agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Mutfak > Kiler
(https)




Beğeni Düzeni136Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 08-09-2008, 15:53   #61
Ağaç Dostu
 
eylems's Avatar
 
Giriş Tarihi: 02-04-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,444
Galeri: 58
Bengi su, üzüm tanelerini kurutacaksan eğer kabuklarının çatlatılması gerekiyor. Birde taneler, direkt serdiğin yere dokunduğunda çürüme yapabilir. Bence sen bu üzümleri sirke **** pekmez olarak değerlendir.

eylems Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-09-2008, 17:21   #62
Ağaç Dostu
 
bengi_su's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-05-2007
Şehir: konya
Mesajlar: 403
Galeri: 19
Teşekkür ederim syn. Eylems olmazsa öyle yapcaz artık.

bengi_su Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-09-2008, 11:32   #63
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,116
Galeri: 137
Pekmez Toprağı

Pekmez toprağı niçin kullanılıyor? Kullanmasak olmaz mı? Önce bu soruya cevap verlelim.

Kullanamsak olur. Olur da pekmezimiz ekşi olur.

Kırşehir'de pekmezlik üzümler ayıklanırken, tam tatlanmamış salkımlar ayrılıp, ayrıca sıkılır ve topraksız olarak işlenir. Özel bir ekşi pekmez elde edilir. "eşgi" denilen bu pekmez sulandırılıp şerbet olarak tüketilir. Çok hoş bir içeecektir. Özellikle yazın, ağır tarla işleriinde çalışanlar için hayat iksiri gibi gelir.

Yani, katılan toprak şıranın içindeki ekşiliği gidermektedir. Ben kimyacı değilim. Okuduklarımdan aklımda kaldığı kadarı ile şıradaki asidik özelliği yok etmeye yönelik bir işlemdir. O zaman katılan toprağın uygun özellikli olması gerekir. Şayet kullandığınıız toprak da asit özellikli ise beklenen faydanın sağlanması mümkün olmaz.

Bitkiler için bile artık toprak tahlili yaptırdığımız bir çağda, kendi yiyeceğimize katacağımız katkı maddesine biraz daha dikkat etmek pek boş bir çaba olmayacaktır.

Hele tarlalarımız tarımsal ilaçlama, kimyasal gübre, çeşitli atıklar yüzünden kirlenme tehdidi altında iken, herhangi bir toprağın alınıp yiyecek katkı maddesi olarak kullanılması, ya da kullanılmasının önerilmesi, doğrusu benim kafama yatmıyor. "agaclar.net"e de pek uygun düşmüyor.

Bilinmeyen bir zamandan beri kullanılan pekmez toprağı beyhude bir seçim değildir.

Pekmez toprağı, tarımsal alnlardan ve kirlilik kaynaklarında uzak, kirliliğe maruz olmayan ocaklardan alınmalıdır.

verdoque ve mrduran beğendi.

Düzenleyen Yücel Özlem : 21-09-2012 saat 11:39
Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-06-2009, 23:32   #64
Ağaç Dostu
 
hozat's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-03-2009
Şehir: İstanbulve Bodrum
Mesajlar: 2,148
Galeri: 45
Zerdali çekirdeğini tatlandırmak

Sevgili Üzüm,
Sitede dolaşirken sebze ve meyvelerin kurutulması adı altında bir başlığa rastladım.

Başından sonuna kadar okudum.Hem eski bilgilerimi tazeledim,hem de yeni şeyler öğrendim.

Bu arada sizin bu işlere çok meraklı olduğunuzu ve uyguladığınzı anladım.
Ayrıca bahçenizde bir de zerdali ağacı var,meyvelerini kurutuyorsunuz çokta güzel olur.

Zerdalinin çekirdeği acıdır ve atılır.Bu çekirdeklerin tatlandırılarak çeşitli yerlerde kullanıldığnı biliyor muydunuz?

İlginizi çekerse anlatımını yaparım.

hoşça kalın

mrduran beğendi.
hozat Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-08-2009, 09:02   #65
Ağaçsever
 
Zeynep Yılmaz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-08-2009
Şehir: Yurt dışı
Mesajlar: 64
Bende ilk kez patlıcan kurutmak isitiyorum umarım başarılı olurum.Burda gölgede kurudugunu ögrendim.Evde balkonda deneyeceğim dolmalık patlıcanlarımı.
Fakat yaşadığım yerin havası nemli başarılı olurmu bilmiyorum denemekte fayda var.
Paylaşımlarınız için teşekkürler.

