Balbay
 

Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?

2009 mart 18 gecesi, ki benim doğum günümdür, çok eski bir arkadaşımın yolladığı doğum günü hediyemi incelemek için internetteydim. Hediyem tam bana göre bir hediye olan siyah nar fidesiydi. Bir kaç kez nette agaclar.net önüme çıkmış ama çok da önemsememiştim. İngilizce literatürü takip etmek daha ilgimi çekerken yavaş yavaş bu sıcak ortam dikkatimi çekti. 4 gün sonra üye oldum.

Bir süre sonra aceleci davranışlarım ve yazışmalarım dolayısı ile sevgili Malina tarafından kızağa alındım:) Nasıl kızdım size anlatamam. 40 yaşında hem de hatırı sayılır bir grup şirketler topluluğunun başkanı, bir forum yöneticisi tarafından heyacanlı olmakla suçlanıp savunması alınıyordu). Bir iki yazışma sonrası olayı çözdük. Aslında ben ciddi anlamda çekilmez bir adamım. Dilim sivridir. Uslubum bazen kırıcıdır. Ukalayımdır. Ama tüm bu saydıklarımı değer verdiğim insanlara ve sevdiklerime karşı tüm temiz duygularımla kullanırım. Neyse bir süre işlerim dolayısı ile ara versem de burada olmaktan çok mutluyum.

Burada neler öğrendiniz?

Neler öğrenmedim ki? Bir kere yanlış bildiğim bir çok doğruyu öğrendim. İnsanlara karşı daha anlayışlı olmayı, herkesin bir fikri ve tecrübesi olduğunu öğrendim. Özellikle forumun içeriği olan konularda inanılmaz bilgilere vakıf oldum. Ha diyeceksiniz ki bilgiler haricinde diğer sosyal paylaşımlar ve konularada katılıyor musunuz? Hayır, sitenin ana konusu olan bitkiler haricinde çoğu sosyal içerikli paylaşıma ve görüşe itirazım var ve bunu da çekinmeden konu başlığına yazıyorum.

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?

Sanırım bu yaşıma kadar akranlarımdan farklı bir takım tecrübelerim oldu. Beni tanıyanlar 40 yaşında ama 120 yıllık yaşam tecrübesi var derler. Netice de bizzat yaşadığım tecrübeleri elimden geldiğince paylaşmaya çalıştım. En azından '' körmen'' adında bir bitkinin tanıtılmasına vesile oldum.

Sizi tanıyalım

18 mart 1969 model, hasbel kader elektrik-elektronik mühendisi olmuş ama aklı fikri arkeoloji, ziraat ve hayvancılıkta olan, doğal yaşama ve doğal olan her şeye aşık, 1996 model ikiz kızları olan, eski kafalı bir modernistim. Ha bir de mimar bir eşe sahibim. Bilir misiniz bilmem ama hayatta en zor şeylerden birisi mimar bir eşe sahip olmaktır. Hele ki bir mühendis ile bir mimarın bir arada yaşamı paylaşması inanılmaz güçtür ama biz bu güçlüğü 15 yıldır mükemmel bir şekilde mutluluğa çeviriyoruz.

İş hayatımız epey çeşitli ve yoğun. Yine de hem kendimize hem de sevdiğimiz insanlar ve hobilerimize vakit ayırabiliyoruz.

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?

Zaman zaman değişmekle beraber, neredeyse tüm boş vaktimin 3/5'ünü bitkilere, 2/5'sini de hayvanlara ayırıyorum.

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?

Agaclar.net de ve tüm sosyal paylaşım sitelerinde, spor-siyaset-din üçlemesinin tartışılmasına karşıyım. Kişilerin bildik bilmedik konularda kulaktan dolma hurafeleri sanki gerçekmiş gibi burada afişe etmelerine karşıyım. Bu site ve forumda daha çok sosyal paylaşım ve birliktelik aktivitesinin olmasını arzu ediyorum. Bunun için ben de elimden gelen çabayı göstereceğim.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?

Öneride bulunmak için öneride bulunanın her şeyi mükemmel yapıyor olması gerekir ki ben o konumda değilim. Ancak rica ve talep de bulunabilirim. Bu foruma üye olduğunuz da ilk günler de hem bir yabancılık, hem bir heyecan, hem de kafa karışıklığı hissedilir. Önce sakin olmak, soru ve eleştiri yöneltmeden önce tüm başlıkları ile forumu ve işleyişini öğrenmek gerektiğine inanıyorum. Ben böyle yapamadığım için bir süre bocaladım.

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?

