Aşılanmış karpuz
 

Alıntı:http://www.hakkari.gov.tr/eski_haberler.htm


Alıntı:http://www.kenthaber.com/Arsiv/Haber...ber_69239.aspx

Alıntı:http://www.denizlili.net/gazete/habe...?HABER_ID=5588

Üreticileri bilmem ama, fide üretim ve pazarlama yapan şirketlerden şöyle bir duyum almıştım geçen yıl. Artık karpuzlar çok iri olmaya başladı. Bu irilik kuşkusuz uzun yıllardır yürütülen ıslah çalışmasının ürünleridir. Ancak günümüzde bu aşırı irilik ve sululuk nedeniyle bazı üretim, pazarlama ve tüketim sorunları ortaya çıkmaya başlamıştır.

Mesela;
1) (üretim aşaması) Karpuz artık tarlada gördüğü en küçük bir yaralanma nedeniyle çatlamaya ve çürümeye başladı. En küçük bir böcek **** kuş zararında ekşimeler oluyor. Özellikle kabak üzerine aşılı karpuzlar aşırı su ve besin maddesi yüklemesi nedeniyle çok kırılgan olmaya başladı.

2) (pazarlama aşaması) Artık karpuzu taşırken daha dikkatli olmak gerekiyor, çünkü çok çabuk kırılıyorlar. Aşırı iri karpuzlar istif edildiğinde altta kalanlar yenilmeyecek hale gelmekte. Çok iri karpuzu pazarlamak ta zor olmakta. iki üç kişilik bir aile bu irilikteki karpuzu tercih etmemekte, bu tür karpuzlar ancak otel, lokanta gibi büyük yerlere pazarlanabilmekte. Üstelik aşırı iri karpuzların depolama ömrü de kısalmaktadır.

3) (tüketim aşaması) Bir karpuz alıp 1 hafta yemek zorunda kalmak. iki üç kişilik aileler aşırı iri karpuz alırlarsa hem bir hafta yemek zorunda kalacaklar hemde bir adet karpuz buzdolaplarının yarısını kaplayacaktır. buzdolabında 4-5 gün kalan bir karpuz ise orjinal tadından yoksun olacaktır. Zaten aşırı iri karpuzların buzdolabında depolama ömrü de kısa olmaktadır.

Dolayısıyla karpuzun boyutlarındaki küçülme satın alınan F1 tohumlarının bu yönde ıslahından olabilir. Hatta aldığım bir duyuma göre, en az iri karpuzlar kadar şekerli, en az onlar kadar küçük çekirdekli, fakat çok küçük (bir **** iki porsiyonluk) karpuzlar üretmek için çalışan firmalar varmış. Bu yönde ıslah çalışmaları yürütüyorlar.

nasıl yapıyldığına dair bir fikri olan var mı acaba.

Karpuza Aşı
 

Eklenti 8707

Eklenti 8709

Eklenti 8708

Eklenti 8710Kimse cevaplamamış bari kendi sorumu kendim cevaplayayım....

Kabaktan aşılanmış karpuz, yerken kabağa kokuyor sanki.. Kütür kütür ama karpuzun "bildik lezzeti " gibi değil..

kabağa karpuz aşılamak
 

Arkadaşlar dün gazetede kabak fidesine karpuz aşılandığını okudum. Karpuzlar daha büyük oluyormuş. Ama nasıl yapıldığı hakkında bilgi vermemiş. Bilgisi olan varmı. Mevsimindeyken yapmak istiyorum.

Biraz arama, biraz emek:D
http://www.agaclar.net/forum/showthr...ghlight=karpuz

bende kabağa salatalık aşıladım ama olmadı olsaydı şaşardım zaten...ama bu sebzenin ismi değişecekti niyemi ?o zaman salatalık olacaktı KABATALIK :)))

hangi kabağa aşılanıyor?

Anaçlar (açık tozlanan)
C. maxima (CMA)
C. moschata (CMO)
L. cylindirica (LCY)
B. hispida (BH)
L. siceraria (LSC)

Anaçlar (hibrit)
Emphasis (EMP), 216, FR Gold (FRG), Skopje (SK) (L. siceraria)

Strong Tosa (ST), Gold Tosa (GT), P360
(C. maxima x C. moschata)

Lagenaria grubuna giren anaçlarla % 95’in üzerinde aşı tutma başarısı var.

Arkadaşlar aşılı karpuz kabak kokmaz.Aşıladığınız karpuz çeşidi ne ise onun özelliğini taşır.Çeşitler geliştirilirken bazı şeylerden de ödün verilmek zorunda kalınıyor.Eski karpuzların tadını bulamamanızın nedeni budur.

Karpuz kabak tadı verecek
Eklenti 65144Turfanda karpuzun yetiştiği Adana’da, çoğu üreticinin çekirdek yerine 2 kat daha fazla ürün aldığı için bu yıl da "kabak aşılama" yöntemini tercih ettiği bildirildi.
"............"
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, yaklaşık 1 milyon ton karpuz yetiştirilen Adana’da, geçen yıl "kabak aşısı" nedeniyle yaşanan pazarlama sorunlarına rağmen üretici, bu yöntemden vazgeçmiyor.

