agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Bitki Dünyası > Palmiye
(https)




Beğeni Düzeni3Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 14-08-2007, 19:18   #1
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 11-03-2007
Şehir: Boğaztepe-KKTC
Mesajlar: 59
Palmiye hastalık ve zararlıları

Kıbrıs Türk Biyologlar Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği, yaptıkları tüm uyarılara rağmen Rhynchophorus ferrugineua (kırmızı palmiye böceği)'nin KKTC'ye getirildiğini kaydederek, sivil toplum örgütlerinin söylemlerine değer verilmesi gerektiğini, aksi halde felaketler yaşanacağını bildirdi.

Dernek Yönetim Kurulu adına yazılı bir açıklama yapan Başkan Niyazi Türkseven, tamamen toplum ve çevre yararına, gönüllü çalışan ve olaylara bilimsel yaklaşan Bio-Der'in uyarılarının hiç dikkate alınmayarak, göz göre göre kırmızı palmiye böceğinin ülkeye girişine neden olunduğunu belirtti.
Türkseven, soruna yol açan özel kişi, kurum ve kuruluşları, bu zararlıya karşı biyolojik ve kimyasal mücadeleye çağırdıklarını ifade ederek, aksi takdirde hurma ve palmiyelerin yok olacağına işaret etti.

Türkseven, Dernek olarak Milli Park'la ilgili de uyarılar yaptıklarını belirterek, "Umarız ki, yetkililer, Kıbrıs Türk Biyologlar Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği'nin uyarılarını, yarın geç kalmadan dikkate alır" dedi.

Kıbrıs Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (KEMA), hurma ve palmiye ağaçlarının kurumasına neden olan kırmızı palmiye böceğinin ülkeye getirilmesinde Tarım Bakanlığı'nın sorumlu olduğunu kaydetti.
KEMA, Kıbrıs'ta bulunmayan ve ağaçların yok olmasına sebep olan kırmızı palmiye böceğinin, son yıllarda ithal edilen hurmalarla ülkeye geldiğini belirtti ve "Tarım Bakanlığı'nın hurma ağacı ithaline izin vererek, bizde bulunmayan bir böceğin ülkemize gelmesine sebep olması, önemli bir olaydır ve çok ciddi bir zarardır" dedi.

KEMA ayrıca, yetkilileri, asmalarda ölümcül zarar yapan "filoksera" riski konusunda da uyardı ve bu zararlıların ülkeye sokulmasını önlemek için konunun en kısa zamanda masaya yatırılması gerektiğini kaydetti. KEMA, filokseranın KKTC'ye getirilmesi halinde, mevcut tüm asmaların kısa bir zaman içinde yok olacağını belirtti.

KEMA Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Orhan Aydeniz, yaptığı yazılı açıklamada, zarlıların ülkeye girişini engellemek konusunda, hükümetin konuyu mutlaka masaya yatırması gerektiğini ifade etti ve hurma ve palmiye gibi gövdesi bir çok hastalık ve böceklerin barınmasına elverişli olan ağaç ithal edilmesinin sakıncalarının dikkate alınmış olması gerektiğini kaydetti.

Sadece ihracatçı ülkeden gelen belgeye bakarak, ağaçlarda herhangi bir zararlı bulunmadığına karar vermenin de yanlış bir uygulama olduğunu belirten Aydeniz, hurma ağacı ithaline izin verilirken, ilgili dairedeki bitki korumacıların görüşlerinin alınması gerektiğini söyledi.

Affedilemeyecek bir ihmal
Uyarıların yetkililer tarafından dikkate alınmadığını savunan Orhan Aydeniz, "Hele zamanında bu konuda yapılan uyarılarının dikkate alınmaması, ilgililerin sorumluluğunu daha da artırmaktadır. Zararlının yayılışının takip edilmemesi, affedilemeyecek bir ihmaldir" dedi.

Asmalarda ölümcül zararlılar konusunda uyarı
Asmalarda ölümcül zarar yapan filoksera riski konusunda da Tarım Bakanlığı'nın hata yapmakta olduğunu ileri süren Dr. Aydeniz, "Halen yapılmakta olan çok ciddi bir hata da, asmalarda ölümcül zarar yapan filoksera riskini dikkate almadan, Tarım Bakanlığı'nın, bu hastalığın bulunduğu ülkelerden üzüm ithaline izin vermesidir" diye devam etti.

Aydeniz, "Filokseranın KKTC'ye getirilmesi halinde, mevcut tüm asmalar kısa bir zaman içinde yok olacaktır" dedi.

Dünyada bitki karantinasına çok büyük önem verilir
Dıştan yeni böcek ve hastalıkların gelmemesi için, bütün dünyada bitki karantinasına çok büyük önem verildiğini belirten Orhan Aydeniz, "Bu güne dek hiçbir konuda yapılan hataların ve ihmallerin üzerine gidilmediği için, kayıp ve zararların önü alınamıyor" ifadelerini kullandı.

Kırmızı palmiye böceğinin yayılışına da değinen Aydeniz, şunları anlattı:
"İlk defa 1980 yılında Malezya'da hindistancevizi ağaçlarında görülen bu böcek, 1985 yılında Suudi Arabistan'a, buradan da ihraç edilen hurma fidanları ile Birleşik Arap Emirlikleri'ne ve 1994'te Mısır'a sıçradı. 1996 yılında Mısır'dan ihraç edilen hurma ağaçları ile İspanya'ya bulaştırıldı. 1999 da İsrail'de görüldü. Son yıllarda Mısır'dan ithal edilen hurma ve palmiye ağaçları ile de KKTC'ye getirildi ve ağaçların kurumaya başlaması ile 2007 yılında da böceğin ülkemize bulaştığı anlaşıldı. Görüldüğü gibi zararlı böcek, hurma ve palmiye ihracatı ile yayılmıştır. Bu nedenle çevremizdeki olayların dikkate alınması ve Mısır'dan ağaç ithaline izin verilmemesi gerekirdi."

Yukardaki gazete küpürleri incelendiğinde 'biz soylemiştik mantığı egemen.. Bu böceğin yayılış alanlanları saptama çalışmaları devam etmektedir.Bu konuda Girne Belediyesi ve Tarım Dairesi Bitki Koruma şubesi işbirliği halinde çalışma yapmaktadır.

Bu böcek ile mücadele yöntemlerini bilen arkadaşlarla bilgilerini paylaşarak katkı almak istiyoruz.

Ahmet Polili Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2007, 03:17   #2
agaclar.net
 
Mine Pakkaner's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-01-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 10,707
Galeri: 99
Kırmızı palmiye böceği (Rhynchophorus ferrugineus) maalesef bizim ülkemize de ithal hurmalarla girdi. İlkbaharda ben bizzat tarım bakanlığına ihbarda bulundum ama üzülerek ifade edeyim, sonuç çıkmadı, bana geri dönen bile olmadı.

Name:  R-ferrugineus.jpg
Views: 19415
Size:  26.5 KB

Dünyada henüz bilinen mücadelesi yok. Tesbit edilen ağacın hemen sökülüp yakılması gerekli. Çok üzücü bir durum. Antalya ve Alanya'da yaygın görülmüş. Maalesef İzmir'de de var. Bir ara bununla ilgili meclise soru önergesi de verilmişti, neden böylesine dünya zirai karantina listesinde olan bir zararlının ithal palmiyeler vasıtasıyla yurda girmesine ve yaygınlaşmasına göz yumuluyor diye. Sonuç ta çıkmadı.

Mine Pakkaner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2007, 22:34   #3
Ağaç Dostu
 
Buket Aknar's Avatar
 
Giriş Tarihi: 30-03-2007
Şehir: Girne KKTC
Mesajlar: 2,471
Galeri: 53
Ahmet Bey! Girne yolundaki, sonradan dikilen palmiye veya hurmaların üzerine asılan bir şeyler var ( ne olduklarını bilmediğim için şeyler dedim) kırmızı palmiye böcekleri galiba onlarla tesbit edilmiş. Bu böceklerin palmiye veya hurmalardan başka bitki ve ağaçlara bir zararı olur mu ? Merak ettim de. Ayrıca ben ağaç ve çiçeklere meraklandığım için zaman zaman Kuzey Kıbrıs'taki çiçekcileri, yeni birşeyler bulup almak amacı ile dolaşıyorum. Ve ithal getirilen bitki ve ağaçları da görüyorum.( en azından satıcılar bu ithaldir, yeni getirtttik gibi şeyler söylüyorlar) Bunlarla da bu gibi zararlılar Kıbrıs'a gelebiliyor demektir. Biliyorsanız bu ağaç ve bitkiler Kıbrıs'a getirilirken gümrükte bunları kim kontrol ediyor ? Yoksa getirten, kağıtlar ile gereken bürokratik işlemleri yapıp bahçesine mi götürüyor.Eğer böyleyse yandık demektir.

