agaclar.net - Kamu Spotları hakkında

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/)

- Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda Hukuk ve Politikaları (http://www.agaclar.net/forum/doga-cevre-ekoloji-gida-hukuk-ve-politikalari/)

- - Kamu Spotları hakkında (http://www.agaclar.net/forum/doga-cevre-ekoloji-gida-hukuk-ve-politikalari/32444.htm)

Kamu Spotları hakkında

Alıntı:

PLAN DEĞİŞİKLİĞİ ÜZÜM BAĞLARI VE ZEYTİNLİKLERİ MAHVEDECEK

Plan değişikliği işlemi ile Malkara ve Şarköy’de kurulacak olan termik santraller resmi ‘mavi bayrak’ işaretini hak eden Şarköy’ü, Marmara Denizi’ni; saklı cennet kabul edilen, resmi koruma altındaki doğal varlık Uçmakdere’yi, SİT Alanı ilan edilen koruma altındaki Şarköy Gaziköy’ü; binlerce dönüm üzüm bağlarını ve zeytinlikleri mahvedecektir. Bunun sonucunda bölge turizmi yok olacak; Trakya Bölgesi’nde canlı yaşamında çok ciddi sağlık sorunları, hava, toprak ve su kirliliği de meydana gelecektir.

TRAKYA’DA YERİN ÜSTÜ YERİN ALTINDAN DAHA DEĞERLİDİR

Önceki Çevre Bakanlığı ÇED ve Planlama genel müdürü Fevzi İşbilir’ in Edirne DSİ plan hazırlık ve vizyon toplantısında belirttiği gibi ‘Trakya’da yerin üstü yerin altından daha değerlidir.’ Bu sebeple dünyanın ve Türkiye’nin en verimli ve 1. Sınıf tarım arazilerinin olduğu üç tarafı üç ayrı denizle çevrili Trakya’mızın herhangi bir noktasına termik santral kurulmasına, enerji üretim ve depolama tesislerine hukuki zemin sağlayacak her planlama işlemi kamu yararına, halk sağlığına, doğal yaşama ve elbette hukuka açıkça aykırıdır.

‘PLAN DEĞİŞİKLİĞİ ACİLEN İPTAL EDİLMELİ’

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, öncelikle Trakya’da yaşayanlara ve Danıştay kararına rağmen onayladığı bu plan değişikliğini acilen iptal etmelidir. Ancak asıl olarak Bakanlık 2009 Çevre Düzeni Planını tümden yürürlükten kaldırarak, halkın gerçek katılımı ile halkın söz ve karar sahibi olduğu; çevre korumacı yeni bir çevre düzeni planını üniversiteler ve TMMOB paydaşlığıyla yapılmasını hedeflemelidir. Çünkü aslolan bölge planlamasının kamu yararına uygun, bilimsel doğrultuda, hukuka uygun yapılmasıdır.”

Yusuf Yavuz (Odatv)

Adamlar kanunları kendilerine göre eğip bükebiliyorlar. TOKİ nin önüne kimse geçemez. İstanbul-İzmir otoyolu başladı, ne Zeytin kanunu, ne mera kanunu, ne de SİT alanları kanunu kaldı. Hepsini değiştirdiler. Binlerce asırlık zeytinler yok ediliyor. (Orhangazi yöresinde)

Otoyol için yüzlerce taş ocağı ruhsatı verildi. Bursa dağları delik deşik. Teleferik projesi için 4.000 ağaç kesilecek. Şimdilik durduruldu.

HES ler tam gaz. Ne ÇED tanıyorlar ne de mahkemelerin verdiği durdurma kararlarını. Türkiye tarihinde görülmediği kadar talana uğramış durumda. Bursa ovası son demlerinde. Beş yıl sonra ova diye bir şey kalmayacak.

