30-12-2007, 22:32 | #1 |
Ağaç Dostu
|
Tokat Kebabı
Malzemeler: İri kuşbaşı et, Domates Patlıcan Yeteri kadar tuz Odun, çalı çırpı Tokat kebap Ocağı Malzemeler Patlıcanları doğramış olarak görüyorsunuz uzun patlıcanlar yuvarlak olarak enine de kesilebilir ancak kalın olmamalı ki kolay pişsin. Çalı çırpı odunlarımız çok kalın olmamalı çokta ince olmamalı ki alevli ve yüksek ısılı ateş yapsın Şişlere patlıcanları diziyoruz, bir adet patlıcan bir adet et, ilk başlangıç yağlı bir et parçası **** kuyruk yağı olursa daha iyidir bu şekilde yağ şişleri dizdiğimzide üstten eriyerek şişten aşağı doğru aksın domatesin üzerine düşsün. Dizilmiş iki adet şiş |
30-12-2007, 22:44 | #2 |
Ağaç Dostu
|
Malzemeler birbirine yaklaştıkça kebaba doğru yaklaşıyoruz, tabi bu arada şişler diziliyor (Şişleri hazırlarken patlıcanların sap kısmını dikine konduğunda aşağı kaymayı engellemek için mutlaka saplayın) Şişler yerleştirilince ocağı yakıyoruz Ocağın yanarken ki hali. Ben kapağı siz görün diye açtım kapaklar kapalı olmalı Şişler pişerken ileri aşamalardan bir görünüm Düzenleyen Selahattin Yılmaz : 30-12-2007 saat 23:37 |
30-12-2007, 22:58 | #3 |
Ağaç Dostu
|
Alt sürgülü gözdeki pişen domateslerin hali Pişmiş olan şişleri artık çıkarma vakti Domates ne halde görüyorsunuz Şişleride boşalttık Domatesi şişlerden çıkan kebabın üzerine boşaltıyoruz ve artık soğumadan imha edilir Düzenleyen Selahattin Yılmaz : 20-06-2014 saat 08:12 |
30-12-2007, 23:10 | #4 |
Ağaç Dostu
|
Afiyet olsun da bu Tokat kebabı ocağını nereden bulacağız ? Klasik kömür mangalında kömür ateşi ve dumanı ile etlerin pişmesi aslın da çok da sağlıklı değil ancak Tokat ocağında bir temas yok.Bu yönüyle çok iyi. Ankara'da bu ocağı satın alabileceğim bir adres biliyormusunuz? |
30-12-2007, 23:27 | #7 |
agaclar.net
|
Bu arada,ben meraktan bir ocak getirttim ve kebabı denedim. Kesinlikle bildiğimiz kebaptan çok farklı. Tavuk da, köfte de pişiyor. Eti yağlı seçmeniz gerek, patlıcanı da tuzlayıp şişe dizin, çok hafif bir yemek. Sadece etin yağı ile pişiyor. Yağsız et seçerseniz haşlama gibi oluyor. Ben yeşil biber de dizdim şişe, güzel oldu. Ancak şişin sonuna patlıcanın sapı gibi sert birşey saplamazsanız sebze ve etler domatesin içine düşebiliyor. Kömür derdi de yok, çalı çırpı ile pişiyor. Sağlıklı bir et ve sebze ızgarası yemeği oluyor. |
30-12-2007, 23:46 | #8 |
Ağaç Dostu
|
Mine Hanım nette biraz araştırdım, şişlere patates ve sarımsak da diziliyormuş.Sizin de belirttiğiniz gibi patlıcanlar tuzlanacak ve sap kısmı en sona takılacak. Etler bir gün önceden de terbiye edilirse çok daha iyi.Kesinlikle kuzu eti olacak. Bu mangal gerçekten diğer mangallara göre çok daha sağlıklı... Selahattin Bey, odun şart mı ? Etler ne kadar sürede oluyor? |
30-12-2007, 23:55 | #9 |
Ağaç Dostu
|
Odun sadece hızlı alev yapıyor aradaki duvar alevde değil sıcakta pişmeyi sağlıyor mangal kömürünün yanması çok yavaş kaçar. Etler 15-20 bilemediniz 25 dakikada pişiyorç fazla şişiniz varsa 2. partiyide devamında yerleştirebilirsiniz. |
31-12-2007, 00:11 | #12 |
agaclar.net
|
Bu arada sadece çeşitli sebze dizilmiş şişler de, aşağıdaki domateslerin sosuyla servis edilirse harika oluyor. Ben domatesi fesleğen, biberiye gibi bitkilerin ve baharatların ilavesiye tatlandırdım, az da yağ ilave edip pratik ve hafif bir makarna sosu elde ettim. Şişleriniz pişerken, haşladığınız makarnaya ekleyeceğiniz sebze sosu da, mangalın aşağıdaki sürgülü tepsisinde kendiliğinden oluyor. Defne de sebze şişine yakışıyor. |
31-12-2007, 00:35 | #14 |
Ağaç Dostu
|
