08-12-2009, 21:31 | #31 |
Ağaç Dostu
|
Profil kontriksiyon parçalarından anlaşılmamıştı ama tepe (tavan) dizynında ki kırılma noktaları boşta kalmış. Yan bağlantılar o kırılma noktalarına isabet etse daha iyi olur du ama göremedik. Aslında uygulama alanlarında bir tetkik yapılsaydı da aynı dizayn daha küçültülerek yapılsa daha kolay olacaktı. |
08-12-2009, 22:05 | #32 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Keşke biraz baştan tartışsaydık. Korkarım ki Sn. Nariçi' nin tesbiti havalandırma probleminden daha da ciddi. Konuyu yazmaya niyetleniyordum Nariçi' nin mesajı düştü. Naylon örtüyü karkas üzerine sararken özellikle binalarda mahya ve saçak tabir edilen tepe noktasındaki iki büküm noktasında ve çatının duvara döndüğü saçak noktasında örtünün altında destek kalmadığı için naylon örtüde hoş olmayan deformasyonlar söz konusu olacak, üzerine birde kar yağışı gelirse hiçte hoş olmayan şeyler oluşabilir. Bahsettiğimiz noktalardan halat geçmesini sağlayarak örtü altına destek sağlayabilirmisin bilemiyorum ama, sera örtüsü gelmeden konuyu bir etraflıca düşünürsen iyi edersin. Bu noktada yapılacak tadilat boyaya ve profillere zarar verir ama seracılık konusunda Sevgili Envor' un yaşadığı bir takım pratik çözümler vardır herhalde. Ya da baştan beri sizin kafanızda bir çözümünüz vardır. Aydınlatırsan sevinirim. Kolay gelsin. |
|
08-12-2009, 23:09 | #33 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Bu başlığa ancak ana sayfadan gelerek ulaşabiliyorum. 31 nolu mesajdan öncesini görme imkanım da yok. Anlayamadığım bir problem var. Yarın ola hayrola . . . Sayın Sarıcan, bahsettiğiniz yere boydan boya halat gereceğim diye düşünmüştüm. Başlangıçta ne sağlamlıkta bir şey olacak tahmin edemediğim için ana direkler dediğim bu eğimli demirleri eksiz kaynaksız tek parça düşünmüştüm. Tam Büküm yerine kaynak yaptırmak istememiştim. Her demir parçayı gönyeli kaynatacak bir usta da ortada yoktu. Şimdi buranın hemen altında bulunan bağlantı demirlerinin tam köşede olması gayet uygun olurmuş. Ustamız da bunu pek ala becerirmiş. Artık biliyoruz ! Ama yapımdan önce bilmiyorduk . . . Üretimden önce tartışmak iyi bir fikir ancak ne yazık ki o noktayı geçtik. Zaten daha serayı kurarken kafamızda bütün bu sorunları çözen yeni bir tasarım oluşmuştu. Kusurlarımızı kurarken açıkca gördük. Tecrübelerden yararlanmak yerine pratik zekaya aşırı güvenmenin bir sonucu diyelim. Dediğiniz gibi en önemlisi nariçi nin tespiti. Artık nöbet tutup yıkılmaktan koruyacağız kar yağarsa. Yeni tasarımda her yer ekli. Bükümlü parça yok. Nakliyede havaleli bir parça yok. Tavan çok daha açılı. 300 m2 bir yerimiz daha var. Ne zaman olur bilmem ama oraya inşallah. |
08-12-2009, 23:32 | #34 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
19 nolu mesaj ile 31 nolu mesaj ların arasındaki mesajları göremiyorum. |
17-12-2009, 10:37 | #36 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
5 liraya bir kucak dolusu makara şeklinde naylon beyaz ip aldık. Bununla demirlere paralel gerdirmeler yapıp naylonu destekleyeceğiz. Bobin eni 4 metre olan sera naylonu aldık. 88 kilo geldi bir bobin. 300 lira gibi bir şey tuttu. Bu bobin 4 kat oluyormuş. açılınca 12 metre oluyor eni. Boy olarak da bizim seraya 2 kere yetecek kadar örtü çıkıyor. sanıyorum 50 metre falan boy çıkacak. Fakat kış bastırdı artık. Ne zaman örtebiliriz bilemiyorum. |
17-12-2009, 21:59 | #38 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-12-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 19
|
çilek serası
