Livadi

malina · 21-02-2011, 11:15

Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?

Bitkilere olan merakımın içimde uç verdiği dönem, internette gezinirken rastladım siteye. Üye olmakla birlikte bir süre sadece ara sıra sitede gezinip iç geçirmekle yetindim.Ancak bir yıl önce bitki yetiştirmek için nispeten daha uygun, geniş balkonları olan yeni evime taşınınca, siteyi çok daha aktif olarak kullanmaya başladım, bitkiler kadar site de vazgeçilmezim oldu.

Burada neler öğrendiniz?

Tabi ki çok şey; İhtiyacım olduğunda başvurabileceğim çok geniş bir rehberin bulunduğu ve benim gibi bitkileri seven, aynı duyguları paylaştığımız ne çok insan olduğu, bildiğimin aksine birçok kaktüs türünün çiçek açtığı, sukkulent denilen kalabalık ve harika bir ailenin varlığı, yaşadığım şehirde sıkça rastladığım mum çiçeğinin ne kadar kıymetli olduğu…Saymakla bitmez ki…
Bunun dışında fermantasyonla gübre yapımı, EM gibi mikrobiyoloji konularında öğrendiklerim ufkumu açtı.

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?

İtiraf edeyim ki bu en korktuğum soru.Maalesef çok şey değil ama, deneyimlerim arttıkça onları paylaşmaktan zevk alacağım..

Sizi tanıyalım

1971 yılında Trabzonda doğdum, ancak Rizeliyim. 1992 yılında K.T.Ü. Orman Fakültesini bitirdim. 1995 yılından beri, ilk atama ile gediğim Şanlıurfa ilinde yaşıyorum evliyim 12 ve 8 yaşlarında iki oğlum var.

Gerek doğduğum ve büyüdüğüm Karadeniz’in doğası, gerek her yaz okul biter bitmez soluğu aldığımız, gün doğumundan akşamın geç saatlerine kadar dar patikalarında, dik yamaçlarında özgürce koşup oynadığımız köy yaşantısı, doğa ile aramda beni ben yapan çok güçlü bir bağ geliştirdi.O günlerden beri, yağmurun yaprakla dansını gözlerimde, toprağın kokusunu burnumda derenin şırıltısını kulağımda ve şehre dönüş gecesinin hüznünü hep içimde taşıdım.
Hayatın rutini zaman zaman bunların farkındalığını azaltsa da, şimdi karşı koyamadığım bir doğaya dönüş arzusu ile yaşıyorum.

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?

Aslında bitkilere özel bir vakit ayırmıyorum. Bitki sevgisi hep benimle ve benden bir parça; yani bitkilerim olmadan pek de vakit geçirmiyorum diyebilirim.

Yapacak bir şey olmasa bile her gün mutlaka her birini bir kez gözden geçiririm. Bazen gün boyu hiç fırsat bulamasam da, tüm işlerimi bitirip uyumadan önce onların yanına gidip beş on dakika oturmak günün yorgunluğunu unutturur. Bunun dışında tohum ekmek, çelik köklendirmek, dikim, sulama vb. bütün faaliyetleri son derece severek yaparım.
Çocuklarımın nispeten büyümüş olması bana biraz zaman sağlamışsa da, ileride daha fazla zamanımı bitkilere ayırmayı ve doğayla daha iç içe bir yaşam sürmeyi hayal ediyorum.

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?

Siteyi bu hali ile son derece kapsamlı ve donanımlı buluyorum. Mevcut halinden henüz tam olarak faydalanabildiğimi düşünmüyorum.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?

Sitenin kullanımı konusunda yöneticiler duyarlı ve ciddi bir şekilde gerekeni yapıyorlar. Kullanıcı olarak yabancılık çekmemek, bilgilerden daha iyi faydalanabilmek ve başkalarının da faydalanmasına yardımcı olmak açısından kurallara uymak çok önemli.

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?

Bitkiler ve doğa bana kim oluğumu hatırlatıyor sanki. Tohum ekmek, toprağa dokunmak, çiçeklerimin filizlendiğini, tomurcuklandığını görmek, umutla beklemek, o sevgiyi yaşamak… Her saksıda, her bitkide bir can olmak işte nasıl anlatılır ki…

Aslında tüm bitkileri seviyorum, topraktan çıkan her şeye hayranım. Yaşadığım yerde yaz kuraklığının çok sert ve uzun olması, benim de her yaz uzunca bir süre burada olamamam dolayısıyla, istediğim her şeyi yetiştiremiyorum. Ama genellikle gördüğüm her bitkiye sahip olmak istiyorum .Satın almaktansa çelikle, fideyle, soğanla ya da tohumla kendim yetiştirmeyi tercih ediyorum.

