agaclar.net

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/)
-   Temel Konular (Toprak, Gübre, Tohum, Sulama) (http://www.agaclar.net/forum/temel-konular-toprak-gubre-tohum-sulama/)
-   -   Mikrobiyoloji ve Toprak (http://www.agaclar.net/forum/temel-konular-toprak-gubre-tohum-sulama/20171.htm)

acemi_caylak 02-08-2010 03:28

Meyvelitepe'nin eklediği dökümanın birinci bölümünün çevirisi aşağıdadır. Hatalar varsa affola.

Lacto Bacilli

Faydalı mikroorganizmalardan Lacto Bacilli doğal tarımda kullanılan en önemli ve en yararlı araçlardandır. Bu yararlı mikroorganizma yaygın olarak kompost yapımında kullanılır ve havasız bozuşmada kötü kokuları engeller. Lactik Asid bakterisi, bozunma sırasında ortaya çıkan ve kötü kokulardan sorumlu olan amonyak ortamında gelişir ve beslenir. Eğer çöplerin ayrıştırılması ve fermentasyonunu daha az kokulu gerçekleştirmek istiyorsanız kullanacağınız özel bakteri türü laktik asid bakterisidir. Organik tarımda bu uygulama muazzamdır. Balık yetiştiriciliğinde, su kalitesi problemlerden bir tanesidir. Kötü su kalitesi balıkları strese sokarak onların gelişmesini ve sağlığını etkiler. Bu özelilkle büyük ölçekli tanklarda çok belirgindir. Balık dışkılarınca üretilen amonyak suyu kirletir ve balıkları strese sokar. Bu yararlı organizmanın suya düzenli olarak eklenmesi amonyak problemini tam olarak yok etmese bile en aza indirir. Bu mikroorganizma denitrifikasyonun hızlandırılması ve tamamlanmasına yardımcı olur, artıkları balıklar için zararlı olmayan biçime dönüştürür.

Sulandırılmış laktik asid bakterisi serumunu bitki ve toprak üzerine spreylediğinizde bitikinin gelişmesine yardımcı olur ve bitkiler daha sağlıklı olur. Toprağa ve yapraklara uygulandığında bu yararlı bakteri ayrışmaya yardımcı olarak bitki için daha fazla özümsenecek besin oluşmasına katkıda bulunur.

Laktik asit bakterisi ayrıca sindirimi güçlendirici ve antibakteriyal özelliği ile salmonella ve e.coli üzerinde etkili olan çok bilinen enzim ve doğal antibiyotiklerin üretiminde kullanılır. Çiftçilikte bitkilerin ve hayvanların sağlığı için besin özümsenmesi, iyi bir besin dönüştürücüsü ve toksinleri elimine ettiği gözlenmiştir.

Bu tip yararlı bir mikroorganizmanın nasıl toplanacağının basit bir metodu aşağıda açıklanmaktadır. Lactic asid baterisi havadan toplanabilir. Princi yıkadığınız suyu kapaklı bir plastik kaba doldurunuz. Kabı tamamen doldurmayınız en az %50-75 lik bir hava boşluğu bırakınız. Hava boşluğu bırakmak önemlidir, işin püf noktası buradadır. Kapağı gevşek bırakınız, sıkıca kaptmayınızki hala içeriye hava girebilsin. Plastik kabı direk güneş ışığı almayan bir yere yerleşitiriniz. 5-7 gün kadar pirinç suyunda fermentasyonu bekleyiniz. Laktik asit bakterileri 20-25 °C sıcaklıkta 5 ila 7 gün arasında toplanacaktır. Pirinç kepekleri bu sürede ayrılır ve suyun yüzünde ince bir film tabakası oluşturarak yüzmeye başlar ve ekşi bir kokusu olur.

Bu sıvıyı süzünüz. Onu daha büyük bir kaba koyunuz ve üzerine sıvının 10 katı süt doldurunuz. Orjinal sıvı lacto bacilliyi de içeren bir çok mikropla infekte olmuştur ve saf lacto bacilli elde etmek için süt diğer mikropların elimine edilmesini sağlayacaktır ve geriye saf lacto bacilli kalacaktır. Taze süt en iyisi olsada, yağı alınmış süt ve süt tozu kullanabilirsiniz. 5-7 gün içerisinde karbonhidrat, protein ve yağlar ayrılarak sıvının yüzeyinde yüzmeye başlar ve geriye kalan sarı sıvı (serum) içerisinde laktik asit bakterilerileri oluşur. Bu biriken pıhtılaşmış karbonhidrat, protein ve yağı alarak kompost yığınına katabilir veya hayvanlarınızı beslemekte kullanabilirsiniz. Saf geriye kalan laktik asit serumu buzdolabında veya eşit miktarda ham şeker (1/3 oranında sulandırılarak) veya melas katılarak saklanabilir. Rafine şeker kullanmayınız, bunlar kimyasalla ağartılmıştır ve lactik asit bakterisini öldürebilir. Ham şeker (kahverengi şeker- benim notum) veya melas laktik asit bakterilerini oda sıcaklığında canlı tutar. Bire bir oranında önerilsede miktarına bağlı olmaksızın şeker bakterilerin yaşamlarını sürdürmesi için besin sağlar. Şimdi bu şeker veya melasla karıştırılmış laktik asit serumu, sizin saf kültürünüzdür. Bunu kullanmak için siz bu saf kültürü 20 kat su ile sulandırmalısınız. Kullanacağınız su klor gibi kimyasalla işleme tabi tutulmamış olmamalıdır. (Kuyu suyu kullanabilirsiniz- benim notum) Şunu her zaman aklınızda tutunuz, biz mikroorganizmalarla uğraşıyoruz ve klor onları öldürür. Bu 1:20 oranı sizin laktik asit bakterisi karışımınızdır. Bir gallon (3.78 lt- ABD ölçüsü, 4,54 lt – İngiliz ölçüsü) suya 2-4 tatlı kaşığı katarak spreyleme amaçlı veya hayvanların suyuna ve yemine karıştırabilirsiniz.
Büyükbaş hayvanlar için bu 2-4 kaşıklık laktik asid bakterisi daha fazla su ile sulandırılmadan verilmelidir. Laktik asit bakteri serumu bitki yapraklarına uygulanarak yaprak yüzeylerindeki (phyllosphere) mikroplara karşı bitkinizi güçlendirmekte ve toprağa ve komposta karıştırmakta kullanılabilir. Elbette o, girişte de söz edildiği gibi, hayvanların sindirim sistemini güçlendirecek ve besin özümsenmesine yardımcı olacaktır. Herhangi bir türden dayanıksızlığa karşı toprakta ve sindirim sisteminde lacto bacilli yardımcı olacaktır.

Yararlı mikroorganizmalarla aşılanmış en yaygın bilinen Japon EM’nin en önemli maddesi laktik asit bakterisi olmakla birlikte, fotosentetik bakteri, maya, aktinomiset ve fermentasyon mantarlarıda içerir. Bu saf kültür Japonyadan ithal edilir ve şeker ve melasla karıştırılarak çoğaltılabilir. Diğer mikroplar başka yollarla çiftçilerin kendileri tarafından kültüre alınabilir.

acemi_caylak 02-08-2010 03:38

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 678716)

Laktos Basilisk çok önemli. Siz yukarıda laktobsili den bahsetmişsiniz.Dersin buralarındayım. Yardım alıyorum. Beni aşacak gibi duruyor.

Halil Bey,

Hiç merak etmeyin, Meyvelitepe'nin dökümanının ilk bölümünü çevirdim. Lacto Bacilliyi nasıl elde edeceğiniz ayrıntılı olarak anlatılıyor.
Tercih edilen deniz yosunu olsada, yosunların hemen hepsi çok güzel bir besin kaynağı. Bu yüzden kullanılmalı. Ayrıca deniz yosunu ile bitkinizin potasyum ihtiyacını karşılarsınız.
Gübrenize üre katmaya gelince, bence hiç gerek yok. Üre yerine Ayhan Bey'den yanmış keçi gübresi alınız.
B vitaminler yerine tahılları (arpa ve buğday kepeği, hele yulaf olursa daha da iyi olur.) kullanabilirsiniz.

Bu arada sedir ağacı bulamasakta olur. Her türlü tahta kasa kullanılabilir.
Kolay gelsin.

epsody 02-08-2010 12:54

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 679005)
Meyvelitepe'nin eklediği dökümanın birinci bölümünün çevirisi aşağıdadır. Hatalar varsa affola.

Lacto Bacilli

Sayın Acemi, Sizi bu Lacto Bacilli, dökümanın çevisi çalışmanızdan dolayı tebrik ederim, tabii bu arada bu dökümanı sunan Meyvelitepeyide unutmamak gerekir, sizlere müteşekkirim.

