Büyük Marketlerde İmha Edilecek Bitkiler Hakkında
 

İşim gereği hem Bauhaus'a hem de Carrefour'a sık sık uğruyorum. Bahçe reyonlarında gördüğüm manzara hep aynı. Bir tarafta; rengarenk yeni gelmiş bitkiler, çiçekler diğer tarafta ise; müşteriler tarafından tercih edilmediği ve iyi bakılmadığı için imha reyonlarına konmuş güzelim canlılar.

En son yine bu işletmelerden birinde; onlarca imha edilmeyi bekleyen 'bonsai, ginseng, begonville ve kaktüs' gördüm. Dayanamadım (içim gerçekten acıdı) reyon sorumlusuna bu canlıların akıbetini sordum. İmha edilecek dedi, mağaza müdürü ile görüştüm ve beş tane bonsai'yi ücretsiz olarak aldım. Evime götürerek bu forumdan takip ettiğim 'ustalar'dan öğrendiğim teknikleri uygulamaya başladım. Sulanmadıkları için kuruyan köklerini ayıkladım, yosunlarını temizledim, toprağını mineral bakımından zenginleştirdim. Bazılarında mantar vardı onları tedavi ediyorum. Tepki verdiler ve yaşam belirtileri gösteriyorlar. Onları aylardır emek verdiğim diğer dostlarımın yanına koydum ve özenle ve sabırla sağlıklarına kavuşmalarını bekliyorum.

Bu durumu ben şöyle değerlendiriyorum. Şimdi lütfen bir canlı evcil hayvan satan dükkan düşünün; kafeslerinde satın alınmadıkları için köpekleri, kedileri, tavşanları beslemediğini, bakımlarını yapmadığını ve sonunda onları itlaf etmeye hazırlandığını hayal edin. Eminim ki; bu hayal sizi aşıyor değil mi? Çünkü hiç bir canlı sadece insanlar tarafından tercih edilmediği için 'öldürülmeyi' hak etmiyor öyle değil mi? Bu tahayyül etmeye çalıştığım olay yaşanmış olsaydı; bilumum STK'lar, kanaat önderleri ve basın kuruluşları amiyane tabirle 'gök kubbeyi o işletmenin başına yıkardı'

Peki sizce bu iki olay arasında bir fark var mı? Bence yok. Her gittiğimizde imha edilmeyi bekleyen bitkilere bir de bu gözle bakın lütfen. Hepsi bir can taşıyor, hepsi bu yüzden çok değerli. Ve bu mesajı okuduktan sonra siz de o manzarayı gördüğünüzde içinizde bir sızı hissederseniz lütfen bana bir ses verin!!!

Bu forumda (oluşumda) onlarca, yüzlerce akil insan var. Hepsinin bilgi birikimleri karşısında eminim pek çoğunuz kendinizi benim gibi 'bilgisiz' hissediyorsunuzdur.
Bu akil üyelerimizden oluşan bir grup oluştursak, bahsettiğim firmaların yönetimleri ile görüşsek (hatta diğerleri ile de) bu imha edilecek dostlarımızı ücretsiz olarak bize verseler, her birinin durumlarını gösteren fotoğrafları kurduğumuz gruptaki üyeler ile paylaşsak ve onların yönlendirmeleri doğrultusunda tedavi uygulasak ve sağlıklarına kavuşan bitkileri talep eden forum üyelerine ücretsiz olarak versek olmaz mı?

Forum yöneticilerinden ricam; bu mesajımı ön plana çıkarmama yardım etmeleridir. Ne kadar çok kişiye ulaşırsak o kadar başarılı oluruz.

Saygılarımla,

Öneriniz oldukça mantıklı Sayın Lockhead, ben ve eminim forumdaki bir çok arkadaşımızın da bu durum dikkatini çekmiştir. Çok kereler forum konuları arasında bu durumun yazışmalarıyla karşılaşmak mümkün. Belki toplu bir teklif ile söylediğiniz tarzda bir sonuç alınabilir temennisindeyim. Ancak ben bireysel olarak kaderine terk edilmiş bitkileri cüzi bir miktar ya da ücretsiz olarak almayı talep ettiğimde bana verilen cevap üretici ya da tedarikçi firmaya iade edileceği yolunda olmuştu.

