agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Orman, Ormancılık, Orman Yangınları, Ağaçlandırma
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 16-03-2010, 22:00   #1
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Datça'da okaliptus kesimi

Peki buna ne dersiniz arkadaşlar, Datça'da okaliptus ve çam ağırlıklı, maki ve çalı türleriyle desteklenen, benim gözlediğim onlarca kır çiçeği ve orman hayvanlarının barındığı küçük bir orman, orman işletmesi tarafından temizleniyor.

Okaliptuslar dipten kesiliyor.(kökleri kalıyor, bilirsiniz belki okaliptus köklerinden verdiği sürgünlerle çoğalabiliyor). Bunu yaparken orman tabanı dümdüz ediliyor tam tarifi ile.

Eski hali ve operasyondan sonraki bu haftasonu çektiğim fotoğraflar.

Name:  aDSC_0029.jpg
Views: 2456
Size:  71.1 KB

Name:  aDSC_0033.jpg
Views: 2203
Size:  46.7 KB

Name:  DATÇA0906 216.jpg
Views: 2897
Size:  70.4 KB

Name:  aDSC_0036.jpg
Views: 2158
Size:  68.3 KB

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-03-2010, 16:44   #2
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-05-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 175
Datça oköleptüs ağaçları ve orkideler

Sayın VİLDAN HN,

Olağanüstüsünüz.

İnşaallah fazla geç kalmamışızdır.Bu resimlerin çekildiği tarih ne zaman?

Muğla orman bölge müdürü İBRAHİM AYDIN bey ,(bu bölgede ona bağlı) benim hem iyi ahpabım,hem de doğayı ,tabiatı ve ülkesini çok seven birisi; mecburiyeti dahi olsa, o ağaçları kesmemek için her türlü savaşı verebilecek birisi .

Kesin atlamaz ve müsaade etmez. Mutlaka bir neden vardır (orman yangın müdahale yolu v.s)

Resimlerin çekildiği tarihi bildirir iseniz hemen kendisi ile görüşüp,aydınlanacağımız bilgiyi alıp ,sizlere de bildireceğim.

En derin Saygılarımla

Ziya Soner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-03-2010, 16:51   #3
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-05-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 175
özür

Sayın VİLDAN hanım,

Bu hafta sonu çektiğiniz ifadenizi okurken atlamışım,özür diliyorum.

Ve hemen şimdi çalışmaya başlıyorum.Sizleride bilgilendireceğim.

Tekrar saygılarımla

Ziya Soner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-03-2010, 17:47   #4
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-05-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 175
Datça oköleptüs ağaçları ve orkideler

Sayın doğayı sevenler,

MUĞLA bölge müdürümüz,Sayın İBRAHİM AYDIN beye şimdi ulaştım ve konuştum. Kendileri olayla derhal ilgileneceğini ve yarın bizleri aydınlatacağını söyledi.

Bilgilerinize

Saygılarımla

Ziya Soner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-03-2010, 19:18   #5
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Vildan Sönmez Mesajı Göster
Ben bu alanda bulabildiğim bir kaç kök söktüm eve getirdim, yanlış mı yaptım?
Bence evet yanlış yaptınız.

Sökülen ormanlık alanda görebildiğim kadarı ile ökaliptüsun, çam fidelerinin gelişimini engelliyen baskın halini frenlemek amacı ile kesilmiştir. Bunu ilk fotoda da görmek mümkün.

Evet haklısınız fotoğraflar çok güzel. Hem güzel çekilmiş hem de çok uyumlu bir ekosistemi yansıtıyor gibiler.

Ancak, şeytan işin detayında saklı. Resimlere iyice baktığınızda çamların kenarlarda zar zor boy atma çabası içinde kıvrandığını görebilirsiniz.

Çam gölgede gelişmez hatta kendi gölgesinde dahi gelişmez. (arada bir çam ormanlarının yanması gereği de bu gerçekte saklı)

Ökaliptüs ülkemize has bir ağaç değildir. Hem yayılıcı, hem su kaynaklarımızı tüketen, hem de odun olarak ekonomik değeri olmayan, rüzgarda kolayca kırılan bir ağaçtır. (ben severim hatta uygun yerlerde ekiminin de iyi olacağı fikrindeyim... o başka)

Ökaliptüsün kökten sürmesi ya kurutucularla durdurulur ya da çamların gelişmesi ile sürgünlerin gelişmesi zayıf kalıp bastırılmış olur.

