04-10-2009, 14:59 | #123 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-10-2008
Şehir: Bolu
Mesajlar: 239
|
Sevgili Nariel mesajını yeni gördüm. Diğer yavrular ne oldu? |
04-10-2009, 16:31 | #126 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 04-10-2009
Şehir: izmir
Mesajlar: 7
|
çok tatlılar ya |
09-10-2009, 11:00 | #127 |
Ağaç Dostu
|
Ben de bu minişi dün çocukların elinden kurtardım, şimdilik bodrumdaki bize ait odada yer yaptım, eşimden ve Süt'ten gizli bakıyorum, şimdi de ikisinin yokluğunu fırsat bilip eve aldım. Parmaklarımı meme sanıp yakalayıp emmeye çalışıyor bir biberon alacağım. |
09-10-2009, 12:13 | #128 |
Ağaç Dostu
|
Sayın Sûz-i Dilârâ, Kendi kendim işte önünde şapka çıkarılacak ve saygı ile selamlanacak bir kişi diyorum. Dilerim Yüce Mevlam siz nasıl o yavrulara merhamet edip sevgi gösteriyorsanız, size sağlık, mutluluk, huzur dolu bir yaşam armağan eder. Zira bunu fazlası ile hakediyorsunuz. Saygılarımla. Ailenize de selam ve saygılar. Ne mutlu sizi böylesine sevgi ve duyarlı yetiştiren anne ve babanıza. |
09-10-2009, 15:49 | #129 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili neconeco, Onlar kimin ayağına dolaşacağını hissediyor. Çok da sevimli. |
12-01-2010, 21:22 | #130 |
Ağaç Dostu
|
Şimdi tam 5 kedim var Bir tanesi benim Süt oğlum, diğeri yukardaki resimde gördüğünüz Remzican. O günden beri yavrucağı eve aldık, eşimden yalvar yakar izin aldım, Süt de bir-iki tısladıysa da beklediğim şiddette tepki vermedi. Ancak asıl sürpriz şu oldu ki benim dışarda rastladıkça beslediğim dişi bir Van kedisi vardı ve bir süredir hamileydi. Geçenlerde bizim yandaki binanın bodrumuna doğum yapmış. Apartman ahalisi de buncağızlardan rahatsız olup zavallı aileciği dışarı atmışlar. Havanın epey soğuk olduğu bir gün bizim binanın önünde anneleriyle beraber titrerken buldum, hemen gidip ballı süt karışımı yaptım ve besledim. Sonra ikisini yakaladım ve bodrumdaki bize ait odaya aldım. Diğer ikisini ve anneyi ne kadar çabaladımsa da ne yakalayabildim ne de bodruma alabildim. Sonradan baktım ki anne kedi park yerinde arabaların altına yavruları bırakmış o civardan da ayrılamıyor korkusundan. Birkaç gün evden getirdiğim yiyeceklerle onları parkta diğerlerini de bodrumda besledim. Ancak pazartesi olup arabalar parktan çıkmaya başlayınca onları da kaybettim. Annenin acı miyavlamaları kulağıma kadar geliyordu, bodrumdaki yavruları verip vermeme konusunda biraz tereddüt yaşadımsa da en sonunda bir yolunu bulup anneyi apartmana sokmayı başardım, bodrumdaki yavruları da araya çıkardım onların miyavlamalarını duyan anne kedi yanlarına koştu. Kavuşma anını bir görmeliydiniz! O gece anne ve yavruları bodruma hapsedip annenin oraya alışmasını sağladım, anne daha sonra dışarı çıktıysa da tekrar döndü. Hem de yavrucaklar için ziyafet olabilecek erzaklarla (Bir tavuk derisi parçası, sırtı etli kalmış yarım bir balık veya yarısı yenmiş tavuk dürüm). Tabii ben yavruları önceden doyurduğum için annelerinin getirdiklerine tenezzül etmiyorlardı ve yiyeceklerin üstünü kapatmaya çalışıyorlardı Nerden bilsinler yaramazlar, annecik o yiyecekleri bulmak için