muallimayhan / Topraksız Tarım Günlüğüm
 

Sevgideğer forum üyeleri ; Yaklaşık 6 aydır bu forum ile tanıştığım topraksız tarımla ilgili çalışmalarımı sizlerle paylaşmak istedim. Çünkü , gördümkü bu iş sadece okumakla , forumu okuyucu olarak takip ederek öğrenilmiyor.
Öte yandan tecrübe sahibi olmakta küçük rakamlarla başlayarak büyük maliyetlere neden oluyor.
Siz eğer bu mesajlarımı okuyorsanız gerçekten şanslı kişilerdensiniz.
Neden mi ?
6 ay boyunca öğrendiğimiz bilgileri birlikte tatbik edeceğiz. Her türlü emek ve harcama benden , dilek öneri ve eleştiriler sizden olacacak şekilde şu gizemli topraksız tarım alemine girmeye ne dersiniz.
Hadi vira Bismillah...

Çoğu kişi gibi bende yeşil soğan ile ilk denemeyi yaptım. 5 cm kalınlığında strafor tabakalarını birleştirip üsttekinin içini oyarak yaptığım 5 adet strafor havuzuna perlit doldurdum. olabildiğince sık olarak ( ne kadar fazla yaparsam kardır mantığı ile) havuzların içine hava taşı yerleştirdim. akvaryum motoruna bağlayarak ara sıra hava verdim. Kudret Tezel beyden edindiğim besin eriyiklerini hazırlayarak perlitleri suladım. Güneş gören bir yere bu havuzcukları yerleştirdim.

Eklenti 207913

Eklenti 207914

Kışın evin içinde akvaryumda durgun su içinde yaptığımız denemelerde 17-18 günde kıska dediğimiz soğanlar hasad edilecek hale gelirken , dışarıya ektiğimiz soğanlar 4 haftada ancak yenilecek hale geldiler. Yetiştirdiğimiz ilk soğanları yemeğe kıyamazken , şimdi soğanları dağıatacak yer arıyoruz. Çocuklarım ve ben hayatımda hiç bu kadar yeşil soğan yememiştik. Kişi başı abartısız hergün bir bağ soğan yiyoruz.

Elma gibi tatlı soğanlar hızla tüketiliyor
 

Toprağa ektiğim soğanlara göre daha erkenci ve çooook daha lezzetli soğanlarımız hızla tüketilmeye başlandı. Bugün havuzcuğun birini boşaltarak Hendek'deki abime götürdüm.

Ayhan Bey deneye deneye kimbilir belkide tiacari üretim aşamasına kadar gelirsiniz....Haydi hayırlısı...

soğanlarımız bir yandan hızla büyüyor , bir yandan hızla tüketiliyor..

Sevgideğer Sercan ; En iyi öğrenme metodu deneme - yanılma metodur. Ancak riskli ve pahalı olduğuda bir gerçektir. Başarı olursa kazançta olur İnş. İlgin için teşekkürler. Dün itibari ile domates üretimi için otomatik sulama sistemine geçtim. İnş. yarın akşamda onları sizlerle paylaşacağım.

Bu arada çeri domateslerim oluşmaya başladı. İri pembe domates ve İri salkım kırmızı domateslerimin bir kısmı çiçek açtı. Patateslerimi ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Osmaneli Alaca karpuzu tam yol almaya devam ediyor. Bunlarla ilgili çalışmlarımı kısmet olursa yarından itibaren sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Buraya kadar okuyan arkadaşlarıma çok önemli bir tavsiyem , tek bir fide bile yetiştirecek olsanız topraksız tarımda en önce ve en önemli olarak sulama ve tahliyeye dikkat ediniz. Amatör aç gözlü olur derler ya , elimizdeki fideyi bir an önce yetişeceği ortamıyla buluşturmak için çok önemli hatalar ediyor ve malesef başarısızlıkla sonuçlandırıyoruz. Topraksız tarımda en kolay ve en son iş fideyi ortamıyla buluşturmaktır. Önce sulama ve tahliye işi...

perlitte ilk domates
 

Perlitte ilk domates yetişti. Bana da süpriz oldu. EC ve PH operatörü yardımcım Aykız buldu. Ne zaman çiçek açmış ne zaman domates vermiş bizde anlayamadık.

