18-11-2019, 18:49 | #181 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-11-2019
Şehir: Bolu
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
Düzenleyen Kutsalgemi : 18-11-2019 saat 21:58 |
|
19-11-2019, 00:28 | #182 | |
/
Giriş Tarihi: 19-11-2019
Şehir: Tekirdağ
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
Bir gün akacak göz yaşların kalmadığında, o kadar geç olacak ki, pişanlığını her iki cihanda da telafi edemeyeceksin... O günlerde ne hindistan cevizi aklına gelecek, ne umrunda olacak, ne de o hindistan cevizi seni kurtarıverecek... Biliyorum ki senin gibilere nasihat falan tesir etmez, bile bile yorganı yakacaksın pireye, devam et. 'söylediklerimi bir yere not et istersen' Bir kâhin Düzenleyen maybe sο : 19-11-2019 saat 00:30 Neden: [Kutsalgemi] |
|
22-11-2019, 20:28 | #183 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2018
Şehir: Alanya
Mesajlar: 116
|
Alıntı:
|
|
22-11-2019, 20:32 | #184 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-05-2017
Şehir: Bursa ( Gemlik - Osmangazi )
Mesajlar: 1,475
|
Alıntı:
GM 5 Plus d cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi |
|
27-11-2019, 18:31 | #185 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-11-2019
Şehir: Van
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
Düzenleyen Equal weight : 27-11-2019 saat 20:34 |
|
29-11-2019, 06:27 | #186 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-06-2019
Şehir: Kahramanmaraş
Mesajlar: 471
|
Ben taze Hindistan cevizini nereden bulabilirim acaba yani ben açıkçası tırsıyorum marketten alıp olmamasına |
29-11-2019, 16:28 | #187 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2018
Şehir: Alanya
Mesajlar: 116
|
Haklısınız. Eşimle beraber almıştık. O zaman uzun tür aldığımı sanmıştım. Boylanmayınca dikkatimi çekti. Eşime sorunca da kısa tür aldığımızı söyledi. Soğuğa dayanımlarını bilmiyorum ama uzun tür sütü için kısa tür suyu için tercih ediliyormuş. Kısa türün suyu daha lezzetliymiş. Biz de suyunu içeriz diyerekten kısa tür almışız. Nasıl gaza geldiysek baya uzun vadeli bir planlama olmuş. Neyse bir on yıl yaşarsa kendi cevizimize pipeti sallarız artık. |
29-11-2019, 20:30 | #188 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 21-10-2019
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 17
|
Coco bonsai. Hindistan ceviziyle yapılmış sanat eseri. https://m.facebook.com/story.php?sto...00039356870496 |
30-11-2019, 08:32 | #189 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-05-2017
Şehir: Bursa ( Gemlik - Osmangazi )
Mesajlar: 1,475
|
Umudunu kırmak istemem ama bence marketteki Hindistan cevizleri ile boşuna vaktini harcama çünkü yüzde 95 i taze değil ve çimlenmiyorlar onlarla uğraşmak yerine 200 liraya bir fidan satın al daha iyi zaten baya yaygınlaştı |
30-11-2019, 15:42 | #190 |
/
Giriş Tarihi: 30-11-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 2
|
Çoğu egzotik meyve ya da çoğu plamiyenin satışı var , ama hindistan cevizi fidanı temin etmek çok zor , çokta pahalı. Marketlerde satılanların geneli , malayan dwarf palm meyveleriymiş , dünyada ticari anlamda en yaygın olanlar bunlarmış. Lezzet bakımından tercih edilen bölge: filipinler, endonezya, malezyadan gelenler makbulmüş , ithal edilenlerin çoğu buradan geliyormuş. Tabi bu ağaçlar hibrit mi bilmiyorum, marketteki tohumlar taze olsada çimlenmiyor. Çimlense bile, fidan seçimi ve tür tespitide çok önemli, sonuçta yıllarca emek verdikten sonra ortaya göze hoş görünmeyen bir şey çıkması hayal kırıklığı olabilir. |
03-12-2019, 18:19 | #191 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-12-2019
Şehir: Bursa
Mesajlar: 2
|
Bu minyatür kokanat nereden temin edilebilir, biraz büyüyünce o cevizi oradan kesip atsak bitki ölürmü? Görünümü çok çirkin duruyor. Alıntı:
Düzenleyen Kokanat/Coconut : 03-12-2019 saat 19:03 |
|
04-12-2019, 19:29 | #192 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 21-10-2019
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 17
|
Tabi ki ceviz kısmı ayrılabilir. Çirkinlik görecelidir. Bu bir bonsai sanatı. Büyüdükçe toprağa gömüp istediğiniz hindistan cevizi ağacını elde edebilirsiniz. |
06-12-2019, 18:31 | #193 | |
/
Giriş Tarihi: 06-12-2019
Şehir: Karabük
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
Belki mesafe olarak en fazla 100 km yüzüp yakın bir kıyıda çimlenme fırsatı bulabilirler. Akdenize pek uzak sahillerde yaşayan hindistan cevizlerinin, milyarlarca yıl geçsede yolunu şaşırıp akdenize ulaşması mucize ötesi bir vaka olurdu. Akdenizde çimlenip çimlenmeyeceği hususunu sorgulamıyorum, akdenizde yüzen bir hindistan cevizi meyvesi yoktur, gören varsa söylesin. Eğer yoksa helikopterle yukarıdan üç beş tane atalım, şans onları nereye götürürse o kıyıya kök salarlar, belkide... Yahu işinizmi yok, gidin muz yetiştirin kivi yetiştirin, mango yetiştirin İyi forumlar diliyorum |
