agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Orman, Ormancılık, Orman Yangınları, Ağaçlandırma
(https)




Beğeni Düzeni7Beğeniler
  • 5 Gönderen kartal124
  • 2 Gönderen ayazkentli

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 26-01-2013, 20:09   #1
Ağaç Dostu
 
kartal124's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 637
Rahim Demirbaş, bir ağaç sevdalısı

Son zamanlarda televizyonlarda yayınlanan Vakıfbank reklamı ilgimi çekti.Kimmiş bu doğa sevdalısı diye bir araştırma yaptım.Kendisi ile Nokta dergisi de vakti zamanında bir söyleşi gerçekleştirmiş.Ereğlide emekli bir matematik öğretmeni Rahim Demirbaş.Köyündeki bir araziyi ağaçlandırmak için malını mülkünü satmış.Umarım Rahim Demirbaş'lar çoğalır.Kendisine de Allahtan sağlıklı uzun bir ömür diliyorum.
Nokta dergisindeki şöyleşiden.

""Nitekim nokta’nın sondan bir önceki sayısında da (12-18 nisan 2007) bir başka “yeryüzü bilgesi” olan rahim demirbaş’a sadece sekiz sayfa ayırmamış, öyküsünü kapak haberi olarak sunmuştuk:
Konya’nın Ereğli ilçesinde yaşayan emekli matematik öğretmeni Rahim Demirbaş, artık sadece ‘kocakarı’ların yaşadığı, kişi başına yıllık gelirin 200 ytl olduğu köyünde satın aldığı geniş arazide, 18 yaşında ölen oğlunun adını vermeyi tasarladığı bir orman ‘inşa’ ediyor. issızlığın ortasında şimdiden 10 bin ağaç dikmiş bile. hedefi 50 bin. rahim demirbaş’la uzun bir söyleşi yaptık, sözlerini çözmeye çalışarak onu böyle bir insan haline getiren şeyin ne olduğunu anlamaya çalıştık.

rahim bey de ne güzel anlatmıştı mücadeleci ruhunu ve ağaç sevgisini:
“ben karanlığa ağlayacak adam değilim. bir mum yakar, ışığına bakarım. önemli olan kuru söğütten dilli düdük çıkarmak hemşerim. (...) konya’dan orman şefi geldi. dedi ki, hocam ağaçlar fevkalade büyümüş, orman literatüründe bu ağaç sekiz senede bu kadar büyüyemez. ben de kendisine, ben ağaçlarımı öpüyorum, onlara şarkılar söylüyorum, dedim. hakikaten de öyle oluyor. ben geliyorum buraya, ağacı kucaklayıp öpüyorum ya, canlanıyor bir anda.
“şu havuzdaki suyu sekiz kilometreden getiriyorum”

rahim bey’in mektubuna geleceğim... fakat ondan önce hikâyesini kendi dilinden biraz daha anlatmalıyım ki, o mektubun hepimizi, bilhassa da siyasi gücü ve parayı elinde bulunduranları utandırma katsayısı daha da büyüsün ve belki bu yazı bir işe yarasın.

işte rahim demirbaş’ın beş yıl önce irfan aktan’a anlattıklarından bölümler:
“bak beyim, buraya ağaç dikmeye başladım ya, pek çok eşim, dostum, arkadaşım, ‘delirdin mi rahim, ne işin var orada. sen ağaç dikiyorsun da, yarın öldüğünde kim bakacak’ dedi. adamlar haklı da gerçi. çünkü biz bütün hayatımızı paraya dönük olarak düşünüyoruz. mesela ben burada 400 dekar alacağıma ereğli’de 50 dekar alsaydım, etrafını da çok güzel çevirseydim, içine de dünyanın en güzel ağaçlarını dikip bir de şato gibi ev yapsaydım; öldüğüm zaman çocuklarım satar, gayet rahat geçinirlerdi onun parasıyla. ama çocuklarım burayı, köydeki ormanı satamazlar. kimse almaz ki. işte bu yüzden burası ben öldükten sonra da yaşayacak. ağaçlarımı toplayıp kefenime de saramayacağıma göre, bu iş bütün insanlığa faydalıdır. insanlar olarak dünyaya milyonlarca metreküp karbondioksit salıyoruz. ee, bunları emen tek şey ağaçmış.

“benim hanım çok iyi bir insandır. önceden direndi, çocuğun rızkını dağa-taşa serpiyorsun dedi. hanım şeker hastası, akşama kadar kırk ilaç alıyor. bazen o da geliyor, on- on beş gün benle kulübede kalıyor.
“valla bana para da vermek isteyenler oldu. yok kardeşim dedim, benim paraya değil suya ihtiyacım var. şu havuzda topladığım suyu sekiz kilometre öteden getiriyorum mesela. onun kaynağını satın aldım. borular döşedim, getirdim buraya kadar. işte, asıl benim sıkıntım su. ben hep diyorum, paraya pula ihtiyacım yok, bana su verin. ben kimseden bir şey istemem. sadece duysunlar ki türkiye’nin en yoksul köyünde bir orman yetişiyor. ben sadece yetkililerden su istiyorum. onu da ücretsiz değil, taksite bölsünler, ben peyderpey ödeyeyim.”