Merhaba sayın muallimayhan,

Ben resimlerde seraya rastlamadım ancak domatesin mevcut hava şartlarında nasıl o hale geldiğini de anlayamadım. Benim Mart ayının sonuna doğru toprakla buluşturduğum domateslerim bile dondu. Üstelik benzer iklim şartlarında yaşıyoruz.

Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Bilecikle İzniğe benzer iklim şartları demek coğrafya hocanıza haksızlık olmuyor mu? İznik'te bahçesinde portakal limon yetiştirenler bile var.Ancak Bilecik'te hiç böyle bir şeye şahit olmadım.....

Sn. muallimayhan,

Birde şu resimleri 90 derece çevirsen tadından yenmeyecek. Soğanlar ve ayakkabısı görünen kimse yerçekimi ile savaş halinde.

Eline sağlık ama sistemle ilgili biraz daha bilgi versen diyorum. Sulama, drenaj, sulama peryodu. Mesela perlit üzerinde hiç yosun oluşmamış, bunu nasıl becerdin?

Bu arada şunu söyliyeyim. Istanbul Hal' inde yeşil soğan fiyatları taban yaptı sayende.

Sera yapmadım ancak akşamları gün batımıyla beraber her zaman olmasada soğuk gecelerde sera naylonu ile kapatıyorum. Dün akşam naylonları filan hepten kaldırdım. Hıdırellez yaklaştı artık yaz geldi diye düşünüyorum. Ama çok soğuk olursa kapatırım yine.
Domateslerin bir kısmını kışın ektiğim tohumlardan elde ettim. Bir kısmınıda pazardan aldım. Çeşit olsun diye.
Sayın Sarıcan : Fotoğrafları eğdir döndür demişsin. Haklısın da acemilik var. Yeni konu açmayı bile ancak bir haftada keşfedebildim. Zamanla güzel bir çalışma olacak sanırım.

Sayın sercan1969,

Coğrafyayla aramın iyi olmadığını kabul edebilirim belki ama İznik'te açık alanda domatesin bahsi geçen resimdeki gibi olması mümkün mü sizce?

Bu konuda iddialı değilim ama bana bir seranın sözkonusu olduğu izlenimi verdi. Kaldı ki sera içinde dahi ısıtma yoksa eğer, zor ihtimal.

Sayın Faruk ben haftada 4 gün Bilecik'e gidiş geliş yapıyorum. Bilecik'te Mart ayında kar yağışı nedeniyle okullar tatil olduğunda biz İznik'te bahçede mangal yakmıştık. Mesafe yakın ancak iklimler farklı. Burası akdeniz iklimi Bilecik Karasal iklim... Açık alanda yapacaksanız Haziran ayını bekleyin derim.

Beni aydınlattığınız için teşekkür ederim.

Ancak şaşırdığımı da itiraf etmeliyim.

Bizde 'duldalamak' diye bir tabir vardır. Domateslerimi duldaladım. Yani rüzgardan korunaklı bir yere yerleştirdim. Ama dediğim gibi akşamları sera naylonu ile kapatıyorum.

R.Ederim. Akşam resimlerle çalışmalarımı anlatmaya çalışacağım. Şimdi öğle paydosu herkese afiyet olsun.

Sayın ayhan birşey sormak istiyorum izninizle.perlitlerde olacak olan yosun,u nasıl halledeceksiniz?

Bunu yapmak için usta olmaya gerek yok. Resimleri foruma koymadan önce bilgisayarında düzelteceksin. Bunu windows resimleri aktardığın klasörde kendisi bile yapabiliyor. Senin yapacağın sadece döndür simgesini tıklamak. Foruma sonra koyacaksın. Kolay gelsin.

Sevgideğer Akçay ; mart ayından beri perlitlrede soğanlar açık alanda ve yosunla tanışmadım. Ne domateslerde nede soğanlarda yosun olmadı . Şimdilik. Ancak ilginç bir gelişme oldu ; Geçtiğimiz hafta sonu perlit havuzlarının yerini değiştirdim. Havuzcukların altları solucandan geçilmiyordu. 5 adet havuzcuğun altından yüzlerce belki bine yakın solucan topladım ve hepsinide perlit toprak torf karışımı yer fıstığı ekeceğim yere taşıdım. Bolca sulayarak yeni yuvalarına yerleştirdim. Solucanların gübrelerinide hanım saksılara doldurdu.