Bitki değil de insan hariç diğer tüm canlılar ile ilgilenmek beni ziyadesi ile mutlu ediyor. Bitkiler içerisinde ise öncelik yenebilen her türlü nebatat ilgimi çekiyor. Tabi bunlar içerisinde de yabani, vahşi olanları beni büyülüyor.

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

4 yıl üst üste denediğim halde bir türlü istediğim şekilde yetiştirme başarısı gösteremediğim bir karpuz çeşidinin bana oynadığı oyundur. 4 kez deneyip de olgunlaşmış çekirdek sahibi olamadan ham karpuz sahibi olunca elimde kalan tohumların hepsini sinirle gübreliğin arkasına pencereden fırlatmıştım.

Ertesi yıl Ağustos da gübreliğin arkasında ıhlamur ağacı kısmi gölgeliğinde en büyüğü 45 kg olmak üzere 17 tam olgunlaşmış karpuz sahibi oldum. İşin garip tarafı sakınan göze çöp batar misali bebeğim gibi baktığım bu karpuza yaranamamışken, haberim olmadan ve kendiliğinden yetişen karpuz bana hayat dersi vermişti.

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?

Ben balık burcuyum, dolayısı ile ileriye dönük kesinleşmiş bir planım hiç olmuyor :) Ama hep yapmak istediğim şeyi yapmama 4 yıl kaldı. İkizleri üniversiteye yollar yollamaz tamamen doğal hayata döneceğim.

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?

İşlerim çok fazla vaktimi alıyor ama son günlerde eşimle birlikte İzmir bölgesi aktivitelerini takip etmeye başladık. Yakında bu konuda hayli katılımcı ve paylaşımcı olacağımıza eminim.

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?

Ben yazılı yayınları yaklaşık 8 yıl önce bıraktım. İnternet daha kapsamlı. Ancak saçma sapan bilgi kirliliğine kapılmadan yabancı dilde ki literatürü de takip edip, 3-4 kaynaktan doğrulatılmış bilgiden yararlanılmasını öneriyorum.

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?

Kızacaksınız ama örnek göstermek yerine eleştirmek istediğim TEMA ve Doğal Hayatı Koruma vakıf ve dernekleri var. Bu konuda inanın çok canım sıkkın. Örnek göstereceğim özellikle bir kişi veya kurum malesef yok. Eleştirdiğim kurumlar ile ilgili çok şey söyleyebilirim. ama sanırım burası yeri değil.

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?

Galatasaray ile ilgili 2 forum, hayvanlar alemi ile ilgili bir kaç yerli yabancı foruma üyeyim. Agaclar.net ise konusunda ki en geniş kapsamlı forum. Bir kere içeriği dışında teknik imkanları dolayısı ile de mükemmel bir forum. Bu kadar yoğun bilgi-belge-resim içerip de 3-4 sn de açılan nadir teknik alt yapıya sahip. Üyeleri itibari ile de çok saygın olduğuna inanıyorum. Ancak adının agaclar.net olması benim gibi yenen bitkilerin meraklılarına biraz ters geliyor olmalı. Gerçi bizler alıştık ama adımız keşke bitki dünyası gibi bir şey olsaymış.

Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?

Lisans anlamında bir eğitim almadım. Ancak fuarlar, seminerler, bakanlık ve örgütlerin faaliyetlerine katılmaya gayret ederim. Arıcılık, süt besiciliği, bahçecilik, Anadolu yabani bitki popülasyonu üzerine ciddi edinimlerim var.

Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?

Gün içerisinde gerek telefon gerekse dizüstü bilgisayar ile internete 12 saat bağlı kalıyorum. bu sürenin en az 3 saatini toplamda agaclar.net'e ayırıyorum. Tabii ki alıp başımı dağ taş gezmiyor ya da teknem ile balığa çıkmamışsam.

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?

İnanın çok şey var. Ama ilgi alanımın %70'i doğal hayatı içerdiğinden geriye kalanlar daha zayıf kalıyorlar. İnternet de literatür takip etmek, yaban hayatı, balıkçılık, gıda üretimi, saklama yöntemleri, alternatif tıp bunlara verebileceğim örnekler.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?

Sitede özellikle Körmen adlı yabani bitkiyi tanıtıp 20 den fazla üyeye ulaştırdım. Bu yaz ve sonbahar da en az 100 üyeye de diğer endemik bitki ve tohum-kök ulaştırmak için çalışma yapıyorum. Bu ara da dünyanın dört bir yanından ve Anadolu'dan topladığım orjinal tohumları çoğaltıp gelecek sezon için çok geniş bir paylaşım sağlamayı planlıyorum.

Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden?