Sayın Lockhead, mısralarınızı aynen yaşadığınızı derinden hissederek öylesine detaylı dizdirmişsinizki kendimi O reyonların yanında hissettim.
Elbetteki onlarda can taşıyorlar, onlarında şefkatle uzanan bir ele ihtiyaçları var, hissettiklerinizi bende hissettim ve güzel bir fikir bu husustaki teklifiniz.

Bu alanda birde aklıma geldi,
Koruma altına alınmış bir ağaca kocaman çivilerle bir levha çakmışlar, o levhanın üzerinde ne yazıyor biliyormusunuz?
''Bu Ağaç koruma altındadır'' Hemde bir belediyenin marifeti, çalıştırdıkları işçilereeğitim vermeden yaptırılan işler.
Verilen değer bu kadar işte..çiçeğini kokla, yeşilini gör ve bitkilerin, ağaçlarında bir can taşıdığı aklına bile gelmesin.

sayın lockhead ,

aynı duyguları bende yaşadım. koçtaşta atılacak bitkileri istedim ancak onları bile sattıklarını söylediler. hurda fiyatına tabiiki. sonuç olarak almadım veya alamadım.
kapitalizmin acımasızlığı oradada vardı. çünkü bizler birer potansiyel müşteriyiz. eğer sana bana verirlerse bizim bitki almamıza gerek kalmaz.

bende artık zincir mağazalardan alışveriş yapmamaya karar verdim :)

Alanya kipa da tarihi geçmiş ürünler adı altında bitkiler satışa sunuluyor.Tamamen kurumamış, canlı olan bitkiler ucuz fiyata satılıyor,4/1 fiyatına, ben bu bitkilerden çok alıyorum,güzel bir bakımla çok kısa sürede toparlanıyorlar.
Pazar gün bu güzel fikri Koçtaş yetkililerine de söyleyeyim ilgilenirlerse bir çok bitki kurtulmuş olur.Her gittiğimde bir kaç tane kaktüs ün fazla sudan çürümüş, bonsai lerinde susuzluktan kurumuş olduğunu görmek beni de çok üzüyor.

Koçtaş'ta çiçeklerler çok bakımsız. Çoğu susuzluktan ölüyor.
Bir ara çiçekleri geçmiş orkideleri yere yığıp indirim yapmışlardı almıştım. İlk günler rastlarsanız ne iyi. Daha sonra gittiğimde çiçekler susuzluktan ölmek üzerelerdi. O kadar solmuşlardı ki alsam da kurtaramazdım.

Siz yine şanslıymışsınız.
Bir kere ben de rastladım çöpe atılmış kimisi tamamen ölmüş, bir kısmı hala canlı olan yığınla bitkiye.
Aralarından canlı olanları seçmek istediğimde görevli kızgın bir şekilde gelerek " yasak hanım, yasak" dedi.
Bunların atılmış olduklarını söylediğimde " evet atıldı hepsi ama almak yasak" dedi.
Kendisine ücret öderim, bunlara yazık daha canlı bu bitkilerin çoğu dediğimde, olmaz hanım olmaz yasak diyerek bitkileri ayağı ile ezercesine ileri doğru tekmeledi.

Lanet olsun, bari gözüm görmesin diyerek oradan uzaklaştım.

Evet bende rastladım. Bire alış veriş merkezinde ama almayı bırakın ücret karşılığı bile vermediler.

Acaba atık çiçekleri stok giriş çıkışı ile ilgili bir sorun yüzünden mi vermiyorlar diye bir soru geldi aklıma.

Firmalar sattıkları ürünün bozulanlarını geri almayı taahhüt ediyormuş. Etoburlar çeşme suyuyla sulanmaz ölürler dediğimde Koçtaş'ta yönetici söylemişti. Bozuğunu ucuza neden satalım içerde canlısından alın demişti. Fireler göze alınıp fiyat öyle belirleniyor.
On tane çiçeği atıldıkları yerden alıp dördünü gösterdim, bunları almam mümkün mü diye, hayır deyip, dördünü de elimden aldılar.

Aslında süper bir fikir bu. Ben yıllardır bir bitki hastanesi, bitki oteli tarzında düşüncem var. Ama bir türlü uygulayamadım. Küçük bir sera ve kapalı alan fazlasıyla yeter de artar bile. Neden bu fikirden başlamıyoruz?

