agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğa ve yaşama dair her şey > Geziler, Gezilecek Yerler, Türkiye'de önemli doğa alanları
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 25-05-2010, 22:38   #1
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
Hırvatistan, Karadağ, Bosna-Hersek gezisi

Teoride her şey güzeldi. Baharın son günlerinde, iyi bir programla ve olabilecek en ucuz fiyata ne zamandır gezi programımızda olan üç ülkeyi Hırvatistan, Karadağ ve Bosna Hersek’i gezecektik.
Sonunda arkadaşlarla bir Türk firması (Koptur) ile gitmeye karar verdik. Sonunda söyleyeceğimi başta söylemeliyim ki, seçtiğimiz tur şirketinin performansı çok iyi çıktı ve aslında zor bir programı bir-iki küçük aksaklık dışında başarı ile hallettiler.
Gezdiğimiz ülkeler ve şehirler muhteşemdiler. Eğer bu ülkelere ziyaret planlıyorsanız mutlaka Mayıs ayında planlama yapın derim. Denize girme şansınız belki azalır ama yeşilden gözlerinizin kamaşacağına, doğanın size sunduğu cömert pozlar karşısında nereyi fotoğraflayacağınızı şaşıracağınıza emin olmanızı isterim.
Evet sevgili sanal gezginler, bir geziyi daha bitirdik. Her gezi sonrası yaptığım gibi gezi anılarımı dostlarımla paylaşmak için çektiğim fotoğrafları ayıkladım, bilgileri yeniden derledim ve anılarımı sizlerle paylaşmaya hazırım. Aslında kendime olan anı yazılarımı, sabrınıza sığınarak, sizlere paylaşıma açtım. Tabii ki okumak isteyene ya da bir gün gidersem lazım olur diyene..
Yazılarımı daha geniş haliyle ama az fotoğrafla http://gezekalin.blogcu.com/hirvatis...gezisi/7978011 adresinde bulabilirsiniz. Sizlere göndereceklerim, sizleri sıkmamak ve yer kaplamamak adına, daha çok fotoğraf ağırlıklı olacaktır.
Buyurun bakalım 32 kısım tekmili birden Hırvatistan, Karadağ, Bosna Hersek gezi anılarım.
Gezekalın..
Ümit Kuru

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:03   #2
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Hedefimiz Hırvatistan’ın başkenti Zagreb şehri. Uçağımız 12:40’da kalkıyor ve uçuş 2 saat 10 dakika sürüyor. İstanbul-Zagreb arası 1362 km.
1991 Yılından beri Hırvatistan’a başkentlik yapan Zagreb şehri ülkenin hem ekonomik açıdan ve hem de kültürel açıdan amiral gemisi durumunda.
Bugünkü şehir Üst (Gornji Grad) ve Alt (Donji Grad) olmak üzere iki kısımdan oluşuyor. Üst şehir ise tarihsel olarak iki ayrı tepe üzerine kurulu olan Kaptol (şehrin dini merkezi) ve Gradec olmak üzere iki bölümden meydana geliyor. Gezilecek alanlarda genellikle bu alanlar üzerinde bulunuyor. İlk zamanlarda her iki şehirde birbirlerinden surlarla ayrılmış ve o zamanlarda tam ortadan geçen ancak daha sonra üstü örtülerek şehrin kanalizasyon yapısına bağlanan günümüzde gözükmeyen Medvescak deresi sınır görevi yaparmış. Bu iki şehrin birbirleri ile birleşmesi ise Türkler sayesinde olmuş. Nasıl diye sorarsanız; “ Anneciğim! Türkler geliyor” korkusundan..
Havaalanına indikten sonra kısa bir gümrük beklemesi sonrası bizi bekleyen tur şirketinin otobüsüne atladık ve gezimizin Hırvatistan kısmı da resmen başlamış oldu.

