agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Mutfak > Aperitifler, Çorbalar, Salatalar, Soslar > İçecekler
(https)




Beğeni Düzeni7Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 15-08-2009, 22:01   #31
Ağaç Dostu.
 
bahtiyar02's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-09-2006
Şehir: ADIYAMAN
Mesajlar: 2,457
Galeri: 3
MENENGİÇ
Antep fıstığının yabanisine "menengiç" adı verilir.Menenğiç ağaçları aşılanarak Antep fıstığı ağacı elde edilir.Menengicin mercimek büyüklüğünde meyveleri olur.Bu meyveler kavrulup daha sonra öğütülür.Suda kaynatılarak kahve gibi içilir.Yörede bu içeceğe "menengiç kahvesi" adı verilir.Menengicin hemoroidi iyileştirici,nefes açıcı ve öksürük giderici özelliği de vardır.
Bazı yörelerde sakız ağacı olarakta bilinir.

Eklenen Resimler
   
evandevan5 beğendi.
bahtiyar02 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2009, 22:33   #32
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-02-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 438
Galeri: 353
Arkadaşımdan gelen bu mail çok hoşuma gitmişti; Askıda Kahve...

İtalya da Venedik in kenar mahallelerinden birinde, bir cafe-barda, espressolarımızı içiyorduk. İçeri giren müşterilerden biri barmene “due caffee, uno sospeso” (iki kahve, biri askıda) dedi. İki kahve parası verdi. Bir kahve içip gitti. Barmende duvarda asılı duran çiviye bir küçük kâğıt astı. Biraz sonra içeri iki kişi girdi. Onlarda “trio caffee, onu sospeso” (üç kahve, biri askıda) dediler. Üç kahve parası verdiler ve iki kahve içip gittiler. Barmen “askı” ya yine bir küçük kâğıt astı. Bunun gün boyu böyle sürdüğü anlaşılıyordu. Bir süre sonra kahveye üstü başı biraz eski-püskü, belli ki yoksul bir kişi girdi ve barmene ”onu caffee sospeso” (askıdan bir kahve) dedi. Barmen hemen bir kahve hazırladı ve yeni müşterinin önüne koydu. Yoksul kişi kahvesini içtikten sonra para ödemeden çıktı gitti. Barmen ise duvara astığı kâğıtlardan birini kopardı, parçalayıp çöpe attı. Bu gözlemimizin sonunda gözlerimizi yaşartan, fakat kesinlikle örnek almamız gereken bir “İtalya toplum terbiyesi” öğrendik.

Yardım etmek için insanların gereksinimlerini belirlerken, yalnızca yaşamsal gereksinimlerle sınırlı kalmak zorunda değiliz. Bir Venedik li için yaşamsal olmasa da kahve, günlük yaşamda önemli bir yer tutmaktadır. Kahve içebilecek kadar parası olmayan kişilere yardım edebilecek düzeydeki kişiler, kendileri bir kahve parası daha ödüyorlar. Yardım ettiği kişiyi görmedikleri için bu kişilerde daha mutlu oluyorlar. Kimden geldiğini bilmedikleri bu ikramı kabul eden kişiler ise huzurlu oluyor. Yardım eden ile alan arasında, bu cafe-bardaki garson gibi, köprü görevi yapan kişilerin ise güler yüzlü ve sevgi dolu olmaları gerekiyor. İçeri giren yoksul bir kişinin “bana askıda kahve var mı” diye sormasına gerek bırakmamak için “askıda kahve” olduğunu belirten kâğıt parçalarını kolaylıkla görünen gir yere asmak ise bu olgunun çok zarif bir bölümünü oluşturmaktadır.

Biz Türk ler bu askıya bir şeyler asamaz mıyız; bir ekmek fırınında ya da bir bakkal bir markette……”askıda ekmek” kulağa hoş gelmiyor mu?

“askıda ekmek” uygulamasının Isparta da 3 fırın tarafından yapıldığını biliyor muydunuz?