Kirli pide... Tokat kebabının diğer tamamlayıcı unsuruymuş Tepsinin en altına yerleştirilen lavaşlar ; domates suyu,patlıcan, kuzu eti-yağı suyu ile ıslanınca Dünya'nın en leziz tadı oluşuyormuş . http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=kirli+pidesi Düzenleyen denizakvaryumu : 31-12-2007 saat 02:13 Neden: resim ekleme |
31-12-2007, 01:08 | #15 |
Ağaç Dostu
|
Ya arkadaşlar sizin başka işniz yokmu gecenin bu saatinde milletin azının suyunu akıtıyorsunuz, ya gidin siz çiçeklerinizle ugraşın, akşam akşam olurmu bu ya Selehattin hoca bak bu senin suçun haberin olsun, yalovalıları toplayıp geliyorum Tokat kebabını hazıla. denizakvaryumu sen bari uyma bunlara bak orayada gelirim. |
31-12-2007, 01:15 | #16 |
Ağaç Dostu
|
Bu arada bir Isparta'lı olarak Isparta kebabını anlatmayayım... Anlatılmaz sadece Isparta'da yenir, yanında sadece üzüm hoşafı içilir...Kadir'in yeri veya Hacıbenli'de yiyeyeceğiniz bir Isparta kebabı , şimdiye kadar kebap yemedim dedirtecek Bu kebapın iyisi erkeç etinden yapılır... Rumlardan öğrenilen bu kebap sadece ve sadece Isparta'da var. http://www.ispartaya.com/isparta/kebap/index.htm http://isik.net/?p=89 |
31-12-2007, 01:22 | #17 |
Ağaç Dostu
|
[QUOTE=denizakvaryumu;188923]Bu arada bir Isparta'lı olarak Isparta kebabını anlatmayayım... Tamam bende bir Şanlıurfalı olarak nerden başlıyayım. Çig köftedenmi, içli kötedenmi, patlıcanlı kebaptanmı, tepsi kebabındanmı, lahmacundanmı, keme kebabındanmı, baklavadanmı, tel kadayıfındanmı, neyse kalbim duracak şimdi yarın gündüz anlatırım. |
31-12-2007, 01:32 | #18 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Urfa'nın şıllık tatlısı çok güzel, o da kabul Ancak sadece erkek keçi etinden yapılan ve sadece üzüm hoşafı ile yenen Isparta kebabı hiçbir yerde yok...Bu kebabı yiyen Isparta'dan asla vazgeçemez. Isparta’ya gidip de İslamköy’ü ziyaret etmeyen, Kebapçı Kadir’de yemek yemeyenin hacılığı sayılmaz. http://www.milliyet.com.tr/2001/09/2...yazkarduz.html Düzenleyen denizakvaryumu : 31-12-2007 saat 02:06 Neden: bilgi ekleme |
|
05-01-2008, 20:06 | #19 |
Ağaç Dostu
|
Adana, Urfa kebabı, İnegöl, Tekirdağ köftesi gibi yöre isimlerini taşıyan yemeklerimiz artık o yörenin olmaktan çıkmış bütün Türkiye'ye mal olmuş hatta dünyaya yayılmıştır. İstanbul'da ya da Ankara'da lokantada Adana veya Urfa ismini telaffuz etmek o yörenin kebabını istemek için yeterli. Cidde ve Köln'deki Türk lokantasında da rahatlıkla Adana, Urfa isteyebilirsiniz.. Bu çok güzel bir şeydir. Mutfağımızın ne kadar zengin ve renkli olduğunu gösteriyor. Yörelerimizin adını taşıyan yemekleri herkes damak zevkine göre tercih eder. Kimileri Anadolu yemeklerini'da bu derece yer etmesini içine sindiremese de nüfusun büyük çoğunluğu Anadolu insanından oluşa'da genel olarak kimse bundan rahatsız olmaz. Mahalli yemeklerin böylesine büyük şehirlere hızla taşınıp yayılmasın rağmen bir kebap var ki kebapların şahıdır, hem damak zevki olarak hem de sağlık açısından hemen hemen bütün kebaplara tercih edilecek bir kebaptır. Lakin henüz büyük şehirlere taşınmamış ve henüz herkes onu tanıyamamıştır. Ama eminim ki tanıdıkları zaman tercih edecekleri ilk kebap çeşidi o olacaktır. Bu kebabın adı Tokat Kebabı'dır. Eti ekmeği, salatası her şeyi içinde çok enfes ve lezzetli bir kebaptır. Etin, patlıcanın, biberin, patatesin karışık olarak takıldığı şişler iki tarafında ateş bulunan özel bir fırında ortadaki demire dikine sarkıtılarak pişirilir. Her şey doğaldır. Ne bir yağ ne bir yabancı madde karışır. İki taraftan verilen odun ateşinin harıyla et lezzetinin sebzeye, sebze lezzetinin ete karıştığı son derece doğal bir kebaptır. Bu