Genel olarak sukkulentleri çok seviyorum, kaktüsleri de iklim koşullarına uygunluğu nedeni ile tercih ediyorum. Soğanlı, yumrulu rizomlu bitkilere hayranım.

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

Çocukluğumda Trabzonda oturduğumuz evin balkonunda annem salatalık yetiştirmişti. Bir gün balkona çıktığımda, ucundan ısırılmış ama koparılmamış taptaze bir salatalıkla karşılaştım. Meğer kızkardeşim yeterince büyümediği için koparmaya kıyamadığı salatalığı, dalında ucundan ısırıp büyümeye bırakmış.

Yine çocukken annem, toprağını yanmış doğal gübre ve biriktirdiği külle karıp oluşturduğu ekim çukurlarına, sayarak ve özenli bir şekilde fasulye tohum atıp toprakla örttürme işini bana yaptırırdı.Ben de sabırsızlıkla takip ederdim, tohumların topraktan çıkışını, çiçeklenip meyveye dönüşünü.

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?

Forum benim doğayla iç içe yaşama arzumun gün yüzüne çıkmasını hızlandırdı ve bu arzuyu pekiştirdi. Eskiden beri kurduğum bahçeli ev hayalim, küçük bir çiftlik hayaline dönüştü. Aslında “Bu konuda kafamda henüz tam şekillenmemiş bir çok plan var” da diyebilirim.
Ama yakın bir gelecekte doğayla çok daha iç içe bir yaşam kurmak istediğimden eminim.

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?

Maalesef katılamıyorum, Ancak her toplantı sonrası, olup biteni forumdan merakla ve zevkle takip ediyorum, yüklenen fotoğraflara bakıyorum.
Toplantılardaki paylaşımı ve samimiyeti uzaktan da hissedebiliyorum. Ortak yönlerimizin, ilgi alanlarımızın bizleri nasıl birleştirebileceğini görmek beni mutlu ediyor. Aynı zamanda bitkiler konusunda böyle uzun uzun sohbet edebilecek birçok kişinin bir araya gelmesini de imrenerek izliyorum.

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?

Özellikle okuyup faydalandığım bir kitabım yok, ağaçlar.net yetiyor; zaman zaman internetten bu konuda kitap araştırması yapıyorum ve kendime temel olabilecek kitaplardan oluşan bir kütüphane oluşturmayı da hedefliyorum.

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?

Sahip olmak yerine olmaya çalışan bütün insanları örnek alıyorum.

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?

Başka bir foruma üye değilim. Ancak rastladığım diğer forumlara göre Ağaçlar.net’i kapsamlı, güvenilir ve kurumsallaşmış buluyorum.

Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?

Orman Mühendisi olduğum için aldığım eğitim bitkilerle ilgili. Ancak daha ziyade orman yetiştirme ve sürdürülebilir bir şekilde ondan faydalanma üzerine kurulu bir eğitim.Tabi bu eğitim doğanın dilini anlamaya katkı sunan temel bilimleri de içeriyor.

Buna ilaveten şimdiki ilgi alanlarımla daha çok örtüşen tarım ve süs bitkileri gibi konularda eğitim almak isterim.

Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?

Arazide değil de büroda olduğum zamanlar ağaçlar.net genellikle açık. Meşgul olmadığım zaman hep takipteyim.
Evde de boş vakit bulunca ya da gece uyumadan önce şöyle bir gezinmeyi ve göz atmayı çok severim.Hatta küçük oğlum beni ne zaman bilgisayar başında görse “Kesin annem yine Ağaçlar.net’ te” der.

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?

Okumayı ve yazmayı severim. İki yıl önce minik yazı denemelerimi toparlamak, saklamak ve biraz da kendime bir ayna tutmak için bir blog oluşturdum.

Bunun yanında psikoloji ve kişisel gelişim konularına ilgi duyarım. Ülke ve dünya gündemini takip etmeye çalışırım.
Çalışan bir anne olarak oldukça yoğun geçen yaşantıma sporu da iliştirmeye çalışıyorum bir süredir.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?

Evet iki kez arkadaşlardan tohum ve çelik aldım, çok mutlu oldum. Çok fazla türe sahip olmadığım için paylaşımlara katkı sunamadım. Ama özellikle bulunduğum yöreye özgü herhangi bir talebi olan arkadaş olursa yardımcı olmayı çok isterim.

Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden?

