agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Hayvanlar > Evcil Hayvanlar > Köpekler
(https)




Beğeni Düzeni53Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 13-10-2009, 00:38   #1
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Köpek eğitimi

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kalambaklı Mesajı Göster
(Av köpeği)da 5 aylık bakımı ve gelişmesi hakkında bilgisi
Sevgili kalambaklı, yukarıdaki iletinizi çok önçe okumuştum. Bakımı ve gelişimi hakkında bilgi istemişsiniz ki bu konularda temel bilginiz olduğunu ya da bu bilgileri bir çok yerden ulaşabileceğini düşündüğüm için bir şeyler yazmak istememiştim.

Ancak özel iletinizde yetiştilmesinden bahsetmişsiniz. Bunun aynı zamanda eğitilmesi anlamına geleceğini de düşündüm. Bu konuda deneyimlerimi yazabilirim.

Siz de bilirsiniz ki av köpeğinin eğitimi diğer köpeklerden bir az farklıdır.

Örneğin, bütün köpekler için en ideal yiyecekler yürek, böbrek ve ciğerdir,(Akciğer hariç) ve bunları küçük parçalar halinde verirsiniz. Ancak av köpeğine suda haşlanmış olarak vermek zorundayız. Tabii ömrü boyunca...

Köpeğiniz 5 aylık olmuş ve yavrunun eğitimi 18-19 günlük iken başlar. Bu açığı kapatmanız gerekir.

Yani şimdiye kadar tüfek sesine alışması gerekiyordu.

Bu dönemde genelde bütün avcıların yaptığı hatayı yapmayınız.

Yavrunuzu bu dönemde yani bazı temel eğitimleri vermeden, kesinlikle onun avlayacağı av hayvanlarıyla tanıştırmayın.

Örneğin, ferma ve getir gibi eğitimlerini bıldırcın ya da keklik gibi kuşlarla kesinlikle yapmayın.
Yoksa ileride bu avlayacağı hayvanları, yiyebilir, ağzından alamayabilirsiniz ya da vermek istemez avı sıkar ve ezer.

Unutmayın çok sık rastladığımız bu benzeri olaylar avcı hatasından kaynaklanmaktadır. Yani köpeğin hatası değildir.

Eğitimde bize düşen görev hata yapmamaktır. Köpek yavrusu her hatayı kaydediyor ve unutmuyor. Unutmayın hatalı köpek yoktur, hatalı sahibi vardır.

Her köpeğin öğrenme yetisi aynı değildir, kimisi erken öğrenir kimisi geç...

Unutulmaması gereken bir başka şey de,
bizler köpeklerimizi insan gibi davranamayız ve davranmamamız da gerekir, eğer bunu yaparsak umduğumuzu bulamayız ve hayal kırıklığı yaşarız.

Köpekler bizi yani insanları kendi türündenmiş gibi görürler.

Sizi ya lider, patron ya da ALFA olarak görür ve saygıyla itaat eder ya da kendi düzeyinde bir grup üyesi olarak kabul edip size ne saygı duyar ne de itaatkar davranır.

Unutmayın köpeğinizi bir insana çeviremezsiniz, fakat sizi bir başka köpek olarak görmesinden faydalanıp onun gözünde bir alfa olarak kendinizi yükseltebilirsiniz.

Birde unutulmaması gereken bir şey vardır;

köpekler suçluluk duymazlar.

Yaramazlık yaptıktan sonra köpeğinizin suçlu suçlu ortalarda kıvranması olayın kendisine değil sahibinin olayı fark ettiğindeki davranışına tepkidir.

Birde Alfa olmak demek köpeğinizin askeri bir disiplin altına alınması değildir.
Kendinizi lider durumuna koyar o şekilde davranırsınız.

Yani ana kuralları koyar, öğretir ve uygularsınız. Kuralların dışına çıktığında doğru yöntemlerle müdahale edersiniz.

Alfa durumunda oluşunuz, köpeğinizin zihinsel ve duygusal sağlığı için önemlidir.

Unutmayın ya siz alfa olursunuz ya da köpeğiniz alfa olur.

ALFA köpeği tanımak kolaydır. Bunu bir bakişta anlarsınız. Ve onunla kesinlikle iyi av yapamazsınız. Sizi avı zehir eder. İşte üzülerek söylüyorum bazı nadir durumlarda kendini bilmez avcının köpeğini vurduğu anlar böyle zamanlardır.

[B] ALFA[ /B] köpeği itaat etmez, sürekli havlar, eşyaları kemirir,evden kaçar, istenmeyen davranışlarını düzeltmek istemez, rahatsız edilmeye ve zorlanmaya gelmez, en önemlisi kendi başına uzakta avlanır belirli mesafeden sonra komutları dinlemez. Diğer köpeklere gözdağı verir hatta saldırır.

Bu durum onların hatası değildir. Doğada hayatta kalmalarına yardımcı olan içgüdüsel davranışıdır.

