18-03-2009, 01:28 | #61 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Aksaray
Mesajlar: 298
|
Sn Akınselçuk ******* harika gidiyorsunuz başarılar. |
19-03-2009, 12:31 | #62 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-04-2008
Şehir: İzmir
Mesajlar: 275
|
Sayın akinselcuk, TARTES firmasında çalışıyorum. LED yeni bir teknoloji. Internette herhangi akademik bir yazıyla karşılaşmadım. Bu sonuçları kendim ölçerek elde ettim. Internette de benzer bilgiler var. http://www.superled.net/led-growing-faq.html http://shop.sunshine-systems.com/pro...02?productId=8 www.youtube.com/watch?v=dQcV9uya-2Q Murat Harzadın TARTES |
19-03-2009, 14:29 | #63 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
floresan lamba
Sayın Akınselçuk: Topraksız tarımda denemedim ama, akvaryumda denediğim bitki yetiştirme yöntemini anlatayım size. En fazla 50 cm yükseklikte T5 veya T8 florasan ampullerle bitki yetiştirmek mümkün oluyor. Bunların kelvin dereceleri 6500K ve üzeri olanlarını tercih etmek gerekiyor. Ticari adları degil ama genel olarak grolüx, aqua gibi isimlerle bulmanız mümkün. Hani su süper marketlerde et ve sebze reyonlarında kullanılanlar varya onlardan florasanın tercih edilmesinin sebebi , Watt sorunu metal haliden ve sodyum buharlıya göre daha az yakıyorlar. Yabancı sitelerde izlediğim kadarıyla onlarda aynı yöntemi kullanıyorlar. Birde led teknolojisi var ama şimdilik hem pahalı hemde daha başarısı ve güvenirliği kanıtlanamadı 70-80 watt olanlar 250-300 dolarlardan bahsediliyor. bence uygun reflektörlerle florasan uygulaması daha verimli olur üstelik mh sodyumlar da fazla ısı açığa çıkıyor. bu nedenle mesafenin yüksek tutulması gerekiyor. Birde T5 lerde elektronik balans kulanılması gerekiyor. Düzenleyen omer.tuncer : 19-03-2009 saat 20:32 Neden: kelime hatası |
19-03-2009, 21:15 | #64 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Evet ledli ışıklandırma pahalıya çıkıyor fakat benim dükkan led dolu. zaten elimde boşta duran ledlerle bir aydınlatma denemek uygun gibi. Sayın Envor söylemiştide şaka yapıyor sanmıştım. Belki de ciddiydi. Mavi flerosan led elimde bolca var. Benim akvaryumda 18W bir grolüks yanıyor hafif maviye kaçık bir ışığı var. Elektronik balastlı. Eni 1 metre bir akvaryum. Bir sürü de bitki var. Durumları gayet iyi. Ufak ufak büyüyorlar. Akvaryuma bir defasında mor ötesi 18W flerosan lamba takmıştım. Bitkiler 10 günde çürümeye başlamıştı. Sonuncu linki açamıyorum youtube olduğu için. Ama diğer ikisinden anlaşılan kırmızı ve mavi spektrumuna ihtiyacımız var. |
20-03-2009, 00:05 | #65 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
Sn. Akın mavi değil sarı diye biliyorum. Led de mavi. Düzenleyen omer.tuncer : 20-03-2009 saat 00:07 Neden: eksik cümle |
20-03-2009, 10:18 | #66 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-04-2008
Şehir: İzmir
Mesajlar: 275
|
topraksız tarım denemelerim http://www.tartes.com.tr/topraksiz.htm |
20-03-2009, 16:16 | #67 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 23-01-2008
Şehir: Bursa
Mesajlar: 18
|
Işık ve bitkiler Bitkiler, çeşitli dalga boyundaki ışığa karşı insanlardan farklı bir duyarlılığa sahiptir. İnsan gözü tarafından görülebilen ışığın sadece bir kısmı, yani 400 ile 700 nm arasında dalga boyuna sahip olan ışıklar bitkilerin büyümesine (fotosentez) yardımcı olur. Buna PAR alanı denir (PAR = Fotosentetik Aktif Radyasyon). Gün ışığının küresel radyasyonu yaklaşık %45'i 400 ile 700 nm arasındadır. Yani, küresel radyasyonun yaklaşık %45'i PAR'dir. Bir ampulün bitkilerin büyümesinde etkili olması için, mümkün olan en fazla elektrik enerjisinin PAR'a dönüştürülmesi gerekir. Fotosentez, ışık enerjisinin yapraklardaki klorofil ve karotenoid tarafından emildiği fotokimyasal bir işlemdir. Bu enerji yaprağın saldığı karbon dioksit gazından (CO2) şeker üretmek için kullanılır. Bu işlem aşağıdaki şekilde gösterilebilir: 6 CO2 + 6 H2O + ışık enerjisi -> C6H12O6 + 6 O2 karbon dioksit + su+ ışık enerjisi şeker ortaya çıkarır + oksijen Işık kaynağı, enerji parçacıklarını yayan bir kaynak olarak düşünülebilir. Bu parçacıklara ışık kuantumu veya foton denir. Fotonun enerji içeriği dalga boyuyla ilgilidir. 