Bir markete yeni gelmiş ama sadece susuzluktan harap olmuş çiçekleri bir arabada üst üste yığılmış görünce sordum, emindim ki az bakımla canlanacaklardı ama kesinlikle satamayacaklarını ve veremeyeceklerini söylediler.

ses veren teşekkürler.
 

Ses veren herkese teşekkürler.
*) Firmaların satılmayan veya telef olmuş bitkileri iade aldığı 'bizlere sempatik' görünmek amacıyla uydurulmuş bir yalandır. Bu bilgiyi az önce mesajımda bahsettiğim işletmelerin müdürlerinden teyid ettim. Hatta dün gece yaklaşık 250 bitkinin çöp istasyonlarına döküldüğünü öğrendim.

*) Sabit bir yer (bitki barınağı) fikri şu aşamada biraz lüks sanırım. Sonuçta çalışan insanlarız ve bu işlemleri evlerimizde uygulamak daha mantıklı. Öte taraftan farklı şehirlerde yaşayan üyelerimiz ile sanal bir platform kurarak daha faydalı paylaşımlar sağlayabiliriz.

*) Bu yapı marketlerde sistem şu şekilde işliyor; ürünler üreticilerden markete geliyor ve barkodlanıyor. Cinsine göre 5 ile 21 gün arasında raf ömrü planlanıyor. Bu sürenin sonunda satılmayan ve sağlığını yitiren ürünleri raflardan alarak kenarda bir yerde yaklaşık %30 - %50 iskonto ile satışa çıkarıyorlar. Bu ürünlere 'decode' ürün diyorlar. 2 hafta içinde satılmayan decode ürünleri ise 'imha' etmek üzere mal kabul kapılarının önüne yığıyorlar. Sonrası ise malumunuz.

Yeterli 'fikri desteği' sağlayabilirsek ben bahsettiğim firmalardan bu bitkileri alırım. Sonra gönüllüler arasında paylaşırız, ardından alacağımız tavsiyelerle tedavilerini yaparız ve isteyenlere dağıtırız.

Ama önce yeterli sayıya ulaşmamız lazım. Lütfen etkileşim halinde olduğunuz forum üyelerini bu projeden haberdar edin.

Saygılarımla,

Genelde bu tür alışveriş merkezlerinde bitkilere çok fazla bakmadığım için olsa gerekki.. bahsettiğiniz gibi bir durumu gözlemlemedim şu ana kadar. Bunda sonra dikkat ederim demek istesemde, diğer arkadaşların yorumlarını okuyunca (ücreti dahilinde bile alamadıklarını) sanıyorum sizin aracılığınız dışında bizlerin bu bitkileri alması pek mümkün olmayacak gibi. Ama elimden gelecek birşey olursa bende katılırım tabi ki.

Düşünce hoş ama pratikte nasıl işleyeceği şüpheli.

Evde meraklısı olduğumuz kendi bitkilerimize zor yer bulurken bu konuyla çok kişinin ilgilenebilmesi pek mümkün görünmüyor.

Ancak bir nedenle geniş yeri olan ya da bahçe sahipleri bahçelerinin bir köşesinde belki yer ayırabilir.

Bir de daha güçlü bir motivasyon nedeni olmalı.

Örneğin bu bitkiler yılda bir kez yapılacak panayırla satılır ve geliri agaclar.net adına ağaçlandırma ya da ihtiyaç sahibi bir okul bahçesinin ağaçlandırılması gibi bir şey de kullanılacak denebilir.

(agaclar.net panayırı da iyi fikirmiş. 10. yıl kutlaması için düşünülebilir:rolleyes:)

Sn. Sabah;
Bu proje önerisi 'gönüllülük' esasına dayalı bir proje, dolayısıyla yerleri veya vakitleri olmayan üyeler zaten gönüllü olmayacaklardır. Şahsen bahçem yok, ama 8 adet bitkiyi 3+1 evime sığdırabildim. Bir 8 adet daha yerim var, toplamda 16 yapar 20 gönüllü çıksa 320 bitki bu sondan belki kurtarılabilir. Ve bence bu başlangıç için oldukça iyi bir sayı, gün geçtikçe artacağına eminim. Önemli olan bir adım atmak tıpkı sahile vuran deniz yıldızlarını tek tek denize atan adam gibi. :)

Motivasyon konusunda sizinle hemfikirim, proje sahiplenilirse daha üst noktalara varabiliriz.

