|
Anket Sonuçlarını Göster: ÜÇÜNCÜ KÖPRÜ YAPILSINMI ? | |||
EVET | 30 | 37.04% | |
HAYIR | 51 | 62.96% | |
Oy Verenler: 81. Bu ankete oy veremezsiniz |
|
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
13-07-2013, 15:22 | #61 |
Ağaç Dostu
|
İşin doğrusu ben 3. köprüye hiç karşı değilim. Gerekirse 4 ve 5 de yapılabilir. Ancak ilim, bilim, fen ve işin tekniği ne gerektiriyorsa ondan yanayım. Benim tek karşı olduğum şey, Köprülü Recep Tayyip Paşa'nın kendini, her şeyin yerine koyarak ben böyle istiyorum olmalı demesi. Hadi paşa'dır ister. Paşayı kırmayalım, üzmeyelim ama Paşa Hassa Mimarlar Ocağı'nda yetişmemiştir ki. Cerrahhane-i Amire gibi Mühendishane-i Bahri Hümayun da, Paşa için çok yabancıdır. Zaten bu işler için Nafi’a Nezareti kurup başına nazırlar atamamış mıydı ? Köprü, imar ve bayındırlık gibi hizmet kararları, mimarbaşının önerisi ile Divan-ı Hümayun’da alınmaz mıydı? Paşadan asli görevi olan Paşalık makamının gereklerini yerine getirmesini beklemekle, acaba hata mı yapmış oluyorum bilmem. Olur da Paşanın şekeri fırlar, tansiyonu düşer ya da ben Kırım Hanına söz verdim, köprünün bir ayağı Şile’den Kırım'a, diğer ayağı Kırım’dan Kumköy’e uzanacak, bu böyle biline derse ne olacak halimiz? Zat-ı Şahaneleri, Haşmetlu Yüce Padişahım sen çok yaşa. Düzenleyen s.serdar : 13-07-2013 saat 17:01 |
13-07-2013, 16:44 | #62 |
Moderatör
|
..... Sevgili s.serdar, yaşım gereği yazdığınız mesajı çok da iyi anladım ama ya bugünün gençleri ne yapsınlar? Anladım anladım.... mutlaka Osmanlıca, Arapça derslerine ağırlık vermeliler. Cumhuriyet Tarihini öğrenip de ne olacak değil mi? Zaten ben de T.C. yi neden telâffuz etmekten kaçındıklarını Cumhuriyet yerine hep Osmanlılardan bahsedilmesinin nedenini düşünüyordum. Onuncu Yıl marşı üzerinden çok geçmiş ama Mehter Marşı rağbette değil mi? |
14-07-2013, 14:58 | #63 |
Ağaç Dostu
|
"Kuş muş hikaye" miş. Ağaç mağaç da masal zaten ))) Gürsel Tekin'den 3. Köprü Güzergahıyla İlgili Yeni İddia haberi |
15-07-2013, 17:03 | #64 |
Ağaç Dostu
|
Bugüne kadar gerçekleştirilen doğa kıyımından kareler... 3. köprünün yarattığı tahribatın fotoğrafları | VAGUS.TV |
10-08-2013, 15:00 | #65 |
Ağaç Dostu
|
Üçüncü köprü projesine gerçekten ihtiyacımız var mı? Kuzey Ormanları Savunması ''10 soruda 3.Köprü'' başlıklı bir tablo hazırladı. Yüksek çözünürlükte görüntüleyin |
03-12-2013, 23:58 | #66 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
|
15-01-2014, 20:44 | #67 |
Ağaç Dostu
|
Konu ile ilgili (paylaşıldıysa afedin, göremedim). Ekümenopolis belgeselini izlemenizi öneriyorum. Taşlar yerli yerine oturacaktır. Çok değil 1 buçuk saate ne olacağı açıklanıyor. Dizi izlemekten hayırlıdır. Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir | 2012 (English Subtitle) - YouTube |
21-02-2014, 20:02 | #68 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-06-2013
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 365
|
