agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Üyelerin Balkonları, Bahçeleri > Sürdürülebilir Doğal Tarım Bahçeleri
(https)




Beğeni Düzeni183Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 26-06-2012, 19:17   #1
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Elmalıbahçe: Gölcük, Mesruriye

Uzun süredir agaclar.net'i takip ediyorum, 2010'dan beri de üyeyim. Genelde ihtiyacım olan bilgileri alıp işimi görüyorum pek paylaşım yapmıyorum.
Bununla beraber yardım etmeyi severim, bildiğim bir konuda bir soru olsa cevap yazarım, o kadar da kötü değilim yani.

Yeni gelen üyelerin kendini tanıttığı yere uğradım az önce ve kısaca kendimi tanıttım. Orada da yazdığım gibi Gölcüğün arka tarafında (İzniğe bağlı) Samanlı Dağlarının güney yamaçlarında yerlerim var. İleride Ceviz ve Kiraz dikmeyi düşünüyorum. Rakımı daha yüksek olan yerlerimizde Yaban Mersini (Likapa, Blueberry)yetiştirme projemiz de var.

Bu yerlerin 1 dönüm kadarlık yerinde (rakım 530) bahçe yapıyoruz. Prensip olarak kimyasal gübre ve zehirli ilaçlamaya karşıyım. Yukarıda "önemli" olarak işaretlenmiş başlıkların bir kısmını tamamen okudum, bir kısmını da gözden geçirdim.

Halil Önen, MeyveliTepe ve benzeri paylaşımcı ve bilgili üyeleri bir süredir takip ediyorum ve örnek alıyorum. UBYİ başlığı altında konu açmamın sebebi, ileriye dönük çalışmalarımı daha planlı ve düzenli yapabilmek, bunu yaparken de başlangıçta belirlediğim çevreci prensipleri koruyabilmek.

Burada olmak güzel. Hayalimizdeki bahçeleri kurup, hayallerimizdeki sağlıklı güzel günlerde yaşamak temennisiyle...

drhegeli, Kiraz, Tura ve 9 kişi beğendi.
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-06-2012, 15:50   #2
Ağaç Dostu
 
TaşevliBahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 09-03-2011
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 892
Sn.badembaba hoşgeldiniz sefa getirdiniz..

iki satır yazınızdan tertipli düzenli , planlı proğramlı bir yaşantıya sahip olduğunuzu hissettim. Hayalinizdeki bahçeyi sağlıklı bir şekilde kuracağınızdan eminim. paylaşımlarınızı sabırsızlıkla bekliyoruz..

saygılar..

TaşevliBahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-06-2012, 22:46   #3
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi TaşevliBahçe Mesajı Göster
Sn.badembaba hoşgeldiniz sefa getirdiniz..

iki satır yazınızdan tertipli düzenli , planlı proğramlı bir yaşantıya sahip olduğunuzu hissettim. Hayalinizdeki bahçeyi sağlıklı bir şekilde kuracağınızdan eminim. paylaşımlarınızı sabırsızlıkla bekliyoruz..

saygılar..
Güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Umarım şevkimde bir azalma olmadan düzenli bir şekilde hem bahçemde çalışmaya hem de yaptıklarımı burada anlatmaya ve diğer insanlarla paylaşmaya devam ederim.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-06-2012, 22:56   #4
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Yarın inşallah bahçede kadastro ölçümü yapacağız, biraz pırasa fidesi aldık onlarıda toprakla buluşturacağız. Pırasa fidelerimiz pazardan yani, kökeni ziraat, yani hibrit olabilir, UBYİ de hibrit tohum kullanıyormuyuz?

Yarın için sönmemiş kireç ve kükürtte aldım, ilk gülleci bulamacı denememi yapacağım. yapacak çoook iş var, fırsat olursa biraz fotoğraf çekip yükleyeceğim. Fotoğrafların boyutlarını ayarlamak sıkıcı geliyor, yoksa geçen senenin fotoğraflarını da yüklemek istiyorum.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-06-2012, 21:23   #5
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
İlk gülleci bulamacı denemem başarılı olmadı (galiba). Sönmemiş kreci tartma imkanım olmamıştı o yüzden göz kararı koydum, sanırım fazla geldi. Diğerlerinin yaptığı Gülleci bulamacı (resimlerde) kahve kıvamında ve renginde gibiydi. Benim yaptığımın üzerinde öyle bir tabaka oldu. Hah tamam dedim, fakat şişeye dökerken alttan ayran gibi birşey geldi ve bulamacın rengi açıldı.