Eklenen Resimler
   
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:09   #3
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Havaalanı ile şehir arası çok değil. Şehre ilk girişte Avrupa şehirlerinde görmeye alıştığım o kasvetli ve soğuk havayı bu şehirde almadım. İlk dikkati çeken düzenli ve geniş yollar, çok sık gördüğümüz tramvay ve yeşillik. içinden Sava isimli bir nehirde geçiyor.
Yol üzerinde Ulusal Tiyatrolarını gördük. Gerçekten çok güzel bir bina, biliyorum içi de güzel ama yapacak bir şey yok. Ancak uzaktan video kaydını yapabiliyorum.
Sonunda otobüs Kaptol’de bulunan St. Stephen Katedrali önünde bizi indirdi. Bu Katedral, şehrin en görkemli binası ve Stephen ve Ladislaus isimli Azizlere adanmış. Aslı 1094 yıllarına kadar giden Katedrali Macar Kralı Ladislaus yaptırmış. 1242 Yılındaki Moğol saldırıları ile yıkılan Katedrali birkaç yıl sonra yeniden yaptırmışlar. 1880 Yılında yaşanan büyük depremle kubbesi ve önemli bir bölümü yıkılan binanın şimdiki Neo-Gotik tarzdaki ön görünümü ve 108 metreyi bulan yanlardaki iki kule Freidrich von Schmidt ve Herman Bolle adlı mimarlarca ortaya çıkarılmış.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:16   #4
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
Katedralin içine giriyoruz, bu tip binalarda verilmek istenen haşmetli görünüm ve mistik havayı hemen yakaladık. Katedral içinde ülkenin bazı önemli şahsiyetleri ve Din adamlarının mezarları var. Ama Alojzije Stepinac adlı bir adamın tam ortadaki mezarı hepimizin merakını çekti. Neredeyse tam merkezde olan bu mezarda 2. Dünya Savaşında Ustaşilere (Alman Nazilerine yardım eden Yugoslav Faşistleri) yardım eden ve bu nedenle cezalandırılan bir Piskopos yatıyormuş. Sonradan bu adama azizlik vermişler. Bu arkadaşın Azizliğinin nereden geldiğini pek anlamadım doğrusu (fotoğtafı üstte)…
Katedral çıkışından sonra karşı caddeye geçip, dar bir sokak içinden yürüyerek Dolac Markete gittik. Dolac Markette in-cin top oynuyor tabii ki. O saatlere kadar çoktan alan almış, satan satmış oluyor ve kapanıyor. Burası aslında 1930’lardan beri açık olan ve Zagreb’in en meşhur taze sebze, meyve pazarı. Çok canlı bir mekan. Pazardan arta kalan sebze çöplerini gördükten sonra sağ tarafımızda bulunan ve pazara bakan kafenin merdivenlerini adımlayınca karşımıza bir heykel çıktık. Bu heykel Vanja Radaus tarafından efsanevi gezgin ve ozan Petrica Kerempuh ‘u mandolin çalarken boynunda ip ile gösteren bir yapıt. Ölümüne çalar ve gezerim der gibi..

Eklenen Resimler
   
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:19   #5
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Bu heykelin yanındaki dar sokaktan aşağıya inince karşımıza sağlı solu kafelerin bulunduğu çok güzel bir meydan çıktı. Evler 1800’lü yılların tarzında eski evler, bir de bir bayanın bronzdan heykeli var. Bu bayan feminist hareketin ilk temsilcilerinden birisinin heykeliymiş. Burayı gözümüze kestirdik, serbest zamanda bir kahve içmeye buradayız.