|
06-12-2019, 22:20 | #194 |
/
Giriş Tarihi: 06-12-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 1
|
Kış gelip kapıya dayanınca, hindistan cevizi aklıma geliyor. Genelde palmiyeleri insan bedenine benzetirler ya hani. Mesela hurma ağacı ile alakalı çok ortak noktası olduğu söylenir insan yapısının, ne kadar doğrudur bilemiyorum ama, insan vücudu 22 derece sıcaklığa göre ayarlanmış, acaba bu hindistan cevizi de insanla aynı hava koşullarına göre mi tasarlanmışlar? Mesela yazın evin içi 24 dereceyi gösterirken bile hindistan cevizi yağı hala erimiyor, bu noktadan bakınca sanki, özelliklede ayçiçek veya zeytin yağı ile bir kıyas yapılınca iklim değerleri sanki ortaya çıkıveriyor. Mesela, karite yağı veya kakao yağı hindistan cevizinden daha da geç eriyor, buradan anlaşılıyorki, tropiklerde kendi aralarında kademe kademe iklimlerin ip uçlarını işaret ediyor... (Sadece fikrimi söylemek istedim) Birde ağız alışkanlığı sanırım, bu bitkiler ağaç formunda olsada ağaç değilmişler, bunları sadece palmiye olarak zikretmek gerekiyormuş. (Bu kendi fikrim değil alıntı bir bilgidir) |
10-12-2019, 13:59 | #195 | |
/
Giriş Tarihi: 10-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
Belki bu dediğim şeyi onlarca kez denedim ama hiç biri sonuç vermedi. Hatta bir daha ki sefere bunu videoya alıp burada paylaşmak isterim. Bu tohumların nereden geldiği hakkında bir fikrim yok, kızıldenizden akıntı yoluyla gelmişte olabilir, meyve ithalatı yapan gemilerdende düşmüş olabilir, sonuç itibari ile akdeniz sahilinde hindistan cevizi şimdilik yetişmiyor diyebilirim. İşin birde şu yüzü var ki, bazı meyveler kısırdır, çoğaltılamaz ve çimlendirilemezler, eğer bu tip tür ceviz ise bunun hakkında derin bildi sahibi değilim. Doğru tohum tespiti çok önemlidir. Ancak yinede denemelerime devam edeceğim, farklı metotlarla tabi... Madem hindistan cevizi için en ideal mevziler ıslak deniz kıyıları olarak işaret ediliyor, o halde buralara ya çimlenme kabiliyeti yüksek olan tohumlar ekilebilir veya fidanlar dikilebilir. Sadece bir tahmin yürütmek gerekirse eğer: şunu belirtmek isterim, akıntı yolu ile bu tohumların kızıldenizden akdenize ulaşabileceği olasılığı çok zayıf bir ihtimal gibime geliyor. Çünkü biraz mantık yürütüldüğünde, yani cevizlerin çimlenme kabiliyetinin olmayışı bunların ticari gemilerle ithal edilen hibrit meyveler olabileceği olasılığını artırıyor. Fotoğraf gerçektir, yumurtalık sahili: |
|
10-12-2019, 21:28 | #196 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2018
Şehir: Alanya
Mesajlar: 116
|
Bizim forumda Hindistan cevizi hakkında yanlış bilinen bir konu var. Nedir o? Hindistan cevizi su gereksinimini denizden karşılayabilir. Tuzlu suyu kullanabilir. Yav, yok öyle bir şey! Bu fikir gittikçe yaygınlaşıyor ve forumda, farklı başlıklarda sık sık Akdeniz kumsallarında Hindistan cevizinin kendi başına hayatta kalabileceğine ilişkin yazılar okuyorum. Bunlara karşılık şimdiye kadar bunun neden olmadığına dair itirazlar var. İşi iklime bağlayıp milyarlarca yılda neden olmadı diyenler var. Okyanus akıntıları, kıtaların sürüklenmesi teorisi, buzul çağları gibi lisede, coğrafya dersinde öğrenilmiş olması gereken konuları yok sayan böyle yorumları tebessümle okuyorum. Coğrafya dersiniz boş geçiyordu da derse beden eğitimi öğretmeniniz mi giriyordu sizin? Neden milyarlarca yılda Akdeniz sahillerinde bir tane bile Hindistan cevizi çimlenip hayatta kalmadı? Düzeltilecek bir çok yanlış var. En başta şu coğrafi yanlışları bir düzeltelim. Aşağıdaki görsel bir dünya haritası. Üzgünüm ama bu kadar basitten başlamak gerekiyor. 20. yy'ın başlarında Alman biliminsanı Alfred Wegener bu resme bakarak kıtaların hareket halinde olduğu ve günümüzdeki biçimini bu yolla aldığı fikrine kapıldı. İlerleyen yıllarda yapılan çalışmalar bu fikri destekledi ve bize biraz da sanatsal bir dokunuşla aşağıdaki görseli sundu. 