Buket Aknar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2007, 09:12   #4
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 11-03-2007
Şehir: Boğaztepe-KKTC
Mesajlar: 59
Sevgili Buket Hanım,

Ülkemizde garantina önlemleri ciddi şekilde uygulanıyor. Özellikle filoksera hastalığının girmemesi için her türlü toprak ithali yasak. Gelen bitkilerin kökleri toprakta olması gerekiyorsa steril torf veya perlit içerisinde gelebilir.

Yüksek boylu hurmalar da topraksız olarak ithal edilmişti. İthal edilirken de ihraç eden ülkeden 'her türlü hastalık ve zararlıdan arıdır' belgesi istendi. Geçen sonbaharda bu böceğin varlığı saptandı. Sadece hurma,palmiye ve benzeri ağaçlarda etkili olabiliyor ve ağaçların kurumasına neden oluyolar.

Bu böcek yaşamının büyük evresini ağaç özsuyunu emerek geçirmektedir.
Mücadelesi için de çiftleşmek için uçuşa geçen böceklerin ağaçlarda gördüğün tuzaklarla yakalanması şeklinde olmaktadır.

Geçen yıl bu zararlı görüldükten sonra yeni ithal izni verilmedi, verilmiş olanlar da iptal edildi. Sulama suyu ile sistemik insektisit verilerek özsuyu emen böceklerin öldürülmesi için çalışmalar yapılıyor ve dünyadaki uygulamalar takip edilmeye çalışılıyor. Bu böceklerin ülkemizde ne kadar alanda yaygın olduğu çalışmaları da devam etmektedir.

selamlar

Ahmet Polili Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2007, 19:43   #5
Ağaç Dostu
 
Buket Aknar's Avatar
 
Giriş Tarihi: 30-03-2007
Şehir: Girne KKTC
Mesajlar: 2,471
Galeri: 53
İnşallah alınan önlemler başarıya ulaşır, bu böceklerden kurtuluruz.

Buket Aknar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-12-2007, 00:16   #6
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,244
Galeri: 88
Özellikle Akdeniz‘e kıyısı olan ülkelerde hurma ağaçlarının kurumasına neden olan ve "kırmızı palmiye böceği" diye adlandırılan zararlıya karşı mücadele çalışmaları sürerken, Adana‘da konunun uzmanlarının katıldığı "Uluslararası Palmiye Böceği Çalıştayı" düzenlendi.

3-5 Aralık 2007 tarihleri arasında gerçekleşen ve uygulamacı 6 yabancı uzmanın katılacağı çalıştayla ZMO Adana Şubemizi temsilen Başkanımız Ayhan BARUT ve Yönetim Kurulu Üyemiz Selma KIRANÇEŞME katılıyor.


Çalıştaya böceğin kaynağı olarak bildirilen Mısır‘dan, Bitki Koruma ve Araştırma Enstitüsü Bilimsel Araştırma ve Uygulama Yöneticisi Profesör Yousri El-Sebay katılırken, 4 yıllık mücadele ile sorunu kontrol altına alan İsrail‘den de, Victoria Soroker Adana‘ya geldi.

200 bin nüfusla İspanyol sahil kenti Elche‘de 200 bini aşkın hurma ve çeşitli palmiye ağaçları bulunuyor.
"Vaha" olarak nitelendirilen Elche, halen Birleşmiş Milletlere bağlı UNESCO tarafından dünya mirası ilan edilmiş durumda.


Böcek saldırısının 1993‘te saptandığı Elche‘deki koruma, kontrol ve tedavi çalışmalarını, Michel Ferry ile asistanlarından Maria A. Gomez sürdürüyor.
Yapılan açıklamaya göre, uygulamacı her 2 uzman, Adana‘da bir hafta kalarak Çalıştay dışında eğitim çalışması yapacak. Bu arada, enfekte ağaçlarda ameliyat ve enjeksiyon gibi uygulamalar da fiilen gösterilecek.
İtalya‘dan Napoli Bölgesi‘nde yer alan ve yine palmiyeleri ile ünlü Salermo Belediyesi sorumlusu Biagio Scannellio ile Fransa‘dan Araştırma ve Uygulama sorumlusu Didier Rochat‘nın da sunumcu olarak katılacakları etkinlikler boyunca Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bölüm ve Ana bilim dalı başkanları ile sıkı işbirliği yapılacak.


Öte yandan, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü de Adana Çalıştayı‘na yakın ilgi gösterdi. Bakanlık, Çalıştay‘a 2 daire başkanı, 6 merkez uzmanı ve en az 30 taşra sorumlusu ile katılıyor.



zmo.org

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-01-2008, 11:02   #7
Ağaç Dostu
 
salvia's Avatar
 
Giriş Tarihi: 16-02-2007
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 143
Alıntı:
İthal palmiyeler başa bela oldu
Kırmızı palmiye böceklerinin bir çifti üç yılda 50 milyon adede çoğalabiliyor Özellikle Akdeniz ve Ege kıyısındaki lüks oteller ve belediyeler tarafından dekoratif amaçla, Mısır başta olmak üzere Akdeniz'e kıyısı bulunan ülkelerden ithal edilen palmiye ağaçlarıyla birlikte gelen kırmızı palmiye böcekleri için kapsamlı mücadele başlatıldı.
Antalya Tarım Müdürlüğü'nce düzenlenen, Adana'dan uzmanların da katıldığı toplantıda, hızla yayılan ve bir çifti üç yılda 50 milyon adede ulaşan kırmızı palmiye böcekleriyle mücadelede alınması gereken önlemler tartışıldı.
Büyükşehir Belediyesi Kültür Salonu'nda düzenlenen toplantıya, Tarım İl Müdürlüğü, Zirai Karantina Müdürlüğü, konaklama tesislerinde görevli ziraat mühendisleri ve peyzaj mimarları, peyzaj bitkisi satıcıları ile ilgililer katıldı.
Toplantıda konuşan Antalya Zirai Karantina Müdürlüğü'nde görevli Dr. Rana Akyazı, özellikle 6 - 10 yaş arasındaki palmiye ağaçlarında görülen kırmızı palmiye böceklerinin ilk kez 1985 yılında Birleşik Arap Emirlikleri'nde görüldüğünü bildirdi.
Kırmızı palmiye böceğinin Türkiye'de yayılmasının da palmiye ithalatının başladığı yıllara rastladığını anlatan Dr. Akyazı, Türkiye'de kırmızı palmiye böceklerinin ilk kez 2005 yılında Mersin'de Dr. Cengiz Kazak ve Araştırma Görevlisi Kamil Karut tarafından tespit edildiğini kaydetti.
Kırmızı palmiye böceğinin Türkiye'nin yanı sıra, İsrail, Ürdün, Filistin, İtalya ve Fransa'da da yayılmaya başladığına değinen Dr. Akyazı, palmiye ağaçlarının kurumasına neden olan kırmızı palmiye böceklerinin Suudi Arabistan'daki hurma veren palmiye ağaçlarında yıllık 200 milyon dolar zarara yol açtığına dikkati çekti.
Palmiye ağaçlarının Türkiye'de gıda sektöründe ya da kereste olarak kullanılmadığına değinen Dr. Akyazı, "Peki bu telaş niye? Palmiye ağaçlarının doğaya kattığı güzellik göz ardı edilemez. Palmiye ağaçlarının turizmdeki yeri de kabul ediliyor. Bu nedenle konu önemli" dedi.
Dr. Akyazı, kırmızı palmiye böceklerinin Mersin ve Adana'dan sonra Antalya ve ilçeleriyle Ege kıyıları ve hatta İstanbul'a kadar yayıldığının altını çizerek, böceklerin ithal edilen palmiyeler yoluyla Türkiye'ye girdiğinin anlaşılması üzerine öncelikle hastalığın yayıldığı ülkelerden ithalatın yasaklandığını vurguladı.
Dr. Akyazı, "Ancak basında bu konuda çıkan haberlerden beş ay sonra palmiye ithalatı yasaklandı. Yasak kapsamı daha sonra genişletildi" diye konuştu.

Hızla yayılan böcekler palmiyelerin kesilmesine neden oluyor

Kırmızı palmiye böceklerinin palmiye ağaçlarına henüz larva dönemindeyken zarar verdiğini ve ağaçta larvaların bulunduğunun 3 yıl geçmeden anlaşılamadığını da anlatan Dr. Akyazı, 2 - 3 yıl sonra ise ağaçların aniden çöktüğünü bildirdi.

