02-10-2012, 11:12 | #211 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-02-2012
Şehir: ankara
Mesajlar: 155
|
bu *** bitkim 1 yıldır aynı |
02-10-2012, 21:24 | #212 | |
Ağaç Dostu
|
Euphorbia milii
Alıntı:
|
|
02-10-2012, 21:48 | #213 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Zaten yaz kış demeden açık mekanda yetişen bu bitkiler burada hallerinden çok mutlular. Benim bahçemde yetişenler de #336 ve #337 deki mesajlarda görülebilir. |
|
29-10-2012, 15:24 | #214 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
30-11-2012, 21:47 | #216 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-10-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 2,154
|
bulamadım hala bir arkadaştan alacaktım siteden bir türlü kısmet olmadı. Karşıya geçemedim. Alacakaranlıktan alacaktım. kaç senedir baktığım miilimi kaybettim aylar önce. Baya yaşlı ama sağlıklıydı her zamn ki gibi baktığım halde 3 günde elimden kaydı gitti. çok üzüldüm ama napalım artık. |
30-11-2012, 22:34 | #217 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-08-2008
Şehir: Ankara
Mesajlar: 353
|
Bu da benim, daha bir yaşında...
[sıze="5"][/sıze] |
30-11-2012, 22:41 | #218 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 820
|
Avcılar Baumax'da var. Size yakınsa değerlendirebilirsiniz. Üstelik indirimde... Gerçi biraz küçükler ama... |
02-12-2012, 22:42 | #219 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
selam, dün bitki marketten ben de aldım bir tane Euphorbia milii , fakat görünüşü burdakiler gibi değil. yaprakları daha büyük ve yuvarlak hatlı burdakiler gibi oval değil. üzerinde 2-3 çiçek var ama çok minik. ayrıca gövdesi yeşil renkli ve dikenleri çok küçük ve zayıf. bitkinin boyu da 20 - 30 cm civarı. gövdeden birçok dal çıkmış durumda ve yapraklar birbirine girmiş ve kıvrık kıvrık yapraklar. aslında ben o büyük ve dikenli olanları , büyük çiçekli ve düzgün yapraklıları severdim hep. hybrid olma ihtimali var sanırım araştırdığım kadarıyla. hybrid olup olmadığını nasıl anlarım ? ya da bitki genç olduğundan belki böyledir ne dersiniz ? daha sonra resmini eklerim. yanlız webte benzer resim var : bendeki webte gördüğüm bu resimlere benziyor fakat çiçekleri çok minik. hybrid olup olmadığını nasıl anlarım ? odunsu ve büyük dikenli olanları daha ilgi çekici öyle olur mu sizce ? |
04-12-2012, 01:34 | #220 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
Bazi arkadaslarda kirmizi bazilarinda pembe ve yavru agzi renkleri gordum. Benzer sekilde sari olan ve beyaz olan var. Gunes az olan kirmizi pembe veya yavru agzi renge, sari olan beyaza mi donusuyor yoksa farkli cins olduklarindan mi oyle? Hepsine imrenerek baktim Ben de aldim ama sanirim bendeki minyatur bi hibrit. Sizden tum renklerini de istesem ac gozluluk yapmis olur muyum? gercek Milii ler dikenleriyle, yapraklarinin duzgunlugu, ciceklerinin buyuklugu ve canli renkleriyle goz kamastiriyorlar. |
04-12-2012, 12:42 | #221 |
Ağaç Dostu
|
Euphorbia milii hybridleri