Orman mühendisi arkadaşlarıma da danıştım. Kütükleri kurutucu tatbik edilip önlenebilirlerse de, bu iş maliyetli bir iş. Ancak sürmeye devam ederlerse de tekrardan kesilip, olmadı traktör gibi bir aletle kökden sökülüp kopartıldıklarını söyledi.

Ökaliptüs ormanı o resimlerde hoş görünse de çamların su kaynaklarını kesecek ve baskın çıkıp çamları ve diğer bitkileri de kurutacaktır.

Bence o ökaliptüs ağaçlarının kesilmesi doğal dengeyi yeniden inşaa etmek, hatta doğal ekosistemi bir nebze olsun yerine getirmek girişimi olarak görüyorum.

Sahlepleri sökmiyeceklerinden üzerine bassalar dahi bir sorun teşkil etmiyecektir. Yarı rizomu hasar görse de, seneye yeniden filizlenecek çiçek açacaktır.
Saleplerin o şekilde ışık alan bir ormanda çok daha iyi gelişecekleri de, ege bölgesi akdeniz köşesindekiler için çok uygun bir ortamdır.

Şayet ökaliptüs gölgesinde kalsa idi o salepler o zaman vildan hanımın sökmesi mantık teşkil ederdi, ancak eve değil yine aydınlık çayır bir yere nakletmek dikmek... uygun olurdu.

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-03-2010, 08:38   #6
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Teşekkürler sayın preacox, net soru ve net cevap oldu.

Okaliptuslar çam ağaçlarının güneşini engelliyor ve suyuna ortak oluyordu. Ayrıca evlerin su ve kanalizasyon sisteminde de sorunlar yaratıyordu. Her türlü seyreltmenin yararlı olacağı kesin. İleriki yıllarda çamların gelişimiyle bunu izleyeceğiz.

(arada bir çam ormanlarının yanması gereği de bu gerçekte saklı). Bu dediğinizi pek anlamadım, yanması gereği ?

Okaliptusların ticari amaçlı yetiştirilmesi yaygın değil ama bahsettiğim ağaçlar alıcıya gösterilip satıldıktan sonra kesilmiş, kalan kütükler öylece kalacak, yeniden sürdükçe kesilecekmiş. yabancı kökenli evet ama, pek çok yabancı kökenli ağaç ve çiçeği yetiştirmeye çalışıyoruz. Örneğin üç saksı phalim var gözünün içine bakıyorum.

Ağaçlarının kesilmesi dilerim doğal dengeyi yeniden inşaa eder ve doğal eco systemi bir nebze olsun yerine getirir. Ama şu anda dümdüz toprak görünümünde, ve o alandaki tüm toprak üstü çiçek, çalı ve makiler de sökülmüş. Sayısız karabaşotu, laden, papatya, pelit, zambak, frezya, orman sarmaşıkları......... ismini bilmediğim yüzlercesi. Tabi işçiler ve makinaların verdiği tahribat da ayrı.

Saleplere gelince bu kadar baskı altında inşallah, ama inşallah dediğiniz gibi zarar görmemiştirler. Ölmez sağ kalırsak, önümüzdeki yıl Mart ortası yine gider, sizin haklı olduğunuzu görürüm. Ve saksıya aldığım Salep yumrularını yerlerine dikerim.

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-03-2010, 11:54   #7
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Alıntı:
(arada bir çam ormanlarının yanması gereği de bu gerçekte saklı). Bu dediğinizi pek anlamadım, yanması gereği ?
Çok yaşlı çam ormanlarının altında tohumlar filizlenmez veya gelişmez. İnsan eli ile kesim, aydınlatma veya seyreltme yapılmazsa, çam ormanı gençleştirilmesi yapılmazsa Avustralyadaki gibi periodik yangınlar doğal yoldan çıkmazsa yeni türleri yeni ağaçların çimlenmesi gerçekleşmez.

Çam ormanları genelde insan eli ile oluşturulup bir tür ekolojik tarım misali maddi değerler gibi görüldüğünden. Bu tarz toptan kesimler yanmalarından daha uygun gibi görülüyor.

