğal alanlarına müdehale eden insan oğlu karşısında varlıklarını sürdürme yolundaki mücadelelerini kabul edersek, bozulan ekolojik alanlardan daha iyi ortamlar içinde insan oğlunun doğayı taklit ederken oluşturmuş olduğu bitki adaları içinde kendilerinin yaşamlarını sürdürebilecekler ortamlar bulduklarında buralarda populasyonlarını arttırmaktadırlar.

İnsan oğlunun tek taraflı doğayı kullanma düşüncesiyle, kendi çıkarlarına ters oluşum gösteren bu populasyonların arttıma onlara bu yapay ekoloji içinde yaşamını kabullenemiyen insan oğluda bu durum karşısında insanlığından aşığı davranış biçimleri sergilemekte bu canlılara türlü işkencelere maruz bırakmaktadırlar.

Batılı toplumlar ekoloji içinde bunların yaşam varlıklarını kabul ederek, doğal alanlarda yaşamlarını kontrollu bir biçimde sürdürmelerini sağlamak amacıyla, doğal dengeyi bozmamak koşulu içinde toplanmalarını yasalar içinde güvence altına alan tedbirler üretirken, bu canlıların insan beslenmesinde doğal besinler yönünden zenginliğini fark ederek bu canlıların kültüra alınmalarını da sağlamışlardır.

Bizim ülkemizin insanındaki doğmaların doğadan yararlanma düşünceleri her ne kadar kutsal metinlerde belirtilen kendisini yaradanın bütün canlıların üzerinde yaratılmış olduğu belirtilerek bu canlıların onların emrine faydaları için anlatılmış olsada yaratının bu emirlerini nefsani arzularına kurban ederek yaradanına olan saygısızlıklarınıda ortaya koymaktadırlar.

Uzun lafın kısası olarak bu canlıların yaratılış sebeblerini kabul edersek, onların bize olan zararlarını önliyerek onların yaşam biçimleri içindeki faaliyetlerinden yararlamak için insanlığımız bize yeterli yetenekler sunmaktadır, ben bu canlıların bitkileri yeme alışkanlıklarını değiştirerek mutfaklarımızdan çıkan sebze ve meyve atıklarımızın bertarafını sağlamada kullanma becerisi ortaya koyarak bu tür organik atıklarımızın çevreyi kirletmesini önliyerek yetiştireceğimiz bitki ve sebzelerin toprak isteklerinin karşılanması için bittki besinlerine dönüştürme yolunda bir ilki ortaya koyan çalışmalar sunmanın onurunuda yaşamaktayım.

Merhaba arkadaşlar,
 

Bu sohbetin ve araştırmanın üzerinden zaman gecmiş,sonuclarını ve devam edıyormu onu merak ediyorum çünkü bende bu konu üzerinde uzmanlaşmayı hedefliyorum.şans eseri baslıgı buldum , harıka bilgiler aldım dönerseniz çok sevinirim