Yaklaşık 2 sene evvel bir çiçek fuarından bir Euphorbia milii almıştım ama hem yaprak yapısı hem de iri çiçekleri ile alıştığım milii görüntüsünden daha farklıydı. Bunun üzerine biraz araştırınca hybrid bir tür olduğunu kanısına vardım. İki gündür Euphorbia milii hybridleri ile ilgili soruları forumda okuyunca hem bu anlamda kendi bitkimi araştırmak istedim, hem de sizlerle de edindiğim bilgileri burada toplamaya karar vedim. Bu sayede hybridlerin arasındaki farkı görme imkanımız olur. -1960'lı yıllarda Madagaskar'dan alınan bazı kalın gövdeli Euphorbia klonları üzerinde Kaliforniya'da çalışmalar yapılmış ve Kaliforniya Hybridleri adı altında yeni Euphorbia türleri piyasaya sunulmuş. Bunların başlıca özellikleri; kalın gövde ve iri çiçekleri olması. Bu nedenle "Dev Euphorbia milii" olarak ilk isimlerini almışlar. Bu grubtaki hybridlere "Rosalie", "Vulcanus", "Starnus" örnektir. Vulcanus'un fotoğrafını daha evvel sevgili Emmi başlığında bizimle paylaşmıştı. Emmi / Kaktüs ve Sukulentlerim -İkinci bir hybrid grubu ise Almanya'da üretilmiş olan Somona hybridleridir. Bu hybridlerin en belirgin özellikleri: kompakt, bodur formlu, ince dikenli, koyu yeşil yapraklı, küçük kırmızı çiçekli'dir. Bu bitkiler bol çiçek açarlar. Somona Hybridi: -Üçüncü bir grup ise Tayland Hybridleridir. Oldukça iri çiçekleri renk açısından zengindir. Kırmızı-pembe, krem-sarı renkler arasında geçişler gözükür. Çiçeklerinde bu renkler alacalı bir güzellik sunar. Renk tonlarındaki farklılaşmaya güneş ve ısı etki eder. Kalın gövdeli, iri yeşil yapraklıdırlar. Bu fotoğraf kendi bitkime ait çiçkteki alacalı renk geçişleri belli oluyor: Tayland Hybridlerinde bir de "Poysean" ismi ile bilinen hybrid türler vardır. Poysean ismini Tayland'da yaşayan Çinli göçmenler bu bitkilere vermişler ve kelime anlamı olarak "Sekiz Aziz" anlamına geliyormuş. Sebebi ise bu türler bir dalda sekiz çiçek öbeği verir. Her bir çiçek ise bir Çinlilere göre bir gücü temsil edermiş. (Zenginlik, zeka, cesaret, sağlık, güzellik, şiir, sanat, şeytanın üstesinden gelme) İşte (sekiz azizler) bunlar Çin inanışına göre (Poysean): Fotoğraf kaynakları: http://www.hydrotip.de/euphorbia-%C3...__pic_600.html http://davesgarden.com/guides/pf/showimage/325408/ http://davesgarden.com/guides/pf/showimage/325408/ Düzenleyen selenn : 04-12-2012 saat 12:44 Neden: kaynak belirttim |
04-12-2012, 12:51 | #222 | ||
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Fotoğraflama imkanınız varsa iyi olur acaba Somona hybridi mi? Alıntı:
|
||
04-12-2012, 14:42 | #223 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
Sayın selenn bilgiler için çok teşekkür ederim. gerçekten faydalı oldu.sanırım bendeki alman hybridi. büyük koyu renkli kıvrık düzgün olmayan yaprakları ve küçük çiçekleri var. dikenleri de küçük ve ince. bitkinin boyu kısa ve gövdesi odunsu değil. resimlerini çektim : Düzenleyen Erdogan : 04-12-2012 saat 15:14 |
04-12-2012, 14:43 | #224 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
nasıl bi hibritse yapraklar çok sık, gövdede küçük dallar var. yapraklar birbirine girmiş ve kıvrılmış durumda. bir tane daha resim : |
04-12-2012, 15:07 | #225 | ||||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
dikkatimi çekenler : Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
|
||||
