agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Orman, Ormancılık, Orman Yangınları, Ağaçlandırma
(https)




Beğeni Düzeni14Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 11-04-2008, 01:12   #61
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Efendim, burada eylemli sözcüğü fiilî sözcüğü yerine kullanılıyor.

Sözü edilen, Yargıtay Kararına konu olan olayda, birilerinin ağaç diktiği araziye, Devletin el koyması amaçlanmış değil.

Hadise şudur: Öteden beri ve fiilen orman olan bir yer, bir şekilde (görevlilerin ihmali veya görevlerini kötüye kullanmaları sonucu) özel mülkiyete konu edilmiştir. Yani orman statüsünden çıkarılıp, tapu tesis edilmiştir.

Bu olay tespit edildiğinde ise zaman aşımı süresi geçmiştir. Zaman aşımına sığınılarak bu haksızlığın savunulmasını adil bulmayan Yargıtay, sözü edilen kararı vermiştir.

Bu konu çok tartışılmış lehinde aleyhinde bir çok makale yazılmıştır. Ben de mesleğim gereği bu konuya çokça muhatap oldum. 1992 yılında katıldığım üç günlük bir çalışma toplantısında (Mili Emlak Kontrolörleri, Hukukçu, Haritacı yaklaşık elli kişi) enine boyuna bu konuyu tartışmıştık.

Bu toplantıda Rahmetli Prof. İsmet Sungurbey'in de önemli katkıları olmuştu.

İşin hukuki tarafı bir yana, Marmaris ve İstanbul'un son elli yılını on-on beş yıl arayla çekilmiş hava fotoğraflarından izlemiştik. Bu sunumda nelerin görüldüğünü anlatmama gerek yok. Ormanların nasıl yağmalandığını zaten çıplak gözle de görüyoruz.

İstanbulda, son otuz yılda yağmalanan, ormanların bir kısmını, (senede bir kaç günlük ziyretlerim nedeni ile) ben bile hatırlıyorum.

Bu sunum, bir çok katılımcının fikrini değiştirmesine sebep olmuştu.

Bu karar, ortadan kaldıran yeni bir karar ya da daha üstün bir hukukî metin olmadıkça herkes için bağlayıcıdır.

Ülkemizde ormanlar halen kamu malıdır. Yani ulusun ortak malıdır. Bir çok konuda olduğu gibi Kamu mallarını korunmasında da pek çok eksiklerimiz vardır. Tıpkı on beş-on sekiz yıl okuyup da anadilimizi düzgün konuşamadığımız, düzgün okuyup yazamadığımız gibi.

Ülkemizde kadastro tamamlanmamıştır. Halen ne zaman tamalanacağı da belli değildir. Kadastro çok başlıdır. Arazi ve Orman Kadastrosu ayrı ayrı yapılmaktadır. Bunlar zorluklardan bazıları.
Alıntı:
...arazinize orman ağacı dikerseniz ve biz bunu farkedersek, arazinize el koyulur anlamı taşıyor mu?
Elbette böyle bir anlam taşımıyor. Bakınız Orman İdaresi ne diyor?
Alıntı:
...ormanlık alanda özel kişiye haksız tapu tesis edildiği tespit edilmiş...
Yerin, kadastrodan önce, orman olduğunu savunuyor. Bu sav doğrudur veya yanlıştır. Ayrı bir mesele.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 09:03   #62
/
 
Giriş Tarihi: 06-06-2007
Şehir: Bornova, İzmir
Mesajlar: 654
Günaydın.

Konu başlığının açılmasına sebeb olan araziyi Google Earth da görünce ;

Alıntı:
Hadise şudur: Öteden beri ve fiilen orman olan bir yer, bir şekilde (görevlilerin ihmali veya görevlerini kötüye kullanmaları sonucu) özel mülkiyete konu edilmiştir. Yani orman statüsünden çıkarılıp, tapu tesis edilmiştir.
Bu durumda olduğunu düşünmeye başlamıştım.

Oğuz Bey'in burada ki hatası ise ;

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Oğuz Karsan
Orman idaresi kadastro tespitine ve orman tahdidine itiraz etmemiş,aradan 16 yıl geçmiş biz araziyi almadan önce Orman idaresine sormuşuz ve gelip bakmalarını istemişiz. Malum para verip yer alacağız. Kimse aldatılmak istemez. Orman şefi ve muavin gelip bakmadan ellerindeki haritalara göre burası orman sayılmayan yer, satın alabilirsiniz demiş.Ama içinde bir sürü çam ağacı var sonra bir sıkıntı olmasın diye uyardığımızda ise yine muavin ve şef "her ağaç olan yer orman olmaz. önemli olan haritalar demiş.

Elimize yazılı bir belge verin dediğimizde ise veremeyiz ama haritadan fotokopi çekilerek bizzat şef tarafından sarıya boyanarak elimize tutuşturulmuş.
Ellerinde resmi bir belge olmadan satın alınmış olması kanımca. Üst satırlarda yazdığı gibi Ormna şefi, haritadan fotokopi çekip sarıya boyuyor , elden veriyor.
Bu durumda belgenin resmi bir özelliği olmaz ki.
Söz uçar gider, yazı sabit kalır.

Yine de bana gelen mektubun içeriği muallakta; Misal, büyük bir arazim var her yerini sistemli bir şekilde ağaçlandırıp gerekli bakımı uyguladıktan 20 yıl sonra küçük bir koruluğa sahip olursam , orman idaresi burayı da orman diyerek tapu iptal davası açabilir diye korkarım her zaman.


İyi Haftalar ,

Öz Murat.

Murat Öz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 12:03   #63
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Alıntı:
...Misal, büyük bir arazim var her yerini sistemli bir şekilde ağaçlandırıp gerekli bakımı uyguladıktan 20 yıl sonra küçük bir koruluğa sahip olursam , orman idaresi burayı da orman diyerek tapu iptal davası açabilir diye korkarım her zaman.
...
Sanıyorum, "filin" tamamını görmüyorsunuz. Neresini elliyorsanız, orasını tanımlıyorsunuz.

Sorun, dava açılabiliyor olması değil. Orman İdaresi, Hazine, belediye, siz, ben, TEMA, Kızılay, (...) yapı kooperatifi, (...) şirketi, her gerçek veya tüzel kişi dava açabilir. Mesela Rumeli Hisarı, Süleymaniye Camii, Topkapı sarayı için siz, mülkiyet davası açabilirsiniz. Benim evim veya Çankaya Köşkü için de dava açmanıza bir mani yoktur.

Sorun davalı veya davacı olarak, bir davada taraf olmak. Bence, Sayın Karsan bunun sıkıntısını yaşıyor.

Yargının hızlı ve adil olduğuna, inanıyor olsaydınız; böyle bir korku yaşarmıydınız?

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 12:23   #64
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Alıntı:
Ellerinde resmi bir belge olmadan satın alınmış olması kanımca. Üst satırlarda yazdığı gibi Ormna şefi, haritadan fotokopi çekip sarıya boyuyor , elden veriyor.
Bu durumda belgenin resmi bir özelliği olmaz ki.
Söz uçar gider, yazı sabit kalır.
Sayın Oğuz Karsan'ın elinde belgesi var. "Kapı gibi" tapusu var. Tapu devletin kefaleti altındadır. Burada önemle üzerinde durulması gereken, devletin kendi kefaleti altındaki tapuya itibar etmiyor olmasıdır.

Alıntı:
...ormanlık alanda özel kişiye haksız tapu tesis edildiği tespit edilmiş...
deniliyor. Bu haksız işlemin yapılmasında Sayın Karsan'ın hile, tehdit, menfaat vaadi, rüşvet gibi çeşitli hukuk dışı yollarla katkısı; ya da işlemin haksızlığından haberi yoksa, tapuya itimat prensibinden yararlanması ve korunması gerekir.

