17-09-2012, 15:22 | #61 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 637
|
Bu arada Türkiyedeki yılanların cinslerini ve zehir durumlarını gösterir bir kaynak bilen varmı acaba? |
14-03-2013, 12:18 | #62 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 14-03-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 3
|
Alıntı:
bahsettiğiniz cihazla ilgili güzel bir video buldum. Ödüllü Orjinal falcon fare haşere akrep yılan sinek kovucu Hijyen ve Sanitasyon Teknolojileri sitesi |
|
14-03-2013, 12:36 | #63 |
Ağaç Dostu
|
Sayın yasamenerjim siz bu cihazlardan kullanmaktamısınız. Yoksa adres verdiğiniz firma ile bağlantınızmı var. Sormamın sebebi, yılan, akrep vs. zamanı yaklaştı önlem aramaktayım, kullananlardan memnun olmayan da çok, kafam karışmış durumda. Adres verdiğiniz sitede yer alan yorumların bazılarıda bu sitede daha önce yazılmış olan yazılardan yapılmış alıntılar. Düzenleyen hosseda : 14-03-2013 saat 19:11 |
13-05-2013, 18:26 | #64 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 28-04-2013
Şehir: Hakkari
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
|
|
14-05-2013, 10:30 | #65 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Denizli
Mesajlar: 686
|
Yılandan korunmanın ilk yolu beslenebileceği hayvanların evinizin etrafında bulunmaması, ikincisi de ot çöp gibi gizlenebileceği ortamın ortadan kaldırılmasıdır.Evimin bir cephesi çayır, bir cephesi ekilen tarla,diğer iki cephesi de yol ve ekilen tarla. Biz sekiz yıldır burada yaşıyoruz, iki defa yılan gördüm topu topu.Altı yedi tane kedimiz var, hiç fare bırakmazlar, ayrıca da çekirge karafatma veya benzeri diğer kabuklu böcekleri de yediklerini de gördüm.Her baharda kenarda köşede etrafta kendiliğinden çıkan otları fare yılan gibi istemediğimiz hayvanların açıkta kalıp kolayca görülmeleri veya görülecekleri nedeniyle uğramamaları için temizlerim.Ayrıca her gün akşamüstleri tavukları da iki üç saatliğine bahçeye salınca onlar da epeyce böcek ve yeşil ot temizliği de yapıyorlar.Bu arada kedilerinizin gözü karaysa yılan yavrularını da yakalayıp yediklerini de belirtmeliyim.Yani benim yöntemim çevrenin otlardan temizlenmesi, kediler ve tavuklar..Belki diğer arkadaşların da işine yarayabilir.. |
30-05-2013, 16:06 | #66 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2012
Şehir: Eskişehir
Mesajlar: 216
|
En güzeli sekreter kuşu beslemek mümkün olsa. Hem çok güzel bir hayvan, hem de yılanları avlayarak araziyi yılandan temiz tutuyor. Secretary Bird Stomps On Snake! - YouTube http://www.youtube.com/watch?v=68BPPVVpN7s Düzenleyen capsaicin : 30-05-2013 saat 16:07 Neden: ek |
30-05-2013, 18:19 | #67 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-03-2008
Şehir: Ankara
Mesajlar: 271
|
Seyrederken tüylerim diken diken oldu. Bu sürüngenler soğuk hayvanlar ama... güzelim kuşlarda pek farklı değil. ) |
30-05-2013, 19:57 | #68 |
Ağaç Dostu
|
Biz insanlar da soğukuz bu durumda. Balık tutar yeriz. Dana-kuzu-keçi-deve keser yeriz. Tavuk-hindi keser yeriz. Bitkileri listeye dahil etmiyorum bile. (En çok onları yememiz normal sayılyor nasılsa. Onların da canlı oldukları unutularak). Hayatın gerçekleri. |
30-05-2013, 20:47 | #69 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 29-08-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 3,436