Ana gibi ve Muda beğendi.
Arzu Kırlangıç Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2009, 22:42   #33
Ağaç Dostu
 
DefneD.'s Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-05-2009
Şehir: Kuşadası
Mesajlar: 807
Galeri: 17
Bahtiyar Bey'in yazdığı gibi, menengiç ağaçlarına antep fıstığı aşılandığını bilirdim ama kahvesini duymamıştım. Denemek lazım.

berduray, fotoğrafa bakmazsınız olur biter. Ha ''Penis Biberi'' adına karşı çıkmışsınız ha ''Midem alt üst oldu, fotoğrafı kaldırınca haber verin, geleyim'' demişsiniz. Arada bir fark göremiyorum

DefneD. Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2009, 22:52   #34
Ağaç Dostu
 
DefneD.'s Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-05-2009
Şehir: Kuşadası
Mesajlar: 807
Galeri: 17
Arzu Hanım, ''askı'' uygulamasını duymuştum ama kaynağının İtalya olduğunu bilmiyordum.

DefneD. Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2009, 22:57   #35
Ağaç Dostu
 
berduray's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: bodrum
Mesajlar: 3,153
Galeri: 72
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi DefneD. Mesajı Göster
berduray, fotoğrafa bakmazsınız olur biter. Ha ''Penis Biberi'' adına karşı çıkmışsınız ha ''Midem alt üst oldu, fotoğrafı kaldırınca haber verin, geleyim'' demişsiniz. Arada bir fark göremiyorum
Şaka yaptığınızı varsayıyorum.

berduray Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-08-2009, 23:35   #36
Ağaç Dostu
 
DefneD.'s Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-05-2009
Şehir: Kuşadası
Mesajlar: 807
Galeri: 17
berduray, konuyu fazla uzatmak istemem ama şaka yapmıyorum.

Konu ''Kahve çeşitleri''. Bir kahve çeşidinin nasıl üretildiği anlatılmış ve üretim kaynağının fotoğrafı eklenmiş.

Bu kahveyi içmek zorunda değiliz, fotoğrafa bakmak zorunda da değiliz. Biz bakmak istemiyoruz diye başkalarının bakma özgürlüğüne, merakına engel olma lüksümüz de yok. Gene de ne şekilde üretildiğini öğrendik değil mi?

Sadece bilgi paylaşılıyor burada. Hangi bilgiden nasıl yararlanacağımız, paylaşacağımız bizlere kalmış.

Durum bu olunca, ''Başlığın adı değişmezse siteyi terk ederim'' diyenler gibi ''Fotoğraf kalkmazsa daha da buraya gelmem'' demeniz arasında fark göremedim.

DefneD. Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2009, 00:27   #37
Ağaç Dostu
 
caucasus's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-01-2006
Şehir: Mardin
Mesajlar: 2,271
Galeri: 787
Bu gün Sakarya da bir kahveciye uğradık daha doğrusu kokusundan kendimizi alamadık ve bir an da kendimizi dükkanın içerisine attık içeri de haliyle bir çok kahve türü vardı.

Normal türk kahvesinden bir miktar aldıktan sonra gözümüz rafta ki kahvelere takıldı baktık çekilmemiş kahve çekirdekleri dolu kaplar vardı. Kapların üzerlerin de isimleri yazılıydı ve teker teker üzerlerinde ki isimlerine göre kahvelerin kokusuna bakarak en son birisin de karar kıldık.

Bizim aldığımızın adı İrish kream aroma İstanbul'a döndükten sonra pişirdik ve tadına baktık gerçekten çok süper bir tadı var denemeniz tavsiye ederim.

Kahveler kavrulmuş çekirdek halin de oldukları için ilk önce çekirdek olarak tartılıyor ve daha sonra çekiliyor. Sizler de afiyetle tüketiyorsunuz.

Kahvelerden aklım da kalanları şöyle. İrish kream kahve, Fransız vanilyasi, forest rain, çikolata aromalı bir kaç çeşit daha var dı ancak aklım da kalmadı. Ayrı bir yer de yemen kahvesi, kenya kahvesi de vardı.

caucasus Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2009, 00:38   #38
Ağaç Dostu
 
caucasus's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-01-2006
Şehir: Mardin
Mesajlar: 2,271
Galeri: 787
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Arzu Kırlangıç Mesajı Göster
Menengiç kahvesini denemenizi tavsiye ederim. Suriyeli bir arkadaşımız Kilisten getirmişti. Bittiği zaman Antalyada bulabileceğimi sanmıyordum fakat bir aktarda gördüm ve hemen aldım. Ben sütle yapılanı tercih ediyorum......