Forumdaki her üyenin aslında kendine özgü bir duruşu, ilgilendiği alanları var ve onlardan çok şey öğreniyorum. Ama özellikle Meyvelitepe’nin yaptıkları, araştırmaları ve bunları paylaşmaları (onları kendi bloglarından da takip ediyorum), forumdaki tartışmalarda kullandıkları yapıcı dil ve yerinde dokunuşlarla konuyu toparlamalarını çok beğeniyorum. Onların kendilerine kurdukları yeni yaşam umutlarımı güçlendiriyor.
Tabii Güler Hanım’ın bahçe aşkına ve enerjisine de hayranım .

Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?

Gönüllüsü olduğum bir sivil toplum örgütü yok.

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?

Bu tür protestolara katılmıyorum. Aslında protesto etmekten çokçözüm üretmeninve örnek olmanın gücüne inanıyorum. Tabi yanlışlığa dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmanın önemini yadsıyamayız, ancak bunu yaparken kullandığımız dil ve üslup deşarj olmaya değil sonuç almaya yönelik olmalıdır diye düşünüyorum.

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?

Hayır maalesef yeterli bulmuyorum. Genellikle günlük yaşamda tanık olduğumuz şey, bilgisizlikle birlikte bir kanıksama, alışma ve umursamazlık. Bunu yıkmaya yönelik çarpıcı ve ilgi çekici programlar yapılmalıdır.
Ancak, en güzel öğrenme yaparak yaşayarak öğrenmedir ve özellikle çocuklarımızın doğa sevgisini yaşayarak öğrenmeleri çok daha önemlidir. Bu nedenle çocuklara doğa ile bir olma deneyimini yaşayabilecekleri yeterince özgür zaman, mekan ve imkan yaratmanın elzem olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda doğa okulları, yaz kampları gibi projelerin olması gerekir.

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

Hobi bahçeleri kent hayatının unutturduğu bazı şeyleri yeniden hayatımıza eklemek, boş vakitlerimizi tüketici değil de üretici olarak geçirmek, çocuklarımıza gıdalarımızın fabrikalarda üretilmediğini ( Buna takip ettiğim bir blogda rastlamıştım: Çocuk annesine hayretle “Mısırlar tarladan mı koparılıyor” diyordu) toprakta yetiştiğini öğretmek, onları toprakla tanıştırmak için iyi bir fırsat ve bahçeli ev imkanı olmayan çok sayıda insan için iyi bir alternatif .

Bu nedenle her şehirde yaygınlaştırılmalı ve imkanları arttırılmalıdır.
Bu arada evde çiçek yetiştirmeye başlamadan önce, sitede en çok takip ettiğim başlık “Anadolu Yakası Hobi Bahçesi” idi.

Hepsinden sadece birer tane yazın:
En sevdiğiniz;
ağaç: Kestane
çiçek: Yabani sklamen
kitap: Kurtlarla Koşan Kadınlar (Vahşi Kadın Arketipine Dair Mit ve Öyküler)/ Clarissa P. Esthes
şarkı: Su değirmenini onarmaya giderken peşine takıldığım akşamüstleri dedemden dinlediğim, değirmen taşı ve derenin sesinin eşlik ettiği türküler…
müzik grubu/müzik sanatçısı: Mircan KAYA
ressam:Doğayı resmettiği için Tanrı
şair: Ahmet ARİF
film: Yeşil Yol
web sitesi: agaclar.net

Tura · 21-02-2011, 13:16

''O günlerden beri, yağmurun yaprakla dansını gözlerimde, toprağın kokusunu burnumda derenin şırıltısını kulağımda ve şehre dönüş gecesinin hüznünü hep içimde taşıdım.''
Her doğa sever gibi içli ve duygulusunuz, ne güzel.
Sizi tanıdığıma memnunum.

Güler · 21-02-2011, 14:55

Sevgili livadi, yazınız şiir gibi geldi bana da.Tura'nın değindiği satırlarınız ne kadar duygu yüklü, ne kadar hoş.
Sizler gibi doğa severlerle beraber aynı sitede bulunmak, yazışmak, pek çok şeyi paylaşmak inanın büyük mutluluk benim için de.

Sizin gibi Orman Mühendisi olmayı ne kadar çok arzu ederdim bir bilseniz. Güzel ve ulu bir mesleğiniz var, ne kadar şanslısınız.

Umarım her konuda şansınız yaver gider, arzularınız bir, bir en güzel şekilde gerçekleşir.
Ayrıca size teşekkür de etmek isterim, beni kırmadınız bu başlıkta kendinizi bizlere tanıttınız. Sağ olun.

