17-01-2010, 08:40 | #331 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
|
acemi_caylak Arkadaşıma samimi açıklamalarım.
Alıntı:
Tabii burada devletin işlerliğide söz konusu olunca denetleyicilk yapan kurumlardan istediğimiz sonuçları alamamaktayız, ben burada sistemin işleyişini yargılıyarak olumsuzluklar yaratmak isteyenlerden olmak istememişimdir, her kes kendi üstüne düşeni yapmak zorunluluğu içinde hareket ederse iyi sonuçlar almak zor olmasa gerek, benim bütün ısrarlarım topraklar adına yapılacak düzenlemeleri öne alarak hareket etme düşüncesinden gelmektedir. Bunun dışındaki davranışlar bana samimi yaklaşımlar sergilemekten öteye bir davranış türü içinde mütaala ederek, topraklara yapılacak hareketi sebote etmek, durdurmak anlamına gelmektedir, bozgunculuk diye tabir edeceğimiz davranış diye nitelendirmekteyim. Arkadaşım bizlerin burada, bilgisayar ekranın arkasındaki kişiler üzerinde her hangi bir davranışları üzerinde tasarruf hakkımızın olmadığı bir ortamlarda bulunarak forumların düzeni içinde bilgi paylaşımlarında bulunmaktan öte bir davranışlarımız olmamakta, bu paylaşımlarda samimi yaklaşımlarla kimler daha çok katılımcı olurlarsa o kişilerin ruhlarında sosyal terapinin bir rahatsızlığı giderilmektedir. Gelelim şimdi buradaki tutumlarımıza, yaşamızın ilerlemişliği içinde istanbul gibi bir mega kentin içinden, iş ve çalışma hayatımızın bize sağladığı birikimleri değerlendirerek paylaşımlara açmış ve bu paylaşımlarımızı, topraklar üzerindeki hobi çalışmalarının birikimlerinide katarak, yaşamımıza menfi sayılabilecek girişimlerden uzak bir yaklaşımla internetin nimetlerini değerlendirmekteyiz. Arkadaşım ben toprakla çalışmalarıma başlarken, ilk düşündüğüm şeyin toprağın düzenlenmeden bitki yetiştirilemiyeceği konusundaki çalışmalarıma leonarditi ve hümüik asitleri tanıyarak başlamış, toprağın humus yapısını yeniden inşa etmenin gayretleri ile yola çıkmıştım. Toprağın humus yapısını arttırmanın başında toprağa ilave edile organik maddenin, bir yerde gübrelerin toprağın yapısına geçişi sağlayan hümik asitlerin daha önceden toprağa kazandırılması idi, hümik asitlerin ana maddeside gene yıllar önce toprağa düşmüş organik mataryellerin kömürleşmeden önceki hallerinde leonardit mineralinde bulunmaktaydı. Bu minerali asit karekteri organik maddeyi parçalamadaki özelliği ile gübrelerinin bitkilere geçişini hızlandırmaktaydı, ısrarlarıma konu olan uygulamadaki anlayışım buradan gelmektedir, topraklarımıza bu mineralin kazandırılmasında acele edilmesi gereğine inanmaktaydım. |
|
17-01-2010, 10:42 | #332 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
herkese selam ben genç olmama rağmen genel olarak bilgi birikimim var.2,5 dönüm arazim var her çeşit meyve ve arı kovanlarım var.öcelikle herkesin fikrine saygı duyuyorum. sn epsody ye tam katılıyorum. ben gübreden kullandım marka oran kalite yüzde bunlar ayrıntı..... önemli olan ana fikr nedir ooooo... yıllardır kimyasallar ile zehirlenmiş ve unutuğmuz toprağı yaşayan bir organizma olduğudur. artık yaşamıyor???? çölleşiyoruz uyanın uyanın ..................... |
17-01-2010, 10:53 | #333 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
Leonardit yıllardır dünyada kullanıyor. biz tartışıyoruz tartışıyoruz sonuç kötüleme yanıltma karalama. niye neyii organik olan iyi mi diye.bu gübre yer altından çıkıyor youn bir organizma bombası görevi toprağı iyleştirmek. ve kenara çekilip sizin toprak üstü görevlerinizi yapmak. |
17-01-2010, 11:08 | #334 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
bahçemde sıvı olanından kullandım.2 yıldır ve çok memnunum.hangi örneği vereyim bilmiyorum ama kullandığm bitkileri yazabilirim. kiraz.elma.armut.erik.badem.kayısı.şeftali.kestane .fındık.incir.ayva.ceviz.üzüm.çilek domates.salatalık.karpuz.kavun.lahana.biber.vs.etk isi mi %30 kesin fark ediyor.bu benim tecrübem. |
17-01-2010, 11:08 | #335 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
|
Arkadaşım recko Ağaçlar nete hoş geldiniz.
