agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Bitki Dünyası > Soğanlı ve Yumrulu Bitkiler
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 18-07-2010, 09:22   #1
Ağaç Dostu
 
Halil Solak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-09-2009
Şehir: Edirne
Mesajlar: 229
Galeri: 17
Ada Soğanı - Urginea maritima

Yöresinde ; Ak soğan, Ayı soğanı, Beyaz soğan, Deniz soğanı, Loteşir soğanı, Nuteşir soğanı, Ölü soğanı, Şalgaba, Şalkaba (Silifke-Mersin) gibi isimlerle bilinir.

Ömür : Çok yıllık
Yapı : ot
Hayat Formu :
Çiçeklenme : 9-10
Habitat : kıyılar
Yükseklik : 0-1300
Endemik : Endemik değil
Element : Akdeniz
Türkiye dağılımı : B. ve G. Anadolu
Genel Dağılımı : G. İran, Akdeniz Ülkeleri

Türkiyede yetiştiği iller : ADANA, ANTALYA, HATAY, İÇEL, MUĞLA

Kaynak: http://turkherb.ibu.edu.tr/index.php...=1&tax_id=9041


Düzenleyen Halil Solak : 19-07-2010 saat 20:14
Halil Solak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-07-2010, 12:30   #2
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 02-09-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 94
Tesadüfen görüp soğanlı bitki koleksiyonu için aldığım ada soğanı hakkında yaptığım araştırmalardan derlediklerim:
(Ayrıca bu bitki hakkında Türkiye Florası- Ege Bölgesi ana başlığı altında da çok değerli bilgiler var. )

1978 tarihli Ecz. Fatma TOSUN tarafından Farmakognozi ve Farmasötik Botanik Kürsüsünde (Kürsü Başkanı Prof. Dr. Mekin TANKER) hazırlanmış olan aynı isimli doktora tezinden özetlenmiş olan yazıdan alıntıladıklarım:.
kaynak