Aslında orman mühendisliği doğa, çevre anlayışı ile de bu noktada çok çakışıyor.
Orman mühendisleri arkadaşlarım ormana gövde, kütük odun tahta hacim miktar gibi maddi kaynak olarak bakıyorlar.
Dolayısı ile iş çok karışık.

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-03-2010, 21:31   #8
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Ziya Bey, bu kesim geçen yazdan konuşuluyordu. Gerekçesi için de okaliptusların çok yaşlandığı, ekonomik ömrünün tamamlandığı gibi şeyler duydum. Çevredeki evlerin su ve kanalizasyıon giderlerine zararı olduğu gerçeği de var tabii..

Benim üzüldüğüm nokta bunun daha bilinçli yollardan yapılabilmesi şansı yok muydu acaba ?. Ağaçları düzenleyelim derken ekosistem mutlaka zarar görüyor. Çünkü bu alanda çok zengin bitki ve hayvan çeşitliliği vardı.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Ziya Soner Mesajı Göster
Sayın VİLDAN HN,

Kesin atlamaz ve müsaade etmez. Mutlaka bir neden vardır (orman yangın müdahale yolu v.s)

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-03-2010, 22:28   #9
Ağaçsever
 
alibabaa's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-12-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 74
Galeri: 7
Bataklıklara çok su basan yerlere okaliptus dikiyorlar. Bence ömrünü tamamlamış olan okaliptusları keserek çamların nefes almasını sağlamışlar ve güzel bir çalışma yapılmış.İleride çok güzel bir çam ormanı olacak orada ve yine yıllar sonra o çamlarında kesilerek gençleştirme yapılması gerekecek yoksa yüzlerce genç çam fidanının öldüğünü gördüm yaşlı çamların altında yaşlı çamlar kesilmediği için.

alibabaa Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 10:55   #10
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 19-03-2010
Şehir: Muğla
Mesajlar: 1
Sayın Vildan SÖNMEZ
Datça ilçesinde Okaliptus sahasında yapılan tür değişikliği çalışmalarına göstermiş olduğunuz duyarlılık için teşekür ederiz. Sizlerin bu duyarlulığı bizleri çalışmalarımızda daha titiz olmamıza katkı sağlar. Ziya Beye, sizlerin endişelerinizi bizlere ilettiği için de ayrıca teşekkür ederiz. Okaliptus sahası ile ilgili çalışma raporu aşağıya çıkarılmıştır. Bigilerinize;

Muğla Orman Bölge Müdürlüğümüz Marmaris İşletme Müdürlüğü Datça İşletme Şefliğimiz sorumluluk sahasında kalan 143,173,174 ve 187 nolu bölmelerde toplam 27 ha sahada geçmiş yıllarda okaliptus ağaçlandırması yapılmış idi.

Ancak;
1-Okaliptus Avusturya kökenli bir ağaç türü olup, Ülkemiz doğal florasında yer almamaktadır. Çok su tüketen, taban suyunu düşürmesi ve köklerinin yatay bir biçimde gelişmesi nedeni ile sahaya doğal olarak gelen türlere zarar vermesi, su kıtlığı sebebi ile birçoğunun kurumaya başlaması, buna karşın sahaya doğal olarak gelen türlerin(Kızılçam, harnup v.s.) iyi gelişim göstermesi üzerine, mevzuatımız gereği Bölge Müdür Yardımcısı, Şube Müdürleri ve İşletme Müdürünün katılımı ile konu teknik olarak detaylı şekilde incelenmiştir. Konu ile “Tür Değişikliği Raporu” yapılmıştır.

2-Düzenlenen Rapor Orman Genel Müdürlüğümüze sunulmuş, onaylanmasına müteakip çalışmalara başlanmıştır. Öncelikle sahada doğal yetişme ortamı olmamasından dolayı toplu olarak kurumaya başlamış ve doğal gelen türlere zarar vererek gelişmelerine engel olan okaliptus ağaçları kesilmektedir. Bu işlem sırasında sahada mevcut doğal yolla gelmiş olan asli türlere(kızılçam, harnup) dokunulmayacaktır. Bu türlerin bundan sonraki gelişimi, üzerlerindeki okaliptus ağaçlarından kaynaklanan baskı kalktığından daha hızlı ve sağlıklı olacaktır.