Kaldı ki bu davada, arzideki ağaçların yaşı, kendiliğinde mi yetiştiği yoksa insan eliyle mi dikildiği? İnsan eliyle dikilmişse kim tarafından dikildiği? konuları araştırılıp tartışılmalıydı. Bunlar davanın sonucunu etkileyecek unsurlardır.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 12:36   #65
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Alıntı:
Orman idaresi kadastro tespitine ve orman tahdidine itiraz etmemiş, aradan 16 yıl geçmiş biz araziyi almadan önce Orman idaresine sormuşuz ve gelip bakmalarını istemişiz. Malum para verip yer alacağız. Kimse aldatılmak istemez. Orman şefi ve muavin gelip bakmadan ellerindeki haritalara göre burası orman sayılmayan yer, satın alabilirsiniz demiş.Ama içinde bir sürü çam ağacı var sonra bir sıkıntı olmasın diye uyardığımızda ise yine muavin ve şef "her ağaç olan yer orman olmaz. önemli olan haritalar demiş.

Elimize yazılı bir belge verin dediğimizde ise veremeyiz ama haritadan fotokopi çekilerek bizzat şef tarafından sarıya boyanarak elimize tutuşturulmuş.
Sayın Karsan anlattıklarınıza ben inanıyorum. Ancak, Benim inanmam işinize yaramıyor. Bütün bunlar sadece sizin ikna edilmenize yaramış.

Önceki yazımda dediğim gibi Herkes dava açabilir. Kimse bir konuda, dava açmıyacağına dair, bir taahhüt veya kabule zorlanamaz. Siz benim evim için dava açabileceğinize göre; ben gelip sizden, benim evim için dava açmayacağınıza dair, bir yazı istesem ne dersiniz?

Bu olayda belki, alışverişten önce, orman idaresi hasım gösterilerek bir tespit davası açılabilirdi. Bu dava sırasında, Orman İdaresi haritalarını getirip zeminde uygular ve sınırlarını gösterirdi.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 14:00   #66
/
 
Giriş Tarihi: 06-06-2007
Şehir: Bornova, İzmir
Mesajlar: 654
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Bu olayda belki, alışverişten önce, orman idaresi hasım gösterilerek bir tespit davası açılabilirdi. Bu dava sırasında, Orman İdaresi haritalarını getirip zeminde uygular ve sınırlarını gösterirdi.
Tam aradığım cümle Yücel Bey,

Madem resmi belge vermeye cesaret edemiyorlar karşı dava açarak sınır tespit ettirilmeli.
Tabii davanın yıllarca sürebileceğini de göz önüne alarak.

Murat Öz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-04-2008, 21:58   #67
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Alıntı:
...Madem resmi belge vermeye cesaret edemiyorlar...
Siz eder misiniz?

Alıntı:
...dava açarak sınır tespit ettirilmeli.
Tabii davanın yıllarca sürebileceğini de göz önüne alarak.
Tesbit davaları, usul açısından, farklı hükümlere tabidir. Öyle yıllarca süreceğini sanmıyorum.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-04-2008, 20:30   #68
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
İddia : Türkiye Cumhuriyetinin Kapi Gibi Tapusu filan Yoktur.

Merhaba,

Sn.Özlem, Siz kanunlar nasıl olması gerekiyorsa onu tarif ediyorsunuz. Ama bu yetmez çünkü burası Türkiye Cumhuriyeti burası üçüncü dünya ülkesi ve ****** muz cumhuriyetine yakın bir ölçüde.

Aksini ispata çalışmayınız. Bağımsız olması gereken yargı da malesef bağımsız değil.Yargı kayıtsız, şartsız işini yapmayan orman idaresinden taraf. Bu lafı etmemem gerektiğini biliyorum ama daha çarpıcı olsun diye yazıyorum. Ve aksini ispat edebilirlerse ben verilecek cezaya razıyım. Daha ne yazayım.?

Bir düşünün bir arazi alacaksınız ve almadan önce içinde ağaçlar var diye orman idaresine gidip soracaksınız. Orman idaresi alabilirsiniz diyecek ve 6 yıl sonra aynı orman şefi dava açılmasına zemin hazırlayan rapor tutacak ve keşif dahil 65 günde yargıtay kararlarının emrettiği orman tahdit haritası gelmeden dava bitecek.

Hangi hukuk, hangi kanun. Bu resmen zorbalık bile değil olsa olsa korsanlıktır. Böyle hukuk olmaz,olamaz.

Problem bence hukukta filan da değil insanlarımızda. Orman idaresi nasıl yaptığı yanlışları kapatacak bir yol buluyorsa, ama hukuğu kullanıyor, ama hakimi, sonuçta amaca ulaşmak için birilerini kullanıyor.

Malesef gösterdiğiniz ihtimali düşünerek yazılı belge de istedim ama bundan önceki Orman Müdürü ne dedi biliyormusunuz.AYNEN YAZIYORUM.
"BEN BU DİLEKÇEYİ KABUL ETMİYORUM" dediği için Kaymakamlığa gidip şikayette bulunmuştum.

Yani eski Kaymakam da olayın şahitlerinden. Mesele benim haklı olup olmamam da değil. Dosya Orman İdaresinde ve dosyanın içinden istediklerini alıp çöpe atabiliyorlar.Dediğimi doğrulayacak elimde tesadüfen bir nüshası kalan dilekçeler var. Dosyada onlar da yok. Böylece anlayabiliyorum.

Yıl 2001. O zamanlar 4982 sayılı bilgi isteme kanunu da yok. Yapabileceğiniz hiçbirşey de. Cuma günü Bayramiç Cumhuriyet Başsavcılığındaydım. Savcının görevi olmamasına rağmen sağolsun yol gösterdi ve Hazineye dava açabilirsin dedi. Daha önce de, Kaymakamlık Yazı işleri Müdürü de aynı şeyi söylemişti.

Ama mesele dava filan açıp hak arayabilmek değil. Baştan sistemin hakkımın yenmesine engel olabilmesi. Kanunların böyle şeylere izin vermemesi

Kadastro öyle kazayla iş yapabilecek bir kurum değil hele her tutanağın altında onlarca imza varsa ve o tutanaklarda başkaları tarafından kontrol edilip tastikleniyor ve ona göre tescile tabi haritalar oluşuyorsa ve o haritalar her yerde kesin delil teşkil ediyorsa.

Diyelim ki bir yanlışlık var.Kadastro komisyonunda orman yetkilileri de var.İtiraz edip düzeltebilirler. Hadi gözden kaçtı diyelim. Bu işin askı süresi var. Hadi birileri yine görevini yapmadı da yine gözden kaçtı diyelim. 10 yıllık bir itiraz süresi daha var.

Ama görevliler yine de gözden kaçırırsa diye orman iddiasında bulunulan yerler ile ilgili süre de kaldırılmış.Yani süresiz demek istendiği zaman dava açılabilinir. Bu ne demek biliyor musunuz? İşte hukuk yok demektir. Çünkü hukukta herşey sürelidir. Çünkü süresiz işler hukuksuzluğun işaretidir.

Çünkü eğer bir orman şefi ya burası acaba ormanmıydı ya diye bir fikir ileri sürse, Türkiye Cumhuriyetinde iptal edilemeyecek tapu yok. İddia ediyorum.
Yargıtay Kararlarını bir okurmusunuz. Herşeye müsait muğlak kararlar var.

Yani orman idaresini kapatıp bir şef bir hakim vasıtasıyla bütün ülkeyi yönetebilirsiniz. Kanunlarımız müsait.

Yani Bu mesele benim davayı kazanmam meselesi değil. Hukuk olup olmaması meselesi.