400 ile 700 nanometre(nm) arasında her dakikada gönderilen fotonların toplam sayısına µmol s-1 ile ölçülen bir nicelik olan PPF (Fotosentetik Foton Akımı) denir. PPF lümene benzetilebilir, ancak bitkilerin duyarlılık tepkisine bağlıdır. 400 nm fotonun (mavi) enerji içeriği, 700 nm fotonunkinden (kırmızı) 1,75 sefer daha yüksektir; ancak her iki fotonun da fotosentetik işleme etkisi eşittir. Mavi fotonun enerji fazlalığı büyük ölçüde ısıya dönüşür. Fotosentezin oranı, bu fotonların toplam enerji içeriği tarafından değil de bitki tarafından emilen 400 ila 700 nm arasındaki fotonların sayısı ile belirlenir. Bu nedenle, PPFD (Fotosentetik Foton Akımı Yoğunluğu) olarak tanımlanan belirli bir yüzeye düşen 400 ile 700 nm arasında her dakikada fotonların sayısı sadece yaklaşık bir niceliktir. Bu nicelik fotosentetik işlem için kullanılması gereken ışık miktarıdır. PPFD lükse (lümen m-2) benzetilebilir, ancak bitkilerin duyarlılık tepkisine bağlıdır . PPFD kuantum sensoru kullanılarak ölçülür ve m²'de dakikada (µmol m-2 s-1) fotonların µmol ile ifade edilir. PAR (Fotosentetik Aktif Radyasyon) söz konusu olduğunda, 400 ve 700 nm arasındaki (W m-2de) ışığın içeriğinden bahsedilir. birimi PPF = 400 ila 700 nm arasında her dakikada gönderilen fotonların toplam sayısı; µmol s-1 birimi PPFD = bir birim alanındaki 400 ila 700 nm arasında bir dakikadaki fotonların sayısı; µmol m-2 s-1 birimi PAR = her birim alanındaki 400 ila 700 nm arasında her dakikadaki enerji içeriği; W m-2 Bitkinin ışık tayfı duyarlılığı PAR aralığında bile, her bitki dalga boylarına karşı aynı duyarlılığa sahip değildir. Diğer şeylerin yanı sıra, buna klorofilin en çok bulunduğu yer olan yapraklardaki tüm pigmentlerin özel emilimleri neden olur. Nispeten güçlü bir yansıma ve iletim sonucunda, yaprak tarafından en az yeşil ışık etkili olarak kullanılır. Yaprağın insan gözü tarafından yeşil olarak algılanmasının nedeni budur. Bitkinin büyümesinde çeşitli dalga boylarının radyasyon etkisi bitki duyarlılık eğrisi ile gösterilebilir. Fotosentez büyüme için en önemli süreç olduğu için çeşitli dalga boylarında fotosentez oranının nasıl belirleneceğini tanımlamak için bir etkinlik tayfı kullanabiliriz. Bu fotosentetik etkinlik tayfı her dalga boyu tarafından emilen fotonların sayısına (ışık kuantumu) bağlıdır. Böyle bir etkinlik tayfına ayrıca 'ışık tayfı kuantum etkisi' de denir. ,Araştırmalara göre (McCree 1972) farklı bitki türlerinin ortalama sapması %5'ten fazla değildir. Ayrıca bu araştırma, kuantum etkisinin en fazla turuncu-kırmızı bölgesinde olduğunu gösterir; örneğin turuncu-kırmızı ışık en etkili fotosentezi sağlar. Bu, bitkilerin bu renkte ışık kullanıldığı takdirde büyümediği anlamına gelmez. Düzgün bir şekilde gelişmeleri için bitkilerin dengeli bir ışık tayfı alması oldukça önemlidir. Bitkilerin sağlıklı gelişmesi için mavi ışığın oranı özellikle önemlidir. Az miktarda mavi ışık alması uzamaya (aşırı kök büyümesi) ve bazen sarılaşan yapraklara neden olur. Ayrıca bitkinin gelişmesi için kırmızı/açık kırmızı oranı da önemlidir. Açık kırmızı oranının düşük olması kökün büyümesini engeller. Bu duyarlılık tepkileri bitki türlerine göre değişir. Kaynak: Philips Lighting Academy Düzenleyen Todor : 21-03-2009 saat 18:22 Neden: resmi görünür hale getirmek |