Hasadına mayıs sonunda başlanacak örtü altı fide ekimi sezonunun başladığı yörede, çiftçiler çekirdeğe göre 2 kat daha fazla verim aldıkları ve hasat süresini 10-15 gün daha fazla uzatan "kabak aşılama" yöntemine başvuruyor.

Kumul alanlarda yetiştirilen karpuzlarıyla ünlü Karataş’a bağlı Tuzla beldesinde de örtü altı karpuz ekimi sürüyor.
Tuzla Belediye Başkanı Ramis Avcı, yörede geçen yıl yaklaşık 60 bin dönüm civarında karpuz ekimi yapıldığını ancak çiftçilerin yaşadığı sorunlar nedeniyle ekim alanlarında bu yıl yüzde 20-30 düşüş beklediklerini söyledi.

Çoğu çiftçinin yüksek verim gerekçesiyle kabak aşılama yöntemini tercih ettiğini anlatan Avcı, "Ancak zamanında kırım yapılmaması nedeniyle ilk hasat zamanlarında olgunlaşmamış, güneş görmemiş karpuzlar piyasaya giriyor. Tüketici ilk ürünlerden kabak tadı nedeniyle memnun kalmadığı için sonraki ürünlerde elde kalıyor, para etmiyor" dedi. Karpuz yetiştiriciliğinin yüksek maliyetli ve zahmetli bir iş olduğunu belirten Avcı, üreticiler arasında kırım zamanı konusunda mutlaka bir birlik sağlanması gerektiğini bildirdi.
"........"

2 KAT DAHA FAZLA VERİM
Yumurtalık ilçesinde bu yıl 40 dekar alanda karpuz ekimi yapan çiftçi Caner Yılmaz da çekirdek ekiminden dekara 4-6 ton ürün aldığını ancak, kabak aşılı fide yönteminde ise bunun 10-12 tona çıktığını anlattı. Kabak aşılı karpuzların "imaj sorunu" yaşadığını belirten Yılmaz, "Bu sorun bazı uyanık geçinen ve erken kırım yapan üreticilerden kaynaklanıyor. Zamanında hasat yapılsa böyle bir sorun yaşanmaz" dedi. Yılmaz, kabak aşılı karpuzun, hasat sırasında çekirdek ekimlere göre tarlada daha uzun kalabildiğini de anımsatarak, bu sürenin ise karpuzun şeker ve su oranını artırdığını ve hem çiftçileri hasat zamanının belirlenmesi konusunda rahatlattığını, hem de daha kaliteli ürün elde edilmesini sağladığın ifade etti. 03.3.2009 Milliyet Gazetesi

Ayrıca bknz:
http://www.agaclar.net/forum/showthr...hlight=karpuzu

http://www.agaclar.net/forum/showthr...hlight=karpuzu

Önemli Not:
Yerel karpuzdan başkasını yemeyin, yedirmeyin...

Yerel karpuzdan başkasını yemeyin, yedirmeyin...

Aynen öyle kabak yiyecek kabak yesin kabak karpuzların dısı koyu yesil siyaha yakın ve uzun oluyorlar saygılarımla

sevgili arkadaşım size katılmıyorum.Neden derseniz geçen yıl Adıyamana kabağa karpuz aşılanmış meyvaları resmen kabak tadında olan karpuzlar gelmişti.Aldığınızda dış görünüşü güzel ancaktadı kabak tadında olduğundan, bir çok satıcının elinde kaldı.Çeşitleri geliştirirken özellikleriyle oynamadan daha verimli nasıl yapabilirim diye düşünmek lazım.Her şey mevsiminde güzeldir tabi her meyva ve sebzede kendi özelliklerinde.Fedakarlığın böylesine ben razı değilim.
saygılar

Bunların altında hep ticari kaygılar yatıyor. (Daha fazla nasıl kazanırım?) derdi yani... Daha fazla kar için her şeyin tadıyla oynuyorlar. Ne domates domates gibi, ne karpuz karpuz gibi tat veriyor. Bu insanları durdurmanın tek çaresi talebi kesmek. Kışın domates, salatalık, patlıcan, biber tüketmeyin. Kabak karpuzu almayın bakalım ne olacak. Herşeyi mevsiminde yemek, gelenekselden şaşmamak lazım.

Maalesef Türk toplumu inanılmaz derecede bilinçsiz bir tüketim toplumu. Bu bilinçsizlikle bize GDO dahil herşeyi yedirirler. Mısır GDO'lu ürünlerin başında gelir diye bir sürü yayın yapıldı, hala mısırcıların önünde sıraya giren var. Lütfen bilinçli tüketelim. Organik tarıma destek verelim. Destek verdikçe, talebi arttırdıkça konvensiyonel tarım yerini organik tarıma bırakacaktır. Üretici de organik ürünler üretmeye mecbur kalacaktır.