Sizler benim uzunyıllar fermantasyon esası ile toprak çukurda ekşi yoğurt ve ekmek mayasını kullanılmayan reçellerle aktifleştirerek, kompost çukurundaki malzemenin daha hızlı ve bekteri içerikli olacağı kanaati ile bu çalışmaları sürdürmüştüm, daha sonraları Sayın doğa severin Em'i önermesi üzerine çalışmalarım hız kazanıp kompostlaşmanın fermantasyon esasıyla (soğuk kompost) düşüncesiyle bu konunun kabulü ile ayrı başlıkta görüşülmesi uygun görüldü.

Sizin bu çeviri çalışmanızla benim fermantasyon esaslı soğuk kompost çalişmalarım bilimsellik kazanmış olmaktadır.

Bu gelişmelerin sonlarında sizinde yorumlarınız geçti, fakat esas olarak Sayın Meyvelitepe konuya daha vakıf durumda çünkü bu gürüşüm üzerine kendisiyle çok tartışmalar geçirerek konunun gelişmesine önemli eliştirilerle katkılarından dolayı kedisine buradan bir kere daha şükranlarımı sunarım.

Güzel paylaşımlarınızın devamını bekler çalışmalarınızda başarılar dilerim, sevgi ve saygılarımla.

Selahattin Yılmaz 02-08-2010 23:42

Mikrobiyolojik kültür elde etmede bir ders notu. Link olarak kaldırılmadan indirin derim.

acemi_caylak 03-08-2010 21:39

Meyvelitepe'nin eklemiş olduğu dökümanın Forest Beneficial Microorganisms bölümünü çevirmiyorum. Çünkü daha önce anlattğım Kendi Mikroorganizmanı Yetiştir başlıklı 4 mesajda (16,17,18 ve 19 nolu mesajlar) zaten resimli olarak anlatılıyor.

Bundan sonraki 3 başlığın çevirisi aşağıdadır. Buradaki anlatımlarla kendi gübrenizi kendiniz rahatlıkla yapabilirsiniz. Hatta ileriki bölümlerde balıklardan amino asit üretme, sirke ve yumurta kabuğundan kalsiyum gübresi ve zencefil ve sarmısaktan bikti koruyucu olarak nasıl yararlanabiliceğimiz anlatılıyor.

Sn. Selahhatin Yılmaz' a eklediği döküman için ayrıca teşekkür ediyorum. Bakteri aşılamanın ne kadar basit ve kolay olduğunu sizde göreceksiniz. Ama adım gibi eminimki bizim gübre üreticilerinin bazıları bu basit teknikleri bile kullanmıyorlar. Bir tek Selahattin Bey ısıl işlemden geçirdiklerini anlattı. Diğerleri şimdilik "hokus pokus" modunda. Birde buradaki yöntemlerin sağlıksız olduğunu iddia ediyorlarki bu tamamen mesnetsiz. Biraz uğraşıp zahmete katlanan kendi gübresini, ileriki bölümlerde anlatılacağı veya Sevgili Sarıcan'ın enzim bölümünde anlattığı üzere kendi meyve enzimini, hatta şarap ve likörünü rahatlıkla yapabilir. Sonuçta bu yöntemlerin hepside yüzyıllardır bilinegelen fermentasyon yönteminden başkası değil. Ekmek, kefir, sirke, yoğurt, bozadan bugüne kadar kimse ölmemiş.

Bambu Mikroorganizmaları

Mikroorganizma toplamanın diğer yöntemi konteynerinizin içine bambu sapları üzerine haşlanmış pirinç yerleştirmedir. Doğudaki gözlem ve deneylerden, bambu köklerinden sızan şekerli öz, güçlü ve yararlı mikroorganizmaları çeker. Buradan kültür elde etmek için daha önce açıklanan aynı prosedür izlenebilir. (Orman toprağından kültür elde etmeden söz ediyor.)

Bitkiye Özgü Mikroorganizmalar

Aynı yöntemle yetiştirmek istediğiniz bir bitkiden aynı bitkiye özgü yararlı mikroorganizmaları elde edebilirsiniz. Örneğin pirinçten mikroorganizma elde etmek ve kültüre almak için sağlıklı, diri pirinç bitkilerini seçerek, onları kesin ve haşlanmış pirinç konteynerini (kabını) bu bitkilerin üzerine ters çevirerek yerleştirin. Pirince özgü bu yararlı mikroorganizmalar haşlanmış pirinç tarafından cezbedilerek toplanacaklardır. Bu tekniği daha önce anlatılan aynı prosedürü izleyerek seçmiş olduğunuz herhangi bir bitki ile yapabilirsiniz.


Rhizobium Azot Fikse Eden* Bakteri

*Fikse etmek: Havadaki azotu bitkinin alabileceği nitrit ya da nitrat biçimine dönüştürmek. Toprak Biyolojisi ile ilgili kaynaklarda fikse etmek veya fiksasyon şeklinde geçiyor. Bu yüzden o şekilde çevirdim.

En yaygın bilinen azot fikse eden bakterilerden birisi rhizobiumdur. Baklagillerimizin tohumlarını bu bakteri ile aşılarsak, onların gelişmesi muhteşem olacaktır ve toprakta daha fazla azot fikse edilecektir. Bu yararlı bakterinin kültüre alınması çok basittir. Biz baklagil köklerindeki yumruları gördüğümüzde bilirizki bu bakterilerden çokça var ve azot fikse ediliyor. Bu baklagil bitkilerini çiçekten meyveye dönme aşmasındayken çekiniz. Bunları kültüre almanın basit yöntemi; bu baklagilleri köklerindeki toprakla birlikte alınız ve eşit miktarda ham şeker ile karıştırınız. Rhizobium bakterisi bu şekerle beslenerek çoğalacak ve sizin gelecek seferki baklagil tohumlarınızı aşılamanız için kullanılacaktır.

Bizim doğal yararlı mikroorganizma karışım reçetemiz, % 50 laktik asit bakterisinden ve geriye kalanı kültüre alınmış diğer mikroorganizmalardan oluşacaktır. Öyleki siz 1 ölçek orman mikroorganizması, 1 ölçek bambu mikroorganizması, 1 ölçek bikti özel mikroorganizmasını karıştırarak veya %50 lik laktik asit bakterisini kullanabilirisiniz. Ne kadar çok karışım yaparsanız o kadar iyidir. Bununla birlikte biz hala %50 laktik asit bakterisi oranını korumalıyız. Artık bundan sonrası sizin kendi gözlemleriniz ve deneylerinize kalmıştır. Size farklı kaynaklardan bu sözünü ettiğim mikroblardan hangisini elde etiğimizi spesifik olarak söyleyemem. Kural olarak, bitkiler için ben sadece üstte sözü edilen doğal yararlı mikroorganizmaları kullanıyorum. Hayvanlar içinse sadece üstte anlatıldğı şekilde izole ettiğimiz saf laktik asit bakterisini kullanıyorum. Biz ayrıca bambu organizmasını silaj yapımında kullandık.

Farklı tipte mikroorganizmalar, farklı tipte yiyecekler üzerinde gelişebilir. Sizin göreceğiniz gibi, biz ilke olarak sadece karbonhidratları ve şekerleri kullanıyoruz. Fakat bu yararlı mikroorganizmaları diğer besin maddelerinden sağlamakta bizim için aynı derecede önemlidir. Aslında biz diğer fermente edilmiş bitki ekstraktlarnı (özlerini) ve meyve sularını, zencefil-sarmısak ekstraktını, kahverengi pirinç sirkesini ve balık amino asitlerini karıştırabilir ve ekleyebiliriz. Bu yararlı mikroorganizmaları bir çok biyobesinle (bionutrient) karıştırmamızın nedeni daha etkili olması içindir.

sındırgılı 03-08-2010 21:53

Ders calismaya basladik.

acemi_caylak 03-08-2010 22:04

Sevgili Sındırgılı,

Senin bir zeytinlik alman şart oldu artık.

acemi_caylak 04-08-2010 09:03

Bionutrients bölümünün çevirisi aşağıdadır. Halil Bey yosun topladınız mı?