Pratik Hazırlamak İçin: Çay fincanı için bir tatlı kaşığı, Kahve Fincanı için bir kahve kaşığı Menengiç Kahvesi koyarak üzerine kaynar SÜT dökünüz. Karıştırıp bir dakika bekletiniz. Şekerini isteğe göre ayarlayıp servis yapınız.
228 nolu mesaj

Üyeler; başka kaynaklardan edindikleri ve forumda yayınladıkları her türlü makale, haber, teknik yazı, çeviri, vb. yazının sonunda, kaynak (Kitap adı ve yazarı ya da web sitesi adresi) belirtmek zorundadır.


Diğer kurallar için buradan bakabilirsiniz.

caucasus Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2009, 03:02   #39
Ağaç Dostu
 
Volare's Avatar
 
Giriş Tarihi: 07-08-2006
Şehir: Izmir
Mesajlar: 1,390
Galeri: 2
Lutfen konu kahve keyfi ama...
Ozele yazin arkadaslar , tatsiz mevzularla keyfimiz kacmasin
Bari bizimkini kacirmayin

Volare Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2009, 08:50   #40
Yeni Üye
 
kateriçka's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-03-2009
Şehir: Tekirdağ/ Silistra
Mesajlar: 29
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Volare Mesajı Göster
Sevgili kateriçka ,
tüm muhacirler gibi sizi de derin bir kahve bilgisine sahip ve muhtemelen tiryaki gördüm .
İzin verirseniz size avatar olarak bazı resimler teklif etmek istiyorum .
Sn berduray , ben İnka konusunda arkadaşın sözüne kefilim .
Eski Yugoslavyada üretlip tüm Doğu Bloğunda pazarlanan bir markaydı .
O sıralar Demir Perde diye bir olgudan dolayı kafeinsiz Neskafe bulmak
mümkün değildi (20 yıl önce)
Tabi alınmazsanız , bu bir şaka ,ayrıca iltifat

Sayın berduray işte link .Aramayı googlede Cafe İnca olarak yaparsanız biraz bilgi var .
Burdan da 1 dolar 75 sente satın alınabilir .
çok teşekür ederim avatarlar çok güzel yüklemeyi denerim
link yazısı da benim yazım zaten

kateriçka Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-08-2009, 19:53   #41
Ağaç Dostu
 
caucasus's Avatar
 
Giriş Tarihi: 15-01-2006
Şehir: Mardin
Mesajlar: 2,271
Galeri: 787
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi malina Mesajı Göster
Bir mesajı alıntılayarak cevaplamak için.

Yazının tamamını bırakmak, aynı mesajın iki kez okunması demektir.
Cevap vereceğiniz kısmı bırakıp, diğer bölümü silmelisiniz. Gereksiz bölümleri silelim
:
Sayın Kateriçka,


Cevap vereceğiniz yazının tamamını alıntılamayın. Cevap vereceğiniz yazı bir önceki mesajsa hemen üzerine cevaplarken alıntılama yapmanıza gerek yok.

Alıntılama ve kuralları için Buradan bakabilirsiniz.


Düzenleyen caucasus : 17-08-2009 saat 14:31 Neden: Yazı düzeltme
caucasus Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 11:47   #42
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-02-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 438
Galeri: 353
Aromalı Türk Kahveleri



Dibek kahvesi Çeşitleri

İthal değil. Bildiğimiz türk kahvesinin ( dibek taşında dövülmüş ) aromalı çeşitleri.

Sade
Vanilyalı
Damla Sakızlı
Siyah Üzüm Çekirdekli
Muskatlı
Çikolatalı
Sütlü
Bademli
Kakuleli
Birde sanırım Hindistan Cevizli ve Mercan Köşklü vardı.

Türk kahvesinden daha aromalı, daha yoğun, koyu kıvamlı ve daha lezzetli. Çünkü dibek taşında dövülerek elde ediliyor. Tabi öncesinde elekten geçiriliyor. Bu nedenle aroması daha yoğun.

Bu kahveyi direkt fincanda pişirenlerde var. Fincan kısık ateş üzerinde yavaş yavaş kaynayıncaya kadar pişirilir.

Ben en çok damla sakızlısını seviyorum.

Denemek isteyenler için;
Antalya Larada Shemall Alışveriş Merkezinin giriş katındaki Charcuterie Marshalie mağazasında dibek kahvesi çeşitlerini bulabilirsiniz.
Kahve içmek isterseniz;
Gloria Jeans' ı veya eski lara yolundaki Caffe Del Turco' yu öneririm.