Zararı olmayacağını düşünerek bahçemdeki yaşlı ağaçların gövdelerine badana yapar gibi uyguladım (bir gövdede yuva yapmış olan eşşek arıları hiç hoşlanmadı). Sebzelere uygulamadan önce Halil beye bir danışayım diyorum, olmazsa yeni bulamaç yaparım artık...
Fotoğraf makinemi yine evde unuttum, telefonla birşeyler çektim ama iyi olmadı galiba. Şu anda pestilim çıkmış vaziyette, artık yarın bakarım....

mrduran beğendi.
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 01-07-2012, 12:33   #6
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Gülleci bulamacı sonucu 1 - YouTube
Bu videoda bulamacın tutmadığını düşünüyordum. Çünkü rengi çok açıktı ve şeffa değildi.

Gülleci bulamacı sonucu 2 - YouTube
Bu videoda başarılı olduğumu düşünüyordum, fakat sonradan farkettimki bu kahve rengi siyaha yakın tabakanın hemen altında açık renkli bir tabaka var. Tenekeden bidona dökerken renk yine açılıyor ve turuncu ayran gibi oluyor. Ya uzun süre beklemem lazım ki tamamen çökelme olsun, ya da yeni baştan bulamaç yapacağım. Bu yaptığımı pet şişede bahçede bıraktım, belki birkaç gün sonra daha iyi çökelmiş olur...

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2012, 00:09   #7
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
Bu videoda başarılı olduğumu düşünüyordum, fakat sonradan farkettimki bu kahve rengi siyaha yakın tabakanın hemen altında açık renkli bir tabaka var. Tenekeden bidona dökerken renk yine açılıyor ve turuncu ayran gibi oluyor. Ya uzun süre beklemem lazım ki tamamen çökelme olsun, ya da yeni baştan bulamaç yapacağım. Bu yaptığımı pet şişede bahçede bıraktım, belki birkaç gün sonra daha iyi çökelmiş olur...
Olmuş olmuş...

Kireci biraz fazla ama olsun zaten ağaçların beline sadece kireç sürmüyor muyuz?

Bitkileriniz de rahatlıkla kullanabilirsiniz...

Bir yıldan fazla kalırsa _kireç fazlalığından dolayı_ rengi siyaha dönüşebilir, bu yıl hepsini kullanırsanız iyi olur.

Pet şişede de fazla kalırsa _ bir kaç ay gibi_ altını eritebilir, daha kalın plastik ilaç şişelerinde saklanabilir.

Şimdi dinlendikten sonra _ bir iki saat ya da bir iki gün_ tülbent gibi bir bezle süzmelisiniz, size 'o' vişne rengi lazım ya da şarap rengi...

Tortuyu bire bir sulandırıp ağaçların biline sürebilirsiniz. Yani sadece kireç yerine kükürt_ kireç karışımı sürmüş oluyoruz...

Ya da bu tortuyu 100 lt suya karıştırıp toprağa verebilirsiniz. 200 lt su da olur. Tercih sizin...

Gülleci bulamacı kaplama yapan, oldukça ucuz bir karışım ve hastalıklar gelmeden önce kullanılması etkisini arttırıyor... Üç günde bir kullanılmasının hiç bir sakıncası yok ve sebzeleri çiçeklenme döneminde rahatlıkla kullanılabiliyor...



Sayfanızı ilk gün gördüm, işlerimin yoğunluğundan yazamadım kusuruma bakmayın artık...


Hoş geldiniz ve sayfanız bahçeniz hayırlı olsun...

Kolaylıklar diliyorum

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2012, 11:56   #8
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
Olmuş olmuş...

Sayfanızı ilk gün gördüm, işlerimin yoğunluğundan yazamadım kusuruma bakmayın artık...


Hoş geldiniz ve sayfanız bahçeniz hayırlı olsun...

Kolaylıklar diliyorum
Ne kusuru efendim, ben zaten buradaki samimi ortama ve hasseten sizin samimiyetinize güvenerek direk çekinip sıkılmadan yardım istedim. Çok sağolun siz de hemencecik cevap yazdınız.