Birileri patron olmak zorundadır, siz değilseniz mutlaka o' dur.

Alfa önce yer. (siz yedikten sonra besleyin)Alfa kapıdan önçe geçer

(kapıdan sizden önçe geçmesine izin vermeyin)

Alfa istediği yerde istediği şekilde dolaşır. (Yolunuzun üzerinde yatıyorsa üzerinden atlamayın. Size yol versin.

Alfa en iyi yerde uyur. Köpeğinizi yatağınızdan indirin.

Merdivenlerden önde alfa iner, çıkar.

Arabada nereye oturulacağını alfa karar verir.

Alfa yemek için dilenmesine kulak asmaz.

Alfa ilgi çekmek için havlanmasına duymazdan gelir.

Alfa istenmeyen her davranışa müdahale eder.

Birde unutmadan, köpeğiniz haketmediği sürece onu sevip ödüllendirmeyin
Bırakın en basit şeyler için bile sizin için çalışsın.

Doğada sadece hiyerarşik olarak alttaki üyeler liderlerini görünce onun çene altını yalayarak bunu onaylar.

Köpeğinizin çene altınızı yalamasına izin verin.

Köpeğinizin çene altını sakın okşamayın. Alfa bunu yapmaz.

Köpeğinizi kafasının üzerinden seviniz.

Saygılar


Düzenleyen Halil Önen : 20-11-2009 saat 22:55
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-10-2009, 14:47   #2
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Hayvan eğitimi

Değerli dostlar; Bir dostumun hediye ettiği pointer av köpeği yavrusu ile eskilerde kalan avcılık tarafım harekete geçti.
Siz değerli avcı ve hayvan eğitmenleri dostlarımla buluşup eğitim, beslenme, avcılık konusunda görüş ve düşüncelerinizi paylaşmak istiyorum.
Name:  Resim 003 (400 x 300).jpg
Views: 14609
Size:  36.4 KB

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-10-2009, 19:24   #3
Yeni Üye
 
efevebadem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-10-2009
Şehir: Bodrum
Mesajlar: 10
Sevgili kardeşim pointer cinsi bir av köpeği eğitmek aslında cok kolay. Daha once yaban tv var orada inceliklerini gosterdiler av için kullanacaksan dostunu bu tür eğitim programlarını izlemen en dogrusu. Tecrubeme dayanarak soyliyeyim bir köpeğin en iyi eğitmeni sahibidir basarılar dilerim.

efevebadem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-10-2009, 10:29   #4
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Değerli Dostum; Benim bu konuyu açmamdaki neden maksat muhabbet olsun ve bilgi paylasımı.
Köpeğimi alalı daha bir hafta oldu fakat ben yanında bulunmazsam yemeğini bile yemiyor,bu konuda ne yapmam gerekiyor.
Anladığım kadarıyla sizin de av konusunda merağınız fazlaca.
Saygılarımla,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-10-2009, 03:01   #5
Yeni Üye
 
merve_156's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-07-2008
Şehir: İzmir
Mesajlar: 6
Resimdeki pointer Tahminen 3 aylık gibi gözüküyor...Farklı insanlara ve ailelere alışması biraz zaman alacaktır...Avcı köpek eğitimine ne kadar erkenden başlanırsa o kadar iyi...Şimdiden eğitim konusunda kolay gelsin

merve_156 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-10-2009, 22:17   #6
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sayın merve; Köpeğim ağustos doğumlu ve her pazar beraber dağ bayır dolaşıyoruz.
İyi akşamlar,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-10-2009, 23:54   #7
Ağaç Dostu
 
acemifüsun's Avatar
 
Giriş Tarihi: 30-05-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 2,783
Galeri: 2
Sn. kalambaklı güle güle büyütün , maşallah çok da güzel Sanıyorum aşıları için gideceğiniz veteriner beslenme ve eğitim için de yardımcı olacaktır. Merak ettim hep böyle bağlı mı duruyor?

acemifüsun Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-10-2009, 08:35   #8
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sayın acemifüsun; 28/07/09 ile 15/08/09 tarihlerinde karma aşıları yapılmış durumda ayrıca yukarıdaki fotoğraf ilk geldiği güne aittir.
Şimdilik bahçemde 15-20 metre karelik bir alan köpeğime ait.
Saygılarımla,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-11-2009, 11:45   #9
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sevgili Halil Önen; Yazdıklarınızı bir bir uyguluyorum ve şu anda gayet iyi gidiyoruz.
Saygı ve sevgilerle,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-11-2009, 20:36   #10
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
KÖPEK : insanın evcilleştirdiği ilk hayvan

Köpek, o ehlileşmiş bir bir kurttur ve köpeklerin atası kurttur.
Temel karakterleri aynıdır.