04-12-2012, 15:39 | #226 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Diğer alıntıladığınız resimlerdeki bitkiler hybrid olmayan Euphorbia miliiler. Bilindik türlerde yapraklar daha ince, uzun ve çiçeklerle yapraklar arasında göze batan bir orantısızlık yok. Oysaki Somana'da bu bariz belli. |
|
04-12-2012, 16:04 | #227 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-02-2012
Şehir: Aydın
Mesajlar: 315
|
Alıntı:
gerçek Miliilerde sadece sarı ve kırmızı ( ya da çok koyu pembe tonu ) var sanırım. güneşe bağlı olarak renkler açılıyor galiba. ne dersiniz ? |
|
04-12-2012, 16:59 | #229 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 820
|
Euphorbia'ya dair faydalı bir kaynak : Tropica Nursery Euphorbia Hybrids and History Sitenin ve yazıların sahibi Ashish Hansoti, adenium konusunda bir otoritedir. |
04-12-2012, 17:05 | #230 |
Ağaç Dostu
|
Sayın drhegeli gerçekten güzel bir kaynak, üstte yazdığım mesajda kaynak olarak yararlanmıştım. Ayrıca ilgisini çekenler olursa bu yazısı da son derece güzel bilgiler içeriyor diye kendime not almışım. Tropica Nursery Adenium, Euphorbia, Desert-Rose, Hybrids Bir de bu belgede güzel bilgiler var; http://www.docstoc.com/docs/96733382...-landscape-use |
05-12-2012, 15:23 | #232 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-10-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 2,154
|
Şayet çok sulama falan yapılmamışsa yaprakların sararıp dökülmesi normal. yapraklarını tamamen döktükten sonra çiçeklenir tekrar yapraklanıyor. |
06-12-2012, 01:57 | #233 |
Ağaç Dostu
|
Euphorbiaceae familyasının Euphorbia cinsine bağlı, anavatanı Madagaskar olan çok dikenli güzel çiçekli bir çalı. Tür ismi Euphorbia milii’dir. Süs bitkisi olarak Avrupa’da değer görmesi 1821’da Fransa’da başlamış. Fakat iki bin küsür yıl önce Ortadoğu’da bilindiği, bahçelerde yetiştirildiği tahmin ediliyor. Euphorbia milii bitkisinin dünyada yaygın adı dikenler tacıdır (veya dikenli taç). İngilizcesi Crown-of-thorns.. İkinci adı Hz. İsa çalısıdır. Zamanla boyu 2 metreyi bulabilir. Güneş yetersizliğinde hızlı ve çelimsiz uzama görülür. Dikenleri korunma amaçlı olmaktan ziyade su depolayıcı ve ağaçlara tırmanma amaçlıdır. Diğer bitkilerin arasında güneşsız kalırsa kuvvetsiz ve çelimsiz olup dikenleri sayesinde çevredeki bitkilere tutunarak dik durabilir yukarı güneşe doğru uzayabilir. Güneş ve sıcaklık: Tam gün güneş, yarım gün güneş.. En az günde iki saat güneş.. Güneş yetersiz kalırsa dallanma budaklanma hemen hiç olmayacağı gibi çiçek de açmaz. İzmirden itibaren daha güneyde yazları aşırı sıcak olan memleketlerde yaz boyunca öğle civarı direkt güneşinden korumalısınız. Öyle yerler için yazın güneşi %30 filtreleyen sera örtüleri tavsiye ediliyor. Kış soğuklarına dayanıklılığı -7°C. İstanbulda kışın devamlı dışarda balkonda tutabilirsiniz. Bahçelere dikebilirsiniz. Ancak Beylikdüzü gibi yüksek kesimlerde daha fazla, daha uzun süreli soğuk olabiliyor ona göre dikkatli olun. Farklı renklerde, daha sık, daha gösterişli çiçek açan hibritleri soğuğa pek dayanıklı olmayabilir. Ne kadar soğuğa dayandıklarını bilmiyorsanız onları kışın dışarda tutmayın. Antalya vb. kışın don olayı görülmeyen yerlerde tehlike yok. Euphorbia milii Yapraklara su / besin püskürtme: Yapraklarıyla