Eklenen Resimler
    
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:24   #6
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Daha sonra bir yokuşu takip edip Gradec bölgesine doğru yola düştük. Taş Kapı (Kamenita Vrata) Gradec ve Kaptol’ü birbirlerinden ayıran beş taş kapıdan hala ayakta kalan tek kapı.
1731 Yılında çıkan bir yangında kapıya komşu tüm binalar yanmış ama mucizevi şekilde Kucağında bebek İsa ile Meryem’i resmeden bir tablo yanmadan kurtulmuş. Bu resmi burada yaptıkları bir şapelde saklıyorlar ve sokaktan gelip geçenlerde burada dua ediyorlar.
Bu sokaktan biraz daha yukarıya doğru çıkınca köşede 1350 yılından beri var olan bir eczane gördük; Alighieri ljekarna. Bu eczanenin önemi burada bir zamanlar (1350-1399 yılları arasında) “İlahi Komedya” nın yazarı İtalyan Şair Dante’nin büyük torunu Nicolo Alighieri’nin eczacılık yapması.
Biraz daha yukarıya çıkınca sağımızda St Mark Kilisesini gördük. St Mark Kilisesine ait kayıtlar 1256 yılına, Macar Kralı 4. Bela zamanına kadar gidiyor. St Mark Kilisesini karşınıza alınca sağ tarafta Parlamento Binası var. Civarda onlarca polis ve jandarma gücü görmeyince Parlamento Binalığını yakıştırmasak da, bu binanın balkonundan 1918 yılında Avusturya Macaristan İmparatorluğundan ayrılma ve 1991 yılında eski Yugoslavya’dan ayrılıp bağımsızlık ilan edilmiş. Sol tarafta ise Başkanlık binası görülüyor.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:33   #7
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Yol sonunda karşımıza Funiküler çıkıyor. Bu bizim Dolmabahçe-Taksim arası veya Tünel deki raylı sistem benzeri çalışan bir sistem. Bu sayede Gradec ten Ban Josip Jelacic Meydanına 1 dakikada ulaşmak mümkün oluyor. Funikülerin hemen karşısındaki saat kulesi şehrin en eski yapılarından (Lotrscak Tower) birisi. 13. Yüzyıla kadar uzanan tarihi var. Şehrin kapılarının kapanma zamanının gösteren bir zaman diliminde burada bulunan bir çan çalınırmış. Bu çana hırsızlar çanı denirmiş, böylece insanlar dışarıda kalırlarsa soyulacaklarını bilirlermiş. Bu alandan şehrinin çok güzel panoraması görülebiliyor. Bol bol fotoğrafladık. Daha sonrada yokuş aşağı inerek Ban Josip Jelacic Meydanına geldik. Burası nispeten kalabalık bir meydan. Burada bir saat kadar serbest zaman verdiler. Hemen gözümüze kestirdiğimiz kafelerin bulunduğu meydana gidip biralarımızı söyledik. Light bira mıydı neydi Ojuzsko adlı Birasını beğenmedim.
Sonrasında otobüse binip yemek yiyeceğimiz Zlatni Medo’da adlı lokantada yemeğe oturduk. İlginç bir mekan, çorba, et yemeği ve aşağı yukarı Hırvatistan’da yediğimiz her öğle yemeğinde tatlı olarak sunulan Strudel denen tatlı ile sonlanan bir yemekti. Biralarını kendileri yapıyorlarmış ve açık olarak büyük ya da küçük bardaklarda geliyor. Siyah birası fena değildi.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 19:44   #8
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Zagreb

Yemek sonrası Karlovac denen yere doğru yola düştük. Karlovac aslında yolların ve nehirlerin buluştuğu bir yer. Ne ilginçtir ki bu şehirde Türkler korkusuna, daha sonraki şehirleri korumak için 16. Yüzyılda yapılmış olan bir şehir. Burada Korona, Kupa, Mrežnica and Dobra adlı nehirler kesişiyorlar. Yaklaşık bir saatlik bir yolculuktan sonra otele geldik. Yanından akan nehrin isminden adını alan Otel Korona, yemyeşil bir doğada belki asırlık ağaçların içinde bir otel. Odalarda çok güzel. Zagreb’de kalamadığımıza olan üzüntüm çabucak geçti. Ne satıcıyım ama..
Yarın erken kalkıp, fotoğraflamam lazım diyerek uykuya daldım. İlk günü bitirdik.
Her gezimin en favori olduğu ve o günün, o anın gelmesini sabırsızlıkla beklediğim bir yer mutlaka vardır. Hırvatistan’da bu yer benim için Plitvice şelaleleri. Yarın orayı gezmeye gideceğiz.
Gezekalın

Not: Geniş bilgi içeren yazım http://gezekalin.blogcu.com/ adresindedir.

kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-05-2010, 22:36   #9
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- Plitvice (2.Gün)