3-Sahada kızılçam ve harnup dışında bu güne kadar okaliptus ağaçlarının etkisinden dolayı boş kalan küçük alanlar ile yok kenarlarına, 2010 yılı Sonbaharında(dikim sezonunda) Phoenix theophrastii (Datça hurması), harnup, karaservi gibi hem doğal hem de yangına dayanıklı olan yapraklı türler tekniğine uygun şekilde dikilecektir. Sahaya yaklaşık olarak 2500 adet değişik türlerde fidan dikilmesi planlanmıştır.

4-Bu çalışmalara başlanmadan önce konu Teşkilatımız teknik elemanlarınca incelenmiş ve değerlendirilmiş, aynı zamanda Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ile Özel Çevre Koruma Müdürlüğünün de olumlu görüşleri alınmıştır.

5-Bütün bu çalışmalar toprak üzerinde olduğundan toprak işleme yapılmayacaktır, topraktaki soğanlı bitkilere zarar verilmeyecektir. Işık azlığı nedeniyle gelişemeyen ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan soğanlı ve diğer bitkiler ışığa kavuştuklarından daha iyi gelişeceklerdir.

Sizlerin daoğaya karşı olan duyarlılığınız için teşekkür eder, iyi günler dileriz.

muglaormanb Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 11:09   #11
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Galeri: 88
Açıklamanız için çok teşekkürler
İlk elden bilgi almanın sevincini yaşıyoruz...

Yanlız, işleyişi anlamak için sormak istediğim bir şey var.

Alıntı:
Okaliptus Avusturya kökenli bir ağaç türü olup, Ülkemiz doğal florasında yer almamaktadır. Çok su tüketen, taban suyunu düşürmesi ve köklerinin yatay bir biçimde gelişmesi nedeni ile sahaya doğal olarak gelen türlere zarar vermesi, su kıtlığı sebebi ile birçoğunun kurumaya başlaması, buna karşın sahaya doğal olarak gelen türlerin (Kızılçam, harnup v.s.) iyi gelişim göstermesi üzerine, mevzuatımız gereği Bölge Müdür Yardımcısı, Şube Müdürleri ve İşletme Müdürünün katılımı ile konu teknik olarak detaylı şekilde incelenmiştir. Konu ile “Tür Değişikliği Raporu” yapılmıştır.
Bir bitkinin özellikleri dikilmeden önce incelenmiyor mu?

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 12:05   #12
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Sanırım yapılıyordur. Hatta ilaaki de yapılıyordur. Tür değişikliği raporu eski amenajman planı üzerine yapılıyordur. Ancak Forumumuzda dahi hala bir yerlere sekoya, bambu gibi türleri dikmek gibi bir baskı oluştuğu gibi bazı muhalif sesler ciddiye alınamıyabiliniyor.

Ökaliptüsü dikmek bazı gerekçelerle yapıldı ise ikinci üçüncü dereceden sonuçları tahmin edilemedi.
Sonuçta denemeden göremedik. Bazı sonuçları reelde yaşamadıkça karşı görüşlerin de haklı olabileceği gerçeği deneme yanılma ile ortaya çıktı.

Bunu bambooda da sekoyada da yaşıyabiliriz.
Bu olayda zararı gördük ve dönebiliyor isek ne mutlu bize.

Sonuçta konuyu tam da ilk ağızdan duymıyan biri olarak aklileştirmemde, tahminimde haklı çıktım

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 12:41   #13
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Yetkili bir elden gelen cevap için muglaormanb ve Ziya Bey’e ben de çok teşekkür ediyorum.

Ülkemizin bir çok yerinde su kaynaklarının azaldığı, küçük göllerin ve akarsuların kuruma tehlikesi yaşadığı bu dönemde çok su tüketen, dolayısı sı ile bölgedeki doğal türlerin gelişmesini engelleyen ve yakınındaki konutların su ve kanalizasyon sistemlerine de zarar veren Okaliptusların kesilmesi gerekliliğini kabul etmekle birlikte:.

Sizlerin bu duyarlılığı bizleri çalışmalarımızda daha titiz olmamıza katkı sağlar” sözünüzden hareketle, Aynı titizliği sahada çalışan muhtemelen taşeron firma elemanlarının da göstermesini diliyorum.