20-03-2009, 21:16 | #68 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Mükemmel bir açıklama olmuş. Tebrik ederim ve ayrıca teşekkür ederim. Ne kadar eski kitabım varsa depodan çıkardım ama bize hiç böyle bir şey öğretmemişler. Bizde o zaman hiç merak etmemişiz. Bu konuda artık sorulacak ve merakta kalınacak hiç bir şey kalmadı. |
22-03-2009, 23:05 | #69 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Domates tezgahında tabandan akan suyun yanısıra kök üstlerinden sağlı sollu yapılacak püskürtme için gereli düzenin malzemeleri tamamlandı. Yarın sabah montajını yapacağım. Püskürtme nozülleri olarak otrivine pediatrik spreyin uçlarını kullanacağım. Fiyatı 2,5 lira. Piyasa birçok nozüle baktım. Ya fiyatı çok **** benim umduğum gibi atomize püskürtme yapmıyor. Bulduğum bu sprey uçlarını nozül olarak kullanacağım. Muhtemelen delikleri çok ince olduğu için tıkanma sorunu daha çok olacak. Bu sorunu da belli aralıklarla sistemden saf su geçirerek birikinti olmasının önüne geçmeye çalışacağım. Sonuçları hep beraber göreceğiz. |
22-03-2009, 23:10 | #70 |
Ağaç Dostu
|
Üstat senin Vertex marka motorlardan Bostancı Oto Sanayi sitesinde sordum. Dıştan takma fıskiye motorları artık pek bulunmuyor dediler, bir kaç tane değişik model gördüm ama onları da ben almadım seninkiler denenmiş diye. İnternette satan bir yer buldum ama oda İkitelli de. Bana çok uzak, ben akan su sistemini yine akvaryum motoruyla kurdum. Birde sen epeydir uğraşıyorsun bu led aydınlatmalar bu kadar etkili mi? Yılbaşı süsü olarak satılan ledlerde aynı işi görür mü? Düzenleyen Sarıcan : 22-03-2009 saat 23:12 Neden: Ekleme |
23-03-2009, 00:07 | #71 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Aksaray
Mesajlar: 298
|
Sn. Akın selçuk bende sizin malzemelerin aynısını almayı düşünüyorum detaylı anlatmaya devam ederseniz bende faydalanmış olurum.Pazartesi malzeme arayışına başlarım hoşçakalın. |
24-03-2009, 22:57 | #72 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Domateste otomatik sulama düzeneği. Hem fide yetiştirme yeri hem de bitki aynı yerde yetişecek. Perlit dolu bardağın içinde küp biçiminde kesilmiş sünger var. Sünger ortadan yarılmış halde arasında iki adet domates tohumu var. Boruda önce sadece su var. otomatik sistem bardakları nemli tutuyor. yaprakları görünce suya besin karıştıracağım. Biraz kök oluşunca mini fideyi pet bardaktan çıkaracağım. Yuvarlak yumuşak ortası delik strafor kullanarak aynı deliğe yerleştireceğim. Sulama düzeneğinin hortumları yandaki beyaz püskürtme nozüllerine takılacak. Açıkta duran köklere önce besinli su püskürecek düzenli aralıklarla. Kökler yeterince büyüyünce meyve dönemlerinde artık tabandan akan suya değmeye başlayacak Bu durumda kök uçları akan sudan da yararlanmaya başlayacak. Üst kısımlarına püskürtme devam edecek. Çarpıtılmış NFT ve aeroponik bir arada bir sistem. Teorisi , pratiğine uyacak mı bakalım. |
24-03-2009, 23:31 | #73 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Alıntı:
Ben vaktiyle bu motorları Taksim de meydana bakmayan bir ara sokakta daire (ev) şeklinde bir ithalatcının dükkanından almıştım. Gene o bölgedeki araba aksesuarı satıcılarında bulmuştum ilk olarak. Onlardan parakende almak istemediğim için hemen arka sokaktaki ithalatcıyı keşfetmiştim. İstanbulda mutlaka vardır. Buraya İstanbuldan geliyor çünkü. Kolayca bulamayacaksanız yollayabilirim. Motorlar 2 gündür sistemde çalışıyor. Eskisi gibi çok memnunum. Yılbaşı ledlerinden ne kasteddiğinizi anlayamadım. ama bitki aydınlatmak için sanırım flerosan led denen el fenerlerinde de kullanılan ledleri kullanmalıyız. Ben bunu da acilen deneyeceğim. Mavi sarı kırmızı karışık bir pano yapıp bitkiye çevireceğim. Sanırım yapraklara yakın durması gerekir çünkü bu ledlerin foton gücü düşüktür diye düşünüyorum. İnternette bu ledlerle bir çok aydınlatma yapılmış gördüm. Bir etkileri var demekki. Denemek gerek. |