Zeynep Yılmaz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-08-2009, 11:05   #66
Ağaç Dostu
 
maviyeşil's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: İzmir-Foça
Mesajlar: 224
Sayın Akdoğan hiç merak etmeyin, patlıcan kolayca kuruyor. Benim patlıcanlar 3 günde kurudu. Ben patlıcan ve biberlerimi kışın kurtlanmasın diye kuruttuktan sonra ılık tuzlu suya batırıp çıkartıyorum. Sonra yeniden kurutup kaldırıyorum. Böylece hiç birşey olmuyor. Aklınızda olsun.

maviyeşil Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-08-2009, 07:49   #67
Ağaçsever
 
Zeynep Yılmaz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-08-2009
Şehir: Yurt dışı
Mesajlar: 64
Sevgili maviyeşil bugün patlıcanlarımın 3. günü ama hala gelişme yok
tuzladıgım için hala suları damlıyor.

Zeynep Yılmaz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-08-2009, 09:28   #68
Ağaç Dostu
 
selim_50's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-09-2007
Şehir: Nevşehir
Mesajlar: 641
arkadaşlar asma yaprağının kurutması veya salamurası değilde,
plastik şişelere hiç ıslatmadan rulo yaparak koyuyorsunuz, ağzınıda sıkıca kapatıyorsunuz, ne zaman isterseniz çıkardığınızda halen yeni toplanmış gibi oluyor, hem kuruyup ufalanmıyor, hemde salamura olmadığı için tadı bozulmuyor,

selim_50 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-08-2009, 09:30   #69
Ağaç Dostu
 
selim_50's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-09-2007
Şehir: Nevşehir
Mesajlar: 641
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Z.AKDOĞAN Mesajı Göster
Sevgili maviyeşil bugün patlıcanlarımın 3. günü ama hala gelişme yok
tuzladıgım için hala suları damlıyor.
sayın akdoğan; eğer söylediğiniz gibi ise hiç uğraşmayın, büyük ihtimal onlar çürüyecektir.
bizim buralarda dışarıda bırakılan ürün istemesende iklim özelliğinden dolayı kuruyor,

selim_50 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-08-2009, 11:20   #70
Ağaç Dostu
 
maviyeşil's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: İzmir-Foça
Mesajlar: 224
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Z.AKDOĞAN Mesajı Göster
Sevgili maviyeşil bugün patlıcanlarımın 3. günü ama hala gelişme yok
tuzladıgım için hala suları damlıyor.
Sevgili Akdoğan sanırım patlıcanlarınızı iyice kurutmadan uyguladınız tuzlama işlemini. Yoksa 3. gün su damlatacağını sanmıyorum. İklimden dolayı daha kurumamıştır onlar. Çok sert olacak, takır takır ses çıkaracak, ondan sonra suya batırıp çıkaracaktınız. Patlıcanlar çok kuru olduğu için suyu da içine çekmez, hemen kururdu. Sanırım acele ettiniz. Neyse belki kururlar, dursun bakalım biraz daha.

maviyeşil Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-08-2009, 16:09   #71
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 12-08-2009
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 41
sebze kurutma

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Z.AKDOĞAN Mesajı Göster
Sevgili maviyeşil bugün patlıcanlarımın 3. günü ama hala gelişme yok
tuzladıgım için hala suları damlıyor.
Z.AKDOGAN daha önce bu işlere ilk başladığımda biber ve patlıcanları oyduktan sonra bende yıkayıp tuzladım.
Antalya sıcagında bile kurumadı çürüdü şimdi ikisinide oyduktan sonra hemen ipe dizip asıyorum çünkü dışarıda yine toz oluyor.Patlıcan 2-3 günde kuruyor ama biber biraz zaman alıyor biberlerin arada birbirlerine değmesin diye ipte ayırıyorum. Patlıcanlar hemen kurur arzu ederseniz birde böyle deneyin hatta kuruduklarında birbirlerine çarparak çok güzel sesler çıkarıyorlar.

nalan61 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-08-2009, 18:07   #72
Ağaç Dostu
 
berduray's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: bodrum
Mesajlar: 3,153
Galeri: 72
Sayfa 1 'deki mesajım;

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi berduray Mesajı Göster
Bir püf noktası; patlıcanları önceden yıkayın iyice kurutun veya bezle silin ve öyle oyun, sünger gibi suyu çekiyorlar ve daha ipteyken çürümeye başlıyorlar.