“ Bu işlem sırasında sahada mevcut doğal yolla gelmiş olan asli türlere(kızılçam, harnup) dokunulmayacaktır “ Benim bu çalışmaların başında görüp fotoğrafladığım bölümlerdeki çıplaklık doğrusu gözümü korkuttu.

“Bütün bu çalışmalar toprak üzerinde olduğundan toprak işleme yapılmayacaktır, topraktaki soğanlı bitkilere zarar verilmeyecektir. Işık azlığı nedeniyle gelişemeyen ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan soğanlı ve diğer bitkiler ışığa kavuştuklarından daha iyi gelişeceklerdir. “
Buradan da soğanlı bitkilerin zarar görmeyeceğini anlıyoruz. Toprak üstü çalı ve kır bitkilerinin de, toprak altında kalan köklerinden, çevreden rüzgar ve orman hayvanlarının taşıyacağı tohumlardan bir zaman sonra yeniden yeşereceğini ümit ediyorum.
.

Diyorsunuz ki;
“2010 yılı Sonbaharında(dikim sezonunda) Phoenix theophrastii (Datça hurması), harnup, karaservi gibi hem doğal hem de yangına dayanıklı olan yapraklı türler tekniğine uygun şekilde dikilecektir. Sahaya yaklaşık olarak 2500 adet değişik türlerde fidan dikilmesi planlanmıştır.

Yani kısaca bu alanların eski haline gelmesi için bir süre sabırla beklememiz gerekecek.

O halde bende panik modundan çıkıp sonbaharı bekleyecek ve Datça’ya her gidişimde bu başlıkta arkadaşlarıma ormanımızın yeni ağaçlarının fotoğrafları ile müjdeler vereceğim.

(Datça’yı Datça’lıymışcasına seven biri olarak, ne kadar gerekli olursa olsun, yeni yol çalışmaları sırasında heba olan çam ağaçları için de içim sızlamıştı. Söylemeden duramayacağım)

İlginiz için tekrar teşekkür ederim.

Vildan Sönmez

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 12:46   #14
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Hiç de kötü olmadı Sayın praecox, forumu okuyan pek çok kişi de bilgilendi.


Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi praecox Mesajı Göster
sonuçta konuyu tam da ilk ağızdan duymıyan biri olarak aklileştirmemde, tahminimde haklı çıktım :d

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 13:01   #15
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Bu iki şekilde açıklanabilir.

Birincisi şahsıma ait: düşüncelerimde, tahminimde haklı çıkmamın hazı bir tür ilkel tatmin diyelim.

Diğeri de demek ki bazı işler ulu orta yapılmıyormuş ilgililer konuya vakıf, aklın yolu bir misali bir uygulama çalışmasını sürdürüyor.
Genelde çoğu şey görüldüğü gibi değilmiş. ormanlarımız talan edilmeyip uzmanlarca ıslah ediliyor doğal hallerine dönüştürülmesinde çaba harcıyorlar.

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 14:33   #16
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Burası Türkiye deyip size böyle güzel yerlerin başına gelebilecek şeyleri sıralamayışımın sebebi muglaormanb 'ye ve açıklamasına duyduğum güvendir.
Sizi kendinizle biraz daha övünmeniz için bırakıyorum. Sonbaharda görüşürüz beyefendi.



Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi praecox Mesajı Göster
Bu iki şekilde açıklanabilir.

Birincisi şahsıma ait: düşüncelerimde, tahminimde haklı çıkmamın hazı bir tür ilkel tatmin diyelim.

Diğeri de demek ki bazı işler ulu orta yapılmıyormuş ilgililer konuya vakıf, aklın yolu bir misali bir uygulama çalışmasını sürdürüyor.
Genelde çoğu şey görüldüğü gibi değilmiş. ormanlarımız talan edilmeyip uzmanlarca ıslah ediliyor doğal hallerine dönüştürülmesinde çaba harcıyorlar.

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 16:55   #17
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Vildan Sönmez Mesajı Göster
Burası Türkiye deyip size böyle güzel yerlerin başına gelebilecek şeyleri sıralamayışımın sebebi muglaormanb 'ye ve açıklamasına duyduğum güvendir.
Sizi kendinizle biraz daha övünmeniz için bırakıyorum. Sonbaharda görüşürüz beyefendi.
Sayın hanımefendi;

Burasının Türkiye olduğunu ve böyle güzel yerlerin başına gelebilecek şeylerin neler olabileceğini, ben de en az sizin kadar bilebilecek akıl ve zekaya sahibim.

