Muhabbet kuşu eğitimi
 

Muhabbet kuşu eğitimi hakkında tecrübesi olan arkadaşlar bizimle paylaşımda bulunursanız seviniriz.

Her şeyden önce kuşu avucunuza almayı bırakın. Saldığınızda kolayca kafese girmesi için sabırla el yönlendirmeleriyle, asla ele almadan, kafese girme eğitimi verin. Aynı zamanda her gün belli saatlerde fısıltıyla gidip belirli kelimeleri söyleyin. Bu arada elinizi kafese sokun ama asla kuşu yakalamayın. Kuş sizin onu tutmayacağınıza güvenmeli. Artık siz elinizi kafese koyduğunuzda elinizden korkmuyorsa yumuşak hareketlerle parmağınızı ayaklarının altına koymaya çalışın. Parmağınızda bir kaç dakika durmasını sağlayın. Buna da alıştıktan sonra onu parmağınızla dışarıya çıkarabilirsiniz. Kuş eğitimi sabır ve güven işidir. Kolay gelsin...

gokcegokce'ninde yazdıği gibi muhabbet kuşunu alıştırmak tamamıyle sabır işi, ilk geldiğinde bir iki hafta kafesten çıkartmayın, ani hareket etmeyin, uzaktan yavaş yavaş gelin, elinizi kafesin içine sokun asla kuşu elinize alarak sıkıştırmayin, belli süre geçince kafesi açın yere indiginde önüne yemlerinden biraz atın yesim bu kuşun kendini güvende olmasını sağlar, yavaş yavaş yaklaşın, önceden elinize alıştirmis olduğunuzu düşünerek elinizi yaklaştırın, kafesini yanina koyun içine girsin çıksın, korkutmayip sabırlı olduğunuz müddetce size çok rahat alışır.. Hayırlı olsun

Teşekkür
ederim cevaplarınız için. Eve yeni geldiğinde bir müddet yanına bile
yaklaşmadım ama yemini falan değiştirmek veya suluğu alıp suyu tazelemek için bile kafese yaklaştığımda bağıra çağıra kafes içinde koşturup köşelere kaçıyordu. Artık öyle kaçıp durmuyor, kafese elimi yavaşça soktuğumda parmağıma geliyor ama kısa süre durup tekrar tünekliğe dönüyor. Yavaş yavaş alışıyor yani. Ben zaman zaman yine sizlere sorular soracağım. cevaplarsanız mutlu olurum :)

Son durumumuz bu :D

ben teşekkür ederim, ne olursa olsun sorun cevaplamaya çalışırız, uzun süre muhabbet baktım, bi çok arkadaşa aldirip alıştırma asamasında yardımcimci oldum, yalnız kafes sizden aşağıda olmasın yani kafa hizanizda olursa çığlık atma olayı bi süre sonra kesilir. Gördüğüm kadariyla kuş daha çok genç, alışmada kolaylik saglar, alınma süresi ne kadar geçti bilmiyorum, ama ele alışma olayı çok güzel, bi süre geçsin kafesi açın çıksın gezsin, ortamda ayna olmasın, ona çok alışıyo sıkıntı olur ilerde. Daha varsa merak ettiğiniz yazarsınız cevap vermekten mutluluk duyarım

Muhabbet kuşlarının konuşmayı öğrenebilmesi için aynı kelimeleri alçak bir ses tonuyla ve uzatarak sürekli tekrar etmek gerektiğini okumuştum, aynı işlemi uyguluyorum. Umarım kısa zamanda konuşmayı öğrenirde mutlu eder beni Çınar'cık.

Mesela isminide öğretmeye çalışıyorum "çınaar" :D

Ne kadar kısa sürede öğrenebilir konuşmayı?