Müjgan · 21-02-2011, 22:08

Bizim unlu gıdalar "alem"inden, sağlıklı beslenmeye düşkünler "bölüm"ünden, ekmek yapmaya meraklılar "sınıf"ından, ekşi mayalı ekmek yapmaya başlayanlar "takım"ından, denemeye ve yeniliklere açıklar "familya" sından bir cins-i latif olmanız hasebiyle, bu tür bir açıklama yapma gereği duydum.

Aramızda olmanız bizim için sevindirici...

cemal.S · 21-02-2011, 22:43

Sevgili Livedi ....! Sizi tanımak güzeldi. Umarım bir gün yüz yüzede tanış olma şansımız olur. Yazdıklarınızı okuyunca kendimi bir anda köyümde küçük bir çocuk gibi hissettim inanın.

Hayallerinizin gerçekleşmesi dileğiyle sevgiyle kalın.

livadi · 22-02-2011, 06:52

Sayın Tura; güzel sözleriniz için teşekkürler...

Güler Hanım, sizi kırmak mümkün mü? Güzel dilekleriniz için teşekkürler...

Müjgan Hanım, çok güzel tarif ettiniz, denemelerim devam ediyor.Laf aramızda, bu ekmek işine iyice sardım galiba

Sevgili Cemal.S, çok sağolun, hayallerimiz ve sevgimiz hiç eksik olmasın

sevim.K · 22-02-2011, 08:56

Sevgili livadi; Karadeniz gibi akıcı, coşkulu, sıcak ve sevecen anlatımınızla sizi tanımak güzel. Beni çocukluğumun güzel zamanlarına götürdüğünüz için teşekkürler. Hayallerinizi gerçekleştirmeniz dileklerimle. Sevgiler

livadi · 22-02-2011, 09:47

Sevim Hanım, çok sağolun...
Çocukluğumuz hepimizin gizli hazinesi, sevgiyle kalın

Sevgi Durul · 22-02-2011, 10:14

Sevgili livadi, ben de sizi ekmek yapımı bölümünden ve tanıtım yazınızdan tanıdım. Ve tanıdığıma memnun oldum. İyi ki, hep birlikte buradayız. Sevgiler...

livadi · 22-02-2011, 11:44

Teşekkürler ekmek arkadaşım benim, ben sizi bahçenizden de tanıyorum

Sevgiler, selamlar...

MeyveliTepe · 28-02-2011, 00:24

Sn.Livadi,

Rize bölgesini, özellikle de sahilden kaçkarlara doğru biraz içerileri gezmiş biri olarak size gıpta etmemek mümkün değil. Üstelik de ağacın eğitimini almışsınız. Urfa da eminim kendine has doğası ile güzel bir yer, ama itiraf edeyim, Rizeli bir ormancıyı sisli yamaçlarda kızılağaçlarla uğraşırken düşünmeden edemedim

Sizi tanımak çok güzel, iyi ki buradasınız.

livadi · 28-02-2011, 08:58

Sayın meyvelitepe, kaçkarlar, sisli yamaçlar, ormanlar ....
Ahhh dedirttiniz bana

Güzel yorumunuz için teşekkürler...

limon · 28-02-2011, 11:51

Sn.Livadi, samimi anlatımızla sizi tanımaktan çok memnun oldum.

livadi · 01-03-2011, 08:47

Sn.Limon teşekkürler...
Bahçenizin sıkı takipçilerindenim, keyfini sürün uzun uzun

ligustrum · 18-04-2011, 23:42

Sayın livadi;Yanmış doğal gübre+kül teçrübeler yeni nesillere aktarılıyor.