|
Yılanı kim koruyacak,
Seramızın bulunduğu yer orman içi kayalık bir vadi, su kaynağımızda var. Saymadım ama bir çok yılan var müdavimlerimiz arasında, yılanlarım diyemiyorum çünkü onların yiyeceklerine karışmıyorum. Hür yaşıyorlar. Onların yaşadıkları gezdikleri yerleri biliyorum, onları görmek için arada bir yanlarına gidiyorum. Beni görünce bir telaş, görmek lazım. Hemen bir kaya arasına kayıp gidiyorlar. Aslında ben telepati yoluyla ''ben dost'' diyorum ama yılan ''insan değilmisiniz, hepiniz aynısınız'' diyordur. Yüzü soğuk hayvan ama kaç kişi gördü acaba yılan tarafından sokulan bir kişiyi, şehir efsaneleri yaygın ama yok yılan sokmuş ölmüş, yılan kovalamış felan. Ev içlerine giren yılanlar fare peşinde oldukları için evlere girerler. Yüzü soğuk diye her canlıyı öldürmek insana mahsus, katillerin bir çoğu bebek yüzlü buna dikkat eden yok mesela. Yılandan korunmanın en pratik yolu, kaçmasına müsade edin. Her karşılamanızda sizden kaçmayı tercih edecektir mutlaka. Köşeye sıkışan, ölüm korkusunu hisseden her canlı savunabildiğince savunur kendini. Birbirini yiyen hayvanlar beslenmek için öldürürler, insan korktuğu için veya zevk için öldürür. Korkulacak canlı yılanmı? yoksa insanmı? Kadın kocasını öldürüyor, erkek karısını öldürüyor. Evlat anasını babasını kesiyor, anne baba evladını öldürüyor. Gıcık kaptım diye insan tanımadığı birini öldürüyor, maçı tuttuğu takım kazandı diye sevinirken suçsuz bir insanı öldürüyor. Her haber bülteninde bir sürü ölüm, katliam vs. Hangi haber bülteninde yılan soktu öldürdü diye bir haber gördünüz? |
31-05-2013, 11:24 | #70 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Denizli
Mesajlar: 686
|
Alıntı:
|
|
17-07-2013, 03:47 | #71 |
Ağaç Dostu
|
Son 12 saattir bahçemizde tedirginlik yaşıyoruz. Karşı komşumun bahçesinde havuz var. Evin hanımı öğlen saatlerinde havuza su içmeye gelen kahverengi,daha doğrusu toprak renkli yılan ile karşılaşmış. Bir ay kadar öncede yan komşunun hanımı hortumla bahçe sularken bu sene nadasta olan boş tarladan, hortumdan su içmeye gelen siyah renk bir yılanla karşılaşmış ve hortumu atıp eve saklanmış. Bunu pek nedense pek önemsememiştik ama havuza gelen yılandan sonra bayağı tedirgin olduk. Zira bahçelerimizde bazı zamanlar şort, tokyo, terlik ve hatta çıplak ayakla dolaşmaya alıştığımız için bazı tedbirler alma zorunluluğu ile karşı karşıyayız. Olaydan sonra yazın hiç kullanmadığımız lastik çizmeleri bodrumdan çıkarıp gözümüzün önünde bir yere aldık. Yıllar önce yurtdışından aldığım ama hiç kullanmadığım içi meşin dışı lastik kaplama bahçıvan pantolonumu ortaya çıkardım. (ne işe yarayacaksa ) yine seneler önce tedbir amaçlı aldığım ancak kapağını dahi açmadığım ardıç katranımı arayıp bulup ecza dolabına yerleştirdim. Yarın 10 litrelik pet su bidonuna kırsal motorin alıp el altında tutmayı planlıyorum. En son olarak da, her ne kadar Mutlu Kutlu bey karşı çıkacak bile olsa senelerdir yapmadığım av tüfeği atış talimlerini başlatmayı düşünüyorum. Zira bir kaç sene önce Ankara İncek’de Nisan ayında Bir doktor arkadaşımın Golden köpeğini yılan sokmasından kaybetmiştik. Bu yüzden yaz başlarında yılan ısırıklarının zaman zaman öldürücü, çoğu zamanda çok ama çok ciddi komplikasyonlar yarattığını en yetkili ağızlardan duymuştum. Bir de köstebek tehlikesi