Oyduktan sonra içlerine azıcık ta tuz serpiştirin ve kapalı kısmı yukarıda olacak şekilde ipe dizin , emekleriniz boşa gitmesin, diye tecrübemi aktardım, hiçbirşey ziyan olmasın, zira üretmesi o kadar zor ki...

berduray Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-08-2009, 00:20   #73
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 12-08-2009
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 41
Sevgili Berduray haklısınız ilk yaptığım zaman patlıcan ve biberleri oyduktan sonra yıkayıp tuzlamıştım o zaman öyle tarif etmişlerdi sonra yıkamadan yapınca kurudular artık kendi sebzelerimizi yazları kendimiz yetiştirdiğimiz için zirai ilaç kullanmıyoruz diye birde nasıl olsa balkonda yine toz oluyor diye yıkamıyorum zaten biberleri çok zor kurutu-yorum ama tuz kurumayı daha mı çabuklaştırıyor veya koruyor bu konuda bilgi verirseniz çok sevinirim birde salamura tuzumu kullanıyorsunuz.

Siteyi yeni tanıdım yazışmaları okuyunca sizleri imrenerek hemen üye oldum. İleride daha çok şeyler paylaşmak dileğiyle hoşçakalın.

nalan61 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-08-2009, 09:45   #74
Ağaç Dostu
 
berduray's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: bodrum
Mesajlar: 3,153
Galeri: 72
Tuz antiseptik maddedir, koruyucu olarak kullanılır. Sofra tuzu, iri tuz hiç faretmez.

Antalya oldukça nemli bir bölge, tam kurudu kaldırıyorum dediğiniz anda bir bakmışsınız kuruyan sebzeler tekrar nemlenmiş.

Bu yüzden nemli bölgede yaşayan tüm arkadaşlar için düşük ısıda mesela,50-70 derecede sebzenizin tam kuruduğundan emin olana dek fırınlamanız, sonra hava geçirmez yöntemle saklamanız.

Bez torbalar havayı, nemi geçirir.

En ideali naylon poşet, yahut kapağının sıkıca kapandığından emin olduğunuz cam kavanozlar.

berduray Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-08-2009, 09:53   #75
Ağaç Dostu
 
Kiraz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-02-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 4,640
Galeri: 73
Berduray, haklısın, iyice takır takır kuruyan domatesleri dün akşam içeri aldım, sabah ıslak gibilerdi, tekrar fırınlayacağım.

Kiraz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-08-2009, 22:04   #76
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 12-08-2009
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 41
Berduray verdiğimiz bilgiler için teşekkürler ben zaten sebze yetiştirme ve kurutma işlerini Antalyanın yaylasında yapıyorum burada nem yok bu sene kurutma işlemini zararsız hallettim seneye kuruturken tuzu bir daha deneyeceğim. Birde burada turunçları reçel zamanı kabuklarını rendeleyip ipe dizip kurutuyorlar parti parti kaynatıyorlarmış sizin bu konuda fikriniz var mı?

Her şey gönlünüzce olsun

nalan61 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-08-2009, 22:10   #77
Ağaç Dostu
 
berduray's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: bodrum
Mesajlar: 3,153
Galeri: 72
Ben şu yöntemi biliyorum; portakal kabuğu reçeli yaparken, kabuğu hiç koparmadan ve beyaz etli kısmına inmeden soyup, öylece ipe dizip, kabuktaki asidi çıkarmak amacıyla kaynar suda haşlarlar.

Bir kaç sefer de su değiştirilir, sonra da şeker ile kaynatılır.

Ama rendelenmiş kabuğu ipe dizmek bence delinin pösteki sayması durumu

berduray Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-08-2009, 15:39   #78
Ağaç Dostu
 
kasap.94's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-09-2008
Şehir: balıkesir gönen
Mesajlar: 1,196
Galeri: 6
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Pekmez toprağı niçin kullanılıyor? Kullanmasak olmaz mı? Önce bu soruya cevap verlelim.