200 milyon yıl öncesine ait temsili dünya haritası ve efsanevi Pangea kıtası. Görüldüğü gibi ortada henüz Akdeniz diye bir yer yok. Akdeniz günümüzden yaklaşık 5.5 milyon yıl önce oluşmuştur. İşin bir de Hindistan cevizi boyutu var. Bu Hindistan cevizi diyebileceğimiz en eski fosil ise 20 milyon yıl öncesine ait. Yani milyonlarca yıl önce dinozorlar çekirdek niyetine Hindistan cevizi çitlemiyordu. İklim konusu da önemli. İklimler sürekli değişim halinde. Bu değişimin en keskin olduğu dönemler buzul çağları. Bize en yakın buzul çağı 10.000 yıl önce yaşandı. Bir de o kadar meşhur olmasa da mini buzul çağları var. Günümüze en yakını 20. yy'ın ortalarıdır. II. Dünya Savaşı, Soğuk Savaş gibi olaylar bu dönemde görülen sert kış koşullarını gölgesinde bırakır ve tarih kitapları bu durumu görmezden gelir. Ancak bu dönem dünyada kısa süreli bir buzul çağı yaşanmış hatta İstanbul Boğazı, 1954 yılında buz kütleleri nedeniyle gemi trafiğine kapanmıştır. Sizin anlayacağınız okyanusta yüze yüze kendini Akdeniz kumsallarına bırakan bir Hindistan cevizinin önünde milyarlarca yıl değil en iyi ihtimalle birkaç bin en kötü ihtimalle 50 yıl var. Tabi Hindistan cevizi öyle bir navigasyon becerisine sahipse. Hindistan cevizleri gerçekten okyanusları aşabilir. Ama bu maceraperest cevizler hem kör, hem sağır hem bilinçsizdirler. Bu yüzden yön bulma becerileri yoktur. Nereye yüzeceklerini Allah bilir. Yine dünya haritasına dönelim. Bu kez harita okyanus akıntılarını da göstersin. İşte bu akıntı yolları aynı zamanda Hindistan cevizlerinin göç yollarıdır. Gemiyle taşınmadığı sürece bir Hindistan cevizi Akdeniz'e ulaşamaz. Gulfstream akıntısı Hindistan cevizlerini Amerika'dan Britanya kıyılarına taşımaktadır. Ulaşırsa sağ kalabilir mi? Hop, en başa döndük. Yanıt, tabi ki hayır. Hindistan cevizinin su gereksinimini denizden karşılaması fikri sanırım foruma palmtalk.org'dan taşınmış. Zaten forumdaki Hindistan cevizi konulu yazıların büyük kısmı buradaki yazılardan esinlenilmiş. Aynı görseller kopyalanıp kullanılmış hatta aynı cümleler Türkçe'ye çevrilip yazılmış. Tabi ki bilgi edinirken hepimiz interneti kullanıyoruz ancak internette ulaştığımız bilgilerin doğruluğunu kontrol etmeliyiz. Yoksa yanlış bilgiyi yayarız ve internet tabiriyle trollenmiş oluruz. Forumdaki yorumlara bakınca da ben bunu görüyorum. Birisi trollemiş, ötekiler trollenmiş, trollenenler bir daha trolü trollemiş. Kim balık, kim balıkçı belli değil. Hindistan cevizi tuzlu ortama karşı dayanıklıdır ve bu yeteneği sayesinde kumsallar gibi güneşi bol yerlerde yayılım gösterebilir. Hatta bazı ceviz ağaçları daha fazla güneş ışığı almak için denizin üzerine doğru yatar. Gerçekten hoş bir görüntüdür. Bu görüntüye bakıp hemen romantikleşmeyin. Hindistan cevizi su gereksinimini denizden karşılayamaz. Deniz suyuyla Hindistan cevizine sulama yapılamaz. Yapılan çalışmalar Hindistan cevizinin en fazla %0.6 oranında tuzlu suyu kullanabildiğini gösteriyor. Örnek olarak Akdeniz'in tuzluluk oranı %3,5 yani neredeyse azami oranın 6 katı. Peki sahilde cevizler nasıl hayatta kalıyor? Tıpkı diğer ağaçlar gibi yağmur ve yeraltı sularıyla. Hindistan cevizi yetişen sahiller aynı zamanda bol yağış alan yerlerdir. Cevizler su gereksinimini yağmurdan ve yeraltı suyundan karşılayabilir. Bu sayede hayatta kalırlar. Akdeniz sahiline bırakılan çimlenmiş bir Hindistan cevizi içindeki besini kullanarak bir süre hayatta kalır. Ancak hazirandan eylüle kadar neredeyse hiç yağmur yağmadığından kuruyup ölür. Tropik bir adanın yeşil görünmesini sağlayan yeraltı suları Ben Akdeniz sahillerinde, mikro iklim alanlarında Hindistan cevizi yetişebileceği fikrine karşı değilim. Denenebilir, zaten biliyorsunuz ben de deniyorum. Ama Akdeniz'de Hindistan cevizi yetiştirilmek isteniyorsa sulanması şart. Keşke yetişse. Hindistan cevizine Hindistan'da "gerekli her şeyin yetiştiği ağaç", Endonezya'da "1000 işe yarayan ağaç" denir. Meyve vermese de olur. Bize o ağaçları görmeye gelen turistler yeter. Ama sahile üç beş ceviz gömelim yok öyle olsaydı kendiliğinden olurdu zaten gibi romantik tartışmalarla bir yere varılamaz. Maalesef, bu haliyle forumumuz bilgiden çok fantastik kurguya göz kırpan trollük denemeleriyle dolu. |
12-12-2019, 09:25 | #197 | |
/
Giriş Tarihi: 12-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 7
|
Alıntı:
Türkiye'de hindistan cevizi yetiştirilmesi denenmişmi, Türkiye'de varmı soruları asıl merak konusu olsa da, ben bunlarla ilgilenmiyorum. Mutlaka denenmiştir, çünkü meraklı insanlar azımsanmayacak kadar fazla. Kıta hareketliliği ise insan ömrü içerisinde gözle görülür bir kayma bile değilken, bu çok uzun vadeli iklim değişimleri bitki mutasyonlarıyla birlikte gerçekleşen sayamayacağımız bir dönemdir, konumuz dışı. Belki astronomik olarak gezegenimizin ani eksen kaymaları ile günümüzde iklim değişikliği olması zaten söz konusudur... Yeraltı suları, yağışlar ve tuz üçgeninde ise yaptığınız yorum kendi tahmininiz doğrultusunda bir yaklaşımdır, bu bağlamda bende kendi tahminimi ortaya koymak isterim, deniz kıyısında yetişen tüm halofit bitkilerde ister yer altı suları olsun, ister yağış olsun tuzluluğu gideremez, bence tuzlu su orada sulama için her daim üstünlük sağlayacaktır. Ama ülkemiz yaz aylarında bile yağışlı olduğu için çok risk söz konusu değil. Ama çöl kenarları için bile olsa bu yöntem ideal, arap yarım adasında buna eş