Nurbahar
 

Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?
İki sene önce bomboş olan bahçeme aldığım bitkiler hakkında bilgi ararken sürekli agaclar.net ile karşılaşıyordum. Forum’a sıcak bakmadığımdan kısa ziyaretlerle hemen ayrılıyordum. Başlıkların çokluğu, ana sayfa dizaynı, yazışmaların seviyeli olması ve forum kuralları konusundaki tutarlılık bana cesaret verdi ve üye oldum.

Burada neler öğrendiniz?
Çok şey ama öğreneceğim çok daha fazla şey var. Adını duymadığım bir çok bitkiyi, elimdeki bitkiler hakkındaki tecrübeleri sürekli öğrenmeye çalışıyorum. Daha da önemlisi bu kadar çok bitki seveninin olması ve bazılarının da mesleği olmadığı halde, bu konularda engin deneyim ve bilgiye sahip olması, benim daha yolun başında olduğumu öğretti. Bu kadar çok Bitki Delisi Arkadaş varken, beni “Kafayı bitkilere takmış.” diye eleştirenleri “agaclar.net’ten haberi yok” diye nitelendiriyorum.

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?
Daha çok tecrübelerimi paylaşmaya çalışıyorum. Bazen de bir soruya heyecanla cevap verip, sonra da “Ukalâlık mı yaptım?” diye düşünüyorum.

Sizi tanıyalım
1966 İstanbul doğumluyum. Çocukluğum ve gençliğim, büyük bahçeli bir sitede, meyve ağaçları arasında, üzüm asmaları altında geçti. Çok sayıda arkadaşla doya doya oynadım, yerlerde yuvarlandım, komşu bahçelerden meyve çaldım, büyüklerimizin yeşil çevre sevgisini gördüm ve bahçemizdeki ağaçlarla beraber büyüdüm. Annemin toprağa soktuğu her şeye can gelmesini, babamın da elbecerisi ve zevki ile ortamı güzelleştirmesini hep hayranlıkla seyrettim.

Ortaokul yıllarında bana ait ilk bahçem oldu. Kına çiçeği, hüsnüyusuf, yıldız ve patates yetiştirmiştim. Kırılan kına çiçeklerini bantla yapıştırınca, yaşamaya devam ettiklerini öğrenmiştim.

11 yaşında oğlum ve 7 yaşında kızım var. Endüstri mühendisiyim, kızımın doğumundan sonra 3-4 sene işime ara vermek istedim ama süre biraz uzadı. Çalışma hayatından sonra birden boşluğa düşünce, daha önce zaman ayıramadığım resimle ilgilendim, bu arada mozaikle tanıştım, bir dernekte görev alarak imkanı olmayan okul ve çevrelerine yardımcı projeye katıldım, kütüphane kurulmasında destek oldum. Kısaca çocukların okulda olduğu tüm saatlerde yapacak bir şey bulmaya çalıştım. Çok yakında, saatleri çocukları etkilemeyecek şekilde mesleğime dönüyorum.

Çok fazla sesimi çıkaran ve isyankar biri değilimdir ama evlenip yüksek binalara taşınınca, yıldızlı gökyüzünü özlemeye başladım. Bütün canlılar dışarıda, gökyüzünün altında uyuyor, biz bu kibrit kutularının içinde hapisteyiz diye isyan ediyordum. Üstelik işyerimde de uzun yıllar pencere yoktu.

Bu ihtiyacımı balkondaki saksılarla gidermeye çalışıyor ve eşime yakında balkonu toprak doldurup çim ekeceğim diye takılıyordum.

Bir şeyi çok isteyince olurmuş, sonunda bir bahçemiz oldu, ben de sağlığımın yettiği kadar vaktimi ayırmaya çalışıyorum.

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?
Bazen günde beş dakika bazen de beş saat.

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?
Henüz her şeyini keşfedemedim ve yakalamakta zorluk çekiyorum, bu nedenle yok.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?
Yeni üyelere iyice okuyup anlamadan başlık açmamalarını öneririm.

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?
Fiziki olarak vakit ayıramasam da zihnimi sürekli dolduruyor. Resim ve mozaik çalışmalarıma devam edemememin en büyük nedeni sanırım bahçe. Çünkü eylemden önce düşünce, plan safhasına kendimi çok kaptırıyorum ve resimde aldığım hazzın aynısını bahçeden de alıyorum.

Ağaçları seyretmeyi, dokunmayı severim ama cinsleri hakkında çok bilgim yok(meyve ağaçları hariç). Yerim de ağaç için yeteri kadar geniş değil. Çiçeklerle, onların bakımıyla, cinsleriyle, istekleriyle ilgili araştırmayı severim. Hazır bitkiyi çok ucuz da olsa almaktan çok, dalından ya da tohumundan kendim yetiştirmeyi tercih ederim.