Adana'da 120 bin, Antalya'da çok daha fazla palmiye

Toplantıya Adana'dan katılan uzmanlar arasında yer alan Tarım İl Müdürlüğü Bitki Koruma Şubesi'nden Ahmet Güneş ise böceğin önce Mersin, ardından Adana'da tespit edildiğini, Adana'da belediyelerin diktiği 120 bin civarında palmiye ağacı bulunduğunu kaydetti. Güneş, "Adana'da sadece belediyeler palmiye ağacına ilgi gösterdi.
Ancak Antalya ve ilçelerinde, belediyelerin yanı sıra yüzlerce otelde on binlerce ithal palmiye ağacı var. Yalnızca bir fidan satıcısının elinde halen 50 - 60 bin palmiye ağacı bulunduğunu biliyoruz" dedi.
Güneş, Adana'da kırmızı palmiye böceklerinin kuruttuğu 115 ağacın imha edildiğini de açıkladı. Ahmet Güneş bir çift kırmızı palmiye böceğinin bir defada 207 yumurta bırakabildiğini ve böceğin yılda üç kez döl verdiğini belirterek, "Bir çift kırmızı palmiye böceği 3 yılda 50 milyon adete kadar çoğalabiliyor" dedi.
Güneş, palmiye ağacı ithalatının yasaklanmasına rağmen, Gürcistan'ın da aralarında bulunduğu karantina dışı ülkelerden palmiye ithalatının sürdüğünü, bu durumun tehlikenin boyutunu büyüttüğünü söyledi.
Toplantıdan sonra AA muhabirinin görüştüğü bazı katılımcılar ise palmiye ithalatının yasaklanması kararının çıkacağının duyulduğu dönemde bazı ithalatçıların, ellerini çabuk tutarak, yüz binlerce palmiye ağacı ithal ettiklerini, bazı fidancıların 50 dolara ithal ettikleri kırmızı böcek barındıran ağaçları bin dolara sattıklarını ileri sürdüler.
Durum içler acisi diyebiliriz.Hala belirlenen bir kimyasal mücadelesi yok .Adana'dan gelen uzman ekibin dediğine göre bu hafta içerisinde Tarım Bakalığı Teknik talimat hazırlamış ben araştırdım fakat bir bilgiye ulaşamadım.En kötüsüde zararlının olup olmadığının bilinmesi için geçen zaman ,sağliklı görünen ağacınız üç yıl sonra ölebiliyormuş...Toplantılar Ege Bölgemiz de devam edecekmiş ilgilenen arkadaslara küçük bir hatırlatma....

salvia Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-03-2008, 16:39   #8
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 03-03-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 2
Kırmızı Palmiye Böceği

Kırmızı Palmiye Böceği hakkında Tarım Bakanlığı Tarafından sunulan " Zirai Mücadele Geçici Teknik Talimatı" aşağıda bulunmaktadır.
Öncelikle bu böcekle hiç tanışmamış olmanızı dilerim ancak sizde benim gibi bu böceğin mağdurları arasındaysanız, bilgi paylaştıkca artar lütfen hertürlü mücadele yöntemlerinizi forum aracılığı ile iletiniz. (Dosyanın orjinal halini isteyen arkadaşlara mail olarak atabilirim)

KIRMIZI PALMİYE BÖCEĞİ
(Rhynchophorus ferrugineus (Olivier) (Coleoptera: Curculionidae))
ZİRAİ MÜCADELE GEÇİCİ TEKNİK TALİMATI

1- TANIMI VE YAŞAYIŞI:
Erginler kırmızımsı kahverengi ve silindir şeklinde olup, 35 mm uzunluğunda ve 10 mm enindedir. Kın kanatları koyu kırmızı renktedir. Baş ve hortumun uzunluğu vücudun toplam uzunluğunun 1/3’ü kadardır. Hortum; üstten kırmızımsı kahverengi, alttan ise koyu kahverengi olup, uzun, eğri ve çıkıntılıdır. Erkekte hortumun üst kısmı kısa kahverengimsi kıllarla kaplı, dişide ise kılsız, kıvrık, daha ince ve uzundur.
Yumurta, oval, beyaz-krem renkte olup ortalama 2.6 mm uzunluğunda ve 1.1 mm enindedir. Genç larvanın baş kısmı siyah, diğer kısımları ise sarımsı beyaz renktedir. Larva olgunlaştıkça renk sarımsı kahverengiye döner. Olgun larvanın uzunluğu 50 mm, eni ise 20 mm olup, güçlü ağız yapısına sahiptir. Larva, gelişimini tamamladıktan sonra beslendiği ortamı terk eder, palmiyenin hemen altında toprakta, palmiye üzerindeki yaprak sapları ile gövde arasında veya ağacın zarar görmüş kısımlarında, palmiye liflerinden 50–95 x 25–40 mm boyutlarında oval bir kokon örerek pupa olur. Pupa dönemini kokon içinde geçirir. Pupa, önce krem daha sonra kahverengidir. Pupada baş aşağıya doğru bükülmüştür, anten ve gözler belirgin olup, 35 x 15 mm boyutundadır.
Dişi bireyler hayatları boyunca yaklaşık 200 – 300 adet yumurta bırakır. Yumurta, taze yaprakların gövde ile birleştikleri yerlere veya palmiyenin zarar görmüş kısımlarına, birbirine temas etmeyecek şekilde yan yana ve bitki dokusu içine bırakılır. Yumurtalar 2 ile 5 gün arasında açılır. Yumurtaların gelişebildiği en yüksek sıcaklığın 40ºC olduğu belirlenmiştir. Yaklaşık 1 ile 3 ay arasında değişen larva döneminden sonra pupa dönemine giren zararlı, 14 – 21 gün sonra ergin olur. Erginler, sıcaklığın 12–14°C üzerinde olması durumunda aktif hale geçerler. Bölgelere göre değişmekle birlikte erkek bireyler 50–120 gün, dişiler ise 50-109 gün yaşar. Tüm hayat dönemi yaklaşık 4 ay sürmektedir. Erginler uzun uçuşlar yapma yeteneğinde olup, bir uçuşta 900 m uzaklığa ulaşabildiği kaydedilmiştir. Yılda 25–27°C sıcaklıkta 3 döl verebilir.




2- ZARAR ŞEKLİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI:
Zararı larvalar yapar. Yumurtadan çıkan genç larvalar gövde içine girer ve burada yumuşak lifli dokuyla beslenerek tüneller açar. Larva, yaşamını tamamen gövde içinde geçirdiği için başlangıçta zararlıyı ve oluşturduğu zararı tespit etmek çok zordur.
Zararlının palmiye ağaçlarının büyüme noktalarında beslenmesi sonucu, gövde üzerinde ve yaprakların gövdeye bağlandığı kısımlarda açılan küçük deliklerden sarımsı kahverengi yapışkan bir sıvı ve larvanın beslenme artıklarının oluşturduğu tümsekler gözle görülebilir. Zamanla (yaklaşık 2-3 yıl sonra) yapraklarda sararma, solma ve kuruma gözlenir. Larvalar 1 m uzunluğunda tüneller açabilmektedir. Zarar gören bitki dokularında çürümelerin meydana gelmesi ve kötü bir kokunun yayılması tipiktir. Ağaçlarda tünel sayısı arttıkça ağacın gövdesi giderek zayıflar ve bu durum ağacın kolaylıkla devrilmesine ya da çürüyerek ölmesine neden olur. Bu zararından dolayı birçok ülkede hurma ağaçlarının tamamen yok olmasına ve dolayısıyla önemli ekonomik kayıplara yol açmaktadır.
Dünyada, Mısır, İsrail, Ürdün, İspanya, Yunanistan, İtalya, Fas Cezayir, Bangladeş, Bahreyn, Kamboçya, Çin, Hindistan, Endonezya, Irak, Iran, Malezya, Myanmar, Umman, Pakistan, Filipinler, Katar, Suudi Arabistan, Tayland, Birleşik Arap Emirlikleri, Vietnam, Avustralya, Papua Yeni Gine, Solomon Adaları, İspanya, İtalya, Fransa ve Amerika’da yaygın olarak görülmektedir. Zararlı, Türkiye’de ilk kez 2005 yılında Mersin’de hurma ağaçlarında tespit edilmiş, daha sonra yapılan sürvey çalışmaları ve gözlemler sonucunda Adana, Antalya, Muğla, İzmir ve İstanbul illerinde varlığı belirlenmiştir.