Hukukun olmadığına dair kabul, Deretepeorg'a ormandan gelen cevapta açık bir biçimde yazılmış İlk laf söyle diyor " haksız kazanımdan elde edilmiş tapu" ikincisi ise " Yürürlükte bulunan mevzuata göre mülkiyet belgesi sınırları ayırıcı unsur olarak kabul edilmemektedir."

Bu iki lafı tartışalım. Hukukun olduğu yerde bu laflar edilebilir mi ? edilemezmi ?

Saygılar.

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-04-2008, 20:59   #69
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Siz eder misiniz?



Tesbit davaları, usul açısından, farklı hükümlere tabidir. Öyle yıllarca süreceğini sanmıyorum.
Sn. Özlem, Niye bir şeyi tesbit ettirme gereği duyacağım ki ?

Tapuya gitmişim bir problem yok denilmiş, ben yine de okur yazar ve Tema üyesi olduğum için hassas davranmış bir de orman idaresinden en yetkili ağızdan sormuşum.

Bir de tesbit davası mı açacaktım. Kendimizi kandırmayalım.

Orman idaresine birinin gidip filan araziyi alacağım gelip bakın içindeki ağaçlara demesi zaten ihbardır. Derhal gelip bakmaları lazımdı.

Ama işini yapıp yapmayanların arasında fark yoksa şef neden işini yapsın ki. Nasıl olsa aynı maaşı alacak? Mesele burada. Sistemde işini yapanla yapmayan ayırtedilemiyor.

Veya işini yapmasada, eğer 6 yıl sonra kimse birşey sormadan dediğine inanıp dava açabilecekse. Neden görevini yapsın ki? nasıl olsa telafisi var.

Orman idaresinin dilekçelerime cevap vermemesi veya deretepeorg'a verdiği gibi laflar etmesi zaten benim haklı olduğumu gösteriyor.

Ama biliyorsunuz. Eğer, Siyasi gücünüz, Çeteniz,hakiminiz,savcınız yoksa bu ülkede adam değilsiniz. Ve koca masaları olan bürokratlara birşey anlatamazsınız.

Saygılar.

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-04-2008, 21:22   #70
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
ARAZİ ALACAKLAR DİKKAT !.. T.C.'nin TAPUSU HER ZAMAN KAPI GİBİ DEĞİLDİR.

Merhaba,

Arazi alacaklar dikkat!...T.C.'nin tapusu her zaman kapı gibi değildir.

Sahiden de dikkat. Eğer yazacaklarımı dikkatli okumadan hadi canım öyle şey olur mu derseniz. Yılların birikimlerini yatırım yaptığınızı zannederken sokağa atabilirsiniz.

Son günlerde başıma gelenlerden ve Yargıtay Kararlarından öğrendiğim kadarıyla ;

Türkiye Cumhuriyetinin sınırları içindeki bir arazinin, üzerinde ağaç bulunsun veya bulunmasın, her zaman orman olma ihtimali vardır.

Kadastro geçmiş olsun veya olmasın. Orman Tahdidi dışında kalmış olsun,olmasın.

TAPUNUZ ORMAN KANUNLARI ve YARGITAY KARARLARI karşısında İŞE YARAMAZ. TAPUNUZ HER ZAMAN aşağıdaki ihtimallerle İPTAL EDİLEBİLİR.


1-Burası ormandır.
2-Burası ormamış.
3-Burası eskiden ormanmış.
4-Buranın arazisi eskiden ormanmış.
5-Buranın arazisi orman toprağı.
6-Burası ormandan açılmış.
7-Buranın içinde meşe ağacı var. Öyleyse ormandır.
8-Buranın içinde dikenlik var. Öyleyse ormandır.
9-Eski haritalarda orman görünüyor. Ama haritalara bakamazsınız.
10-Memleket haritalarında ormana benziyor. Ama siz bakamazsınız.
11-Eski hava fotoğraflarında ormanmış. Bakamazsınız.Gizlidir.
12-Bitişiğinde orman var. Ormana benziyor.
13-Kadastroda yanlış yazılmış. Ormandır.
14-Kadastroda haksız tesbit edilmiş.
15-Haritalarda orman görünüyor.
16-İşletme haritalarında orman.
17-Amenajman planlarında orman olarak yazmışız.
18-Orman olmasa da orman. Git istediğin yere şikayet et. Kazanamazsın.

Arazi alacaksanız, Dikkat edin bu gibi laflarla tapunuz iptal edilebilir.

Bkz.Orman davaları, Yargıtay İçtihatları.

DİKKATLİ OLMANIZ YETMEYEBİLİR. ISRARLA ORMAN DEĞİLDİR DİYE BELGE İSTEYİN Kİ İLERİDE AÇILABİLECEK DAVALARDA ORTAYA DELİL OLARAK KOYABİLİN.

Saygılar.

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-04-2008, 21:29   #71
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
SINIR TESBİTİ ZATEN YAPILMIŞ.ORMAN TAHDİT HARİTASI ve KADASTRO

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Siz eder misiniz?



Tesbit davaları, usul açısından, farklı hükümlere tabidir. Öyle yıllarca süreceğini sanmıyorum.
Sn.Özlem ve SN.deretepeorg.

Sınır tesbitine filan gerek yok. Çünkü en büyük sınır tesbiti zaten yapılmış.

Kadastro ve orman tahdidi, Devlet tarafından yapılan sınır tesbitleri. Bu tesbitlerden başka bir de tapu tarafından tapu tesis edilirken yine yapılıyor.

Özetlersek, sınır tesbiti işini zaten devlet verdiği tapu ile kabul etmiş. Bütün mesele hukukun orman idaresine karşı işlemeyemeyişi.

Başka bir deyişle T.C.'nin tapusunun bir orman şefinin lafıyla yok olabilmesi. Esas insana koyan o.

Eğer hukuk üstün olsaydı, ne yapılması gerekirdi isterseniz onu tartışalım.

Saygılar


Düzenleyen Oğuz Karsan : 22-11-2008 saat 01:34
Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2008, 01:19   #72
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Alıntı:
Ne demek kardeşim kadastro da geçmiş,orman kadastrosu da geçmiş tarla vasıflı arazi hem benim kapı gibi tapum var diyemeyeceğiniz bir ortamda dikeceğiniz ağaçlar eğer ileride tapunuzun iptali için size karşı kullanılacaksa niye ağaç dikeceksiniz?
Sayın Oğuz Karsan, lütfen olayları saptırmayın.

Burası bir bilgi paylaşım sitesi. Başınıza gelen bir olayı, kendi bakış açınıza göre yorumlayıp, gerçek olmayan bir biçimde genellemeler yaparak, insanları yanlış yönlendirmeye hakkınız yok.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2008, 03:25   #73
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,115
Galeri: 137
Sayın Oğuz Karsan, sizinle belli bir zeminde konuşmaya çalıştım. Ama, bunun mümkün olmadığını görüyorum. Çünkü sağlıklı düşünemiyorsunuz.
Alıntı:
Yazılarınızı okurken sakinleşiyor ve söylediklerinize hak veriyorum. Ancak bu sakinliğim çok kısa sürüyor.
Alıntı:
Sn. Yücel Özlem,

Sakin sakin oturup düşününce size hak veriyorum. Ama benim şu an muhatap olduğum olaylara siz muhatap olsanız. Siz de sağlıklı düşünemezsiniz.
Bunu, siz de kabul ediyorsunuz.

Ben yargının bağımsız olması gerektiğini ve de hukukun üstünlüğünü savunuyorum.
Alıntı:
Ama bundan sonra bağımsız yargı ve hukukun üstünlüğünü savunanlara küfür
edebilirim.
Siz küfrediyorsunuz.

Size bildiğim kadarı ile yardım edip yol göstermeye çalışıyorum. Ben her şeyi bilirim diyorsunuz. Bir hukuk allâmesi kesiliyorsunuz.