Ben aynı şekilde yapacağım serayı. Fakat içine katlı çilek düşünüyorum. Proje hazır. ilerleyen zamanlarda fotoğraflarını yayınlayacağım. Topraklı tarım ******. tabiat/ Topraksız tarım-marul yetiştiriciliği Sera naylonunun bu kadar geniş olması iyi. Yapıştırma ya da uç uca ekleme işi kafamı karıştırıyordu.. |
17-12-2009, 22:54 | #39 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Daha kalın naylon örtüleri ısıtma tabancası ile ısıtarak yapıştırıyorlar. Fakat bu örtü ince ısıtarak yapıştırılabileceğini sanmam. Fakat bu naylonu çok sağlam yapıştıracak uygulaması kolay bir malzeme mutlaka vardır. Mesela pleksiglası en güzel kloroform yapıştırır. Bulması kolay uygulaması kolay ucuz bir malzemedir. Oysa piyasada pleksiglas yapıtırıcısı diye arandığında hayatta bulunmaz. Küçücük şiselerde mayi halde bir dünya paraya yapıştırıcılar bulunur. Bu durumda olduğu gibi bir Amerika keşfi yapmak gerek. ince naylonu sera üzerinde iken kesip biçerek yapıştıracağımız güzel bir malzeme bulursam yazarım ama hali hazırda bilmiyorum. |
17-12-2009, 22:57 | #40 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Bizim bu 100 m2 sera naylon örtüsüyle 2000 lirayı buldu. İçine akansu marul düzeneği düşündüm. Oda aşağı yukarı 1000-1500 liralık malzeme gerektiriyor. 500 metre fide borusu alabiliyor. Merak ettiğim acaba 500 metre boru içinden geçecek olan 26 derecelik su aynı zamanda sera ısıtma sorununu da çözer mi ? Marul kısa boylu domates gibi değil. Hem besin borusu hem kalörifer borusu gibi iş görebilir mi ? Depodaki suyu 25 - 26 derecede tutmak kolay. Ama dışarısı 0 derece iken 500 metre boruda dolaşan 25 derece su durumu kurtarır mı ? Ne dersiniz ? |
17-12-2009, 23:01 | #41 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-12-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 19
|
bence sera içindeki hava sirkilasyonu ayarlanırsa, boru içinden geçen suyun sıcaklığı yetecektir. Isıtma sistemlerinde ev için düşünün örneğin, kalörifer içideki su sıcaklığı çok az olsa bile ,kazan söndüğünde bile yani, ev ısınmaya devam ediyor.havanın hacmi ve ısının derecesi şeklinde bir hesap tablosu vardı sanırım bulursam ileteceğim. |
18-12-2009, 08:45 | #42 |
Ağaç Dostu
|
Sn akınselçuk, Sera naylonu satılan yerlerde naylon bandı diye bir malzeme olur. Bu bant sera naylonunu çok iyi yapıştırır. Sanırım işinizi görür. Bulunduğunuz yerde ulaşamazsanız ben buradan yardımcı olmaya çalışayım. Isıtma sorununa gelince; dışarısı 0 derece iken suyun sabit sıcaklıkta dolaşması zor görünüyor. Bunun yerine sera içi sıcaklığını kontrol altına almayı denemenizi öneririm. Kullanacağınız marul cinsinin en düşük sıcaklığını öğrenip kritik durumlarda ısıtma yapabilirsiniz. Sera içine bir minumum- maksimum termometre koyup en düşük ve en yüksek sıcaklığı öğrenebilirsiniz. Özellikle geceleri çok işinize yarayacaktır. Kolay gelsin. |
18-12-2009, 09:47 | #43 |
Ağaç Dostu
|
Sn. Akınselçuk, Soğuk bir ortamda bu ortama belirli bir sıcaklıkta verilen su mutlaka bir ısınma etkisi yaratacaktır ama sistem içinde dolaştıracağınız su miktarına bağlı. Çünki merkezi kalaorifer sisteminde çalışma rejimi söyledir. 90/70/20 ; 90 derece Su giriş sıcaklılığ, 70 derece Su dönüş sıcaklığı ve 20 derece ortam sıcaklığı. Burada ısı hesabına esas olan delta T logaritmik ısı farkı şöyle hesaplanır. (90+70)/2-20=60 derece, ikinci bir çalışma rejimide 75/65/20 dir ve atnı metodla (75+65)/2-20=50 derecedir. Bireysel ısınmalarda en çok ikinci rejim kullanılır. Buna göre sizin borulardan geçen 25 derecelik besin sıvısının depoya 20 derece gibi döndüğünü farzedersek, ortam sıcaklığınıda 15 derece tutmak istediğinizi farzedersek sizin ısı hesabına girecek logaritmik sıcaklık farkınız (25+20)/2-15=7,5 