3- KONUKÇULARI:

Genellikle Palmae (Arecaceae) familyasına ait palmiye cinsi bitkilerdir. Phoenix canariensis Hort. ex Chabaud, P. dactylifera L., P. sylvestris Roxb., Areca catechu L., Arenga pinnata (Wurmb) Merrill, Borassus flabellifer L., Caryota maxima (Himalaya), C. cumingii Lodd.ex Mart., Cocos nucifera L., Corypha gebanga (Blume) Blume, C. elata Roxb., Elaeis guineensis Jacq., Livistona decipiens Becc., Metroxylon sagu Rottb., Oreodoxa regia Kunth, Sabal umbraculifera (Jacq.) Mart, Trachycarpus fortunei (Hook.) H.Wendl ve Washingtonia sp. gibi birçok tür konukçusu olarak bildirilmektedir. Ayrıca, Saccharum officinarum L. (şeker kamışı), Agave americana L. (sabırlık) ve Cycas revoluta Thunb. (sıkas) bitkileriyle de beslenebilmektedir.


4- DOĞAL DÜŞMANLARI :
Türkiye’de bu zararlı yeni olduğundan herhangi bir doğal düşmanı bilinmemektedir. Dünyada yayılış alanlarında bazı doğal düşman türleri belirlenmiş olmakla birlikte, zararlıyı baskı altında tutabilen etkili bir tür henüz bilinmemektedir. Orta Doğu ülkelerinde, entomopatojen nematodlardan, Heterorabditis ve Steinernema, entomopatojen funguslardan da Beauveria bassiana ve Metarhizium anisopliae türlerinin uygulamada kullanımına yönelik çalışmalar halen devam etmektedir.

5-MÜCADELESİ
5.1. Kültürel önlemler
Zararlı ile mücadelede kültürel önlemler önemli bir yer tutmaktadır. Periyodik olarak ağacın zayıflamış ve çürümekte olan kısımları temizlenmelidir. Sağlıklı bir ağacın herhangi bir yerinde yapılacak kesim ve yaralamalardan kaçınılmalıdır. Budamalar, zararlının aktif olmadığı kış aylarında yapılmalıdır. Kök sürgünleri ve kesilen dallar imha edilmelidir. Palmiye ağaçları için uygun sulama ve gübreleme programı ile ağaçların strese girmesi engellenmeli ve sulama, tercihen damla sulama şeklinde yapılmalıdır.
Ağır zarar görmüş palmiye ağaçları, zararlının değişik dönemlerine (yumurta, larva, pupa ve ergin) ait çok sayıda birey ihtiva ettiğinden bu şekilde zararlı ile bulaşık ağaçlar özellikle ergin bireylerin etrafa dağılmasına fırsat vermeden, yakılarak ya da gömülerek bir an önce ortadan kaldırılmalıdır.

5.2. Karantina önlemleri
Bu zararlı ile bulaşık ülkelerden ithal edilen palmiye ağaçlarının yurdumuza girişinde dış karantina önlemlerine önem verilmelidir. Zararlı, ergin dışındaki dönemlerini palmiye ağacının içinde tamamladığından, bitkinin dışından tespit edilmesi çok zor olmaktadır. Bu yüzden ülkeler arası palmiye ağacı ticaretinde zararlının taşınma riski oldukça yüksektir. Bulaşık palmiyelerin yurt içinde taşınması, bu zararlının yayılmasına neden olacağı için iç karantina tedbirlerine titizlikle uyulmalıdır.



5.3. Biyolojik Mücadele
Bu zararlının orijini olan bölgede mevcut doğal düşmanları bulunmakla birlikte, Türkiye’de bu zararlının doğal düşmanları ile ilgili yapılmış herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.

5.4. Biyoteknik yöntemler
Zararlının varlığının belirlenmesi ve ergin popülasyonunun azaltılması için feromon tuzakların kullanılması, kırmızı palmiye böceğini kontrol altında tutmada en önemli mücadele yöntemlerinden biridir. Feromon olarak erkek bireylerin salgıladığı Ferrugineol ((4S, 5S)-4-methyl-5-nonanol) kullanılır. Ancak feromon tek başına yeterli etkiyi sağlayamadığı için, tuzakların (kova tipi, huni tipi) içine küçük naylon poşette etil asetat (100 mg) ve bir cezp edici yem (hurma meyvesi, şeker, şeker kamışı, palmiye ağacının herhangi bir kısmı vs.) ilave edilerek feromon maddesinin etkisi arttırılır. En yaygın olarak kullanılan tuzak tipi, kova tipi olup, 10-15 litre hacminde, ve 25-30 cm yüksekliğindedir. Kenarında ve kapağında böceğin girebilmesi için 4’er adet, 10 cm² ebadında pencereler bulunur. Kapağın altındaki çengele, feromon ile etil asetat asılır. Tuzağın içine cezbedici yem, yüksek nem seviyesini korumak ve gelen ergin bireylerin tuzağın dışına çıkmasını engellemek için de yaklaşık 1-2 litre su ilave edilir. Ayrıca, kovanın etrafına gelen ergin bireylerin tutunarak pencerelerden içeri girmesini sağlamak için bir bez sarılır. Tuzaklar yerden yaklaşık 1.5-2 m yükseğe ve gölgede kalacak şekilde asılır. Feromon kapsüller ile etil asetat bulunan poşetler 2-3 ayda bir, cezbedici yem ise sıcaklığa bağlı olarak en geç üç haftada bir değiştirilmelidir ve suyu biten tuzaklara su ilave edilir.
Zararlının tespiti için, palmiye ağacı bulunan park, bahçe ve fidanlıklarda hektara bir tuzak, yol kenarı ve orta kaldırımlarda sıra halindeki palmiye ağaçları için ise 1 km’de bir tuzak asılır. Tuzaklar, 1 – 2 haftada bir kontrol edilir ve yakalanan kırmızı palmiye böceği erginleri sayılır. Belirli dönemlerde yakalanan böcekler sayılarak, erginin uçuş aktivitesi ve zararlının popülasyon yoğunluğu belirlenir. Böceğin varlığının tespit edildiği yerlerde kitlesel yakalama amacıyla tuzak sayısı artırılarak uygulama yapılır. Tuzaklar, yıl boyunca bulunduğu yerde asılı tutulur.

5.5. Kimyasal Mücadele
Zararlıya karşı ülkemizde herhangi bir ruhsatlı ilaç bulunmamaktadır. Son yıllarda yurt dışında iyi sonuçların alındığı farklı kimyasal mücadele uygulamaları bulunmaktadır. Zararlıyla bulaşık palmiye ağaçlarının bulunduğu alanlarda, bir yandan zararlının sağlıklı palmiye ağaçlarına bulaşmasının engellenmesi, diğer yandan da sağlıklı palmiye ağaçları için tehdit oluşturan bulaşık ağaçlardaki ergin bireylerin dağılmasının engellenmesi için palmiye ağaçları ilaçlanmalıdır. İlaçlamada tüm ağaç yüzeyi, özellikle yaprak petiollerinin ağaç gövdesi ile birleştiği kısımlar ilaçlı su ile iyice ıslatılmalıdır. Bu durumda ağaç başına yaklaşık 20-30 lt ilaçlı su kullanılır. Zarar belirtileri gösteren palmiye ağaçlarının büyüme noktası henüz zarar görmemişse hemen tedavi edici insektisit uygulamalarına geçilmelidir. Bu şekildeki ağaçların ölü yaprakları budanır ve gövdede zarar görmüş dokular kazınarak temizlenir. Bu kısımlara sprey şeklinde bir insektisit uygulanır. Ayrıca, sistemik bir insektisit, gövdeden enjekte edilir veya topraktan ağacın kök bölgesine verilir. Eğer ağacın büyüme noktası zarar görmüş ve tüm yapraklar kendini aşağıya doğru bırakmışsa, ağacın bulaşma kaynağı olmasının engellenmesi için bir an önce uygun şekilde imha edilmelidir.
Ayrıca, budamalardan sonra kesilen yüzeylere, zararlının yumurta bırakmasına engel olmak için kontak ya da sistemik etkili insektisitlerle sprey şeklinde ilaçlama yapılır. Sistemik insektisitler, ağacın gövdesinin toprakla birleştiği kısmın hemen etrafına 20-30 cm derinliğinde çukurlar açılarak buraya 10-20 lt su ile birlikte verileceği gibi, ağacın gövdesine, yere 30-45 derecelik açı yaparak matkapla 10-15 cm uzunluğunda delikler (ortalama 4 adet delik) açılır ve önerilen dozda insektisit bu deliklere enjekte edilir. Daha sonra deliğin ağzı aşı macunu ile kapatılır.
Yeni bulaşmaları engellemek amacıyla yapılan insektisit uygulamaları yaklaşık olarak 25-30 günde bir tekrarlanmalıdır. Ancak, zararlının henüz biyoekolojisi ve doğal düşmanları bilinmediği için, çevreye ve doğal düşmanlara zarar vermesi nedeniyle fazla ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Koruyucu veya tedavi edici olarak uygulanan ilaçlamalarda, insektisitler dönüşümlü olarak uygulanmalıdır. Topraktan **** enjeksiyon yoluyla sistemik insektisitlerin uygulanması tercihen bitkinin iletim demetlerinin daha iyi çalıştığı bahar ve yaz aylarında yapılmalıdır.