Allah bilir kaç çöplük gezdi? Ne kadar emek verdi? Şimdilik bodrumdaki odada mutlu mesut yaşıyorlar anne bir buçuk haftadır dışarı çıkmıyor -çıkmak istemiyor, kapıyı açıyorum gitmiyor-. Ben de tavuktu, balıktı, süttü beslemeye çalışıyorum. Eskiden dışarda gördüğüm zaman yanına yaklaşmama izin vermeyen anneyle şimdilerde kanka olduk. Adı Zarife, dünya tatlısı şirin bir anne. Yavrularından biri dünyaca meşhur, Van'da dahi nadir bulunan bembeyaz, bir gözü sarı bir gözü mavi, tekgöz denilen Van kedisi: Aykız, diğeri kömür karası oğlum Cesur. Bir ara resimlerini de eklerim. Düzenleyen Sûz-i Dilârâ : 24-01-2010 saat 18:00 |
15-01-2010, 01:11 | #131 |
Ağaçsever
|
Keşke tüm insanlar hayvanlara böyle sevgi ile yaklaşabilseler sokaklarda acı çeken çok hayvan var biz kıyamıyor alıyoruz alışınca'da bırakamıyoruz kendi kedilerimiz dışında yemeğe gelen mahallenin kedileri de var saatlerini biliyorlar .Size bir bebişimin fotoğrafını ekliyorum kızlarımı kısırlaştırdım üzülüyorum ama mecburen |
16-01-2010, 17:01 | #132 |
Ağaç Dostu
|
İşte benim yaramazlar; o kadar hareketlilerdi ki doğru dürüst çekemedim Sayın alibabaa, bizler gibi duyarlı insanların sayılarının artması dileklerimle. Masumlar için yaptıklarınız için sonsuz teşekkürler. |
28-01-2010, 21:41 | #133 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 48
|
Ya ben yerim onları yaaaaaaaaa! |
28-01-2010, 21:43 | #134 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 48
|
İnanamıyorum!Bu kadar güzel bir yaratık olabilir mi ya.Hep simsiyah bi kedim olsun istedim.Bu zamana kadar onlarca kedim oldu.Ama siyah çok farklı ya... |
28-01-2010, 21:45 | #135 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 48
|
Benim de böyle bir yavrum vardı.Fakat yaşatamadım.Hala içim sızlıyor.Bulduğumda çok hastaydı... |
29-01-2010, 08:42 | #136 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,351
|
Alıntı:
van'da üniversitede van kedilerinin soyunun korunması ile ilgili bir çalışma yapıldığını duymuştum. bir yetiştirme çiftlikleri de var mıydı emin değilim. gerçi siz yavrularınıza zevkle ve hiç gocunmadan bakıyorusunuz çok belli ki. ama böyle bişey varsa bunu da düşünebilirsiniz apartmandaki yavrunuz için... |
|
29-01-2010, 22:39 | #137 |
Ağaç Dostu
|
İlksen Hanım, Van'da üniversite bünyesinde "Kedi Evi" var. Yalnız geçen yıl sorduğum kadarıyla dışarıdan kedi almıyorlarmış, dışarıya kedi verirken de "tekgöz" olmayanları -iki gözü sarı veya iki gözü mavi olanlar-veriyorlarmış. "Tekgöz" kedileri de -bir gözü sarı bir gözü mavi- dışarıya kesinlikle verilmiyormuş. Ben yavrucaklara gocunmadan bakıyorum da bazen apartmanda sorun çıkarabiliyorlar. Bir keresinde bodrumdan çıkarıp apartman içine salmıştım yavrucaklar dolaşsınlar biraz açılsınlar diye. Komşunun biri çöpü geç çıkarınca çöp alınmamış ve anne kedi de poşeti parçalamış. Komşu gelip bana söylese kapı önünü temizlerdim ama bunun yerine şikâyet etmeyi tercih etmiş. Ben de bir daha kedileri bodrumdan çıkaramadım. Zavallılar sıkılıyorlar, kapıyı açınca kaçmaya çalışıyorlar ama yapabileceğim bir şey de yok bahara kadar yaşamalarını sağlamak için buna mecburum. Dışarıya