“size derdimi dinlettiğim için beni affediniz”
beş yıl önce, çölün ortasında bir vaha yaratmak isteyen bu kahraman insanın öyküsünde beni en çok düşündüren, sık tekrarladığı “para istemiyorum” kelimeleri olmuştu. düşündüm de, böyle bir insanın, beş yıl sonra “tükendim” deyip yardım çağrısında bulunması kimbilir ne kadar zor olmuştur. bu zaten satırlarına da yansıyordu:

“(...) uzun iletileri sevmediğinizi biliyorum, fakat sizi kıymet bilen bilerek affınıza sığınıyorum. hep düşündüm, bu güzel ülkeme bir şeyler bırakmak istedim. girdim fakat çıkamadım. 14 yıldır hep götürdü. hiç geri dönmedi. demek ki boyumdan büyük bir işe girişmişim. elimdeki üç beş kuruşu bir şey sanmışım.
“krediler çektim, evlerimi sattım. çocuklarımı da bu sarmalın içine aldım. şu an borcumdan dolayı hapislik çıktı. yaptığım iş akamete uğrayacak.

“düşündüm: milletvekillerinin her birine sadece bir aylıklarının yüzde 1’ini bir yıllığına ödünç vermeleri için ileti yazdım (bu benim sıkıntıları ortadan kaldırıyordu). kimisi isteğimi hiç hesaba almadı. üçü bana döndü, meğer benden beş betermiş.
“alper bey biz yardımlaşmasını bilen bir kültürün insanlarıyız. bana bir yıllığına ödünç para verebilecek yüksek karakterli, hassas duygulu, varlık sahibi insanlar bulmalıyız. mevlana der ki, ‘bir damla rahmetin denize katkısı olur’, allah kimseyi çaresiz bırakmasın.

“başbakanımız ‘taş üstüne taş koyanın yanındayım’ der durur. ne yazık ki kendisine ulaşamadım. yazdığım mektuplar ve de iletiler aracılar aracılığı ile yerine ulaşamadı. ankara’ya yolum düştü, orman bakanı ile görüşmek istedim, ‘randevusuz olmaz’ diye görüştürülmedim. bu güzel insanlara derdimi anlatmak istedim, olmadı.

“kendimi aciz hissediyorum. demek ki ben bir hiçim. size derdimi dinlettiğim için beni affediniz. saygılarımla.”

rahim bey’i icradan ve hapisten kurtarırlar da ortak utancımızı biraz olsun azaltırlar umuduyla, onun banka hesabını “varlık sahibi” insanlara ve siyasi güç sahiplerine bildiriyorum...

isteyenlere, rahim bey’in telefon numarasını da verebilirim.

ereğli ing bank, rahim demirbaş hesabı.

iban: tr75 0009 9007 8066 0800 1000 01.""

Kaynak:Nokta Dergisi-Taraf Gazetesinden

kartal124 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-01-2013, 22:15   #2
Ağaç Dostu
 
ayazkentli's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-04-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,641
Galeri: 1
Rahim beyin bu çalışmalarını ilk başladığı dönemden beri, Akşam gazetesinde tv eleştirmeni olan Burhan Ayeri köşesinde sık sık paylaşıyordu. 4 yıl kadar önce burada ki politika kahvesinde paylaşmıştım.

Burhan Ayeri, Rahim beyin su sıkıntısından bahsediyor ve kimseden para pul istemiyor, yalnızca "su sağlayın" yeter diye yazıp, işadamlarına ve hükümete çağrıda bulunuyordu.

Yıllar sonra Vakıfbank'ın sahip çıkması bile çok güzel.

ayazkentli Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-01-2016, 19:33   #3
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 07-01-2016
Şehir: Ankara
Mesajlar: 4
Rahim Demirbaş örnek alınacak biri bu dünyada az bulunur böyle insanlar.

bağevim Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-02-2016, 18:33   #4
Ağaç Dostu
 
Muda's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-02-2013
Şehir: Afyonkarahisar
Mesajlar: 3,802
Galeri: 8
https://www.youtube.com/watch?v=LgljR-oaX70

Muda Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-02-2016, 18:48   #5
Ağaç Dostu
 
Muda's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-02-2013
Şehir: Afyonkarahisar
Mesajlar: 3,802
Galeri: 8
https://www.youtube.com/watch?v=n-oh19012iI

Muda Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla

Konu Araçları
Mod Seç

Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 08:04.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024