havadan nem almada ve bu şekilde susuzluk ihtiyacını gidermede başarılı nadir bitkilerden biridir. Bu özellik antoryumlarda, orkidelerde ve aşk merdiveninde de var. Onun için Euphorbia milii bitkisine havası yüksek nemli olan bölgelerde toprağı biraz kuruma olmadan sulamamak, ama yapraklara üç günde bir su fısfıslamak iyi olur. Havası kuru memleketlerde ise sulama sıklığı arasını fazla açmayıp yapraklara her gün su püskürtmek daha iyi olur. Böylece kök ortamı fazla sık çamur gibi ortamda kalmaz daha sağlıklı olur. Yapraklara verimli toprağı toz haline getirip serperseniz ondan da ihtiyacı olan birçok elementi alabilir. Bir iki saat sonra yıkayıp temizleyin. Özel yaprak besini de spreyleyebilirsiniz faydası olur. Su ve besin fısfıslama işini sabahları yapmalısınız. Besini yapraklardan en iyi alacağı zaman güneş doğduğu ilk iki saat içindeki vakittir. Yapraklarının uzun süre sağlıklı kalabilmesi: Euphorbia milii her ne kadar succulent bir tür olsa da tam tamına succulent sayılmaz. Bu aslında tartışılır bir mesele. Yapraklarının uzun süre sağlıklı durabilmesi için her zaman succulent muamelesi yapmamalısınız. En azında yukardaki paragraftaki gibi yapraklara özel bakım ihmal edilmemeli ama aşırıya da kaçmamalı. Toprak: Köklerinin sağlıklı gelişebileceği ortam önemlidir. Bu türde en önemli şey budur. Kökler kuvvetli geliştikçe dallar da ona göre kuvvetli gelişir. Sağlıklı kök ortamından sonra, zengin element ve mineral çeşitliliğine ihtiyacı var. − En ideal toprak karışımı uzman tavsiyelerine göre aşağıdaki gibi olmalı: Kırmızı killi toprak – 1 ölçü Dere kumu – 1 ölçü Humus katkılı kompost toprak 2 ölçü İnce ponza taşı – 2 ölçü (pirinç, leblebi taneleri kadar irili ufaklı) Eski koyun veya keçi gübresi – 3 veya 4 ölçü Kalker taşı kırpıntıları – Litre başına 1 veya yarım çorba kaşığı Yukardakilerden, humus katkılı kompost ve koyun gübresi hiç kullanmayıp o ikisinin yerine 5 ölçü solucan gübresi kullanabilirsiniz. Ponza taşı kesinlikle şart, olmazsa olmaz. Kalker taşı kırpıntılarına bu karışımda gerek yok ama iki yıl toprak değiştirmeyecekseniz bitki besini vermek zorundasınız: o zaman için en başta kalker taşı kırpıntıları eklemekte yarar var. Yoksa bitki besinleri pH derecesini düşürür, bitkide kalsiyum eksikliği olup çürüme görülebilir. Kalker taşları o riski bertaraf etmek için kullanılmalı. Toprakta erimez kaybolup gitmez. Bitki gerektiği zaman onlardan kalsiyum ihtiyacını karşılar. Toprak pH derecesi açısından asitliliği fazla yüksek olmamalı. Yoksa köklerde kolayca çürümeler başgösterir. Hafif asitli, nötr ve hafif alkalinli topraklar uygundur. İkliminiz elverişliyse bahçeye dikebilirsiniz daha sağlıklı yetişir. Saksı: Yukardaki gibi bir karışımda saksının niteliği önemli değil. Eğer fazlaca su tutucu toprak kullanacaksanız adi toprak saksı kullanmalısınız ki fazla suyu sünger gibi emsin de kökler günlerce aşırı ıslak ve havasız ortamda durmasın. Saksı / toprak değiştirme: İki üç yılda bir veya dört beş yılda bir.. Yazın en hızlı büyüme zamanında (İstanbula göre haziran sonu) söküp kökleri eski topraktan temizleyin. Sağlıksız ve eski köklerde azaltma yapın. Sonra uygun bir toprak karışımı ile gereği kadar