Düzgün konuşması için erkek olması, alışması ve yine konuşması içinde mümkün olduğunca küçük olması gerek. Kendi gözlemim ve duyduğum başka bir ayrıntı; alışan ve konuşan erkek kuşların sonradan eşlenmesi mümkün olmuyor.
Bizim kuşumuz halen beş yaşında, şu ana kadar konuştuğu kelime sayısı 20 yi geçmiştir. Ancak ilk öğrendiklerini tekrar etmezseniz unutuyorlar. Şu an 7-8 kelimede. Çekebildiğim kadarıyla kaydetmiştim bilgisayara. Neredeyse düzgün cümleler kuruyordu. "Nerdeymiş benim canım aşkım" gibi :) Eşim ilgilendiği için onun tarzıyla söylüyordu kelimeleri. İlk başta "canımın içi" diyordu, sonra "canımın dibi" ne döndürdü, şimdide "canımın cibi" diyor. Yani ilgilenirseniz karşılık veriyor. Kimi kuşlar da ne kadar nazik davransanız, ne kadar ilgilenseniz de "yoz" oluyor insanlardaki gibi. Biz elimizdekini denk getirene kadar 3-4 kuş değiştirdik. Allahtan satan arkadaşımızdı da sorun çıkmadı.

Benim Paşa çok ilginç bir kuş gerçekten de... Bana gelen böyle oluyor galiba. Kır atın yanında duran ya huyundan, ya suyundan diye boşuna dememiş atalar. Yaklaşık 3,5 yaşında ve bize fazlasıyla alışık. Yaklaşık 50 kelimemiz var. Bazen bilinçliymişçesine anlamlı cümleleri ve kelime uydurmaları da... Favori tezahüratımız; "yayaya, şaşaşa, Paşa, Paşaaa....". Kendinin kuş olduğunu unutup; "annejiiim, ablajımmm, kuşlar nasıl yapıyolar?" sorusunu yöneltip kendi kendine "cik, cik, ciiiik!" diye cevap vermesi de cabası. Fincan Hanım'ı çok seviyor. "Hişşşşt, Şincan; onlar senin kardeşin!" diyor. Biz bir şey yerken ona vermezsek yine başlıyor; "hişşşt, cablacım (bu kendi icatlarından, canım ablacığımın kısaltması), Neslihancııım, Erhancım(kardeşim senede 10 gün bizimle ama o yine de çağırıp duruyor kardeşimi), yakışıklııı!"Engelli bir mubişim daha vardı, melek olan. Onu çok seviyordu, yavruymuş gibi bakardı ona Paşa. Hala unutmadı, bazen "can dostum Bıcır!" diyor bazen de melek olan kedim Mercan'ı hatırlayıp onun adını söylüyor... Bizimkine Türkçe yetmedi Lehçe'ye el attı. Kardeşimin eşi Leh. Bizim "cığım" ekinin yerine onlar "ka" ekini getiriyorlar isimlere... Ama bizim Paşa işi apayrı bir boyuta taşıdı: Paşacika, ablacika, annecika, cikcika, Boncuka(papağanımın adı)! Bu kelimelerin hiçbirini bu şekilde öğretmedik işin ilginci. Kanaryamın adı Şeker. Baktım geçen gün gitmiş kafesin üzerinde "yakışıklı Şekerim Şekercika!" deyip duruyor...

İşte böyle bir çocuk bizim Paşa....
Eklenti 470562

Sevgili loveforlife muhabbet kuşunuza kocaman maşallah. Benim annemin de iki tane muhabbet kuşu vardı senelerdir bir kelime konuşmadılar. Belki de bir iki kelime demiştir de biz anlamadık. Konuştuklarını ilk defa sizden duymuştum.

Sümeyra'cım, duyduğum kadarıyla yalnız olmayan muhabbet kuşları
konuşmuyormuş :)

Loveforlife'ciğim, senin Paşa benden çok konuşuyor anlaşılan:D
Çınar 2 kelime söylese bana yetecek... Öğretebilirsem ne mutlu
bana.

Sn.TCM, yukarıda fotoğrafta gördüğünüz kuştan bahsediyorum, yani yeterince küçük. eve geleli bir ay bile olmadı, alırken 3 haftalık demişti adam. yani eğitebileceğim bir kuş sanırım. Yabanide sayılmaz, ele gelmeye alıştı, dünde kafesin kapısını açık bırakıp yanından uzaklaştığımda kafesten çıktı. Alışacak diye umut ediyorum.

Bu arada Paşa'nın eşi de var Fıstık Hanım... Yani eşi olan kuşların konuşmayı bırakacağı tezine inanmıyorum ben. Sadece ne yaparsa Fıstık'ın da yanında olmasını istiyor. Kafesin kapısı açık olsa bile Fıstık uçmazsa o da uçmak istemiyor örneğin... Ben Paşa'yı ilk aldığımda yemliklere hiç yem koymadım. Elime yem koyarak elden yedirmeye alıştırdım kısa sürede. Sonrasında da devamı geldi zaten...