2008 yazındaki karpuzlar kabak gibiydi. 2009 Yazında çok lezzetli karpuzlar tüketebildik. Bazı üretciler kabağa aşı yapmaktan vazgeçtiği için daha lezzetli oldu karpuzlar, diye dost sohbetlerinde konuşuyorduk bazen.

Sayın Douglus Fir, mesajınıza aynen katılıyorum.

Adana nın güzelim kum karpuzları kabak aşısına feda edildi. Üretici ürününü satamadı. Hatta bu sene aşı yapmadıkları halde o yörenin karpuzları tercih edilmedi. İnsanlar da artık uyanıyor. Lezzet faktörü çok önemli, aşılılar eninde sonunda kabak tadını veriyor insana karpuz yerken.

Öncelikle aşılı karpuz yapılmasının nedenleri ne onu irdelemek lazım. Buradaki birinci derecedeki kaygı ticari kaygı değil. Peki yediğimiz domates veya patlıcan da aşılı olarak yapılıyor. Patlıcanda domates kokusunu alan oldumu hiç?

Bence tek kaygı daha büyük ve ağır ürünle daha fazla para kazanabilmek. Karpuz kilo ile satıldığına göre ortada bir ticari kaygı var benim fikrimce. Fide üreticileri bu aşılı fideleri üreticilere (daha büyük ve verimli karpuz elde edesiniz) diye pazarlıyor. Herkes daha fazla, daha fazla kazanmak istiyor.Tat, tuz, lezzet, toplum sağlığı pek kimsenin umrunda değil maalesef.

Bakın şimdi de Sayın Organica patlıcanın domatese aşılandığından bahsediyor. Kimbilir bilmeden daha neler neler tüketiyoruz. Çünkü aldığımız ürünü denetlemiyoruz, irdelemiyoruz. Ambalajında yazanları okumuyoruz. Sadece alıp, tarttırıp sepetimize koyuyoruz. Bunlarla ilgilenmediğimiz için tüketiciyi kimse ciddiye alıp da ürünün orijini, üretim şekli, yeri, üreticisi hakkında bilgi notu koymuyor.

Aşılı karpuz yetiştirmenin ilk önceliği Fusarium spp. hastalığına karşı dayanım içindir. Aşısız olarak karpuzu aynı tarlada en fazla 3 yıl üst üste ekebilirsiniz daha sonra hastalıktan dolayı o tarlada karpuzdan verim almanız çok zordur. Kullanılan anaçlar Fusarium hastalığına dayanıklı olduğu için çiftçiler aşılı karpuzu tercih etmektedirler. Birde çiftçilerin gözüyle olaya bakmak lazım bence çünkü tarım onların ekmek kapısı sonuçta.
İşin tat, tuz, şekil boyutu ıslahçılara kalmış birşey.

Aşılamanın otsular için de odunsular için de temelde aynı şey olduğunu düşündüğümüzde neden meyve ağaçlarında bi tat karışımı gibi bişey olmuyor da karpuzun tadı kabağa benzediği söyleniyor? Halbuki erik ağacına kayısı aşıladığınızda gelişen kayısı meyveleri hiç te erik tadında olmuyor ya da ayva anacına elma aşılandığında hiç te ikisi arasında bı tat olmuyor. Aynı şekilde kavun anacına karpuz yapılsaydı bu seferde kavun tadı arayacaktık. Bence bu biraz "kabak" kelimesinin olaya karışımıyla alakalı. Hiç sözü geçmeseydi, hiç bilinmiyor olsaydı kimse kabak tadı iddasında bulunmazdı.

Hiç denk gelip yedinizmi bilmiyorum ama ben karpuz memleketinde yaşıyorum.
Bu aşı işini de biz kabağa aşı yaptık diye üreticiler duyurmadı. Tüketici farkı anladı ve yayıldı.
Kabağın o süngerimsi yapısını karpuzda da görüyorsunuz, 2, 3 cm kabuk oluyor karpuzda ve kesilmiyor.

Karpuzda ki kabak tadının erken hasat edilmesine bağlıyorum. Bence tam olgunlaşma zamanında kopartılsa kabak tadı bu kadar baskın çıkmazdı diye düşünüyorum.

Erken hasat da bir etken ama esas faktör, anaç olarak kullanılan çeşidin kalem olarak kullanılan çeşide göre daha güçlü olması. MaximaxMoshata melezi anaçlar bunlara örnektir. Artık şimdilerde daha zayıf olan Lagenaria tipi anaçlar kullanılıyor.

Hiç bir melezlenme olmadığı halde sadece ayrı kökten besleniyor diye tadının değişmesi çok ilginç. Karpuzun kendi köküne göre çok daha güçlü bi kökten beslenip azman meyveler yapmasını anlarım ama aroma karışımı ve meyve yapısındaki ortak özellik olduğu iddaa edilen benzerlikler nasıl oluyor işin ilmini bilen biri açıklayabilir mi?

Ben aşı sonrası ortaya çıkan meyvenin iki türünde özelliklerini taşıdığına inanıyorum.

sn hemşerim bizde şeftali ve zerdali anaçlara aşılanmış erik var ne şeftali tadı gelir ne zerdali :)