Korktuklarında kuyruklarını bacaklarının arasına sıkıtırırlar, hoşnut olduklarında sallarlar.
Kızdıklarında dişlerini gösterir, hırlarlar.Egemen alanlarını kokularıyla belirlerler.
Gebelik ve doğum süreçleri aynıdır, aynı hastalık ve parazitleri taşırlar.

İlginçtir; insanlar ve kurtların toplusal örgütlenme biçimleri birbirine benzemesi!

İlk insan yerleşimleri çevresinde yaklaşan ve oradaki besin atıklarını bulan kurtların insanlara yaklaşması '' önçe lider beslenir, daha sonra sürü '' içgüdüsüyle başlamış, bu içgüdü kurdu, insanını liderliğini kısa sürede kabul etmeye ve avlanma esasında onu takip etmeye, avdan sonra yerleşim yerlerinin (köy) yakınına dönmeyi yöneltmiştir.

İlkel insan_ kurt ilişki, insanın artık ve çöpleri için yaklaşan kurt yavrularını yakalayıp evcilleştirmesi ile olmuştur.

Köpeklerin budan 10 000 yıl önçe Orta Doğu da kurtlardan evcilleştirilmiş ve insanlarla beraber Dünya' ya yayılmışlar.

Tarih öncesi mağara resimlerinde avda yardımcı olan köpekler resmedilmiş.
Gritazı (greyhound) nın resmi 8 000 yıllık bir mezopotoya çömleğinde bulunmuş.

Erken dönem Asya köpekleri göç sonucu Kuzey Amerika kurtları ile karşılaşmış ve karışmış.
Corolina köpekleri Bering Boğazı' nın donduğu sırada Asya' dan göç eden yarı vahşi köpellerden köken almıştır.

Dingolar, Avusturalya' ya 4 000 yıl önce götürülmüşlerdir. Bu köpekler sonradan evcillikten vahşiliğe dönmüştür. Havlamayan köpek türü, Basenji Tazısı türü en az karışmış köpeklerdendir ve Mısır Firavunlarının mezarlarını süslemiştir.

Güney Amerika' ya göç etmiş kurt türü yoktur. Burdaki köpeklerin tümü insanlar ile gelmiştir.

Yaklaşık 1 000 yıllık geçmişi olan çoban köpekleri Avrupa kökenlidir.

Dünya' da 200 milyon köpek evcil olarak beslenmektedir. (2001)

Firavunlar dönemi Mısır Sanatında Tazı ve Teckel cinslerine benzeyen resimlerine rastlanır.

Mısırlılar ölen köpekleri için mezar yapmışlar.

Persler' de köpek öldürmek suç sayılmış.

İbraniler köpeği hiç sevmemişler. Tevrat' ta köpek aşağılık bir yaratık olarak yer almıştır.
Çin' de eti değerli bir besin olarak_ günümüzde dahi_ menülerde yer almakta.

Filozof ve zoolog Aristotales, çeşitli köpek cinslerinin listesini yapmış. geldikleri ülkelerin ismini vermiş.

Av köpekleri Roma' da büyük saygı görmüş. Ancak Roma İmparatorluğunun çöküş yıllarında terk edilmiş.

Ortaçağ, köpeklerin altın yılları ve kurtuluş dönemi olmuş. Şiddetli açlık dönemlerinde yiyecek temini için zengin yoksul herkes avlanmaya başlamış, geniş orman ve bataklıkların üstesinden gelebilmek için köpeklerin avdaki becerilerinden yardım almışlar.

Araplar atlar için geliştirdikleri cins kavramını, (arap atı) köpekler için de geliştirmiş, ilk olarak '' soylu '' anlamına gelen saluki isimi bir tür arap tazısına vermişler.

Köpeğin nasıl eğitileceği konusunda ilk tavsiyeleri yazar M.T. Varro ortaya atmış ve demiş ki;
çiğ yemek atıklarıyla beslenen köpekler ileride saldırgan ve tehlikeli olurlar..

Köpeklerinde eğitimin tek yolu reflekslerdir.
Köpeklerde muhakeme ve yorumlama yetisi yoktur ve tek refleks geliştirmek yoluyla eğitilirler.
Köpeklerin eğitimi doğuştan gelen yetenekten çok, Pavlov' un şartlı=kazanılmış refleks teorisinden yararlanılır.

Refleks ister şartlı olsun ister şartsız olsun bir alışkanlıktır. Bir huydur.

Şartlı refleksler doğal ya da suni yolla kazanılır. Tekrar yapılmazsa unutulur.

VE KÖPEKLER ÖĞRENMEYİ '' OYUN '' İLE ÖĞRENİR.
Köpeklerin insanlar gibi ergenlik dönemleri yoktur. 7 hafta ile 14 hafta arası olan gençlik döneminde nasıl öğrenirlerse öyle giderler.

ERKEN EĞİTİM KÖPEKLERİ ZEKİ YAPAR.
Amerikalı araştırmacılar, yeni doğan köpek yavrularının oyunla öğrenmeleri esnasında_diğerlilerine göre_ beyin ağırlığının arttığını tespit etmişler.