Kullanamsak olur. Olur da pekmezimiz ekşi olur.

Kırşehir'de pekmezlik üzümler ayıklanırken, tam tatlanmamış salkımlar ayrılıp, ayrıca sıkılır ve topraksız olarak işlenir. Özel bir ekşi pekmez elde edilir. "eşgi" denilen bu pekmez sulandırılıp şerbet olarak tüketilir. Çok hoş bir içeecektir. Özellikle yazın, ağır tarla işleriinde çalışanlar için hayat iksiri gibi gelir.

Yani, katılan toprak şıranın içindeki ekşiliği gidermektedir. Ben kimyacı değilim. Okuduklarımdan aklımda kaldığı kadarı ile şıradaki asidik özelliği yok etmeye yönelik bir işlemdir. O zaman katılan toprağın uygun özellikli olması gerekir. Şayet kullandığınıız toprak da asit özellikli ise beklenen faydanın sağlanması mümkün olmaz.

Bitkiler için bile artık toprak tahlili yaptırdığımız bir çağda, kendi yiyeceğimize katacağımız katkı maddesine biraz daha dikkat etmek pek boş bir çaba olmayacaktır.

Hele tarlalarımız tarımsal ilaçlama, kimyasal gübre, çeşitli atıklar yüzünden kirlenme tehdidi altında iken, herhangi bir toprağın alınıp yiyecek katkı maddesi olarak kullanılması, ya da kullanılmasının önerilmesi, doğrusu benim kafama yatmıyor. "agaclar.net"e de pek uygun düşmüyor.

Bilimeyen bir zamandan beri kullanılan pekmez toprağı beyhude bir seçim değildir.

Pekmez toprağı, tarımsal alnlardan ve kirlilik kaynaklarında uzak, kirliliğe maruz olmayan ocaklardan alınmalıdır.
arkadaşlar sıradan toprak kullanmak yanlış bizim dedelerimizden gördüğümüz bir miktar beyaz toprak birbez içerisine sarılarak kaynamakta olan şıranın içerisine sarkıtılır rengi siyahlamaya başlayınca çıkarılır...beyaz toprak kildir bazı bölgelerde toprağın işlenmemiş alt bölümünden çıkarılır

kasap.94 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-08-2009, 21:52   #79
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 12-08-2009
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 41
Elma kurutmak istiyorum, fikirlerinize ihtiyacım var. Şimdiden teşekkürler

nalan61 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-08-2009, 08:30   #80
Ağaç Dostu
 
sakagun's Avatar
 
Giriş Tarihi: 07-05-2007
Şehir: Geyve
Mesajlar: 2,024
Galeri: 107
Mikrodalgada meyve, sebze kurutmayı deneyen oldu mu?

sakagun Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-08-2009, 18:00   #81
Ağaç Dostu
 
berduray's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: bodrum
Mesajlar: 3,153
Galeri: 72
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi nalan61 Mesajı Göster
Elma kurutmak istiyorum, fikirlerinize ihtiyacım var. Şimdiden teşekkürler


Detay ve kaynak

Eklenen Resimler
 
mrduran beğendi.
berduray Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 11:12   #82
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 02-12-2008
Şehir: antalya
Mesajlar: 3,093
Ürün Kurutma, Aflatoksin ( Detaylı bilgi için sitemizi ziyaret edebilirsiniz.)

http://www.roa-turkiye.com/ROA%20AKA...20Kurutma.html


Günlük yaşantımızda sık görülen ve hemen her çeşit gıda maddesinde üreyebilen küfler, uygun koşullarda ham ve işlenmiş materyalde çoğalarak bir yandan kalite ve kantitesini değiştirip bozulmasına neden olmakta, diğer yandan da insan sağlığı için çok zararlı toksik maddeler oluşturabilmektedirler.

Funguslar (küfler), bitki, hayvan ve insanlarda birçok hastalığa sebep oldukları gibi her yıl tarımsal ürünlerin büyük bir çoğunluğunu da kayba uğratmaktadırlar.