Özellikle isim vermeye gerek bile yok. Yenisinden eskisine, gencinden yaşlısına tüm üyelerden etkilenmemek mümkün değil. Hele ki bu forumun hiyararşisini kavramış olan çoğunluk üyelerimizden çok etkileniyorum.

Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?

Malesef sivil toplum örgütleri ve meslek örgütlerinin tamamının siyasallaştığını düşünüyor ve tümünü esefle kınıyorum.

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?

Bir üst konuda ki tereddütlerim dolayısı ile içim cız etse de iştirak etmek istemiyorum. Daha önce görev aldığım çeşitli komisyolarda edindiğim ve kamu oyu ile paylaşılmayan bilgilerin ışığında bahsi geçen çoğu sivil toplum örgütünün aslında militan yuvası olduğuna belgeleri ile şahit oldum ve bu sebeple bırakın onların aktivitelerine katılmayı, adlarının geçmesinden bile nefret ediyorum.

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?

Yeterli olarak işlenselerdi sizce bu kadar hatalar yapılır, doğal yaşam bu kadar suistimal edilir miydi? Devlet ve özel sektör basın yayın kuruluşları da malesef çıkar amaçlı suç örgütü gibi davranıyor. Çok çalışmamız lazım çok.

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

Ülkemizin sosyo ekonomik seviyesi arttıkça insanların kültürel ihtiyaçlarında çeşitlilikler de artacaktır. Hep sinema, tiyatro, bale, konser, görsel sanatlar sergileri değil de tabiat ve doğal yaşama olan yöneliş ve arayış artacaktır. Bu konuda güzel çalışmalar olduğunu görüyorum.

Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz;
ağaç: Dut
çiçek: Gelincik
kitap: Henüz yazılmamış olan
şarkı: Dargın Ayrılmayalım
müzik grubu/müzik sanatçısı: İdil kızım
ressam: Simay kızım
şair: Namık Kemal
film: Casablanca
web sitesi: agaclar.net

Toplantıda da bunu anlattım. Benim başlangıç niyetim, sadece kendim için ağaçlarla ilgili bilgileri toplamaktı. Ne bileyim bu hale geleceğiz :)
Yapacak bir şey yok, geçmiş olsun :)

Olsun sevgili Malina, ağaç kabuğu, çiçeği, meyvesi, yaprağını da şifa niyetine tüketiyorum. yakında hayvancılık bölümüne 20 yılın tecrübesini aktarmaya başlayacağım. O zaman sanırım özellikle kümes hayvanları, süs kuşları, balık vs konularında çok ciddi katılımlar da yaşayacağız.

Arada ortalığı karıştırsamda beni okuyan ve paylaşımlarıyla destekleyen herkese teşekkür ederim.

Ağaçlar.net adının belki de daha iyi olduğunu düşünüyorum. "Bitki dünyası" gibi isimler de hayvan ve mantar içeriğimizle yetersiz kalacaktı ve zaten fazla düz ve yavan olurdu.

Böylesi bir doğa sitesinin, ağaç gibi köklü ve görkemli bir güzellikle adaş oluşu daha anlamlı ve sitemize yakışır buluyorum.

Doğa sevgisi ile dolu bir üyemizi daha yakından tanıdım ve aramızda olup, paylaşımları için teşekkür ediyorum.


gece
ağaca bakarken aynı zamanda ormanı da görenlerin oluşturduğu forumun, forum kişisi

Karabaş otu paylaşımıyla bir nevi tanışmıştık ama sizi şu an tanımaktan memnun oldum sayın balbay. Umarım bir köşesinde tavuklu, civcivli minik bir kümesin de bulunduğu bahçeli ev hayalim gerçekleştiğinde de bu kez bilgilerinizden de yararlanmak kısmet olur. Çalışmalarınızda başarılar ve ailenizle mutluluğunuzun daim olması dileğiyle.........

Karabaş otu konusundaki paylaşımınız için tekrar teşekkürler, sizi kısa da olsa tanıdığıma memnun oldum.
Şahsen avatarınızdaki kıyafetin de süper olduğunu düşünüyorum, sevgiler :)

Sizi tanıdığımıza sevindik. Yemekler konusundaki ince ayrıntılardan, ben de sizi gıda mühendisi sanmıştım. Anlaşılan ince bir damak zevkine sahipsiniz. Ne güzel . Avatar fotonuzdan da turizm, rehber.... gibi düşünmüştüm..:))))

Ayrıca daha ilk satırlarda siyah narınız olduğunu öğrenmiş bulunduk. Çelik olursa hiç hayır demeyiz....:))

Avatarım da ki resim Baştan sona Mısır gezisi sırasında sıcaktan bunalıp yerel halkın yaptığını taklit etmekten geliyor. Baktım ben pişiyorum, adamlarsa ferah feza oturuyorlar, araziye uydum)

Yemek konusu büyük hobim. Bunu ticari olarak da sürdürüyorum. Karın doyurma kaygısın dışında gerçek damak tadına sahip bir çok müşterim var.