5.5.3. Önerilen İlaçlar, Dozları ve Uygulama Şekli
Etkili maddeAdı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat) 100 lt suya veya Ağaç başına Uygulama Şekli
monocrotophos, 400 g/lt + dichlorvos, 500 gr/lt EC, SC, SL 5 ml + 5 ml /oyuk veya larvanın giriş yeri Ağaçta zararlının yol açtığı oyuklar ve deliklerin içine konularak üzeri aşı macunu ile kapatılır.
chlorpyrifos ethyl, 480 g/lt EC 100 ml/100 lt Ağaç yaprakları ile birlikte gövdesi tamamen ilaçlı su ile ıslanacak şekilde ilaçlanır.
azinphos methyl % 25 WP 250 gr / 100 lt Ağaç yaprakları ile birlikte gövdesi tamamen ilaçlı su ile ıslanacak şekilde ilaçlanır.
imidacloprid + betacyfluthrin, 300 (210 g/lt + 90 g/lt) OD 50 ml/100 lt Ağaç yaprakları ile birlikte gövdesi tamamen ilaçlı su ile ıslanacak şekilde ilaçlanır.
lambda – cyhalothrin, 50 g/lt EC, SC, CS 100 ml/100 lt Ağaç yaprakları ile birlikte gövdesi tamamen ilaçlı su ile ıslanacak şekilde ilaçlanır.
imidacloprid, 350 g/lt SC 20 ml/ağaç 10-20 lt su ile karıştırılarak ağacın kök boğazına verilir
imidacloprid, 200 g/lt SL 35 ml/ağaç Direkt ağaç gövdesine enjekte edilir. Ayrıca 10-20 lt su ile karıştırılarak ağacın kök boğazına verilir.
alphacypermethrin 100 g/lt EC 100 ml/100 lt Ağaç yaprakları ile birlikte gövdesi tamamen ilaçlı su ile ıslanacak şekilde ilaçlanır.

6. Uygulamanın Değerlendirilmesi
Zararlıya karşı uygulanan mücadele yöntemlerinin etkinliği, her yıl yapılacak olan makroskobik gözlemlerle ve feromon tuzaklarla yakalanan ergin bireylerin yoğunluğuna bakılarak değerlendirilir.

erolsen37 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2008, 21:55   #9
Ağaç Dostu
 
Plumbago's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-12-2005
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 816
Galeri: 17
Dün Mersin İl Tarım Müdürlüğü'nün konu ile ilgili verdiği seminerden aklımda kalan bir kaç konuyu paylaşayım,

- Zararlının ismi her ne kadar Palmiye Kırmızı Böceği ise de ülkemizde daha çok Phoenix sp. (Hurma) türlerinde görülmekte.

- Palmiye Kırmızı Böceği ile ilgili olarak her ülke kendine göre çeşitli mücadele yöntemi geliştirmekte. Ülkemizde palmiye ve Hurma türleri genellikle kent içinde süs bitkisi olarak kullanıldığı ve dağınık olarak bulunduğu için savaşım ve karantina tedbirleri çok zor olmakta.

- Palmiye Kırmızı Böceği ilk olarak Aralık 2005'te Mersin'de Merko Tatil Sitesi içerisindeki Hurma ağaçlarında, site sakinlerinin ağaçlardan kötü bir koku gelmesi ve kuruması ile ilgili olarak Tarım İl Müdürlüğü'ne başvurmaları sonucu tespit edilmiş. Mersin il sınırları içerisinde tespit edilen başka bir bölge yok henüz.

- İlk olarak Mersin'de tespit edilmesine rağmen böceğin bulunduğu ağaçlarda varlığı 2-3 sene içerisinde belirlenebildiğinden büyük ihtimalle Adana bölgesinde bulunan ithal bitkilerden yayıldığı sanılmakta. Gazipaşa-Anamur arasında ve bu bölgenin Kuzeyinden geçiş yolu olmadığından dolayı ithal bitkiler yoluyla Türkiye'ye gelmiş olma olasılığı kuvvet kazanıyor.

- Böcek larva halindeyken bitkiye zarar veriyor ve erginliğe ulaştıktan sonra diğer bitkilere ulaşabiliyor. Bir seferde 900 m. olmak üzere aralıklı olarak günde 27 km. kadar uçabilme yeteneğine sahip.

- Larvalar ağacın iç kısımlarında yaşadığı için ilaçlama ile yok edilmesi pek mümkün değil. Ağaçların dağılımlarından dolayı biyolojik olarak mücadele de pek mümkün değil. Şu ana kadar uygulanabilen tek mücadele yöntemi zararlının daha fazla yayılmasını engelleyerek baskı altına alabilme çalışmaları. Bölgedeki diğer ülkelerde de sadece popülasyonun baskı altına alınabilmesi mümkün olmuş. Tamamiyle yok edilmesi şimdilik mümkün görünmüyor.

- Şu ana kadar Adana il sınırları içerinde 80 yaş ve üzeri 100'e yakın Phoenix sp. (Hurma) ağacının kuruyarak yok olmasına neden olmakla beraber ne kadar ağaca bulaştığı tam olarak tespit edilememiş.

- Ülkemizde genellikle Hurma türlerinde görülmekle birlikte genel olarak tüm palmiye türleri ve şeker kamışında yaşayabilmekte, ayrıca ergin bireylerin beslenme amaçlı olarak muz meyvesini kullanabilmelerine rağmen Musa sp. (Muz) türlerinde herhangi bir zararlı izine rastlanmamaktadır.

Bunlar dışında eğer çevrenizdeki özellikle Hurma ağaçlarından kötü bir koku geliyorsa, gövdesinden sıvı sızıntısı varsa, yaprakları informal veya kesik bir görüntüye büründüyse vakit geçirmeden bulunduğunuz ilin il tarım müdürlüklerine haber verin.

Son olarak seminerde beni en çok etkileyen cümle ise bir kaç sene içerinde Adana'da Phoenix sp. (Hurma) türü hiç bir bitki kalmayacağı daha sonra böceklerin Washingtonia sp. (Palmiye), Chamaerops sp. (Tüylü Palmiye) gibi türlere geçmeye başlayacağı ve asıl tehlikenin o aşamadan sonra başlayacağı gerçeği oldu.

Kısa bir süre içerisinde yapılan çalışmalarda başarı sağlanamazsa durum çok daha vahim bir hal alacak.
Konuyla ilgili çalışma yapan herkese kolaylıklar diliyorum...


Düzenleyen Plumbago : 20-03-2008 saat 09:01
Plumbago Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-08-2008, 20:42   #10
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Bu konuya bir açıklık getireyim istedim.
Sanıldığı gibi göz yumulduğu falan yok.
Bu konuyla ilgili gerçekten ciddi çalışmalar yapıldı ve yapılıyor.
İthalat sırasında bu bu böceğin farkedilme ihtimali yoktu.Mühendis inspektörler ,
gümrükleme sahasına gelen bitkilerde Avrupa karantina listesinde palmiyelerin ithalatında
gerekli şartlara bakarlar ve ona göre yapılan analiz sonuçlarında bitkiler yurda kabul edilir.
1.si Kırmızı Palmiye böceği bu şartlar içerisinde yoktu.
2.si larvalar ve-veya yumurtalar gövde içerisinde olduğundan tespit edilmesi imkansızdı.

bu konudaki kayda değer ilk ihbarı da ben yaptım.hemen geldi Zirai karantina ve bitki koruma yetkilileri.
derhal bilimsel araştırmalar ve tepit çalışmaları yapıldı.
Aşağıdaki resimleri de ilk olarak Karantinaya ben gönderdim.
daha sonra bu çalışmalar başladı.
tek hata bu çalışmalar devam ederken hala Mısır'dan Hurma edilmesine devam edilmesiydi.
geç te olsa bu da yasaklandı.Şu an hiçbir devletten Palmiye ailesine ait bitki kabul edilmiyor.
Bütün Akdeniz şeridine Feromon tuzakları asıldı ve tespitler yapıldı.
böceğin tespit edildiği yerlerde ilaçlamalar yapılması yönünde önerilerde bulunuldu,seminerler düzenlendi,çözüm arandı.
Şu an gerek özel gerekse Kamusal alanlarda çok ciddi bilinçlenme sağlandı.
Ancak 200 cins 2500 e yakın türü bulunan bütün palmiyelerin ithalatı da güme gitti.
öyle ki,bu böceğin Pupasından daha ince gövdesi olan (böcek pupayı gövde içerisinde yapıyor) palmiyeler bile yasaklandı.