göndersem donup ölecekler, her yer kar ve akşam zehir gibi soğuk çöküyor. İnsanlara da bunu anlatamıyorsun, onlar, hayvanlara hep bir yükmüş veya aşağılık bir şeymiş gibi bakıyorlar. Ne yapmalı, nasıl kırmalı bu yanlış fikirleri bilmiyorum. Zannedersem dinî inançların bilinçli ya da bilinçsiz olarak saptırılmasıyla ilgili. Yok hayvan olan eve melek girmezmiş, köpek elbiseye değerse murdar olurmuş vs. vs. Bir sürü abuk subuk şey. Hayvan pis olsaydı niye yaratıldı diye soran yok! Veya insan kâinata halife olarak yaratıldı deyip dururlar, halife demek vekil demektir. Öyleyse bu kâinat, dünya, içindekiler insana emanet değil mi! Onları en iyi şekilde korumak, yaşatmak insan olmamızın en başta gelen sorumluluklarından değil mi! Emanete hıyanet etmek de en büyük günahlardan. Ama bunları ne düşünen var ne de soran, sorgulayan. Bir şeyi duyduk mu milletçek doğru mu yanlış mı demeden anında kabulleniyoruz. Bu konuyla ilgili çok şey yazmak, söylemek istiyorum ama burası yeri değil. Çok doluyum çok! |
29-01-2010, 22:52 | #138 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Sûz-i Dilârâ, iyi ki bu düşüncelerinizi içinizde saklamadınız, buraya yazdınız. Ben de sizin gibi düşünüyorum, başka sebepler gösterilerek hayvanları sevmeyenleri anlayabilirim ama dini açıdan pis görülüp, yanlarında dolaşılması; hatta onlara yiyecek vermek için yaklaşılması bile nahoş karşılanmıyor mu bazen.. İşte o zaman çıldırıyorum. Dinen pis sayılan tüm durumları bu kadar önemsiyorlar mı merak ediyorum. Hadi evinde dolaştırmak istemezsin, tüyü eşyalarına yapışsın istemezsin, evine pisler belki diye tiksinirsin tamam ama dışarıda donmalarındansa bırak da apartmanın içinde bari dolaşsın. Ne olacak kapının önünden iki çöp temizlediysen, hatta o soğukta apartmana pislemelerine bile hoşgörü gösterebilmeli insan. |
30-01-2010, 20:12 | #139 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-02-2007
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 342
|
Korumasız ve bir o kadar masumlara kapı ve gönüllerini açan tüm arkadaşlara saygılarımı sunuyorum. Bizde balkonda bir pazar kahvaltısı yaparken, kulağımıza inleyen bir yavru kedi sesi geldi. Eşimle birlikte fırlayıp minnoş adını koyduğumuz kedimizi kahvaltıya buyur ettik, ta ki ben oğluma hamile olduğumu öğreninceye kadar. Sonrası mı?, ona iyi bakacak bir yuva bulduk, ama yaramazlık yapıp yola fırlamış ve hazin son. Fotograflarını gördükçe içim acır bir pişmanlıkta cabasıdır tabi. Düzenleyen aer : 30-01-2010 saat 20:13 Neden: kelime hatası |
01-02-2010, 09:39 | #140 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,351
|
sevgili suz'i dilara; bu gibi konularda ben de çok doluyum, anlıyorum sizi. ama siz çok güzel birşey yapıyorsunuz, cefasını da çakiyorsunuz eminim sefasını da süreceksinizdir birgün. keşke elimizden bişeyler gelse... keşke 'kedi evi' en azından sizin tekgöze sahip çıksa, 1 kar 1 kardır. keşke demenin de anlamı yok, biliyorum. |
02-02-2010, 16:44 | #141 |
Ağaç Dostu
|