Hoşbulduk sefa bulduk, yardımlarınızla işlerimiz kolaylaşıyor, güzelleşiyor. Bahçenizde bereketler, bol keyifli zamanlar dilerim.

Halil Önen beğendi.
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2012, 20:26   #9
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Yarın yine uzun bir çalışma günü beni bekliyor. Gülleci bulamacım onayı aldığına göre ilaçlama işim var. Fasulyeler için fındık ağaçlarından sırık keseceğim, Fasulyelere gübre taşınacak, çapa yapılacak... Bahçeye acilen bir barınak yapmalıyım işlerden çok 1,5 saat gidiş 1,5 saat geliş yol yoruyor....

Halil Önen beğendi.
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2012, 20:30   #10
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Evimizin önündeki İsabella Asmasının yapraklarında sağlıksız işaretler gördüm, her halükarda gülleci vuracağım. Bu kabarcık kabarcık olanı ya Halil Bey'in ya da TaşevliBahçe'nin bahçesinde görmüştüm, geri döndüm aradım bulamadım...En başta olan resim galiba külleme başlangıcı??? En alttaki resim ortadaki resimdeki yaprağın arka yüzü.

Eklenen Resimler
   
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2012, 23:45   #11
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
Evimizin önündeki İsabella Asmasının yapraklarında sağlıksız işaretler gördüm, her halükarda gülleci vuracağım. Bu kabarcık kabarcık olanı ya Halil Bey'in ya da TaşevliBahçe'nin bahçesinde görmüştüm, geri döndüm aradım bulamadım...En başta olan resim galiba külleme başlangıcı??? En alttaki resim ortadaki resimdeki yaprağın arka yüzü.
Külleme değil...

Sadece yapraklarda olur çok salgın değilse asmaya zarar vermez. Meyveye geçmez.

Koparıp atmak ve ilaçlamak en iyisi...Gülleci iyi gelir...

Kolaylıklar diliyorum

mrduran beğendi.
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2012, 20:08   #12
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Cevabınız için çok teşekkür ederim Halil Bey. asmayıda Güllecileyeyim o zaman, zaten planlıyordum.

Gülleci bulamacını dediğiniz gibi süzdüm, zaten bidona koyduğum bulamaç katılaşmış, süzülen sıvı ayrışmış, 2-3 litre kadar sıvı çıkacak gibi, şimdilik 1,5 lt kadar aldım. Salı günü oldukça yoğun çalıştım, fotoğraflar çektim. Hem fotoğrafları paylaşayım hem de birkaç sorum var yine.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2012, 20:35   #13
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Bu elma ağacının büyük kırmızı elmaları oluyormuş, ekşi oluyorlarmış. Ağaçlar 55 yaşında ve son zamanlarda bakımsız kalmışlar. Gövdelerine (bol kireçli) Gülleci bulamacımdan badana yaptım. Yaprakları dökülünce kuruyan dalları budayıp gençleştirme yapmaya çalışacağım. Bu ağaç ve diğer bir elma ağacının gövdesinde çürüme olmuş, inşallah yaşatmayı başarırım. Böyle yaşlı ağaçlara yaşlı insanlarmış gibi saygı duyuyorum.

Bu mesajdaki ağaçta yapraklar parlak olan üst yüzeye doğru kıvrılıyor, bir hastalık var galiba...

Eklenen Resimler
 

Düzenleyen badembaba : 04-07-2012 saat 22:49
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2012, 20:45   #14
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Bunlar Amasya elmasıymış. Bir tanesinin gövdesine yaban arıları yuva yapmış. Birisinin dibinde kuşburnu var, annem kestirmiyor, bana kalsa diken diye keseceğim. Bazı ağaçlarda kuru dallar çok belirgin. Toplamda 8 elma ağacı var, 3 tanesinde hiç elma yok, diğerleri güzel meyve tutmuş ama habire dökülüyor.

Eklenen Resimler
     
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2012, 21:31   #15
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Islah edilecek olan kuyumuz. Birkaç farklı çeşit kurbağamız ve bir iki su kaplumbağamız var, ıslah sonrası için bir balık havuzu düşünüyorum, kaplumbağalar belki oraya gelir ama kurbağalar kendilerine başka ev bulmak zorunda kalacak...