Sabah erken uyandım ve perdeleri açınca gerçekten çok güzel bir parkın içinde konakladığımızı gündüz gözüyle de gördüm. Ama akşamdan yağmur yağmıştı ve hava kapalıydı. Benim için gezinin bu en önemli gününde “hava kapalı olsun ama yağmasın” dualarıma başladım. Kahvaltıya inince de kahvaltı öncesi fotoğraf çekmek için çevre turlarına başladım. Hemen otelin yanından akan Korona nehri üzerinde tahtadan yapılmış iki adet köprü ve nehrin uzak bir köşesinde ise kuğuları gördüm. Yalnız ufak ufak yağmur da başladı, işler kötü gidecek galiba diye düşündüm. Makineyi yağmur damlalarından koruyarak fotoğraf çekmeye başladım. Yağmur hızlanınca da kahvaltıya döndüm.
Kahvaltı sonrası otobüse bindik ve Plitvice’ye doğru yola çıktık. Yol üzerinde 1991-1995 yılları arasındaki savaştan kalma ağır silahların ve tankların sergilendiği bir açık hava müzesini gezdik. Duvarlarda savaştan kalma kurşun izleri hala duruyor. Savaşın kötü yüzü, yağmur altında daha da kötü gözüküyor.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-05-2010, 22:38   #10
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Plitvice (2.Gün)

Karlovac-Plitvice arası 84 km tutuyor ve bir saat civarı bir yolculukla parka vardık. Yağmurun hiç dinmeye niyeti yok, bir de hızını arttırdı namussuz! Parka gruplarla gelmişseniz, sıra ile alıyorlar ve rehber alma zorunluluğu var. Sıramızı beklerken, yağmurda fotoğraf makinelerini ve video kamerayı ıslatmadan nasıl çekim yaparız onu düşünüyorum. Önce can deyip, park içindeki marketten yağmurluk yapılmış naylonları aldık. O gün, o marketten en çok para kazandıran mal bu olmuştur eminim. Sonra fotoğraf makinesi için naylon bir torbadan kılıf uydurmaya çalıştım. Burada fotoğraf çekemezsem, ben kendimi bu geziyi yapmamış sayarım!

Eklenen Resimler
   
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-05-2010, 22:41   #11
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Plitvice (2.Gün)

Sonunda sıramız geldi ve parka girdik. Daha ilk durak da güzellik karşısında nutkumuz tutuldu. Şelalelerin görebileceğiniz en sonuncusu ayaklarımızın altında duruyor. Fotoğraf çekmeye başladık, ama yağmur, naylon filan dinlemiyor. Damlalar artık kafamıza kurşun gibi gelmeye başladı. bir şeyler çekiyoruz ama ne çektiğimizi göremiyoruz.
Plitvice Milli Parkını öyle bir güzel düzenlemişler ki önce kıyıdan yürüyüp, sonra da tahtadan yapılmış yol üzerinde, minik şelalelerin üstünde yürüyorsunuz. Sonra da Bir bota binip, göl üstünde yol alıyorsunuz. Bir süre sonra oteller (zaten park içinde bir adet otel var) bölgesinde traktörümsü bir aracın çektiği araçla yukarı göller bölgesine devam ediyorsunuz. İsterseniz burada bir tam gün geçirebilirsiniz ama bizim tur programı 3,5 saatlik programdı. Yağmurdan ıslanmadık hiçbir yerimiz (abartmıyorum!) kalmayıp, ellerimizde uyuşmaya başlayınca grup olarak (benimkiler dahil !) bitse de gitsek demeye başladık. Tur liderimiz Ayşe Hanım “ben burada turu keselim diyorum” deyince kimse itiraz etmedi ve işin traktörle seyahat ve botla diğer gölde gezi kısmını yapamadık ve kalan şelaleleri göremedik.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-05-2010, 22:45   #12
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ-Plitvice (2.Gün)

İskeleden yürüyüşe devamla kendimizi otele attık. Kimimiz otobüsün içinde, kimimiz otelde kıyafetleri değiştirdik. Ayakkabıların yedeğini götürmeyince o saatten sonra artık terlikle gezmeye başladım. Yani Hırvatistan’da ikinci günde karizmam sıfır oldu. Bu arada grupta zayiatta büyük; 2 adet fotoğraf makinesi ve 2 adet video kamera devre dışı oldu (bir tanesi de benimkisi). On günlük tatilimin en önemli gününün rezil olduğuna mı yanayım, ıslanmadık yerimin kalmayıp, terlikle gezip millete madara olduğuma mı yanayım bilmiyorum. Bu Hırvatistan’a sadece bir Milli Parklar turu yapacağım galiba…
Milli Park içinde yemek yedikten sonra otobüsle Zadar’a doğru yola çıktık. Bu gece burada da kalmayıp yakınlardaki Biograd denen yerde kalacağız. Buradaki otelin konumu ve otelin kendisi gayet iyi ama derdim video kameranın ıslanma şokunu atlatıp, ertesi güne kadar çalışır hale gelmesi. Saç kurutma makinesini epey bir çalıştırdım, inşallah kurutma sonrası tekrar çalışır. Bu arada dışarıda bir müzik festivali varmış ama gidecek halimiz yok ki..
Gezekalın..