Dibek Taşı;

Eklenen Resimler
 
Arzu Kırlangıç Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 11:59   #43
Ağaç Dostu
 
Volare's Avatar
 
Giriş Tarihi: 07-08-2006
Şehir: Izmir
Mesajlar: 1,390
Galeri: 2
Alıntı:
Bu kahveyi direkt fincanda pişirenlerde var. Fincan kısık ateş üzerinde yavaş yavaş kaynayıncaya kadar pişirilir.

Bu elektrikli ocak üzerinde , düşük dercede çok güzel oluyor .
Biz halis mulis türk kahvesini böyle yapıyoruz .
Sadece sabırlı olmak lazım , ağızımız yanabilir .

Volare Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 12:23   #44
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-02-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 438
Galeri: 353
Parmaklarımızada dikkat etmemiz gerekiyor.

Arzu Kırlangıç Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 12:38   #45
Ağaç Dostu
 
Volare's Avatar
 
Giriş Tarihi: 07-08-2006
Şehir: Izmir
Mesajlar: 1,390
Galeri: 2
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Arzu Kırlangıç Mesajı Göster
Parmaklarımızada dikkat etmemiz gerekiyor.

Hani dudaklar daha hassas ya ben o yüzden demiştim ...
El ve dudaklara dikkat


Düzenleyen Volare : 17-08-2009 saat 13:44
Volare Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 13:43   #46
Ağaç Dostu
 
sındırgılı's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-12-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,953
Galeri: 13
Bahtiyar Bey O kadar bahsettinizki Menengiç kahvesinden üşenmedim dükkanın karşısındaki Aktardan bi koşu aldım.Şu anda onu içiyorum.Tadı güzel.1 Kupa suya 1 tatlı kaşığından biraz fazla koydum.Sütle değilde su ile yaptım. Evdede sütle deneyeceğim.Bu konu başlığını açanlara teşekkürler..

sındırgılı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 14:02   #47
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-02-2008
Şehir: Antalya
Mesajlar: 438
Galeri: 353
Afiyet olsun. Kaynatarak yaptınız değilmi. Bir taşım suyla veya sütle kaynayıp içildiği zaman tadı daha güzel oluyor.

Arzu Kırlangıç Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 14:49   #48
Ağaç Dostu
 
sındırgılı's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-12-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,953
Galeri: 13
Ben pratiğini uyguladım.Fakat şişeyi iyice karıştırmak gerekiyor.Homojen olması için.1 kupa su kaynattım..İçine silme 1tatlı kaşığı menengiç kahvesi koyup karıştırdım..Az da şeker koyup afiyetle içtim..Evdede sütlüsünü deneyeceğim..Her şey gönlünüzce olsun..

sındırgılı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-08-2009, 00:00   #49
Ağaç Dostu
 
Ahmetbey07's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: Alanya
Mesajlar: 284
Galeri: 6
Merhaba arkadaşlar cok güzel detaylara girilmiş,herkese çok çok teşekkür ederim.

Ahmetbey07 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-08-2009, 10:03   #50
Yeni Üye
 
kateriçka's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-03-2009
Şehir: Tekirdağ/ Silistra
Mesajlar: 29
Kaymaklı Türk Kahvesi

Malzemeler 2 çay kaşığı Kahve 2 çay kaşığı Toz Şeker ( Kesme Şeker olmaz ) 1 fincan soğuk Su veya soğuk Süt Yapılışı Malzemeler cezveye konulup,ocağın altı yakılır.Çay kaşını eğik tutarak 1-2 kez karıştırılır.Köpürene kadar hiçbir şey yapmadan beklenir.3 kez köpürtülerek,her seferinde köpüğü fincana dökülür.Afiyet olsun.


Düzenleyen kateriçka : 26-08-2009 saat 10:35
kateriçka Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-08-2009, 10:25   #51
Yeni Üye
 
kateriçka's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-03-2009
Şehir: Tekirdağ/ Silistra
Mesajlar: 29
Mırra;

Urfa doğuşlu olmasına rağmen, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da günümüzde doğu mutfağını sunan popüler mekanlar yardımı ile Ankara ve İstanbul’da da servis edilen acı bir kahve türü. Acılığı ile espressoya benzetilen mırra ile aslında tek benzerlik sert tatları diyebiliriz. Çok acı olması nedeni ile kahve fincanından da ufak fincanlarda içilen mırra’nın sırrı aslında ne kahvesinde ne de dibekde öğütülen çekirdeğinde. Bütün sır kahvenin çok uzun kaynatılmasında ve demlenmesinde. Genellikle evlerde özel mırra mangallarında saatlerce kaynatılıyor. Sırrı bende bilmiyorum, tek bildiğim kaynatma & demleme & süzme gibi birbiri ardına yapılan işlemlerden sonra bakır bir cezve ya da ibriğe konularak servis yapılır.