Eklenen Resimler
  
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2012, 23:05   #16
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Name:  SAM_2480.jpg
Views: 2751
Size:  74.7 KB
Bu domateste de yukarıdaki elma ağacındaki hastalıktan var, yapraklar içeri doğru kıvrılıyor. Yaptığım gülleci bulamacını 1/100 (7 litreye 70 ml) oranında karıştırarak domateslerin yaprak uçlarında damlacıklar oluşacak şekilde bol bol vurdum, inşallah iyi gelir. Kuruduktan sonra uçlarda beyazımsı iz kaldı...Sonucu paylaşırım.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 01-08-2012, 04:55   #17
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Sabahın bu saatinde de yazmazsam bir daha fırsat bulamayabilirim. Bahçedeki kuyuya elektrik bağlatayım dedim, ilginç bir serüven oldu, inşallah tafsilatlı bir şeklide yazacağım.

Mecidiyedeki domateslerimde mildiyo olmuş topladığımdan fazlasını koparıp attım. Mildiyö olduğunu sonradan öğrendim, evin yanındaki bahçede domatesler yapraklardan başlayıp kuruyordu, alıp bir zirai ilaç bayisine gittim, büyük ihtimalle erken yaprak yanıklığı olduğunu söyledi, bu varsa mildiyö de vardır dedi, tarif ettim domateslerin dipleri tepsi gibi çürüyor domateslerde buna bağlı olarak kızarıyor ama çürük oluyor tabi. Bunun mildiyö olduğunu söyledi, ben sulama düzensizliğine bağlıyordum. Bakır bazlı ilaçlar tavsiye etti, üzerlerinde zehirlidir yazıyordu almadım. Foruma baktım, güllecinin bu konularda faydalı olacağı yazıyor. Muhtemelen gülleci deneyeceğim. Olmazsa artık göztaşı, domatesler sapır sapır kuruyor...

Domatesler dışında biberler, fasulyeler, patlıcanlar gayet keyifli. Karpuzlarımızda iyi fakat tecrübesizlikten erken koparıyoruz, kulağı tam kurumadan... Aslında kulağı kuruyunca sapını kıvırıp birkaçgün bekletmek lazımmış diyorlar...

Evin yanındaki bahçede, salatalık koparırken ufacık beyaz kelebek gibi birşeyler havalanıyor, şimdilik salatalıklar da gür ve keyifli faka gülleciyi elime aldımmı onlara da bir uğrayacağım.

Ramazan da sahurdan sonra yatmadan bahçeye gidiyoruz, öğle oldumu dönmeye çalışıyoruz. Yorgunluğu ancak iki günde çıkıyor...

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 01-08-2012, 21:42   #18
Ağaç Dostu
 
Ozi'nin Bahçesi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 30-03-2010
Şehir: Istanbul / Karamürsel
Mesajlar: 202
Sn. Badembaba,
Elektrik işinde kolaylıklar diliyorum. Çok iyi tahmin ediyorum yaşadıklarınızı.
Biz başaramadık, umarım siz başarırsınız.
Selamlar.

Ozi'nin Bahçesi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-09-2012, 20:22   #19
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Araya şehirdışı geziler, Ramazan, bahçe hasadı vs derken aylar girdi. Kısaca biraz özetleyeyim:

Elektrik işinde bir gelişme yok, bahçelerden birisine küçük bir ev yapacağız inşallah o zaman o süreçte elektrik işini halledeceğiz.

Bahçelerdeki ürünlerin ana hasadını tamamladık, Fasulyelerin şimdi tam zamanı, biber patlıcan ve domateslerde tek tük devam ediyor. Bahçelerin birisine büyük miktarda mısır ekmiştik, dolu vurdu mısırları yatırdı, içinde yaban arıları olan o elma ağacı dolu fırtınası sonucu kökünden kopmuş yan yatmış... Bütün bunların fotoğraflarını paylaşacağım.

Yalnız İznik'teki bahçelerimiz mesafe sebebiyle ekonomik olmanın çok ötesinde, ayrıca emek oranıda çok artıyor. Bu yüzden İznikteki arazilerimizi gelecek yıllarda bahçe bostan olarak değil inşallah meyvecilik için kullanacağız.