21-02-2011, 11:15	#1
malina agaclar.net Giriş Tarihi: 03-04-2004 Şehir: İstanbul Mesajlar: 37,246 Galeri: 88	Livadi Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu? Bitkilere olan merakımın içimde uç verdiği dönem, internette gezinirken rastladım siteye. Üye olmakla birlikte bir süre sadece ara sıra sitede gezinip iç geçirmekle yetindim.Ancak bir yıl önce bitki yetiştirmek için nispeten daha uygun, geniş balkonları olan yeni evime taşınınca, siteyi çok daha aktif olarak kullanmaya başladım, bitkiler kadar site de vazgeçilmezim oldu. Burada neler öğrendiniz? Tabi ki çok şey; İhtiyacım olduğunda başvurabileceğim çok geniş bir rehberin bulunduğu ve benim gibi bitkileri seven, aynı duyguları paylaştığımız ne çok insan olduğu, bildiğimin aksine birçok kaktüs türünün çiçek açtığı, sukkulent denilen kalabalık ve harika bir ailenin varlığı, yaşadığım şehirde sıkça rastladığım mum çiçeğinin ne kadar kıymetli olduğu…Saymakla bitmez ki… Bunun dışında fermantasyonla gübre yapımı, EM gibi mikrobiyoloji konularında öğrendiklerim ufkumu açtı. Diğer üyeler sizden neler öğrendi? İtiraf edeyim ki bu en korktuğum soru.Maalesef çok şey değil ama, deneyimlerim arttıkça onları paylaşmaktan zevk alacağım.. Sizi tanıyalım 1971 yılında Trabzonda doğdum, ancak Rizeliyim. 1992 yılında K.T.Ü. Orman Fakültesini bitirdim. 1995 yılından beri, ilk atama ile gediğim Şanlıurfa ilinde yaşıyorum evliyim 12 ve 8 yaşlarında iki oğlum var. Gerek doğduğum ve büyüdüğüm Karadeniz’in doğası, gerek her yaz okul biter bitmez soluğu aldığımız, gün doğumundan akşamın geç saatlerine kadar dar patikalarında, dik yamaçlarında özgürce koşup oynadığımız köy yaşantısı, doğa ile aramda beni ben yapan çok güçlü bir bağ geliştirdi.O günlerden beri, yağmurun yaprakla dansını gözlerimde, toprağın kokusunu burnumda derenin şırıltısını kulağımda ve şehre dönüş gecesinin hüznünü hep içimde taşıdım. Hayatın rutini zaman zaman bunların farkındalığını azaltsa da, şimdi karşı koyamadığım bir doğaya dönüş arzusu ile yaşıyorum. Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz? Aslında bitkilere özel bir vakit ayırmıyorum. Bitki sevgisi hep benimle ve benden bir parça; yani bitkilerim olmadan pek de vakit geçirmiyorum diyebilirim. Yapacak bir şey olmasa bile her gün mutlaka her birini bir kez gözden geçiririm. Bazen gün boyu hiç fırsat bulamasam da, tüm işlerimi bitirip uyumadan önce onların yanına gidip beş on dakika oturmak günün yorgunluğunu unutturur. Bunun dışında tohum ekmek, çelik köklendirmek, dikim, sulama vb. bütün faaliyetleri son derece severek yaparım. Çocuklarımın nispeten büyümüş olması bana biraz zaman sağlamışsa da, ileride daha fazla zamanımı bitkilere ayırmayı ve doğayla daha iç içe bir yaşam sürmeyi hayal ediyorum. Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var? Siteyi bu hali ile son derece kapsamlı ve donanımlı buluyorum. Mevcut halinden henüz tam olarak faydalanabildiğimi düşünmüyorum. Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir? Sitenin kullanımı konusunda yöneticiler duyarlı ve ciddi bir şekilde gerekeni yapıyorlar. Kullanıcı olarak yabancılık çekmemek, bilgilerden daha iyi faydalanabilmek ve başkalarının da faydalanmasına yardımcı olmak açısından kurallara uymak çok önemli. Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri? Bitkiler ve doğa bana kim oluğumu hatırlatıyor sanki. Tohum ekmek, toprağa dokunmak, çiçeklerimin filizlendiğini, tomurcuklandığını görmek, umutla beklemek, o sevgiyi yaşamak… Her saksıda, her bitkide bir can olmak işte nasıl anlatılır ki… Aslında tüm bitkileri seviyorum, topraktan çıkan her şeye hayranım. Yaşadığım yerde yaz kuraklığının çok sert ve uzun olması, benim de her yaz uzunca bir süre burada olamamam dolayısıyla, istediğim her şeyi yetiştiremiyorum. Ama genellikle gördüğüm her bitkiye sahip olmak istiyorum .Satın almaktansa çelikle, fideyle, soğanla ya da tohumla kendim yetiştirmeyi tercih ediyorum. Genel olarak sukkulentleri çok seviyorum, kaktüsleri de iklim koşullarına uygunluğu nedeni ile tercih ediyorum. Soğanlı, yumrulu rizomlu bitkilere hayranım. Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi? Çocukluğumda Trabzonda oturduğumuz evin balkonunda annem salatalık yetiştirmişti. Bir gün balkona çıktığımda, ucundan ısırılmış ama koparılmamış taptaze bir salatalıkla karşılaştım. Meğer kızkardeşim yeterince büyümediği için koparmaya kıyamadığı salatalığı, dalında ucundan ısırıp büyümeye bırakmış. Yine çocukken annem, toprağını yanmış doğal gübre ve biriktirdiği külle karıp oluşturduğu ekim çukurlarına, sayarak ve özenli bir şekilde fasulye tohum atıp toprakla örttürme işini bana yaptırırdı.Ben de sabırsızlıkla takip ederdim, tohumların topraktan çıkışını, çiçeklenip meyveye dönüşünü. Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu? Forum benim doğayla iç içe yaşama arzumun gün yüzüne çıkmasını hızlandırdı ve bu arzuyu pekiştirdi. Eskiden beri kurduğum bahçeli ev hayalim, küçük bir çiftlik hayaline dönüştü. Aslında “Bu konuda kafamda henüz tam şekillenmemiş bir çok plan var” da diyebilirim. Ama yakın bir gelecekte doğayla çok daha iç içe bir yaşam kurmak istediğimden eminim. Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız? Maalesef katılamıyorum, Ancak her toplantı sonrası, olup biteni forumdan merakla ve zevkle takip ediyorum, yüklenen fotoğraflara bakıyorum. Toplantılardaki paylaşımı ve samimiyeti uzaktan da hissedebiliyorum. Ortak yönlerimizin, ilgi alanlarımızın bizleri nasıl birleştirebileceğini görmek beni mutlu ediyor. Aynı zamanda bitkiler konusunda böyle uzun uzun sohbet edebilecek birçok kişinin bir araya gelmesini de imrenerek izliyorum. Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri? Özellikle okuyup faydalandığım bir kitabım yok, ağaçlar.net yetiyor; zaman zaman internetten bu konuda kitap araştırması yapıyorum ve kendime temel olabilecek kitaplardan oluşan bir kütüphane oluşturmayı da hedefliyorum. Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı? Sahip olmak yerine olmaya çalışan bütün insanları örnek alıyorum. Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne? Başka bir foruma üye değilim. Ancak rastladığım diğer forumlara göre Ağaçlar.net’i kapsamlı, güvenilir ve kurumsallaşmış buluyorum. Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz? Orman Mühendisi olduğum için aldığım eğitim bitkilerle ilgili. Ancak daha ziyade orman yetiştirme ve sürdürülebilir bir şekilde ondan faydalanma üzerine kurulu bir eğitim.Tabi bu eğitim doğanın dilini anlamaya katkı sunan temel bilimleri de içeriyor. Buna ilaveten şimdiki ilgi alanlarımla daha çok örtüşen tarım ve süs bitkileri gibi konularda eğitim almak isterim. Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz? Arazide değil de büroda olduğum zamanlar ağaçlar.net genellikle açık. Meşgul olmadığım zaman hep takipteyim. Evde de boş vakit bulunca ya da gece uyumadan önce şöyle bir gezinmeyi ve göz atmayı çok severim.Hatta küçük oğlum beni ne zaman bilgisayar başında görse “Kesin annem yine Ağaçlar.net’ te” der. Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var? Okumayı ve yazmayı severim. İki yıl önce minik yazı denemelerimi toparlamak, saklamak ve biraz da kendime bir ayna tutmak için bir blog oluşturdum. Bunun yanında psikoloji ve kişisel gelişim konularına ilgi duyarım. Ülke ve dünya gündemini takip etmeye çalışırım. Çalışan bir anne olarak oldukça yoğun geçen yaşantıma sporu da iliştirmeye çalışıyorum bir süredir. Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz? Evet iki kez arkadaşlardan tohum ve çelik aldım, çok mutlu oldum. Çok fazla türe sahip olmadığım için paylaşımlara katkı sunamadım. Ama özellikle bulunduğum yöreye özgü herhangi bir talebi olan arkadaş olursa yardımcı olmayı çok isterim. Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden? Forumdaki her üyenin aslında kendine özgü bir duruşu, ilgilendiği alanları var ve onlardan çok şey öğreniyorum. Ama özellikle Meyvelitepe’nin yaptıkları, araştırmaları ve bunları paylaşmaları (onları kendi bloglarından da takip ediyorum), forumdaki tartışmalarda kullandıkları yapıcı dil ve yerinde dokunuşlarla konuyu toparlamalarını çok beğeniyorum. Onların kendilerine kurdukları yeni yaşam umutlarımı güçlendiriyor. Tabii Güler Hanım’ın bahçe aşkına ve enerjisine de hayranım . Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri? Gönüllüsü olduğum bir sivil toplum örgütü yok. Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi? Bu tür protestolara katılmıyorum. Aslında protesto etmekten çokçözüm üretmeninve örnek olmanın gücüne inanıyorum. Tabi yanlışlığa dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmanın önemini yadsıyamayız, ancak bunu yaparken kullandığımız dil ve üslup deşarj olmaya değil sonuç almaya yönelik olmalıdır diye düşünüyorum. TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı? Hayır maalesef yeterli bulmuyorum. Genellikle günlük yaşamda tanık olduğumuz şey, bilgisizlikle birlikte bir kanıksama, alışma ve umursamazlık. Bunu yıkmaya yönelik çarpıcı ve ilgi çekici programlar yapılmalıdır. Ancak, en güzel öğrenme yaparak yaşayarak öğrenmedir ve özellikle çocuklarımızın doğa sevgisini yaşayarak öğrenmeleri çok daha önemlidir. Bu nedenle çocuklara doğa ile bir olma deneyimini yaşayabilecekleri yeterince özgür zaman, mekan ve imkan yaratmanın elzem olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda doğa okulları, yaz kampları gibi projelerin olması gerekir. Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz? Hobi bahçeleri kent hayatının unutturduğu bazı şeyleri yeniden hayatımıza eklemek, boş vakitlerimizi tüketici değil de üretici olarak geçirmek, çocuklarımıza gıdalarımızın fabrikalarda üretilmediğini ( Buna takip ettiğim bir blogda rastlamıştım: Çocuk annesine hayretle “Mısırlar tarladan mı koparılıyor” diyordu) toprakta yetiştiğini öğretmek, onları toprakla tanıştırmak için iyi bir fırsat ve bahçeli ev imkanı olmayan çok sayıda insan için iyi bir alternatif . Bu nedenle her şehirde yaygınlaştırılmalı ve imkanları arttırılmalıdır. Bu arada evde çiçek yetiştirmeye başlamadan önce, sitede en çok takip ettiğim başlık “Anadolu Yakası Hobi Bahçesi” idi. Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz; ağaç: Kestane çiçek: Yabani sklamen kitap: Kurtlarla Koşan Kadınlar (Vahşi Kadın Arketipine Dair Mit ve Öyküler)/ Clarissa P. Esthes şarkı: Su değirmenini onarmaya giderken peşine takıldığım akşamüstleri dedemden dinlediğim, değirmen taşı ve derenin sesinin eşlik ettiği türküler… müzik grubu/müzik sanatçısı: Mircan KAYA ressam:Doğayı resmettiği için Tanrı şair: Ahmet ARİF film: Yeşil Yol web sitesi: agaclar.net Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter sevim.K beğendi. __________________ . \| * işaretli kelimeler için bakınız: Yanlış yazdığınız için görünmeyen kelimeler \| \| Forum Kuralları \| Forum Yardım \| Forum Kullanma Kılavuzu \| Fotoğraf Yarışması Kuralları \| Satış İlanı Kuralları** \|