Biyobesinler

Biyobesinlerin elde etmenin basit yolu geleneksel fermentasyon yöntemidir. Fermantasyon süreci çay yapmak gibi bitki materyallerini kaynatarak ekstrakt elde etmekten daha iyidir. ABD’de organik tarımda kompost çayı giderek popülerleşmekte, bu çaya şeker ve melas eklenerek mikrobiyal populasyon artırılmaktadır. Fermentasyonun basit bir formül veya reçetesi, bitkilerden yapılabilir olmasıdır. Örneğin deniz yosunları. Eğer basitçe deniz yosunlarını demlerseniz (parçalamak oldukça zordur, bu yüzden aktif içeriğini ekstrakt etmek zordur) güçlü bir ekstrakt elde edemeyebilirsiniz. Eğer aynı materyali şeker ve melas ekleyerek fermente ederseniz o kolayca mikroorganizmalar tarafından parçalanır ve daha fazla kullanılabilecek besin elde edersiniz. Mikroorganizmalar enerjilerini fermentasyon içindeki şekerden alırlar. En sağlıklı besinler fermente edilmiş besinlerdir. Bu tür besinlerde, fermentasyon sayesinde kolayca parçalanma olur, enzimler ortaya çıkar, besin değeri artar. Bu yüzden fermente edilmiş yoğurt ve kimchi (kore turşusu) sade süt ve sebzelerden daha besleyicidir.

Biyobesinleri yaparken basit formül; materyalinizin içine 1/3 oranında şeker veya melas katarak fermente edebilir ve ekstrakt elde edebilirsiniz. Örneğin, papaya meyvesinden ekstrakt almak. Yıkanmamış ve soyulmamış olgun papaya meyveleirini olabildiğince ince ince dilimlemeliyiz. Daha sonra bu doğranmış materyal üzerine 1/3 oranında şeker veya melas ekleriz. Bu materyali %50-75 hava boşluğu kalacak şekilde bir plastik bidon içerisine (8-10 lt lik pet su şişeleri en iyisi – benim notum) yerleştiriniz, kapağını tam sıkmadan kapatınız ve bir hafta fermentasyona bırakınız. Bir hafta sonra, bazı küf mantarları ve mikrobiyal bulaşmayı göreceksiniz ve tatlı, ekşi ve alkol gibi kokmaya başlayacaktır. Daha sonra, bu materyali süzerek elde ettiğiniz sıvı, sizin saf papaya ekstraktınızdır. Bu sıvıyı 20 katı su ile sulandırınız. Bu sulandırılmış (seyreltilmiş) sıvı, bir galon suya 2-4 tatlı kaşığı katılarak biyobesin olarak kullanılabilir. Yeniden belirtirsek, bu ekstrakt hayvanların içme suyuna ve yemlerine katılabilir, kompost yığınına ve bitki yapraklarına spreylenebilir ve kökten sulama suyuna katılabilir. Bu biyobesin, bitkiler ve hayvanlar ile bizim doğal yararlı mikroorganizmalarımız için iyi bir besin kaynağıdr. Papaya ekstraktı pappain enziminin kaynağıdır ve içinde beta-carotene ve C vitamini vardır. Bu yüzden sizde biyobesin elde etmek için çeşitli bitkileri bulabilir ve elde ettiğiniz biyobesini hayvanlarınız ve bitkileriniz için kullanabilirsiniz. Ekstrakt elde etmek için, kullanacağınız meyveler (bizim papaya örneğimizde olduğu gibi) fazla sulu olmamalıdır, sadece materyali tamamen ıslandıracak kadar su katmanız yeterli olacaktır.
------------------------------------------------------------------------------------------
Biz, spesifik biyobesinler, fermente edilmiş bitkiler ve diğer ekstraktları kullanarak büyük başarı elde ettik ve sizde onların bu özel kullanımına alışabilirsiniz.

Sarıcan 04-08-2010 13:45

Sevgili Acemi,

Kısıtlı imkanlarla ulaşabildiğim internet ortamında sayfanı okudukça devraldığın bayrak yarışında gerilerde kaldığım için mutlu olduğumu söylemek durumundayım. Demek ki forumda hiç bir ticari kaygı gözetmeksizin bilgi paylaşılabiliyormuş. Paylaşımları için Sn. Meyvelitepe ve Sn. Selahattin Yılmaz' a çok teşekkürler.

Özellikle Sn. Meyvelitepe' nin bu tip paylaşımlara girmesine çok sevindiğimi belirtmek isterim. Sn. Selahattin Yılmaz' a da b5A başlığında uğradığı eleştiriler için geçmiş olsun dileklerimi iletip, sabrı için takdirlerimi iletiyorum. Seviyeli olduktan sonra bu forumda paylaşılan her tür tartışmanın ülke ekonomisine çok şey kattığı inancındayım. EM konusunda oldukça ketum davranan Sn. Doğasever' in b5A sayfasındaki tavrını da yadırgadığımı belirtmek isterim.

Alıntı:

Yararlı mikroorganizmalarla aşılanmış en yaygın bilinen Japon EM’nin en önemli maddesi laktik asit bakterisi olmakla birlikte, fotosentetik bakteri, maya, aktinomiset ve fermentasyon mantarlarıda içerir. Bu saf kültür Japonyadan ithal edilir ve şeker ve melasla karıştırılarak çoğaltılabilir. Diğer mikroplar başka yollarla çiftçilerin kendileri tarafından kültüre alınabilir.
Benim geçmişte merak ettiğim ve tartışmaya açmak istediğim üç aşağı beş yukarı buydu işte. Ülke ekonomisini dışarı bağımlı olmaya mahkum etmeden bir şeyler yapılabilir mi? Bilinmeyenlerin çok olduğu denklemlerle çıkılan yolda b5A' nın da EM' in de fiyatları fazla olabilir. Bilinmeyenler azaldıkça üreticiler kendilerine çekidüzen vereceklerdir, fiyatlar makul seviyelere inecektir.

Dileğim tarımı bilerek yapan üreticilerimizin çoğalması ve kendi ihtiyacı olan gübreleri kendilerinin yapabilmesi veya satın alıp uygularken daha bilinçli hale gelmelerini görmektir. Tarımla hiç ilgisi olmayan biz düşünenlerin tek kaygısı öğrendiklerini geniş kitlelerle paylaşıp çorbada tuzumuz olsun misali katkıda bulunmaktır.

Çalışmaların ve paylaşımlarının aynı içtenlikle devamı dileğiyle sevgiler...

acemi_caylak 04-08-2010 21:24

Kangkong (water spinach) Fermented Extract, Banana-Squash-Papaya (BSP) Fermented Extract, Fish Amino Acid ve Calcium Phosphate bölümlerinin çevirisi aşağıdadır. Geriye Zencefil-Sarmısak ekstraktı ile kompost yapımı kaldı.


Fermente Edilmiş Kangkong (Su Ispanağı) Ekstraktı

Bu özellikle büyümeyi hızlandırıcı olarak kullanılır. Kangkong bazı durumlarda su ıspanağı olarakta bilinir. Tipik olarak temiz suda yetişen bir sebzedir. Ayrıca yüksek derecede nemli topraklarda da yetişir. Onun temel karakteri denizdeki kahverengi yosunlar gibi hızlı büyümesidir. Dağal çiftçiler için, bu çeşit bir bitki veya buna benzer bitkiler doğal bitki yetiştirme konusunda doğal büyüme hızandırıcısıdr. Bilimsel tarım deyimiyle, gibberellinler, auxinler ve cytokininler gibi doğal bitki büyüme hormonudur. Bu türden hormonların konsantrasyonunu içeren bitkiler hızlı gelişecekir. Gözlemlere göre, kangkong, yosunlar veya hatta pelin bu kategoriye girerler. Kankong sapları, salatalık, kabak ve kavun bu amaçla fermente edilecek iyi bitkilerdir. Bunlar fermente edilerek aktif içerikleri extrakt edildiğinde, bunları bitkilerinizin üzerine spreyleyebilir veya bitkilerinizin sulama suyuna katabilirsiniz. Böylelikle bitkilerinizdeki büyük gelişmeyi sizde göreceksiniz.

