agaclar.net

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/)
-   Et Yemekleri (http://www.agaclar.net/forum/et-yemekleri/)
-   -   şiş köfte-kebap (http://www.agaclar.net/forum/et-yemekleri/40296.htm)

hosseda 14-11-2016 21:06

şiş köfte (hacının kebabı)
 
1 Eklenti(ler)
Kuzu kaburganın döş kısmını sıyırtıyoruz kasaba ( göveçlik et diye kemikli olarak satılan ucuz bölümü kaburganın). Normal büyüklükte olan bir yarım kanattan sıyrıldığı zaman 600 gram civarında kıymalık et çıkar ki üç kişiye rahat rahat yeter. Yarıya yakını yağ olan bu eti tek sefer çektiriyoruz kıyma yaptırırken.

Kıymayı sadece tuz ekleyerek (tuzun dağıtılmasını sağlıyacak kadar- azıcık) yoğuruyoruz. Baş parmak büyüklüğünde aldığımız parçaları yarım santim enindeki şişlere en çok üç tane olacak şekilde takıyoruz. ( Şişe takamam diyenler için altta ilave izahat yazılacaktır). Şişleri buz dolabında dinlenmeye bırakarak yardımcı malzemelerin hazırlanmasına geçiyoruz.

Bir büyük soğanı ortadan ikiye ayırdıktan sonra enlemesine doğrayarak bir kap içinde tuzla yoğurmak suretiyle epeyce öldürüyoruz.
Bir demet maydanozu ince ince doğrayarak ayrı bir kapta bekletiyoruz. Mangal yandıysa kişi başına ikişer adet domates ve biberi ateşe şiş ile uzatıyoruz.

Kişi başına birer adetten az olmamak üzere ince hazırlattığımız lavaşları küçük kareler şeklinde keserek kenara koyuyoruz.
Küçük bir kaba köfteler pişince eritmek üzere iki yemek kaşığı kadar tereyağ koyarak beklemeye alıyoruz.
Şişleri ateşin üzerine alarak köfteleri pişirmeye başlıyoruz. Bu arada pideler büyükçe tabaklara alınarak üzerlerine bolca öldürülmüş soğanlar dağıtılıyor. Tabak kenarına domates ve biberler yerleştiriliyor. Köfteler pişince pidelerin üzerine dağıtırken eritilmiş tereyağ hepsinin üzerine gezdirilerek maydanozlar en üste ekleniyor. Yanına ayran olursa güzel olur.

Köfteleri şişe dizemeyenler büyük bir palamut şekline getirdikleri köfteleri ızgaraya koymak suretiyle kebabı yapabilirler. Bu kebapta yaşanacak en büyük sıkıntı kıymadaki yağların kömür ateşine damlayarak yanması ile oluşacak aşırı dumanla etrafa ciddi zarar vermesidir. Bunun çözümü ızgarayı biraz özel seçmekten geçmektedir. Yani şiş olmayacak ( kebabın aslı şişe dizilen köfte olmasına rağmen) ancak tel ızgarada uygun değil. İki parmak enindeki ızgaralardan yaptırıp ızgaranın bir tarafı biraz yükselecek alt tarafa tenekecilerde satılan yağdanlık alınacak, köftenin yağı ateşe akmaktan alıkonmuş olacak. Bu yağı isterseniz pidelere akıtabilirsiniz ki tereyağdan daha büyük keyf alınır.

Kebabın aslı hala Aydında merkezde İş bankasının arkasındaki arastada çalışılmakta olan Hacının oğullarının torunu tarafından yapılmaktadır. Dükkan 1878 yılından beri kendini muhafaza edebilmiş nadir bir tarihi eser durumundadır. İnternetten resimlerini görebilirsiniz.

Geçen sene yaptığım kebaptan bir fotoğraf aşağıya ekleyeceğim. Bu kebap iyi yapılırsa yanına çok az kebap yanaşabilir.

hosseda 28-11-2016 19:17

1 Eklenti(ler)
Bu kebap için yaptırdığım ocak ve ızgarası altta. Kebabı yaptım kızım dedi ki süpersin baba Aydına gitmeye de gerek yok artık....
Hacının kebabına bayılmayan çocuk olmaz üstelik öyle tekle falanda kanmazlar en az duble diyeceksiniz kebabı isterken...

Güler 28-11-2016 19:40

Sevgili hosseda, bu şiş köftelerin şişleri de değişik oluyor, biraz yassıca değil mi?