Benim evim beykoz riva köyünde yani 3 köprünün anadolu ayağında diğer evim eyüpte araba ile 2. köprüden geçersem 25 dakika sürüyor tafik olurs 2 saate kadar uzuyor benim aracım trafik olmazsa 12 litre trafik olursa 20 litre benzin yakıyorum 85 kmde 3.köprü olursa 5 dakika sürecek bu yolculuk toplam 30 km civarı azalacak ve ben yarı yarıya az benzin harcayacağım ve böylece dah daha az çevreyi kirleteceğim,daha az zaman harcayacağım,daha az para harcayacağım bunu hesaba katan yok mu? |
22-02-2014, 00:07 | #69 |
Ağaç Dostu
|
Sayın In God We Trust, kirlilik ve yakıt masrafı için alternatif üçüncü köprü değil de toplu taşıma araçlarını kullanmak da olabilir ki metrobüs, vapur ve deniz otobüsü seçenekleriyle zamandan da kazanılabilir. Üçüncü köprüyle refaha ulaşacağımıza inandırılacağımıza, balık istifi değil de daha insani koşullarda yararlanabileceğimiz toplu taşıma araçlarının kullanımı teşvik edilse daha yapıcı olabilirdi. Bu, yapılanlara muhalefet olmak değil, öyle olsa metro çalışmalarına da karşı çıkılabilirdi. Öte yandan kesilen ağaçların yerine yol kenarlarına yapıştırılacak begonyalar hiçbir kuşa veya sincaba yuva olamayacaktır. Bunları siyasi düşünceden arındırılmış şekilde, yollarda migreni tutan bir insan olarak yazıyorum. Ben de trafiğe çözüm istiyorum ancak böyle bir çözüm denemesi değil. |
22-02-2014, 08:00 | #70 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-06-2013
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 365
|
Alıntı:
|
|
23-02-2014, 01:24 | #71 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
|
|
23-02-2014, 13:46 | #72 |
Ağaç Dostu
|
Benim evim Fatih Sultan Mehmet köprüsünün dibinde ama işe 1 saatte gidiyorum, 2 saatte dönüyorum, yani uzun vadede köprü çözüm değil. Haftada bir gün kızımı Beşiktaş'a götürüyorum, akşam eve 20 dakikada mis gibi vapur keyfiyle geliyorum. Ne yazık ki vapur da akşam saatleriyle sınırlı. |
23-02-2014, 16:08 | #73 |
Ağaç Dostu
|
3. köprü projesinin getirdikleri ve götürdüklerini çevre, ekoloji, doğa kapsamında değerlendiriyorum. Bireysel anlamda işime gelir ya da gelmez, bu açıdan düşünmek ve doğa talanını görmezden gelerek, kısa ve uzun dönemde yaratacağı sonuçları düşünmeksizin günü kurtarmak, her şeyi maddi kazanç bağlamında değerlendirmek bu sayfanın, bu sitenin ruhuna aykırı bir kere. Bir çevre felaketi yaşanması demek bir gün gidecek evimizin kalmayacağı anlamına geliyor. Bireysellik nereye kadar? |
23-02-2014, 19:21 | #74 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-06-2013
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 365
|
Alıntı:
|
|
23-02-2014, 19:22 | #75 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Kelebek Çalısı, açılan yollardaki kesilen ağaçları, katliamı görünce zaten köprüyü savunacak söz kalmıyor. Açılan yollarla iş bitmeyecek, 5-10 sene sonrasını hayal etmek bile istemeyiz. Çok şey geri gelebilir ama bu şekilde yok olan doğa, asla. |
23-02-2014, 21:26 | #76 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