değer yığınla örnek teşkil edecek bitki türleri var: https://www.google.com/maps/place/Se...3!4d54.1107505 En aşağıda paylaştığım görsellerdeki gibi tall palmiyelerin tohumlarından temin edilebilirse eğer, çimlenme kıyıya sıfır şeritlerde eminim rahatlıkla başarılı olacaktır. Şunuda belirtmek isterim, onun dışında, isterse mikro iklim olsun, iç kesimlerin neresi olursa olsun hindistan cevizi asla doğal ortamda yetişmez, hiç boşuna emek zaman telef etmeyiniz. İç kesimlerde şöyle yetişebilir(belki): kıyıda adaptasyon sağlandıktan sonra meyve alınırsa, alınan meyvelerden anaç olarak klonlanma yapılabilir... Ancak, meyveye gelince, meyve alabilmek; işte o asla garanti değil, akdenizde zaten yetişmesi mümkün olmayan bir bitkiden meyve alabilmek imkansızdır, bildiğim kadarıyla bermuda adalarında mesela hindistan cevizleri yetişmektedir, ülkemizden daha sıcak iklimi olmasına rağmen hindistan cevizleri meyve üretemiyorlar: https://www.google.com/maps/place/St...8!4d-64.675827 Bu durumda, Karayiplerden falan, yetişkin, en az 10 metre uzunluğunda sağlıklı hindistan cevizi ağaçları ithal ederek kıyıya uyarlayıp bir kaç yıl ülke iklimini tanıdıktan sonra alınan meyvelerinden tekrar adaptasyon yapılabilir. Bu zahmetli aşamalar ile zaten kimse uğraşmaz, belki ispanya, italya, portekiz ya da israil bunlar üzerine kafa yorar ise eğer, biz onlardan hazır fidanlar temin edebiliriz ) Sadece mangrovlarda durum değişik, o da tuz ile bağlantılı değil, med cezir şarttır, sürekli kökler bataklığı sevmez, bir dönem kurak zemin, bir dönem ıslak bir zemin ortamı sağlanması gerekir, tabi bu değişmeyen bir kural ölçütü değildir, yinede denenmeden bilinemez: youtube.com/watch?v=bl9QiAqwhCE Ayrıca: Trollük iddialarınız abartılı, bu site en son trollük yapılacak bir yer, kim kimi niye sazanlamak istesin ki, burada trollük yapanın ne menfaati olacak, zan altında bırakacak sözler sarf etmişsiniz. Düzenleyen Sıfır bіr : 12-12-2019 saat 11:02 Neden: youtube.com/watch?v=bl9QiAqwhCE |
|
12-12-2019, 14:32 | #198 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2018
Şehir: Alanya
Mesajlar: 116
|
Alıntı:
https://hort.purdue.edu/newcrop/duke..._nucifera.html HS40/MG043: The Coconut Palm in Florida Purdue Üniversitesi web sayfasında şu ifadeleri kullanmış. There is no evidence that salt is beneficial as is sometimes claimed. They can withstand a degree of salinity, about 0.6%, which is lethal to many other crops. Zaman zaman aksi iddia edilmesine rağmen Hindistan cevizleri için tuzun gerekli olduğuna dair bir kanıt yoktur. Bir çok bitki için ölümcül bir değer olan %0,6 civarında tuzluluk oranına dayanabilirler. Florida Üniversitesi de benzer ifadeler kullanmış. The coconut palm is typically found along tropical, sandy shorelines since it can tolerate brackish soils and salt spray. However, salt is not required for the growth of healthy coconut palms, which can be successfully grown well inland. Coconut palms grow well in a wide range of soil types and in a wide pH range, from 5.0–8.0, provided the soils are well drained. Tuzlu toprağı ve tuz spreyine dayanabildiği için Hindistan cevizi tropikal kumlu sahillerde sıklıkla görülür. Ancak Hindistan cevizinin sağlıklı büyümesi için tuza gerek yoktur ve iç bölgelerde de başarılı bir şekilde büyür. Hindistan cevizi su geçirimi iyi olan zeminlerde 5.0'dan 8.0'e kadar pH aralığında farklı toprak tiplerinde büyüyebilir. Yine Florida Üniversitesinden, bu kez ıslak zeminlerle ilgili; Coconut palms are tolerant of waterlogged or flooded soil conditions for a few days. However, trees may decline and die when exposed to prolonged flooding or waterlogged soils. Hindistan cevizi çok ıslak ya da sel altında kalan zeminlerde birkaç gün dayanabilir. Ancak bu durum uzarsa ağaçlar zayıflar ve ölür. Anlaşılan dalgaların ıslattığı kumsallara Hindistan cevizi dikmek berbat bir fikir. Türkiye'de bu şekilde ekilen bir Hindistan cevizi kısa sürede ölecektir. Hatta muhtemelen bu yöntemle Tayland'da bile başarılı olunamaz. Zaten paylaştığım her iki yazıda da Hindistan cevizinin dikiminin nasıl yapılması gerektiği uzun uzun anlatılmış ancak hiç birisinde kumsalda dikim yapılması önerilmemiş. Türkiye'de mikro iklim alanlarında Hindistan cevizinin yetişebileceği fikri bana ait. Elimde bununla ilgili başarılı bir çalışma yok. Üstünkörü deneyen bir kaç kişi olmuştur ama bu bize bir fikir vermez. Ama iddiam mesnetsiz de değil. Florida Üniversitsi'ne göre Hindistan cevizi iklim istekleri ve soğuğa dayanımı; Successful growth requires a minimum average temperature of 72°F and an annual rainfall of 30–50 inches or more. Coconut palms are not suitable for areas that regularly experience freezing temperatures. Coconut