Eklenen Resimler
 
kateriçka Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-10-2009, 14:38   #52
Yeni Üye
 
ALESTA's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-10-2009
Şehir: İzmir-Torbalı
Mesajlar: 16
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Arzu Kırlangıç Mesajı Göster
Arkadaşımdan gelen bu mail çok hoşuma gitmişti; Askıda Kahve...

İtalya da Venedik in kenar mahallelerinden birinde, bir cafe-barda, espressolarımızı içiyorduk. İçeri giren müşterilerden biri barmene “due caffee, uno sospeso” (iki kahve, biri askıda) dedi. İki kahve parası verdi. Bir kahve içip gitti. Barmende duvarda asılı duran çiviye bir küçük kâğıt astı. Biraz sonra içeri iki kişi girdi. Onlarda “trio caffee, onu sospeso” (üç kahve, biri askıda) dediler. Üç kahve parası verdiler ve iki kahve içip gittiler. Barmen “askı” ya yine bir küçük kâğıt astı. Bunun gün boyu böyle sürdüğü anlaşılıyordu. Bir süre sonra kahveye üstü başı biraz eski-püskü, belli ki yoksul bir kişi girdi ve barmene ”onu caffee sospeso” (askıdan bir kahve) dedi. Barmen hemen bir kahve hazırladı ve yeni müşterinin önüne koydu. Yoksul kişi kahvesini içtikten sonra para ödemeden çıktı gitti. Barmen ise duvara astığı kâğıtlardan birini kopardı, parçalayıp çöpe attı. Bu gözlemimizin sonunda gözlerimizi yaşartan, fakat kesinlikle örnek almamız gereken bir “İtalya toplum terbiyesi” öğrendik.

Yardım etmek için insanların gereksinimlerini belirlerken, yalnızca yaşamsal gereksinimlerle sınırlı kalmak zorunda değiliz. Bir Venedik li için yaşamsal olmasa da kahve, günlük yaşamda önemli bir yer tutmaktadır. Kahve içebilecek kadar parası olmayan kişilere yardım edebilecek düzeydeki kişiler, kendileri bir kahve parası daha ödüyorlar. Yardım ettiği kişiyi görmedikleri için bu kişilerde daha mutlu oluyorlar. Kimden geldiğini bilmedikleri bu ikramı kabul eden kişiler ise huzurlu oluyor. Yardım eden ile alan arasında, bu cafe-bardaki garson gibi, köprü görevi yapan kişilerin ise güler yüzlü ve sevgi dolu olmaları gerekiyor. İçeri giren yoksul bir kişinin “bana askıda kahve var mı” diye sormasına gerek bırakmamak için “askıda kahve” olduğunu belirten kâğıt parçalarını kolaylıkla görünen gir yere asmak ise bu olgunun çok zarif bir bölümünü oluşturmaktadır.

Biz Türk ler bu askıya bir şeyler asamaz mıyız; bir ekmek fırınında ya da bir bakkal bir markette……”askıda ekmek” kulağa hoş gelmiyor mu?

“askıda ekmek” uygulamasının Isparta da 3 fırın tarafından yapıldığını biliyor muydunuz?
Yanılmıyorsam bir gazete de okumuştum bu yazıyı, çok etkilenmiştim o zaman, Osmanlı zamanında da, camiilerin bir köşesinde göz önünde olmayan bir yerde, ihtiyaç sahibleri için para bırakılırmış, ihtiyacı olan alır; hatta ihtiyacını karşıladıktan sonra durumu el veriyorsa, aldığı miktarı fazlası ile aynı yere bırakırmış.
Günümüzde ise bu konuyu suistimal edenlerin sayısının giderek ve hızla artması nedeniyle, ben şahsen artık kanaat getiremiyorum gerçekten ihtiyacı varmı diye...
''Gece, Beyazın programına, yolda cüzdan bulupta içini açmadan karakola götüren iki çocuğu görünce; helal olsun dedim.'' Mükafatları ise çok şık oldu, herbirine birer bilgisayar, göstermiş oldukları dürüstlük adına, yakışır diyorum.