Not: Geniş bilgi içeren yazım http://gezekalin.blogcu.com/ adresindedir.

Eklenen Resimler
     

Düzenleyen kuru.umit : 30-05-2010 saat 00:14
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:12   #13
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Sabahleyin erkenden kalktık. Tüm gece müzik sesi hiç kesilmedi. Otelimizin balkonundan dün geceki festivalin yapıldığı komşu otel gözüküyor. Sabah saat 07:00 olmuş ve hala bir masada, bir grup şarkılarını söylüyorlar.
Biograd sahilini gezdik. Küçücük ama çok güzel bir şehir. Zadar şehrini ziyaret etmek için tekrar geri dönmemiz lazım, çünkü kaldığımız otelin yeri olan Biograd, Zadar’a göre daha aşağıda.
Hırvatistan’ın en çok ziyaret edilen bölümü hiç şüphesiz ki Dalmaçya kıyıları. Bizde bir gün önceki Plitvice maceramız sonrası Zadar’a vararak, Dalmaçya Kıyılarına ayak basmış ve Adriyatik Denizi kıyılarına da ulaşmış olduk.
Macar Kralı Ladislaus 1409’da Zadar dahil bölgeyi 100.000 Duka altını karşılığı Venediklilere satınca, bundan sonra bölgede İtalyan yaşam tarzı ve eserleri hakim olmuş.
Eski Zadar şehri bir yarımada üzerine kurulu. İki kapısı mevcut. Otobüsümüz Zadar’a varınca rehberle deniz tarafındaki kapıda buluştuk. Otobüste bekleme yaparken bir küçük delikanlının beyaz bir papaz giysisi ve elinde bir muma benzer obje ile anne ve babasının yanında durduğunu gördük. Meğerse çocuğun ilk vaftiz töreni sonrası imiş.
Deniz kapısı, eski bir Roma kapısı üzerine, 1573 yılında Michele Sanmicheli tarafından yeniden yapım olan bir kapı. Kapının içinden geçtikten sonra karşımıza çıkan evin yan duvarı savaştan kalma kurşun izleri ile dolu. Çok daha dramatik örneklerini Bosna Hersek topraklarında göreceğimizi bilmeden “savaşta çok çekmişler” diye düşündük. Ama Bosna da gördüklerimiz karşısında bu duvar hafif bir örnekmiş. Gerçi savaşın azı çoğu değil, hepsi kötü.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:16   #14
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Bu kapıdan ilerleyerek dar sokaklardan geçerek, Roma Forumuna geliniyor. Burada göze çarpan önemli yapı, temellerinde Roma şehrine ait sütunlarının kullanıldığı St Donat Kilisesi. Bu kilise tüm Dalmaçya’da ayakta kalmış en önemli ve sağlam Bizans Kilisesi. Kilisenin yanında yükselen kule sonradan eklenmiş. Dokuzuncu yüzyılda yapılan bir kilisede 1797’den beri ayin yapılmıyor, bugün de harika akustiği nedeni ile burada zaman zaman konserler veriliyormuş.
Alanın bir köşesinde ise St. Anastasia Katedrali var.
En sonda eski şehrin Kara kapısına geldik. Buranın iç tarafında 5 adet kuyu var. Bu kuyular Zadar şehrinin su ihtiyacını karşılarmış. Kara kapısı 1543’de, Deniz kapısını da yapan Veronalı mimar tarafından yapılmış. Kapının üstünde yine bir St Mark Venedik aslanı ve şehrin koruyucusu St. Chrysogonus’u at sırtında gösteren bir rölyef var.
Buradan sonra bizi şehri kendimizin de yeniden dolaşması için serbest bıraktılar. Daha önceden teoride hazırlıklı olduğumdan, Sea Organ denen ve 2005 yılında mimar Nikola Bosic tarafında yapılan çok ilginç bir müzik aletini görmeye gittik. Bu deniz kıyısına yapılan ve karmaşık bir boru sistemi ile içine giren dalgalara göre müzikal sesler çıkartmaya yarayan bir sistem. Dalgaların her kıyıya vuruşunda kulağa çok güzel bir melodik ses geliyor. Doğa müzik yapar mı demeyin! Vallahi de yapıyor, kulaklarımızla duyduk. Esasında burada gün batımında bu sesi dinlemeyi tavsiye ediyorlar ama ne mümkün daha çok yolumuz var.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:22   #15
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Sonrasında otobüse doluşup Sibenik kentine doğru yola çıktık. Yol boyunca denizde adaları görüyoruz. Aslında Zadar şehri ve civarında 300 kadar irili ufaklı ada var. Bu adalarda kristal berraklığında kıyılar varmış.
Zadar’la Sibenik arası 90 km kadar ve 1 saat sürüyor. Sibenik kentine varır varmaz ilk işimiz yemek yiyeceğimiz restorana gitmek oldu. Yolda tramplende zıplayan çocukların eğlenceleri görülmeye değerdi. Bir küçük köpekcik, Katedralin duvarını hizalamış işini görüyor. Ne de sevimli!
Restoranda müthiş bir yemek yedik. Yol bizi biraz yormuştu. Çok iyi geldi doğrusu.
Daha sonra Katedrali gezmeye başladık. St. James (Aziz Jakov) Katedrali UNESCO’nun dünya kültür mirası listesinde olduğunu hatırlatalım. Hatırlatalım ama Sırplar son savaşta bunu hatırlamamış olacaklar ki burası ağır bir bombardıman altında kalmış ve hem Hırvat ve hem de Uluslar arası uzmanların bu katedrali tekrar restore etmeleri yıllar almış.
Bu katedralde bizi en çok etkileyen vaftizhane oldu. Vaftizhaneye merdivenle iniliyor. Çok ince bir işçilikle yapılan oymalar, azizlerin, meleklerin tasvir edilen yüzleri, insanı çok etkiliyor. Burada avluya açılan bir kapı var. Vaftiz olmadan kiliseye ön kapıdan girilmeyeceği için, ilk vaftiz için kiliseye gelen kişi, burada vaftiz olduktan sonra kilisenin ön kapısından çıkıyormuş.
Daha sonra Sibenik’in dar sokaklarında kaybolduk. İki küçük ayrıntı daha vereyim; Sibenik sokaklarında bazı evlerin duvarlarında boy ölçümü için cetvellerin ve sokak hayvanlarının su içebilmeleri için taştan sulukların varlığını görmek hoşuma gitti. Bu şehri sevdim.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:24   #16
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Sibenik fotoğrafları devam