derece olur. Bu sıcaklık farkı ile 100 m2 lik seranın toplam ısı ihtiyacı nedir tam bilemiyorum ama örnek olsun diye 300000 kcal/h dersek, sizin serayı 15 derece sıcaklıkta sabit tutabilmek için borulardan bir saatte geçirmeniz gereken su miktarı basit bir hesapla şu kadar olacaktır. Q=mxcxdeltaT formülünde değerleri yerine koyarak 300000=mx1x7,5 ten m=40000 kg/h su geçmesi gerekir. Bu çok basit bir hesaptır. Logaritmik ısı farkı çok düşük olduğu için pek verimli bir ısınma olmaz. Bence sera ısıtmak için ısıtılmış havayı üfleyen apareylerden kullanmanızı tavsiye ederim, bunu birde ortam sıcaklığını algılayan termostatla desteklerseniz en güzeli olur. |
18-12-2009, 15:04 | #44 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Hocam güzel anlatmışsınız. Çok verimli oldu benim için. Teşekkür ederim. Ben şöyle düşünmüştüm. su borulardan geçerken soğuyacağı için termostatı depoya değil boruların geri dönüşle girişin tam ortasında bir yere koymayı düşünmüştüm. yani boru içi su sıcaklığını 25 derecede tutabilmek için. Isıtıcı depoda, depo sera içinde ama algılayıcı su yolunun ortasında. Ama bu seferde depodaki besinli su epeyce ısınmış olacak. Burada bütün iş seranın ısı geçirgenliğini bilebilmek ama bunun tek yolu serayı ısıtıp ne kadar zamanda ne kadar soğuyor bakmak herhalde. Bu yol bizi bir sürü tesisattan kurtaracağı için düşünmüş idim. Q=mXcXdeltaT formülünde Enerji = su kütlesi X zaman X İç sıcaklık gibi anladım. Yani 1 satte 40bin litre (su için aynı zamanda kg) suyu tam bir devir yaptırmalıyız. 100mm lik PVC borudan 500 metre varsa, Pi X R2 X boru boyu boru içi su hacmimizi verecek. (Pi sayısı)3,14 X (R2)100 X (toplam boru boyu)50.000 cm = 15.700.000 cm3 toplam hacim. 1m3 =1.000.000 cm3 ise 15.700.000 cm3 = 15,7 m3 olur. Boruların 1/3 veya en çok 1/2 su ile doldurulabileceğini düşünsek 3 - 5 m3 boru içi besinli su hacmimiz olabilir. Depoyu 4 ton (4m3) seçsek bile toplamda ancak yaklaşık 7 - 9 m3 hacme ulaşırız. Bu durumda suyun saatte tahminen 5 tur dönmesi gerekecek. Saatte 40 ton debisine ulaşmak için. Yani su 500 metreyi saatte 5 defa turlayacak. saatte 2500 metre yol alacak. Yani saatte 2.5 km hızla akacak. Bu sanki münkün olabilir gözüküyor. Fakat zaten 5 m3 boru hacmine en azından 15 m3 depo gerekecek ve de sera içine konamayacak. Konursa 500 metre boru sığmayacak. Oturup konuyu bir daha irdeleyeyim ben. |
21-12-2009, 21:44 | #45 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 21-12-2009
Şehir: kahramanmaraş
Mesajlar: 1
|
çok güzel olmuş seranız hayırlı olsun |
21-12-2009, 23:23 | #46 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 23-11-2009
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 55
|
Kesinlikle çok güzel olmuş ancak gerek ısınma gerekse yeterli güneşlenme cennet vatanımızın nadide bölgelerinde farklılıklar gösteriyor örneğin izmir ve antalyada kış mevsimindeki bahsi geçen değerlerle trakya **** iç anadolu bölgesi çok büyük farklılıklar gösteriyor ama böyle bir hobi serasında çalışırken en azından aralık , ocak ,aylarında yapılacaklar tamirat hazırlık fidelerin yetiştirilmesi (hobiserasının içinde izole edilmiş portatif daha küçük bi alanda fideler hazır olunca seranın kendisine dahil olabilecek) gibi uğraşlarla geçirip ilk baharla beraber sistemi çalıştırmak gibi gözüküyor. Yaptıklarınızı okuyup izlerken bende kendi memleketimde yapabileceğim hobi seramı hayal ettim. |
22-12-2009, 00:30 | #47 |
Ağaç Dostu
|