genişlikte bir saksıya dikin. Yeni diktiğinizde sulamayın toprağın kurumasını bekleyin. Toprak yeterince havadarsa biraz derine gömerbilirsiniz bir sakıncası yok. Daha sağlam durur. Sulama: Mayıs – eylül arasında, ya da sıcaklıklar gündüz ortalaması 22°C üstünde olduğu zamanlarda susuz bırakmayacağız. İstanbula göre mayıs ortası – eylül sonu diyebiliriz. Ayrıca bu dönemde çok da iyi esinti alabilmeli. Yeterince güneş aldığı halde çiçek açmıyorsa temmuz sonunda sulama sıklığını azaltın o zaman çiçek açmaya karar verir. Yılın diğer zamanında (20 dereceden daha serin zamanlarda) toprak tamamıyla kurudukça az miktarda su dökerek sulamak yeterli. Ve daha fazla güneş almasını sağlamalısınız. Besin: Yukarda tarif ettiğim toprakta ilk iki yıl besine gerek yok. Toprak değiştirmeyecekseniz üçüncü yıl başlayın. Ayda bir defa, hafif dozajda, genel amaçlı özel bitki besini, mayıstan eylüle kadar verin (besinin dozajını çok fazla düşürerek her sulamada verebilirsiniz böyle yapanlar sonuçtan memnun). Besin bor içermemeli deniyor. Fakat bu seri üreticilerin dikkate alması gereken bir püf noktasıdır. Bizi ilgilendirmiyor. Budama: Makasla değil, çok keskin bıçakla budayın ki kesik yerlerde dokular ezilmesin (çünkü dalları biraz kofçadır, makasla kesilirken fena ezilir). Bıçakla kesmede üst yüzey kabuk bağlar öyle kalır. Ama makas yüzünden ezilme olmuşsa üst yüzey kabuk bağlasa bile içerde ölü dokular çürür, hastalık olur, aşağı doğru ilerler. Baharda, uyanma zamanında yakın günlerde budayın. Fazla sık bir arada gelişmiş dallarda seyrekleştirmeler yapın. Fazla uzamış dalları istediğiniz gibi kısaltın. Ağır budama yani uç gelişim yerleri kalmayacak şekilde budama tehlikelidir. Yanlardan hiçbir filizlenme, hiçbir gelişme olmayıp bünyede fazla su birikir bitki tamamıyla çürür gider. Mutlaka dalların en az üçte birinin uç gelişim yerleri kalacak şekilde budama yapmalısınız. Budadğınız dalları aşağıda çelikle üretim kısmında anlattığım gibi çoğaltma amacıyla kullanabilirsiniz. Dikkat: Dal kesme ve budama işlerini gece en serin saatlerde yapmalısınız. Kestiğinizde beyaz süt akar. Kesik yerleri soğuk suyla ıslatılmış çok ıslak bezle silerseniz akıntı durur. Kesip aldığınız parçayı muslukta yıkayın soğuk suyun etkisiyle süt akımı fazla sürmez. Süt elinize yüzünüze bulaşmamalı. Bazı insanlara zarar veriyor. Kestiğiniz aleti de hemen yıkamalısınız süt kurursa kolay kolay çıkmaz. Çoğaltılması: 1- Çelikle: Bulunduğunuz yerin iklimine göre ilkbaharda sıcaklar başladığı zaman (İstanbulda Mayıs başı) dallarından kesip alın. 3-4 gün veya bir hafta açık havada açıkta bekletin. Hava serin gidiyorsa iki hafta bekletin. Sonra az nemli toprağa dikip (sulamayın can suyu vermeyin) güneşli ve daimi esintili bir yere koyun. Toprak iyice kuruduğu zaman birkaç gün daha bekleyin sonra toprak yüzeyinin iyice ıslanacağı kadar az su ile sulayın. Bu durumda saksı içinin yarısı ıslanmış olur. Tamamı ıslanmadığı için çabuk kurur. Bir buçuk, iki ay böyle devam edin. Güneşin ısıtmasıyla ve devamlı esinti sayesinde köklenme gerçekleşir. İki ay geçince normal sulamaya geçin. Çelikle çoğaltma sürecinde gereksiz sulamalar ve havasız ortamlar yüzünden çürümeler çok sık görülüyor. İkide birde sulamak yerine (üstünde yaprakları varsa) birkaç günde bir yapraklarına su fısfıslayın. İhtiyacı kadar suyu alır günlerce idare eder. Çelikleri sulamak için toprağın tamamıyla kurumasını bekleyin. 