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:29   #17
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Daha sonra Trogir’e doğru yola çıktık. Yolda Primosten diye bir başka orta çağ şehrini, görüntülemek için durduk.
Trogir şehri 1997 yılında UNESCO’nun kültür mirası listesi içine bütünüyle alınmış olan bir şehir. Burası aslında küçük bir bağlantı ile ana karaya bağlanan bir ada. Hava dünkü gibi yağmurlu değil ama güneşi de tüm gün boyu hiç göremedik.
Trogir’in en önemli yapısı olan St Lawrence Katedrali, Arap akınları ile yıkılmış olan eski bir kilisenin yerinde kurulmuş. Katedralin iki kapısından bir tanesi çok sade ve diğeri ise Romanesk tarzda ve çok gösterişli. 13. Yüzyıldan kalma oktagonal bir taştan minber var ki, muhteşem bir sanat eseri.
Katedral sonrası en ilgimizi çeken yer ise saat kulesi ve yanında bulunan ve 14 yy’dan kalma altı kolonla desteklenen sundurma oldu.
Daha sonra ise eski Trogir’in dar sokaklarını arşınlamak için serbest zaman verdiler. Trogir şehri her türlü övgüyü ve UNESCO’dan aldığı kültür mirası şehri unvanını hak ediyor.
Sonrasında tekrar otobüse atlayıp konaklayacağımız şehir olan Split’e doğru yol aldık. Bugün yorulduk doğrusu ve üç adet orta çağ şehrini gezme şansını elde ettik. Otelimiz Split’in sanayi bölgesinde bulunuyor. Dışarı çıkma şansımız yok ama çıkacak halimiz de yok zaten..
Gezekalın..
Ümit Kuru, 29.05.2010