-------------------------------------------------------------------------

Fermente Edilmiş Muz- Kabak – Papaya (MKP) Ekstraktı

Bitkilerin çiçek vermesi ve meyve tutması için – özelliklede sebzeler- biz muz, kabak ve papayadan elde edilen ekstraktları kullanıyoruz. Bu bitkiler –özelliklede muz- yüksek miktarda potasyum ve beta karoten içerirler. Ben burada Amerika’da kolayca bulunan benzer materyalleri içeren reçeteleri kullanmamış olsamda bu materyllerin yerine geçebileceğini sanıyorum. Siz kendi tecrübelerinizden, eşekkulağı, kabak ve havucu kullanabilirsiniz. Bunların işe yarayıp yaramadığını bana bildiriniz. Filipinlerde, mangolarda çiçeklenmeyi uyarmak için geleneksel tarımda potasyum nitrat kullanırız.
Biz yüksek azot ve poatsyum içeren doğal materyalleri denedik. Bizim yöresel organik yetişitiricilerimizin mangolarda çiçeklenmeyi uyarmak (teşvik etmek) için denizyosunu extraktını kullanmaları yeterince ilginçtir. Denizyosunu extraktı, bir çok doğal büyüme hormonu, iz elementler içerir ve iyi bir azot ve potasyum kaynağıdır değil mi? Bu tür materyalleri kontrol ederek fermante edebilir ve büyümeyi, çiçeklenmeyi ve meyve tutmayı teşvik edici olarak kullanabilirsiniz.
-------------------------------------------------------------------------

Balıktan Amino Asit

Genel bir kural olarak, yüksek protein içeren materyaller, yüksek azot içeren materyallerden kompost yapıldığı veya fermente edildiği zaman elde edilir. Biz yüksek oranda azot içeren balık ekstrakları elde etmek için balık artıklarını (kırıntılarını) kullanırız. Burada Amarika’da balık emülsiyonları çok popüler. Yeniden vurgulayacak olursak, bu materyalin fermentasyonu için 1/3 oranında ham şeker veya melas kullanabiliriz. Ben kendim, sadece fiyatından dolayı değil aynı zamanda kötü balık kokusunu bertaraf ettiği için melas kullanmayı seviyorum. Ben bu balık fermentasyonuna, balık emülsiyonu içeren yaprak gübrelerinde açıkça belirgin olan kokuları engellemesi için laktik asit bakterside ekledim.

-------------------------------------------------------------------------

Kalsiyum Fosfat

Bir çok tarım danışmanı daha iyi sağlıklı bitki gelişimi, zararlı ve hastalıklar için kalsiyum fosfat kullandılar. Doğal yetiştiriciler (çiftçiler) bu biyobesini özel olarak kullanıyorlar. Japon bahçıvan Yasushi Inoue 1930 larda geliştirilen Nutrioperiodism (anlamını bulamadım) teorisinde bikti ve hayvanların gelişim dönemlerinde bu özel besine gereksinim duyulduğunu söyler. Bitkilerde vejetatif gelişim, değişim ve üreme dönemlerinde gereklidir. Hayvanlardada insanlar gibi, bebeklik, gençlik ve yetişkinlik evreleri vardır. Sadece gelişmenin doğru zamanında doğru besini sağlamak değil, aynı zamanda bu özel kalsiyum fosfat besinini gençlik ve değişim dönemlerinde kullanmak önemlidir. Örneğin bitkilerde azot vejetatif gelişim aşamasında, potasyum ise çiçeklenme ve meyve tutumunda önemlidir. Bununla birlikte, değişim evresi final meyve üretiminin kalitesi için kritik önemdedir. Bu evrede, bitkinin çok fazla ek besine gereksinimi vardır. Ve bu kalsiyum fosfattan başkası değildir. Kalisyum fosfat, bitkiler için hamilelikte sabahları mide bulantısına çok iyidir. (Burada insana benzetmiş.). Bu aşama bitkinin çiçeklenme ve meyve tutma zamanıdır ve bebeğin ek besine gereksinimi vardır. Soya fasulyesi saplarından elde edilen kül bu amaç için mükemmeldir.

Kalisyum fosfat elde etmenin en basit doğal yolu, yumurta kabuklarını iyi bir kül elde etmek için fırında kavurun. Daha sonra bu kızarmış kabukları eşit miktarda sirke içerisine daldırın. Yumurta kabukları sirke asidi tarafından tamamen parçalanana kadar bir kaç hafta bekleyin. Daha sonra bunu 20 katı su ile sulandırarak değişim dönemlerinde bitkilerinizin üzerine spreyleyebilir veya sulama suyuna katabilirsiniz.

Değişim döneminde bu uygulandığında, bu bitkilerinizin sağlığını ve verimini güçlendirecektir. Kalsiyum fosfatın bu kullanımı doğla yetiştiriciler için çok elzemdir.
Bununla birlikte, bu uygulama, diğer besin maddelerinin uygulama zamanını unutacağınız veya makro ve mikro besinleri doğru zamanda, doğru dönemde ve doğru kobinasyonlarda uygulamayacağınız anlamına gelmiyor.

Biz bunun, doğal yetiştiricilikte, bitkiler için çok önemli bir biyobesin olduğunu göz önünde bulunduruyoruz.

Halil Önen 05-08-2010 00:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 679988)
-------------------------------------------------------------------------

Fermente Edilmiş Muz- Kabak – Papaya (MKP) Ekstraktı

Bitkilerin çiçek vermesi ve meyve tutması için – özelliklede sebzeler- biz muz, kabak ve papayadan elde edilen ekstraktları kullanıyoruz. Bu bitkiler –özelliklede muz- yüksek miktarda potasyum ve beta karoten içerirler.

Sn. Meyvelitepe sitesinde tam bir kabak enflasyonu yaşanıyor.

Sn. Mevelitepe kabakları zapetmekte zorlanıyormuş.

Diğer bitkilerde özellikle domateste kompleks:) daha doğrusu stres oluşumuna sebeb olan istilacı ve işgalci kabaklardan yaralanmanın bir çaresini buldu demektir.

Halil Önen 05-08-2010 00:51

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 679988)
-------------------------------------------------------------------------

Kalsiyum Fosfat


Kalisyum fosfat elde etmenin en basit doğal yolu, yumurta kabuklarını iyi bir kül elde etmek için fırında kavurun. Daha sonra bu kızarmış kabukları eşit miktarda sirke içerisine daldırın. Yumurta kabukları sirke asidi tarafından tamamen parçalanana kadar bir kaç hafta bekleyin. Daha sonra bunu 20 katı su ile sulandırarak değişim dönemlerinde bitkilerinizin üzerine spreyleyebilir veya sulama suyuna katabilirsiniz.

Değişim döneminde bu uygulandığında, bu bitkilerinizin sağlığını ve verimini güçlendirecektir. Kalsiyum fosfatın bu kullanımı doğla yetiştiriciler için çok elzemdir.
Bununla birlikte, bu uygulama, diğer besin maddelerinin uygulama zamanını unutacağınız veya makro ve mikro besinleri doğru zamanda, doğru dönemde ve doğru kobinasyonlarda uygulamayacağınız anlamına gelmiyor.

Biz bunun, doğal yetiştiricilikte, bitkiler için çok önemli bir biyobesin olduğunu göz önünde bulunduruyoruz.


Sn.Acemi Usta,

harika bir çeviri yapmışsınız. Emeğinize sağlık.

1)Pastanelerden yumurta kabuklarını topla.
2)Fırında kavur.
3)Sirkede 20 gün beklet.
4)20 lt.suya koy;

ister yapraktan ister sulama suyundan ver. O kadar.

(.....) Bazılarını bir araya getir yeter.

Sn. Sarıcan'nı da candan kutlamanın zamanı geliyor gibi...:)

Halil Önen 05-08-2010 01:44

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 679988)
Balıktan Amino Asit

Genel bir kural olarak, yüksek protein içeren materyaller, yüksek azot içeren materyallerden kompost yapıldığı veya fermente edildiği zaman elde edilir. Biz yüksek oranda azot içeren balık ekstrakları elde etmek için balık artıklarını (kırıntılarını) kullanırız. Burada Amarika’da balık emülsiyonları çok popüler. Yeniden vurgulayacak olursak, bu materyalin fermentasyonu için 1/3 oranında ham şeker veya melas kullanabiliriz. Ben kendim, sadece fiyatından dolayı değil aynı zamanda kötü balık kokusunu bertaraf ettiği için melas kullanmayı seviyorum. Ben bu balık fermentasyonuna, balık emülsiyonu içeren yaprak gübrelerinde açıkça belirgin olan kokuları engellemesi için laktik asit bakterside ekledim.

Burdan buyurun.:)

Pazardan 3 kg. balık kırıntısı al...

İçine 1 kg pekmez koy.

Kokmasın diye bir çay bardağı laktik asit ekle (isteğe bağlı)

İşte size enzimlerin oluşumundan sorumlular... Amino Asitler.

Karşımlarda oranlar önemli. Çok kullanımında bitki yaprağa ve sürgüne gider, meyveye geç yatar.


(...ücretsiz...)Ağaçlar. net okuluna hoş geldiniz.)

Saygılar Acemi Usta.

acemi_caylak 05-08-2010 05:24

Zencefil-Sarmısak Ekstraktı

Koredeki doğal yetiştiricilerin orjinal reçetesi sadece zencefil ve sarmısak kullanmayı içermez ayrıca Çinin şifalı bitkilerinden Angelica acutiloba, Glycurrhiza uralensis ve Cinnamomum loureirii yi içerir. Bu Çin şifalı bitkileri iyi bir sindirimin ortak paydasıdır. Biz Çin şifalı bitkilerinden daha az olmak üzere eşit miktarda zencefil ve sarmısağı kullandık. Bizim bitki ve hayvanlar için kullandığımız doğal antibiyotiğimiz budur.

