04-05-2016, 16:10 | #1 |
Ağaç Dostu
|
Muhtelif kuru pastel ve yağlı boya tablolarım
Çocuklar dünyaya gelmeden evvel boş zamanlarımı değerlendirebileceğim biraz da çizimlerime yön verebilecek bir atölyede başladı resim sanatı serüvenim. 1 seneye yakın karakalem çalıştım. Bana göre zor bir süreçti, biran evvel fırçamı bütün renklere daldırıp tuvalimi rengarenk boyamaktı arzum. Ardından kuru pastelin o muazzam dokusunu hissederek renklerle tanıştım. İnanılmaz bir duyguydu. Ders bitiminde 10 parmağımda adını bilmediğim tüm renkleri taşıyordum. Son çalışmamı tamamladıktan sonra rahmetli Tarık hocam "artık yağlı boyaya geçebilirsin" dediğinde havalara zıplamıştım çocuk gibi. Diğer çalışmalarımda olduğu gibi büyük arşivinde bulunan ünlü ressamların bulunduğu kitaplardan resmimi seçip işe başlayacağımı düşündüm. Lakin öyle değilmiş. Evvela oluşturmak istediğimiz boyut tesbit edildi. O boyutlarda marangoza çıtalar kestirildi. İstanbuldan Amerikan bezi sipariş edildi. O çıtalar cam çivileri ile çıtalar çatlatılmadan kendi ellerimizle çakıldı, Amerikan bezi üzerine gerildi. Kumaşın emiciliğini yok etmek için sulandırılmış plastik tutkal 1 kat yatay olarak tuvale sürüldü. Kurutuldu ince zımpara ile zımparalandı. 2. kat dikey olarak sürüldü, kurutulup tekrar zımparalandı. Bu işlem yaklaşık 2 defa daha tekrar edildi. Son olarak inceltilmiş bezir yağı sürülerek işlem tamamlandı. Bu süreç de yaklaşık 1 ayımı aldı. Şmdilerde pek yapamıyorum, bu sebeple eski çalışmalarımı sizlerle paylaşmak istedim. İnsanın ruhunu dinlendiren bir hobi, umarım amatör çalışmalarım hoşunuza gider… İbrahim Çallı - Manolyalar (eserinden alıntıdır) |
04-05-2016, 20:10 | #7 |
Ağaç Dostu
|
İbrahim Çallı'nın diğer eserleri de birbirinden güzel. Ama Manolyalar ayrı bir güzel. Beğenmenize sevindim. Atölye çalışmalarımızda kendi çalışmalarımızın yanısıra figür ve desen çizimlerimiz sık sık oluyordu. Hareket, duruş ve benzeri gibi. Figür ve karakter çalışmamı pekiştirmek için, mimik çizimine en uygun bu kesiti buldum, yoksa bir zorunluluk yoktu. Kendimi sınadım diyelim. Fakat o tablo benim için çok özel, çünkü sınıf atlamama sebep oldu. |
04-05-2016, 21:06 | #8 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Benim resim kültürüm Tv'de izlediğim "Bob Ross" amca ile sınırlı desem yalan "Monet'in tabloları ilgimi çekiyor. Resim sanatında insan veya doğa figürleri çizme arasında fark var mı? |
|
05-05-2016, 08:54 | #9 |
Ağaç Dostu
|
Bob Ross u pek tanımam, fakat yarım saatte tablo çıkarmasını da hayranlıkla izlemişimdir. Aramızda uçurum denecek kadar fark var diyebilirim. Bizim sürecimiz uzun. Boya kurumadan 2. boya sürülmezdi mesela. Özetle zemin renk tesbit edilir onun üzerine ışık/gölge renkleri kat kat işlenerek alttan yukarıya doğru bir işlem uygulanır. Monet, Renoir, Degas, Gauguin ve daha sayamadığım değerli empresyonist ressamların tablolarını bende çok beğeniyorum. Özgün 2 yağlı boya tablo yaptım sadece. O da renkleri tanımak, birbirleri ile karıştırdığım zaman ne ortaya çıkarabilirim diye. Ben daha çooook yolun başındayım, çömezim. Bence doğa ve figür çizimleri arasında kişiden kişiye fark vardır. Nasıl görmek ve resmetmek isteğinize kısaca ruh halinize bağlı. |
05-05-2016, 15:39 | #10 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-07-2015
Şehir: Kahramanmaraş
Mesajlar: 2,492
|
Hepsi çok başarılı Zelish,son resim biraz ürkütücü,sanırım ben de çiçek,böcek seviyorum.Tebrik ediyorum. |
05-05-2016, 17:18 | #11 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
"Bob Ross" amca dediğime bakmayın ben de pek tanımam, çocukken TV'de rast geldiğimde hoşuma giderdi çizimleri, o kadar Son tablonun ressamının ruh hali yaşadığı dönemi iyi bir şekilde yansıtıyor. Berbat bir dönemde yaşamışlar ve sanat bunu bize aktaran en güzel araç Sanatınızı icra etmenizin devamını dilerim, Sevgiyle kalın... |
|
|
|