Değişik, denenmemiş, ilginç, klasik ne varsa benim ilgi alanıma giriyor.

Siyah nar ve çekirdeksiz nar ile ilgilenen arkadaşlara da gelecek yıl başında fidan yollayabilirim. Ben İran dan kendim getirmiştim. Kum kentinde daha ne çeşitler vardı ama, bende hem yer yoktu, hem de İran sınır muhafızlarına laf anlatmak deveye hendek atlatmakla eş değer olduğu için fazla zorlamadım.

Hepinize yorumlarınızdan dolayı teşekkür ederim.

Geçen yıl sizin körmen paylaşımınızda tanışmıştık ,gerçi postacı yolu bir türlü bulamamıştı ;) neyse bu yılki hem körmenle hem de çok güzel degişik endemik bitkilerle(arapsaçı, mercanköşk , karabaşotu vs) sizin sayenizde tanıştım.
Hele karabaşotunun sudaki rengi nefisti,az öncede reçelinin yapımını okudum,gercekden çok değişik mutlaka ben de deneyecegim.

Sizi daha yakından tanıdığım ve aramızda olmanızdan dolayı çok mutluyum.

Güzel ailenizle birlikte sağlıklı, huzurlu bir yaşam diliyorum:p

Bende sizi diğer arkadaşlarında bahsettiği gibi paylaşımlardan ve tarifleriniz sayesinde tanıdım. Umarım bundan sonrada bilgilerinizi ve bitkilerinizi paylaşmaya devam edersiniz:) Sizi tanıdığıma çok memnun oldum.
Sevgili eşiniz ve güzel kızlarınızla mutlu, sağlıklı ve bitki dolu bir yaşam dilerim.

Sn. Balbay, özellikle karabaşotu ile ilgili yazılarınızı defalarca okudum. Sayenizde bahçemdeki bir kök karabaşotuna başka gözle bakar oldum.

Tüm sevdiklerinizde, sevdiğiniz işlerle sağlıklı ve uzun bir yaşam dilerim.

Yabanileri benim kadar seven, paylaşımları, kişilikleri ile doğal hayata aşık tüm dostlara teşekkür ediyorum. Bugün 15. evlilik yıldönümümüzü kutluyoruz.

Eşime benim için çok değerli bir yabani orkide hediye edeceğim. Bugün karabaş otu toplarken gördüm keratayı. Orchis papilionacea cinsi sahlep orkidesi. Resmi ekte)

Ne güzel, yabanilere aşık birinin eşine verebileceği en nadide hediye, yabani orkideden başkası olamazdı herhelde.
Eşinizle birlikte nice mutlu yıllara...

Tebrik ederim nice mutlu yıllar dilerim .Gerçekten çok güzel bir hediye

Kutlu olsun. Çocuklarınız ve eşinizle birlikte hastalık, üzüntü yüzü görmeden yaşlanmanızı dilerim.

Yabani orkideler bizim için de çok değerli. Keşke Orchis Papilionacea'yı söküp, eşinize can çekişen bir çiçek vermek yerine, insan emeği ve orkide aşkı ile bakılıp, büyütülmüş, yaşayan ve sizinle uzun süre birlikte yaşayacak ve yaşlanacak bir Ziya Soner orkidesi hediye etseydiniz, daha iyi olmaz mıydı?

"Sana ne!" diyebilirsiniz, haklı da olursunuz ama "yabanileri sizin kadar seven" ve yabani bir kişi olarak içimden geçeni de söylemek boynumun borcu olduğu gibi yabaniliğimin de gereğidir.


gece
yabandan ve yabaniden yana, yabani, forum kişisi!

Şu karpuz olayı çok hoştu. :)

Sevgili Gece'

Beni diğer arkadaşlar daha iyi tanıyorlar sanırım. Ben yenmeyen hiçbir yabaniyi koparıp öldürmem. Yenenleri de çoğaltırım. O orkide de dahil olmak üzere Çeşme de bulunan 4 çeşit orkide yi gönüllü olarak her yere söküp dikerek çoğalmalarını sağlıyorum.