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?
Bu sene bahçeye ektiğim üçüz çiçekleri ağustos ayına kadar hiç çiçek açmayıp, tahminimden uzun boya geldiler, üstelik rastgele yerlere ekmiştim. İstanbul’da bu çiçeğin açmayacağını düşünerek diplerinden kesmeye başladım. Elime aldığım bir dalda beyaz yaprakları görünce kestiklerime çok üzüldüm, hâlâ üzülüyorum çünkü sağ kalanlar çok güzel oldular.

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?
İstediğim çiçekler arttı. Yerimi verimli kullanıp bunlara kavuşmayı planlıyorum. Çevreci düşüncelerde yalnız olmadığımı anlayınca cesaretim ve yapacaklarım arttı.

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?
Henüz katılamadım. İstanbul toplantısını dört gözle bekliyorum.

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?
İlk kitabım, babamın Hürriyet gazetesinin kuponlarıyla 1970’li yıllarda aldığı “Evde ve Bahçede Çiçek” kitabıydı. Ortaokul yıllarında evde bunu bulmuş, elimden düşürmemiştim.Üstelik hiç de resim yoktu.

İklimimize uygun bitkileri, bunların değişik açılardan kullanımını çok planlı anlattığı ve resimlerle desteklediği için “Dış Mekan Süs Bitkileri ve Peyzajda kullanımları” (Dr. Gürkan Ceylan) kitabını ve aylık EvBahçe dergisini önerebilirim.

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?
İsim verirsem, adsız kahramanlara haksızlık ederim. Eli-emeği değen herkesten öğrenilecek bir şey vardır.

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?
Üye olduğum başka forum yok. Niye burada olduğumu açıklamıştım.

Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?
Almadım, almak isterim.

Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?
Her çay, kahve, dinlenme molasında. Dışarıdan eve her gelişte. Bazen abartıyorum da…

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?
Resim ve mozaik. Fotoğraf çekmeyi severim ama bunun eğitimini almayı ve iyi bir makinaya sahip olmayı isterim. Ortaokul yıllarında şiir severdim, uzun bir ihmalden sonra Gül Kahvehanesi ile tekrar okumaya başladım.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?
Çok güzel bir paylaşım. Bazen içim gidiyor, bazı bitkiler rüyalarıma giriyor ama şimdiye kadar istemeye çekindim. Bu yaz sonu tohum ve çelik gönderimi yapacağım, sonra belki isteyebilirim.

Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden?
İlk başlarda sevgili Limon’un samimi yazıları, Güler Hanım’ın tecrübeli yazıları ve Sevgili Sebahattin Sargın’ın forum kullanımındaki yol göstericiliği ile cesaretlenmiştim. Şu an olumlu yönde etkileyen üye çok, isim sayamam.

Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?
ÇYDD

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?
Katılmak gerekir.

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?
Yeterli bulmuyorum, son zamanlarda biraz hız kazandı, umarım halkın daha çok ilgisini çeker ve izlenir.

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?
İmkanı olan her yerde yapılmalı. Bahçe tanımayan çocukların eğitimi için de çok önemli.

Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz;
ağaç: Zeytin
çiçek; Sardunya
kitap: Yüzyıllık Yalnızlık- Gabriel Garcia Marquez
şarkı: Sözleri pek dinlemem, her türde kulağıma güzel gelen ses.
müzik grubu/müzik sanatçısı: Fahir Atakoğlu
ressam: Van Gogh
şair: Nazım Hikmet
film: Çingeneler Zamanı
web sitesi: agaclar.net

Sevgili Nurbahar, kendini ne kadar da güzel anlatmışsın, okumuyor, sanki karşılıklı konuşuyormuş gibi hissettim bir an. Seni tanımak çok güzel, iyiki bizlerlesin.
Herşeyin gönlünce olmasını dilerim, sevgili arkadaşım.

Aa, ben çıkmışım:)

Güler Hanım teşekkürler, evet iyi ki sizlerleyim, sizleri tanımak çok güzel.

Nurbahar Hanım, iyiki üye olmuşsunuz foruma, Cumartesi günü görüşmek üzere... :)

Sevdiklerinizle, güzel bahçenizin bol bol tadını çıkarmanızı dilerim :)

Sevgili Nurbahar Hanım, iyi ki ağaçlar.net'tesiniz, iyi ki bizimlesiniz!