Arkadaşım recko, bu başlığa katılımların için öncelikle yeni üye olman sıfatıyla, bu girişimci tavrından dolayı kutlamam gerekecek, çünkü her yeni üye arkadaşların çekince koyarak katılımlarını paylaşımlarda gösteremedikleri herkesin malumudur, sizdeki bu içten gelen katılımcı yapınızın bütün çekinceleri aşarak paylaşım samimiyetini ortaya koymanız takdire değer bir oluşum sergiliyor. Arkadaşım her halde yeni katılmanın heyecanı içinde söylenmiş söz olarak kabul ediyor ve düzeltiyorum, Paylaşımlarda tartıştığımız konu lenardit, bir gübre değil gübrenin toprağa ve bitkilere geçişini hızlandırarak yarayışlılığını sağlayan bir toprak düzenleyici mineraldir. |
17-01-2010, 11:19 | #336 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
unutmamamız gereken şey en iyi or.güb.atarım herşey bitti bukadar.yok böyle brşey. önemli bir not:meyve ağaçları için gübreyi herzaman atabilirsiniz.meyva ağaçları bir sonraki yılın meyve budaklarını meyva hasadından sonra oluşur.yani güçlü bir ağaç çok budak demek.ilerde resimler koyarım meraklısına. |
17-01-2010, 11:27 | #337 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
sn epsody haklısınız. toprak uygulamasından sonra toprağın kabardığını gözlemledim.toprak altı hayatı canlandırıyor. |
17-01-2010, 13:13 | #338 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Sn.Recko, hoş geldiniz. Görünüşe göre 18 yaşındasınız ve derya deniz bir tecrübeniz oluşmuş. Gelir gelmez hemen leonardit konusuna derinlemesine girmişsiniz. Ne güzel, özel ilginiz var sanırım. Hem site kuralı hem de adettendir, sizi önce burada ağırlasak, kendinizi tanıtsanız, kimsiniz, neredensiniz, ne yaparsınız, neden ağaçlar.net'e geldiniz, neler bekliyorsunuz, neleri paylaşabilirsiniz vs. Bizler de hep birlikte tecrübelerinizden faydalanırız. Öte yandan, merak etmeyin, buradaki herkes yeterince uyanıktır, ayrıca uyanmasına gerek yoktur Son günlerdeki tartışma, başlık konusu malzemenin kalitesi ile ilgilidir. Gerekip gerekmediği, faydasının olup olmadığı ile ilgili değil. Bu yüzden, kalite kriterleri ile ilgili her yazılana, yazılanlarla ilintisiz olarak tepki gösterip, tescilli kalite diyeni "topraklara ihanet" ve "bozguncu" gibi gösterme çabası yorumlamakta güçlük çektiğim bir durum yaratıyor. Kendi adıma, geçen yıl 1.5 ton leonardit kullandım. Bu yıl da yarım ton kullanacağım. Elbette leonardit tek kullandığım malzeme değil. Baklagillerden oluşan yeşil gübre, coco-peat, bir kaç ton kendi yaptığım kompost, bol çiftlik gübresi, kükürt, iz elementler, etkin mikroorganizmalar vs. kullandığım malzemelerdi. Bu yıl bunlara bir de, 2 ton umdemin ilavesi var. Kullandığım teknikler de önceki yıl deneyimlerine göre biraz daha gelişecek. Neticede bunların hepsi bir denge oluşturuyor. Amaç, yaşayan, sürdürülebilir bir toprağın elde edilmesidir. Konvansiyonel tarım yaklaşımlarının tersine, buradaki temel yaklaşım, biz toprağa bakarız, toprağa sağlıklı bir can veririz ya da buna katkıda bulunuruz. Toprak da bitkilere can verir. Adına ister organik deyin (ki biraz sığ bir tanım olur), ister permakültür deyin. Ben daha çok "sürdürülebilir doğal tarım" demek istiyorum. Bunun tek