15-04-2011, 23:58 | #332 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 01-03-2010
Şehir: kayseri
Mesajlar: 1,842
|
Merhaba arkadaşlar kivi fidanı almak istiyorum. Nereden alabilirim. Tavsiye ettiğiniz bir yer var mı ? İyi akşamlar. |
21-04-2011, 11:47 | #334 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 21-04-2011
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1
|
Arkadaşlar bende kivi çimlendirmeyi başardım hemde hiç zahmet çekmeden. iki hafta önce kivi yerken aklıma geldi çimlenirmi acaba diye düşündüm ve yediğim kivilerin çekirdeklerini bir havlu kağıdın üstüne aldım sonra bir plastik saklama kabının altına kum koydum onu ısladım onun üzerinede havlu kağıda almış oldugum çekirdekleri koyup bir havlu kagıt daha koparıp üzerlerini kapatıp bi sprey şişesinin içine su koyup onlarıda ısladım ve saklama kabının kapağını kapatıp sobanın arkasına koydum. arada aklıma geldikçe bir saat kadar kapağını açıp havalandırdım daha sonra tekrar sulayıp kapağını kapattım. ve iki hafta sonunda kivilerim çimlendi. anlattığım gibi ben hiç kurutma işlemi falan uygulamadım **** dolapta bekletmedim. ama yinede çimlendi. şimdi onları saksıya ekicem bakalım. |
06-07-2011, 15:36 | #335 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 04-07-2011
Şehir: Giresun
Mesajlar: 26
|
Geçen yıl meyve veren kivi bu yıl vermedi
Merhaba,geçen sene ilk defa meyve veren kivi fidanım nedense bu sene vermedi,geçen sene iki adet meyve vermişti.oysa bu sene daha fazla vermesi gerekiyordu.gayet sağlıklı bir fidan ve bakımına dikkat ediyorum.sizce neden olabilir? acaba seneye meyve verir mi? işte geçen sene çektiğim resim; Düzenleyen malina : 08-07-2011 saat 11:24 Neden: Fotoğrafları foruma yükleyin |
11-07-2011, 20:40 | #336 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 11-07-2011
Şehir: rize
Mesajlar: 4
|
***.yaklaşık 50 adet kıvım var ve her sene meyve alıyorum.AYRATEN 3 adet kivim var ne çiçek açiyor nede meyve verıyor ve 7 sene oldu oyle duruyorlar.bu konu hakkında araştırdım ama bı sonuç bulamadım . |
11-07-2011, 20:46 | #337 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 11-07-2011
Şehir: rize
Mesajlar: 4
|
***.yaklaşık 50 adet kıvım var ve her sene meyve alıyorum.AYRATEN 3 adet kivim var ne çiçek açiyor nede meyve verıyor ve 7 sene oldu oyle duruyorlar.bu konu hakkında araştırdım ama bı sonuç bulamadım . |
05-03-2012, 02:00 | #339 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-12-2011
Şehir: izmir
Mesajlar: 118
|
Arkadaşlar bu sene 1. yılı kivilerimin 1 dişi 2mt boya geldi onu budamam gerekiyor mu üstten yana dallar vermesi için |
05-03-2012, 08:21 | #340 |
Ağaç Dostu
|
Kiviniz 2 metre boy yaptı ise tepe budaması yapmanız gerekli ki, bitkinin dalı ikiye ayrılsın, aynen asma gibi. Alt kısımda yan dallar varsa onları da budayın, çaatallaşmadan sonra çıkan dalları nazikçe sağa ve sola ayırın, tabii yeterince uzadıktan sonra. |
17-04-2012, 17:13 | #341 |
Ağaç Dostu
|
Bahçemizde 1-2 ay önce diktiğim 3 dişi, 1 erkek kivi var. Kivi fidanlarından dişiler yaklaşık 2-3 hafta önce uyanmaya başladı. 3-5 gün sonra yaprakları açmış olur. Ama erkek fidanda hiç uyanma belirtisi yok. Erkek fidanlar geç mi uyanıyor? Veya fidan uyanmadığı için ölmüş olabilir mi? |
02-05-2012, 14:52 | #342 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-01-2010
Şehir: Düzce
Mesajlar: 236
|
bende köydeki bahçede organik olarak yetiştirdiğimiz kivilerden kurutma tekniğiyle meyve kurusu yaptım ama tadları biraz ekşi gibi geldi bana , **** mayhoş desem daha doğru olur.kışın afiyetle çerezlik niyetine yenilebilir diye umuyorum.trabzon hurmasıda yapmak istiyorum ama bakalım hayırlısı. |