Eklenen Resimler
   

Düzenleyen hamibasoglu : 09-07-2009 saat 12:04 Neden: EKLEME
hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-03-2009, 21:41   #11
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,244
Galeri: 88
18 bin Mısır palmiyesi ’böcek’ yaydı, belediyeler kábus gördü


2004 yerel seçimlerinin ardından başta Ege ve Akdeniz Bölgesi’ndeki belediyelerde başlayan palmiye sevdası, turistik tesis ve yeni konut projeleriyle Türkiye’ye yayıldı. Mısır’dan ithal edilen hastalıklı palmiyelerden belediyelerin payına 18 bin adet düştü. Ancak, palmiyelerle birlikte dev ağaçları bir gecede kurutan böceklerin de gelmesi, bu sevdayı kabusa dönüştürdü.

MISIR’da tanesi 30 dolara kadar düşen hastalıklı palmiye ağaçlarını tüm uyarılara karşın, ithal edip, başta belediyeler olmak üzere, otel ve yeni konut projelerine 100 ile bin 500 dolar arasında pazarlayan firmalar yüzünden şimdi, Türkiye’deki tüm palmiyeler (palmiyenin bir türü olan hurma ağacı da dahil) imha edilme tehlikesiyle karşı karşıya. İlk kez, 2005 yılında Mersin’de ortaya çıkan, ardından İzmir, Bodrum, Antalya, Adana ve İstanbul’a kadar yayılan, aralıksız 2 kilometre uçarak, her seferinde 200 yumurta bırakan kırmızı palmiye böceğine karşı kesin ilaç çözümü de bulunmuyor.

18 bini hastalıklı

Sadece Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde bulunan belediyeler, 28 Mart 2004 seçimlerinin ardından Mısır’dan ithal edilen bu palmiyelerin 18 binini satın aldı. Tanesi 30 dolardan ithal edilmesine karşın belediyelerin satın aldıkları bu palmiye ağaçları için ithalatçı ve aracı firmalara ödedikleri toplam bedel, 1 milyon 759 bin 790 TL oldu. Fiyatının cazip olması, ithal palmiyeleri bir anda otel, motel, tatil köyü gibi turistik işletmelerin yanı sıra, 2005 yılında peş peşe uygulamaya konulan yeni konut projelerinin de gözdesi haline getirdi. Aşırı talep yüzünden Mısır’dan ithal edilen phoenix dactiliferalar adlı palmiye ağacıyla birlikte, kırmızı palmiye böceği (Rhynchophorus ferrugineua) de geldi. Bu zararlı daha sonra İzmir, Mersin ve Antalya’nın simgesi phoenix caneriensis adlı hurmaya da sıçradı. 60 yaşındaki bir hurma ağacının bir gecede içini boşaltıp, kurutabilen kırmızı palmiye böceğinin şimdi mısır ve şeker kamışına da sıçrama tehlikesi doğdu. Bu da, Türkiye’deki tüm palmiyelerin imha edilme tehlikesini beraberinde getirdi.

6 il karantinaya alındı

Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Antalya ve Muğla’da karantina başlatıldı. Bu uygulamayla birlikte böceğin bulunduğu ağaçlar tek tek tespit edilerek, feromon adı verilen tuzaklama yöntemi ile alan daraltması yapılmaya çalışılıyor. Ancak bu tuzaklar, sadece erkek böcekler üzerinde etkili olabiliyor. Koruyucu ve tedavi edici önlem olarak ağaçların gövdelerine kimyasal ilaçlar enjekte ediliyor. Ne var ki, bu ilaçlar da böceğin yayılmasını kuluçka dönemi dışında önlemede fazla etkili olamıyor.

Datça hurması da tehlikede

Dünyada sadece Datça Yarımadası, Finike ve Girit’te bulunan Datça hurmasının yayılan bu böceklerden korunması için mücadele veren Datça İlçe Tarım Müdürlüğü, palmiyelere tuzaklar asarak devamlı kontrol altında tutmaya çalışıyor. Ancak, kırmızı palmiye böceklerinin sadece bir çifti, üç yılda 50 milyon yeni böceğin çevreye yayılmasına yol açabiliyor. Ağaçtaki varlığı da 3 yıl geçmeden anlaşılamıyor. Anlaşıldığında da ağaç aniden kuruyarak ölüyor. Böceklerinin kuruttuğu ağaçların anında imha edilmesi gerekiyor. Her bir ağaç için uygun imha maliyeti de 500 TL’yi buluyor.

Kırmızı böceğin Türkiye’ye gelişi

İLK defa 1980 yılında Malezya’da hindistancevizi ağaçlarında görülen bu böcek, Suudi Arabistan’a, buradan da ihraç edilen hurma fidanları ile Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve 1994’te Mısır’a sıçradı. 1996 yılında Mısır’dan ihraç edilen Arap hurma ağaçları ile İspanya’ya bulaştırıldı. 1999’da İsrail’de görüldü. Son yıllarda Mısır’dan ithal edilen hurma ve palmiye ağaçları ile de Türkiye’ye yayıldı. Ölüm yalnız hastalıklı ithal hurma ağaçlarını değil, Türkiye’ye özgü türleri de kapsıyor.

10 binlerce palmiye kurudu

2004 ve 2005 yılları arasında 11 bini Mısır olmak üzere Türkiye’ye ithal edilen palmiye ağacı sayısı 30 bini bulurken, bundan belediyelerin payına 18 bin düştü. Hastalığın tespit edilmesiyle birlikte 2006’da 36 ülkeden ithalat yasaklandı. Türkiye’de hastalık ilk olarak 2005 yılında fark edildi. Hastalık, sadece Adana’daki 3 bin palmiyeden 2 bin 700’ünün ölümüne yol açtı. Hastalık Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde on binlerce palmiyenin kurumasına neden oldu.

Hastalıklı yörelerden palmiye nakli yapılıyor


MUĞLA Köyceğiz’de bitki üretimi yapan Palmiye Merkezi adlı firmanın sahibi Ragıp Esener, ithalatın yasaklanmasından 6 ay önce yasağın çıkacağı haberi yayıldığında, fırsatçıların gemiler dolusu hurma ağacını Mısır’dan getirerek, Antalya’ya yığdığını söyledi. Esener, "Şimdi, yerli türlere de böceğin atladığı görülüyor. Bu nedenle Tarım Bakanlığı iç karantina uyguluyor ve hastalıklı yörelerden palmiye nakline izin vermiyor. Ancak, buna rağmen hastalıklı yörelerden izinsiz palmiye nakli devam ediyor" dedi.

Erkan ÇELEBİ

Hürriyet

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-03-2009, 22:45   #12
Ağaç Dostu
 
Cumhur Tonba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-07-2008
Şehir: EDİRNE-ANTALYA
Mesajlar: 11,420
Galeri: 80
Sayın Hamibasoğlu.
10 numaralı mesajınızı okudum. Size teşekkür ederiz.
Aslında gözden kaçan bir durum da var. Palmiye konusunda değil. Bazen forumda okuyoruz. Tanıdıkları vasıtası ile, mektupla vs. yollarla yurt dışından tohum, çiçek, çelik vs. getirenler oluyor. Bu bile büyük bir tehlike.
İstenmeden, farkına varmadan bir çok hastalık ve zararlı etmeni yurtiçine transfer etmiş oluyoruz. Arkadaşlarımızın bu konuda daha duyarlı olmasını bekleriz.
Bu konuda yazı yazan, bilgilendiren tüm arkadaşlara teşekkürler.