|
24-03-2009, 23:43 | #74 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
25-03-2009, 00:19 | #75 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Ledlerle bir çalışma yapınca mutlaka eklerim. Sağdan püskürtsek sol, soldan püskürtsek sağ kuru kalacak diye korktum. Uçları tıkanıp durmaz inşallah. |
25-03-2009, 00:31 | #76 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-03-2007
Şehir: Aksaray
Mesajlar: 298
|
Sn. Akınselçuk yukardaki karışık sisteminizin adı hydro-aeroponic olarak geçiyor.Dünyada kullanılan bir sistem.Gerçekten çok harika gözüküyor tebrik ederim. |
25-03-2009, 01:17 | #77 |
Ağaç Dostu
|
Sayın Envor, Sayın Akinselçuk, Sayın derin, Sayın Tarteks. Sizlere kolay gelsin diyorum. Yetiştitdiğiniz domateslerin lezzeti ve aroması nasıl? Sağlıcakla kalın. Sizleri izliyorum. Güzel uğraş. |
29-03-2009, 00:12 | #78 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Envorun fidelerinden çıkan domateslerin lezzeti ev hanesi tarafından beğenildi. Bu arada domates setimizi bir yarışmaya soktuk ve ikinci geldik. Üzerinde Envorun fideleri yoktu. Sanıyorum birinci gelemeyişimizin sebebi buydu. : ) http://konya.meb.gov.tr/birimler/mes...rimdaverim.doc |
02-04-2009, 18:28 | #79 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Envor un son yeniçerisi. İnatcımı inatcı başına gelmeyen kalmadı ama banamısın demiyor. Hala domates yapacağım diye uğraşıyor. Çilek düzeneği içinde yaptığı kökler. |
10-04-2009, 21:08 | #80 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
İnsan bu köklere bir iltifat etmez mi ? Beni biraz ihmal ediyorsunuz gibime geliyor. |
23-04-2009, 22:20 | #81 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Yukarıdaki fidenin kökleri şu anda tam iki katı oldu, bitkide dev gibi gelişti. Fakat çiceklenme çok az. Nedeni nedir derseniz hiç budama yapılmadı. Envor dan gelen yeni fidelerle beraber yerlerine yerleştirdiğim zaman bu fideye budama yapmaya başlayacağım. Bu arada Envor a yeni fideler için çok teşekkür ederim. Bir ihtiyaç olursa haberim olsun. |
23-04-2009, 22:31 | #82 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Bizim bu domates tezgahını farkında olmadan çok tümleşik bir sistem olarak tasarlamışız. Deliklere önce perlitli bardakta tohum ekiyorsunuz. Vertex motorları tohumu nemli tutacak şekilde bardaklara yönlendiriyorsunuz. Fide oluşup kökler biraz uzayana kadar bu düzeni bozmuyorsunuz. Bardaktan aşağı 3 - 4 cm kök uzayınca Boruya da su doldurup devridaim motorunu çalıştırıyorsunuz. Akan suya değen kök uçları tepeden arada bir akan su ile de takviye olup hızlıca büyüyor. Fide biraz uzayınca tepedeki tahtaya iple bağlayıp bekliyorsunuz. Kökler boru tabanına kadar uzadığında ise bardağa su veren hortum uçlarını nozullere takıp sislemeye başlıyorsunuz. Borudaki su seviyesini de iyice aşağı çekip bol oksijenli ortamda uçları suya sürekli temas eden üstten de sislenen nemli köklerin anormal hızlanan gelişimini izliyorsunuz. Bu dönemde yukarıda gelişen dallara vakitlice budamalar yaparak çiceklenme ve meyveye geçişte hızı düşürmüyorsunuz. Bu sistemdeki domates gelişimini gördükten sonra şimdi sıra bu mekanizmayı tava sistemine uyarlamaya geldi. |
23-04-2009, 22:59 | #83 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Bir zamanlar tohumdan fide yapamadığımız marullar da epey büyüdü . . . |