Alıntı:
Nasıl olsa bu yazıları da kimse okumuyor bari içimi dökeyim.
İçinizi dökmek için, ispat edemeyeceğiniz şeyler anlatarak bazı kimseleri suçlamakta bir sakınca görmüyorsunuz.

Başından beri anlattıklarınızın bir çoğunu ispat edecek durumda değilsiniz. Yazılarınız, anlattıklarınız, bir çok çelişki ile dolu.

Alıntı:
Devletin bu işte bir kabahati yok. Devlet koyduğu kanunlar ile nereye orman nereye tarla denileceğini belirlemiş.
Bir taraftan böyle derken, diğer taraftan:
Alıntı:
Merhaba,

Sn.Özlem, Siz kanunlar nasıl olması gerekiyorsa onu tarif ediyorsunuz. Ama bu yetmez çünkü burası Türkiye Cumhuriyeti burası üçüncü dünya ülkesi ve ****** muz cumhuriyetine yakın bir ölçüde.
diyorsunuz.

Araziniz, Murat Öz tarafından eklenen görüntüde, orman gözüküyor. Görüntüye göre bitişiğindeki devlet ormanının devamı gibi duruyor. Bu sebeple de Orman İdaresi:

Alıntı:
...ormanlık alanda özel kişiye haksız tapu tesis edildiği tespit edilmiş...
diyor.

Bunlara rağmen hukuk anlayışım adına, sizin korunmanız gerektiğinizi düşünüyorum. Elinizdeki tapu nedeni ile dayanmanız gereken noktayı gösteriyorum.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem
Bu önemli uğraşınıza, katkıda bulunmaya çalışırken, alınmanın ve kırılmanın hiç yeri yok. Verdiğim ilgisiz gibi görünen örnek ve önerileri de bu çerçevede değerlendirin lütfen. Yani "Deveye sormuşlar boynun neden eğri" diye misali. Bence bu eğriler hep biribirine bağlı.

Ancak inandığım bir şey var ki. Adalet, her derde deva, nadide bir çiçektir. Yetiştirilmesi çok itina ister. Bu çiçeğin örselenmesi de her "insan" gibi beni de üzer.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Sayın Oğuz Karsan,

TÜRK MEDENÎ KANUNU'nun bir maddesini aşağıya alıyorum.
Alıntı:
Madde 1023- Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.
Bu madde sizi tarif ediyor. Siz tapu kütüğüne, iyiniyetle dayanarak bir arazi aldınız. Bu kanun maddesi de sizin korunacağınızı söylüyor. Sizi kim koruyacak? Tabii ki kanunları korumakla yükümlü olanlar.

Oysa sizin verdiğiniz örnekte bu yükümlülerden birisi, ya da birileri hakkı korumak yerine başka bir şeyi korumak iddiasındalar. Böyle bir şey olabilir mi? Elbette olabilir. Neden Olabilir diyorum? Bu soruya cevap vermeden, izninizle bir başka soru daha sorayım.

Bu, karşımızdaki olay nedir? Bir kural ihlalidir. Bizim ülkemizde kurallar ihlal edilir mi? Ne demek? Elbette edilir. Hatta, "Aslolan kuralları ihlal etmektir." diye düşünenlerimiz de epeyce vardır. Bazılarımız, kuralları ihlal etmeyen, edilmesine karşı çıkan, birilerini görünce rahatsız oluruz.
...
Yine de ben... tapunun da güvenilir olabileceği bir ülkeyi yaratabileceğimizi düşünüyorum. Böyle düşünen başkalarının da olduğunu biliyorum.

Bu düşünceyle, sizin pes etmemenizi talep ediyorum. Mücadelenize katkı vermeye çalışıyorum.

Burada konu dışına taşmak istemiyorum. Ama sizin vediğiniz örneğe benzer pek çok örneği ben yaşayarak biliyorum. Buna rağmen sağlıklı düşünme yeteneğimi kaybetmemeye çalışıyorum. Bu, benim en önemli dayanağım. Bunu kaybedersem, geriye neyim kalır? ...
Benim tavrım, tarzım, yaklaşımım da bu.

Bu durumda, artık sizinle tartışmak istemiyorum.

Bu saatten sonra, sizin tespit davası açmanız, elbette ki söz konusu değil. Tespit davasından söz etmemin amacı, sizin eksiğinizi göstermek, ya da eleştirmek de değil.

Alıntı:
Orman idaresi kadastro tespitine ve orman tahdidine itiraz etmemiş, aradan 16 yıl geçmiş biz araziyi almadan önce Orman idaresine sormuşuz ve gelip bakmalarını istemişiz. Malum para verip yer alacağız. Kimse aldatılmak istemez. Orman şefi ve muavin gelip bakmadan ellerindeki haritalara göre burası orman sayılmayan yer, satın alabilirsiniz demiş.Ama içinde bir sürü çam ağacı var sonra bir sıkıntı olmasın diye uyardığımızda ise yine muavin ve şef "her ağaç olan yer orman olmaz. önemli olan haritalar demiş.

Elimize yazılı bir belge verin dediğimizde ise veremeyiz ama haritadan fotokopi çekilerek bizzat şef tarafından sarıya boyanarak elimize tutuşturulmuş.
Sizin bu ispat edilemeyen beyanlarınızla, ortaya koyduğunuz problemin, çözümüne ilişkin bir yol göstermek istedim. Kime yol gösteyorum? Tabii ki size değil. Bundan sonra benzer bir durumla karşılaşacaklara. Burası bir paylaşım sitesi ve burada yazdıklarımız foruma üye olan olmayan pek çok kimse tarafından okunmaktadır.

Yazarken forumun bu özelliğini lütfen unutmayınız.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2008, 11:48   #74
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Kanunlar Ya Vardir, Ya Yoktur. Az kanun, biraz kanun olmaz.

Merhaba,

Sn. Özlem,

Çok eskiden yazdıklarımı da örnek vermişsiniz. İnkar etmiyorum bu lafları ettim ve yine de ediyorum. Az hukuk,biraz hukuk diye birşey yoktur ve olamaz. Ya hukuk vardır. Ya da yoktur.

Son yazımda bunu belirtmeye çalıştım.Ama siz durmadan beni suçluyorsunuz. Ayrıca söylediklerim ispatlanmamış iddialar değil üç şahidi bulunan gerçeklerdir.

Bayramiç Cumhuriyet Başsavcılığında, Bayramiç Kaymakamlığında ve Asliye Hukuk Hakimliğinin 2007/281 E sayılı dosyasında tanık ifadeleri mevcuttur.

Ayrıca Cumhurbaşkanımızı ve Başbakanımız da dahil olmak bir sürü halkın iradesiyle seçilmiş Sn.Milletvekilinin yargılanabildiği bir ülkede, Görevini yapmadığı için veya yanlışını başkasının üzerine yıkmak isteyen orman görevlileri neden yargılanamasın. Ormancılara özel dokunulmazlık mı var ?

Şimdi esas konumuza gelelim isterseniz. Bir ülkede bir orman şefi önce orman değil, satın alabilirsiniz dedikten sonra üzerinden 6 yıl geçmesini bekleyip sonra birden görev aşkı ile burası ormandır diye rapor hazırlarsa, ona Hukukun işlediği bir ülkede ancak gülünür. Veya aşağıdaki şu sorular sorulur.

Kanunlar çerçevesinde, buradan kadastro geçmiş askı süresinde bunu görmediniz mi denir, hadi kadastro komisyonundaki orman yetkilisi görmedi, on yıllık itiraz süresinde de farkına varamadınız mı? diye sorulur, eğer bir yanlışlık varsa, bu yanlışlığa dayanarak bir sürü tescile konu harita hazırlandı, niye tescil edenler farkına varmadı,hadi onlar da farkına varmamış, hadi on yıllık itiraz süresini de geçirdiniz,Tapu düzenlenirken aklınız neredeydi?, Hadi, Tapu düzenlenirken de görevinizi yapmadınız. Adamın biri gelmiş burası orman mı acaba, içinde ağaçlar var ben burayı satın alsam birşey olur mu diye de sormuş, ona da yok burası orman değil satın alabilirsin demişsiniz. Bütün bunlardan sonra bir de 6 yıl beklemiş ve ondan sonra rapor tutmuşsun. Acaba sebebi nedir diye sormazlar mı?