Cumhur Tonba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-03-2009, 23:27   #13
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Cumhur Tonba Mesajı Göster
Sayın Hamibasoğlu.
10 numaralı mesajınızı okudum. Size teşekkür ederiz.
Aslında gözden kaçan bir durum da var. Palmiye konusunda değil. Bazen forumda okuyoruz. Tanıdıkları vasıtası ile, mektupla vs. yollarla yurt dışından tohum, çiçek, çelik vs. getirenler oluyor. Bu bile büyük bir tehlike.
İstenmeden, farkına varmadan bir çok hastalık ve zararlı etmeni yurtiçine transfer etmiş oluyoruz. Arkadaşlarımızın bu konuda daha duyarlı olmasını bekleriz.
Bu konuda yazı yazan, bilgilendiren tüm arkadaşlara teşekkürler.
merhaba rica ederim,
çok önemli bir konuya değindiniz.
Evet yurt dışından dediğiniz yollardan gelen tohumlar gerçekten risk oluşturuyor.
Hastalık yapıcı zararlı organizmalar bir yana,Transgen tohumların yani DNA yapısı değiştirilerek çeşitli renk ve şekle sokulmuş (pembe domates,sarı biber vs....) sebze ve diğer nebati tohumlar ülkemizdeki mevcut gen havuzunu da riske ediyorlar.hepimizin bildiği üzere rüzgarla veya böcekle taşınan polenler Aynı cinsteki bitkileri döllerler.İşte tehlike burada.Konu çok geniş ama halen bu sitede de DNA sı ile oynanmış Transgenik tohum alışverişi yapılıyor.Duyarlılık önce Ağaçlar.net den gelmeli.Bu tohumların ticaretine bile izin verilmemeli.
Domates kırmızıdır ve o hali ile doğaldır.Eski domateslerimizi hatırlayın mis gibi kokardı,dna ile oynaya oynaya verimi arttırdılar ama gerek lezzet gerekse besin değeri açısından çok büyük kayıplar var.
bu konuda herkezin duyarlı olması gerekiyor ama bizler anca siyasilerin günlük hezeyanları veya Hadise'nin Klibi ile vakit geçiririz

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-03-2009, 23:50   #14
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
11 Nolu mesaj için şunu eklemekte fayda görüyorum.
evet yazılanların tamamı doğrudur.Ancak Bu böcek Phoenix Cinsinde zarar yapıyor.
Tüm palmiyeleri zanlı olarak görmemek lazım.
Şu ana kadar bu böceğin öldürdüğü bir Washingtonia veya Chamaerops görmedim.
Ne Türkiye'de ne dünyada.
En büyük vicdansızlık ta Böceğin tesbitinden sonra bile elinde ithal izni olan ,gözünü para hırsı bürümüş vicdansız ithalatcılar yukarıda belirtildiği üzere ellerinde nekadar izin varsa alel acele getirdiler.Karantinanın en büyük hatası bu olmuştur.
Bir de şunu eklemek isterim,
Hurma (Phoenix dactylifera) bitkisini İstanbul'a satan da Alıp diken de vicdansızdır.
Sahra çölünde Kutup ayısı gibi bir olay bu.

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-04-2009, 21:03   #15
Ağaçsever
 
milyonstar's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-02-2009
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 62
forumdaki herkeze iyi aksamlar tarım il müddürlükleri cogu seye göz yumuyorlar ben antalyada kesme cicek işi ile urasıyom ve bu zararlıların coguda yurt dısından geliyor yabani otlarda var ve bazı fidelerde özellikle yurda girerken arastırma yapılmıyo sonra sorun cıkınca yapılıyo ama biz yurt disına ihracak yaptıkmı bizim tırlarımız günlerce gümrüklerde bekliyo

milyonstar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-07-2009, 19:14   #16
Yeni Üye
 
palmizm's Avatar
 
Giriş Tarihi: 07-05-2009
Şehir: Izmir
Mesajlar: 10
Galeri: 2
Palmiye Kırmızı Böceği - (Rhynchophorus ferrugineus)
Kırmızı palmiye böceği henüz kesin çözümü getirilememiş bir sorundur. Üreticiler zararlarını azaltmak maksadıyla iki çeşit korunma ve mücadele yönteminden önemle bahsetmektedirler. Bunlardan birincisi;
İMHA;
İmha kırmızı palmiye böceğinden zarar gören ağacın, diğer sağlıklı ağaçlardan mümkünse uzakta, mümkün değilse de fazla vakit kaybetmeden gövdesinin ve dallarının tamamen yakılmasıdır. Böylece böceğin diğer sağlıklı ağaçlara geçmesi engellenmeye çalışılır. Ancak kesin çözüm elbette henüz yoktur.
Diğer mücadele aracı ise ziraatte başka mücadelelerde de kullanılşan feromon tuzağıdır.
FEROMON TUZAKLARI;
Böceklerin aralarındaki kimyasal iletişim maddesidir. Özellikle çiftleşme zamanlarında bu kimyasak salgı sayesinde eşlerini bulabilmektedirler. İşte bu feromon denilen maddenin kapsüllere emdirilip tuzakların içerisine konulmasıyla içeri giren böcek çıkamayacaktır böylece çiftleşme zamanında pekçok zararlı imha edilebilir. Feromon tuzakları ağaç diplerine konulabilecekleri gibi ülkemizde çalınmaması açısından ağaçlara 1-2 metre yükseklikten sallanacak şekilde bağlanmaktadır. Feromon tuzakları da palmiye böceğiyle mücadelede en etkili yol olmasa da kısmen fayda sağlamaktadır.
Feromon tuzaklarının fiyatları ise kalitesine ve markasına göre, adedi maksimum 10ytl olduğu gözlemlenmiştir. İnternet üzerinden satışları fazlaca yapılmaktadır.
Daha detaylı bilgi için tarım bakanlığının web sayfası ziyaret edilebilir.
Palmiye

palmizm Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-07-2009, 22:31   #17
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: ISTANBUL
Mesajlar: 8
palmiye govdesinde budama kaynakli olusan yariklar

selam siteye yeni uye oldum. palmiye almaya karar verdim alacagim palmiyelerin govdesini budamislar fakat duzgun bir sekilde yapamamislar sanirim govdenin uzerinde yarik seklinde oyuk yerler olusmus . acaba bu durum palmiyeye zaman icinde problem yaratir mi? konuyla ilgili bilgisi olan varsa cok sevinirim.
\tesekkurler

tango Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-07-2009, 08:54   #18
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi tango Mesajı Göster
selam siteye yeni uye oldum. palmiye almaya karar verdim alacagim palmiyelerin govdesini budamislar fakat duzgun bir sekilde yapamamislar sanirim govdenin uzerinde yarik seklinde oyuk yerler olusmus . acaba bu durum palmiyeye zaman icinde problem yaratir mi? konuyla ilgili bilgisi olan varsa cok sevinirim.
\tesekkurler
sevgili kardeşim,
resim yüklerseniz daha faydalı olur.
ama sen yine de Aşı macunu ile yarıkları kapat ve bez ile sar.
selamlar

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-10-2009, 13:32   #19
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 16-01-2009
Şehir: muğla
Mesajlar: 2
merhaba iyi günler benim bahçemdede kırmızı palmiye böceği olduğunu gördüm. ilk başta pek anlayamadım hatta yeni çıkan palmiye yapraklarının rüzgarlı havada devrilmesine kadar . devrilen yaprakların rüzgardan etkilendiğini düşündüm çünkü yapraklarda solma sararma yoktu. sadece ortadaki yapraklar eğilmişti. birkaç yeri aradım ve hastalık olabileceğini söylediler . sonra bir merdiven aracılığıyla palmiyenin (fenix) ortasına baktım ve yaprağın birini elimden tutup çekince yaprağın kolaylıkla koptuğunu gördüm ve yaprağın kök kısımlarında çürümelerin ve deliklerin olduğunu farkettim anladımki palmiyem hastalanmıştı. ve birkaç yaprak daha çektiğimde onlarında rahatça kopması beni iyice korkutmuştu ve sonunda kırmızı böcekleri ve kurtçukları gördüm. bende palmiyenin yerden bir metre üstünden kestim ziraatçiden aldığım ilacı uyguladım ve şimdi beklemeye başladım ikinci gün birkaç böcek ölmüştü.