Saygılarımla,

Bence düşünce hoş ama bunu büyük marketlerin kabul edeceğini sanmam, rant düşecek yeni gelecek bitkileri kime satacaklar ;)

*) Sabit bir yer (bitki barınağı) fikri şu aşamada biraz lüks sanırım. Sonuçta çalışan insanlarız ve bu işlemleri evlerimizde uygulamak daha mantıklı. Öte taraftan farklı şehirlerde yaşayan üyelerimiz ile sanal bir platform kurarak daha faydalı paylaşımlar sağlayabiliriz.
Sizin ilk yazınız gerçekten çok etkileyici, bunu aynen kopyalayıp Migros genel merkeze mail olarak yolladım. Antakya mağazanızdan bu tarz bitkilere talibim diye yazdım. Sağolsunlar aradılar, epey konuştuk, bitkiler konusunda bilgilerimden faydalanmak istiyorlar. Yarın uğrayıp konuşucam, büyük ihtimalle yok etmek yerine verirler. Ama içinizden geçenlerin güzelliği önemli.

Diğer şehirlerdeki Migros'lardan da o şehirdekiler yararlanabilir diye bir izlenim edindiniz mi?

Cumartesi gün Alanya Koçtaş a gidip oradaki görevliyle konuştum, Koçtaş prensip gereği ayıplı malı satmazmış direk imha edermiş.Kaktüslerin fazla sulamaktan çürüdüğünü söyledim onların da canlı olduklarını yaşama hakkı olduğunu söylememe rağmen malesef eli boş döndüm. Arka tarafta onlarca saksı bonsai orkide ve salon bitkileri vardı kendisinin yetkisi olmadığını müdür le görüşüp bana döneceğini söyledi, telefon numaramı aldı,pazartesi gün sizi bilgilendiririm dedi hala arayacaklar bekliyorum.

Sn. Aydoner;
Açıkçası sizin adınıza gerçekten çok ama çok sevindim. Umarım tedavi ve uygulamalarınız da aynı şekilde yolunda gider.

Sn. Hatice Tarhan;
Koçtaş, ürün sipariş verirken; stok çevrim oranını (bunu depolama ve lojistik için hesaplıyorlar) ve zayiat oranını hesaplıyor. Örneğin, Begonya sipariş verecekse, bir önceki yılın aynı döneminde verdiği siparişin ne kadarının satıldığını ve ne kadarının zayi olduğuna bakarak sipariş veriyor. birim maliyeti 1 lira olan 100 adet bitkinin 40 tanesi çeşitli nedenlerle imha edilmiş diye düşünelim bu durumda;gerçekleşecek birim maliyet 1,66-.TL olacaktır. Dolayısıyla kar oranını bu rakamın üzerine ilave ediyor. Sonuç olarak zayi olan bitkilerin onlara bir maliyeti olmadığı için böyle hoyrat davranabiliyorlar. Kasa her zaman kazanıyor yani.

Daha önceki mesajlarımda belirtmiştim aldığım 8 bitkinin 6 tanesi kurtuldu diyebilirim. Bu bitkileri etrafımdaki dostlarıma verdim hem ben hem de onlar mutlu olduk. (bu arada tüm tedavi yöntemlerini denememe rağmen bir türlü üstesinden gelemediğim 'mantar' hastalığı olan bir bonsaiye kaplıca suyu verdim. 3 gün içinde reyonlara girmeye aday oldu. Sanırım gerçekten içmece suyu şifalıymış) :)

Dün ise 10 tane daha bitki dostumu evime aldım. (ficus ginseng, yasemin, sardunya) Hepsi hasta ve tedavi ihtiyaçları var. Bu forumdaki mesajları okuyarak elimden geleni yapacağım ve hayata dönenleri eşime dostuma hediye edeceğim.