Bu, bu güne kadar alışılmadık bir sonuçtur;
zeka yalnız doğuştan gelen bir yetenek değil, aksine geliştirilebilen veya geriletebilen (geriletilebilen) bir olgu olduğu saplanmıştır.

USTA OLMAK İÇİN ALIŞTIRMA YAPMAK ŞARTTIR.
Saygılar


Düzenleyen Halil Önen : 20-11-2009 saat 22:35
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-11-2009, 16:15   #11
Yeni Üye
 
günüş gülü's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-11-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 8
bu güzel paylaşım için teşekkürler. Benim köpeğim alfa olma yolunda))) bizlerin zayıf yönlerini şimdiden keşfetti bayağı zorlanıyoruz.

günüş gülü Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-11-2009, 21:34   #12
Yeni Üye
 
efekentlisari's Avatar
 
Giriş Tarihi: 29-10-2009
Şehir: izmir
Mesajlar: 11
sayın kalambaklı,maşallah köpeğiniz çok güzel ve sağlıklı gözüküyor.güle güle büyütün inşallah..

efekentlisari Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-11-2009, 08:31   #13
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi efekentlisari Mesajı Göster
sayın kalambaklı,maşallah köpeğiniz çok güzel ve sağlıklı gözüküyor.güle güle büyütün inşallah..
Teşekkürler ve aramıza hoş geldin.

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-11-2009, 14:53   #14
Ağaç Dostu
 
alice's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-09-2007
Şehir: ORDU
Mesajlar: 232
Dün iki tane sokak köpeği yavrusu aldık. Bu yavrular henüz bir aylık ve oldukça gürbüzler.
Yavrular genişçe bir bahçede bakılacak ve doğayla içiçe olacaklar.

Daha önce de ,seneler evvel, köpeklerimiz çok olmuştu. El kadar yavrular kedi gibi toprağı eşelerlerdi ve etrefta hiçbir pislik olmazdı. Ancak, bu iki yavru böyle değil.

Bahçeyi ulu orta pisletmemeleri için nasıl bir eğitim vermem gerekiyor?

alice Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-11-2009, 18:22   #15
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi alice Mesajı Göster
Bahçeyi ulu orta pisletmemeleri için nasıl bir eğitim vermem gerekiyor?
Sn. alice,
yavru kaka yaparken görürseniz ellerinizi birbire vurun, ''hayır'' hayır'' diye bağırın ama çok korkutmayın.

Ensesinden tutun kaka' yı parmağınızla gösterin bir az kızın,'hayır' diye uyarın.

Bahcenin ters bir yerine, bir kenara,daha önce yaptığı kakaları koyun üzenine biraz toprak atıl, az çalı_çırpı, ot koyun, orası tuvaletleri olsun.

Kimi kaka yaparken görürseniz, kakasını bir gazeteye koyun tuvalalet yerine kadar götürün ''buraya'' diye ikazlarda bulunun.

Tabii böyle olmayacak, cins olsaydı hemen öğrenirdi.

Kaka yaparken gürünce korkutmadan kızın, gelmek istemeyecektir.

Ensesinden tutun, tam derisinden torba gibi kaldırın bağırmıyacaktır. bağırırsa duymayın, gazetetede kakası ile tuvalet yerine kadar götürün, yavruyu yere koyun '' kaka buraya'' diye her sefer gösterin, sonra kakanını üstüne ayağınızın ucuyla toprak atıl, bunları görsün.( köpek kakadan sonra eşelenir)

Köpek oyunla öğretilir de bunun oyun neresinde diyeceksiniz.

Bazı oyunlar ciddidir. Tuvalet eğitimi gibi.

Unutmayın yavru sizi insan gibi görmez. Siz lider (alfa) yani annesiniz. Baba değil.

Anneler (alfa) yavruyu ensesinden tutar, taşır. Gelmiyorsa, gelemiyorsa tabii...

Kolay gelsin


Düzenleyen Halil Önen : 22-11-2009 saat 19:43
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-11-2009, 05:52   #16
Ağaç Dostu
 
alice's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-09-2007
Şehir: ORDU
Mesajlar: 232
Sayın Halil Önen cevabınız için teşekkür ederim.
Dediklerinizi bugün uygulamaya başlayacağım.
Umarım öğrenirler.

alice Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-11-2009, 19:43   #17
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sevgili Halil Önen; Bu sabah yapmış olduğumuz av antrenmanında ilk keklik havalanmasından sonra kekliklerin kalktıkları yere giden köpeğim mühtiş bir keyifle koşturduktan sonra benim komutlarımı dinlemez oldu, cevabınızı bekliyorum.
Sevgilerimle iyi akşamlar,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-11-2009, 00:16   #18
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kalambaklı Mesajı Göster
komutlarımı dinlemez oldu
Sevgili kalambaklı,
av köpeğinize TEMEL EĞİTİMLERİ vermeden ava çıkaramazsınız. İleride avlanma eyleminde iyi ekip oluşturamazsınız.