Sevgili Nurbahar;
Sitede ilk gezinmeye başladığımda soru soranlara içtenlikle yaklaşımınızdan; itiraf edeyim çok etkilenmiştim. Gül kahvesinde sıcak sohbetleriniz ve paylaşımlarınız...
İyiki varsınız ve iyi ki, buradasınız :))

Cumartesi günü görüşmek üzere :)

Kıskandım mı ne? İstanbul grubu cumartesi görüşüyormuş...
Nurbahar hanım sizi kendi kaleminizden tanımak bir zevkti. Gönüllüsü olduğunuz çydd geçen yıl okulumuza yüzlerce kitap bağışladı ayrıca teşekkür ediyorum size de.
En sevdiğim kitaplardan biridir yüzyıllık yalnızlık ve yakınlarda da Nazım Hikmet'in şiirlerinden oluşan bir dinleti düzenlemeye çalışacağım naçizane. Önerileriniz olursa beklerim.
Bir ara beyitlerinizi toplayın atışalım olmaz mı :)

Sevgili Limon, Kazım Polat, Mermaid, Filiz; hepinize teşekkür ederim, sizleri tanımak çok güzel. Cumartesi gününü de sabırsızlıkla bekliyorum.

Sevgili Filiz, dinletiyi en kısa zamanda bekliyoruz, fırsat buldukça da atışırız ama ben bu konuda kendimi iyi bulmuyorum, sadece çok zevk alıyorum.

Sevgili Nurbahar, sizi daha yakından tanımış olmaktan çok mutlu oldum.
Mesleğe dönüşte bizleri ihmal etmeyin, yazılarınızı, çayınızı, şiirlerinizi özleriz.
Bu güzel sitede daha uzun yıllar birlikte olmayı diliyorum, her zaman gönül gönüle olalım.Sevgi ve muhabbetle.

Sn Nurbahar,

İki pırlanta gibi evladınızda sizin alıntıda yazdıgı gibi bir cocçukluk ve gençlik geçirirler.Ve bu şekilde ailelerinde yeşil sevgisi ögrenen bir nesil yetişir.

Sizi tanıdıgıma sevindim gelecek günlerde siz,aileniz ve bitkilerinizle huzurlu bir yaşam geçirmenizi dilerim.

Saygılarımla

Sizi yakından tanımak çok güzel.

Adalet Hanım, siteyi ihmal etmeyeceğim sadece biriken sayfaları okumam zaman alacak. İş, yeni kurulan bir iş olduğu için henüz çalışmalarım yoğunlaşmadı, arada gidiyorum.

İlker Bey, güzel dilekleriniz için teşekkür ederim, sizin doğacak çocuklarınızın da ( :)) doğayla büyüyüp mutlu olmalarını isterim.

Buket Hanım, ben de sizi tanıdığım için çok mutluyum.

Merhabalar!

Nurbahar hanım ! Size bir itirafta bulunayımki her şey anlaşılsın diye bunları yazıyorum. Yazdıklarınızın ve satır aralarında vermeye çalıştığınız bilgilerin takipçisi ve hayranıyım. Çok teşekkür ediyorum. Sizi böyle bir manzume ve soru dizeleri ile tanımakta güzeldi. Hayata ve doğaya olan tutkunuzu yazdığınız her mesajda görmek mümküm. Sağ olun iyiki varsınız. Ailenize ve sizlere hayatınızda hep başarılar ve gülücükler diliyorum.

Saygıyla.

Cemal Sansar/ Yalova.

Teşekkürler Cemal Bey, anlatabiliyorsam güzel, anlayanlarla olmak daha da güzel. Güzel dilekleriniz için sağolun.

Sevgili Nurbahar hanım,

Birikimli biri olduğunuzu Kahvehane sohbetlerinizden anlamıştım ama yukarıdaki anlatımlarınızdan sonra sizinle sohbet etmek bir başka keyif olacak.

Sabreden derviş misali hayalini kurduğunuz bahçeli eve kavuşmuşsunuz. Güzel Allahım hepimize nasip eder inşallah. Biz bahçeli ev keyfini ancak yazları yazlığımızda sürüyoruz, onun dışında sizinde tanımladığınız gibi kibrit kutusu evlerde oturuyoruz.

Bir konuda daha görüşümü sunmak isterim. Sizin gibi eğitimli hanımların çocuk büyütmek amaçlı iş hayatından bir miktar uzak kalmalarını olumlu karşılıyorum. Ancak bu süre çok uzamamalı ve noktayı fazla beklemeden koymak gerekiyor diye düşünüyorum. Siz de sonunda doğru olanı bulmuşsunuz zaten.

Umarım bir ömür boyu ailenizle, bahçenizle ve dostlarınızla mutlu ve sağlıklı yaşarsınız.
Sevgi ve Saygılarımla,

Sn. Ormanx, teşekkür ederim. Siz de yazlığınızın keyfini sağlıkla sürün, gönlünüz başka evdeyse de, hayalini kurun, inanırsanız bir gün oluyor.