bir reçetesi yoktur. Birinin yaptığının aynını diğerlerinin de birebir yapması gerekmez. Yaşadığınız bölge, toprağınızın mevcut durumu, iklim, civardaki bitki örtüsü, fiziksel gücünüz, mali olanaklarınız, yetiştirmek istediğiniz bitkiler vb.ne göre yapabileceğiniz şeyler farklılaşır. Elbette, pek çok teknik, pek çok malzeme var. Hepsi birden kullanılacak, tüm teknikler uygulanacak diye bir şey de yok. Ancak bunlar hakkında bilgi ve fikir sahibi olunursa, doğru karar verme, kısıtlı imkanları doğru kullanma olasılığı da artar. Sn.Acemi_Çaylak ihtiyacı için yaptığı araştırmayı bir tablo haline getirerek bizimle paylaşmış. Bu sayede, piyasada bilinen ürünleri topluca karşılaştırma imkanı bulmuş olduk. Belki zaman içinde bir kaç ürün daha eklenebilir. Kesinlikle çok faydalı bir paylaşım olmuş. Kendi adıma teşekkür ederim. |
17-01-2010, 13:30 | #339 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2009
Şehir: lüleburgaz
Mesajlar: 8
|
sn MeyveliTepe evet kabul ediyorum yaşım genç 33 .sizin kadar tecrubeli değilim.daha ilerde yaşayarak tecrube ederek.ülkemizdeki bu denetimsiz standartsız ortamında kalite aramak zor.aklıma gelen ilk şey yabancı firma **** yurt dışına ürün gönderen firmalar olabilir.yerli olsa daha iyi olur. |
17-01-2010, 13:36 | #340 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Bu durumda önce profilinizdeki doğum tarihinizi düzeltseniz, sonra da kendinizi linkini verdiğim başlıkta tanıtsanız daha da iyi olur. |
17-01-2010, 15:48 | #341 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Çünkü felsefi bir tartışma değil yaptığımız |
|
17-01-2010, 15:49 | #342 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sürdürülebilir yaşam içinde sürdürülebilir tarım da var. Doğaya rağmen değil, doğayla birlikte...Yaprak bitiyle,kırmızı örümceğiyle... |
|
17-01-2010, 16:01 | #343 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Alıntı:
Burada kimseyi karaladığımız yok. Ben kendim setfikalı ürünlerin daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Kalite arama zor olsada, en iyisini bulmaya çalışıyoruz. Bizim açımızdan en önemlisi uygun fiyatla, uygun kaliteyi birleştirmek. Tabi ki burada insanların bütçeside devreye giriyor. Bu aslında markete gittiğinizde yoğurt almak gibi bir şey. "Nasıl olsa buda yoğurt" diye fiyatı ucuz bir ürün aldığınızda inanın aldığınız ürünü çoğu zaman çöpe atmak zorunda kalıyorsunuz. Hele ki Leonardit olayı daha da karışık. Piyasada tescilli ve tescilsiz onlarca ürün var. Nasıl karar vereceğiz? Seçim kriterimiz ne olacak. İşin çinde 1,5 ton taş ve toprağı satın almakta var. Örneğin bir üretici Leonarditte fırınlama sıcaklığı çok önemli, 300 derecede fırınlamakla, 800 derecede fırınlamak ürünün kalitesini oldukça etkiliyor demişti. Herkes en iyisini ve kalitelisini kullanmak ister. Burada paylaşımlarda bulunmamızın amacıda bu zaten. Tecrübesi olanların tecrübesini de alarak, kendi bütçemize en uygun ürünü bulabilmek. Bana sorarsanız bütçem elvermiş olsaydı Agrolig veya Perlhumusu hiç sormadan alırdım. Ama bu ürünlerin 1.5 ton maliyeti 3.600 TL ve 3.900 TL yapıyor ki hiçte küçünsenecek rakamlar değil. Daha bunun gübresi, ilacı (burada sözünü ettiğim yine organik sertifikalı ilaçlar) ve sulaması var. Bu yüzden bir şey alırken 40 kere düşünmek zorunda kalıyoruz. Kaldı ki bu birazda insanların ekonomik durumu ve bilinç düzeyiyle ilgili bir seçim. Örneğin X kişi bir ürün alacak diyelim. Birisi yakın çevresinden duyduklarıyla az çok fikir edinir ve gider düşünmeden ürünü alır. Bir diğeriyse ürünlerin içeriklerine bakar, daha önce bu ürünü kullanmış olanların tecrübesinden yararlanır ve hangisinin işini daha iyi göreceğini düşünerek bütçesine uygun ürünü seçer. Hele sözü edilen maddeyi bitkilere kullanacaksak seçim daha da zorlaşıyor. Bir bitki en az 5-6 yılda ancak yetişiyor. PH oranı yüksek bir ürünle işin içinde bitkiye zarar vermekte var. Bir konuyu da netleştirmekte fayda var. Biz ürünün kullanımına karşı çıkmıyoruz. Sadece hangisini almamız daha iyi olur bunu tartışıyoruz. Düzenleyen acemi_caylak : 17-01-2010 saat 16:11 Neden: imla yanlışı |
|
17-01-2010, 16:22 | #344 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
|
acemi caylak arkadaşım, bilmiyorum anlatamadım galiba, benim idda ve ısrarlarım yanlış anlaşıldı her halde, mevsim geçmekte diyerek ısrarlarımı üstelemekteyim, toprak uyanmadan önce atılmasında diretmekteyim bu mineralden azami istifade toprağın dinlenme döneminde uygulanması gerektiğinden bahsetmekteyim, bu mineral son bahar gübrelemesi ile beraber verilmesi gerekmekteydi. Bazı arkadaşlar bu minerali topraklarına bu zaman içinde tonlarca atmanın önemine vurgu yapmadan, polemikler oluşturarak paylaşımlar sürdürmekteler, nedir bu anlaşılmaz tutumların sergilenmesi yokmu aramızda bu ikileme çare bulacak paylaşımlar. |
17-01-2010, 17:32 | #345 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Alıntı:
Aslında ortada polemik oluşturacak bir durum yok. Sizin topraklar adına duyduğunuz kaygıya katılmamış olsam, bizim yöredekilerin deyimiyle "zeytin nasıl olsa yetişir, zeytini yılda bir kere sürdün mü iş biter" şeklinde yaklaşır, hiç Leonardit, organik gübre, EM falanla uğraşmam, paramda cebimde kalırdı. Ama bikti çocuk gibidir. Her zaman ilgi ister. İhtiyaçlarını zamanında karşılamak ve ona gereken ilgiyi göstermek gerekir. Bu yüzden sizi yanlış anlamıyoruz. Amacımız birlikte en iyisini bulmak bundan kaygınız olmasın. Ayrıca en kısa zamanda karar verip uygulamayı gerçekleştireceğim. Düzenleyen acemi_caylak : 17-01-2010 saat 19:06 |
|
17-01-2010, 18:28 | #347 |
Ağaç Dostu
|
Sn.K0900 Ben meyvelitepe nin uygulamasını takip ediyorum. Bu nedenle 10 adet fidanı dikerken agrohum kullandım.Firma Ankara'da.Sağolsun oldukça ilgilendiler. (Biyotar da Ankara'da...Gold ürünü de iyi.Telefonla görüştüm bu firmadan da bu sene alabilirim) Her iki firma ile bir görüşün pazarlık edin derim. Ben az miktarda aldığım için pazarlık şansım olmuyor |
17-01-2010, 19:04 | #348 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sayın K900, Tabloya Ekohum' uda ekledim. Ayrıca Biogold' un Biohumate diye bir ürünü var, içeriğini henüz öğrenemedim. Öğrenince onuda eklerim. Bu arada daha önceki tabloda Biyotar'ın ürün adını yazarken Biyo yerine Bio yazmışım. Biyotar ve Biogold ayrı firmalar düzelttim.