palms require full sunlight and are tolerant to wind and to temporary flooding. Başarılı gelişim için en az 22°C ortalama sıcaklık ve yıllık 800 mm yağış gerekir. Hindistan cevizleri düzenli biçimde dondurucu soğuklar görülen yerlere uygun değildir. Hindistan cevizleri tam güneş ışığı ister. Rüzgara ve kısa süreli sellere dayanabilir. Coconut palms will be injured and may be killed by temperatures below 32°F (0°C) and may show chilling injury symptoms of leaflet necrosis at temperatures as high as 40°F (5°C). Prolonged exposure to non-freezing temperatures in the low to mid 30s°F can result in permanent trunk damage and even death of the palm. More severe freezes can also result in death of the bud. Research has shown that the severity of cold injury is greatly reduced for these palms when they have been properly fertilized. Hindistan cevizleri 0°C'nin altındaki sıcaklıklarda zarar görür ve ölebilir. 5°C'nin altındaki sıcaklıklarda soğuktan zarar görebilir ve yapraklarında kurumalar olabilir. 2-3°C'de, dondurucu olmayan uzun süreli soğuklar gövdeye zarar verebilir hatta ağacı öldürebilir. Daha da düşük sıcaklıklar tomurcuğun ölümüyle sonuçlanabilir. Araştırmalar, uygun gübrelemenin soğuk nedeniyle oluşan zararları önemli oranda azalttığını göstermiştir. Elimde mikro iklim görülen yerlere ait iklim verileri yok ancak Alanya merkez için konuşmak gerekirse yıllık ortalama sıcaklık 18-19°C, yıllık yağış ise 1000 mm'nin üzerindedir. Sıcaklığın en düşük olduğu aylarda bile ortalama sıcaklık 11°C'nin üzerinde. Mikro iklimlerde bu oran daha da yüksek. Yağış yazın yok denecek kadar az olsa da bu durum sulamayla giderilebilir. Güneşe de diyecek yok. Birkaç yılda bir görülen kısa süreli donlara karşı da uygun gübreleme ve basit önlemler işe yarayabilir. Kısacası Türkiye'de, Hindistan cevizi yetiştirilebilir. Ama ıssız bir kumsalda değil. Geçirimi yüksek bir zeminde, soğuğa karşı korunaklı bir yerde ve uygun gübreleme ve sulama yapılarak. Trollük iddiam hiç de abartılı değil. Birisi ortaya yalan yanlış bilgiler atıyorsa, saçma sapan, hiçbir bilimsel yanı olmayan ekim dikim yöntemleri öneriyorsa, bu yaptığını da ısrarla tekrarlıyorsa ortada bir trollük var demektir. Dikkat edin bunu yapanların hepsinin varsa 1-2 mesajı var. Neden? Şifresini unutmuş, yersen. Bundan ne menfaat elde eder onu da yapana sormak gerek. Haklısınız bu site trollük yapacak en son yer. Bu tip yazılardaki fikirlerin doğruluğuna kanıt olarak birkaç manzara resmi paylaşılacağına adam akıllı referanslı bilgiler paylaşılırsa kimse zan altında kalmaz. |
|
12-12-2019, 23:28 | #199 |
/
Giriş Tarihi: 12-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 1
|
salt: youtube.com/watch?v=xm3cE_gbXRI evet evet fotoğraflara bakılırsa deniz kıyısında yetişen hindistan cevizlerinin kökünde hiç tuzlu su yoktur, aslında görsellerdeki o en mutlu görünen kıyılardaki ağaçların hepside ölmüştür. florida ordaysa arşın burada. meşhur kinaye aklıma geldi..."oh! öldüm!" der ve kepçeyi tekrar çorbaya batırır. hoca en sonunda dayanamaz ve adamın elinden kepçeyi alarak: "yahu ver şunu da biraz da biz ölelim!" der. hatta şöyle denilse daha yeridir; aslında o sahillerde bulunan ağaçların tamamı yapay hindistan cevizidir. deseymiş o kalforniya üniversitesindekiler, tam kitabına uyacakmış bu söz ayrıca, denizin içersindeki tuzluluk oranını falan tartışmıyorum, sonuçta tuz var mı var, tuz zararlıysa peki, neden en yakışıklı ağaçlar sahil kenarında yetişenler peki? farzı misal yağmur yağdı, bu koskoca denizin içindeki tuzu yüzde kaç yok edecek, kaç gün kaç saat yok edecek? bu mantığa göre yağmur yağdığı için kıyılarda 365 gün sadece tatlı su var demek anlamına geliyor ki, bu imkansız hergün yağmur yağması gerekir, farklı farklı yağış türleri, iklim türleri, farklı hava koşulları var herşey yazıldığı gibi işlemiyor ne yazıkki, ona kalırsa, çoğu yerde 10 derece altında hindistan cevizinin öleceği bilgisi yaygın, öte yandan gözle görülür kanıtlar var ki bunun aksini zaten ortaya koymaktadır. ben sizinle tartışmak iççin burada değilim. bir cümle ile özetleyeyim, hindistan cevizi ile alakalı görsellerin çoğunda, özellikle sahilde bulunan ağaçların nekadar sağlıklı göründüğü aşikardır. bende buradan yola çıkarak düşündüm. üstelik akdenizde yılın büyük kısmı yağışlı, sahile dikim yapılırsa, çok yağış nedeni ile sizin mantığınıza göre akdenizdeki tuzluluğu da azaltabilir. muz için, çok işitiriz; 'muz denize yakın olacak' şeklinde bir kaide bile var, bölge halkı bunu gayet iyi bilir. sonuç olarak: akdeniz ikliminde bu sert ve yağışlı kışlar varken hindistan cevizi hayatta kalamaz. toprak geçirgen bile olsada, zemin sürekli nemli kalacağından, kökler çürüyecektir, iç kesimlerde kök çürümesini önleyebilcek bir gübre ya da ilaç icad edilmedi. kök çürümesini ancak tuz önleyebilir, tuzlu su yahut deniz suyunu iç kesimlerde kullanmak toprak kalitesini kalıcı olarak bozacağından. hindistan cevizinin kışın en güzel hayatta kalabileceği yerin kıyılara en yakın yerler olduğunu ileri sürdüm. kendi fikrim olduğunu belirttim. bunu nesi trollük? hiç bir şeyi test etmeden tersini iddia edemezsiniz. akdenizde; bir tane kıyıda yapılmış talihsiz bir dikim deneyi örneği gösterin o zaman haklısınız demektir! |