Küfler, üzerinde geliştikleri ürünlerde belirli koşullarda toksinler oluşturur ve bunların canlı organizmaya etkileri farklılıklar gösterir.

İnsan, bitki ve sıcak kanlı hayvanlar için zehir etkisi gösterenlere, MİKOTOKSİN ismi verilmektedir. Mikotoksinler, funguslar (küfler) tarafından üretilen sekonder metabolitlerdir.

Doğal koşullarda insanlar ve hayvanlarda kitle halinde zehirlenmeler yapan en önemli mikotoksinler ise Aspergillus, Penicillium ve Fusarium cinsi küfler tarafından oluşturulmaktadır.

Bitkisel ürünlerin, gıda maddesi ve baharat olarak kullanılmak üzere kurutulmaları sırasında, doğal yollardan bu materyallere bulaşarak onları kokuşturan ve çıkardığı mikotoksin ile onları KANSEROJEN maddeler haline dönüştüren, en bilinen ve tehlikeli fungal etmen, Fungus Aspergillus Flavus adlı küftür.

Bu fungusun salgısı olan mikotosine, fungusun latince isminin başında bulunan “A” harfi ile “FLA” harflerinden oluşan “AFLATOKSİN” adı verilmiştir.

Mikotoksinler üzerindeki çalışmalar, 1960'da aflatoksinin bulunmasından sonra yoğunluk kazanmış, bütün dünyada inceleme konusu olmuş ve insanlarda karaciğer kanseri nedenlerinden birisi olduğu kesinlikle ispatlanmıştır.

Yapılan çalışmalar, aflatoksinin B1, B2, G1, G2 olmak üzere dört temel bileşiği olduğunu göstermiştir.

Ultraviyole ışık altında bunlardan ikisi mavi, ikiside yeşildir. Bu fluoresans renklere göre ortaya çıkan toksinlerden mavi olanlarına Blue'nun baş harfi olarak B1 ve B2, yeşil renkli görünenlere de Green'in baş harfi olarak G1 ve G2 adları verilmiştir. Bu dört temel bileşik içerisinde en baskın ve zehirli olanı ise, AFLATOKSİN B1 tipi küf zehiridir.

Oğuz Alper Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 11:57   #83
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Bu konuda ki tüm sayfaları okuduktan sonra, ben de şu noktaların altını çizmek istiyorum müsadelerinizle: Sevgili Berduray'ın belirttiği gibi patlıcan tepesi dahi çıkarılmadan yıkanıp kurulandıktan sonra kurutma işlemine geçilir. Biz bu yıl şöyle yaptık:Elazığ'da, 1450 rakımlı bir bölge, güneş var, sürekli hafif bir esinti var.
-Patlıcanları yıkayıp kuruladıktan sonra ikiye bölüp içlerini oyduk. Tepelerine yakın oyulmamış kısıma gelecek şekilde iplere dizdik.
-Biberler ise yörenin çıtır çıtır sarı dolmalık biberleri, hem dolma yapmak hem kızartmasını yaparken kullanılmak üzere hiç yıkamadan başlarını tohumlarıyla birlikte çıkararak ipe dizdik.
-Acı minik biberleri ise yıkanmadan, sapları ve tohumları üzerlerindeyken ipe dizdik.
Burada dikkat edilecek konulardan biri de ipe dizerken çok sıkı dizmeyip, biraz boşluk bırakmak. Aşşağıya eklediğim resimdende görüleceği üzere direk güneşe değil ağaçların dalları arasına/altına biraz güneş ve biraz rüzgar alacak şekilde germek gerekiyormuş.
Bir başka püf noktasıda dizdiğiniz ipin iki ucunu sıkıca bağlarsanız dalların arasına yerleştirmek, gerektiğinde çıkarmak çok kolay oluyor. Mesela ani bir yağmur indirmesi gibi bir sorun olduğunda iple-düğümle uğraşmak yerine doğrudan dalı üzerinden alıyorsunuz. 3-5 gün içinde takır takır kuruma gerçekleşiyor. Bu süre zarfında yağmur hariç gece-gündüz yerinden kaldırmadık
Patlıcanlar ve biberler kullanılmadan önce haşlandığı için yıkamaya gerek yok aslında.