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-05-2010, 21:32   #18
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (3.Gün) Zadar-Sibenik-Trogir-Split

Trogir fotoğraflara devam

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-05-2010, 22:10   #19
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (4. Gün) Split-Korcula Adası

Sabah kahvaltısı ardından otobüse atlayıp Split’e vardık. Split yat limanları, fabrikaları ve daima yoğun ticari limanları ile bir endüstri şehri görünümünde ve özelikle de 2. Dünya savaşı sonrası kontrolsüz bir gelişme yaşamış. Ancak eski şehir hala çok çekici bir görünümde. Özellikle İmparator Diocletian’ın buraya sarayını yapması ile şehir çok gelişmiş.

İmparator Diocletian Sarayı dünyada en iyi korunmuş olan Roma saraylarından bir tanesi. Aslında tipik bir Roma askeri kalesi. Eski şehre Doğu kapısından girdik. Şehrin surlarla çevrili olan 4 yönünde, 4 kapısı varmış; Salona kentine bakan Altın kapı, Gümüş kapı, Demir kapı ve Bronz kapı.
Gümüş kapıdan girip de ilerleyince eskiden imparator Diocletian’ın Mozolesi olan yerde bugün St. Domnius Katedrali’nin olduğunu görüyorsunuz.Kilisenin yanında bulunan kulenin tepesine çıkmak için ayrı bir bilet almak gerekiyor. Dar merdivenlerden çıkarak şehrin muhteşem bir panoramasına şahit olabilirsiniz.
Yolların kesiştiği ve Katedralin önünde olan bulunan sütunlar size Peristyle denen bir yerde olduğunuzu söylüyor.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-05-2010, 22:16   #20
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (4. Gün) Split-Korcula Adası

6. Yüzyılın Jüpiter Tapınağı, sonradan St. Jhon Vaftishanesine dönüştürümüş. İçeride Ivan Mestrovic tarafından yapılan St John heykeli mevcut.
Daha sonra ise şehrin Altın kapısına doğru dar sokaklardan geçerek ilerledik. Altın Kapının dışında dev asa bir heykel var. Knin şehrinden gelen Aziz Yorgo’nun heykelinin ayak parmaklarına dokununca dilekleriniz olurmuş denince tüm grup, artık dokunmaktan renk değiştirmiş ayak başparmağına dokunuverdik.
Şehre geri dönüp, St Domnius Katedralini solumuza alarak karşımıza gelen Venüs tapınağının altındaki merdivenlerden inerek Diocletian Sarayının el değmemiş tek orijinal yerine ziyaret ettik. Burası zamanında sarayın lağım kısmı imiş. Bu nedenle de Diocletian’ın mezarı dahil sarayın her yeri zamanla değişirken, bir tek buraya kimse girmek istemediğinden ilk yapıldığı haliyle kalmış. Sarayın temelleri hala ilk günkü gibi duruyor.
Burayı da gezdikten sonra serbest zaman verildi. Bizde serbest zamanı Katedral yanındaki kuleye çıkıp rehberimizin gayet güzel tanıttığı bu şehri bir de yukarıdan görmek ve Peristyle deki sokak kafelerinden bir tanesinde kahve içerek değerlendirdik.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-05-2010, 22:19   #21
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
HIRVATİSTAN, KARADAĞ, BOSNA-HERSEK GEZİSİ- (4. Gün) Split-Korcula Adası

Öğleden sonra Hırvat deniz işletmesi olan Jadrolinija’ya ait bir vapurla 2-3 saat sürecek olan bir seyahatle Korcula adasına gideceğiz. Adriyatik üzerinde seyahat ederek adaları göreceğiz.
Adriyatik’te Hırvatistan’a ait en büyük ada olan Korcula adasının Vela Luca limanına indik. Bu ada çam, meşe ve kayınlarla kaplı, şarapçılıkla ve yazın güzel sahilleri ile ünlü bir ada. Yaklaşık bir saatlik, çok güzel manzaralara şahit olduğumuz bir otobüs yolculuğu sonunda geceleyeceğimiz otelin bulunduğu Brna köyüne geldik. Otelimiz muhteşem bir yerde ve çok güzel bir otel. Manzara harika, kimsenin otele giresi yok, herkes kendini sahile attı. Ben bu geziyi çok sevdim arkadaş, ne ararsan var; tarih, kültür çeşitliliği, deniz, orman.. Daha ne isteriz ki.
Yarın Korcula adası ve Dubrovnik’e devam.
Gezekalın
Ümit Kuru, 30.05.2010