Bahçe olarak kullanacağımız yer ise Gölcüğe bağlı (içinde kuyu olan bahçe) Bu yüzden konu başlığımı Gölcük, Mesruriye (Elmalıbahçe) diye değiştirmek istiyorum, kendim nasıl yapacağımı (yapabiliyormuyum?) bilmiyorum, bu sebeple daha önceki isim değişikliğini yapan zat-ı muhtereme (admin?) duyurulur.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-09-2012, 20:42   #20
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
İznik mecidiyedeki bahçemizden bu şekilde yaklaşık üç kez bu kadar domates aldık. Tartmadım ama sanırım 100 kiloyu geçti, söylemesi ayıp bol bol konserve ve melemenlik yaptık, taze taze tükettik.

Sadece bir kez gülleci bulamacı vurdum. Topladığımızın en az iki katı kadarda yerlere serildi, dipleri çürüdü (mildiyö, mantar hastalığıymış).

Normalde mantar hastalıklarına bakırlı ilaçlar vuruyorlarmış fakat sanırım ben gülleciyi düzenli olarak vursam 3-4 uygulama yetecekti koruma için. Mesafenin uzaklığı yüzünden düzenli bakım yapamadık...

Hala daha her gittiğimizde bir kaç kilo domates, bir iki kilo biber, patlıcan kabak topluyoruz...Allah bereket versin.

Eklenen Resimler
 
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-09-2012, 20:50   #21
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Fasulyeliklerimiz çok güzel büyüdü, üründe iyi idi fakat düzenli sulama yapamadığımızdan çok çiçek yerlere döküldü, sonra yağmur yağınca tekrar toparladılar. Sırık olarak 4-5 metrelik fındık sırıkları kullanmıştık, fasulyelerin bazısı sırığı aşıp etraftaki ağaçlara uzanmaya çalıştı...

Bu resimdekiler şeker fasulye cinsinden "Nebiyan Fasulyesi" Samsun'da Nebiyan Dağı'ndaki köylerde yetiştirilmiş barbunyalığı meşhur beyaz içli bir tür. Annemle beraber yeşilinden de topladık taze fasulye yemeği de güzel oldu, barbunyalıkların geçen hafta topladık, kurularınıda bir iki haftaya kadar toplarız inşallah.

Bu arada ne annem o kadar küçük, ne ben o kadar büyüğüm. Durduğumuz yer biraz dik (aslında ben biraz iriyim ) .

Eklenen Resimler
 
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-09-2012, 21:10   #22
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Mesruriye'de dolu ve fırtınanın arkada bıraktıkları. Allaha şükür yinede mahsül var. Bu yaban arılarıyla ne yapayım bilemiyorum. Öldürmek istemiyorum fakat başka türlü bu yıkılan ağacı nereye koysam ne yapsam yine bu arılar birine zarar verir... Acaba balları varmıdır

Eklenen Resimler
    
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-09-2012, 21:14   #23
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 12-05-2010
Şehir: Gaziantep
Mesajlar: 268
Hasılat süper, elinize sağlık

badembaba beğendi.
rise_com Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-09-2012, 23:26   #24
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
Mesruriye'de dolu ve fırtınanın arkada bıraktıkları. Allaha şükür yinede mahsül var. Bu yaban arılarıyla ne yapayım bilemiyorum. Öldürmek istemiyorum fakat başka türlü bu yıkılan ağacı nereye koysam ne yapsam yine bu arılar birine zarar verir... Acaba balları varmıdır
Name:  ari_savasi_donusu.jpg
Views: 3185
Size:  59.1 KB

Eve on metre uzaktaki odunluk ve beton su deposu arasındaki parmak genişliğinde ama epey derin çatlağa yuvalanan yaban arılarıyla bir ay süren muhtelif cephe savaşlarının sonuncusunda kesin galip olarak dönerken bu haldeydim.

Üzerimde çizmeler, kalın bir pantalonun üzerine ayrıca giyilmiş ince ama bol bir şey. Yine kalın ve kollu bir tişörtün üzerine giyilmiş arı kıyafeti, eldivenler ve tabii ki arı başlığı. Alet edevat bakımından bir adet pürmüz, yangın söndürme tüpü, keser, içinde bir ahır dolusu mandayı öldürecek güçte zehir solusyonu bulunan ilaç pompası.