Eklenen Resimler
 
mrduran beğendi.
M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:02   #84
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Resimden de görüleceği gibi minik acı biberler iyice kurutulduktan sonra mutfak mikserinde ya da rondo da bıçak yardımıyla çekilir. Çekerken dikkat ağzınızı burnunuzu bir örtü ile iyice kapatın yoksa hapşırmaktan nefes alamaz hale gelebilirsiniz. Böylece kendi ellerinizle mis gibi acı biberiniz oldu.

Tüm bu işlemlerden sonra yaptıklarımızı bez torbalarda saklıyoruz. Mesela ben Ankara'ya gelince kapalı balkonumda kapalı bir dolapta bez torba içinde saklıyorum şimdiye kadar hiçbir sorun olmadı.

M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:07   #85
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Elma ve armut kurutması da yıkanıp kurulandıktan sonra kabukları soyulup, altıya ya da sekiz dilime bölünerek (amaç ince olması) direk güneşin altına temiz bir bez/örtü üzerine yayılıp, günde bir kontrol edilir, üst üste gelmeler engellenir ve 5-6 gün sonra Elma ya da armut kakınız hazırdır. Bunlarıda bez torbada saklıyorum. Aksi taktirde cam kavanoz bile olsa kurtlanma olabiliyor.

mrduran beğendi.
M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:08   #86
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 15-07-2009
Şehir: İzmir-Bornova
Mesajlar: 2,974
Galeri: 9
Alıntı:
Mikrodalgada meyve, sebze kurutmayı deneyen oldu mu?
Kurutma işleminin asıl amacı vitaminlerin kaybolmadan korunması değil mi?.. Güneşin enerjisinden faydalanmak daha sağlıklı ve mantıklı..
................................................


Düzenleyen selis : 27-08-2009 saat 14:07 Neden: Elma konusuna Sema ile aynı şeyleri yazmışız..
selis Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:11   #87
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Kayısı da yıkanıp kurulandıktan sonra ikiye bölünerek çekirdeği çıkartılarak direk güneşin altına temiz bir bez/örtü üzerine yayılıp, günde bir kontrol edilir, üst üste gelmeler engellenir ve 8-10 gün sonra kurumuş olur. Bunu da bez torbada saklıyorum.

M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:25   #88
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Gelelim dutun kurutulmasına, eş dost toplanılır; bir kişi duta çıkar, beş-altı kişi ise hasavan dediğimiz beyaz oldukça geniş bir bezin köşelerinden, yanlarından tutar. Sirkelenecek dut ağacının altında bez açılır, dutun üstünde ki kişi gerektiğinde ayağı ile duta vurarak, gerektiğinde dalları silkeleyerek dutları sirkeler. Aşşağıda bezi tutanlarda bezi iyice gererek dutların yerlere dökülmesini engellerler. Bu işlem sirkelenen dut ağacının çevresinde dönerek tüm ağaç sirkelenene kadar devam eder.
Hasavana dökülen dutlar hemen sepet-yerel adı kufa ya da aleminyum kovalara-yerel adı sitil konulur. Bunları içinde fazla bekletilmeden kurutulacak yere çıkartılır. Kurutma işleminin yapıldığı yer evin damı ya da fazla dolaşılmayan boş bir yerdir. Buraya serilmiş olan bir bezin üzerine dutlar iyice yayılır. Üst üste gelmemesine dikkat edilir.
Dikkat yıkama yapılmadı.3-4 gün sonra şüyle elle biraz hareketlendirilir, alt üst edilir. 7-8 gün de kurumuş olur. Mutlaka bez torbada serin bir yerde tüketilmeyi bekler.

Eklenen Resimler
 
mrduran beğendi.
M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:28   #89
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Kurutma işleminin yapılacağı dam dolu ise elinizde kalan dutu heba etmemek için bir tepsi üzerinde de kurutabilirsiniz elbette.

Eklenen Resimler
 
mrduran beğendi.
M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-08-2009, 12:31   #90
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Bir şey daha belirmek isterim. Sevgili Selis'e katılıyorum eğer olanağımız varsa tabi, mikrodalga veya fırın kullanmak yerine bedava ve yeşil enerji olan güneşi kullanmakta fayda var.

M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla

Konu Araçları
Mod Seç

Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 18:30.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024