Her şey görünüşte kanuna uygun yapıldığı söyleniyor. Binlerce ağaç kesildikten sonra İstanbulda afedersin denebiliyor. Her şey paraya endeksli. Belli bir gurup çevreyi talan etmek için birbirleri ile yarışıyor. Bir avuç çevreci de onları durdurabilmek için peşlerinden koşuyor. Bu nereye kadar devam edecek. Doğa intikamını er ya da geç alacak.

Ben hangi yüzle bu kamu spotunu yayınladıklarını merak ediyorum :)

Yüzsüzlere yüz sorulmaz.

Kamu Spotu Tarım Alanları GTHB - YouTube

Bu ne perhiz bu ne... :)

Alıntı:

DANIŞTAY, Trakya’da 1 nükleer, 5 termik santral yapımını içeren, tarım alanlarını “enerji üretim ve ve depolama alanı” ve “kentsel yerleşme alanı” adları altında yapılaşmaya açan Trakya Bölge Planı değişikliğini oybirliğiyle durdurdu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine TMMOB, Edirne Çevre Gönüllüleri Birliği ve kendi adına dava açan avukat Bülent Kaçar, “Plandaki küresel ölçek ve küresel ekonomi saptamalarıyla amaçlanan, Trakya topraklarının, doğasının talan edilip, küresel sermayeye ve enerji lobisine açılmasıdır. Bu karar hukukun zaferidir, bakanlık gereğini yerine getirsin” dedi.

Yüksek Mahkeme, daha önce verdiği yürütmeyi durdurma kararını uygulamayan davalı bakanlığın işlemleri için bir kez daha yürütmeyi durdurdu, keşif için bilirkişi heyeti atayacak.

Trakya’da bir çevre zaferi daha - Hürriyet

Hangi birine üzülsek bilmem ki sayın malina..

İktidar yargı margı dinlemiyor..
Benim köyde termik santral için Bölge idare mahkemesi 3. mü, 4. mü yürütmeyi durdurma kararı verdi ama inşaat harıl harıl devam ediyor..
Ülkede tam bir ''orman kanunu'' uygulanıyor..

Danıştay falan kimsenin taktığı yok..
AOÇ arazisinde Başbakanlık köşkü için de sanırım yürütmeyi durdurma verilmişti..ama inşaata devam..

Alın bir tane daha:

Danıştay’ın iptal kararına rağmen Munzur’a bir baraj iki HES inşaatı için idari izin çıktı - Diken

Durum ortada zaten de, halkla dalga geçmenin boyutunu neden bu kadar arttırdılar diye merak ediyorum :)

Benim sizin gibi insanlara yutturamazlar ama maalesef bu ülkede Cem Yılmaz'ın dediği gibi ''i-yi- uy-ku-lar'' modunda milyonlarca insan var..Onlara güveniyorlar.
Onlar gözünü açmadıkça maalesef içimiz kan ağlayacak yapılan talanları gördükçe..

..............

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı adına 24 ay süre ile ön izin verildiği, kesin iznin henüz müracaat aşamasında olduğu belirtilen 3. havalimanı inşaatındaki ağaç kıyımları dehşete düşürüyor insanı:

http://www.gazeteport.com.tr/haber/1...saha-bilgileri

http://www.agaclar.net/forum/1293965-post10.htm

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi malina (Mesaj 1293975)

halkla dalga geçmenin boyutunu neden bu kadar arttırdılar diye merak ediyorum :)

Dalganın boyutu ile oy miktarının doğru orantılı olmasını kavradıkları için olsa gerek. Yani ne kadar dalga o kadar oy.

Kimi gönlünde yaşayan hayalleri, hakikatlerden fazla sever.
Kimi gözleri boyayan vicdanlarda rahat yaşar.
Kiminin içinde kendileri hariç, çeşitli şahsiyetler vardır.
Kimi kendini düşünmekten başkasını düşünemeyecek haldedir.
İnsan bencillikle her şeyi elde etti mi, herkesle ve her şeyle barış halindedir.
Bu, aynı şartlar içinde kaybeden oluncaya kadar devam eder.
Ve İnsan kendini kandırır.
Aldanır ve aldatır.