Temel eğitimin özünü APORT eğitimi oluşturur. Aport eğitimi avını bulma_getirme eğitimidir.

Aport eğitiminin içeriğini; otur_gel/getir_al/tut emirlerinin ve ferma eğitimini içerir.'Otur' eğitimi diğer cins köpeklerini de içerir.

Aport eğitimi, köpek eğitimlerindeki son gelişmelerde daha erken dönemlerde başlaması gerektiği konusunda çalışmalar olmuş ve başarıya ulaşmıştır.

Aport eğitimi ve diğer emirleri içeren eğitim 6 hafta ile 1.5 yaş arasında tamamlanmalıdır.

8 aylık köpeğinizin (adı neydi) kalkan kekliklere heyecanlanması ve arkasından koşması çok normal. Bu onun içgüdülerinin güçlü olduğunu gösterir.

Komutları dinlememesi eğitim eksikliğidir.
Aport eğitiminden sonra da kuşlara bazen ferma vermeden dalacaktır. Bırakın dalsın, eninde sonunda kuşu yakalayamıyacağını anlayacaktır.

Av köpeğinin en önce keklik avı ile avlanmayı öğrenmesi gerekir ki bu yaptığınız doğrudur. Bazı avcı dostlar bıldırcınla başlarlar. Bu hata değildir. Ancak kekliğin kokusunun bıdırcına göre daha güçlü olması ve av köpeğine çeşitli hileler yapması onu çabuk ustalaştırır.

Burada avcı dostların genelde yaptığı bir başka hata, ava başlamadan önce ferma eğitiminde, canlı av hayvanı kullanılmasıdır. Özellikle temini kolay olduğu için besleme canlı bıdırcın kulanılıyor ki bu daha büyük hatadır.

Canlı av kuşu ile eğitim sonrası köpek, kuşu sıkar, vermek istemez, alıp kaçırır ve saklar hatta yer.

Besleme bıldırcının kokusu yabani bıldırcına göre az farklıdır. Bu köpeğin güçlü koku alma yeteneğinde büyük farktır. Ayrıca yabani bıldırcına göre fazla kaçamamaktadır.

Ayrıca temel eğitim verilmeden köpeğin önünden kalkan av kuşlarına ateş edilmesi de hatadır.
Genelde avcı dostların yaptığı bir başka hata, acemi ve usta köpekleriyle avlakta her kuşa sıkı (ateş etmek) atmalarıdır.

Örnek; keklik, bıldırcın, culluk ve tavşan avında iseniz karatavuğa sıkı atamazsınız. Karatavuk vb. kuşlar fermaya uygun olmadığı gibi, kalkp gitmiş karatavuğa da ferma yapar bu 'boş' ferma avcıyı yanıltır.

Av köpeği bir silah sesi duyuğunda burnunda keklik, bıldırcın, culluk,ve tavşan kokusunu (hangi avda isen) hissetmeli. Karatavuğu değil.
Siz önce '' otur '' eğitimi vereceksiniz de lafı gelmişken daha kolay olan ferma eğitimine kısaca değinelim.

Buna olta eğitimi de denir.
Elinize iki metre comak alıyorsunuz, ucuna iki metrelik misina bağlıyorsunuz ve misinanını ucuna bir kuş tüyü bağlıyorsunuz.

Havada gezdiriyorsunuz ve köpeğin önüne koyuyorsunuz. Dikkatini çekmek için hafif hareket ettiriyorsunuz. Yalalamak için saldıracaktır. Hızla havaya kaldırıp tekrar önüne koyuyorsunuz. Birkaç defa yaptığınızda yakalıyamayacağını anlayacak ve ferma verecektir. Unutmayın ferma vermek onun genlerinde vardır. Bunu güne 10 dakika 15. 20 defa yapın ustalaşsın. Bıktırmayın. Bu bir oyundur. Ustalaştığında önce tüy'e, sonra misinaya ve bağlandığı comağa bakacaktır. Bunu yaptığında oyununun kandırmaca olduğunu anlar ve aldatıldığını hisseder ki bu oyun olmaktan çıkmıştır. Ustalaştığında da ara sıra bunu yapın. Bu eğitimin tekrarıdır.

Bu eğitim bittikten sonra misinanın ucuna ölmüş karga ya da saksağan bağlayın. Karga buzdolabının dondurucusunda bir naylon torbanın içinde korumanalı ve defalarca kullanılmalı.

Kargayı ara sıra yakamasına izin ver ve misinayı kendine çekerek kuşu ağzıdan al. Vermezse parmağınla burnuna bastır. Bir kulağına hafif üfle. Yine vermezse
Üst cenesinden elinle kavra ve baş parmağın ve orta parmağınla dudaklarını dişlerine sıkıştır ama canını yakma.