Herkese Saygılarımla,

Migrosla bugün yaptığımız görüşmede solan, bozulan çiçekleri aldıkları sera sahibi geri isteyip onları rehabilite ediyorlar, onlar bizim malımız veremezsiniz diyorlar diyerek açıkçası nazikçe geri çevrildim. Tabi bir seranız varsa 2-3 hafta dışarda kalıp formu bozulmuş bitkiyi geri döndürmek çok zor değil. Hiç olmazsa onlardan çelik alıp yeni bitkiler üretirler.

Benim gibi düşünen birileri olduğunu görmek ne güzel!! Az önce farkında olmadan bu konunun neredeyse aynısı sayılabilecek bir başlık açtım ve bir kullanıcı tarafından uyarıldım. Ben de dün akşam kızımla yürüyüş yaparken migrosta aynı manzarayla karşılaştım ve çok mutsuz oldum. Yetkili ile görüştüğümde bu bitkileri haftada 1 imha ettiklerini söylediler. Ben talip olduğumu söyleyince de biryerde mi kullanacaksınız dediler. Hayır evimde hayata döndürmeye çalışacağım diyince ortak kararlaştırıldığımız bir günde her hafta aynı gün bana atacakları bitkileri verebileceklerini söylediler. Umarım gerçekten de verirler ben de önce-sonra fotoğrafları koyarak uyguladığım tekniklerle burda sizlerle paylaşırım. Yanlız ben bu konularda evinizin ordaki market yerine genel merkezle görüşmenin daha olumlu sonuçlar verebileceğini düşünüyorum. Şirketler arasında son zamanlar çevreci görünmek çok moda, dolayısı ile böyle bir yaklaşım ile genel merkezlerle iletişime geçilip bunun şirketin prestijini de olumlu etkileyebileceğini eklemek daha olumlu sonuçlar almanızı sağlayabilir. Kendi istediğinizi yaptırmak için en iyi yöntem bunu sanki karşınızdakinin fikriymiş gibi sunmaktadır!

Aynı düşünceleri paylaşıyoruz, ben biraz daha ileri gidip migrosculara nasıl bitkileri öldürmeden uzun süre canlı tutabilirler düşüncesiyle çeşitli projeler dşündüm.
http://www.hobibahcesi.com/2011/09/a...aksz-tarm.html Kendi sitemde açıkladığımı smartvalf sistemi tepsiler üzerinde çok rahat kullanılabiliyor. Bunu kendilerine gönderip sistemin detaylı şekilde mağazalarına kurulumunu önereceğim. Bizim burda neredeyse ölmüş bitkileri verin canlandırıyım dediğimde mümkün değil dediler. Migrosta bitki bölümünde çalışşanlardan mı kaynaklı yoksa şirket politikası mı böyle anlamadığım bir durumdan bitkiler ölüme terkediliyor. Gerçi koçtaş içinde durum aynı. Sulama sistemi kurulduğunda acaba nem diğer ürünlere zarar verir diye mi susuzluğa terkedip bitkileri öldürüyorlar onuda tam bilmiyorum. En azından bir yetkiliye mesaj atıp cevap alabiliriz.

Aylar önce Balçova Koçtaşla bu konuyu görüşmüştüm.
İmha dedikleri bitkileri çöpe atmakmış.
Kağıt üzerinde imha.
"Çöpten alabilirsiniz" dediler. Onlarca bitki.
Çalıştığım ve o bölgede oturmadığım için çöpe atılma saatlerini takip edemedim.
Kurtarılabilecek çok bitki var...

Sürekli alış veriş yaptıgım bir marketin dış bitki reyonunda bir köşede yaseminleri fark etmiştim görevliye bir kac saksı uygun olursa fiyatı alabilecegimi söledim .
cevap geri iade ediliyor .
Aradan gecen bir hafta yaseminlerle bir cok mevsimlik bitki koca bir dag olmuş cöp niyetine :( vermek yerine atmak neden