için aldığım ve geçen sene kullandığım, kış gelirken depoya kaldırıp bu sene hizmete vermeyi unuttuğum güneş enerjili zırrrrrrr zırrrrr ses çıkaran cihazı arkamızdaki nadasta olan tarla yönünde hizmete verdim. Bu arada iki veteriner arkadaşımı arayıp durumu anlattım. Ne tavsiye edersiniz diye sorunca ikisinden de yılan serumu al ve buzdolabında muhafaza et yanıtı aldım. Şahsen yıldan pek korkmamakla birlikte, nedense itici bulduğum bu yaratığı bahçe evimizin ilk yılında merdiven altında canlı olarak yakalamış ve bir kavanoz içinde 5-6 gün gözetim altında bulundurduktan sonra, evimize çok uzak bir ortamda doğaya salmış birisi olarak alabilecek başkaca bir önlem olup olmadığını bilgilerinize sunuyorum. Saygılarımla. |
20-07-2013, 17:05 | #73 |
Ağaç Dostu
|
Boyu yaklaşık 130 cm, kalınlığı 3 cm kadar. Maalesef korktuğumuz oldu. Eleman Verandanın yan alt bölümündeki odun stokladığımız 1,5 m2 lik kapalı alana girdi. Söz konusu depoya yaklaşık 2 litre mazot sıkıp 3 saat bekledik. Tık yok. Yarım şişe ardıç katranı sıkıp bir saat daha bekledik. Tık yok. Daha sonra 2 avuç kükürt serpip bir saat daha bekledik. Yine tık yok. Deponun kapağını kapadık. Kapı aralıklarını bantladık. Kapak altını toprakla kapattık yarım saattir bekliyoruz. |
20-07-2013, 18:04 | #74 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-04-2012
Şehir: ist
Mesajlar: 25
|
Sanırım kör,sağır ve koku alma duyusu olmayan bir yılan. |
20-07-2013, 22:00 | #76 |
Ağaç Dostu
|
Akşam üstü kapağı açıp, kükürt, katran ve mazot kokusundan bunalan eleman çıkıp gitsin diye 1 saat bekledik. Nafile. Ertesi sabaha kadar başka çözümler oluşturabilmek ümidiyle kapağı yeniden kapattık. Bu gün yaşayarak ve deneyimleyerek öğrendik ki; Mazot kokusu yılanı uzaklaştırmaz ve uzakta tutmazmış. Katran kokusu (Ardıç katranı) yılandan korunmak için yeterli değilmiş. Kükürt yılanı uzak tutmaya yetmezmiş. |
20-07-2013, 22:09 | #77 |
Ağaç Dostu
|
Güler hanım. Gerçekten huzursuzluk diz boyu. Ancak tek tesellim eşimin panik yapıp , problem çıkarmaması oldu. Yarın depodaki odunları tek tek boşaltıp elemanı sepetlemeye (kovalamaya) çalışmayı düşünüyorum. Normalde 15 dakika sürecek bu boşaltma işlemi sanırım 6-8 saatimizi alacak gibi gözüküyor. |
20-07-2013, 22:41 | #78 |
Moderatör
|
Sevgili s.serdar, bizim bahçedeki üst teras bayıra bakıyor. Bayırda da mutlaka çok yılan vardır diye düşündüğümden direkler arasına germiş olduğumuz tel çit boyunca önce şerit halinde eritilmiş katran döktük, sonra da ikinci sıra olarak toz kükürtü kumla karıştırarak bir karış eninde yaydık. Çocuklar da torunlar da korkmasınlar diye böyle kendimizce bir önlem aldık. Diğer alanları da otlu bırakmamaya gayret ediyoruz. Bu sene kendileri ile daha tanışmadık. Evvelki senelerde bir iki defa kör yılan görmüştüm, hatta bahçede çalışan biri onu öldürmeden nasıl yakalayacağımı da öğretmiş bundan da keyif almıştım. Yakalar yakalamaz hızla dairesel çizerek fırlatmak istediğim yere fırlatıyordum. Bu yörede bulunan kör yılanların zararsız olduklarını, Bozyörük ve engereklerin zehirli ve tehlikeli olduklarını söylerler. Seneler evvel köydeki kaynarbaşının yakınlarında bir engerekle karşılaşmıştım. Tıslayarak dikilişi hala gözlerimin önünde, yanımdakiler çığlık çığlığa bağırınca halletme işi bana düşmüştü. Daha sonra bana dediler ki onlar çift çift dolaşır, eşi de gelir. Ne kadar doğru bilmiyorum ama o zaman üzülmüştüm. |