Bu siyah taralı alan, ağzına aldığı her madde de,''ver'' eğitimide de yapılmalıdır.

Kolay gelsin

selcuk44 ve atax beğendi.

Düzenleyen Halil Önen : 20-11-2009 saat 22:21
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-11-2009, 01:35   #19
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Köpeklerde '' otur '' eğitimi

Köpeklerde '' otur '' eğitimi onları kontralde tutma/kontrole alma, kısıtlama eğitimidir.

Boynuna bir tasma bağılıyorsunuz ve ipini önüne koyuyorsunuz.

Köpeğinizin soluna geçiyorsunuz, sol elinizle ensesinden tasmasından tutuyorsunuz. Sağ elinizle kıçına hafif bir iki defa dokunup sertce bastırıyorsunuz. '' Otur '' komutu veriyorsunuz. Sol elinizle de tasmasını yukarı çekiniz. Oturacaktır. Direnirse ısrar edin.
Bunu 10 ya da 15 defa yapın, alışsın.

(Bazı eğitimlerde bu '' cene altından tutun. başını yukarı kaldırın şeklindedir ki yanlıştır. Alfa bunu yapmaz. Oyunlarda boğazdan tutmaya çalışma alfa olma çabasıdır. Dövüşte ise burası boğulma alanıdır ve en tehlikeli bölgedir.)

Dokunmadan '' otur '' komutu verildiğinde oturuyorsa birinci aşama tamamlanmıştır.

Yavaş adımlarla tam önüne geçin ve avcunuzun içini göstererek '' otur '' komutunu tekrarlayın. Pozisyonunu bozarsa tekrarlayın. Başarıncaya kadar.
Sonra yavaş adımlarla bir kaç metre geri geri uzaklaşın. Durumunu bozarsa baştan başlayın.

Bu eğitimi 15 dakidadan fazla yapmayın. Onu bıktırmayın. Otoriter olun ama her başarısından sonra başının üstünden sevin, ara sıra bisküvi verin ama abartmayın, elinize ikide bir ödül için bakmasın. Onların en büyük ödülü sevgidir.
Bu eğitim sonunuda '' gel '' deyin '' gel '' kelimesini öğrensin. Son araştırmalarda köpeklerin yüz kadar kelimeyi öğrendikleri bilinmektedir

Size koşarak gelecektir. Başınının üstünü okşayın. Sonra önüne diz çökün aynı seviyeye gelin, gözlerinin tam içine bakın, gözlerini hafif kaçıracak bir az mahcup olacaktır, yüzünüzü çenenizi ve boynunuzun altını yalamak isterse izin verin.
Bu sizin alfa olduğunuzun onaylanmasıdır, kabulüdür. Artık Lider sizsiniz.

Bu eğitim köpeğinizi herhangi bir yerde ve koşullarda '' otur '' komutu verdiğinizde ve oturduğunda başarıya ulaşmış demektir.

Not: Eğitimlerde ve sonrasında köpeklere (topraktan geldiğine inanan ve itaat eğitimi verilemeyen kediler de dahil) kesinlikle ödül olarak şeker verilmemelidir. Her yaşta şekerli tatlılar verilmemelidir. Bu onların gözlerini bozar ve bağırsak sistemlerini kitler.

Ayrıca köpeğinize eğitim verirken köpeğinizin her hangi bir rahatsızlığı olmamalıdır.

Siz de eğitime hazır olmalısınız, sinirliyseniz, moraliniz bozuksa 'o' bu enerjinizi anlar ki bu şartlarda sabır isteyen bu durumda eğitim veremezsiz.

Kolay gelsin


Düzenleyen Halil Önen : 12-11-2009 saat 09:16
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-11-2009, 07:49   #20
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Değerli arkadaşım; Vermiş olduğunuz bilgi ve öneriler için çok teşekkür ederim.
Sağlıcakla kal,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-11-2009, 14:16   #21
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sevgili Halil Önen; Bu gün köpeğimin ilk kuduz aşısını yaptırdıktan sonra veteriner hayvan üç gün hiçbir şekilde ıslanmayacak dedi, benim de bahçede kulübesinden başka yerde barındırma şansım yok. Acaba söylenen doğru mu?
Sağlıcakla kalın,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-11-2009, 17:45   #22
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kalambaklı Mesajı Göster
Bu gün köpeğimin ilk kuduz aşısını yaptırdıktan sonra veteriner hayvan üç gün hiçbir şekilde ıslanmayacak dedi,,,
Yok böyle bir şey dostum, kuduz aşısı için binlerce köpek aşılanıyor, mutlaka uyarılılar yapılırdı. Ben yeni duyuyorum.

Kuduz aşısını bir defa yaptırman yeterli, ömür boyu gerekmiyor. Ancak havalar çok sıcak giderse ve köpeği sıcaktan korumak güçleşirse ve su ihtacını karşılamak zorlaşırsa ya da kuduz salgını varsa etrafta o yıllar, o zaman kuduz aşısı tekrarlanır.