"...
Memleketimizin özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde yaygın olarak yetişen Urginea maritima (Liliaceae) soğanlarınin etli orta yapraklarının boyuna şeritler şeklinde kesilip güneşte veya 40°-50°C lık etüvde kurutulmasıyla elde edilen droğa "Bulbus Scillae" (Ada soğanı ) adı verilmektedir. U. maritima (L.) Bak. Bulbus Scillae çok eski zamanlardan beri diüretik, kardiyotonik,astımla birlikte görülen öksürük, zor nefes alma, akciğer rahatsızlığı gibi vakalarda ve uyuz, yara gibi cilt hastalıklarında kullanılmıştır.
...
Özellikle Cezayir, İspanya, Güney Fransa, Sicilya ve Kıbrıs'ta yetiştiği belirtilen bitkinin soğanlarına kırmızı adasoğanı adı verilmekte ve halk arasında fare zehiri olarak kullanılmaktadır. Kırmızı adasoğanı beyaz adasoğanında bulunan kardiyoaktifheterozitlerden başka, sıçanlara karşi oldukça yüksek toksisite gösteren sillirozit'i de içerir. Kırmızı adasoğanının zehirli etkisi en fazla santral sinir sistemi üzerinedir. Sıçan ve kobayların bu zehirli etkiye duyarl ı oldukları saptanarak, kırmızı adasoğanının insanlar için de tehlikeli olabilece ği görüşünde
birleşilmiştir. Bu nedenle kırmızı adasoğarn tedavi amacıyla kullanılmaz(1).
Bulbus Scillae heterozitlerinden, müstahzar ve galenik preparatlarda en çok kullanılan, prosillarindindir. Çe şitli hayvan denemelerinden alınan sonuçlara göre prosillaridin, etki yönünden uabain ve digitoksin arasında yer almakta hatta bunlara ye ğ tutulmaktadır. Bu seçimin nedenleri şöyle sıralanabilir: Prosillaridin oral olarak kullanılabilir, kısa sürede etkir, emilme ve at ılması hızlı olduğundan birikmez ve bunun sonucu toksik etkısi de daha az ve kısa sürelidir. Ayrıca böbrekleri de rahats ız olan hastalarda kalb yetmezliğinde yararlanılabilir ve güvenle kullanılabilir. Prosillaridin türevlerinin, resorbsiyon ve
etki bakımından prosillaridin ile e şdeğer hatta daha da üstün olduğu saptanmış noktalar arasındadır. Prosillaridin, dış memleketlerde kullanılan birçok müstahzarın bileşimine girdiği gibi Türkiye'de de Talusin isimli müstahzar ı oluşturmaktadır. Bu hammadde yurdumuzda elde edilmemekte, dış alım yoluyla sağlanmaktadır. Bu açıdan hareketle, memleketimizin Ege ve Akdeniz bölgelerinde yaygın olarak yetişen U. maritima'nın soğanlarını prosillaridin yönünden değerlendirmeyi ve prosillaridin kayna ğı olarak kullanılıp kullanılamıyacağını saptamayı amaçladık.
Kimyasal incelemeler için 1974 şubat ayında (Bitki yapraklı iken) ve 1977 ekim ayında (Bitki çiçekliyken) İzmir—Kesre yolu 70 inci km'de, deniz kenarındaki yamaçlarda doğal olarak yeti şen U. maritima'nın soğanları topraktan çıkarılarak toplandı . Dıştaki zarımsı yaprakları temizlendikten sonra etli orta yaprakları boyuna kesilerek oda ısısında kurutulda. Drog, çalışılacağı zaman öğütücüde toz edildi.
Toplanan soğanların bir kısmı ile mayıs 1977 de Antalya—Finike yöresinden getirilen U.maritima soğanları, sitolojik çalışmaların yürütülebilmesi için serada saksıya dikildi. Bir ay saksıda bekletilen bitki...( işlemler teknik olarak anlatılıyor)
...
Urginea maritima örneklerirniz, 1-1.5 m yüksekliğinde, çok senelik, otsu bitkilerdir. Kökleri, saçak kök şeklindedir. Gelişmiş bir soğanın çapı, 10-15 cm kadardır ve üst kısmı toprağın üzerinde görülür. Yaz sonunda ağırlığı 2-4 kg ı bulur. Yapraklar kışın, çiçeklerden sonra geli şip yaza kadar kalır. Bu yapraklar, dik olup 40-60 cm uzunlukta, 3-8 cm eninde, etli, lanseolat, sivri uçlu, paralel damarl ı, koyu yeşil renkli, düzgün yüzlü ve parlaktır. Çiçek açma zamanında uçlarından kurumaya başlar. Skapub, 1-1.5 m uzunluğunda, yuvarlak, etli, düzgün, mumlu görünüşte ve kuvvetlidir. Bitki, ağustos—ekim ayları arasında çiçek açar.
...
U. maritima, kumlu topraklarda, kayalık tepelerde ve taşlı yerlerde