Bu yanlışlığa sebep olanlardan hesap sorulmaz mı?

Yanlışlık varsa, yapanlara değil de niye sadece tapu sahibine mi ödettirilir ?

İşte ben bu sorularımın cevaplarını istiyorum. Buyursunlar versinler

Torpil istemiyorum.

Araya tanıdıklarımı sokmuyorum.

Yüksek mevkilerden telefon ettirmiyorum.

Sadece dilekçelerime cevap istiyorum.

Ama müdür sıfatıyla imza atanlar cevap vermiyorlar,

Çok ciddi iddiada bulunuyorum. Birileri baksın lütfen

Mahkemelere, haritadaki orjinal renkleri değiştirilmiş fotokopiler yollanıyor.

İsteyen kontrol edebilir. Çanakkale,Bayramiç,Söğütgediği Köyü, Ekşisu Mevkii, 131 Ada 2 Parsel, Orman Tahdit Hariyasında ne renk ?

Bayramiç Asliye Hukuk Mahkemesine,Teknik Bilirkişi R.K. 'nun sunduğu raporda aynı yer ne renk?

Ayrıca Sn.R.K ile görüştüm Çanakkale Orman Müdürlüğünden bana ne verdilerse ben mahkemeye onu sundum dedi. İnkar edeceğini sanmıyorum.

Mutlaka biliyorsunuzdur ama ben yine hatırlatayım. Harita boyamak,renklerini değiştirmek ancak mahkeme kararıyla ve komisyon kararı ile olabilir ve aksine davranış suçtur.

Kim boyamış?, Hangi yetkiyle boyamış?,

Hukukçular niye aslını istememiş,

Suçlu kim ?

Yetkililer neden cevap vermiyorlar ?

Davalı yani bizim aslını getirme isteğimize neden itibar edilmemiş

Orjinal Orman Tahdit haritası gelmeden neden dava hemen sonlandırılmış ?

Ama bu soruları sormamalıyım değil mi? Yoksa hukukun üstünlüğü ilkesine karşı gelmiş olurum.

Öyleyse, Bırakalım herkes kanunlara göre değil de işine geldiği gibi davransın.

Yazdıklarımın başka mağdurların da işine yaraması umuduyla.


Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2008, 20:04   #75
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Haksiz Kazanimdan Elde Edilen Tapu Ne Demek ?

[LEFT]
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Sayın Oğuz Karsan, lütfen olayları saptırmayın.

Burası bir bilgi paylaşım sitesi. Başınıza gelen bir olayı, kendi bakış açınıza göre yorumlayıp, gerçek olmayan bir biçimde genellemeler yaparak, insanları yanlış yönlendirmeye hakkınız yok.
Sn.Özlem

Başıma gelen olayı kendi bakış açıma göre yorumlayıp gerçek olmayan bir biçimde genellemeler yaparak, insanları yanlış yönlendirmeye hakkım olmadığını yazmışsınız.

Böyle bir düşünceye saplanmanıza neden olan nedir.? Gerçekler hoşumuza bazen gitmeyebilir. Ama bu olayların gerçek olmadıklarını ispat etmez.

Siz de çok iyi biliyorsunuz ki, bazı gerçekler acıdır. Ama gerçektirler. Madem benim olayları yanlış yorumladığıma hükmettiniz. O halde Orman idaresine benim gibi bir dilekçe yazın bakalım ne cevap alacaksınız.

Bana yardımcı olmak amacıyla Sn. deretepeorg üşenmemiş Orman Bölge Müdürlüğüne yazı yazmış bana gelen cevabı ona da vermişler. İnanmıyorsanız siz de yazın.

Yazıyı kopyalamayı beceremedim ama Forum'un özel mülkiyet alanlarının, orman kategorisine sokulması başlıklı bölümde deretepeorg'un yazısında kayıtlı. Bakabilirsiniz.

deretepeorg'a Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğünden gelen cevapta iki husus dikkat çekici

Deretepeorg'a ormandan gelen cevapta açık bir biçimde yazılmış İlk laf söyle diyor " haksız kazanımdan elde edilmiş tapu"

Haksız kazanımdan elde edilen tapu ne demek ? Açıklayabilirmisiniz?
Aklınız karıştı değil mi? Ben açıklayayım ne denmek istendiğini.
Malum tapu nedir herkes biliyor
Tapuyu Devletin bir kurumunun verdiğini de herkes bilir.
Tapunun nasıl bir şey olduğunu ve nasıl verildiğine gelince
Nasıl verildiği de belli.,Kanunlara dayanarak tanzim edilir.

Koskoca Devletin birsürü kanuna dayanarak tanzim ettiği ve düzenlenirken onlarca önemli bürokratın imzası bulunan bir belge haksız kazanımla elde edilemez.

Olsa olsa sahte olur. Bunu iddia edebilirsiniz.

Ama onlar eğer haksız kazanımdan elde edilen tapu lafını kullanabiliyorlarsa bu devlette her şey çöker. Devletin verdiği bütün evraklar tehlikeye girer.

Basit birkaç karşılaştırma yapalım mı?

1- Haksız kazanımdan elde edilen diploma
2- Haksız kazanımdan elde edilen nüfus kağıdı
3- Haksız kazanımdan elde edilen müdürlük
4- Haksız kazanımdan elde edilen makam
5- Haksız kazanımdan elde edilen Hakimlik
6- Haksız kazanımdan elde edilen Yargıtay üyeliği
7- Haksız kazanımdan elde edilen Rektörlük
8- Haksız kazanımdan elde edilen Orman Bölge Müdürlüğü makamı
9- Haksız kazanımdan elde edilen vatandaşlık.

bu birkaç örneği şunun için yazdım. Devletin verdiği bütün evrakların meşruiyeti tartışmaya açılır.

Hadi bana bu yukarıda yazılanların da aynı mantıkla düşünülemeyeceğini ispat edin. Çünkü yazılanların hepsi devlet tarafından verilen ve tapu gibi geçerli olması gereken kavramlar.

Bunu yazmaya cüret edebilenler kendilerinin de haksız kazanımdan o makamlara gelmiş olabileceklerini düşünmekten acizler.

ikincisi ise " Yürürlükte bulunan mevzuata göre mülkiyet belgesi sınırları ayırıcı unsur olarak kabul edilmemektedir."

Bu laf daha da dikkat çekici. Yani kibarca, Tapunuzun bir geçerliliği yok demek istemiş galiba.

İşte karşımızda böyle düşünen bir zihniyetin başta bulunduğu kurumlar var. Şimdi haydi ağaç dikin de görelim bakalım başınıza ne gelecek.

Benim ispata çalıştığım ağaç dikilmemesi değil, benim başıma gelenlerin tesadüf olmadığını ispat etmeye çalışıyorum.

Çünkü bir taraftan ağaç dikin diyen kurumun başında hangi zihniyette yöneticiler var öğrenin. Hem öğrenin hem de bu zihniyetin yönettiği bir kurumun lafına inanıp ağaç dikilir mi söyleyin?

Herkes en yakın orman Bölge Müdürlüğüne başvurup belge istesin. Yoksa ileride üzülebilirler. Hiçbir garantisi yok. Benim tapumu kabul etmeyenlere yarın arazinizi sizin ağaçlandırdığınızı ispat edemezsiniz.Mahkemelerde hangi harita ne renkti araştırır durursunuz.