Burada anlatmak istediğim, en azından fotoğrafladığınız alanda neler yapılabildiğini aklileştirmem, ve bunda da haklı çıkmış olmaktan mutlu olmamdır.

Üstünüze hangi kısmını alıp da, yukarıdaki sitemkar, hatta "görüşürüz" ifadesiyle az da tehditkar sözleri yazdığınızı ben çıkaramadım.

Yazım tarzınıza dikkat ederek kendinizi ifade etmenizi tavsiye ederim size.

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-03-2010, 22:54   #18
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Sayın Beyefendi,
Forumlarda izlediğim kadarıyla bilgi birikiminizin farkındayım, akıl ve zekadan yana ne sizden ne de kendimden şüphem yok inanın.
Yazım tarzımla ilgili tavsiye için de teşekkür ederim. Bu güne kadar forumda ifadelerimle ilgili hiç bir arkadaşımdan ya da yönetimden uyarı almamıştım.
Tehdit siteminize yol açan 'görüşürüz' sözcüğünü biraz açmam gerekiyor sanırım. Muğlaorman'dan gelen mesajda sonbaharda ağaçlandırma yapılacağından bahsediliyordu. Ben de her fırsatta Datça'ya kaçan biri olarak, o zamana kadar her gidişimde gelişmeyi fotoğraflayacağım, yani sonbahar fotoğraflarında görüşürüz Sayın Praecox.

Hatta biraz zaman alacak ama bu çiçeklerin o alanda yeniden yetişeceği zamanlarda...

Eklenen Resimler
     

Düzenleyen Vildan Sönmez : 20-03-2010 saat 10:31
Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-03-2010, 15:26   #19
Ağaçsever
 
verda's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-04-2009
Şehir: muğla-bodrum
Mesajlar: 79
Bu konularda hiç bilgili değilim, ama bildiğim birşey var. Kamu'dan bilgi istiyorum. Kamu beni bilgilendirmeli. İkna etmeli.

Hatta kamu benim gibi halktan birine cevap vermeli.. Bu yazılar beni çok aydınlattı. Ben bilmeyen ve araştıran biri olarak Türkiye'de ki bilgi kirliliği ile 3-4 ayda gerçek bilgiye ulaşamayan biri olarak, temiz bilgi istiyorum, doğru bilgi istiyorum. Nazik ve birbirlerinin düşüncelerine saygılı bir dayanışma istiyorum. Hepimizin görevi olduğunu düşünüyorum.

Bu konuda akedemik olanlar; bizim gibi bilmeyen ama sorumluluklarını bilen insanları aydınlatmak ve bilgilerinizden yararlandırmak, hatta gerekirse beraber hareket etmek için burdasınız diye biliyordum. Hatadamıyım?

Burası bir bilgi aktarım ve paylaşım yeri diye biliyorum. Umarım yanılmıyorumdur. En bilen değil en faydalı olmalıyız.

Sevgiyle paylaştım..

verda Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-02-2011, 22:24   #20
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 02-02-2011
Şehir: İzmir
Mesajlar: 116
Türkiye toprağına ait olmayan bu bitkinin, burada "soykırım"a uğramasını, kendi bitkilerimizi tehdit ettiği için, ben de yararlı bulmaktayım. aynı zamanda, suya muazzam ihtiyacımız olan bugünlerde, toprağımızı kurutup, havamızı nemlendiriyor bu ağaçlar. İzmir'de bunu yaşıyoruz. yanlış politikalarla dikilmiş bulunmakta.

İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesini kurarken, eski Gediz nehri ağzındaki bataklığın kurutulması maksadıyla bu ağaçlar da dikilmiş bulunmakta. şahsen, orada sıkça bulunduğumdan, bu ağaçları takip edebiliyorum. bu ağaçlar, yılın 365 günü yeni çiçek açıp tohum üretebilen bir ağaçtır. tohum kesecikleri salkım şeklinde olup, her salkımda 8 civarında kesecik bulunmaktadır. aynı zamanda ince ve genç bir dalda, bu salkımlardan çok fazla bulunmaktadır.