Bu arılar tuhaf ve çok güçlü yaratıklar. Az daha büyük olsalar serçe büyüklüğünde olacaklar. Benim arı allerjim filan yoktur ama tek bir sokması bir hafta ızdırap yaptı. Etçil hayvanlar ama meyveleri de rahat bırakmazlar. En çok bal arılarına saldırırlar. Yuvalarının yakınında hareket eden her şeye saldırırlar.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-09-2012, 23:39   #25
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
Mesruriye'de dolu ve fırtınanın arkada bıraktıkları. Allaha şükür yinede mahsül var. Bu yaban arılarıyla ne yapayım bilemiyorum. Öldürmek istemiyorum fakat başka türlü bu yıkılan ağacı nereye koysam ne yapsam yine bu arılar birine zarar verir... Acaba balları varmıdır
Balları yoktur ama iğneleri kesin vardır...

Arıların olduğu yere akşam karanlığında bolca kükürt atar ve üzerine bir bez ile kapatırsanız giderler ve bir daha gelmezler...

Eğer arı sokarsa _eşek arısı ve akrep dahil_ [B] soktuğu yeri bir ateşin közü [/B]ile hemen dağlarsanız ( sonradan çekeceğiniz acılara değer) arının bir protein olan zehirini öldürmüş olursunuz...

Olmazmış gibi düşünmeyin, ben dedim ya... bu güne kadar sokan 7 akrep ve her yıl en az iki eşek arısı sokuşu teçrübesindendir... aklınıza geldiyse olur mu olur...

Odunu gölgede yaprağı güneşte tutacakmışsın...

Motorlu testere ile 50_60 cm kadar yuvarlak yuvarlak kesip üzerinde çay içmek de var...

Kolaylıklar dilerim...

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-09-2012, 23:54   #26
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
...

Bahçe olarak kullanacağımız yer ise Gölcüğe bağlı (içinde kuyu olan bahçe) Bu yüzden konu başlığımı Gölcük, Mesruriye (Elmalıbahçe) diye değiştirmek istiyorum, kendim nasıl yapacağımı (yapabiliyormuyum?) bilmiyorum, bu sebeple daha önceki isim değişikliğini yapan zat-ı muhtereme (admin?) duyurulur.
Bahçe başlığını Elmalıbahçe: Gölcük, Mesruriye olarak mı değiştirmek istiyorsunuz?

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-09-2012, 20:38   #27
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
Bahçe başlığını Elmalıbahçe: Gölcük, Mesruriye olarak mı değiştirmek istiyorsunuz?
Evet Halil Bey, mümkünse öyle yapmak istiyorum, sanırım bunu sadece konu yöneticileri yapabiliyor. Teşekkür ederim.

badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-09-2012, 20:48   #28
Ağaç Dostu
 
badembaba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 121
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Eklenti 331341

Eve on metre uzaktaki odunluk ve beton su deposu arasındaki parmak genişliğinde ama epey derin çatlağa yuvalanan yaban arılarıyla bir ay süren muhtelif cephe savaşlarının sonuncusunda kesin galip olarak dönerken bu haldeydim.

Üzerimde çizmeler, kalın bir pantalonun üzerine ayrıca giyilmiş ince ama bol bir şey. Yine kalın ve kollu bir tişörtün üzerine giyilmiş arı kıyafeti, eldivenler ve tabii ki arı başlığı. Alet edevat bakımından bir adet pürmüz, yangın söndürme tüpü, keser, içinde bir ahır dolusu mandayı öldürecek güçte zehir solusyonu bulunan ilaç pompası.

Bu arılar tuhaf ve çok güçlü yaratıklar. Az daha büyük olsalar serçe büyüklüğünde olacaklar. Benim arı allerjim filan yoktur ama tek bir sokması bir hafta ızdırap yaptı. Etçil hayvanlar ama meyveleri de rahat bırakmazlar. En çok bal arılarına saldırırlar. Yuvalarının yakınında hareket eden her şeye saldırırlar.
Seneye buraya birkaç tane petek koymayı düşünüyordum, demekki her halükarda kurtulmak lazım. Annem yuvalarının altına kuru odun koyup yaksak mı diyordu, ne de olsa canlı tereddüt ediyorum, sanırım siz pürmüzle benzer birşey yapmışsınız. Yoksa tek başına zehir yeterli oldu mu?