Sarmısakta yüksek oranda sülfür bulunduğunu hatırlayın. Bu iyi bir fungusittir. Zencefil-sarmısak ekstraktı daha önce söz ettiğimiz bitki ekstraktlarından oldukça farklıdır. Biz ince dilimlenmiş zencefil ve sarmısağı 12 saat boyunca bira ya da şarap içerisinde bekletiyoruz. Sonra 1/3 oranında ham şeker ekleyerek 5-7 gün arasında fermente ediyoruz. Alkol eklemezin nedeni ortamı stabilize hale getirmesi ve fermentasyonu koruması içindir. Alkol derecesi en azından %40 olmalıdır. Zencefil ve sarmısak ekstarktının aktif içeriği şifalı bir eriyik ile tedavi etmenin benzeridir. Zencefil ve sarmısağın yüksek oranda tedavi edici ve yararlı bir besin olduğunu hatılayın. Biz bunları doğal antibiyotik ve koruyucu ilaç olarak kullandık. Biz bu karışımı civciv ve tavuklarda başından sonuna kadar sağlıklı yetişirmek için kullandık. Elbette biz ayrıca onları hayvanlar zayıf düştüğünde ve hasta olduğunda kullanıyoruz. Bunları bitkilerin fungal (mantari hastalık) problemlerinde kullandık. Biz bunları romatizma için kullandık. Bu kullanım alanları bitki ve hayvanlar için muazzamdır. Sizin bitki ekstraklarınızın potansiyeli elde ettiğiniz bitkinin aktif içeriği ile ilintilidir. En önemlisi bitkinin bir parçası olmalarıdır. Örneğin bitkinin enerjisi sırasıyla tohum, meyve, yaprak ve diğer parçlarında yoğunlaşmıştır. Bu genel bir sıralamadır. Tohum bitkinin kendini yeniden ürettiği parçasıdır. Basitçe nem ve sıcaklığa maruz bırakıldığnda tohum filizlenmeye başlar ve türemek için besini kendi tohumundan alır. Neden doğal yetiştiriciler, enerji ve besinin öncelikli olarak tohumda ve ikinci olarak meyvede, üçüncü olarak yaprakta daha fazla yoğunlaştığnı söylüyorlar. Bunun nedeni biz tohumu tahıllar gibi fermente ettiğimizde seyreltme oranı 1:500 yerine 1:100 dir. Bu bir kuraldır.
Bazen dah fazla sulandırılmış formları daha sık uygulama yaparak kullanabilirsiniz. Bunları hepsi tecrübeden ve gözlemlerden kaynaklanıyor.

acemi_caylak 05-08-2010 08:49

Son bölümüde çevirdim. şimdi sıra bütün bu reçeteleri uygulamaya geldi. Herkes çok kolay kendi mikrobiyal gübresini yapabilir. Fermente ettiğiniz sürece ürettiğiniz ürünlerde zararlı mikroorganizmalar olmayacaktır. Kolay gelsin.

Kompost Yapma

Gelişmiş, daha yoğun, ayrıca doğal makro ve mikro besinlerle veya biyobesinlerle takviye edilmiş ve türlü türlü doğal yararlı mikroorganizmayı içeren Japonyada bukaşi olarak bilinen kompost gerekli bir besleyicidir.

Filipinlerde bizim kullandığımız tipik bir reçete aşağıdadır.
- Pirinç Kepeği 10 kilo
- Hindistancevizi unu (Kurutulmuş hindistan cevizi içinden elde ediliyor) 20 kilo
- Coco Peat 20 kilo
- Tavuk Gübresi 30 kilo
- Kömür Tozu 20 kilo
- BIM* 1 litre
- Melas 1 kilo
- Biyobesin 1 litre
* Yararlı Doğal Mikrooraganizma (Ormandan elde ettiğimiz)

Buna benzer materyalleri kullanan yöntemler buraya da (Amerikaya) uyarlanmıştır. Ben buna benzer basit formülü hayvanların yiyeceği içinde kullanmaktayım. Basit formül % 80 karbonhidrat, %17 protein, %3 vitamin ve mineral içerendir. Biz aynı formülü komposta uyarlarsak kural olarak %80 karbon, %17 azot, %3 şeklinde iz element olarak alabiliriz.

Pirinç kepeği yerine buğday veya pahalı olmayan herhangi bir tahıl kepeğini de kullanabilirsiniz. Hindistan cevizi unui veya hindistan cevizi yağından ekstrakt edilmiş mateyaller yerine mısır unu veya yeterli protein içeren herhangi bir ürün kullanılabilir. Soya veya diğer baklagiller iyi bir seçimdir. Coco peat yerine torf kulanılabilir. Ben belkide talaş veya karbon ve lignin içeren materyalleride kullanacağım. Herhangi bir tahıl samanıda kullanılabilir. Ayrıca herhangi bir hayvan gübresi kullanılabilir. Fakat tavuk gübresi yoğun içeriği nedeniyle idealdir, mikro elementler için iyi bir kaynak olmasada azot, fosfor, potasyum ve kalsiyum gibi makro elementleri bolca içerir. Kömür tozu basit karbon olarak doğal yetiştiriciler tarafından yararlı mikroorganizmaların çoğalması için besiyeri olarak kullanıldı. İyi bir besin kaynağı olarak bilindiğinden beri elbette melasın kullanımı (şeker kaynağı olarak) mikroorganizmaların çoğalmasını gerçekten artırır. Biyobesinler yüksek oranda mikro ve makro element içeren biyobesinlerden seçilebilir. Sizin hedefinize göre – örneğin yüksek potasyum için – bizim biyobesinimiz yüksek potasyum içeren fermente edilmiş ekstraklardan oluşmalıdır. Buna benzer şekilde, yüksek azot oranı isitiyorsanız balık emulsiyonu veya baklagil ekstraklarını kullanabilirsiniz. Buna benzer şekilde kaya tuzu ekleyebilir ve fermente edebilirsiniz. Kompost veya bukaşide genel püf noktası yararlı doğal mikroorganizma ve biyobesinlerin biyo çeşitliğinin arttırılmasıdır. Siz sizin kendi gereksinmeleriniz ile ilgili olan ve gözlemlerinizden yola çıkarak bu formülü kendinize uyarlayabilirsiniz. Eğer siz Filipinlerin bu genel reçetesini uygulayacak olursanız, yukarıda sözünü ettiğim karbonhidrat-karbon, protein-azot, ve vitamin-mineral oranlarından yeterince menmun kalacaksınız. Bu reçetedeki gerçek püf noktası doğal yararlı mikroorganizmalar ve mikrobesinlerin populasyonunun karbon ve organik madde ile artırılmasıdır. Bahse girerim ki o ayrıca iyi bir kompost çayı olacaktır.

Ben kasıtlı olarak bu bukaşiyi içeren, bu prezentasyonda toprak verimi ve hayvan sağlığı için doğal yararlı mikroorganizmalar ve biyobesinlerin ne kadar önemli olduğunu doğal yetiştiricilere göstermek için çalıştım.
Biz sağlıklı ve verimli bir toprak oluştururken, bitkilerin, hayvanların, toplulukların ve gezegenin geleceğini göz önünde bulunduruyoruz. Yaşayan toprak, üzerinde bulunan mikrobiyal populasyon ve besinlere bağımlıdır. Bu stabil, dengeli ve uyum içinde bir toprak yaratır ki bitki ve hayvan sağlığı için gereklidir. Biz hava, su ve güneş ile yetiştirirken, buna benzer şekilde toprak verimi için yaşamsal önemdeki mikroorganizmaları da yetiştiriyoruz.

Sürdürülebilir bir tarım sürdürülebilir bir üretim için toprak verimliliği esastır. Bu yüzden toprak verimi mikrobiyal ekolojinin çeşitliliği ve dengesiyle tanımlanabilir.

Todor 05-08-2010 19:46

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 680116)
- Hindistancevizi unu (Kurutulmuş hindistan cevizi içinden elde ediliyor) 20 kilo
- Coco Peat 20 kilo
- Tavuk Gübresi 30 kilo
- Kömür Tozu 20 kilo

Reçetede bahsedilen kömür, maden kömürü mü yoksa odun kömürü mü?

MeyveliTepe 05-08-2010 20:20

"Charcoal" deniyor. Kelime anlamı itibarıyle odun kömürü.