DEFNE-HATAY Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-10-2009, 13:40   #20
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 16-01-2009
Şehir: muğla
Mesajlar: 2
Bahçemdeki diğer palmiye ağaçlarına bulaşma olasılığı nedir. bu kestiğim palmiye tekrar filiz verebilirmi. birde büyükçe bir sikasım var ona nasıl bir ilaç tedavisi uygulayabilirim. Bu sağlıklı ağaçları kurtarabilirmiyim. ölen ağacım yapraklar hariç 2 metreye 3 - 4 metre boyundaydı çok üzüldüm diğer ağaçlarımda baya büyük onlarında zarar görmesini istemiyorum bana bu konuda yardımcı olursanız sevinirim selamlar

DEFNE-HATAY Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-10-2009, 16:52   #21
Ağaç Dostu
 
serdarulusoy's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-10-2009
Şehir: izmir
Mesajlar: 174
Galeri: 44
Thumbs down

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi DEFNE-HATAY Mesajı Göster
Bahçemdeki diğer palmiye ağaçlarına bulaşma olasılığı nedir. bu kestiğim palmiye tekrar filiz verebilirmi. birde büyükçe bir sikasım var ona nasıl bir ilaç tedavisi uygulayabilirim. Bu sağlıklı ağaçları kurtarabilirmiyim. ölen ağacım yapraklar hariç 2 metreye 3 - 4 metre boyundaydı çok üzüldüm diğer ağaçlarımda baya büyük onlarında zarar görmesini istemiyorum bana bu konuda yardımcı olursanız sevinirim selamlar
bu hastalıktan dolayı çok uzuldum ılk olarak yapman gereken bulunduğun yerde il **** ilçe tarım mudurluğune gıtmek daha sonra yapılacakları en kısa zamanda yapman mumkun.. bunların larva yapıp yapmadıkları bılmek ve buna göre mucadele etmen gerekıyor eğerkı larvalar diğerlerıne bulaştıysa ağaçların ımhası gerekecektır.kestiğin ağaçlarında yakılması gerekıyor bu yuzden bu konuyu ihmal etmedenen yakın ziraat müdürlüğünden yapabilirisin diye düşünuyorum çok geçmiş olsun

serdarulusoy Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-10-2009, 11:40   #22
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi DEFNE-HATAY Mesajı Göster
Bahçemdeki diğer palmiye ağaçlarına bulaşma olasılığı nedir. bu kestiğim palmiye tekrar filiz verebilirmi. birde büyükçe bir sikasım var ona nasıl bir ilaç tedavisi uygulayabilirim. Bu sağlıklı ağaçları kurtarabilirmiyim. ölen ağacım yapraklar hariç 2 metreye 3 - 4 metre boyundaydı çok üzüldüm diğer ağaçlarımda baya büyük onlarında zarar görmesini istemiyorum bana bu konuda yardımcı olursanız sevinirim selamlar
merhaba evet malesef kırmızı palmiye böceği bulaşmış phoenix inize.
Matkapla gövdenin orta yerinden 15/20cm kadar delin.
Confidor adlı ilaca iyice doyurduğunuz pamuğu bir tornavida ile içine sokun.dışını aşı macunu ile kapatın.
eğer uç sürgünüzüzün gövde bağlantısı tamamen koptuysa bir daha filiz verme şansı yok malesef.umarım yoğun bir tahribat yoktur.
Bu böcekler pupasında çıktıklarında çifleşir ve en yakın sağlıklı ağaca (hurmaya) yumurtasını bırakır.Yayılmayı önlemek için hastalıklı ağaçta mevcut tüm larva ve yetişkinleri mümkünse uçmadan yakalayın ve yok edin.Ve de kaçışı engellemek için ağacın üst göbeğini sarın.
Cycaslarda şu ana kadar bu böceğin tahribatı görülmemiştir.
Böceğin tercihi %99 oranında Phoenix(=Hurma) cinsidir.
selamlar.

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-11-2009, 11:46   #23
/
 
Giriş Tarihi: 08-10-2009
Şehir: muğla
Mesajlar: 1
ilginize çok teşekkür ederim. evet kestiğim palmiyenin yakılması gerektiğini öğrendim fakat benim böyle bir imkanım yoktu. bende ilçe tarım müdürlüğünü aradım onlar ise hiç ilgilenmedi bende fazla üstelemedim şimdi diğer palmiyelerin birine daha bulaşmış onu ilaçlama rağmen ona da bulaşmış onunda eski yapraklarını kestim ve ortada 1-2 yaprak bıraktım yani yeni çıkanları onlarında uçlarını yemişler yaprakların kökleri sağlam sadece uçlarını yemişler palmiyem kurtulurmu birde son hastalanan palmiyem ikizdi diğeri henüz sağlam onaada bulaşırmı gerçi onuda ilaçladım ama yinede korkuyorum bu konuda daha etkili bir çözüm yolu yokmu peki bu hastalık nerden gelmiş olabilir çevremde fazla hatta hiç palmiye yok diyebilirim birde ben ilaçlamayı ben en son kesilen yaprakların altından delerek pompayla verdim ve üstüne macun sürmedim çünkü bana böyle tarif etmişlerdi. bununda diğer palmiyelere bulaşmasında etki olurmu bu konularda beni aydınlatırsanız sevinirim tekrar hoşçakalın selamlar

doğadan havadis Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-12-2009, 21:11   #24
Ağaç Dostu
 
karaselvi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-09-2007
Şehir: denizli
Mesajlar: 464
Galeri: 12
Denizliye gelenlerin ilk dikkatını çeken bir çok sokak başında devamlı akan kaynak suyu çeşmeleri ve palmiyeleridir. Bazı palmiyelerin toprağa yakın gövdelerinin çok ince olduğu dikkatimi çekiyordu zamanla bunların yıkılma tehlikesi olduğu için sokuldu ya da kesildi. gövdenin toprağa yakın kısının bu kadar ince olmasının sebebi nedir. aşağıdaki ingilizce forumdada aynı fotoları görebilirsiniz.

http://images.google.com.tr/imgres?i...%3D40%26um%3D1

karaselvi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-12-2009, 14:03   #25
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
merhaba,
daha ziyade Şehir içine dikilmiş Washingtonia robustalarda var bu sorun.Açık alanlarda büyüyenlerde hiç görmedim bu sorunu.
Dengesiz büyüme şartlarından kaynaklanabileceğini düşünüyorum.Bir de Zamansız kabuk alma işlemi ve aşırı budama da ağacın kök,gövde ve taç dengesini bozuyor.
Denizli'de gerçekten devasa kalın gövdeli Washingtonia filiferalar gördüm.Bunu da toprağın türüne ve yeraltı sularının sıcak ve minerali bol olmasına bağlıyorum.

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-12-2009, 17:16   #26
Ağaç Dostu
 
karaselvi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-09-2007
Şehir: denizli
Mesajlar: 464
Galeri: 12
Evet kaynak suları kışın ılık akar denizlide ama çok kireçli.

karaselvi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-12-2009, 13:37   #27
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi karaselvi Mesajı Göster
Evet kaynak suları kışın ılık akar denizlide ama çok kireçli.
Zaten Washingtonialar da Alkalin kararkterli (aşırı değil) toprakları sever.

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-01-2010, 20:01   #28
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 09-11-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 11
Bahcemde 35 gun once diktigim palmiyeler sarardi ve goruntuleri sagliksiz bir yapiya burundu. Dikim yaptigim yer oldukca ruzgarli ve denize cok yakin. Ozellikle son gunlerde meydana gelen lodos firtinalari da agaclara tuzlu su serpintisi gelmesine neden oldu. Acaba agaclarin tuzlu su ve asiri ruzgardan dolayi olme ihtimali varmidir bilgi verirseniz cok sevinirim.

karafatma Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-01-2010, 16:17   #29
Ağaç Dostu
 
hamibasoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 549
Galeri: 11
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi karafatma Mesajı Göster
Bahcemde 35 gun once diktigim palmiyeler sarardi ve goruntuleri sagliksiz bir yapiya burundu. Dikim yaptigim yer oldukca ruzgarli ve denize cok yakin. Ozellikle son gunlerde meydana gelen lodos firtinalari da agaclara tuzlu su serpintisi gelmesine neden oldu. Acaba agaclarin tuzlu su ve asiri ruzgardan dolayi olme ihtimali varmidir bilgi verirseniz cok sevinirim.
Cevabı vermişsiniz zaten.
Bitkiyi Sarmanızı tavsiye ederim.
Bu şekilde devam ederse ölebilir.
Dibinde su birikmemesine özen gösterin

hamibasoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-09-2010, 17:13   #30
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 04-09-2010
Şehir: bursa
Mesajlar: 3
sayın hami bey ben bursadan mustafa şu anda elimde 20000 adet kara çam ve 100 adet cam fıstıgı fidanı var bir türlü sizinle irtibata geçemedim bulamıyorum sizi size yazdım ama bir cevap alamadım palmiye washingtonia robusta yetiştirmek istiyorum tohum bulamadım bana yardımcı olursanız sevinirimburda sizi bulmakta güçlük çekiyorum mailime cevap yazarsanız sevinirim site biraz karışık anca burda buldum burdan yazıyoruum size 100000 adet kadar dikmek istiyorum yerim müsait cevap bekliyorum saygılar

mustafa1661 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla

Konu Araçları
Mod Seç

Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 10:02.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024