05-05-2009, 23:37 | #84 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Yeni marul fidelerimiz. |
06-05-2009, 21:59 | #86 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Hocam en büyük özelliğimiz her işi zamansız, güneşsiz, dış ortam sıcaklıklarında ve usulünden olabildiğince uzakta yapmak. : ) Amacımız bu değil tabi ki ama tek ayak üstünde yapınca böyle oluyor. |
07-05-2009, 09:45 | #87 |
Ağaç Dostu
|
Doğru söylüyorsun... Insanın bu işlerle uğraşabilmesi için ya emekli olması. **** bu işle uğraşıyor olması gerekir... Ama bence en büyük zevk başka işlerle uğraşırken aklımızın bitkilerde olması... Emekli olsam yaşım başım elvermez... Tarım işinde zaten bıkkınlık gelir.. Ama ben. Sabah 07: Kalk 09:00 Taksimde evrak işlerine gömül... Akşam 19:00 eve gel. Hemen ec/ph ölç. Bahçeyi dolaş. Tek tek bak ölen, kalan, yaralılar, hastalar ve sulama derdi... Zararlılar ve mücadele.. Aaaaa bak yemek yemeyi unuttuk. Bir çırpı yemek ye... Hadi misafir ziyareti... Saat 24:00 yat... Bu zaman darlığında bu keyif işi olmasa inanınki hayat aptalca şeylerle uğraşmaktan ibaret gibi geliyor... Mesela saatlerce televizyon izlemek benim ruhumu sıkıyor... Ha belki 106 lcdyi alıp güzel bir hd izlemek büyük bir zevk verebilir... Ama illede bahçem illede bahçem... |
08-05-2009, 01:15 | #88 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-02-2009
Şehir: TEKİRDAĞ/ŞARKÖY
Mesajlar: 26
|
tebrik
Sayın akinselcuk arkadaşım başarılı çalışmalarından dolayı seni canı gönülden tebrik eder, başarılarının devamını temenni ederim. Kurduğun akansu kültürü domates sistemi, devamlı olarak 24 saat mı çalışıyor. Yoksa saat aralıklarıyla mı çalışıyor. Cevabın için şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla. |
08-05-2009, 03:12 | #89 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Domates sitemimde bir suyun dere gibi akmasını sağlayan devridaim motoru var, bir de çeşitli yerlerden basınçlı su verebilecek küçük pompalar. Devri daim motoru sürekli çalıssın diye tasarlanmıştı ama gerekli olmadığı için 30 dakika çalışıp 1 saat dinleniyor. Küçük pompalar 2 saatte bir 15 dakika çalışıyor. Fakat bu sistem tohumdan başlayıp meyveye kadar aynı noktada devam edeceği için bu iki motorunda çalışma şekli gelişim aşamalarına göre düzenleniyor. En önce deliklere pet bardakta tohum koyuyoruz. Bu durumda boru içinde az bir besinsiz su bulunuyor ve büyük motor hiç çalıştırılmıyor. küçük motorlar sadece gündüz 3 saatte 1 dakika çalılşacak şekilde ayarlanıyor. Tohumun üzerine değilde bardağın kenarından ince bir su veriyor. Çimlenmeden sonra suya besin ilave ediliyor. Bitki bardaktan dışarıya 3- 4 cm kök çıkarabildiği zaman, boruya bolca su doldurulup köke ucundan değmesi sağlanıyor ve devridaim motoru 30 dk. çalış 1 saat dinlen şeklinde ayarlanıyor. küçük motorlar üstten takviye yapsın diye çalışmasına çimlenmede olduğu gibi aynen devam ediyor. Kökler uzadıkca borudaki su seviyesi aşağı çekiliyor. Kök tabana değene kadar hep sadece ucu suya değdiriliyor. Bu aşamada istenirse küçük pompaların hortum uçları sisleme nozüllerine takılıp köke aeroponik uygulanabilir **** nozüle verilmeyip üstten fasılalı akıtmaya devam edilebilir. Hocam zaten kök boyunu görüp su seviyesini de kendisi ayarlayabilen bir sensörümüz olsaydı direk buna domates makinesı diyecek yanına peynirle domatesi servis eden bir de robot tasarlayacaktık Allahtan böyle bir sensörümüz yoktu !!! : ) |
20-05-2009, 18:57 | #90 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: Konya
Mesajlar: 731
|
Domates tezgahına yeni değişiklikler yaptık. Artık köklendirme için başka tezgah kullanmadan direk aynı yerde kök geliştirebileceğiz. |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|