özel fırında piştikten sonra kaç kişilik yapılmışsa o kadar büyüklükte bir tepsinin altına lavaşlar yayılır. Sonra kebap düzenli bir şekilde dairesel olarak tepsinin çevresine şişlerinden çıkarılarak dizilir, ortasına da yine ateşte pişmiş domates düzenli bir şekilde yerleştirilir. Dışarıdan bakınca ortası kırmızı açmış rengarenk bir çiçek gibidir. Yanında salata malata istemez çünkü salatada bulunan sebze zaten önünde üstelik ateşte pişmiş olarak mevcuttur. Yanında ya ayran ya da şalgam suyu başka bir şey istemez. Lezzet ehline göre bu kebaptan önce ve sonra mideyi herhangi bir yiyecekle meşgul etmek caiz değildir. Yine ehl-i keyfe göre Tokat kebabını çatalla ve bıçakla yemek mekruhtur. Tokat kebabı elle yenmelidir. Ayrıca Tokat kebabını porsiyonlara bölmek de asla caiz değildir; lezzeti kaçar. Kaç kişilikse o kadar büyüklükte bir tepsiye göz zevkine uygun biçimde yeni açmış bir çiçek gibi yerleştirilir ve ortaya konur ve herkes kendi önünden eliyle yer. Kebabın üzerine de şöyle yandan çarklı demli birkaç bardak çay yeterlidir. Ama bu kebabı ehlinin yapması gerekir. Etini, sebzesini ehli seçmelidir. Eğer beğenmediyseniz bilin ki ustada iş yoktur. Hem göze hem sağlığa hem mideye hitap eden bu doğal kebap ne hikmetse Tokat dışına bir türlü çıkamamıştır. Bu biraz da Tokatlıların inadındandır. Tokat kebabı Tokat'ın havasında suyunda, Tokat'ın etiyle ve sebzesiyle yapılır diye bir bencillik yapılmaktadır. Oysa öyle değil. Tokat kebabı Tokat dışında da eğer usta işin ehliyse pek âlâ yapılabiliyor. Katıldığım bir Ateş Hattı programında, seyredenler belki hatırlayacaktır, Reha Muhtar "Şimdi acılı bir soru soracağım. Adana Kebabı gibi?"demişti de ben "Ben Tokatlıyım Tokat kebabı çok lezzetlidir sen Tokat kebabı gibi soru sor." diye bir espri yapmıştım. O acılı bir soru sormuş ve aynı acılıkta da cevabını almıştı. Ama daha programda telefonuma "Yeni Bosna'da seni Tokat kebabı yemeye davet ediyoruz." diye bir mesaj geldi. O davete ancak geçen hafta cevap verebildim ve Yeni Bosna Yıldırım Beyazıt Cd. 115 numaradaki Sedir Sofrası (0212.639 57 08) lokantasına 3 öğretim üyesi bir iş adamıyla birlikte gittik. Eğer damak zevkiniz var da Tokat kebabını hala tatmadıysanız gerçekten çok büyük bir eksiğiniz var demektir. Bunu bir Tokatlı olarak ben söylemiyorum. Öğretim üyelerinden -ki yemek zevki olan bir ilim adamı- ikinci kez, üstelik taa Anadolu yakasından geliyor.. O –ismi bende mahfuz- söylüyor. Tokat kebabını tattıktan sonra 13 odalı bir villada yaşayan arkadaşıyla sohbet ederken söz yemekten kebaptan açılıyor. Arkadaşına hayatında hiç Tokat kebabı yiyip yemediğini soruyor ve yemediğini öğrenince, "Allah insana 70 metrekarelik bir dairede de 300 metrekarelik bir odada da acı çektirebilir. Sen hem 13 odalı bir evde oturuyorsun hem de hâlâ Tokat Kebabı'nı tatmamışsın, bu eksiklik bu acı ve ayıp sana yeter!" diyor. Latife bir yana Tokat Kebabı hakikaten bir kez tadanın bir daha terk etmeyeceği lezzete bir yemek. Üstelik diet yapanlar için de birebir. Her şey doğal. Tokat Kebabı'ndaki bu tabiilik insanının tabiiliğinden kaynaklanmaktadır. Tokat insanı da son derece doğal bir yapıya sahiptir. Tokat insanı gıllı gışlı insanı sevmez, iyi kalplidir yiğittir merttir. Bu özelliği sebebiyledir ki Osmanlının ikinci kuruluşunda Şehzade Çelebi Mehmet başı sıkıştıkça Tokat'a gelmiş ve Tokat Amasya'dan topladığı askerle dirlik ve düzeni sağlamış, Osmanlıyı yeniden sağlam temeller üzerine oturtmuştur. Osmanlı Devletinin yeniden inşasında en büyük pay sahibi olan Tokat'ın adı tarihte Bedevi Çardağı diye geçer. Tokat'ın çemeni, yaprağı, pekmezi, meyve suları, Ayvaz suyu kaplıcaları, keşkeği, katmeri, çökeleklisi, hele de kebabı. Son yıllarda keşfedilen ve dünyanın sekizinci harikası olan Ballıca Mağarası'yla Tokat bir dünya kenti olma yolundadır. Ama bir lezzet harikası olan kebabını daha Türkiye'ye bile tanıtamadığımız için biz Tokatlılar bırakın dünyayı henüz ulusal bile olamadık. Bu ayıp ta bize yeter! Resul Tosun |