MeyveliTepe 05-08-2010 23:34

Bir kaç gündür rhizobium (havadan azot fikse eden bakteriler) toplayıp üretmek ve kullanıncaya kadar saklamak ile ilgili hem araştırma hem de deney yapıyorum. Bakterileri topladığımı sanıyorum. Bahçede düşen tohumlardan çimlenen baklalar çiçekte. Tam zamanı yani. Köklerini ve kök bölgelerindeki topraklarını topladım. Kökler azot yumruları ile dolu. Tarif edildiği üzere besledim.

Nasıl korurum diye araştırma yaparken, bu toprağa karıştırılan %1 oranındaki kaolin, bakterilerin patojen mantarların saldırısına karşı koyabilmesini sağlıyormuş. Bununla ilgili bir kaç makale buldum.

Şimdi sıkı durun. Tohumları rhizobium ile aşılanmış baklagiller ekildiğinde fusarium solani'ye karşı direnç gösteriyormuş ve rhizobium bakterileri bu patojene antagonist imiş. makaleye buradan bakılabilir.

acemi_caylak 06-08-2010 06:01

1 Eklenti(ler)
Başka deneme yapmak isteyen arkadaşlar için, baklagil köklerindeki nodüllerin resminide ekleyelim. Köklerdeki küçük yumru benzeri oluşumlara dikkat.


Eklenti 164565

acemi_caylak 06-08-2010 16:41

1 Eklenti(ler)
Akdarı'yı bilenler anımsayacaktır. Daha çok kuş yemi olarak kullanılır. Ancak daha çok süpürge darısı ile karıştırılır. Süpürge darısı tanelerinin sarı-turuncu-kırmızı renginde değişken rengi vardır ve taneler küçüktür. Oysa akdarı mercimek iriliğinde (ancak daha yuvarlak) beyaz renkli taneleri olan bir darıdır. (En azından bizim yörede böyle bilinir.) Çocukluğumda babamın epeyce güvercini vardı ve en sevdikleri yemdi. Yabancı forumlardan birisinde böyle bir deney görünce buraya da ekleyeyim dedim. Ancak deneyi cam kavanoz yerine plastik şişe veya kavanozlarda yapmak daha yararlı. Cam kavanozlarda gaz sıkışmasından dolayı patlama olasılığı vardır.


Birkaç gün önce bir kavanoza yarısına kadar akdarı doldurup, sonra ¾ üne kadar su ekledim.

Ertesi gün çalkaladım ve kaybettiği suyu ekleyerek yeniden ¾ üne kadar doldurdum. Sonra kavanozun kapağını kapatıp dolaba kaldırdım.

3 gün içerisinde pH 7’den 3.9’a düştü.
Daha sonra bu sıvıya mikroskop altında baktım ve bir çok bakteriyel aktivite gördüm.

Ayrıca üstte yüzen beyaz parçalar vardı, bunlardan bir parça alarak baktım ve bayağı sağıklı mayaların geliştiğini gördüm.

Bu yüzden akdarının laktik asit bakterileri ve maya için iyi bir kaynak olduğunu düşünüyorum.

Not: Mikroskopla bütün bakterileri görebildiğinden emin değilim. Çünkü mikroskopla ilgili fazla bilgi vermemiş.

Birde internetten bulduğum resmini ekleyeyim.


Eklenti 164702

fizban 06-08-2010 20:28

Kusura bakmayın öğrenmek istediğim nasıl ekstrakt yapılacağı..

Ör: Muz kabuklarını pet şişeye koysam, üzerini kaplayacak kadar su ile doldursam,B vitamini eklemek için suyun içine biraz da yulaf unu soya unu ilave etsem.. az biraz da keçiboynuzu pekmezi... pet şişede hava boşluğu bıraksam, yukarıda anlatılanlar gibi ağzı bolca kapalı olma kaydı ile 20 gün bekletsem.

sonrasında bunu su ile karıştırarak bitkiye yapraktan ya da topraktan versem..

Potasium B vitamini ve daha bilmediğim ne sağlamış olurum?

Ya da ;

Saçmalamış mı olurum?

sındırgılı 06-08-2010 20:55

Fizban, enzim bölümüne bakarmısın ; senin istediğin bilgiler orada. Kolay gele..

acemi_caylak 07-08-2010 16:30

İster sıvı gübre, ister kompost yapımında olsun, kullanılabilecek, bir çok bitki, gübre, deniz mahsülü ve işlenmiş atıkların NPK oranları.

Bu linkte orjinali var.

AdıAzot (N) Oranı (%)Fosfor (P) Oranı (%)Potasyum (K) Oranı (%)
Şark Yoncası-Eşek Yoncası 2.450.52.1
Elma Meyvesi 0.050.020.1
Elma Yaprağı1.00.150.4
Elma Püresi0.20.020.15
Muz Posası1.750.750.5
Arpa (tane)000.5
Arpa (sap)001.0
Bazalt (mermer)001.5
Yarasa Dışkısı5.0-8.04.0-5.01.0
Fasulye (Tohum)0.250.080.3
Şeker Pancarı artıkları0.40.40.7-4.1
Kan13.251.00.6
Kemik Külü (Orjinali Bone black, diye geçiyor bazıları hayvan kömürü diye çevirmiş)1.500
Kemiktozu (işlenmemiş kemikten)3.3-4.121.00.2
Kemiktozu(pişmiş kemikten)1.6-2.521.00.2
Bira yapımından arta kalan artıklar (ıslak) 1.00.50.05
Esmer Buğday sapı002.0
Kavun kabuğu (kül)09.7712.0
Hintyağı Otu Püresi4.0-6.61.0-2.01.0-2.0
Sukamışı sapı ve su zambağı sapı 2.00.83.4
Sukamışı Tohumu0.980.250.1
Büyükbaş Hayvan Gübresi (taze)0.290.250.1
Kiraz Yaprağı0.600.7
Tavuk Gübresi(Taze) 1.61.0-1.50.6-1.0
Yonca (üçgül) (Ayrıca kalisyum içerir)200
Kakao Yaprağı Tozu1.01.51.7
Kahve (Öğütülmüş)2.00.360.67
Mısır (tane)1.650.650.4
Mısır (yeşil sap) 0.40.130.33
Mısır Koçanı002.0
Mısır Silajı0.4200
Pamuk tohumu- Çivit (kül)08.723.9
Pamuk Küspesi7.02.0-3.01.8
İşlenmiş Pamuk Artıkları1.320.450.36
Börülce otu3.002.3
Börülce (yeşil sap)0.450.120.45
Börülce Tohumu3.11.01.2
Yabani Ot - ayrık otu (yeşil)0.660.190.71
Yengeç (kurutulmuş, öğütülmüş) 10.000
Yengeç (taze) 5.03.60.2
Salatalık Kabuğu (kül)011.2827.2
Kan (kurutulmuş)10.0-14.01.0-5.00
Ördek Gübresi (taze)1.121.440.6
Yumurta2.250.40.15
Yumurta Kabuğu (ayrıca kalsiyum içerir)2.250.40.15
Tüy-kıl15.300
Keçe Artığı14.001.0
Bakla (Tane) 4.01.21.3
Bakla (Kabuk) 1.70.31.3
Balık (kurutulmuş, öğütülmüş) 8.07.00
Balık Kırıntısı (Taze) 6.53.750
Nişasta 6.400
Granit Tozu003.0-5.5
Grayfurt Kabuğu (kül)03.630.6
Asma Yaprağı0.450.10.4
Üzüm Posası1.00.070.3
Çim (fazla büyümemiş)1.001.2
Yeşil Kum 01.57.0
Saç1400
Tırnak ve Boynuz12.52.00
At Gübresi (Taze)0.440.350.3
Fırın Külü (odun külü olabilir, orjinalinde, Incinerator Ash geçiyor)0.245.152.33
Denizanası (kurutulmuş)4.600
Mavi çim (taze)0.660.190.71
Mavi çim (saman)1.20.42.0
Deri tozu11.000
Limon Kabuğu (kül)06.331.0
Istakoz4.53.50
Süt0.50.30.18
Akdarı samanı1.203.2
Melas (pekmez) Tortusu0.705.32
Melas Artığı003.0-4.0
Çamur (taze su, orjinal fresh water diyor, tatlı su olabilir)1.370.260.22
Çamur (liman)0.990.770.05
Çamur (tuzlu)0.400
Midye1.00.120.13
Ceviz Kabuğu2.500
Meşe Yaprağı0.80.350.2
Yulaf (tane)2.00.80.6
Yulaf samanı0.4900
Yulaf Sapı001.5
Zeytin posası1.150.781.3
Portakal Kabuğu03.027.0
İstiridye Kabuğu0.3600
Şeftali Yaprağı0.90.150.6
Bezelye (yem)1.5-2.501.4
Yerfıstığı (tohumçekirdek)3.60.7
Yerfıstığı kabuğu3.60.150.5
Bezelye kozası (kül)03.09.0
Armut0.700.4
Güvercin Gübresi (taze)4.192.241.0
Kazayağı0.60.10
Ananas Yaprağı0.50.120.03
Patates kabuğu (kül)05.1827.5
Pataes Yumrusu0.350.152.5
Patates Sapları (kurutulmuş)0.60.161.6
Erik kurusu0.180.070.31
Balkabağı (taze)0.160.070.26
Tavşan çalısı (rabbit brush) (kül)0013.04
Tavşan Gübresi2.41.40.6
Ragweed (saman nezlesine neden olan otmuş)760.260
Kolza tohumu unu01.0-2.01.0-3.0
Ahududu yaprağı1.4500.6
Çayır üçgülü (kızıl yonca)2.10.62.1
Okyanus kaya ve midye kalıntıları0.220.091.78
Gül (çiçek)0.30.10.4
Çavdar Samanı001.0
Salt March Samanı (Türkçesini bilen varsa yazabilir)1.10.250.75
Sardalya kırıntıları8.07.10
Denizyosunu (kurutulmuş) 1.1-1.50.754.9
Denizyosunu (taze)0.2-0.400
Koyun ve keçi gübresi (taze)0.550.60.3
Tftik ve keçe8.000
Karides kafası (kurutulmuş)7.84.20
Karides artıkları2.910.00
Elenmiş istiridye kabuğu0.3610.380.09
İpek işleme artıkları8.01.141.0
İpekböceği kozası10.01.821.08
Sulu çamur2.01.90.3
Sulu çamur (aktif çamur)5.02.5-4.00.6
Et ve balığın tütsü ile kurutulduğu yerden çıkan kül004.96
Süpürgedarısı sapı001.0
Soyafasulyesi samanı1.5-3.001.2-2.3
Denizyıldızı1.80.20.25
Şeker artıkları (ham)2.08.00
Tatlı patates0.250.10.5
Domuz gübresi (taze)0.60.450.5
Meşe kabuğu külü00.343.8
Meşe kabuğu külü (kullanılmış)01.752.0
su tankı (vaya havuz) tortusu3.0-11.02.0-5.00
çay (Öğütülmüş)4.150.620.4
Çayırotu samanı1.20.551.4
Tütün yaprağı4.00.56.0
Tütün sapı2.5-3.70.6-0.94.5-7.0
Domates (sebze)0.20.070.35
Domates yaprağı0.350.10.4
Domates sapı0.350.10.5
Tung oil püresi6.100
Burçak (cılban) samanı2.802.3
Atık kum-kil9.500
Buğday kepeği2.42.91.6
Buğday (tane)2.00.850.5
Buğday sapı0.50.150.8
Beyaz yonca (yeşil)0.50.20.3
Kış çavdarı samanı001.0
Odun külü01.0-2.06.0-10.0
Yün artıkları3.5-6.02.0-4.01.0-3.5