Düzenleyen acemi_caylak : 21-01-2010 saat 07:55 Neden: harf hatası |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
17-01-2010, 19:43 | #350 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sn. Denizakvaryumu aynen bende sizin gibi düşündüm ve bu farkı sordum. Pahalı olanlar ithal olanlar. Firma adını açıklamadan, söyleyeyim. Ben çok pahalı deyince, bana açıkladığı neden "bizim ürünler 800 derecede fırınlanıyor, yerli ürünler 300 derecede" dedi. Düzenleyen acemi_caylak : 21-01-2010 saat 08:00 |
17-01-2010, 21:37 | #352 |
Ağaç Dostu
|
Aradaki farki ben yasadim. 25 Kg lik H**** Kimyanin Leonarditini 15 TL ye aldim.Bence nem orani % 20 nin uzerinde idi.Fakat Remzi Beyin numunesi daha kuru ve yagli idi.Kuru olmasi agirligida etkiliyor.Tabii fiatida.Gerci benim 40 M2 sebze bahcem var,su ana kadarda hic kimyasal gubre kullanmadim.Diyecegim, benim icin aldigim leonardit isimi goruyor. |
17-01-2010, 21:53 | #353 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-04-2009
Şehir: kdz.Ereğli
Mesajlar: 464
|
Alıntı:
|
|
17-01-2010, 22:03 | #354 |
Ağaç Dostu
|
Elimde 2 farkli tur leonardit var.Her halde anlatamadim. Yarayislarini soracak olursaniz neticeyi ancak sebzeler olunca gorecegim. Zaten bu gubre degilki? Topragin su tutma kabiliyetini arttirmak,biraz humik ve fulvik asit vererek topragimi rahatlatmak amacim. Düzenleyen sındırgılı : 17-01-2010 saat 22:10 Neden: ilave |
18-01-2010, 10:25 | #355 | ||||||||||||||||||||||||||||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Aslında bütün iş, fırınlama ve homojenizasyon yöntemlerinin değişkenliğinden kaynaklanıyor. Kalite arttıkça fiyatta artıyor. Birde işin içine ithalat girince fiyatlar daha yüksek oluyor. Elimizdeki kıstasımız aşağıdaki tablo olmalıdır. Kalite arttıkça nem oranı düşüyor, dolayısıyla özgül ağırlık ta düşüyor. Kaliteli bir ürün tercih ettiğinizde hacimsel olarak siz daha fazla ürün almış oluyorsunuz. Aynı miktarda (Kg olarak) yüksek kaliteli ürünle, düşük kaliteli ürün arasında özgül ağırlık farkı 1,75 olduğu için hacimsel olarak %75 daha fazla ürün almış oluyorsunuz. Bu durumda yüksek kaliteli üründen 1 kilo almakla düşük kaliteli üründen 1,75 Kg almak aynı oluyor. Yani; Düşük Kaliteli Ürün Fiyatı X 1,75 = Yüksek Kaliteli Ürün Fiyatı şeklinde formüle edilebilir. Fiyatları birde bu açıdan karşılaştırmakta fayda var.