2- Çiçeklerde oluşan mini fideler: Nadiren olabilir. Çiçek dökülmeyip kalınlaşır, bir fidecik geliştirir. Biraz güçlendiğinde kesip toprağa dikin. Yukarda çelikle çoğaltma usulünde yazdığım gibi sulama bunlarda da geçerli. 3- Aşılama: Hibritlerde yapılması tavsiye ediyor. Kolayca büyüyen gelişen normal öforbiya mili bitkisinden dallar önce köklendirilir. Köklenme kuvvetlice gerçekleştikten sonra bunlar aşılanır. Hibritleri aslında çelikle de çoğaltmak mükün fakat hibritler iyi bir köklenme beceremiyor. Durumları risklidir. Toprakta gürce köklenemeyip dolayısıyla topraktan gereği gibi besin alamazlar. Ayrıca her an çürüme riski de kuvvetli. Bunlarda daha fazla havadar toprak kullanmak lazım (hem köklenme saçaklanarak devam etsin, hem çürüme riski olmasın diye). Hibritlerin aşılıları ise daha sağlıklı, daha uzun ömürlü olur. Süs Bitkileri ve çiçek Bakımı Düzenleyen farpali : 06-12-2012 saat 12:28 Neden: Kaynak ekleme |
06-12-2012, 07:18 | #234 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 820
|
Sn farpali, kaynağınız nedir? |
06-12-2012, 21:33 | #235 |
Ağaç Dostu
|
Kapalı balkonda duruyor sakıncası Olr mu? |
07-12-2012, 09:12 | #236 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 820
|
Alıntı:
"Kırmızı killi toprak" önerisi de makul gelmedi. Milii'ye yararlı olan kırmızı renk midir, yoksa içeriğindeki olası demir midir? Ayrıca, su geçişine izin vermeyen, muhtemelen kökleri sıkıştıracak killi bir toprağı bir sukkulente önermek ne kadar doğrudur? Keza "kalker taşları"... Çoğumuzun sulama suyu olarak kullandığı şebeke suyunun yüksek kireç içeriği malum iken, 2-3 yıl aynı saksıda kalacak bir bitkiye ilave kalsiyum kaynağı sağlamanın faydası değil zararı olur diye düşünüyorum. Bu öneri, sulama suyu olarak damıtılmış su veya yağmur suyu kullananlara yapılmalı sanırım. "Eski koyun veya keçi gübresi " derken de iyice yanmış gübreden bahsediliyor olmalı. |
|
31-01-2013, 15:52 | #238 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
11-03-2013, 17:15 | #239 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 02-12-2012
Şehir: Tekirdağ
Mesajlar: 9
|
Selam herkese.Yaklaşık 10 gün önce milimin saksısını değiştirdim küçük geldiği için.10 günde 7-8 yaprağı sararıp döküldü.Sebebi ne olabilir.Bahçe toprağına ve torf karışımına ektim.Onu mu sevmedi acaba.Gayet canlıydı.Bilen biri yanıtlarsa sevinirim.. |
11-03-2013, 19:33 | #240 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili nergız foruma hoşgeldiniz. Saksı değişimi esnasında kökler zarar görmüş olabilir eğer böyle bir durum yoksa; dikkatli köklere zarar vermeden saksı değişimi yaptıysanız yeni ortamına alışırken yaprak kaybı normal. Gözlemlemeye devam edip gelişmeleri bizimle paylaşabilirsiniz. Bu arada suyu azaltmanızı öneririm. Forumda yeni üyelerimizin kendilerini tanıttığı altta linkini verdiğim başlıkta bize kendinizi tanınırsanız seviniriz. http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...niyor/2595.htm |
|
|