Sn. Özlem bu ifadelerde ne denmek istendiğini bir düşünün eğer hala benim haksız ve iddialarımı ispat edemeyen biri olduğumu düşünebilecekseniz, ona da peki sadece tek laf edeceğim.

Helal olsun.

Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-04-2008, 18:55   #76
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Haksiz Kazanimdan Elde Edilmiş Tapu Ne Demektir ?

Merhaba,

Özel mülkiyet alanlarının,orman kategorisine sokulması başlıklı bölümde Sn.deretepeorg'un dilekçesine Orman Bölge Müdürlüğünce verilen cevapta kullanılan bir ibare.

Ne anlama geldiği meçhul. Ben anlayamadım. Sizin görüşlerinizi almak istedim.

Tapu da diğer bazı evraklar gibi devlet tarafından düzenlenir. Tabi sahtesi,yırtığı, kirlisi olabilir ama haksız kazanımdan elde edileni olabilir mi?

Mesela sahte diploma olabilir ama haksız kazanımdan elde edilen diploma denirse bu ne anlam taşır.

Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-04-2008, 19:02   #77
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Bilirkişi Orman Haritalarini Boyayabilir Mi ?

Merhaba,

Hazinenin açtığı tapu iptali davasında, keşif sonrasında bilirkişinin mahkemeye sunduğu haritalar, Orman Müdürlüğündeki ve Kadastro Müdürlüğündeki haritalardan farklı.

Yaptığım araştırmada söz konusu haritaların, bilirkişi tarafından boyandığını öğrendim

Bilirkişilerin kroki veya başka taslaklar çizebildiğini biliyorum. Ancak Kadastro veya Orman Tahdit Haritasını orjinalinden başka renge boyama yetkileri var mı?

Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-04-2008, 15:53   #78
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Sizin bu ispat edilemeyen beyanlarınızla, ortaya koyduğunuz problemin, çözümüne ilişkin bir yol göstermek istedim. Kime yol gösteyorum? Tabii ki size değil. Bundan sonra benzer bir durumla karşılaşacaklara. Burası bir paylaşım sitesi ve burada yazdıklarımız foruma üye olan olmayan pek çok kimse tarafından okunmaktadır.

Yazarken forumun bu özelliğini lütfen unutmayınız.



Sn. Özlem,

Yazdıklarınıza cevap yazmam gerektiğini düşündüğüm için bu yazıyı yazıyorum.

Burada tek özür dilemem gereken yazımın, hukukun üstünlüğüne inananlara karşı yazdığım olduğuna eminim. Ama o yazımda da yazdığım şeyi kastetmediğimi anlamanız gerekirdi. Hepimiz bazen kızıp ülkeye,memuruna,adaletine,hukukuna bir şeyler sayıp dökmüyormuyuz. İşte öyle birşeydi o. Bu yazdıklarım tabi ki kabahatimi örtmeye yetmez. Ne kadar kızsam da yapmamalıydım. Tek pişman olduğum yazım da bu.


" Size bildiğim kadarı ile yardım edip yol göstermeye çalışıyorum. Ben her şeyi bilirim diyorsunuz. Bir hukuk allâmesi kesiliyorsunuz."

cevap: Baştan beri,yardım etmeye çalıştığınızdan hiç kuşkum olmadı.Yardımlarınız için de sağolun. Ancak ben her şeyi bilirim demiyorum. Yazdıklarımın çoğunu araştırmalarım esnasında kanunlardan öğrendim. Zaten kızgınlığım da bu yüzden. Kanunlar sanki bir tek benim uymam için yapılmış. Yıllarca kanunlara uymamak suretiyle işlerini eksik ve yanlış yapanlara, haritaları boyayıp mahkemeye delil diye sunanlara kimse birşey diyemiyor.

" İçinizi dökmek için, ispat edemeyeceğiniz şeyler anlatarak bazı kimseleri suçlamakta bir sakınca görmüyorsunuz."

cevap: Şimdiye kadar, ispat edemeyeceğim hiçbir şey ileri sürmedim. Ama gerek dilekçe vererek,gerek 4982 sayılı kanuna dayanarak istediğim bilgi ve belgeleri vermemeleri ve son olarak gerçek haritaların yerine bilirkişi marifetiyle boyanmış haritaları mahkemeye göndermeleri sizce ne anlama gelir. Hadi yorumunuzu yapın. Ama beni suçlarken olduğunuz kadar keskin olarak.

" Başından beri anlattıklarınızın bir çoğunu ispat edecek durumda değilsiniz. Yazılarınız, anlattıklarınız, bir çok çelişki ile dolu."

cevap: Lütfen, hangi söylediğimi ispat edecek durumda değilmişim, açıklarmısınız? Herkes öğrensin. Acaba arkasında duramayacak ne laflar etmişim? Hangi iddiam yalan çıkmış? Orman İdaresinin hangi iddiasıyla? Çelişki nerede ve hangi konuda belirtirmisiniz lütfen? Belirtiniz, açıklayayım.

" Araziniz, Murat Öz tarafından eklenen görüntüde, orman gözüküyor. Görüntüye göre bitişiğindeki devlet ormanının devamı gibi duruyor. Bu sebeple de "

cevap: Ben arazimizde ağaç bulunmadığını hiç ileri sürmedim. Araziyi almadan önce orman şefliğine gidip sormamın da sebebi zaten arazinin içinde ağaçlar bulunmasıydı.

hatta her fırsatta 3000 adede yakın ağaç diktiğimi de her fırsatta söyledim. faturalarını da mahkemeye ibraz ettim. Bilirkişi raporunda da fıstık çamı dikili olduğu zaten belirtilmiş.

Ancak 6831 sayılı Orman Kanununun 1.maddesi bentleri zaten özel arazide ağaç olmasını yasaklamıyor hatta yer yer küme ve sıra halinde olsa bile.Kanun maddesini aynen yapıştırıyorum.


" F) (Değişik: 22/5/1987 - 3373/1 md.) Orman sınırları içinde veya bitişiğinde tapulu, orman sınırları dışında ise her türlü tasarruf belgeleriyle özel mülkiyette bulunan ve tarım arazisi olarak kullanılan, dağınık veya yer yer küme ve sıra halinde ki her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler,

G) (Değişik: 22/5/1987 - 3373/1 md.) Orman sınırları dışında olup, yüzölçümü üç hektarıaşmayan sahipli arazideki her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler, H) (Değişik: 5/11/2003-4999/1 md.) Orman sınırları içinde veya bitişiğinde tapulu, orman sınırları dışında ise her türlü tasarruf belgeleri ile özel mülkiyette bulunan ve muhitin hususiyetlerine göre yetişmiş veya yetiştirilecek olan (…)(1)fıstık çamlıkları ve palamut meşelikleri dahil olmak üzere her nevi meyveli ağaç ve ağaççıklar; orman sayılmaz. "


Ayrıca dikkatli izlerseniz güneydeki ormanın devamı değil. Farklı zamanlarda oluşmuşlar. Bizimkinde Sıra ve aralar var. biraz dikkatli bakınız. Ayrıca bizim arazimizden daha yoğun durumda bulunan arazilere orman tapulu kesim izni veriyor. Kime dava açıyor kime açmıyor?

Acaba kriter ne? Eğer kriter Ağaç ise, benim tespit ettiğim bazı izin verdikleri arazilerdeki ağaçlar daha büyük ve daha sık durumda ( tapulu kesimde ve taşıma irsaliyesinde ne cinsten, ne kadar ağaç kesildiği ve taşındığı bellidir). Eğer bitişiğinde orman olması önemli ise, diğer tapulu kesim yapılan arazilerin birçoğu bitişiğinde değil,ormanın tam göbeğinde . Şimdi araştırmak isterseniz, araştırın. Ama aramızda kalsın çünkü birşeyi ispatlamak uğruna başkalarını da yakmak istemem

Eğer bu forumda yazılanları okuyanlar bir ders almak istiyorlar ise; Dikkat etsinler mutlaka arazi almadan önce belge istesinler. Tabi alabilirlerse veya memurlar verirlerse? Ve asla hiçbir memura güvenmesinler. Memurlar kendi yaptıkları yanlışları size ödetirler. Kanunlarımız buna müsait. Bu iddiamı da isterseniz ispatlayabilirim.