Düzenleyen acemi_caylak : 18-01-2010 saat 14:26 |
||||||||||||||||||||||||||||
18-01-2010, 15:08 | #356 | |||||||||||||||||||||||||||||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
|
acemi_caylak'ın paylaşımlarını tamamlama.
Alıntı:
Arkadaşlar Leonardit'i,(hümik asitler)Topraklarımıza kış aylarında uyglumalarının faydalarını açıklıyarak sizlere bu başlıktaki ısrarlarımın nedenlerinide ortaya koymuş olacağım, Arkadaşlar bilindiği üzere kış şartları canlılar üzerinde barınma ve beslenme sorunlarının yaşanarak, bu toprak altı canlılarının faaliyetlerini etkilemektedir. Bizler bu toprakların sahibi isek bu canlıların yaşamlarında da sorumluluğumuz vardır, Hümik asitler bilindiği üzere mikroorganizmalar üzerinde beslenmelerine aktif yönden bir oluşum sağlamaktadır, topraktaki bu canlıları düşündüğümüzde etkin olanları bu organik minerallerden fayda sağlamalarıyla topraklarda faydalı organizmaların populasyonların artmasıyla beraber topraklarımızda zararlı patojenlerin, hastalık yapıcı etmenlerin de elimine edilmelerini sağlamış olacaklardır. Bahar gelipte topraklar ısınmasıyla aktifleşen toprak canlıları beslenme ve barınma telaşları olmadığından topraklar üstüne çıkarak zararlı oluşumlara girişmiyecekler, toprak ananın bağrında huzurlu yaşamlarıyla normal faaliyetlerine devam edeceklerdir. Bizlerde hastalık yapıcı zararlılarla uğraşmak zorunda olmadığımızdan ilaç ve zehirlerle bahçe ve topraklarımızı kirletmemiş olacağız. |
|||||||||||||||||||||||||||||
18-01-2010, 19:42 | #357 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 1,576
|
sevgili doğa dostu arkadaşlarım size leonardit hakkında bir sorum olacak leonardit kullanıp ,farkı görenler **** bu konuda araştırma yapıp bilgisi olan arkadaşlar ben ceviz ağaçlarımda leonardit kullanmak istiyorum , kullanım şekli olarka ağacın yaşına ve büyüklüğne bağlı oarak ortalama 2 ile 4 kg civarında taç iz düşümü olarka düşünüyorum kullanıcı arkadaşlar leonardit yanlış kullanım sevebiyle ağaçlarda yanma veya olumsuz bir durumla karşılaşabilirmiyim **** tavsiyleriniz nelerdir ?? Az kullanıp anlam ifade etmeyebilir çok kullanıp yakabilirmiyim böyle durumla karşılaşan varmı Birde sıvı olarka leonardit kullanan varmı sevap yazanlara şimdiden teşekkür ederim saygılarımla |
19-01-2010, 13:17 | #358 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sn. İdris Şenol, Ben henüz kullanmadım. Ancak okuduğum kaynaklarda ağacın gövdesinden 40-50 cm uzağa, taç izdüşümüne 10-15 cm derine verilir diye biliyorum. Sonuçta içerisinde asit olduğu için ağacın kökünden uzakta olmasında fayda vardır. |
19-01-2010, 14:51 | #359 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 1,576
|
Alıntı:
kullanan arkadaşlar varsa onlarında görüşünü almak isterim |
|
20-01-2010, 22:08 | #360 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Fiyat konusunu konuşacağız, ilk fiyatları 20 TL/Torba oldu. Sizin ihtiyacınızıda dahil edebiliriz. Nakliyeye karışmamayı düşünüyoruz. |
|
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|