13-12-2019, 06:59 | #200 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-05-2017
Şehir: Bursa ( Gemlik - Osmangazi )
Mesajlar: 1,475
|
Forumu ne hâle getirdiniz ? Boş boş konuşup insanlarla dalga geçmeye bayılıyorsunuz anlaşılan , burası eğlence yeri değil eğlenmek isteyenler lunaparka falan gitsinler Konunun adına tekrar bakmanızı öneririm Hindistan Cevizi konusu değilmi ? Peki biz bu konuda ne yapıyoruz ? Hindistan Cevizini ülkemize nasıl adapte edebiliriz ve nasıl yetiştirebiliriz bunları tartışıyoruz değilmi ? Siz de gelmişsiniz habire farklı hesaplar açıp milletle dalga geçiyorsunuz farkındaysanız biz bunlara gülmüyoruz ve yaptığınız şeylerin komik olduğunu da düşünüyorsanız yanılıyorsunuz komik değilsiniz Kusura bakmayın ama sizin bu yaptıklarınızı benim 7 yaşındaki yeğenim bile yapmaz Forumu kirletemezsiniz ve burdaki insanların emeğinede laf edemezsiniz kusura bakmayın ama kendiniz bir halta yaramayıp başkalarının emeğine laf etmekte sizin gibi ukala insanların işi Ayrıca buraya gelip te yok psikolojim bozuk yok şunu kullanıyorum yok bunu kullanıyorum diye kendini acındırmana gerek yok hasta olabilirsin herkes hasta olabiliyor ama kimse senin gibi yapmıyor Forumun yetkilileri nerede ? Tatile çıktılar sanırım hiçbirşeyle uğraştıklarını göremedim ? Madem forumu açıyorsun kontrol altındda tutmayı da Bileceksin , Öyle forumda yöneticiyiim diye gezmeyle olmuyor bu işler , Forumda sırf bu yüzden insan kalmadı 20-25 kişi anca var epi topu gerisi de ya hiç girmiyor **** ayrılıyor , Peki bu kişiler neden forumdan ayrılıyor ? Cevabını da hemen vereyim bazı üyeler yeni üyeleri kovmaktan beter ediyor da ondan Neyse forumu bırakan insanların yazmak istediklerini teker teker yazdım , Görüşmek üzere |
13-12-2019, 11:06 | #201 | |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 6
|
Alıntı:
https://www.tripadvisor.com/Location...erto_Rico.html Planting Coconut Trees on North Ambergris Caye ******** Sanırım arkadaş engelli bir vatandaş ona saygılı davranalım. Gerçekten engelli olduğu için saygı duyuyorum. Bu arada diğer tüm engelli insanlardan özür diliyorum, elbette engelli diye çoğu insan uyarılmaz yaftalanmaz, ancak bu arkadaş ucube bir engelli olduğu için onu açıktan uyarma gereği duydum. Sıfırbir nedenmi? Araştırmadan etmeden kaynaksız sözler sarf etme lütfen, bermuda da yetişen cocos nucifera palmiyeleri meyve vermektedir, al sana gps adresi ve fotoğrafı: http://www.google.com/maps/place/St+...8!4d-64.675827 Düzenleyen Akçay Εdremіt : 13-12-2019 saat 11:40 |
|
13-12-2019, 14:08 | #202 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2018
Şehir: Alanya
Mesajlar: 116
|
Ben kimsenin mesajını alıntılayıp da sen trolsün demedim. Forumda trollük yapanlar var. Teyitsiz bilgi yaymayalım dedim. Döküldünüz geldiniz. Ama ne dökülmek. Bakın, burası çok komik; hatta şöyle denilse daha yeridir; aslında o sahillerde bulunan ağaçların tamamı yapay hindistan cevizidir. deseymiş o kalforniya üniversitesindekiler, tam kitabına uyacakmış bu söz Kaliforniya Üniversitesi de nereden çıktı acaba? Durun bir fikra da ben paylaşayım. İki adam bir yerde oturuyorlarmış. Derken yanlarına bir turist gelmiş. "Hello, can you speak English" demiş. Bizimkiler "Yok." -French? -Yok. -Deutch? -Yok. "Thank you." demiş gitmiş turist. Bizimkilerden biri öbürküne "Biz de mi yabancı dil öğrensek?" demiş. Öteki de "Yok be, bu o kadar dil biliyor da ne oluyor." demiş. Sizinki de o hesap. Bence hemen Florida Universitesine bir e-posta atın. Her ne kadar mesajınızda sorduğunuz saçma soruların yanıtları yazımda olsa da bu soruları bir de onlara sorun. Eminim engin bilginizle onlar da ikna olur. Botaniğine de Hindistan cevizine de lanet olsun deyip mesleği bırakırlar. Diğer forum üyelerinin yazdığı gibi özel bir durumunuz varsa geçmiş olsun. Bu arada paylaştığınız manzara resimleri güzeldi. Doğruya doğru. |
13-12-2019, 20:37 | #203 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 4
|