Araştırmak isteyenler için Bayramiç Asliye Hukuk 2007/281 E tanık ifadeleri.

Başka ispat etmemi istediğiniz anlaşılmamış konular varsa ben yine buradayım.

Saygılar.

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-05-2008, 20:38   #79
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Arazi Alırken Tapuya Değil, önce Ormana Gidin

Merhaba,

Arazisi,tarlası veya başka gayrimenkulü olanlara sesleniyorum ve soruyorum.?

Tapunuzu alırken orman idaresine giderek,Alacağımız arazinin orman olmadığına dair bir belge verin dediniz mi? Niye demediniz ? Acaba sormamakla suç mu işlediniz. Yoksa korkunç bir hata mı yaptınız ?

Orman idaresi ileriki bir tarihte mesela 100 yıl sonra aklına gelir de yahu burası acaba orman mı diyerek tapu iptali davası açarsa ne yapacaksınız ???

Buraya kadar yazdıklarım şaka sandınız değil mi ? Hayır şaka değil. Kara mizah ve gerçek .

Orman iddiasıyla dava açmanın süresi yokmuş ben de yeni öğrendim. Yani orman veya hazine bir bahane ile her zaman sizin arazinize dava açabilirler.
Peki sebep nereden bulacaklar diye soracaksanız orman ile ilgili yargıtay içtihatlarına bakın ve ne bahane bulabileceklerini siz seçin

Bizim başımıza böyle bir olay geldi. 1992 de orman tahdidi geçen arazimize tahdit geçtikten 16 yıl sonra burası orman iddiasıyla dava açıldı.

2001 de ormanla bir probleminin olup olmadığını sorarak devletin kapı gibi tapusuyla aldığımız yere 6 sene sonra aynı orman şefinin raporuyla orman olduğu iddiasıyla tapu iptali davası açıldı.

Bu olayı foruma getirince bazı arkadaşlar yazılarında, daha önce ormandan belge almam gerektiğini iddia ettiler. Demek ki onlar da devletin tapusuna güvenmiyorlar.

Sahiden böyle birşey başınıza gelir mi? Bir gün 5- 10 yıl önce aldığınız arazinin aslında orman olduğu iddiasıyla dava açılırsa ne hissedersiniz.

Madem tapu bu kadar kolay iptal edilebilen bir kağıt,

Neden yüzlerce imza ile düzenlenebilen bir belge?

Peki o zaman her adliyede yazan "Adalet Mülkün Temelidir " ifadesi yalan mı

Hani hukuk üstündü ?

Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-07-2008, 13:15   #80
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 31-07-2008
Şehir: çanakkale
Mesajlar: 1
Türkiyede mülkiyet ihlallleri ve insan hakları mahkemesi

Türkiye de orman iddiası ile çok sayıda vatandaşımızın malına el konulduğu bir vakıadır. Bu işlemler yapılırken gerek kadastro, gerek orman kadastrosu ve gerekse yargılama safhalarında gerçek ve doğru belge ve bilgiler kullanılmamıştır. Yapılan hukuk dışı işlemler bazı vatandaşlarımızı fazlaca etkilemezken, bazıları tüm mal varlıklarını kaybetmekte, büyük felaketlere uğratılmaktadır. Bazı kişiler ise çok yaşlı olmalarına rağmen hapise atılmaktadır. Biz bu hususları İnsan Hakları Mahkemesinde açılan davalrda ihlal olduğunu dile getirdik ve duruşması nisanda yapıldı, karar çıktı. Yapılan uygulamalar Ek 1 protokol de belirtilen nülkiyet hakkına saygıyı ihlal etmektedir.
Ayrıca arazisi ellerinden alınanlar için haritaları bulabilecekleri yerleri belirteyim. Orman Genel Müdürlüğü 10 nolu bina bodrumundaki arşivle, harita genel komutanlığı teknik arşiv bürosunda doğru haritalar bulunmakta. Hala doğru belgeler ile mallarının elinden alındığına inanan kişiler varsa en basitinden Ankarada milli kütüphaneye gidip, kartografya bölümüne bir baksınlar, sonra diğer belgeleri araştırmaya başlasınlar. saygılarımla.


Düzenleyen Yücel Özlem : 12-12-2008 saat 22:38
mustafaöztok Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-07-2008, 14:00   #81
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 19-06-2008
Şehir: Artvin
Mesajlar: 394
Galeri: 25
Orman arazisi sınırındaki yerlerin, orman ağaçları ile yoğunlaşması ve arazinin uzun süre kullanılmaması sebebi ile, mülküyet arazilerinin ormana kayıt edildiğini biliyorum. Tarım ve hayvancılığın yerini teknolojik faaliyetler ve dolayısı ile köylerden şehre göç akımı da, böyle bir düzenlemeye sebep olmuştur.

Emine Aktaş Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-08-2008, 22:40   #82
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Problem devletin verdiği tapuya güvenmemesi

Merhaba,

Sn. Emine Aktaş ve Mustafaöztok.

Problem orman olma veya olmma meselesi değil. Tapuyu veren ve verirken neresi orman neresi değil diye karar veren yine devlet.

Daha sonra verilen tapulara dayanılarak 16 yıl sahiplik ve ben alınca dr bakalım orası ormanmış.

Böyle, umursamazlık,. . . . olur mu?

Devlet ciddiyet ister. eğer zamanında ormansa ve yanlışlıkla orman dışında bırakıldıysa ki bu yanlışlığın olabilmesi için en az 60 adet yetkili imzası gerekir. O zaman önce o yetklilere hesap sorarsın.

Yoksa vatandaşın tapulu yerine yahu burası yıllardır ormanmış onun için el koyacağız dersen. Bu kafayla daha çok orman yanar. Herkes benim gibi orman müdürlüğüne yüz defa dilekçe verip hak arama yoluna gitmez.

Saygılar


Düzenleyen Oğuz Karsan : 25-03-2010 saat 17:04
Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-11-2008, 15:26   #83
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Merhaba,

Konuyu baştan itibaren takip edemeyenler için özetleyeyim.

1- Çanakkale de, arazi almadan önce ne olur ne olmaz diye Orman İşletme Şefliğine çapı ve tapu bilgileriyle başvurup satın almayı düşündüğümüz arazinin, orman ile bir ilgisinin olup, olmadığını sorduk. Şef, birkaç haritayı inceleyip üç tane şahidin huzurunda, orman ile bir ilgisi yok alabilirsiniz cevabını verdi. Araziyi aldık, 5 sıra dikenli tel ile çevirip, 1ooo adetten fazla Sertifikalı İncir, Ceviz, Fıstık Çamı diktik.

2- Aradan 5 yıl geçti. Aynı şef bir raporla ormandır iddiası ile hazineye tapu iptali davası açtırdı. Başvurularımız neticesiz kaldı mahkeme, keşif dahil iki ayda davayı bitirdi. Sonuç: Tapudan satın aldığımız Arazimiz orman oldu.

3- Mahkemenin yeminli tanık ifadelerine dayanarak şefi şikayet ettik. Çanakkale Valiliği,İl İdare Kurulu muhakkik olarak Orman Bölge Müdürlüğü, binasında bulunan Kadastro Mülkn imkanlara sahip kişiler iken iyet şefini görevlendirdi. Sonuç : yeterli bilgi ve belgeye rastlanamadığından soruşturma izni verilmemesine karar verildi.