Ellerinize sağlık.

hosseda 28-11-2016 19:45

Evet Güler hanım, Adana kebap şişinin yarısı kadardır enleri...Teşekkürler.

hosseda 17-02-2017 21:19

1 Eklenti(ler)
Dört kişilik bir tabak. Servise fırsat kalmadı ortadan yendi gitti on dakikada.

Güler 18-02-2017 09:35

Sevgili hosseda, Manyas'a gittiğimde ilk hafta içinde bahçede yapacağım bu leziz kebabı. Bahçede kolay olacak ama sizinki kadar güzel yapabilir miyim bilemiyorum.
Son görüntü muhteşem, ellerinize sağlık.

hosseda 18-02-2017 20:29

Siz yemek konusunda çok ustasınız Güler hanım bu kebabı kolayca yaparsınız. Kıyma çok mühim. Kuzunun döşünü sıyıracak kasap ve tek sefer çekecek eti aksi halde et çamur gibi olur. Çok yağlı olacak olan kıymayı görünce ne bu böyle demeyin, yağlar ateşle akacak ve bu kebabın aşırı leziz olmasının da sebebi ete deyen o yağlar. Tereyağını da abartmamak iyidir, lavaşları ıslatacak kadar olmayacak, eser miktarda tereyağ. Lavaşlar ince ve taze olmalı, soğanı bolca tutun ama tuzla ovarak iyice öldürülmüş halde.

Güler 18-02-2017 22:46

Lavaşları kendim yapacağım, kasaptan eti alırken de çoğu kez tek çektiririm.
Yazdıklarınızı tatbik edeceğim, teşekkür ederim. ;)

pria 14-03-2017 17:51

Bu sayfayı ağzım sulanmadan okumam mümkün değildi :)

Ozlem A 14-03-2017 21:14

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi hosseda (Mesaj 1495838)
Dört kişilik bir tabak. Servise fırsat kalmadı ortadan yendi gitti on dakikada.

Ellerinize sağlık. Izgara çok güzel bir tasarım. Tabaklarınıza da bayıldım, kalaylanmış dövme bakır sanırım :)

hosseda 14-03-2017 22:30

Teşekkürler ediyorum.

Tabaklar bakır. Ortadaki büyük olanı bit pazarından buldum. Kalaycı elden geçirdi kalayladı o çok iş görür oldu. Diğerleri aldığımda kebap tabağı diye satılıyordu ama derinliği azdı. Bakır ustasına denk geldim o döverek derinleştirdi tabakları.

Izgara ve altındaki ocağı tarif ederek yaptırdım. Bu kebabı köyde bile şiş ile yapmak zor etrafı rahatsız edecek ölçüde duman çıkıyor ocaktan. Etin yarısı yağ neredeyse, bu ızgara ile o sorunu aşabildim ki lezzette de farkedilebilecek bir değişiklik olmadı. Izgaranın kanalları krom bu da büyük rahatlık sağladı paslanma sorunum yok.

kadirerson 23-07-2017 20:19

Ellerinize sağlık sayın hosseda ağzımın suyu aktı resmen ve kebabı denemek için de şevk verdiniz. Teşekkürler.

g.c. 24-07-2017 08:31

Elinize sağlık.
Ağzım sulandı çok lezzetli bir başlık olmuş.

hosseda 24-07-2017 12:35

Bu kebap hakkında çok şey yazmak mümkün ama ilgilenenler önce hacı kebap diye nette aratsınlar lütfen, 1878 yılında açılıp hala çalışan dükkanın benim tarafımdan bilinen sahibi Mehmet abidir, ilgili sahifenin solunda yer alan fotoğraftaki ortadaki uzun boylu kişidir. Son gittiğimde sanırım torunu olan son işletici, Mehmet abinin hasta olduğunu evden çıkamadığını söylediydi. Ne yazık ki son yediğimiz kebabın öncekilerle kalite farkı hissedilir ölçüde azalmıştı.

Seksen yaşında olan abim bazen işyerime uğrar, sohbet bir yerinde Aydın'a ve oradanda mutlaka hacının kebabına da gider. Her seferinde sorarım nasıl olurdu abi kebap diye, keyfle anlatır dükkanın ilk sahibi hacı amcanın kebabını. Yoğurtlu yermiş kebabı, hesap ödeme sırasında hacı amca ne yedin oğlum dermiş, yoğurtlu tek yedim hacı amca, kadifi varmı dermiş var hacı amca deyince bir lira ver yeter derdi der...

Ben kuzu etinin pişirilmesi ile alakalı her türlü çalışmayı severek yapan birisiyim. Köy evimizde geleneksel fırınım var. Son zamanlarda yaptığım tandırda ön kolun tandırda en leziz yer olduğunu kendimce tesbit ettim ancak onda da uyulması gereken husus, kolu kemikten ayıklanmış olarak değil mutlaka kemikli olarak eti tandıra koymak meselesidir. Hatta bu şekilde tandırda ( fırın tava gelir, közü dışarı alır eti bakır veya toprak kap içinde pişmeye bırakırım fırın içine- hiç ateş görmeden pişiyor benim yaptığım tandırda etler) pişirdiğim etlerden İzmirin meşhur söğüşünü yapmaya başladım ki kuzu kelleden yapılan söğüşün lezzetini geçti diyebilirim ancak ulaştığım bu lezzetlerin hiç birisi esas hacı kebap lezzetini yakalayamıyor.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 11:12.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024