20-07-2013, 23:18 | #79 |
Ağaç Dostu
|
Güler hanım tecrübe, deneyim ve bilgi paylaşımınız için teşekkür ediyorum. Benim yılanlar hakkında pek tecrübem yok. Aynı depoda 12 sene önce bir yılan görmüştüm. Depo boştu. Bir kaç gazete kağıdını tutuşturup içine atmıştım. Belki ateşin sıcaklığından panikleyen hayvan kendini deponun dışına atmış ve top olmuştu. Bende üzerine geniş bir cam kavanozu kapatıp toprakla yılan arasına kontraplak bir levha süre yılanı kavanoz içine alıp 5-6 gün misafir edip sonradan uzak bir mekanda doğaya salmıştık. 12 sene sonra gene aynı noktada aynı sorun yaşıyoruz. Ne yapacağımı şimdilik pek bilemiyorum. Aklımdan sabah bir 70 lik içip, cesaret toplayıp, depodaki odunları tek tek boşaltıp, yılanı ortaya çıkarmaya çalışayım diyorum. Sonra diyorum ki bu ramazanda bir yılan için günaha girmenin hiç anlamı yok. |
20-07-2013, 23:33 | #81 |
Ağaç Dostu
|
Komşu destekleri. Bahçemizin ön ve yan kenarları çit mazısı ile çevrildiği için içerisi pek görünmüyor. Beni bugün ortalıklarda pek göremeyen yakın komşular bahçe kapısını açıp bahçenin içine girdiklerinde, depo kapağının karşısında plaj şemsiyesi altına şezlong atıp oturduğumu görüp ve etrafa yayılan mazot kokusunu duyunca, konuya ilişkin ilgi ve desteklerini ortaya koydular... Serdar bey kolay geldin. Güneşleniyorsun galiba. Bu mazot kokulu güneş kremini nereden buldun? Yok... Depoya yılan girdi. Kaçıp gitsin diye odunların üstüne mazot sıktım. Gidişinden emin olmak için de kapısında bekliyorum. Hanım merak eder şimdi. Ben sonra gene gelirim. ............ Ne mazotu bu. Bildiğin mazot işte. Euro dizel. Keşke kırsal motorin sıksaydın. Onun kokusu daha berbat. .......... Abi keşke katran matran bişey sıksaydın. Duymuştum ki katran kokusuna gelmezmiş yılan. ........... Serdar bey. Akıl vermek gibi olmasın ama şu asmalara attığımız toz kükürt varya, ondan atsaydınız ya. .......... Nerden duydum bilmiyorum ama okunmuş pirinç serpseydiniz. Yılan kaçarmış okunmuş pirinç den. Diğer komşu derhal müdahale ediyor. Princ değil okunmuş tuz serpmek lazım. Hımmm yanılmış olabilirim. ................... Kapının önüne bir tas süt koysaydınız.. Yılan sütü çok severmiş. Çıkardı saklandığı yerden süte gelmek için. ....................... Elini omzuma koyan bir diğeri: Kolay gelsin komşum, odunları niye mazotluyorsun ? He he he. Akşama çam odunu gibi yanar bu odunlar dimi. Nereden geldi aklına odunları mazotlamak? Yılan varda odunların içinde, kaçsın diye sıktım mazotu . Bu defa bahçe kapısından seslenir. Çok büyük mü ? Bir şey yapar mı? Bahçe kapısından uzaklaşıp yolun karşısına geçip durursan pek bişi yapacağını sanmam. Sen genede tedbirli ol. Bu sefer yolun karşısında seslenir. Komşu yardıma ihtiyacın olursa bir seslen bana. ................. Komşunun meraklı afacan torunu: Serdar amca çıkmazsa ne yapacaksın ? Seni odunluğa atacağım. Kesin çıkar ozaman. Ciyakkkkkkkkkkk. ........... Aslında yılanlar doğa için çok yaralı hayvanlarmış. Çevrede bulunmasının sayısız faydaları var mış. Mesela tarla fareleri ile mücadele için yılan çok yararlıymış. Hacı amcacığım, yakaladığımda senin merdiven altına bırakayım, istersen beslesin orada . Artık fare mare derdin de olmaz. Fesupanallah .............. Çok karşı çıkmama rağmen kocam iyi ki disel araba almış. Cavit’e söyleleyim de artık arabayı yola değil, bahçenin içine eve yakın bir noktaya park etsin. .............. Hala niye çıkmıyor bu yılan. O kadar mazot, katran ve kükürte rağmen orda durmanın ne anlamı var. Sakın, hastalanmış, zehirlenmiş, bayılmış falan olmasın. Belki ölmüş bile olabilir. Sağ olsa kesin çıkardı bu yılan. Kullandığınız şeyler zehirli miydi ? Biliyor musunuz serdar bey? |