Şuan tek sorunum, bütün hafta ben kuşa çok nazik ve ılımlı yaklaşmaya çalışıyorum, tam insana alışmaya başlıyorken geliyoruz hafta sonuna. hafta sonu eşim kafesin içinde kocaman elini daldırıp kuşu zoraki dışarı çıkararak sinirlendiriyor, pazartesi sabahı ben parmağımı uzattığım anda, daha evvel ısırmayan kuş ısırıyor:( öyle yapmamak gerektiğini anlatmaya çalışsam da, eşim kuşun o şekilde insana daha kolay alışacağı düşüncesinde:(

Canım Bıdığım, yeğenimin doğduğu zaman hayvan sevgisini aşılamak için almıştım. Ben kendimi bildim bileli evimizde yaşayan hayvanlarımız hep olmuştur. Bıdık şu anda 4 yaşında konuşan ve herkesle anlaşan, sosyal bir kuş. Ona öğrettiğim ilk kelime canııııım oldu, geri kalanlarını neredeyse kendi kendisine öğrendi, en komiği ise kafesini taşımak için elime aldığımda, sallandığı için ayyyy demesi :-) konuşmaya başlayan kuşların zekalarıda hızla gelişmekte olup zamanla daha sosyalleşip, etraflarında olup bitenlere tepki verebiliyorlar. İyi ki varsın mubiş oğlum seni çok seviyorum.

:p cici kus

Eşiniz hariç her şey muhabbet kuşu ile ilgili amacınıza ulaşmak için uygun gibi duruyor. Kolay gelsin...;)

Sayın loveforlife eşi olan kuş konuşmaz lafına inanmamakta haklısınız.O yaygın bir söylenti.yavru iken almadan,eşi varsa konuşturamazsınız derler ama benim kuşumu bir tanıdıktan aldım.Bende önce yaklaşık 2 sahibi oldu eşi de vardı ama ben eşini satıp yerine daha ılımlı bir eş aldım çünkü önceki eşi sorunlu bir kuştu.Bir ay içinde ilk kelimesini söylemeye başladı.Ben aldığımda yaklaşık 3 yaşlarındaydı.Hatta diğer aldığım eşini de kendisi eğitti.Nerede yemek yiyeceğini,neleri yemesi gerektiğini hepsini kavradı.Saatinde çıkar saatinde geri yuvasına girerdi.Aldığınız kuş sıcak kanlı ise alışmada sorun olmaz.

Yanlış düşünüyor maalesef.Benim muhabbetim yanağıma konar öper,elime konar,omuzum da gezer,ayaklarımla oynar, ama elimle tutup sarmaya kalktığımda ise kızardı. Oldukça evcil,alışmış ,hatta bayağı konuşan bir kuş olmasına rağmen kesinlikle elimizle tutmaya itirazı vardı.

Dün Çınar için vitamin aldım. suluğuna 25 cc. eklenmesi gerektiği yazıyor. Suluğu bi temiz yıkayıp, temiz suyla doldurdum ve vitamin ekledim. Gerçekten faydalımıdır?
Kullandınız mı?

Yıllar önce farklı zamanlarda beslediğimiz (çeşit çeşit vitaminler, yemler vs. ile) iki muhabbet kuşumuzu yanlış hatırlamıyorsam boyun kısmında çıkan şişlikler sebebiyle kaybetmiştik. Şu ankini aspur, arada marul yaprağı ve yumurta ile besliyorum. Çok şükür herhangi bir sorunu yok.

Ben her ihtimale karşı, belirtilen ölçünün yarısını eklemiştim suluğa. Yazınızı görür görmez döktüm o suyu. zaten tereddütlüydüm, vazgeçtim. Peki krakerler hakkında bilginiz var mı? ben kafese kraker koyduğum zaman, yem yerine krakere yükleniyor tamamiyle.



Eklenti 471744


tam olarak bundan bahsediyorum.