Bu üçüncü köprü tartışması da mantıksız zaten. Altıncıyı, yedinciyi konuşuyor olmalıydık. Hatta, daha da ileri görüşlü olanlarımız boğazın üstünü taksim meydanı gibi tamamen betonlayıp sınırsız bir geçiş ortamı yaratmayı dahi önermeliydi. Hali hazırda ülke nüfusunun 1/4'ünün tek bir şehirde yaşadığı ülkede, strateji nüfusun yarısını bu şehre yığmak olduğunda gayet faydacı bir yaklaşım oluyor. Merak etmeyin, Haydarpaşa limanı yeri de Gar işi hallolduktan sonra lazım olur nasılsa. |
|
23-02-2014, 21:35 | #77 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-06-2013
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 365
|
Alıntı:
|
|
23-02-2014, 21:41 | #78 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Üçüncü köprü ve Kanal İstanbul, İstanbul'a bir İstanbul daha ekleyecektir.. Doymak bilmeyen bu beton iştahı, kısa zamanda İstanbul'u 20 milyonluk bir şehre dönüştürecek.. Her yer köprü, her yer beton-gökdelen ama kimsenin aklına kuraklığı, boşalmış barajları getirmiyor.. Eğer bu 1-2 ay içinde yeterli yağmurlar düşmezse, yazın İstanbul cehenneme dönecek susuzluktan adeta..Ulaşım sorunu ikinci planda kalacak.. Seçimlerden sonra korkunç su kesintileri yaşayacağız gibime geliyor.. Durmak yok..inşaata, betona, gökdelene, avm'lere, yeni yeni köprü ve kanallara devam.. http://birgun.net/yazi-goster/aykut-...nlari-965.html Doğa ergeç intikamını alacak bu açgözlülüğün.. |
23-02-2014, 22:13 | #79 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
"sırf muhalefet olmak için muhalefet olmak istediğinizi belirtmeniz daha kısa ve açıklayıcı olur" Neyi niçin söyleyeceğim bana kalsın isterseniz. Deveye sormuşlar boynun eğri, demiş ki nerem doğru. İstanbul, hangi şehircilik anlayışının, nasıl bir stratejinin kurbanı olmuş bir şehir? Bu stratejinin orta yerinde üçüncü köprü konuşmak abesle iştigal. Kuzey ormanları, canlı hayat vs. saçmalıktan başka bir şey değil. Bu şehir, her santiminden tekrar tekrar rant yaratılıp, her seferinde katlanarak nakde dönüştürülen bir şehir. Daha kanal açılacak, her iki yakasında birer şehir daha olacak, onun üzerinde de 3-5 köprü olacak. Ülkenin tamamı burada yaşasa, rantın tutarı da artsa daha iyi. Marmara çoktan bir foseptik, Karadeniz de foseptik olsa, akıntılar bozulsa, yaşayan tek bir canlı kalmasa ne olur. Aynı HES adı altında tüm akarsuların boruya alınarak şirket malı haline getirilmesi gibi. Hadi insanın bir hakkı yok, nasılsa herkes İstanbula gelecek, kurdun kuşun, otun ağacın da hakkı yok. Varsa yoksa para. Haydarpaşa limanının stad olacağını sanmam. O galiba olimpiyat reklam filiminde bir göz boyama unsuruydu. Stad o kadar para etmez. Bir sürü başka şehirde merkezi yerlerdeki stadları kapayıp yerine AVM yapılmaktayken Haydarpaşa gibi yerde stad, cık cık. |
|
05-03-2014, 10:03 | #80 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-06-2013
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 365
|
Alıntı:
|
|
05-03-2014, 23:50 | #81 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