Bende aynı konudan uzun süre önce rahatsız olmuş ve görevliye durumu anlatmıştım.Yukarıda anlatılanların hemen hemen aynını banada söylediler.İkna olmadığımı onlarda biliyorlar ama yapacaklarından geri kalmıyorlar.Araştırmalarımı inatla devam ettirdim.Geri iade %90 yalan, hepsini imha ediyorlar.Bir kısmını çalışanlar kendileri için ücretsiz alıyorlar.2 ay araştırdım ve takip ettim, geri iade yok.Balçova Koçtaşta çalışan biri ile samimiyet kurdum ve bütün olayları takip ettik beraber. Kuruyan arka bölümdeki çöpe gidiyor.Kırık ve imha kararı çıkmış tüm malzemeler ile birlikte.O imha kararını veren bölüm ve ilgili muhasebe kayıtlarını tutan bölüm onay verdiği anda personel hemen depodakileri çöpe götürüyor.O esnada orda olmak için içeriden biriyle beraber olmak lazım.Çünkü hurdacılar diğer kırık malzemeleri alayım derken atılan kurumaya yüz tutmuş bitkileri zaten görmüyor ve acımıyorlar (biz bitkilerden daha acınacak durumdayız der gibi...) Çöpe giden bitki kısa sürede zaten ülke şartlarından dolayı otomatikmen imha oluyor.

Kurtarma konusunda her türlü fikre açığım, evim müsait olmasa da çokça bitkiyi yaşatma adına onlarca saksı küçücük balkonumda ve odada.Eve alamadıklarımı işyerine götürüyorum.İşyerinin bahçesi bu işler için müsait ve yönetim bana destek veriyor.Ama gün boyu Koçtaş'ın bitkiyi çöpe atmasını beklemek ise çok zor.Eğer yapabilirsek bence içeride çalışanlardan samimiyet kurup olayı gizliden yürütebiliriz (çok etik olmasa da...)

Mehmet

Bizim buralar da pek çiçek toprağı bulma şansımız yok neredeyse tüm çiçekçiler benzer toprağı ve işe yaramaz bir tür kompost satıyorlar. Ankara Koçtaş,a sırf çiçekler için toprak almak amacıyla uğradım görevliye havalnma kapasitesi yüksek çiçek toprağı aradığımı söyledim nasıl olur bilemiyorum dedi. Çok sayı da torf için de bakıp seçmek amacıyla incelemek için örnek olup olmadığını sordum ona da yok dedi. Malumunuz bu kadar olumsuz cevapla karşılaşınca çiçekleri nasıl bu hale getirmeyi başarıyorsunuz dememe gerek kalmadı. Köşe de atılacak bitkileri gördüm ben çiçekleri kontrol ederken atılacakları götürüyorlardı. Son kalan arabanın fotoğrafını çekmeyi başardım. Neredeyse tamamı kurtulabilecek bitkilerdi. Koçtaş yetkilileri veya diğer çiçek satan marketler umarım burada konuya hassasiyet gösteren çok sayı da çiçek severi üzmeyecek orta bir yol bulur. Hem çiçekler atılmaktan kurtulur hem de biz mutlu oluruz.http://img850.imageshack.us/img850/4895/sam0775p.th.jpg

Uploaded with ImageShack.us

Geçtiğimiz hafta ( 28 Ekim Cuma günü ) İstanbul Cevahir AVM'de ki Koçtaş'a gitmiştim. Bahçe botanik reyonun da gezerken orta yaşlı bir hanım reyon görevlisine bazı çiçeklerin bozulmuşluğunu göstererek daha iyi durumda olanların, olup olmadığını sordu.

Reyon görevlisi yeni çiçeklerin gelmekte olduğunu söyledi. Yaklaşık olarak 20 dk. reyonda gezerek durumu gözlemeye başladım. O arada Koçtaş görevlisi olmayan ( sanırım çiçekleri sağlayan firma çalışanı ) bir kişi tekerlekli ve bir kaç katlı bir standla yeni çiçekler getirdi. Daha sonrası da bozulmuş çiçekleri aldı. Bu işlem mağazanın açılıştan sonra ki ilk saatlerin-de, yaklaşık saat 11.30 civarı yapıldı.

Bu da gösteriyor ki Koçtaş imkanları dahilin de, bozulan çiçekleri sağlayıcı firmadan, yeni-leriyle değiştiriyordu.

İzmir Baumax' da bozulan bitkileri indirime sokuyorlar. Çiçeği geçmekte olan veya geçmiş orkideleri 5 tl ya sattıklarında oradaydım hemen 2 adet aldım. Bahçe kısmında da indirimli bitkilerin satıldığı alan var.