bu kesecikler, yaşamsal içgüdü olduğunu düşündüğüm bir yolla, bir şekilde kökten gelen suyla bağlantısı kesildiği zaman, açılıp, içindeki toz halindeki tohumlarını havaya salmaktadır.

bu da yayılmacı bir ağaç olduğunu gösterir.

darısı İzmir'deki okaliptüslerin başına.

yazdığım bazı şeyler, belki de her ağaçta olan şeylerdir, belki bazılarında cehaletimden teknik terim kullanamadım, affola.

bertunum Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-02-2011, 22:50   #21
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
Bu başlığa Kurucabük'ten 2010 sonbaharında yeni ekilmiş fidanları fotoğraflayana kadar hiç bir mesaj göndermeyecektim. Ama madem başlık yenilendi; Temmuz 2010 da hala kesim devam ediyordu. İnşallah bu yıl gittiğimde sizlere ağaçlandırma fotoğrafları gönderebilirim.
Temmuz 2010'dan fotoğraflar:

Eklenen Resimler
    
Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-03-2011, 22:26   #22
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
2010 Mart ayında açtığım başlıkta aceleci ve panikle fotoğraflarını eklediğim Kurucabük ağaç kesimi ile ilgili Sayın muglaormanb den gelen aşağıdaki mesajla
ormanımızdaki okaliptusların yerine bölgeye uygun yeni fidanlar dikileceği haberi ile sevinmiştim. Temmuz 2010 da gittiğimde fidan ekilmemesi normaldi, çünkü 2010 sonbaharı deniyordu.

Geçtiğimiz hafta sonu yine oradaydım tam bir yıl sonra, yani 2010 sonbaharı geçti Mart 2011 deyiz.

KESİM YAPILAN ALANDA EKİLEN TEK BİR FİDAN YOK.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi muglaormanb Mesajı Göster
Sayın Vildan SÖNMEZ
Datça ilçesinde Okaliptus sahasında yapılan tür değişikliği çalışmalarına göstermiş olduğunuz duyarlılık için teşekür ederiz. Sizlerin bu duyarlulığı bizleri çalışmalarımızda daha titiz olmamıza katkı sağlar. Ziya Beye, sizlerin endişelerinizi bizlere ilettiği için de ayrıca teşekkür ederiz. Okaliptus sahası ile ilgili çalışma raporu aşağıya çıkarılmıştır. Bigilerinize;

......................................

3-Sahada kızılçam ve harnup dışında bu güne kadar okaliptus ağaçlarının etkisinden dolayı boş kalan küçük alanlar ile yok kenarlarına, 2010 yılı Sonbaharında(dikim sezonunda) Phoenix theophrastii (Datça hurması), harnup, karaservi gibi hem doğal hem de yangına dayanıklı olan yapraklı türler tekniğine uygun şekilde dikilecektir. Sahaya yaklaşık olarak 2500 adet değişik türlerde fidan dikilmesi planlanmıştır.

................................

Eklenen Resimler
   
Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-03-2011, 22:34   #23
Ağaç Dostu
 
Vildan Sönmez's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-08-2005
Şehir: K.çekmece
Mesajlar: 5,186
Galeri: 1126
O kadar insan, makina ve kamyonun ezdiği topraktan doğal bitki örtüsünün canlanacağı konusunda ümidim hiç yoktu. Ama konuda uzman olmadığımdan sadece gelecek baharı bekleyecektim.

Maalesef bu alanda DEĞİL ORKİDELER, SOĞANLI BİTKİLER, TEK BİR OT YA DA ÇALI YEŞERMEMİŞ.

Ormanın içlerinde de durum aynı.
Dilerim sayın muglaormanb arkadaşımız bu başlığI farkeder ve yine içimizi ferahlatacak bir mesaj gönderir.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi muglaormanb Mesajı Göster
Sayın Vildan SÖNMEZ
........................................ .........................................
5-Bütün bu çalışmalar toprak üzerinde olduğundan toprak işleme yapılmayacaktır, topraktaki soğanlı bitkilere zarar verilmeyecektir. Işık azlığı nedeniyle gelişemeyen ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan soğanlı ve diğer bitkiler ışığa kavuştuklarından daha iyi gelişeceklerdir.

Sizlerin daoğaya karşı olan duyarlılığınız için teşekkür eder, iyi günler dileriz.

Vildan Sönmez Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 13:14.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024