7-8 kişinin canı, bir çok kişinin sakat kalması, binlerce kişinin yaralanması pahasına, kamu alanı bir park, altı avm üstü rezidans, dışı immitasyon yapılamadı (şimdilik), stad, okul, park, gar, vs. başka bir çok kamu alanının artık kamu alanı olmaktan çıkartılmış olması zinhar rant değildir. 100 senelik tapulu arazilere, köylere, mahallelere 2B diye el koymanın da rant ile alakası olamaz. 3 katlı binalardan oluşan bahçeli, içlerinde eski, nadide ağaçlar olan mahallelerin komple yıkılıp ağaçsız 30'ar katlı binalarla dolduruluyor olmasının da hâşâ rant ile bir alakası olamaz. Kişi başına düşen yeşil alan miktarı bakımından da şampiyonuz nasılsa. Tabii, buradaki "yeşil" de çok tartışmalı. Görünen iki çeşit yeşil var. Biri bu forumda bulunan kişilerin çoğunun anladığı, ağaç, yaprak, dere, börtü böcek gibi şeyler, biri de üstünde "Tanrının verdiği güvenle" gibi bir şey yazan yeşil var (elinde çok bulunduranların zaman içinde onu Tanrı zannettikleri de görülmüştür). Bir yerlere dört milyar ağaç dikilerek yeşillendirildiği de söyleniyor ama nerede görebilen de yok, nasıl ağaçsa bunlar resimlere çıkmıyor pek, bunların ikinci yeşilden olması epey muhtemel. Bizler gibi yedi dededen İstanbul'lu olmayanların görebildikleri bu gibi şeyler. Bazıları elbette daha önce görüp yeşillenme aksiyonlarını zamanında alıyorlar. |
|
19-08-2014, 15:32 | #82 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Şimdi size bir soru sorayım. 3’üncü köprüyü seneye açalım. 93 kilometrelik otoban ile birlikte. Mevcut iki köprüden geçen 405 bin araçtan kaç tanesi o yolu kullanacak? Devlet yapımcı firmaya diyor ki; arkadaş bu köprüyü günlük 135 bin araç kullanacak. Bunu garanti ediyorum. Kullanmayanın parasını (araç başına 3 dolar) sana ödeyeceğim. Devlet diyor ki; arkadaş otobana giren her araçtan kilometre başına 0.08 dolar alacaksın.Bu otobanı da 135 bin araç kullanacak. Günlük kullanım 135 bin olmaz ise olmayan kısmının parasını sana ödeyeceğim. *** Sizce, ortalama araç başına 1.5 TL’ye mevcut köprüleri kullananların kaçı, neredeyse 50 kilometre daha fazla yol yaparak 3 köprü ve otobanını kullanır? O yüzden devlet İstanbul’un ciğerlerine bir ok gibi saplanan otoban ve köprü için yapımcı firmaya her yıl KDV hariç 510 milyon dolar ödemeyi garanti ediyor. Bu sırada depremde evi yıkılacağı kesin olan yüzbinlerce kişi de hükümeti alkışlıyor. Demiyor ki; ey devlet, sen her yıl 510 milyon doları garanti etsen, 10 yılda biz zaten yıkılmayacak, sağlıklı konutlara taşınır ve kentsel dönüşümü tamamlarız. *** Demiyor ki; Ey devlet her gün evime gidip-gelirken saatlerimi yollarda geçiriyorum. Sen firmalara bu kadar parayı garanti etsen, İstanbul raylı sistem ile ihya olur. Demiyor. Demeyecek. Hükümetler de gözlerinizi boyamaya devam edecek. Çocuklarınız, torunlarınız o köprüden geçecek belki. Ama dert etmeyin siz depremde öleceksiniz. Değişen iklim ve nefes alamayan bir şehri de torunlarınıza hediye edeceksiniz. Ben de üçüncü köprü istemeyenlere kervanına adımı altın harflerle yazdırmış olacağım. Hükümet de benim gibileri yem diye evi başına yıkılacakların önüne atacak. Yavuz SEMERCİ http://www.gazeteport.com.tr/yazar/2/yavuz-semerci/4755 |