11-05-2008, 23:00 | #20 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-02-2007
Şehir: Sakarya/Sapanca
Mesajlar: 184
|
Merhabalar. Selahattin bey teşekkürler .Ben askerliğimi Tokatta Özel avcı Taburunda tamamladım.Orda kaldığım sürece Tabur dışında başka bir şey yemedik dersek yalan olmaz.Kövenle beslenen koyunların etleri enfez oluyor.Bir de bezde sucuk ları var Tokatın oda anlatılmaz güzellikte oluyur.O günleri hatırladım tarifinizle.Saygılar. |
11-05-2008, 23:19 | #21 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-09-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 3,592
|
Sevgili Deniz Akvaryumu Bir İsparta lı olarak Tokat kebabına karşı İsparta Kebabını anlatman müthiş . Biz bu tartışmayı hala oğlum Mimar Özcan Gürsel ile çok yapardık.O babası nedeni ile Turhal lı.O Tokat kebabı der ben ise İsparta kebabı derim, bu tatlı tartışma sürer giderdi. Sonunda İsparta Kebabını yedirince tamam bir daha bu tartışmayı yapmayacağım dedi. Senin anlatımına bir ilave yapmak isterim. Üzüm hoşafına mutlaka mersin ilave edilir.Mersinde biliyorsun o hoşafa muhteşem bir rayiha verir. ****** illada Kebapçı Kadir de yenmeli.Kadir amca rahmetli olunca işin başına oğlu Hüseyin geçti. |
22-07-2008, 10:11 | #23 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-06-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 551
|
Selahattin Bey, fotoğraflarla birlikte kebabı çok güzel anlatmışsınız. Bilen bilmeyen herkesin canının isteyeceği bir anlatım olmuş Hatırladığım kadarı ile sarımsak Tokat kebabının vazgeçilmezlerinden biri. Bazı yerlerde özel kebap pidesi ile servis edilir yazıyor benim hatırladığım kadarı ile normal ekmekle servis ediliyordu, bahsedilen özel pidenin nasıl olduğunu biliyor musunuz? |
22-07-2008, 19:26 | #24 |
Ağaç Dostu
|
Selahattin bey, Geçde olsa bu harika ocağı ve Tokat kebabını tanımış olmaktan dolayı çok mutluyum. Tokat kebabında kuzunun neresinden alınan et makbuldür? Bu ocakda sanki balık şiş de çok güzel olacak hayali kurdum. Acilen ocağı aramaya başlayacağım. Hoşçakalınız. |
24-07-2008, 04:59 | #26 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-10-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 585
|
Nefis bir kebaptır. Selahattin bey nispten pratik yöntemle yapmışsınız, ancak enfes görünüyor.Elinize sağlık. |
24-07-2008, 18:39 | #28 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-10-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 585
|
Alıntı:
İşte tam bundan korkuyordum. Pratik yöntem derken aslında Tokat kebabını kuyu kebabı mantıgıyla, hatta büyük ocaklarda yaptıkları söylenirdi. Ben babamdan duydum, ama bizim buralarda bu işi yapan Tokatlı bir tanıdıgımız artık o yöntemin pek kullanılmadıgını ve zahmetli oldugunu söylemişti. Et icin koldan olması gerekir derler ama genede gördügüm de bir sorarım kendisine. Sevgiler. |
|
05-08-2008, 22:12 | #29 |
Ağaç Dostu
|
|
05-08-2008, 22:22 | #30 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-06-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 551
|
Uzun zaman internette satış yapan firma aradım bulamamıştım, süper oldu bu haber Teşekkürler.. |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|