Eklenen Resimler
    
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-07-2010, 09:24   #22
Ağaç Dostu
 
sabah's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-03-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 2,922
Galeri: 11
Gezi yazılarınızı hemen okuyamasam da rahat zamanım olduğumda, ilk fırsatta okumaya çalışıyorum.

Gene güzel fotoğraflar, detaylı anlatımınızla aklımıza yeni yerler soktunuz...

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kuru.umit Mesajı Göster
.. bir bayanın bronzdan heykeli var. Bu bayan feminist hareketin ilk temsilcilerinden birisinin heykeliymiş. ...
Feministler bayan dediğinizi duymasın. Bayan yerine kadın denmesini tercih ediyorlar.

Gezinizin devamını blogunuzda okudum. Çok zevkliydi.

Gezi yazılarınızda açıklamalar, ek bilgiler, güzel fotoğraflar ve yararlı tavsiyeler var. Daha ne istenir ki!

Bu arada Ston'da fotoğraf makineniniz vizöründen eşinizin size doğru geldiğini farkettiğiniz sahneyi hayal etmek ile beni güldürdü.

Sağlık ve keyifle gezilerinizin sürmesini dilerim.

sabah Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-12-2010, 20:19   #23
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Ümit Bey gezmiş kadar olduk. Korcula adası ve Dubrovnik'le devam ettiniz galiba. Buraya eklememişsiniz. Güzel doğaya savaşın izleri hiç yakışmamış. Yağmur nedeniyle şelalerin bir kısmını göremediğinize üzüldüm. Ancak gördüğünüz yerler de çok çok güzel. en çok Trogir2i beğendim galiba.Blok yazılarınızın olduğunu bilmiyordum. Oradan takip edeceğim. Teşekkürler.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-01-2011, 11:21   #24
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Galeri: 435
Sevgili Zenfree,
yazınızı yeni okudum, kusura bakmayın. Gezinin çok fazla okunmadığını düşünerek devamını getirmedim. Üç yere ayrı formatta yazı gönderince doğrusu çok zamanımı alıyordu. Adresinize blogun adresini gönderdim. Meksika ve Guatemala yı da ekledim. Çok güzel gezi oldular. Beklerim.

kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-01-2011, 12:17   #25
Ağaç Dostu
 
limon's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-03-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 6,265
Galeri: 637
Tüm gezi yazılarınızı büyük zevkle okumaktayım. Bir iki amatör paylaşımdan sonra gezi yazılarının ve fotoğraflarını elemenin ne kadar zor olduğunu gördüm. Anlatım yazısı ve fotoğrafları devam ederken araya girip mesaj yazmayı sevmediğim için bitmesini beklemeyi tercih ediyorum.

Dırdırcı ve şikayetçi olmayı sevmiyorum ama sitede bazı konulara ve Fotoğraf Galerisine ilgi nedense gün geçtikçe azalıyor. Günün moda deyimiyle, out olan konuların in olan konuların yerine geçmesini umuyorum.

Emeğinize saygı duyuyor, teşekkür ediyorum.


Düzenleyen limon : 11-01-2011 saat 14:20
limon Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-01-2011, 13:06   #26
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kuru.umit Mesajı Göster
Sevgili Zenfree,
yazınızı yeni okudum, kusura bakmayın. Gezinin çok fazla okunmadığını düşünerek devamını getirmedim. Üç yere ayrı formatta yazı gönderince doğrusu çok zamanımı alıyordu. Adresinize blogun adresini gönderdim. Meksika ve Guatemala yı da ekledim. Çok güzel gezi oldular. Beklerim.
Ümit Bey blok yazılarınızı ilgi ile takip ediyorum. Burada okumak da hoşuma gidiyor.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 08:37.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024