19-08-2014, 15:36 | #83 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Alıntı:
|
|
19-08-2014, 17:29 | #84 |
Ağaç Dostu
|
İstanbul elden gitmiş, talan edilmiş. 3 değil 30 köprü yapılsa ne değişir ki? Dünya incisini para uğruna, kazanç uğruna, rant uğruna ne hale getirdik. Sadece İstanbul'mu? Antalya'da beton yığını. Tamam, yapalım. Rahatlayalım. Ya doğadaki hayvanlar. Her otoyol onları hapsediyor. Yapılan otoyollarda nazar boncuğu olsun. Bir tane hayvanlar için geçiş, tünel var mı? Yok. Kimsenin aklına bile gelmez bu sorun. Var değinde beni utandırın. Velhasıl mirası sorumsuzca harcıyoruz. |
20-08-2014, 01:28 | #85 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-02-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 277
|
Hedef, İstanbul üzerinden Trakya Bölgesinin yani Türkiye’nin ranta kurban edilmesidir. Trakya, dolayısıyla Marmara Avrupa’nın arka çöplüğü yani sanayisi niteliği kazanmış, 3.Köprü de bu uygulamaların tacı olmuştur. Coğrafi büyüklüğü, şehirleşme hızı ve aldığı göç göz önünde bulundurulduğunda, plansız şehirleşmenin en çarpıcı sonuçlarının İstanbul’da yaşandığı bilinmektedir. İstanbul’un nüfusu 1945’te 1 milyon iken, 2000’de 10 milyonu geçmiş ve günümüz itibariyle 15 milyonun üzerine çıkmıştır. 1950'li yıllardan başlayarak plansız bir şekilde gelişen İstanbul metropolünün yarattığı yıkıcı bölgesel sorunlar, Marmara'daki yakın illeri de etkilemeye başladı. 1980'li yıllarda yaşanan İstanbul'dan Trakya'ya birinci sanayi göçü, bölgenin ve İstanbul’un sürdürülebilir yaşam dengelerini altüst etmiştir. Zaten 2006 ve 2009 İstanbul çevre düzeni planları, ikinci ve daha vahim göç dalgasını öngörmüştü. Trakya Üniversitesi'nin yürütücülüğünde (Tekirdağ Ziraat Fakültesi öğrencilik yıllarımda sürecin içindeydim) 2000'li yılların başında hazırlanan "Trakya Altbölgesi Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı", bu olumsuzlukların giderilmesini ve bölgede sürdürülebilir bir kalkınmanın sağlanmasını amaçlıyordu. Ancak 2004 yılından itibaren, Çevre ve Orman Bakanlığı planda yaptığı değişikliklerle ve "uyumlaştırma" adı verilen uygulamalarla, Trakya'yı İstanbul'un çarpık gelişmesine teslim etti. Bunun sonucunda rant kaygısı taşıyan tepeden inme şehirleşme politikalarının yarattığı ve yaratacağı tahribatın en iyi örneklerinden biri İstanbul Boğazı’nda yapılan 3. Köprü ucubeliği ile taçlandırıldı. İstanbul’un kuzeyinde yapılan ve trafiğe bir çözüm olarak sunulan köprü ve bağlantı yolları, trafik sorununu çözmeyeceği gibi, İstanbul’un kalan son orman alanlarında ve su havzalarında geri dönülemez zararlara yol açacaktır. ( 3.köprü için 2 milyon ağacın kesileceği öngörülüyor.) Aynı zamanda nüfus ve yapılaşma baskısını ağırlaştıracaktır. 