ALESTA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-06-2010, 02:28   #53
Ağaç Dostu
 
Ahmetbey07's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: Alanya
Mesajlar: 284
Galeri: 6
Granül kahveli kek

GRANÜL KAHVELİ KEK

Malzemeler:
1/2 paket yumuşak margarin
1 su bardağı toz şeker
2 çorba kaşığı granül kahve
2 yumurta
1 tatlı kaşığı vanilya
1+1/3 su bardağı un
1 tatlı kaşığı kabartma tozu
1/2 su bardağı kakao
3/4 su bardağı süt
1/2 su bardağı çikolata
Sosu için:
100 gr margarin
2 çorba kaşığı kakao
2 çorba kaşığı toz şeker
1 paket vanilya
1 yumurta
2 çorba kaşığı soğuk süt

Hazırlanışı:
Margarin ve şekeri çırpın.Sırasıyla granül kahveyi,yumurtaları,vanilyayı,un,süt,kakao,kabartm a tozu ve çikolataları ekleyin.Her eklemeye çırparak devam edin.İster yağlanmış küçük kalıplara(böylesi daha güzel oluyor),isterseniz 30 cm çapında yağlanmış tek bir kalıba dökün.170 dereceye ısıtılmış fırında pişirin.Süresi fırına göre değişebilir.Kekin fırından çıkmasına yakın küçük bir tencerede margarini eritin.Ateşten alın.Şeker,kakao,vanilya ve yumurtayı ekleyip çırpın.İstediğiniz kıvamda akıcı olana kadar soğuk süt ekleyip çırpın.Sıcak kekin üzerine çatal veya kürdanla delikler açın ve bu sosu üzerine dökün.Sıcak sıcak veya buzdolabında bekleterek tüketebilirsiniz.

lalolu beğendi.
Ahmetbey07 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-06-2010, 02:32   #54
Ağaç Dostu
 
Ahmetbey07's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: Alanya
Mesajlar: 284
Galeri: 6
Kahveli bademli kek

KAHVELİ BADEMLİ KEK

Malzemeler:
3 adet yumurta
1.5 su bardağı şeker
1 çay bardağı süt
2 yemek kaşığı yoğurt
1 çay bardağı sıvıyağ
2 yemek kaşığı tereyeğ
1 yemek kaşığı nescafe
2.5 su bardağı un
1 subardağı dövülmş badem

Hazırlanışı:
3 yumurta çıpılır. İçerisine şeker ilave edilir. Sütün içinde nescafeyi eritip ilave edip çırpmaya devam edilir. Yağ ve margarini de eklenir en son un ve badem ilave edilip pişirilir. Unlanmış kek kalıbında 20 dk 180 derecelik fırında pişirilir. Ilıyınca kesilip servis edilir.

Ahmetbey07 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-06-2010, 02:35   #55
Ağaç Dostu
 
Ahmetbey07's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: Alanya
Mesajlar: 284
Galeri: 6
Armutlu kahve gatosu

ARMUTLU KAHVE GATOSU

150 gr tereyağı ya da margarin
150 gr şeker
3 yumurta, hafif çırpılacak
125 gr un
2 yemek kaşığı kahve
İçi ve Üstü:
1 yemek kaşığı kahve
250 gr krem şanti
3 olgun armut
1 yemek kaşığı limon suyu

18 cm. çapındaki 2 adet kalıbı yağlayıp diplerine yağlı kağıt döşeyin. Tereyağı ya da margarini krem haline getirin ve hafif ve köpük gibi olana dek şekerle karıştırın. Yavaş yavaş yumurtaları ekleyin ve bir yemek kaşığı da un katın. Unu eleyip, krem halindeki karışıma katın. Kahveyi de ekleyin. İyice karıştırdıktan sonra iki kalıba bölüp, orta ısıdaki fırında 20-25 dakika pişirin. 2-3 dakika kalıplarda beklettikten sonra çıkarıp soğumaya bırakın.
Krem şantinin içine kahveyi katın ve yarısını keklerden birinin üzerine sürün. Armutları soyup, ortalarını temizledikten sonra renklerinin değişmemesi için biraz limon suyu sürün ve armut dilimlerinin yarısını kremanın üzerine dizdikten sonra diğer keki üstüne yerleştirin. Kalan krem şantiyi de bunun üstüne sürüp, armutları dizin.

