agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda Hukuk ve Politikaları
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 26-04-2009, 10:44   #1
Ağaç Dostu
 
karinca70's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-04-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 3,235
Serdar Akinan: Genetiği Bozuk Tohumlar

http://www.aksam.com.tr/2009/04/26/y..._tohumlar.html

Genetiği bozuk tohumlar

Genetiği bozulan tohumlardan bahsedeceğim ama sandıklarınızdan değil... Lafa, farklı siyasal köken, yaş ve cinsiyetten bir grup sosyalistin 2008 başında 'Siyasal ortaklaşma eğitim/tartışma seminerleri'nde şekillenen 'Sosyalist Cumhuriyet için tezler' adlı el kitapçığının başlangıç paragrafı ile başlayayım:

'Dünya nüfusunun en zengin yüzde 2'si tüm dünya servetinin yarısına, en zengin yüzde 1'i yüzde 40'ına, dünya nüfusunun yarısını oluşturan yoksul kesim ise dünya zenginliklerinin yüzde 1'ine sahip...'

Şimdi gelelim besin meselesine... Dünyanın yarısı buğdayla, az gelişmiş ülkeler ise pirinçle besleniyor.

Bugün dünyada 124 milyon ton buğday stoku var. Yani, Türkiye gibi 7 ülkeyi doyuracak buğday var...

77 milyon ton pirinç stoku var. Yani, Türkiye gibi 140 ülke doyar...

Yani?

Yanisi şu arkadaşlar... Yeryüzünde üretim yetersizliği diye bir sıkıntı yok... Ama her ne hikmetse her gün 25 bin kişi açlıktan ölüyor...

Aşağıdaki saptama ise 'Yıkım Tohumları' adlı kitabın yazarı William Engdhal'a ait:

'Yaşanan küresel gıda kriziyle Genetiği Değiştirilen Organizma-GDO- patentli pirinç, mısır ve soya tohumlarının yaygınlaşması arasında nedensel bir bağlantı var. Bu bağlantı da gıda üretiminin Monsanto, DuPont, Syngenta, Dow, Archer Daniels Midland and Cargill önderliğindeki birkaç dev şirket tarafından küreselleştirilmesi. Bu güçlü lobi küresel bir tarım politikası oluşturdu ve hem ABD Tarım Bakanlığı hem de Avrupa Komisyonu Tarım Direktörlüğü'nde etkin. Bu güçlü tarım şirketleri perde arkasından Dünya Ticaret Örgütü'nün tarımla ilgili kararları üzerinde hakim. Uzun vadeli politikalarından biri kasıtlı olarak dünyanın acil tahıl stoklarını azaltmak. Aynı zamanda bitkilerin ulaşımda yakıt olarak kullanılması için yetiştirilmesini öngören suç politikasının önde gelenleri de onlar. Yani biyoyakıt dolandırıcılığı. Küresel kıtlık koşullarında Monsanto ve tarım lobisi kendi patentledikleri GD tohumlarının dünyadaki açlığa 'çare' olduğunu iddia ediyor. Henry Kissinger'in 1970'lerde ilan ettiği strateji 'Petrolü kontrol ederseniz ulusları ya da bölgeleri, gıdayı kontrol ederseniz insanları kontrol edersiniz' stratejisi bu. 2005'ten beri ABD yönetiminin biyoyakıt sübvansiyonları ve promosyonu, bu tür yakıtların küresel ısınma sorununa çözüm olduğu yalanı, gıda fiyatlarını da etkiledi. Bence bu tamamen bilinçli ve dünya üzerinde beyaz olmayanların nüfusunun azaltılmasını isteyen bir grup elit tarafından yönlendiriliyor. Ve biyoyakıt çılgınlığını desteklemeye devam eden bütün hükümetler, uluslararası adalet kurallarına göre soykırım suçu işliyor.'

Dünyada gıdayı yöneten çok uluslu şirket sayısı 10'u bulmuyor. Ve bu dev şirketler, dünyada herkese yetecek gıda olmasına karşın, günde 25 bin insanın açlıktan ölmesine yol açan politikaları etkiliyor veya belirliyor... Dünyada kim aç kalacak ya da kim obez olacak bu şirketler karar veriyor.
Gelelim Türkiye'ye...

Çiftçimiz genetiği değiştirilmiş tohumları pek sevdi... Güzel memleketimizin tarlalarında çeşit çeşit GD tohumları ekili... Bu tohumlar nedir? Biyoçeşitliliğe, doğaya, insan sağlığına etkisi nedir? Araştırır, bilir mi? Hayır... Bilse de umursar mı? Daha vahim bir soru ya, neyse, geçelim...

Toplumdaki 'genetiği bozuk tohumları' yazmak sakıncalı... Hazır köyümüze de geri dönmüşüz, bari sahiden genetiği bozuk tohum meselesini araştırıp yazayım diyorum...

Fotoğraf bildiğiniz gibi değil... Buzdağının sadece üstünü anlattım size... Yediklerinizi içtiklerinizi yazsam bu yazı yayınlanamaz... Öyle diyeyim...
Yani ben gene 'sakıncalı' oluyorum...

Hayır bu ülkenin siyasetçisi sevmez, bu ülkenin aydını sevmez, bu ülkenin köylüsü de bizi sevmeyecek...

Söyleyin bana, bir başka dünya mümkün mü?

Efendim?

Akşam Gazetesi 26.04.2009

karinca70 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-10-2009, 13:29   #2
Ağaç Dostu.
 
bahtiyar02's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-09-2006
Şehir: ADIYAMAN
Mesajlar: 2,457
Galeri: 3
sevgili dostum yazdıklarına tamammen katılıyorum.Ülkemizde de genetik tohumlar sayesinde çiftçilerimiz bana göre pazifize ediliyor.Kendimize ait bir çok tür yok olma aşamasında.Örnek verecek olursak;Adana ceyhan karpuzu şimdilerde tohumunu bulmak çok zor.Onun yerine Çizgili kalın kabuklu bir karpuz türünü ülkemize koydular. İnternette gezinirken bir sitede bir çok süs biberi çeşidini görmüştüm. Oysa bu biber türü çoğunlukla bizde bulunan tür.Hemde doğal. Son örnek Avusturalya dutu (sitede dahi var.) bu dud hiç bir şekilde bizim ülkemizde yetiştirilen dutlarla kıyaslanamaz bile.Eşimtrak bir dut çeşidi.
Sonuçta bizler elimizdekilerinin kıymetini bilmiyor sürekli dışa özentimiz devam ediyor.
saygılarımla

bahtiyar02 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 16:26.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024