Eşime verdiğim orkide de hala yaşıyor, soğanının ikisi de sağ hemde). Ve 3 hafta sonra iki ayrı soğana ve iki ayrı orkideye dönüşmek üzere bahçemizde ki yerini alacaklar. Çiçeği kuruyana kadar saksısında misafir olarak duracak.

Öz hakiki yaban dan sevgilerle))

Hemen resmini çekip ekledim. İspatlı olsun değilmi). 4 çeşit den de var hem. Yarın size yeni bir başlık açıp 4 sahlep türü yabani orkideyi ve Karadağ kırmızı lalesini yerinde resimleyip göstermek istiyorum.

Arka fonda da reyhanlarım ve nanelerim poz veriyorlar.

Teşekkürler. Hem tüm ekip diktiklerinize hem de eşiniz ve size ömür bereketi diliyorum.


gece
'yaşasın orkideler ve orkideleri yaşatanlar' diyen forum kişisi!

Sizi daha yakından tanımak hoşumuza gitti.
Ben de mutluluğunuzun daim olmasını dilerim. Bilgi birikiminizi de bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederim.

Sizi tanımak güzel.:pTam yerine gelmişsiniz.Hayatınız güzel ve sağlıklı olsun.Ayrıca bu orkideye de bayıldım.Çok güzel poz vermiş.Onları yok olmaktan kurtardığınız ve ürettiğiniz için teşekkürler.

Ayrıca siyah nar teklifinize de hayır demem :D:D

Sevgiler Selamlar

Süs kuşları,Kümes hayvanları ve balık vs. konuları ve tecrübelerinizi resimli olarak merakla bekliyoruz.

Meraklı olduğum hayatlar.Ama malesef bahçeli bir evim olmadığı için hayal olarak devam ediyor.

Soy adına ve kişiliğine sempati duyduğum bir gazeteciyi çağrıştırdığı için, avatar isminiz hemen dikkatimi çekmişti.

Önce aramızda olmanızdan mutluluk duyduğumu ifade etmeliyim.
Sonra da, İki sanatçı yetiştiren güzel eşinizi ve sizi 15. yıldönümünüz için kutluyorum.

Samimi ifadeleriniz çok etkileyici, karpuz hikayenizi ben de beğendim, hemen bahçemdeki ıhlamur ağacına doğru karpuz çekirdeklerini savuracağım :)
Sevgiyle...

Benim idda ettiğim gibi, sakız salgısı vermeyen, tohumdan yayılan yabani sakız ağaçlarının neredeyse ıslahının mümkün olmadığını ifade etti, demişsiniz .Peki sakız fidanı dikmek istesek ne yapacağız .Ben güvenip sipariş veremem bu durumda: (
Bonzailer çok çok güzel .Tekirdağ'da sakız ağacı yetişir mi?

Sakız konusunda ise,

bildiğim kadarıyla Şam, Antep fıstık ağaçları , çitlembik türleri de dahil 200 den fazla çeşidin genel adı sakız ağacı.

Ancak Sakız veren, meşhur olan cins sadece Bu bölgede ve Sakız Adasın da yetişebiliyor. Metin Gemici nin de teşhis ettiği gibi bu özel sakız ağacına aşı yapılamıyor. Yaptım diyen yalan söylemiş oluyor.

Bu ağaç sakız salgılamaya yetecek güce ve erginliğe 40-60 yılda ancak geliyor. En değerliler de 100 yaşından sonra ki ağaçlar.

Size benim bahçemde ki 3 çeşit sakızı resimleri ile ekliyorum. İlk resim meşhur olan sakız ağacının bende ki çeliklerinin resmi, İkinci resim de ise Çanakkale, Kaz dağları, Foça, Dikili Alaçatı gibi bu hat üzerinde yetişebilen Şam fıstığı ağacı.

Daha ayrıntılı bir sakız ağacı tanıtımı yapmaya çalışacağım.

Sanırım burası yeri değil ama eklemek istedim. Doğru yerlere de taşırız.

karabaş otu
 

merhaba balbay, yıllar sonra seni internette bulacağım aklıma dahi gelmazdi.Ben Tekirdağdan meslektaşın Mustafa Saban.Karabaş otundan ben de istiyorum.

Forumda Alışveriş bölümü var, biliyorsunuz değil mi? :) Satmak, ücretsiz dağıtmak ya da aramak için...

)) Ben de neyi nereye koyacağımı karıştırdığıma göre 2 mesaj sahibi yeni arkadaşlar ne yapsın)

sayın Balbay,
Karpuzun hasını yetiştirmişsiniz. Sizi tanımak güzeldi.

Sn.Balbay,Doğa tutkusu çerçevesinde bir dostu daha tanımış oldum.