03-05-2012, 11:50 | #344 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-01-2010
Şehir: Düzce
Mesajlar: 236
|
Sn. athena-asena sizinkilerde çok hoş görünüyor.Tad konusunda haklısınız tabi ama ben güneşte değil yarı kalorifer üzerinde kuruttum belkide ondan olabilir biraz ekşimtrak oluşu.Bu arada biz akçakoca gibi deniz kenarlarında püfür püfür esen deniz rüzgarlarına hasret kaldığımızdan malesef kalorifer üzerlerinde yapmak zorunda kalıyoruz düzcede.... yaz gelsin yavaş yavaş o taraflara gelir bolca deniz havası alırız artık.. |
06-05-2012, 15:01 | #345 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 06-05-2012
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 2
|
benimde bahçemde kivim var dişisinin yaprakları sarardığı için yaprak gübresi attım ama bu sefer yeni sürgünlerde tamamen kurudu ne yapmalıyım tekrar canlandırmak için |
07-05-2012, 09:15 | #346 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
Resim yollarsanız fikir verilebilir |
03-06-2012, 21:18 | #347 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-06-2010
Şehir: Bulgaristan/Istanbul
Mesajlar: 225
|
ici sari renkli olan kivinin tadi harika, sekerli bir tadi var. kabuklarinda tuy yok denecek kadar az. umarim cekirdekten yetistirebilirim |
19-06-2012, 18:34 | #348 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-03-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 134
|
kasım ayında sinopta çelik ile kivi üretim yapmak isiyorum bununla ilgili yardımcı olacak arkadaş varsa özel mesaj atarsa sevinirim |
20-06-2012, 08:35 | #349 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
Alıntı:
Ticari üretim düşünüyorsan başka kendin için yapıcaksan başkadır ben kivi bahçesini bu yıl kurdum daha önce bir kaç fidanımız vardı gecenyıl kendım tohumdan yetiştirdim tohumdan olanlar müthiş büyüyorlar... Ben ce şöyle bir yol izlemeyi düşünebilirsiniz hemen bugün marketten en iyisinden 5 adet iri kivi alınır hemen içindeki tohumlar el yordamıyla çıkarılır bir fidanda en az 1000 adet tohum olucaktır onda biri yeşerse 100 adet fidanınız olur norma bir saksıya torf doldurulur... Tohumları iki gün kuruttuktan sonra torfon üzerine dökünüz.... üzerine çok az torfla kapattınızmı 15 güne çıkacaktır çıkan filizler 7-8 cm oldumu öylece hemen ayrı saksılara alınır ve bügün başlasanız dahi sonbaharda en az 20 cm ve üzeri büyüyeceklerdir... Bu benim yöntemim karar sizindir |
|
20-06-2012, 09:07 | #350 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-04-2011
Şehir: Trabzon
Mesajlar: 2,925
|
Tohumdan yetişen fideler meyve vermez ,gövdeleri kalem iriliğine gelince aşılanmaları lazım.Çelik üretiminde buna gerek yoktur. Kivi Yetiştiriciliğinde Çelikleme Yeşil çelikler: Yeşil çelikler yaz başlangıcında Mayıs-Haziran aylarında çoğunlukla yaz budaması ile kesilen sürgünlerden elde edilir. Bu çeliklerin kalınlıkları yaklaşık 45mm ve uzunlukları 20-25cm’dir. Üzerlerinde bulunan yaklaşık üç yaprağın altta kalan ikisi dipten, üst yaprak da yarıdan kesilerek mümkün olduğu kadar yaprak alanı minimuma indirilir. Eğer yapraklar tamamen kesilirse köklenme meydana gelmez. Çünkü kesilen çeliklerin bünyesinde yeterince besin maddesi henüz birikemediğinden ihtiyaç duyulan besinin bırakılan bu yaprak parçası tarafından fotosentez yolu ile karşılanması sağlanır. Çelikler alındıktan sonra su kaybetmemeleri için gerekli tedbirler mutlaka alınmalıdır. Zira çelikler yapraklı olup yeterince odunlaşamadıklarından su kaybına karşı dayanıklı değildirler. Çelikler köklendirme ortamlarına konulmadan önce alt kısımları 1cm boyunda bir taraftan yontulmalıdır. Köklenmelerini teşvik etmek amacıyla