Sn. Akınselçuk, Yardımcı olayım derken kafanızı karıştırdım herhalde. Benim amacım Delta T Logaritmik sıcaklık farkının bizim örneğimizde olduğu gibi çok düşük olan sistemlerde ısıtmanın bu yolla sağlanmasının çok zor olabileceğini anlatmak istemiştim. 100 m2 gibi izolasyonu sadece naylon örtü olan bir seranın ısı kaybının, Konya gibi özellikle geceleri dış ortam sıcaklığının sıfırın çok altında olduğu bir ortamda, sadece besinleri beslemek için çok küçük debilere, ihtiyaç duyulan ısıtmanın imkansız olduğunu göstermek içindi bir önceki mesajım. Bilmiyorum belkide mesajım yerini buldu ama yinede huzursuz oldum. Bitkileri beslemek için bizim sistemlerde çok büyük debili pompalara ihtiyacımız yoktur. Bu yüzden taşınması gereken ısı çok büyük olduğu için bizim bu debilerle o ısıyı gerektiği gibi taşımamız olanaksızdır. Yaptığım onca anlamsız hesap bunu anlatmak içindi. Bu kadar küçük bir ısı kaynağı ve pompa ile sera ısıtmak mümkün olsaydı, seralar su sıcaklığı çok yüksek olan jeotermal kaynaklara yakın kurulmaya çalışılmazdı. Sizin Konya' da özellikle geceleri seradaki bitkileri ve besin deposunu dondan koruyacak bir alternatif ısıtma sistemi düşünmeniz gerekir. İllaki sulu sistem düşünüyorum diyorsanız, besin sisteminden ayrı herhangi bir katkaloriferi (Katı-sıvı veya gaz) sistemi kurmanız gerekir. Ama bunun sakıncası da serayı kesintili ısıtacaksanız, yani gündüz yararlanabildiğiniz kadar güneşten faydalanıp sadece gece ısıtacaksanız ısıtma sürenizin hava üflemeli apareylere göre çok uzun olacağıdır ve tesisatta donmaların getirebileceği bir yığın arıza ve bakım giderleri de cabası. Bence en basit çözüm geniş holleri ısıtmak için dizayn edilmiş hava üfleyen sıvı veya gaz yakıtlı cihazlardır. Ortam sıcaklığını algılayan bir termostat tertibatı ilede yakıt sarfiyatını en ekonomik seviyede tutmanız mümkün olur. Bu arada siz sadece besin sıvısı donmasın diye besin deposuna ilave bir ısıtma sistemi koyacaksanız onun borularda dolaşırken yaydığı ısıda ne ise o kadarı kabulünüz olur. http://www.termonem.com.tr/brosur1.jpg http://www.termonem.com.tr/brosur2.jpg Belkide şu dönemde en yaygın ısıtma cihazı olarak satılan elektrikli radyan ıstma cihazları düşünülebilir. Ama bir taraftan yazarken bir taraftanda araştırmaya devam ediyordum. Sera ısıtması ve çözümleri ile ilgili güzel bir site denk geldi. Senin amatör sera için çözümleri uygun gelmeyebilir ama http://www.janler.com.tr/default2.as...alternatifleri Şehir, sera cinsi, dikim şekli, iç ortam sıcaklığı vb. değerlerini verdiğinde seranın ısı ihtiyacını hesaplıyor. Umarım faydalı olur. Bir taraftan da araştırmaya devam edelim. Başka bir çözüm bulursak tekrar tartışırız. Kolay gelsin. |
22-12-2009, 20:43 | #48 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Sayın Sarıcan, Vediğiniz fikirler çok faydalıydı. Ben Amerikayı yeniden keşfetmeyi seviyorum biraz. Konya da eskiden -35 ler görülürdü. Artık pek görünmüyor. Fakat gene de hesabın buna güvenip yapılması yanlış olur. Bu yöntemle sera ısıtmasına takviye yapan düzenler dünya da var diye biliyorum. Fakat gene de -10 derecedeki dış sıcaklığı bizim uyduruk serada 25 derecelik ısı yayma katsayısı belirsiz bir plastik boruyla kapatmak mümkün olmasa gerek. Zaten ortalık ayaz ve yağmurdan geçilmiyor. Yerler çamur. Drenaj yapmamız şart. Seranın duvarına sıfır duran bir kaç çam ağacı da yüzünden naylonumuzu çekemedik. Buna da şükür diyor ve bekliyoruz. Saygılar... |
28-12-2009, 10:43 | #49 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-04-2009
Şehir: BULANCAK/GİRESUN
Mesajlar: 188
|