Ançak karma aşıyı bu yıl 3 defa yaptır.

Sonra yılda bir defa ömür boyu karma aşı yaptır. Yaptır diyorum da kim buna uyuyor dersen pek uyan da yok. Ama doğrusu bu.

Dostum elinde av köpeklerinin mersedesi var. Onlar en hızlı avcılardır. Bazen hızlarından dolayı avı ıskalarlar, ama o hızla fermaya duruşları akıllara zarar verir. Kıymetini bilmek gerek.

Diğer av köpekleri de avın Land Rover leridir. Biraz yavaş ama sağlamcıdırlar, avı pek ıskalamazlar.

Her birinin kendine özgü üstünlükleri vardır. Birbiriyle kıyaslamamak gerekir. Hepsi kendi dallarında uzmandır. Birini diğerine üstünlüğü aranmamalıdır.

Hangi av hayvanına yoğunlaşırsa, onun avına çok giderse, o dalda işinin profesörü olur.

Yani kekliğe çok giderse profesördür, bıdırcına az giderse doçenttir gibi...

Köpeğinin ismini vermemişsin, adını bilelim. İsminin son harfi sesli harf olursa iyi dir. Çağırınca sesin kolay çıkar, zorlanmazsın.

En son av kuşu kalkınca arkasından gidiyor demiştin; böyle durumlarda baktın kuşların arkasından gidiyor, sen de adını bağırarak, çağırarak ne bileyim dikkatini çekecek acayip sesler çıkarak, onun gittiği ters yöne doğru koş, hatta silah sesinden hemen sonra koş. O sansın ki kuşlar senin koştuğun yana gitiler. Ya da vurulan kuş o tarafa düştü zannetsin. Yani kandır onu. Daha sonraları silah sesinden sonra sana bakar, nereye koşaçak diye..

Yapacağın kolay bi şey de ben uzun anlattım galiba.

Rastgele

selcuk44 beğendi.

Düzenleyen Halil Önen : 12-11-2009 saat 20:56
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-11-2009, 09:41   #23
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sayın Dostum, köpeğimin ismi " Zilli " ayrıca alakana çok teşekkür ederim. Name:  Resim 001 (450 x 338).jpg
Views: 9008
Size:  35.6 KB

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-11-2009, 10:03   #24
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Köpekler nasıl düşünür?

Kanadalı psikolog Stanley Cohen,
Köpeğinizle konuşmanın yolları adlı kitabında, köpeklerin kendilerine özgü dili olduğunu yazdı.

Cohen'e göre köpekler mesajlarını açıkca iletiyorlar ancak insanoğlunun kapasitesi bunları anlamaya yetmiyor.

Köpekler insanları, diğer köpeklerden farklı görmüyor. Kendi ırkından gibi görüyor. O bizi köpek gibi görüyorsa biz onu insan gibi göremeyiz.
Ançak, sahibi en basit şeyleri bile algılayamadığından köpek, onun aptal olduğunu düşünmeye başlıyor.

Cohen' e göre köpeğin farklı hareketlerinin anlamı;

Önce havlayıp sonra inliyorsa; yalnızım benimle ilgilen.

Havlayıp inledikten sonra iç geçiriyorsa; deprasyondayım, kimse beni anlamıyor..

Kuyruk sallıyorsa; mutluyum, sen benim liderimsin, seni her yerde takip ederim...

Kuyruğunu düşürüp yavaşca sallıyorsa; ne dediğini anlamıyorum, sana derdimi anlatmaya çalışıyorum ama sen beni anlamıyorsun,

Kulaklarını arkaya yatırıp, eğiyorsa; burada olup bitenden beni şüphelendiriyorsun, halimden memnun değilim ya da kavga çıkarabilirim,

Kulaklarını dikiyor ve dişlerini gösteriyorsa; her an üstüne atlayıp, seni parçalayabilirim... demekmiş.

Köpekler konusunda başka bir uzman, M.T. Varro,
çiğ yemek artıkları ile beslenen köpekleri saldırgan ve tehlikeli olduklarını yazmıştı.

Bu basit bir olgu gibi düşünülmemeli.

İster av köpeklerine ister diğerlerine çiğ et ve kemikler biraz suda pişirildikten sonra verilmelidir.Tabii suyu ile beraber, içine havuç, patates vb. sebzeler de atılabilir.

Burada köpeği saldırgan ve tehlikeli yapan tam olarak, çiğ etin kendisi değil, içinde bulundurduğu (taze) kan kokusudur.

Kanın gizemi onu ataları olan kurtun içgüdülerine götürür. İnsan ve hayvan kanının benzerliği, insanı da kendi ırkından gibi görmesi durumu, bir çok olumsuzlukların eklenmesi ile onları saldırgan ve tehlikeli yapmaktadır.