3. Köprü, İstanbul’un trafik sorununu çözmeyecektir çünkü köprünün yapımına gerekçe olarak gösterilen transit trafiği yeniden yönlendireceği öngörüsü, bu trafiğin boğaz geçişlerinin %2-3’ünü oluşturduğu düşünüldüğünde anlamlı bir geçerlilik kazanamayacaktır. Öyleyse temel baskı ve yarattığı döngü neyin ürünü? Bölümüm olan Tekirdağ Ziraat Fakültesi Toprak Anabilim Dalı bünyesinde değerli hocalarımın 2009 yılında yürütmüş olduğu 'Arazi Varlığı Yönetiminde Çevre Düzeni Planı, İklim Değişikliği ve Çölleşme' adlı çalışma sorunun bu uygulamalar üzerinden doğrudan bağlantısı netleşmiş oluyor. Çalışmaya göre Türkiye'de toplam alanın 26.5 milyon hektarlık tarım arazisinin önemli bir bölümü (pek tabi bilinçli olarak) 'yanlış ve amaç dışı' kullanılarak, verimli ve iyi nitelikli tarım arazilerinden Bartın'ın üç katı, İstanbul'un ise tamamı boyutunda bir alan geriye kazanılamayacak şekilde yitirilmiştir. Günümüzdeki nüfus artış hızıyla yaklaşık yarım asır sonra, şimdiki nüfusumuz ikiye katlanacak; 2050'li yıllara ulaştığımızda stratejik ürün olan buğday üretimimizi de ikiye katlamamız gerekecektir. 2100'lü yıllara veya önümüzdeki yüzyıla yaklaşırken de şimdiki buğday üretimimizi dört kat daha fazla üretmek zorunda kalacağız. Niçin bu bağlantıyı kurdum? Bu süreçte, rasyonel sürdürülebilir arazi kullanım programlarını hayata geçirmemiz gerekliliği varken biz Marmara dolayısıyla Trakya Bölgesini, yani 1. ve 2. sınıf verimli tarım topraklarımızı ve su kaynaklarımızı (ki akarsu ve göletlerin 49 yıllığına kiralandığını ve pazarlandığını, taban suyu seviyesinin kritik eşiğe yaklaştığını raporlar göstermektedir) Avrupa’nın sanayisine peşkeş çekiyor, kıtaları da vatana düşman yollarla birleştiriyoruz. Trakya ve Marmara’da son 10 yılda hava sıcaklığı 1.4 derece artış göstermiştir. Buna bağlı olarak da % 25 yağışlarda azalma gözlemlenmiş ve sularımız niteliklerini kaybetmiştir. Bir milletin ileri ve güçlü olması köprü, yollar, yapılaşma ve sanayileşme ile ölçülemez, toprağına, doğasına yani kaynaklarına gösterdiği yüksek değer ile ölçülebilir. Esen kalın. |
20-08-2014, 11:59 | #86 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Aşağıdaki fotoğrafta bu gücü göreceksiniz. Dewltein gücünü değil da, para uğruna kural tanımaz, ülkesini sevmez, geleceğimizi yok eden insanların gücünü. Ergene Nehri |
|
25-11-2014, 22:20 | #87 |
Moderatör
Giriş Tarihi: 08-05-2012
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 1,772
|
Ekşi sözlükte gördüm ve tavsiyeye uyup derin bir nefes alıp baktım.. Kalbinizi sıkıştıracak bir görüntü.. Kuzey Marmara Otoyolu'nun havadan görüntüsü... |
25-11-2014, 23:36 | #88 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-06-2011
Şehir: Istanbul / Columbus, Ohio (ABD)
Mesajlar: 1,260
|
Sıkıntının başladığı yer İstanbul,Ankara,İzmir gibi şehirlerin iş,hayat standartı konusunda başı çekmesiyle başlıyor.Britanya'daki şehirlere baktığım ve gezdiğimde görüyorum ki her şehir size aynı imkanları sunuyor ancak Türkiye'de durum maalesef böyle değil. Gezi için gittiğim Leeds'te devlet müzelerinin tamamı ücretsizdi.Britanya'nın başkenti Londra'da tüm milletten insanları hesaba katsanız bile İstanbul'un yarısından az kişi yaşıyorsa bence bu birşeylerin yanlış gittiğinin bir göstergesidir. |
Etiketler |
garipçe, köprü, oksijen, orman, rumelifeneri |
|
|