Topraksız tarımı bilmiyorum sadece buradan edindiğim bilgiler ışığında yazıyorum. Topraksız tarımda suyun ısıtılması sorununu düşünenler için rüzgar ve akarsulardan enerji elde eden sistemlerin pazarlamasını yapan firmalar var. Bulunduğunuz yere göre bu alternatifide değerlendirebilirsiniz. Türkiyenin rüzgar haritasına bakarak bulunduğunuz bölgenin rüzgar durumu hakkında bilgi edinebilirsiniz. Akarsuları da sizin tercihinize bırakıyorum. Bulunduğunuz yerde daha önceden su değirmeni varsa sudan da yeteri kadar enerji edinebilirsiniz. Güneş enerşi sistemleri şimdilik tuzlu. Elektrik kesintileri içinde otomatik çalışan jenaratörler var. Otomatik olmayan jeneratörlere otomatik pano yapanlarda var. Otomatik jeneratörler kazık marka nedense. Otomatik pano işini 250 lira gibi bir rakama yaptırmak mümkün. Bazıları kollu jeneratörü bile otomatik panoyla otomatiğe bağlıyor. Elektrik faturaları canımı çok yaktığından bayağı bir araştırmam oldu Düzenleyen gazeteci28 : 28-12-2009 saat 10:46 Neden: Eksik bilgiyi tamamlamak istedim. |
02-01-2010, 22:54 | #50 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili hocam, Biraz geç kalmış bir döküman ama işine yarayabilir. Sn. meyvelitepe linki bugün vermiş. Bende yeni gördüm. Saygılar. Arazide Amatör Sera Yapımı |
02-01-2010, 23:04 | #51 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Teşekkür ederim sayın Sarıcan . . . |
03-01-2010, 00:14 | #52 |
Ağaç Dostu
|
Bu da benim mini seram. 4 m2 (2x2x1,7) Toplam maliyet 165 TL. İşçilik bana ait. Montaj süresi bir kişi ile iki gün. Bir yardımcının olmasında yarar var. Daha kolay ve estetik olabilir. Kullanılan naylon sera naylonu değil. Seneye naylonu yenilemem gerekecek. Bir aydır ayakta duruyor. Bu sürede Bursanın meşhur lodosuna gögüs gerdi. İçinde çiçeklerim, pepino fidelerim ve üç adet mandalina, portakal fidesi var. Bahara da fide yetiştireceğim. Isıtma yapılmayacak. |
03-01-2010, 13:57 | #53 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 15-10-2009
Şehir: ankara
Mesajlar: 7
|
Merhabalar. Benim toprak hocam bir sera için 33 bin tl harcadığını söylemişti. Daha ekonomik olması güzel. Ve sera hakkında o kadar zor şeyler söyledi ki gözümü korkutmştu. Her gün gerekirse 5-6 defa uğrayıp kontrol ettiğini ve soğuklarda en ufak bir ihmalin alınacak ürünü öldüreceğini, emeklerin çok çabuk heba olacağını söyledi. O yüzden size kolaylıklar diliyorum. Umarım hiç bir hayal kırıklığına uğramazsınız ve her şey umarım yolunda gider. Başarılarınızı bekliyoruz |
03-01-2010, 23:27 | #54 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Hocanız pek doğru söylemiş. Zaten ben de içine basit ama işe yara bir otomasyon yapmadan örtmeyi göze alamadım. |
07-01-2010, 23:27 | #55 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-12-2009
Şehir: Denizli
Mesajlar: 493
|
Alıntı:
ortamı hava ile ısıtmak hem daha ucuz hemde daha verimli olacaktır ayrıca cok daha basit. sıcaklık düşüşünü çok cabuk telafi edebilirsiniz. ortalama 3 derece ısı kaybında tekrar cok kısa sürede 25 dereceye cıkarabilirsiniz. |
|
14-01-2010, 10:19 | #56 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 5
|
Baya şirin ve güzel olmuş ellerinize sağlık içinde ısıtma yoksa sıcak oluyomu ki |
14-01-2010, 10:30 | #57 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Sera ısıtmada sadece kök bölgesi ısıtma metodunu düşünen oldu mu? Hala uygun fiyatlı polikarbonat levha aramaktayım. Her yardım makbule geçer |
14-01-2010, 11:04 | #58 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
http://www.lirtek.com/pclevhalar.htm http://www.lirtek.com/ondlevhalar.htm |
|
14-01-2010, 20:42 | #60 |
Ağaç Dostu
|
kumyaka 2010 İLGİNE TEŞEKKÜRLER. Daha büyük bir sera düşünmüyorum. Bu sera benim işimi görüyor. Serayı hazır almaktan çok kendim yapmağa çalışıyorum. Hobicilerin amacı, yapabildiği her şeyi kendilerinin yapması. Bende bu kurala uyuyorum. |
|
|