23-12-2006, 22:18 | #32 |
Ağaç Dostu
|
Dostlar, Türk bahçesi var mı sorusuna cevabımı Dr.Togay duyurmuş. Ben var olduğuna inanıyorum ve okumalarımda bu konularda bilgiler de buluyorum. Google daki taramalarımdan birinde Edirne saray bahçesi ile ilgili bir pdf dosyaya raslamıştım. Şu anda evden yazıyorum. Google dan bulamazsanız bana yazın size yollayayım. Bizim ağaç ve bahçe tarihimizle ilgili temel problemlerimizden en başta geleni alfabe değişikliğinden kaynaklanmaktadır. Bunu bir tartışma açmak geri dönelim falan demek için yazmıyorum. Bir durum tespitidir. İnsanlarımız eski yazı pek çok kaynağı okuyamamaktadır. Düşünün arap harflerini kullanmaya başladığımız yıllardan beridir oluşturulmuş tüm külliyattan haberimiz yok. |
23-12-2006, 22:48 | #33 |
Ağaç Dostu
|
Bizim Bağçe,ziraat, ağaç ve çiçek kültürümüz köklüdür ve mutlaka bir gelenekten gelen bakışımız vardır. İnsanımız eski yazı tüm metinleri dini metinler sanıyor. Değerli bir alim ağabeyim kuşçuluktan köpek yetiştirmeye kadar pek çok eski yazı kitabın yurdun dörtbir yanındaki dolaplarda belki keşfedilmeyi bekliyor demişti. Belki bir köy camisinin kütüphanesinde belki bir sandığın dibinde yatan nice değerlerimiz var. Kütüphaneler ise son yıllarda biraz ilgi ve destek görmeye başladı. Ben şahsen orman Fakültelerinde, ziraat ve Peyzaj fakültelerinde bu tür eski yazmalarda araştırma yapmak üzere doktora veya master çalışmaları yapıldığından haberdar değilim. Tıp tarihi kürsüsü gibi orman ağaç çiçek tarihini araştıran hocalarımız var mıdır acaba? Duyan yazsın. |
23-12-2006, 23:07 | #34 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 26-04-2006
Şehir: Türkiye
Mesajlar: 365
|
Aslında bir şeyler var ama sahipsiz bırakılmış bir alan
Türk- Osmanlı Bahçe Sanatı ve Düzenleme Esasları · Türk bahçelerindeki tabiata uygunluk, oluşan güzelliğin ana kaynağını teşkil eder. Çağdaş Batı bahçelerinde algılama birkaç ana aks ile sağlanırken Türk bahçelerinde akslar ya çok sayıda ve yumuşatılmış ya da yoktur (Evyapan,1974). · Türklerde göçebe yaşantısının bir kalıntısı olarak dış mekanda yaşamaya büyük önem verilmiştir. Bu sebepten en küçük konuttan saraylara kadar yapılan yer seçiminde, öncelikle arazinin genel konumuna, eğimine ve manzarasına dikkat edilmiştir (Evyapan,1974). · Türk bahçe düzenlemelerinde sıkça yer alan, binanın yarı örtülü çıkıntıları, çardaklar veya köşk gibi küçük yapılarla iç ve dış mekan kaynaşması kesin olarak sağlanmıştır. Binanın bir kısmının direkler üzerinden bahçeye taştığı, taşlık denilen yarı açık mekan ile, bahçe ve bina arasındaki ideal bağlantı sağlanmıştır (Eldem,1976). · Su elemanı Türk bahçesinde önemli bir yer tutmaktadır. Mevsimlere göre değişiklik gösteren bahçe yapısı içerisinde ufak da olsa havuz vazgeçilmez bir unsurdur (Evyapan,1972). · Türk bahçelerinde algılama köşelerinin toprağın doğal eğimi ile sedlendirilerek zenginliğinin artmasına dikkat edilmiştir. Ancak seviye farkları batıdaki kadar yüksek değildir (Evyapan,1974). · Türk bahçelerinde yer döşemesi olarak, bahçe zemini ya doğal kaplamasıyla **** düzgün toprak olarak bırakılmıştır.Algı zenginliğinin yaratılması amacıyla yapılan geniş çimen ya da sert kaplamalı alanlar yoktur. Konuta yakın bölüm ile havuz, çeşme başı gibi belirgin yerler taş, mozaik vb. ile kaplanmıştır (Evyapan,1974). · Bitki türleri ve kullanımı olarak; Türk bahçe düzenlemesinde çiçekler özel bir yere sahiptir. Türk bahçelerinde, renk kompozisyonu ve desenler oluşturmak yerine kokusu ve göze hoş görünüşü için kullanılan çiçeklerde renk ve tür karmaşıklığı görülmez (Evyapan,1991) · Sefa bahçesi kavramını kullanışlıkla birleştiren Türk bahçelerinde meyve ağaçları başta olmak üzere çeşitli ağaçlara yer verilmiştir. Bahçe ve bostan işlerinden “Bostancı Ocağı” denilen büyük bir teşkilat sorumluydu (Erdoğan,1958). · Türk bahçelerinde ağaç türleri olarak genelde çınar, dişbudak, ıhlamur, karaağaç, çitlenbik, meşe, defne, erguvan, ahlat ağaçlarının kullanılmıştır (Artan,1993). · Saray mekanlarının resmi işlevlerinin içinde yer aldığı yaşama mekanları olmaları temel bir özelliktir. Mekanların giriş, resmi işlevli avlu ve hükümdara ait kısımlar şeklinde lineer dizilimi ve bir anlamda mahremiyet kademesini oluşturması düzenlenme özelliklerinin en belirgin yansımalarıdır. Son dönem Osmanlı saraylarında işlev çeşitliliği birden fazla avlunun oluşmasına ve mahremiyet kademelenmesinin daha fazla derecelenmesine ve belirginleşmesine imkan vermiştir. · Hükümdara ait yaşama bölümünün içinde **** onunla bağlantılı bulunan harem, sarayda ayrı bir fonksiyon olarak gözeçarpmaktadır (Seçkin, 1998). Kaynak:Türk Bahçe Sanatına Bir Örnek: Edirne Sarayı Bahçesi, Şazuman Sazak, Trakya Üniversitesi Mimarlık Bölümü |
29-12-2006, 09:25 | #35 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-12-2006
Şehir: Osmaniye
Mesajlar: 19
|
Babamin memuriyetinden dolayi Kaman'da bulunmustum. Japon Bahcesini ben de gezmistim.. Gercekten cok guzel. O kadar guzel bir goruntusu var ki uzaktan colun ortasinda bir cennet gibi, gozlerini acinca kaybolacagini dusundugunuz bir serap gibi geliyor. Düzenleyen Karan Yilmaz : 29-12-2006 saat 09:26 Neden: harf hatasi |
12-07-2008, 14:54 | #36 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-05-2008
Şehir: kütahya
Mesajlar: 104
|
Japon bahçesinin son durumunu nedir? Cevaplarsanız sevinirim. |
13-07-2008, 00:39 | #37 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-09-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 3,592
|
Google dan Japon bahçesi diye ararsanız fotograflarını göreceksiniz. Ayakizi gezi dosyası içinde |
15-07-2008, 10:15 | #38 |
agaclar.net
|
E-dergide bu konuda çıkan özel röportajı okudunuz mu? Üyelerimizden Sayın Sebahattin Yılmaz 'ın "Mikasanomiya Anı Bahçesi, Kaman/Kırşehir" yazısını aşağıdaki linkte bulacaksınız. http://www.agaclar.net/dergi/subat07.html |
|
|