Halil Bey kükürt tavsiye etmiş, burada yaklaşık yüz kadar serçe parmak iriliğine yakın büyüklükte yaban arısı var, bu büyüklükte bir yuvayı kükürtle boşalttırabileceğimden emin değilim.

Arı kıyafeti ile testere ile kütük kısmını doğratsam, o kıyafetle bile bu hayvanlardan korkuyorum. Geçen uzak bir yerden taş attım (öncü kuvvetlerle düşmanı tanıyorum ) yuvalarına, çok saldırgan hayvanlar, hemen topluca dışarı çıkıp devriye uçuşu yapmaya başlıyorlar. Arılar filmindeki gibi uğulduyorlar.

İleride bahçeyi ve kuyuyu ıslah edince çocukları daha sık getireceğim, bu yüzden bunları kesin bir şekilde defetmeliyim, sanırım buna çevreci ve insancıl bir çözüm bulmak zor olacak.

seleste ve mrduran beğendi.
badembaba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-09-2012, 21:39   #29
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Dedim ya bir ay uğraştım, denemediğim şey kalmadı. Tabii, bir sebebi de yuvalarını oldukça ulaşılmaz yapmışlardı. Sonu "ox" ile biten spray insektisitlerle dalga geçtiler.

Kış öncesi kralice peteklere birer yumurta ve larvanın besleneceği kadar besin bırakıyor sonra kendisi hariç tüm koloni ölüyor. Baharda yumurtalar çatlayıp bir anda yeni bir koloni ortaya çıkıveriyor.

Ormanda, uzakta yaşadıkları müddetçe sorun yok, ama yollar kesiştiğinde çatışma muhakkak oluyor çünkü çok vahşi ve güçlü hayvanlar.

Gündüz hesaplaşacaksanız normal arı kıyafeti yetmez, altı kalın olmalı. Bunların iğneleri epey uzun. Gece operasyonunda yine arı kıyafeti olmadan bir şey yapmayın.

Not: Bunları uzaklaştırmak için mazot püskürtülmesi öneriliyordu, şimdi aklıma geldi siz bir deneyin belki kolay yoldan işe yarar.

seleste beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-09-2012, 23:03   #30
Ağaç Dostu
 
mrduran's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-08-2011
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,536
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi badembaba Mesajı Göster
Seneye buraya birkaç tane petek koymayı düşünüyordum, demekki her halükarda kurtulmak lazım. Annem yuvalarının altına kuru odun koyup yaksak mı diyordu, ne de olsa canlı tereddüt ediyorum, sanırım siz pürmüzle benzer birşey yapmışsınız. Yoksa tek başına zehir yeterli oldu mu?

Halil Bey kükürt tavsiye etmiş, burada yaklaşık yüz kadar serçe parmak iriliğine yakın büyüklükte yaban arısı var, bu büyüklükte bir yuvayı kükürtle boşalttırabileceğimden emin değilim.

Arı kıyafeti ile testere ile kütük kısmını doğratsam, o kıyafetle bile bu hayvanlardan korkuyorum. Geçen uzak bir yerden taş attım (öncü kuvvetlerle düşmanı tanıyorum ) yuvalarına, çok saldırgan hayvanlar, hemen topluca dışarı çıkıp devriye uçuşu yapmaya başlıyorlar. Arılar filmindeki gibi uğulduyorlar.

İleride bahçeyi ve kuyuyu ıslah edince çocukları daha sık getireceğim, bu yüzden bunları kesin bir şekilde defetmeliyim, sanırım buna çevreci ve insancıl bir çözüm bulmak zor olacak.
Merhaba efendim,

Uğraşlarınız hayr ile bitsin inşallah.

Sayfanızdan bereket saçılacak yakında sanırsam, tam teşekkül işe soyundunuz.

Sayın Meyvelitepe 'nin elbiseleri size uymaz. Bence Halil bey ' in dediklerini deneseniz bi.

Üstelik gece karanlığında, belki elbiseye bile gerek kalmaz)).

Kükürt; yılan büyüklüğünde bir canlıya etki ediyorsa, ve de sizin eşek arıları adını aldıkları kadar büyük değillerse bence olur gibi.

Sayın Meyvelitepe ' den özür, fikrine karşı değilim. Masraflı biraz...


Kolaylıklar, resmî işlerde rast gitmeler ve sağlık dileklerimle, size ve annenize saygılarımla lütfen..

mrduran Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 21:45.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024