yetişir. İspanya, Portekiz, Fransa, İtalya, Yugoslavya, Anavutluk, Yunan
adaları, Yunanistan, Türkiye, Suriye, Filistin, Ürdün, Lübnan, Aşağı Mısır, Cezayir, Tunus, Fas, Sicilya, Malta, Girit ve Kanarya adalarfnda yetişen U. maritima (4,7), memleketimizin Ege ve Akdeniz bölgesi, Fethiye, Gediz civarı, Adana, Tarsus, Bolkar da ğı , Dörtyol,Antalya, Samsun, Çar şamba yöresinde bulunmaktad ır (5,6). U. maritima, soğanlarmın rengine göre varyetelere ayrılabilmektedir.
Kırmızı ve beyaz olmak üzere başlıca 2 varyetesi vardır (7). VEGA ve MARTIN inceledikleri birçok örnekte şu renk farklarını görmüşlerdir:
a) Soğanda, en içteki ve dıştaki dokular tamamen beyaz,
b) krem rengi, sarımsı veya sarı—yeşil,
c) kırmızı—menekşe,
d) kırmızı—kahverengi,
Yaptıkları çalışmalar sonunda, tetraploidlerin pigment bakımından zengin, heksaploidlerin ise beyaz ve pigment aç ısından en fakir soğanlar oldağunu saptamışlardır(8).
...
Urginea maritima, yapraklarının genişlik ve uzunluğuna ve soğamn çapına göre de s ınıflandırılabilir. Tetraploidlerde yapraklar ın 4-6 cm en ve 150 cm boyda olmasına karşılık heksaploid ve triploidlerde 2-5 cm eninde ve 30 cm boyundadır. Heksaploidlerin soğanlarmın çapı genellikle 4-10 cm, tetraploid ve triploidlerinki ise 4-10 cm olabildiği gibi 10-20 cm de olabilmektedir(9). Topladığımız bitkilerin, yaprakları 5 cm eninde ve 70-75 cm boyunda olup soğanlarının çapı ise 8-15 cm idi. Soğanlar, tamamen beyaz veya tamamen koyu kırmız ı olmayıp krem, sarmısı , sarı-yeşil ve bazı yerleri k ırrnızımsı-menekşe renkteydi. Antalya-Finike yöresinden getirilen ve k ırmı z ı varyeteye ait olabilece ği düşünülen U.maritima'nın soğanlarında, kırmızı-menekşe renkli kısımlar oldukça fazlaydı. Ancak sitolojik incelemelerimiz sonunda, bütün örneklerin triploid olduğu saptandı, tetraploid ve heksaploid tiplere rastlanmadı.
Bu nedenle memleketimizde yeti şmekte olan U. maritima'nın, kırmızı veya beyaz vary etelere ait olmay ıp bir ara varyete olu şturabileceği kamsma vardık.
...
Tartışma ve sonuç:
Batı ve Güney Anadolu'da yaygın olarak yeti şen Urginea maritima
(L.) Bak. bitkisinin, memleketimizde sadece beyaz varyetesinin va ı lığı
bilinmektedir ve ara varyetesinin bulunabilece ği hakkında herhangi
bir kayıta rastlanmamıştır
İzmir—Kesre yöresinden toplanan bitkilerle, k ırmızı varyeteye
ait olabileceği kanısıyla Antalya—Finike yöresinden getirilen ve so ğanlarının
dış yaprakları daha kırmızı renkte olan bitkilerin, yaprak
boyutlarından, soğanları n rengi ve çapından anlaşıldığı gibi, kök
uçlarında yapılan sitolojik çalışmalarla da triploid oldukları saptanmıştır.
Bugüne dek Avrupa'da yeti şen adasoğanları üzerinde yapı lan sitolojik
çalışmalarda, kırmızı varyetenin tetraploid, beyaz varyetenin
ise heksaploid olduğu saptanmıştır. Buna göre triploid olanlar bir geçiş
varyetesi oluştururlar. Antalya ve İzmir yörelerinden toplanan adasoğanı
örneklerinin, morfolojik ve sitolojik özelikleri nedeniyle beyaz
ile kırmızı varyete aras ında bir geçiş varyetesi olu şturabilece ği kamsına
varılmıştır.
...
U. maritima soğanlarından en kolay bulunan solvanları kullanarak uyguladığımız yöntemle prosillaridin yapılan harcamalar hesapland ığında, prosillaridin'in yurt d ışından getirildiğindeki maliyeti aşınamaktadır.
Bu nedenlerle, kısa sürede etkimesi, eliminasyonunun hızl ı olması ve birikici olmaması gibi diğer kardiyoaktif heterozitlere olan üstünlükleri nedeniyle kalb yetmezli ğinde güvenle ve tercih edilerek kullanılabilen prosillaridin'in elde edili şinde, memleketimizde yeti şmekte olan U. maritima soğanlarının da kaynak olarak kullanılabileceği yargısına varılmıştır."

süreyya Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 19:12.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024