çelikler İndol Butirik Asit (IBA) veya Naftalin Asetik Asit (NAA) hormonları ile muamele edilmelidirler. Çelikler IBA hormonu ile iki şekilde muamele edilmektedirler. Ya çeliklerin 5cm'lik dip kısmı 100g talk içerisine 0.8g IBA karıştırarak hazırlanmış toz içerisine batırılarak köklendirme ortamlarına dikilirler veya %50'lik Ethanol içerisinde eritilmiş 2000-5000 ppm konsantrasyondaki IBA solüsyonuna 3-5 saniye süreyle daldırıldıktan sonra köklendirilirler. Eğer NAA kullanılıyorsa solüsyonun konsantrasyonunun 1000-2000ppm olması yeterlidir. Çelikler hormonla muamele edildikten sonra dışarıda bir süre kurumaları için bekletilip daha sonra mantari hastalıklara karşı fungusitlerle ilaçlanıp steril haldeki köklendirme ortamına dikilmelidirler. Çelikler ortamlara dikilirken sadece 510cm'lik dip kısımları dikilmelidir. En uygun köklendirme ortamı, içerisinde yarı yarıya torf ve ince kum (5mm) karışımı olan ortamlardır. Ancak son zamanlarda kolay temin edilebilmesi ve steril olması nedeniyle perlit kullanımı yoluna gidilmektedir. Çelikler köklendirme yastıklarına yerleştirildikten sonra çeliklerin kök bölgesindeki sıcaklığın 25-27°C ve ortamın sıcaklığının ise 22-25°C olması istenir. Bu nedenle çelikle çoğaltmanın yapılacağı yastıkların alttan ısıtmalı olması gerekir. Ayrıca köklendirme yapılacak serada sisleme teşkilatının kurulması mutlak surette gereklidir. Sisleme ile hem yaprak yüzeyindeki ısı seviyesi düşürülerek yaprakların solması önlenir, hem de köksüz olan bitkinin bu aşamada ihtiyaç duyduğu su miktarı karşılanmış olunur. Sisleme cihazı kontrollü zaman saatine bağlanmalıdır. Zaman saati ilk 10 gün içerisinde her 10 dakikada bir 10 saniye süreyle sisleme yapacak şekilde ayarlanmalı, bunu izleyen 3-4 hafta içerisinde sisleme süresi tedrici olarak azaltılmalıdır. Bu süreler hava şartlarına bağlı olarak azaltılıp arttırılabilir. Kivi çelikleri çok hassas olduklarından kökler mineral birikiminden zarar görebilirler. Bu nedenle kökler teşekkül etmeden ortama besin maddesi ilave edilmemelidir. Yaklaşık bir ay sonra çeliklerde köklenme başlar. İki ay sonunda tamamen köklenen çelikler yerlerinden sökülerek içerisinde torf bulunan 12cm çapında ve 1100cm3 hacimdeki torbalara şaşırtılmak suretiyle gölge bir ortama nakledilirler. Yaz boyu kuvvetli bir şekilde gelişen köklü fidanlar ertesi yıl ilkbaharda dikime hazır hale gelmiş olur. Yeşil çelikler gevşek dokulu olduklarından olumsuz şartlara özellikle hastalıklara karşı dayanıksızdırlar. Bu nedenle çoğu kez köklendirmeye alınan yeşil çeliklerde çürüme baş gösterir. Ortaya çıkan bu olumsuzluk nedeniyle kivilerin yeşil çelikle çoğaltılması yöntemi pek fazla benimsenmemektedir. Ancak uygun şartlarda yeşil çeliklerin %70-80 oranında köklenmeleri mümkündür. 2. Yarı Odunsu Çelikler: Yarı odunsu çelikler aynı yıl süren tam olarak odunlaşmamış sürgünlerden Temmuz-Ağustos aylarında alınarak köklendirilirler. Çelikler saksıda büyüyen anaç bitkilerden alınabildiği gibi kalem damızlığından veya meyve bahçesinin yaz budamalarından da alınabilirler. Ancak yaz budamalarından yeteri ölçüde çelik alma imkanı olmayabilir. Yarı odunsu çelikler olumsuz koşullara karşı daha çok dayanıklı olduklarından çoğaltmada daha çok tercih edilmektedirler. Alınacak çelikler 20-15cm uzunluğunda, 5-10mm kalınlığında ve boğum araları kısa olmalıdır. Fazla gevrek, olgunlaşmamış sürgünler uygun değildir. Aynı sürgünün farklı bölgelerinden alınan çeliklerin köklenmeleri yapılan araştırmalar sonucunda farklı sonuç vermiş olup en fazla köklenme 9 ile 12. boğumlar arasından elde edilmiştir. Köklenme bakımından erkek ve dişi çeşitler arasında fark olmasa