Ahmetbey07 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-06-2010, 01:59   #56
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 23-04-2010
Şehir: izmir
Mesajlar: 75
Bende Frape kahve tarifi vereyim.Yunanistan'da yazın sıcakta en çok içilen kahvedir.

Bir tatlı kaşığı neskafe ve arzu ettiğiniz kadar şeker soğuk su karıştırılıyor ve süt ilave ediliyor, uzun meşrubat bardaklarında içine bir kaç parça buzla servis ediliyor.

Tenar11 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-03-2011, 23:45   #57
Ağaç Dostu
 
Jezebel's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-02-2010
Şehir: İzmir
Mesajlar: 8,681
Galeri: 11
Hatay' a gidip Menengiç kahvesi almamamk olmazdı.
Aldım tabi, şu an sütlü sütlü yudumluyorum.
Farklı ama güzel.

Jezebel Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2013, 17:22   #58
Ağaç Dostu
 
Ahmetbey07's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: Alanya
Mesajlar: 284
Galeri: 6
Merhaba buyrun kahve'ye,afiyet şeker olsun...

Ahmetbey07 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-03-2020, 10:07   #59
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 24-11-2016
Şehir: Ankara
Mesajlar: 29
Türk Kahvesi

Kendine has tadı, köpüğü, kokusu, sunuluş biçimiyle özgün bir kimliği vardır ve telvesi ile ikram edilen tek kahve türüdür. 40 yıllık hatırı olan Türk kahvesinin tarihine bakıldığında 1517 yılında Yemen Valisi Özdemir Paşa tarafından İstanbul’a getirildiği görülmektedir.

Önceleri Arap Yarımadası’nda kahve meyvesinin kaynatılmasıyla elde edilen içecek, Türkler tarafından keşfedilen hazırlama yöntemiyle Türk kahvesi adını almıştır. Türk kahvesinin lezzeti kısa zaman içinde Avrupa’ya ve ardından dünyaya yayılmıştır.

Türk Kahvesi Yapılışı

Öncelikle her kahvede olduğu gibi çekirdeklerin taze kavrulmuş ve kaliteli olması önem taşımaktadır. Günümüzde elektrikli cezveler ve makineler ile de yapılabilse de bazılarının geleneksel cezveden vazgeçmediği bilinmektedir.

Bunun için cezveye sırasıyla kahve, isteğe göre şeker ve su koyulur. Bir fincan kahve için 2 çay kaşığı kahve ve fincan ölçüsünde soğuk su koyulmalıdır. Malzemeler cezvede çözülecek şekilde karıştırılır ve kısık ateş üzerine yerleştirilir. Kaynamadan önce köpük oluşunca kabaran köpük fincanlara alınır, cezvedeki kahve bir taşım daha kaynatılarak fincana kenarından, yavaşça dökülür.

Espresso

İtalya’ya özgü bir kahve türü olan espresso, aslında pek çok farklı türün temelidir. Pratikliği, lezzeti, hızlı hazırlanışıyla dikkat çeken espresso, Türk kahvesi gibi küçük porsiyonlarda servis edilir ve sert bir tada sahiptir. Aynı zamanda yoğunluğu ve yüksek kafein miktarıyla öne çıkar.

Espressoyu double shot olarak isterseniz adı doppio, su miktarını yarı yarıya azaltıp daha sert içmek isterseniz ristretto, su miktarını arttırarak içmek isterseniz de lungo olur.

Americano, Cappucino, Latte, Mocha, Ristretto, Lungo, Macchiato, Con Panna gibi çeşitler espresso kullanılarak hazırlanmaktadır. Sert tadından hoşlanmayanlar için espressoyu seyreltme, üzerine süt, krema ekleme gibi yöntemlerle farklı kahve türleri ortaya çıkmıştır.

Espresso Yapılışı

İyi bir espresso için çekirdeğin kavrulma ölçüsü, kahve çekirdeğinin tazeliği ve baristanın ustalığına dikkat etmek gerekir. Günümüzde farklı yapılış teknikleri olsa da İtalyanların kabul görmüş usulüne göre gerekenler 7-7.5 gram espressoya uygun incelikte öğütülmüş kahve, 9 bar su basıncı, 85-94°C sıcaklık, 15-20 kg sıkıştırma basıncı, 24-27 saniye akış (drip) zamanıdır.

Kahve, makinenin haznesine (portafiltre) yerleştirip sıkıştırılır. Ardından önceden ısıtılmış bardak yerleştirilir ve 30 ml su kahveden geçirilerek yarım dakika kadar süzülmesi beklenir. Böylece bir porsiyon espresso elde edilir.

