Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak
Sn. Epsody,
Arazi Gaziantep'te toplam 12 dönümlük arazi. 56-60 kadar Antepfıstığı, 400 ağaç kadar zeytin var. Fıstıklar ve Zeytinlerin 50-60 kadarı 50 yaşından büyüktür (dededen kalma olduğu için tam yaşını bende bilmiyorum). Diğerleri 5, 3 ve 2 yaşında. Bugüne kadar hiç kimyasal gübre kullanmadık. Yanmış ahır gübresi verdik.
Bu yıl kaliteli gübre bulamadık. Bu yüzden 20 gün önce ağaçların yaşına göre tavsiye edilen oranda Biofarm organik gübre verdik. Gübreyi ağaçların taç izdüşümüne yaklaşık 15-20 cm çukurlara gömdük.
Şubat sonu, Mart ayı başlarında Leonardit, EM (EM için 2 traktör koyun gübresi temin ederek kompost yaparak uygulayacağım) ve Biofarm karışımı uygulamak istiyorum. Bu yüzden ısrarla fiyatı ve kalitesi uygun bir ürün arıyorum.
|
Yukardaki bilgiler ışığında size topraklar adına samimi yorumlarda bulunacağım, arkadaşım büyüklerinizden kalan bu toprak parçasına ve üzerindeki bu meyve ağaçlarına gösterdiğiniz ilgi ve samiyetin, tutumundaki ciddiyetle örtüşmektedir, lakin sizinde bildiğiniz gibi ülkemizin kültürel yönden az gelişmişliğinin göstergesi olarak her alanda dürst çalışmaları görmek mümkün değildir, üretim yapan kişiler ve kuruluşlar yaptıklarına her zaman sadık kaldıkları söylenemiyor.
Tabii burada devletin işlerliğide söz konusu olunca denetleyicilk yapan kurumlardan istediğimiz sonuçları alamamaktayız, ben burada sistemin işleyişini yargılıyarak olumsuzluklar yaratmak isteyenlerden olmak istememişimdir, her kes kendi üstüne düşeni yapmak zorunluluğu içinde hareket ederse iyi sonuçlar almak zor olmasa gerek, benim bütün ısrarlarım topraklar adına yapılacak düzenlemeleri öne alarak hareket etme düşüncesinden gelmektedir.
Bunun dışındaki davranışlar bana samimi yaklaşımlar sergilemekten öteye bir davranış türü içinde mütaala ederek, topraklara yapılacak hareketi sebote etmek, durdurmak anlamına gelmektedir, bozgunculuk diye tabir edeceğimiz davranış diye nitelendirmekteyim.
Arkadaşım bizlerin burada, bilgisayar ekranın arkasındaki kişiler üzerinde her hangi bir davranışları üzerinde tasarruf hakkımızın olmadığı bir ortamlarda bulunarak forumların düzeni içinde bilgi paylaşımlarında bulunmaktan öte bir davranışlarımız olmamakta, bu paylaşımlarda samimi yaklaşımlarla kimler daha çok katılımcı olurlarsa o kişilerin ruhlarında sosyal terapinin bir rahatsızlığı giderilmektedir.
Gelelim şimdi buradaki tutumlarımıza, yaşamızın ilerlemişliği içinde istanbul gibi bir mega kentin içinden, iş ve çalışma hayatımızın bize sağladığı birikimleri değerlendirerek paylaşımlara açmış ve bu paylaşımlarımızı, topraklar üzerindeki hobi çalışmalarının birikimlerinide katarak, yaşamımıza menfi sayılabilecek girişimlerden uzak bir yaklaşımla internetin nimetlerini değerlendirmekteyiz.
Arkadaşım ben toprakla çalışmalarıma başlarken, ilk düşündüğüm şeyin toprağın düzenlenmeden bitki yetiştirilemiyeceği konusundaki çalışmalarıma leonarditi ve hümüik asitleri tanıyarak başlamış, toprağın humus yapısını yeniden inşa etmenin gayretleri ile yola çıkmıştım.
Toprağın humus yapısını arttırmanın başında toprağa ilave edile organik maddenin, bir yerde gübrelerin toprağın yapısına geçişi sağlayan hümik asitlerin daha önceden toprağa kazandırılması idi, hümik asitlerin ana maddeside gene yıllar önce toprağa düşmüş organik mataryellerin kömürleşmeden önceki hallerinde leonardit mineralinde bulunmaktaydı.
Bu minerali asit karekteri organik maddeyi parçalamadaki özelliği ile gübrelerinin bitkilere geçişini hızlandırmaktaydı, ısrarlarıma konu olan uygulamadaki anlayışım buradan gelmektedir, topraklarımıza bu mineralin kazandırılmasında acele edilmesi gereğine inanmaktaydım.