da Hayvard çeşidine ait yarı odunsu çelikler yaz ortasına doğru, Tomuri çeşidine ait olanlar ise yaz sonuna doğru daha iyi köklenmişlerdir. Çelikler alındıktan sonra su kaybetmemeleri için gerekli tedbirler mutlaka alınmalıdır. Zira çelikler yapraklı olup yeterince odunlaşamadıklarından su kaybına karşı tahammüllü değillerdir. Kısa sürede ölmeleri mümkündür. Çeliklerin yapraklı olmaları gereklidir. Yapraksız çeliklerin köklenme oranları azalmaktadır. Su kaybını azaltmak bakımından yapraklar yarıdan veya yaprak çevresinden kesilmek suretiyle %50 ile %25' oranına kadar küçültülmelidir. Köklenmelerini teşvik etmek amacıyla çeliklerin dip kısımları yeşil çeliklerde olduğu gibi hormonla muamele edilmelidir. Köklendirme yapılacak serada sisleme teşkilatı olmalı ve ilk 10 gün için her 15-20 dakikada 10 saniye süreyle sisleme yapılmalıdır. Bunu izleyen 3-4 hafta içerisinde sisleme süresi tedrici olarak azaltılmalıdır. 6 haftadan sonra sisleme durdurularak köklü çelikler gölgeli bir ortama şaşırtılmalı ve burada 2 hafta süreyle daha kuvvetli bir şekilde gelişmesi sağlanmalıdır. Çeliklerin köklendirilmesi sırasında aktif durumdaki gözlerde şişme meydana gelir, hatta bazen 10cm’ye varan genç sürgünler oluşabilir. Bu nedenle 8 haftanın sonunda çeliklerin mutlaka torbalara şaşırtılması gerekir. Torbalar 12cm çapında ve 1100cm3 hacimde olmalıdır. Yumuşak odun çeliklerinde ortalama köklenme oranı %80 kadardır. Aynı mevsim içerisinde köklenen çeliklerin 15-30cm uzunluğunda sürgünler oluşturabilir. Kışın yaprağını döken genç fidanlar ertesi yıl bahçedeki yerlerine dikilebilirler. 3. Odun Çeliği: Köklenme oranı %60'ın üstüne çıkamadığından odun çelikleri ile kivilerin çoğaltılması pek olağan değildir. Odun çelikleri ile çoğaltma yapılacağı zaman bir önceki yıla ait dinlenme halindeki pişkinleşmiş sürgünler kullanılır. 20-25cm uzunluğunda ve 10-12mm kalınlığındaki çeliklerin en az 2 göz ihtiva etmesi gereklidir. Köklendirmeyi artırmak amacıyla çeliklerin dip kısmı yontularak yara yüzeyi genişletilir. Çelikler bu şekilde hazırlandıktan sonra %50 etanol içerisinde eritilmiş 5 g/l konsantrasyondaki IBA solüsyonuna kısa süreyle daldırılarak köklendirme ortamına dikilirler. Ortamın nemli olması şarttır. Ayrıca köklerin alttan 25°C seviyesinde ısıtılması zorunludur. Çelikler dikildikten 4-5 hafta sonra köklenirler. Bu sürenin sonunda bunların torbalara şaşırtılarak gölge bir yere nakledilmeleri gereklidir . Su kaybını önlemek için çeliklerin gölge bir ortamda sık sık sulanarak dış şartlara alıştırılmaları zorunludur. Yaz içerisinde gerekli bakımları yapılan fidanların vejetasyon sonundan itibaren bahçedeki yerlerine dikilmeleri mümkündür. |
20-06-2012, 17:44 | #351 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-03-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 134
|
peki odun çeliği yaptık %50 etanol IBA onun içinemi karıştırıacaz etanol nereden temin edebiliriz peki tohum ile üretimde dişi erkek ayırmak için aşı yapmak şart değilmi? |
20-06-2012, 22:02 | #352 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 147
|
S.a. hayırlı akşamlar Benim sorum, kivide erkek ve dişi fidanları, nasıl ayırt ediyorsunuz acaba? Mümkünse erkek ve dişi fidan resmi koyabilirmisiniz? Şimdiden teşekkür ediyorum. |
20-06-2012, 22:13 | #353 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-04-2011
Şehir: Trabzon
Mesajlar: 2,925
|