acemi_caylak 07-08-2010 22:03

Aşağıdaki yazı bakterilerin topraktaki populasyonu üzerine, Prof.Dr.Koray Haktanır-Doç.Dr.Sevinç Arcak tarafından yazılan, Toprak Biyolojisi Kitabı'ndan alıntıdır. Tabloda görüleceği üzere topraktaki bakteri yoğunluğu en fazla çiftlik gübresi uygulamasında görülmektedir.
Not: Kitabın bir versiyonu internettende bulunabilir. Ancak bu bölüm internet versiyonunda yoktur.

Toprkta çok sayıda bulunan ve bakteri populasyonunun %90 kadarını oluşturan cinsler Pseudomonas, Arthrobacter, Clostridum, Achromobacter, Bacillus, Micrococcus ve Flavobacterium'dur. Örneğin toprak bakterilerinin 1/8'ini Arthrobacterlerin oluşturduğu belirtilmektedir... Arthrobacter çeşitleri toprakta çok yaygın olmakla birlikte ekolojik rolleri konusunda fazla bir bilgi bulunmamaktadır. (Roa'cılara duyurulur.)

Toprak bakterilerinin gelişmesinde en önemli rol oynayan faktörlerden biri de ortamdaki organik madde miktarı ve türüdür. Hem hayvansal hem de bitkisel kalıntılar hetetrof organizmalar (kendi besinini dış kaynaklardan alan) için besin ve enerji kaynağıdır. Mineral topraklardaki komünite büyüklükleri doğrudan organik madde ile ilişkili olup, humusça zengin bölgelerde büyük bakteri sayıları saptanır. Yeşil gübre ve ürün kalıntılarının toprağa gömülmesi derhal mikrobiyal tepkinin ortaya çıkmasında etken olur.

Organik madde ilavesinin mikroorganizmalar üzerine olan uyarıcı etkisi özelikle ayrışmanın ilk bir kaç ayı içinde yüksek düzeyde olup, ilk yıldan sonra büyük ölçüde azalır. Çizelge 5.4'de topraklara organik madde ilavesine karşı mikroorganizmaların gelişme bakımından tepkileri verilmiştir.

Çizelge 5.4 Toprağa yapılan çeşitli uygulamalar ve mikroorganizma yoğunluğu

UygulamapHBakteriAktinomisetMantar
Gübrelenmemiş4.63000115060
Kireç6.45210241022
Mineraller*5.55160152038
Çiftlik Gübresi + Mineraller5.48800292073
Mineraller + Amonyum Sülfat4.12960370111
Mineraller + Amonyum Sülfat + Kireç5.87000252039
Mineraller + Sodyum Nitrat5.57600253046

*:145.15 kg KCl da/yıl, 290.3 kg asit fosfat da/yıl

Yüksek asit veya alkali koşullar, gelişme optimumları nötral pH civarında olan pek çok toprak bakterisinin gelişmesini engeller. Topraktaki hidrojen iyonu derişimi ne kadar artarsa (yani ne kadar asidikse), topraktaki bakteriyel komünite büyüklüğü o kadar azalır. Buna bağlı olarak asit koşullu topraklarda yapılan kireçlemenin bakteri gelişimini uyardığı aptanmıştır. Bu verilere rağmen 3 pH civarında bile toprakta bir çok bakteri bulunabilir.

Genel olarak asit koşullarda mantarlar başat florayı oluştururken, alkali koşularda bakteriyel formların bazıları örneğin aktinomisetler daha fazla aktivite gösterir. Toprak işleme, toprağın havalanmasına, organik maddenin üst profilde dağılımına ve nem kapasitesine etki yaptığından, toprak mikroorganizmalarının tip ve sayısı üzerine büyük etki yapan bir etkendir.

acemi_caylak 07-08-2010 22:10

Kitaptan ilginç bir not daha. Meyve bahçelerini sürmesek mi ne?

Toprak işlemenin organik madde bozunmasını artırdığı belirtilmektedir. Yirmibeş yıl ve daha fazla tarım yapılan alanlarda gözleme alınan yirmisekiz toprakta, organik madde kapsamının yarıdan fazla azaldığı saptanmıştır. İlk bir kaç yıl içinde organik karbondaki hızlı azalmadan sonra, daha ileri düzeyde kültüvasyon sırasındaki azalma daha kademeli olmaktadır. Örneğin %2.30 düzeyinde organik madde kapsayan bakir orman toprağının işlenmesi ile üç yıl içinde organik madde kapsamının %1.59'a düştüğü belirlenmiştir.

Halil Önen 08-08-2010 01:26

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 681138)
Kitaptan ilginç bir not daha. Meyve bahçelerini sürmesek mi ne?

Teşekkürler acemi Usta,

evet tembellik hakkımı kullanacağım ve meyve ağaçlarının altını sürmeyeceğim.

Ançak yabancı otla mücdele edeceğim. 'Tırpan' denen belediye işcilerinin kullandığı ot biçme makinem var. Otlar taze iken _en verimli dönemini kollayıp_ biçeceğim. Bir iki gün sonra üzerilerine ema atacağım. Böylece hem, malç yapmış olurum. Ayrık otu hariç _ iki yaşamlıdır _ diğer otlar bir kaç yıl sonra bitmiyor.

Böylece yabancı otla mücadele kolaylıyor. Bunu zaten yarım dönümde 30 yıldır yapıyorum. Şimdi 10 dönüm zeytinlikte yapmayacağım.

Böylece traktörle sürme ve çapalama masrafınıdan kurtulup daha ucuza örün elde edebilirim.

Geriye gübreleme kalıyor. Bu gerekli...