21-02-2011, 13:16	#2
Tura Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 09-06-2008 Şehir: Aksaray Mesajlar: 4,652 Galeri: 2	''O günlerden beri, yağmurun yaprakla dansını gözlerimde, toprağın kokusunu burnumda derenin şırıltısını kulağımda ve şehre dönüş gecesinin hüznünü hep içimde taşıdım.'' Her doğa sever gibi içli ve duygulusunuz, ne güzel. Sizi tanıdığıma memnunum. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

21-02-2011, 14:55	#3
Güler Moderatör Giriş Tarihi: 26-04-2007 Şehir: İstanbul Mesajlar: 28,409 Galeri: 103	Sevgili livadi, yazınız şiir gibi geldi bana da.Tura'nın değindiği satırlarınız ne kadar duygu yüklü, ne kadar hoş. Sizler gibi doğa severlerle beraber aynı sitede bulunmak, yazışmak, pek çok şeyi paylaşmak inanın büyük mutluluk benim için de. Sizin gibi Orman Mühendisi olmayı ne kadar çok arzu ederdim bir bilseniz. Güzel ve ulu bir mesleğiniz var, ne kadar şanslısınız. Umarım her konuda şansınız yaver gider, arzularınız bir, bir en güzel şekilde gerçekleşir. Ayrıca size teşekkür de etmek isterim, beni kırmadınız bu başlıkta kendinizi bizlere tanıttınız. Sağ olun. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter sevim.K beğendi.

21-02-2011, 22:08	#4
Müjgan Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 02-08-2004 Şehir: Ankara Mesajlar: 4,544 Galeri: 30	Sistematik hiyeraşi :) Bizim unlu gıdalar "alem"inden, sağlıklı beslenmeye düşkünler "bölüm"ünden, ekmek yapmaya meraklılar "sınıf"ından, ekşi mayalı ekmek yapmaya başlayanlar "takım"ından, denemeye ve yeniliklere açıklar "familya" sından bir cins-i latif olmanız hasebiyle, bu tür bir açıklama yapma gereği duydum. Aramızda olmanız bizim için sevindirici... Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter sevim.K beğendi.