Akvaryum balıkçılığı, kuş, tavuk, bitki üretimi ile babadan uğraşan 25 yıllık tanışlığımız-arkadaşlığımız olan kişi sattığı halde bana tavsiye etmezdi. Üstte belirttiğim gibi yine arkadaşın tavsiyesiyle aspur, marul, yumurta harici bir şey vermiyoruz. Daha önce sürekli dışarıda gezer, bizle beraber yemek masasına gelir ne yersek tadına bakardı. Ekmek dahil unlu gıdaları pek severdi. Ancak birkaç yıldır hanım pek dışarı bırakmıyor :mad: İçeri girmek bilmez oldu, akıllandı zor yakalanıyor, avizelerden aşağıya inmiyor, sürekli oralara pislediği için eşim için temizlemesi de zor oluyor. Bir de sadece dışkı bıraksa iyi, uygun bir yeri buldu mu sürtünüp spermlerini bırakıyordu. Artık binde bir dışarı çıkıyor, denetimli serbestlik var yani ... Yani konuyu şuraya getireceğim. İnsan besinlerinde bile görüyoruz ne hile hurda var. Kim bilir kuşların gösterdiğiniz karışık yemlerini nasıl yapıyorlardır. Benim söylediğim kesin araştırmalara dayanmıyor, işi bilen birinin tecrübelerine ve benim mantığıma göre yazdım.

Teşekkür ederim Sn. TCM, uzun yıllar muhabbet kuşu baktığınız için verdiğiniz bilgiler benim için önemli.

Eğitime muhtaç Celi ;) Burdaki tavsiyelere göre eğitmeye çalışıcam :p

Eklenti 471807

Eklenti 471808

Eklenti 471809

Çok şekerr:p yine iyimiş Tömürcekciğim, benim kuş fotoğraf makinasını görür görmez kafesin içinde oradan oraya atıyor kendini:dilli: deli deli kaçışıyor korkudan. Celi uysal duruyor. eğitirsin bence.

Yok ablacım okadar korkak değil kafesten çıkınca çok korkuyor elimi sokup üzerine konmasını sağlıyorum 1 2 sn elimde durup sonra atlıyor inşallah alışıcak yavaş yavaş ;)

@hira, değer verdiğiniz için teşekkür ederim. Kendi yazdıklarımı okurken "işi bilen birinin tecrübelerine ve benim mantığıma göre yazdım" burada işi bilen kişi ben değilim yanlış anlaşılmasın, bu işin ticaretini de yapan arkadaşımı kastetmiştim.

Krakerlerin fazlası zarar diye biliyorum ben. Şekerli olduğu için böyle deniliyor. Onun yerine dal darı denen şeylerden ikram edebilirsiniz kuşunuza. Dikkat edin daldarıınn da fazlası ishal yapabiliyormuş.

Kuşunuza eş alın bence. Yazıktır, yalnızlık Allah'a mahsus. Üretmek istemiyorsanız yuvalık takmazsınız dişi yumurtlamadığı sürece. Eşi olan kuşlar eşi ile ilgilenir genelde dışarıya pek hevesli olmazlar. Hem de o agresif davranışları geçer. Benim tecrübeme göre eşi olan kuş sahiplerini de ihmal etmiyorlar sanılanın aksine. Evimizdeki dostlarımız bize muhtaçlar, her türlü ihtiyaçlarını karşılamalıyız eğer evimizi açmışsak onlara. Üreme istekleri de bu ihtiyaçların arasındadır. Kuşunuzu yalnızlığa mahkum etmeyin.

Maşallah sevgili Loveforlife benim Fıstığımı hatırladım duygulandım yine. Dumanı kaybettim :( Şimdi de iki mubişim var. Çift oldular tüm gün birbirlerini kaşıyıp duruyorlar. Pek aşıklar :P

https://lh5.googleusercontent.com/-K...8+11.16.06.jpg

Mubişlerde konuşma biraz kuşun yeteneğiyle alakalı bence. Bir çok kuşum oldu. Yalnızca bir tanesi yani Fıstık konuştu ama ne konuşma. Yaklaşık 50 kelime bilirdi. Sizin de dediğiniz gibi kendi de uydururdu arada. Esasında mubişlerin konuşması tamamen taklit olayı. Hafızalarında tuttukları sesleri taklit ediyorlar. Zeki kuş hafızaya da çabuk alıyor ve konuşuyor. Kimisi de konuşmayı bırak ötmüyor bile... Benim tecrübelerim böyle. Sevgiler...