Bu konuda ki görüşüm hala değişmedi. Üzgünüm yine fotoğraflar paylaşacağım, ama siz yinede inanmayın denize çok yapılan bu ağaçlandırma çalışmalarının görüntüleri fotomontaj değildir, daha buna benzer olarak çok görsel var isteyen gogul hazretlerinden kolayca teyit edebilir Bu dikim şekli akdenizde yapılamaz, bizim kumsamllarımız daha tuzludur falanlar filanlar, demeyin; çünkü adama sorarlar: hiç denedinmi? Nereden teyit ettin akdeniz kıyısında hayatta kalamayacağını? Düzenleyen Sιfιr bir : 14-12-2019 saat 12:27 |
15-12-2019, 17:13 | #204 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 6
|
Endemik Datça Hurması (phoenix theophrastii) Bu sıralar hindistan cevizi gündemi değişti herhalde, bu kervana birde halophyte kelimesi mi eklendi? Olmadı Datça hurmasının da tuz'cul olduğu falan ortaya atıldı. Şu var ki, hurma palmiyesi ne kadar tropikal çöllerde yetişse, veya ne kadar egzotik bir tür olsa da, ak deniz de, hatta ege bölgesine bile kolay adapte edilebilir. Ancak şu var ki; ülkemizin bağıl nem oranı çöllerden çok yüksek olması sebebi ile belki meyve kalitesi çöllerde yetişen hurmalara nazaran iri olmayabilir. Hindistan cevizi için ise, olay bambaşka, bırakın meyve alabilmeyi yahut meyve kalitesini falan konuşmak için çok erken, çünkü hindistan cevizi ağacının henüz hayatta kalabilitesi bile neredeyse imkansızdır, önce ağacı yetiştirmeyi başarın meyve işine sonra bakarsınız Mesela Datça hurması ve Hindistan cevizini kıyaslarken, ortak nokta arama çabaları ile nereye varılacağını anlayabilmiş değilim... O kadar kaliteli toprak düzenleyiciler varken, üst düzey gübreler varken, nebiliyim yani gizli kök izolasyonları ile çözüm aramak varken; tuzu neden bir mucize gibi göstermeye çalışıyorsunuz, kaynağınız nedir? Koskoca ülkede, bu iş ile alakalı o kadar uzman ve yetkili makamın, güya bilmediği görmediği bir şeyi ortaya koymaya çalışmak niye? Hiç kimse göremedi de, bir tek siz mi fark ettiniz bunu? Bu kadar arge ve deneme yanılmalar var. O zaman eğer, iddianıza göre hindistan cevizi ağaçlarının, ak deniz kıyısında hayatta kalma ihtimali varsa, bunu test edin, haklı çıkarsanız, yapılan tüm araştırmaları madem baştan yazdırın, klavye başında yazarak bu işler yürümüyor, akıl vermeyin uygulayın bizlerde inanalım! Şunu belirteyim ki; ülkeye özellikle erişkin palmiye ithalatları yasal değil, bu sebeple, size tavsiyem, çimlendirebildiğiniz tohumları serada bir kaç yıl büyütün, sonra kıyılara transfer edersiniz. Ha illa ben yeni filizlenmiş tohumu ya da henüz hiç filizlenmemiş tohumu kıyıya ekerim diyorsanız o da sizin bileceğiniz iş... Bence madem bu işe kalkıştınız üç ayrı aşamayı da deneyin, kıyı da tohumların filizlenme potansiyeli var mı hem bunu da teşhis etmiş olursunuz. 1) Birkaç yaşında büyümüş erişkin palmiyelerin ekimi 2) Filizlenmiş tohumların ekimi 3) Filizlenmemiş tohumların ekimi Not: Başkalarının argo yorumları, tenkitleri onları bağlar, forumda ne döndüğünü bilemiyorum ancak, eğer tavsiye formunda bir şeyler karalamak gerekiyorsa, bu işe kafa yormayın, yol yakınken geri dönün, devlet değilsiniz, işinizi gücünüzü boş şeylere harcamayınız. Nacizane görüşüm, saksında bahçende yetiştir o na bir şey demem, ancak takıntılı boyutta kendinizi kaptıracak kadar önemli değil, hayat kısa, enerjinizi verimli şeylere odaklamaya bakınız. E zaten elbette kabul görmüş dünya üzerinde bizlerde bir tuzu kuruluk modu da var, batılılar bizim yerimize her araştırmayı sağolsunlar yapıyorlar, yani nil nehrinde yaşayan dişi kırılmış bir timsahın bile damağına implanta varıncaya kadar yapıyorlar. Çok şeye gerek yok, evinize köyünüze bakın, dediğim gibi, devletten zengin değilsiniz, çevrenize hizmet edin, hindistan cevizine daha çok yol var. Düzenleyen Akçay Εdremіt : 15-12-2019 saat 18:23 Neden: www.agaclar.net/forum/agaclar-hakkinda-genel-konusmalar/27930.htm#post1578143 |
15-12-2019, 19:27 | #205 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 4
|
Asıl sazancı olan kendinizsiniz , farklı hesaplarla girip , millete ucube damgası vurup , fişliyor musunuz ya da şişliyormusunuz belli değil. Hepi topu şurada yazan gerçek kişi sayısı beş parmağımı geçmez, hatta belkide o kadar bile kişi yoktur. Tutarsız yorumlarınız artık kabak tadı veriyor , önce kılavye başından kalkmamak ve boş iddialarla hiç bir şey yapmamaktan falan bahsederken , sonra duruma tam tersi bir elbise geçirip , yok bu işlerle bukadar uğraşmayın , boş işler hayat kısa diyorsunuz , artık bir yerde durmak şart. Uğraşalımmı uğraşmayalımmı? Arge marge işine kalkıştığım felan yok, merak etme gaza gelen bir yapım da yok, kafa karıştırma taktiğiyle algı yönetimini ancak sen evde kendi çocuğuna dene de, sütünü zamanında içsin. Hindistan cevizi üzerine tesis kurma, arge yapma meşgalesi niyetim olduğundan falan söz ettiğimi hiç hatırlamıyorum , böyle bir şeye gücüm yetse bile kalkışacak kadar enayi de değilim , hali hazırda zaten işletmemde çalışan tek elamanımın öğle yemeğini bile veremeyecek bir krizin içersindeyken , banane hindistan cevizinden şundan bundan. Süslü ama, üstü kapalı hakaret kokan yorumlarınız çok abes. |