Kullanılacak hormon dozu konusunda çok değişik araştırmalar yapılmış ve IBA için hormon dozu olarak 4000-6000ppm,NAA için 1000-2000ppm’lik dozlar önerilmiştir.Ancak Giresun Fındık Araştırma Enstitüsünde Haywart,Bruno ve Matua çeşitlerinde yapılan çoğaltım çalışmalarında 2000ppm IBA dozunda ve perlit ortamda yıllara göre değişmekle birlikte %90’ı aşan oranda köklenme sağlanmıştır. Kullanılacak hormon 1/1 oranlı saf su / alkol karışımında eritilerek istenen konsantrasyonda hazırlanır. Yönetimine uygun olarak hazırlanmış çeliklerin 1-2 cm’lik dip kısmı hormon eriyiğine hızlı daldırma yöntemiyle 5 saniye süreyle daldırılır. Hormon daldırılan çeliklerin hormonu emmesi için bir süre bekletilmeleri gerekir. Hormonu iyice emmen çelikler mistleme veya sisleme altındaki köklendirme ortamına dikilirler. Çelik dikim derinliği 5-10 cm arasında değişir. Mistleme aralığı hava durumuna göre değişmektedir. Kapalı havalarda mistleme aralığı artırılır, açık havalarda sıklaştırılır. Mistleme aralığı ya zaman rölesi ya da elektronik yapraklarla ayarlanır. Doğu Karadeniz Bölgesi gibi günlük havanın çok değişken olduğu bölgelerde elektronik yaprak kullanımı daha iyi sonuç vermektedir.Köklendirme ortamı olarak perlit, torf, dere kumu, vermikulit veya bunlardan hazırlanmış karışımlar kullanılabilir. Perlit en fazla kullanılan köklendirme ortamıdır. Köklendirme ortamı temiz olmalıdır. Bunu sağlamak için sterilizasyon yapılır. Farklı köklendirme ortamlarının köklenme oranına etkisi üzerine yapılan çalışmalarda çok önemli farklılıklar bulunamamıştır.mistleme altındaki köklendirme ortamında tutulan yarı odunsu çelikler 4 hafta içinde köklenirler. Köklenen çelikler; toprak ,kum çiftlik gübresi harcıyla doldurulmuş polietilen tüplere alınırlar. Tüplere alınan çelikler yarı gölge bir ortamda mini spring sulama yapılarak dış koşullara en az iki hafta süreyle alıştırılırlar. Çeliklerin üst gözlerinden yeni sürgünler sürebilir.bu nedenle kışın don tehlikesine karşı korunmalıdırlar. Kışın yaprağını döken köklü çelikler, ertesi ilkbaharda uyanıp sürgün verirler bir mevsim tüplerde bakıma alınan köklü çelikler fidan özelliği kazanırlar. |
20-06-2012, 22:26 | #354 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-04-2011
Şehir: Trabzon
Mesajlar: 2,925
|
Alıntı:
Genç kivi fidesine bakarak gövde ve yaprak şeklinden ancak konusunda çok uzman kişiler erkek mi dişimi olduğunu bilebilir. Tohumdan yetişen fidelerin hepsi erkek kivi olur.Bunlar gelişmiş dişi kividen(meyve veren bir kivi ağacından) alınan kalem ve göz aşılarıyla dişi kivi yani meyve verir hale getirilir. Dişi kividen alınan kalemler dikilince aşı yapmaya gerek yok, dişi olarak meyve verir. |
|
21-06-2012, 21:11 | #355 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-03-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 134
|
Alıntı:
Düzenleyen dussokagi : 24-06-2012 saat 21:26 |
|
09-07-2012, 19:00 | #356 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-01-2010
Şehir: Düzce
Mesajlar: 236
|
bahçeden naturel |
29-08-2012, 18:21 | #358 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-11-2006
Şehir: Nazilli
Mesajlar: 592
|
Kivi meyvesini kurutan arkadaşlar; yaptıkları işlemleri detaylı olarak açıklayabilir mi? tat farkının topraktan mı yoksa yapılan işlemden mi olduğunu merak ettim. Belki de hasat zamanından kaynaklanıyordur. Bu sene birkaç tane kurutmak istiyorum. Selamlar. |
29-08-2012, 19:22 | #359 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bende kens red ve purpurna sadowa var kırmızı olarak. İkiside tozlayıcı istiyor... |
|
03-12-2012, 19:07 | #360 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Yazın 2 fidan almıştım.. Tabii ki dişi ve erkek diye.. Bugün ikisini de inceledim.. Birinin gövdesi ve yaprakları tüylü, diğerinin formu daha düz.. Hangisinin ne olduğunu bilmiyorum ama, aralarında görsel olarak belirgin bir fark var.. |
|
|
|