4- Mahkemede alınmış yeminli tanık ifadeleri bir üst makam olan Edirne Bölge İdari Mahkemesince de görmezden gelindi.

Bunları niye anlatıyorum? Herkes ormanlarımızın neden yandığını anlasın diye.

Şehirde yaşayan, eğitimli, teknolojinin bütün nimetlerinden faydalanabilen kişiler olarak yapılan haksızlıklara karşı kanunlara rağmen netice alamıyoruz. Peki, aynı numaralara maruz kalan köylü vatandaş ne yapsın? Hadi bu sorunun cevabını bulmaya çalışalım.

İsterseniz ben bir tahminde bulunayım. Böyle muğlak kanunlar, adam kayırmacı zihniyet ve kişiye özel zorlama hukuk ile, sırf ormanı korumak adına yapılan adaletsizliğin bedelini doğal olarak ağaçlar ödeyecekler.

Şikayetim sonucu, soruşturmayı yürüten Çanakkale Valiliği, İl İdare Kurulu yetkilileri, Valilikçe görevlendirilen muhakkik ve Edirne Bölge İdare Mahkemesinin değerli üyeleri hepinize bravo.

Saygılar.

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-11-2008, 16:18   #84
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
[attach][attach]

53701

[/attach][/attach]


İşte görmezden gelinen Mahkemede yeminli alınan tanık ifadeleri.

Saygılar.

Eklenen Resimler
  
Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-11-2008, 16:53   #85
Ağaç Dostu
 
Avanos's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-01-2008
Şehir: avanos
Mesajlar: 477
*** oğuz karsan
Ne derece doğru bilemiyorum söyleceklerim.
yine de denemenizi isterim bu belirtiğiniz alanın tapusu elinizden alınırsa burdaki emeklerinizin zayi olmaması için. Bu daha önce ağaç diktiğiniz yeri özel ağaçlandrıma ile tekrar devletten kiralayın diyeceğim. Ama yinede mümkün olmayabilir çünkü ağaç dikimi yapılmamış olması gerekiyor siz yinede sorun belki bir kolay tarafı vardır.
Umarım çözebilirsiniz.

Avanos Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-12-2008, 11:30   #86
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Çoğu yönetmelik kağıt üzerinde

Merhaba.

Sn. sivas5858, gösterdiğiniz yol için teşekkür ederim.

Malesef yararlı görünen birçok yönetmelik sadece kağıt üzerinde kalıyor. Uygulaması ağaçlandırmanın önemini kavrayamayan birkaç yetkili yüzünden bir türlü gerçekleştirilemiyor.

Sizin özel ağaçlandırma ve özel orman çalışmalarınızı ilgi ile izliyorum. Ve başarılı olmanızı canı gönülden diliyorum.

Ben de 2000 yılında 103 dönüm alan için özel ağaçlandırma dilekçesi vermiştim. Hala cevap gelmesini bekliyorum. Devlet kademelerinde çöreklenmiş nemelazımcı zihniyet kırılamadan, hiç bir çalışma yapmamaya karar verdim.

İnşallah bürokrasiyi alteder, ülkemiz için de çok yararlı olacağına inandığım ağaçlandırma çalışmanızı yapabilirsiniz. Kıymetli çabalarınızı destekliyorum.

Saygılar

Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-12-2008, 11:54   #87
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Merhaba.

Sn. mustafaöztok,

Alıntı:
Ayrıca arazisi ellerinden alınanlar için haritaları bulabilecekleri yerleri belirteyim. Orman Genel Müdürlüğü 10 nolu bina bodrumundaki arşivle, harita genel komutanlığı teknik arşiv bürosunda doğru haritalar bulunmakta. Hala doğru belgeler ile mallarının elinden alındığına inanan kişiler varsa en basitinden Ankarada milli kütüphaneye gidip, kartografya bölümüne bir baksınlar, sonra diğer belgeleri araştırmaya başlasınlar. saygılarımla

5 Aralık Cuma günü haritaları elde etmek için Ankaraya gittim. Önce Orman Bakanlığına, sonra Orman Genel Müdürlüğünün 10 no'lu binasına gittim. Ama harita arşivi birkaç sene önce 7 no'lu binaya taşınmış.

Haritaları göremeyeceğimi söyleyen yetkililerden bıkıp 2 No'lu binada bulunan Harita ve Fotoğrametri Md.lüğü arşivine gittim. Oradaki bey de beni kibarca ikna etti ve Amenajman Müdürlüğüne gönderdi.

Sayın H. O. bey beni hukuk bürosuna yönlendirdi ama oradan da bir sonuç alamadım. Herkes hatanın Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğünden kaynaklandığını söylüyor ama bir şey yapmıyordu.

Netice alamayacağımı anlayıp oradan ayrıldım.Haritaları İstanbuldan dilekçe ile istemeye karar verdim.

Bu arada Orman Bakanlığının ihtişamından gözüm kamaştı. Koca bir otel büyüklüğünde olan binaya bağlı on adet binadan oluşan kompleks. Genel Müdürlük arazisi de cabası. Binalarda yer kaplamaları granit, kapı pencere kaliteli ahşaptandı. Hiçbir eksiği olmayan lüks binaların tek eksiği çalışanlarının çalışmıyor olmaları.

Saygılar


Düzenleyen Oğuz Karsan : 11-01-2009 saat 18:49
Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-12-2008, 17:32   #88
Ağaçsever
 
angel67's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: zonguldak
Mesajlar: 78
Türkiye Cumhurriyeti Devleti Mülkiyet Hakkı tanımamaktadır.kanunlarcada bu haklar açık ve seçik belirtilmişsede bu kanunlar hukuk devletleri için geçerlidir.Anayasanın 35.maddesinde yer verilmesine rağmen tapunun devlet güvencesi ve saygınlığı yoktur.Kesinlikle bu ülkenin verdiği tapulara güvenmeyin yoksa bizler gibi olan hakkınızı a.i.h.m kapılarında ararsınız.tapu devletlerin namusudur.devlet kanadıyla halkın dolandırılması çok acı bir konu yazık........

angel67 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-12-2008, 18:10   #89
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,411
Galeri: 8
Önce şunu bilmeliyiz ki ülkede güvensizlik ilkesi geçerli. Birçok hikaye duyarsınız, ekabir bir kişi **** uyanık biri yaylada bir koç keserek verdiği ziyafetle, o civardaki istediği yerin tapusunu aldığını. Tapu kayıtlarında çap-sınırlandırma gereği kroki ve mücbir sınırların olmadığı, dere, tepe, gibi soyut sınırlarla 5 dekar yer için 50 Ha. alanın tarif edildiği tapu kayıtları bir tarafa, Ülkede sağlıklı kadastro çalışmaları bile henüz bitrilememişken, birde mevzuatın bir çok gerekçesi inanılır olunmadığından kaynaklanmaktadır.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-12-2008, 20:00   #90
Ağaçsever
 
angel67's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: zonguldak
Mesajlar: 78
Peki orman kadastrosu yapıp orman vasfı dışına çıkartılmış bir arsa kesinleştikten sonra tapu kadstronun da peşine arsa vasfıyla tapu verdiyse 12 sene sonra olmayan kadastro tutanaklarıyla verilen tapuyu iptal etme hakkı varmı medeni kanunun 1007 maddesinin 1. fıkrası tapu sicilinden doğan zararlardan devlet sorumludur der tabi devlet varsa.Vatandaş tapudaki kayıtlara güvenmeyecekse neden tapu dağıtır.ya o arsaya bütün hayatını yatırdıysa alan kişi kim verecek o vatandaşın parasını satan mı yoksa o tapuyu tastikleyen mi?

angel67 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla

Konu Araçları
Mod Seç

Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 10:07.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024