Ağaçların taç izine 30-40 cm.lik _burgu ile_ çukurlar açıp o deliklerden sıvı gübreleme yapacağım.


Katı gübre ya da kompostlama için bir 'bel'
-kürek_genişliğinde ve derinliğinde yine taç izine dört tane cukur kazıp gübreleme yapacağım.

(Buradan_ 200 dekar yamaç yerde zetinliği olan ve hala bize katılmamakta direnen_:) Sn. mtlp bey' e göz;) ... yorum. Sitemizin -her daim- gizli üyesidir)

Birde damlama yapıp su verdim mi ve hatta suya _bayındırmevki usulü_ gübreleme yaptım mı sorma gitsin.

Aslında burda permakültür felsefesi yatıyor.

Doğayı gözlemle ve taklit et.

Ağaçların dipleriyle de fazla oynama...

Zeytinlibahçe 08-08-2010 08:24

selamlar

Rhizobium bakterileriyle aşılanmış baklagil tohumlarının fusarium için antagonıst olması, bu müthiş bir haber, hiç bir yerde rastlamamıştım teşekkürler sn meyvelitepe.

Rhizobium bakterilerini her yıl azot fikse etmek için zaten kullanmaya başlamıştık, bu durumda yıldan yıla fusariuma karşıda zafer kazanacagız demek.

not:Rhizobium bakterilerini üretmek devlete sattığı fiyatın tam üç katına mal oluyor, tamamen bir hizmet, bilen yararlanıyor.

MeyveliTepe 08-08-2010 12:32

Rizhobium bakterileri kendiniz de üreterek bahçenizde kullanabilirsiniz. Ancak bu bakterilerin her bir bitki türü için ayrı ayrı üretilme gereksinimi var. Bu grup bakteriler her türlü araştırmaya fazlasıyla değer. Şimdilik bakla için olanları deneme mahiyetinde üretmeye başladım.

MeyveliTepe 09-08-2010 16:07

Zaman zaman yazıştığım bir firma son ürün listesini göndermiş. İçerikler ve yaptıkları işler hakkında iz takip etmek için faydalı bir döküman. Buradan indirebilirsiniz.

Bir kaç kere bana teklif ettilerdi, düzgün bir firma bu ürünleri getirse iyi olurdu.

acemi_caylak 10-08-2010 06:33

A.Kadir Halkman'ın Tarım Mikrobiyolojisi kitabından Rhizobium türleri ile ayrıntılı bilgi. Bir sonraki yazımda bunların basit laboratuvar koşullarında nasıl izole edildiklerini buradan aktaracağım.

Toprak farklı şekillerde azot bakımından zenginleşir. Bitki ve hayvan artıklarının (hasat sonu sap, saman vs. bitki kalıntılarının toprakta bırakılması, hayvan dışkısı, ölü hayvan leşleri) toprakta kalması, kimyasal azotlu gübre ilave edilmesi, çeşitli motorların çalışması, ozonisyon ve biyolojik azot fiksasyonu ile doğrudan ve dolaylı şekillerde bir yıl süre içinde dünya yüzeyinde 260 milyon tom azotun tespit edildiği (fikse edildiği) tahmin edilmektedir. Bu miktar içinde biyoojik azot tespiti 175 milyon ton ile %67 kadar pay alırken bunu 40 milyon ton ile (%15) kimyasal gübreler izlemektedir. Biyolojik olarak tespit edilen azotun %50 si ise (90 milyon ton) Rhizobium bakterisi ile baklagiller arasındaki simbiyotik yaşamdan kaynaklanmaktadır. Simbiyotik yaşam, iki canlının bir arada yaşamaları ve her ikisininde birbirlerinden yararlanmaları anlamına gelir.

Biyolojik yolla azot tespiti mikroorgaizmalar tarafından yapılır. Mikroorganizmaları serbest yaşayanlar ve simbiyotik yaşayanlar olmak üzere iki grupta toplamak mümkündür. Serbest yaşayan mikroorganizmalardan aerobik bakterilerden olan Azotobacter türleri (Azotobacter chrococcum, A.agilis, A.vinelandii,A.inginis vd) anaerobik bakterilerden Clostridium türleri (Clostridium pasterianum, C.butyricum, C.pestinivarum vd.), Fotosentetik ototrofik bakterilerden Rhodopseudomonas, Rhodospirillum türleri, kemotrofik bakterilerden Thiobacillus türleri, bazı mavi-yeşil algler sayılabilir. Bunların toprağa azot fikse güçleri zayıf olduğu gibi çevresel faktörlerde fiksasyonu önemli ölçüde etkilemektedir. Örneğin bu mikroorganizmalar arasında en çok azot tespit eden Azotobacter türlerinin 1 yılda hektar başına 20 kg azotu tespit edebilmesi için 1 ton organik maddeyi okside etmeleri gereklidir. Bir diğer yaklaşımla bunlar 100 kısım karbonhidrata karşılık 1-1,5 kısım azot tspit edebilmektedirler. Oysa baklagillerle simbiyotik olarak yaşayan Rhizobium bakterilerinin toprağa fikse ettikleri azot miktarı ortalama 200 kg/ha/yıl dır. Bu miktar; bitki iyi bir gelişme gösterirse, azot fikse etme gücü yüksek şuş ile simbiyotik yaşama girerse ve toprak azotlu gübre bakımından fakir ise 500 kg/ha/yıl değerine kadar çıkabilmektedir.

Toprakta yeterli azotlu gübre bulunuyorsa ya da toprak azot bakımından yeterli ise baklagil-Rhizobium simbiyozu meydana gelmez. Yani bitki toprakta hazır bulunan azotu almayı tercih eder.

Öt yandan bitkide bulunan azotun %60-90 kadarı kadarı hasat ile uzaklaştırılmaktadır. Fikse edilen azotun bir kısmı ise tarlada kalan bitki artıkları ile toprağa kazandırılmaktadır. Bununla beraber tarlada kalan baklagil kökleri, kendilerinden sonra ekilecek olan örneğin buğdaya yeterli miktarda azot sağlayamamaktadır. Ancak rotasyon bitkisi olarak ekilen baklagillerden, toprağa bırakılan gövde-yaprak kısımları kayda değer miktarda azotu toprağa kazandırmaktadır. Bunun yanında mera olarak kullanılan alanlarda eğer hayvanlar uzun süre otlatmada tutulursa, baklagil tarafından fikse edilen azot hayvan dışkıları ile toprağa geri dönmektedir. Bu durumda baklagillerin başka bitkilerin gereksinimi için değil, kendi gereksinimleri için toprağa azot fikse ettikleri, hasat sonrasında ise baklagil artıkları ile toprağa bir miktar azot kazandırıldığı anlaşılmaktadır.

Oysa baklagil bitkilerinin münavebede kullanılması halinde kendinden sonra gelen bitkilerini verimini artırdığı Roma İmparatorluğu zamanından beri bilinmektedir. Baklagillerin buradaki etkisi, toprağa kendinden sonra gelecek bitki için gerekli azotu kazandırmak değl, derine giden kökleri ile toprağın fiziksel yapısını iyileştirmektir.

Rhizobium Bakterileri

Rhizobium cinsi bakteriler Rhizobiaceae familyasına dahildirler. Bunlar genetik olarak farklı, fizyolojik olarak heterojen bir grubu oluştururlar.

Rhizobiumlar çubuk şeklinde, spor oluşturmayan, gram negatif, genel olarak aerobik metabolizmaya sahip olmakla beraber çok düşük oksijen varlığında da gelişebilen bakterilerdir. Optimum gelişme sıcaklıkları 25-30 °C, gelişme pH'ları 6-7 arasındadır. Bazı şuşlar gelişmeleri için vitaminlere ihtiyaç duyarlar.

Rhizobium cinsine giren bakterilerin sınıflandırılması henüz tamamlanmamıştır. Sınıflamada esas olan ayrım baklagil çeşitlerinde nodül oluşturma yeteneğidir. Bu şekilde yapılan ayrım "çapraz aşılama gruplarına göre" yapılan sınıflama şeklidir. Rhizobium bakterilernin çeşitli baklagillerle nodül oluşturmaları bir diğer deyişle bakteri çeşitlerini enfekte etme özellikleri spesifiktir. Buna göre;

Rhizobium leguminosarum :Bezelye, mercimek, fiğ
Rhizobium phaseoli: Fasulye
Rhizobium trifoli: Üçgül
Rhizobium meliloti: Yonca
Rhizobium lupini: Bakla
Rhizobium japonicum: Soya, börülce, yerfıstığı
Rhizobium Cicer: Nohut



baklagillerini enfekte ederek nodül oluştururlar.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 14:53.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024