20-07-2013, 23:37 | #82 |
Ağaç Dostu
|
Sayın s.serdar, o yılan bence oradan gitmiştir. Ya da öyle olmasını dileyelim. Ben de geçen sene Eylül ayında bahçede şeritli engerekle karşılaşmıştım. Allah'tan orada sürekli kalmıyoruz. Şimdi her gidişimde çizme giymeden dolaşmıyorum. Tekrar karşılaşma olasılığı çok yüksek. |
20-07-2013, 23:43 | #83 |
Moderatör
|
Mesajınızı okuduğumda çok güldüm, millete eğlence lâzımmış gibi geldi bana. Sahi merak ettim komşularınızda Çerkezlik var mı? Akıl vermeyi severler de.... Şaka bir yana süt olayını ben de duymuştum. Burada bir kadın antrede ayakkabıların yanında bir yılan görmüş, o yılandan, yılan ondan korkmuş odaya içeri dalmış. Kadın odaya giremeyince demişler ki hemen süt kaynat sıcak sıcak merdivelerin başına koy, yılan süte gelir. O da denileni yapmış ve yılan biraz sonra süzülerek süte gelmiş de kadın odasına girebilmiş. |
20-07-2013, 23:46 | #84 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Tavsiyeleriniz dikkate alacağım ama dirseğe kadar uzanan boyda eldivenim yok. Ancak belirttiğiniz gibi odunları çekmek için dirgenim mevcut. |
|
20-07-2013, 23:54 | #85 |
Moderatör
|
Bauhaus'da dirseğe kadar kırmızı kalın plastikten yapılmış kaynakçı eldivenleri var, ben kaynak yaparken de elektrikli şeylerle uğraşırken de kullanırım hep. Hatta arı allerjim olduğu için çalı aralarını temizlerken de hep bu eldiveni kullanırım. Aklınızda olsun. |
20-07-2013, 23:57 | #86 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Kapıyı bir saniye dahi gözetimsiz bırakmadık. Dışarı kaçsaydı kesin görürdük. Zaten kapıyı kapatmadan 1,5 saat öncesinde odunlar arasında gezinirken görebilmiştik. İşin kötü tarafı yarın akşam üstü saatlerinde tatilden dönecek olan çocuklar gelecek. Onlar gelmeden önce bu sorunu halledebilirsek çok iyi olacak diye düşünüyorum. Saygılarımla. |
|
21-07-2013, 00:06 | #87 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bildiğim kadarı ile çevremde tek Çerkez ben varım. Ben de akıl vermekten ziyade iş yapmayı seviyorum. Acaba soy kütüğümü yeniden mi incelesem. |
|
21-07-2013, 00:56 | #88 |
Ağaç Dostu
|
Biz çocukluğumuzda çalıların içine giren yılanı çıkartmak için çalıları yakardık yılan çıkardı, aman sayın s.serdar sizde sakın hazır mazotlanmış odunları yakmayasanız. Yılan ürkektir takırtı patırtı onu rahatsız edici bir şeyler yaparsanız kaçar, süt fikri güzel, yılan sütü sever süte gelebilir, fakat bu seferde alışabilir her zaman süt aramaya gelir. |
21-07-2013, 01:18 | #89 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Dikkatimden kaçmış, şimdi fark ettim. Siz kaynak da mı yapıyorsunuz. Maşallah, maşallah. Kıskandım valla. |
|
21-07-2013, 01:23 | #90 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sayın Lilium Yani kibarca durumum berbat demek istiyorsunuz değil mi? Saygılarımla. |
|
|
|