21-02-2011, 22:43	#5
cemal.S Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 16-05-2007 Şehir: YALOVA Mesajlar: 4,833	Sevgili Livedi ....! Sizi tanımak güzeldi. Umarım bir gün yüz yüzede tanış olma şansımız olur. Yazdıklarınızı okuyunca kendimi bir anda köyümde küçük bir çocuk gibi hissettim inanın. Hayallerinizin gerçekleşmesi dileğiyle sevgiyle kalın. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter sevim.K beğendi.

22-02-2011, 06:52	#6
livadi Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 12-09-2007 Şehir: Rize- Şanlıurfa Mesajlar: 303	Sayın Tura; güzel sözleriniz için teşekkürler... Güler Hanım, sizi kırmak mümkün mü? Güzel dilekleriniz için teşekkürler... Müjgan Hanım, çok güzel tarif ettiniz, denemelerim devam ediyor.Laf aramızda, bu ekmek işine iyice sardım galiba Sevgili Cemal.S, çok sağolun, hayallerimiz ve sevgimiz hiç eksik olmasın Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

22-02-2011, 08:56	#7
sevim.K Kaybettik Giriş Tarihi: 11-12-2008 Şehir: sakarya/ Artvin Mesajlar: 5,932 Galeri: 6	Sevgili livadi; Karadeniz gibi akıcı, coşkulu, sıcak ve sevecen anlatımınızla sizi tanımak güzel. Beni çocukluğumun güzel zamanlarına götürdüğünüz için teşekkürler. Hayallerinizi gerçekleştirmeniz dileklerimle. Sevgiler Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

22-02-2011, 09:47	#8
livadi Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 12-09-2007 Şehir: Rize- Şanlıurfa Mesajlar: 303	Sevim Hanım, çok sağolun... Çocukluğumuz hepimizin gizli hazinesi, sevgiyle kalın Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter sevim.K beğendi.

22-02-2011, 10:14	#9
Sevgi Durul Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 02-08-2009 Şehir: Manisa Eskişehir Mesajlar: 8,524 Galeri: 765	Sevgili livadi, ben de sizi ekmek yapımı bölümünden ve tanıtım yazınızdan tanıdım. Ve tanıdığıma memnun oldum. İyi ki, hep birlikte buradayız. Sevgiler... Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

22-02-2011, 11:44	#10
livadi Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 12-09-2007 Şehir: Rize- Şanlıurfa Mesajlar: 303	Teşekkürler ekmek arkadaşım benim, ben sizi bahçenizden de tanıyorum Sevgiler, selamlar... Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

28-02-2011, 00:24	#11
MeyveliTepe agaclar.net Giriş Tarihi: 22-03-2007 Şehir: Kocaeli Mesajlar: 8,962	Sn.Livadi, Rize bölgesini, özellikle de sahilden kaçkarlara doğru biraz içerileri gezmiş biri olarak size gıpta etmemek mümkün değil. Üstelik de ağacın eğitimini almışsınız. Urfa da eminim kendine has doğası ile güzel bir yer, ama itiraf edeyim, Rizeli bir ormancıyı sisli yamaçlarda kızılağaçlarla uğraşırken düşünmeden edemedim Sizi tanımak çok güzel, iyi ki buradasınız. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

28-02-2011, 08:58	#12
livadi Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 12-09-2007 Şehir: Rize- Şanlıurfa Mesajlar: 303	Sayın meyvelitepe, kaçkarlar, sisli yamaçlar, ormanlar .... Ahhh dedirttiniz bana Güzel yorumunuz için teşekkürler... Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

28-02-2011, 11:51	#13
limon Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 14-03-2007 Şehir: istanbul Mesajlar: 6,265 Galeri: 637	Sn.Livadi, samimi anlatımızla sizi tanımaktan çok memnun oldum. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

01-03-2011, 08:47	#14
livadi Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 12-09-2007 Şehir: Rize- Şanlıurfa Mesajlar: 303	Sn.Limon teşekkürler... Bahçenizin sıkı takipçilerindenim, keyfini sürün uzun uzun Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter

18-04-2011, 23:42	#15
ligustrum Ağaç Dostu Giriş Tarihi: 09-03-2010 Şehir: kırklareli Mesajlar: 757	Sayın livadi;Yanmış doğal gübre+kül teçrübeler yeni nesillere aktarılıyor. Paylaş Sitesinde Paylaş Digg Del.icio.us Technorati Twitter