Flat White

Avustralya menşeli kahve çeşidi, tek ya da çift shot ristretto espresso üzerine buharla köpürtülmüş ince süt köpüğü dökülmesi ile elde edilir. Cappuccino ve latte ile benzer ama kahve-süt oranı daha yüksektir. Dolayısıyla espresso, baskın tat olarak kalır. Latteden küçük, macchiatodan büyük porsiyonlar servis edilir. Kahve ve köpük tabakaları arasındaki geçiş yumuşaktır.

Flat White Yapılışı

Evde flat white hazırlamak için öncelikle fincan ısıtılır. Fincanın büyüklüğüne göre bir ya da iki shot espresso kullanılabilir. Kahvenin üçte bir kadar süt yoğun bir köpük oluşturulana kadar köpürtülür. Süt kabı hafifçe tezgaha vurularak yüzeydeki büyük kabarcıklardan kurtulunur. Süt, fincandaki espresso üzerine tek bir noktadan dökülür, böylece süt kreması ve kahve birbirine tamamen karışır.

Buradan da kahve çeşitleri hakkında her şeyi öğrenebilirsiniz.

evandevan5 beğendi.
Yeşilhayat Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-03-2020, 12:16   #60
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 15-06-2007
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 487
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Arzu Kırlangıç Mesajı Göster
Arkadaşımdan gelen bu mail çok hoşuma gitmişti; Askıda Kahve...

İtalya da Venedik in kenar mahallelerinden birinde, bir cafe-barda, espressolarımızı içiyorduk. İçeri giren müşterilerden biri barmene “due caffee, uno sospeso” (iki kahve, biri askıda) dedi. İki kahve parası verdi. Bir kahve içip gitti. Barmende duvarda asılı duran çiviye bir küçük kâğıt astı. Biraz sonra içeri iki kişi girdi. Onlarda “trio caffee, onu sospeso” (üç kahve, biri askıda) dediler. Üç kahve parası verdiler ve iki kahve içip gittiler. Barmen “askı” ya yine bir küçük kâğıt astı. Bunun gün boyu böyle sürdüğü anlaşılıyordu. Bir süre sonra kahveye üstü başı biraz eski-püskü, belli ki yoksul bir kişi girdi ve barmene ”onu caffee sospeso” (askıdan bir kahve) dedi. Barmen hemen bir kahve hazırladı ve yeni müşterinin önüne koydu. Yoksul kişi kahvesini içtikten sonra para ödemeden çıktı gitti. Barmen ise duvara astığı kâğıtlardan birini kopardı, parçalayıp çöpe attı. Bu gözlemimizin sonunda gözlerimizi yaşartan, fakat kesinlikle örnek almamız gereken bir “İtalya toplum terbiyesi” öğrendik.

Yardım etmek için insanların gereksinimlerini belirlerken, yalnızca yaşamsal gereksinimlerle sınırlı kalmak zorunda değiliz. Bir Venedik li için yaşamsal olmasa da kahve, günlük yaşamda önemli bir yer tutmaktadır. Kahve içebilecek kadar parası olmayan kişilere yardım edebilecek düzeydeki kişiler, kendileri bir kahve parası daha ödüyorlar. Yardım ettiği kişiyi görmedikleri için bu kişilerde daha mutlu oluyorlar. Kimden geldiğini bilmedikleri bu ikramı kabul eden kişiler ise huzurlu oluyor. Yardım eden ile alan arasında, bu cafe-bardaki garson gibi, köprü görevi yapan kişilerin ise güler yüzlü ve sevgi dolu olmaları gerekiyor. İçeri giren yoksul bir kişinin “bana askıda kahve var mı” diye sormasına gerek bırakmamak için “askıda kahve” olduğunu belirten kâğıt parçalarını kolaylıkla görünen gir yere asmak ise bu olgunun çok zarif bir bölümünü oluşturmaktadır.

Biz Türk ler bu askıya bir şeyler asamaz mıyız; bir ekmek fırınında ya da bir bakkal bir markette……”askıda ekmek” kulağa hoş gelmiyor mu?

“askıda ekmek” uygulamasının Isparta da 3 fırın tarafından yapıldığını biliyor muydunuz?
harika.

evandevan5 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla

Konu Araçları
Mod Seç

Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 01:14.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024