16-12-2019, 22:17 | #206 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 6
|
Yani evet dünyadaki referanslara bakılırsa, hindistan cevizi ağacının akdenizde yetişmeme sebebi yağışlı kış aylarıdır, ancak siz kıyı şeridi ekimi metodu kullanarak, kış mevsimi ile alakalı sorunu belki çözebilirsiniz ama, bu defa bitkiyi ayazdan değil, yaz aylarında tuz ve sıcaktan dolayı riske atacaksınız. Tartışmaktan konuya odaklanamıyorum, taksit taksit yazamaktan yoruldum. Ancak küçük ve önemsizmiş gibi görünen, önemli bir şey var, hindistan cevizinin tolere edebileceği bir tuz oranı var. Akdeniz tüm dünya okyanuslarına kıyasla, bildiğim kadarıyla en fazla tuz oranını içermektedir, yaz ayları üstelik yağışsız geçeceği için, yoğun tuz bitkiyi yakabilir. Var sayalım kıyıya yakın bir dikim yapıldı, yılın 9 ayı yağışlı, zemin yağışlarla ıslanacağı için tuzu kısmen olsun azaltabilir, haziran, temmuz, ağustos ayları kurak geçeceği için akdenizin yoğun tuz içeren dalgaları bitkiyi öldürebilir. https://tr.climate-data.org/asya/tue...a/alanya-1033/ |
17-12-2019, 16:24 | #207 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 4
|
Ha, ha, ha. Evet ak deniz o kadar tuzlu ki kenarında ot bile bitmez. Sizler hindistan cevizi yetiştirmeye engel olanlarsınız, bana ne Florida araştırmaların dan, Florida ile benim deniz minerallerin, havam, rüzgarım toprağım aynı değil ki, belki hatta onların kastettiği yerlerde denenmiş ve de yetişmezken, benim sahillerimde oralardan daha da güzel ve verimli olmayacağı ne malûm? İşte bir batılı ile ortadoğulu arasındaki fark bu, eminim o florida araştırmalarını yapanlar, benim söylediklerimin mantığını anlar ve test aşamalarını farklı yörelerde denedikten sonra bir karara varırlardı. İster yetiştirin, ister yetiştirmeyin, kimseyi enterese etmez, halâ ısrarla iddia ediyorum ki, eğer kıyılara şu fotoğraftaki yere, tarif ettiğim şekilde dikilirse kesinlikle hayatta kalacak, hatta meyve bile verecektir. İsterseniz bahse bile girerim. Hani troll dediniz ya, aksini ispatlamaya hazırım. Örneğin: |
17-12-2019, 17:10 | #208 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Balıkesir, Akçay
Mesajlar: 6
|
Evet akdenizin yaz ayları kurak, hem kurak hemde tuzlu kıyılarda yetişme özelliği olan, çam ve zeytin ağaçlarının, veya akdeniz kıyısında yetişme özelliği olan tüm farklı bitkilerin, tuzlu zemini hindistan cevizine oranla nekadar tolere edeceğini tam biliyormusunuz? Hindistan cevizinin, bunu tolere edip etmeyeceği konusu bambaşka bir kıyastır. Akdeniz kıyılarındaki florayı bir referans olarak almamalısınız, tüm bitkilerin yapısı farklıdır, örneğin çam ağacı tuz ve kuraklığa daha dayanıklı demekki, ancak hindistan cevizi kuraklıkta tökezler, sıcak havalarda özellikle bol sulama ister. Üç aylık yaz dönemindeki az gerçekleşen yağışları tolere edipte, iklime adapte olup olmayacağı konusu riskli bir süreç. Son yıllarda popüler olan bu yöntemi yabancı forumlarda da anlatıyorlar, bugün keşfedilmiş bir şey değil, buyrun fotoğrafları buraya bırakıyorum. Bakın ilk en üstteki fotoğrafta, çok sayıda hindistan cevizi sahile dikilmiş, ağaçların ne kadar verimsiz oldukları belli, hepsi sararmış. Israrla, buna rağmen macera seviyorsanız demekki... Neyse saygı duyuyorum, ayrıca her türlü iddiaya varım. |
17-12-2019, 17:37 | #209 |
/
Giriş Tarihi: 13-12-2019
Şehir: Adana - Yumurtalık
Mesajlar: 4
|
Bu kadar velvele, bu kadar demogoji, laf oyunları, en ince makul detayları bile paylaşmama rağmen her şeye bir kulp takmanız fazlasıyla tuhaf. Gün gibi ortada olan bir şeyi neden süslü laflarla evirip çeviriyorunuz. Sanki asıl troll sizler gibisiniz, bir kişi kaç tane ayrı ayrı hesabı kullanıyor kestiremiyorum ve hala kuşku içindeyim. Anladımki olay hindistan cevizinin burada yetişip yetişmeyeceği falan değil, aslında birileri hindistan cevizinin yetişmemesini istiyor! Gerçekten sebep ne? Hindistan cevizi istilacı bir bitki falanmı? Diğer bitkilere ya da insan sağlığına bir zararı falan var da ben mi bilmiyorum? |
18-12-2019, 09:50 | #210 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-12-2019
Şehir: Karşıyaka (İzmir)
Mesajlar: 3
|
Alıntı:
'yapamazsın, edemezsin, boşuna deneme, bu olmaz' falan denildikten sonra, kimileri neleri değiştirip ne başarılara imzalar atmışlar. Ruhunuzda böyle bir inanç veya ilham varsa aksini kanıtlayınız o zaman, burada ki atışmaların kimseye faydası yok. Madem bu kadar iddialısınız, bunu kanıtlayınız, elle tutulur bir sebeple geliniz ve insanlar inansın. Tüm araştırmaları çürütmek istiyorsunuz madem bunu gösteriniz. |
|
|
|