Sadece bu sebebten dolayı bir çok köpeğin teklikeli ve saldırgan sınıfına sokulup insanlanlarda yalıtlanmasına, beslenmesinine yasaklar getirilmesine sebeb olmuştur.

Bu olguyu biz avcılar çok daha yakıcı yaşarız.

Çiğ etle beslenen iz sürücü av köpekleri olan kobaylar, vurulan tavşanı yemeye çalışmaları hatta yedikleri gözlenirken, diğerlerinde bu durum rastlanmaz.

Yine pişmiş etle beslenen kuşcu av köpekleri bir şekilde sonradan çiğ ete alışmalarının sonucu vurulan av kuşunu yedikleri, ağzından vermek istemedikleri, yuttukları ve yemek için kaçırdıkları gözlemlenmiştir.

Taze kan kokusuna ve ete alışan av köpeklerinin avlakta diğer hayvanlara_ koyun, keçi ve yavrularına_ saldırıp öldürdükleri çok sık rastlanmaktadır.

Kolay gelsin.

selcuk44 ve selis beğendi.
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-11-2009, 12:44   #25
Ağaç Dostu
 
cello's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-09-2006
Şehir: iSTANBUL
Mesajlar: 298
Galeri: 1
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
.....Tabii böyle olmayacak, cins olsaydı hemen öğrenirdi......
Halil Hocam, alice'e verdiğiniz cevaptan alıntıladığım yukarıdaki kısım geçen gün gelen bir elektronik postadaki hikayeyi anımsattı bana paylaşmak isterim.

Saygılar, Sevgiler,


selcuk44 beğendi.
cello Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 06-12-2009, 00:25   #26
Yeni Üye
 
efevebadem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-10-2009
Şehir: Bodrum
Mesajlar: 10
Sevgili dostlar, kedi kopek gecinemez derler su an evde bir Alman coban ve bir soke (sokak kedisi) beraber yasıyorlar. Insanların bile kavga ettigi bu dunyada onlar o kadar iyi geciniyorlarki.. Paylasmak istedim birde badem ve efenin fotolarını ekliyorum saygılar...

Eklenen Resimler
  
selcuk44 beğendi.
efevebadem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-12-2009, 12:24   #27
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sayın efevebadem, kediniz harika, paylaşımınız için teşekkür ederim.
Saygılar,

kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-12-2009, 12:32   #28
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Sevgili Halil Dostum, Zilli ile bayram gezim Name:  zilli3 (450 x 338).jpg
Views: 8675
Size:  34.9 KB

selcuk44 beğendi.
kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-12-2009, 12:40   #29
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 11-08-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,299
Galeri: 5
Kedi fare mücadelesinde farenin bulunduğu dala kedi erişemediği için fare daha şanslıydı.

Name:  fare kedi (450 x 338).jpg
Views: 9116
Size:  41.8 KB
Name:  fare kedi1 (450 x 338).jpg
Views: 9114
Size:  39.5 KB

selcuk44 beğendi.

Düzenleyen kalambaklı : 08-12-2009 saat 12:42 Neden: düzensiz fotoğraf yükleme
kalambaklı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-12-2009, 19:54   #30
Yeni Üye
 
efevebadem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-10-2009
Şehir: Bodrum
Mesajlar: 10
Sayın Kalambaklı cok tesekkurler. Bu arada gercekten cok uzucu bir olay oldu. Badem 4 yasında bir sokak kedisi. 7 aylıkken kısırlastırıldı. Evden dısarı adım bile atmadı. Bu gun eve geldigimde esim bademin agız kenarlarında sararma oldugunu ve istahsız oldugunu soyledi. Veterinere goturduk ve karaciger yetmezligi teshisi konuldu. kurtulma sansı varmı hic bilmiyorum. Veteriner arkadasım kedi ve kopeklerde sarılık veya karaciger yetmezligi tedavisinin cok zor oldugunu soyledi. halbuki badem cok hareketli bir kedi evde bir o yana bir bu yana kosar bizimle oynar. ama bu aralar hep uyumak istiyordu. Insallah en kısa zamanda saglıgına kavusur. kedi ve kopeklerde bu hastalık cok tehlikeli. Viral olanlar daha da tehlikeli oluyormus. Bu yüzden kedi ve kopeklerinizin istahına deri ve tuy durumuna dikkat etmenizi tavsiye ederim. Veteriner ozellikle kedimizin dısarıdan su icip icmedigini sordu. Ozellikle kopek sahipleri arkadaslar dikkat etsinler dısarıdan su icirmesinler dostlarına. Bademe bir sey olursa ne yaparım bilemiyorum onu o kadar cok seviyorumki.. gece koynumda yatar baska yerde kesinlikle yatmaz ve cok iyi huyludur 4 adet igene yapıldı tedavi sırasında pence bile atmadı o kadar iyi kalpli bir kedidir o

efevebadem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 00:49.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024