Kedi Evi ile görüşüp tekgözü kabul etmeleri için biraz uğraşacağım. Çünkü dünya tatlısı ve sokaklara düşerse harcanır hayvancık, ya çocukların oyuncağı olur ya da bir arabanın altında kalır. Çok da zarif, millet bu tekgözlerden birine sahip olabilmek için dünyanın öbür ucundan gelip dünyanın parasını sayıyor. Ben de güzelimi sokaklara terketmek istemiyorum, çünkü bir nevi millî servet. Bunlara sahip çıkmak da ülkemize karşı sorumluluklarımızdan biri diye düşünüyorum. |
03-02-2010, 09:45 | #142 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,351
|
Alıntı:
|
|
03-02-2010, 11:27 | #143 |
Ağaç Dostu
|
İlksen Hanım, önce ben bir daha görüşeyim, çünkü geçen sene ordaki bakıcıyla konuşmuştum belki yanlış biliyordur veya değişmiştir, müdürü falan varsa onunla görüşeyim kabul ettiremezsem sizden de destek isterim. Tekgöz şimdilik benim yanımda emniyette önümüzdeki hafta kampüse gideceğim onu da yanımda götürürüm. Kabul ederlerse orda bırakır dönerim etmezlerse de hayvan dostlarının desteğiyle bir şeyler yapmaya çalışırız bakalım. |
04-02-2010, 01:42 | #144 |
Ağaçsever
|
Korunması gereken türler bu canlılar ama insanlarımızı bile bir çok şeyden koruyamıyoruz.Dilerim tüm insanlarımız ve yetkili kurumlar bu konuya duyarlılık ile yaklaşırlar.Sizler gib insanların sayısı ne kadar çok artar ise dünyamız tüm canlılar için daha daha yaşanılabilir olacaktır. Teşekkürler tüm dostlara. |
09-02-2010, 14:11 | #147 |
Ağaç Dostu
|
Oğlumun yemin töreni için Çanakkale'ye gittiğimizde, sahildeki büyük parkta dolaşırken, beni çok mutlu eden bir manzarayla kar- şılaştım. Parktaki kuru ve kocaman bir ağaçta yaşayan kedi ailesi. Hepsi birbirine benzeyen, aynı yaşta dört kedi. Belli ki kardeşler. Bize bol bol poz verdiler, mutluluktan coşkudan çocuklar gibi zıpladım. Yolu oralara düşen kedi severlerin uğrayıp görmeleri..... |
19-02-2010, 14:53 | #148 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-01-2010
Şehir: İzmir
Mesajlar: 133
|
Kıyamamm ben onlara hepsi birbirinden tatlı.Fakat siyah kediye hayran oldum hayalimdeki bebek ya =( Keşke nüfus fazlalığımız olmasaydı.Hiç düşünmeden olduğun yere gelir alır giderdim bebeciği.Umarım ev bulmuşlardır hepsi de. |
03-03-2010, 16:50 | #149 |
Ağaç Dostu
|
Bundan 6 ay önce dışarda çocukların elinden kurtarıp evime aldığım yavrucağın bugün yolda ölüsünü buldum!! Biraz hava alsın, dışarıyı tanısın diye göndermiştim zaten yavaş yavaş da dişi erkek kedi ayrımına varıp dişilerin peşinden koşmaya başlamıştı. Ben de zavallıyı boğmak istemedim dışarı gönderdim. Okuldan dönüşte yol ortasında ölü bedenciğiyle karşılaştım! Ne yapacağımı bilemedim dondum kaldım. Araba ezmemiş başının yere gelen tarafı kan içindeydi sanırım birilerinin attığı taştan kaçamamış, kendimi o kadar kötü ve suçlu hissediyorum ki ben dışarı göndermeseydim bunlar olmayacaktı! Ağlamaktan gözlerim şişti. Zavallı hayvanı itin kopuğun şerrinden koruyamadım. Biz ısrarla yaşatalım diye uğraşırken bu canilere ve caniliklere hiçbir anlam veremiyorum. Hepsini Allah'a havale ediyorum... Kuzumun, bir tanemin resimlerine bakmaktan başka elimden gelen hiçbir şey yok! |
04-03-2010, 08:22 | #150 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,351
|
sn suz-i dilara üzülmeyin demek boşuna, ama elimizden birşey gelmiyor malesef. |
|
|