Dediğiniz gibi işten ayrılmak benim için de çok zor oldu, o boşluğu ne yaptıysam dolduramadım, istediğimden uzun bir ara oldu. Oğlum doğduğunda çalıştım, bir süre de bunu evden sürdürdüm ama gerektiğinde bırakacak biri olmadı, evdeki bakıcıya İstanbul trafiğinde yetişmek ayrı dert, okul toplantıları, çocuk hastalıkları,... hepsi de gidilmesi gereken yerler. İşime tam odaklanmayı seviyorum ve iş olsun diye iş yapmak istemiyorum, başka şeyleri boşverebilirim ama çocukları ihmal olmuyor. Bu nedenle kısa bir ara vermek istedim. Sağlık problemleri yanında aslında istemediğim bir sektörde çalışmak ve tekrar aynı şeye dönmeyi istememek de bu süreyi uzattı.

Gönlüm talaşlı şekillendirmeden yanaydı, tüm bunlardan çok uzaklaştım ama kısmen de olsa işin içine girerek, zaman problemi de çözülmüş şekilde çalışacağım.

Sevgili Nurbahar, sizi tanıdığıma memnun oldum. Ben de bir anne olarak, anneliği ön plana almayı önemsiyorum. Gerçekten, herşeyden önce çocukların psikolojileri annelerin sevgi ve ilgisi ile daha sağlıklı gelişiyor.

Sizi tanımak güzel.Paylaşımlarda çekinmenize gerek yok.:)
Herkes elinden geldiği kadar yardımcı olur.Hepimiz kardeşiz.:)

Sn. Emine Aktaş ve Oğuzhan, ben de sizi tanıdığım için mutluyum.
Sevgili Oğuzhan, sizleri tanıdıktan sonra artık çekinmiyorum, teşekkürler.

Sevgili Nurbahar, sizi tanıdığıma çok memnunum, ayrıca mesajınız için çok çok teşekkür ederim.

Sevgili Papatyam, toplantıda görüşebilmeyi dilerdim, kendine iyi bak.

Sizi tanıdığım için mutluyum sevgili Nurbahar. Paylaşımlarınız için teşekkürler bu vesile ile.:)

Ben de Sevgili Cemo'yu tanıdığım için mutluyum. Bir gün, yüz yüze karşılaşmak dileğiyle...

''Bu ihtiyacımı balkondaki saksılarla gidermeye çalışıyor ve eşime yakında balkonu toprak doldurup çim ekeceğim diye takılıyordum.''
Harika fikir. )
Bende hep şunu hayal ederim.
Bir gün bütün evlerin çatıları çalı türü bitkilerle kaplansa,yasaklansa kara betonlar,kırmızı kiremitler,onların yerini yemyeşil bitki örtüleri alsa ne kadar güzel olurdu.
Sizlerle olmak ...
Tanımsız,tanımı güç bir duygu.

Sn. T Turabi, bizi burada toplayan ortak yönler, benzer düşünceler zaten :) Ben de şimdi önümdeki evin çatısına takıldım, yer örtücü kaplansa ne güzel olurdu.

Nurbahar hanım ile bugün tanıştık, siteden çok sevdiğim bir üye idi. Toplantıda tanıyınca daha çok sevdim, Dünya tatlısı bir kızı var. Sizi tanıdığımıza sevindik, tekrar görüşmek dileği ile...


Sevgiler ;)

Sevgili Nurbahar seni tanıdığıma çok memnun oldum. Bitkilerden sonra bir ortak yönümüzü daha keşfetiş oldum. En sevdiğimiz film aynı. Bir gün birlikte oturup izleyelim. :))

Sevgiler.

Sevgili Nurbahar,
Bahçenizi ilgiyle takip ediyorum. Herşey gönlünüzce olsun.

Sevgili Sebo, ben de görüştüğümüz için çok mutluyum. Zamanın azlığı ve vapurdaki oturma düzenimiz sohbetlerimizi biraz kesti ama herkesin gözündeki ışık, sözlerden daha da etkiliydi sanırım.

Zenfree ve Uzman16 teşekkür ederim. Sizleri de toplantıda görmek isterdim, artık sefere... Sevgili Zenfree, seve seve teklifine varım.

Sayın nurbahar sizi tanımak güzeldi. İnşallah bundan sonra kibrit kutuları evler de uyumak yerine gökyüzünün, bulutların altın da uyursunuz. Hani şimdik de komşuların meyve ağaçlarından meyve aşırın diyecem ama her taraf beton. :( herşey gönlünüzce olması dileğiyle.