Perlitlerde havalandırma sağladığım için olmuyordur belkide yosunlanma şimdi aklıma geldi.

sayın muallimayhan drenaj varmı yaptığınız havuzlarda,birde soğanlar tam olarak kaç günde kesime geliyor,kalınlıkları nasıl? suda soğanlar biraz ince oluyor onun için sordum.sulamayı perlitin içine gizleseniz olmazmı acaba.

perlit zaten en iyi hava alan malzemedir havaya gerek varmı? sorularımla sizi sıkmadım inşallah.

Est. Forumun amacı bilgilerimizi tecrübelerimizi paylaşmaktır. Sıkmak , Sıkılmak yok . 5 cm kalınlığında iki tabaka straforu üst üste koydum. Gemici tutkalı ile dış kenarlarından yapıştırdım. Üsttaki tabakayı dışında küçük bir çerçeve kalacak şekilde boşalttım. Suyu doldurdum havuz yaptım. Allah'tanki evin içinde denememişim. Straforda biriken sular 5 dakika içinde tabandan boşalıverdi. Bende bu sefer havuzun içini naylon ile kapladım. suyu doldurdum. 1 cmlik straforuda tabakada yaklaşık 150 tane olacak şekilde deldim. sıska soğanları buraya yerleştirip havuzun üstüne kapak gibi kapattım. Suyun içine besini katıp akvaryum moturu ile hava taşıyla aralıksız hava verdim. Bu benim ilk denememdi. Bu şekildeki ilk deneme ile sıska soğanlar 18. günde hasad olacak hale geldiler.

Straforu delerek soğanları yerleştirmek hem uğraş veriyor hemde çok fazla yerleştiremiyordum. Bunun için Perlitte denemeye karar verdim. Orhangazi'den aldığım perliti 4 havuza doldurdum. olabildiğince sık şekilde sıska soğanları perlite ektim. Perlittekiler sudakilere nazaran daha yeşil , daha canlı ve dik kaldılar. Kökleri daha belirginleşti. Havalandırma vermeye gerek kalmadı. Ha ! bu arada perlit koyduğum havuzların 2 tanesinde naylon serili 2 tanesinde ise naylonsuz olarak direkt strafor havuzcuklarıma doldurmuştum. havuzcuklara drenaj yapmadım. Açıkta olduğu için zaten buharlaşma oluyor. Altlarında naylonlu olanları haftada 2 kez sulamak yetiyor. Naylon olmayanları ise hergün suluyorum. Bir sulamada 4 havuzcuğa 5 litrelik eriyik veriyorum. Birisi hala suda devam ediyor.
Geçen seneden kalan ve yeşillenen soğanlarımıda ektim. Onların her birinden 10 taneden fazla yeşil soğan çıkıyor.

Denemek için aynı sıskaları toprağada dikmiştim. Topraktakiler perlittekilere göre çok cılız kaldılar. En öenmli fark ise topraktaki soğanlar acı ve içlerinde çok sulamadan kaynaklandığını düşündüğüm süllemsi bir sıvı oluyor. Perlitteki soğanlar ise elma gibi tatlı ve süllemlenme yok. Öğle arası karşılaştırmalı olarak fotoğraflarını yüklemeye çalışacağım.

Sayın muallimayhan , müsadenizle bende size birkaç şey sormak istiyorum.Bende perlitlerimi Orhangazide dediğiniz yerden aldım.Bir sepeti ağzına kadar doldurdum.Daha doldururken bile en ufak rüzgarda uçuşmaya başladılar.Sepetin içindede biraz esinti olduğunda aynı durum söz konusu.Resimlerinizden anladığım kadarıyla sizde açık alanda çalışıyorsunuz.Sizdede aynı durum var mı? ne önerirsiniz?Straforlardan yaptığınız havuzlar çok güzel olmuş.Ben sepetlere düşünüyordum ama bunuda merak ettim.Az suladığınız için drenaja gerek görmemişsiniz.Daha sık sulanmak istense straforun altına delik delerek havuzun sağlamlığına ve bütünlüğüne zarar vermeden yapılabilirmi?Sizin böyle bi çalışmanız var mı?Şimdilik sorularım bu kadar.İyi çalışmalar.

Sn Nicea perlitin üzerinde, iyice yıkadığınız çakıl taşlarından 1-2 cm lik bir tabaka oluşturursanız perlitin uçma sorununu halletmiş olursunuz...