agaclar.net

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/)
-   Daha İyi Bir Yaşam İçin (http://www.agaclar.net/forum/daha-iyi-bir-yasam-icin/)
-   -   Bir virüs gibi: Naylon! (http://www.agaclar.net/forum/daha-iyi-bir-yasam-icin/23733.htm)

Sebahattin Sargın 14-03-2011 10:57

Bir virüs gibi: Naylon!
 
Naylon; çoraptan pede, tişörtten pantolona, okul formasından beslenme çantasına, bebek bezinden biberonuna kadar her yanımıza sızmış durumda.

Ve her tehlikeli virüs gibi hızla yayılıyor. Çağa ayak uyduruyor, yakalanmak istemeyen bir katil gibi sürekli kılık değiştiriyor!

Kimi zaman plastik su damacanası kılığına girerek zehirliyor bizi, kimi zaman naylon poşet olup deniz kuşlarını öldürüyor, balıkların cinsiyetiyle oynuyor. Bazen Bisphenol A (BPA) formunda kanseri azdırıyor, bazen de çatal, bıçak, tabak, bardak şeklinde kanımıza karışıveriyor. Hatta gecenin ilerleyen saatlerinde prezervatif kostümüne bile bürünüyor.


Hayykitap’tan çıkan Prof. Dr. Hamdi Temel’in yazdığı ‘Naylon Aşkı Öldürür’ kitabı, plastik maddeleri hayatımızdan çıkarmanın yollarını anlatıyor.



Üretim aşamasından evlere



Bir petrol türevi olan polietilenden üretilen naylon poşetler ilk olarak 1955’de ABD’de kullanılmaya başlandı. 1970’den sonra tüm dünyaya hızla yayıldı, 1980’lerin sonunda Türkiye’ye geldi. Dünyada her yıl değişik boyutta, bir trilyon adedi aşan naylon poşet kullanılıyor. Bu torbalar için 250 milyon ton plastik kullanılıyor. Sadece ABD’de yıllık naylon poşet tüketimi 400 milyar taneyi buluyor.

Yeryüzünde çıkarılan petrolün yüzde 4’lük kısmı, plastik üretimi için kullanılıyor. Naylon poşet üretimi, petrol ve doğalgaz gibi yenilenemeyen enerji kaynaklarının azalmasına ve çevre kirliliğine yol açıyor. Naylon poşetler aslında üretim anından itibaren dünya için tehdit oluşturuyor. Naylon poşet üretebilmek için 160-170 derecede eritilen plastikler makinelerden geçerek şekilleniyor. Bu poşetlerin doğada yok olabilmesi için karada ortalama 400, denizdeyse 800 yıl geçmesi gerekiyor. Plastik, petrol kökenli olduğu için kanserojen madde içeriyor. Poşetler, sadece kirlilik yaratmıyor, suyumuzu tüketiyor, göl ve nehirlerin akışını bozuyor, depolamada maliyetler oluşturuyor, doğal yaşam ortamlarına verdiği zararla nesli tehlike altın- daki türlerin varlığını tehdit ediyor.


YAZAR KiMDiR?


İlk ve orta öğretimini Sorgun’da tamamladı. 1988’de Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Kimya Bölümü’nden mezun olarak, Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Kimya Bölümü’ne asistan olarak girdi. 1990-1996 yıllarında Fırat Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. 2008’de profesörlüğe atandı.

70’i yurt dışı olmak üzere 75 yayımlanmış makalesi var. Çalışmaları ‘Wep of Science’de 205 atıf aldı. Halen Dicle Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü, vekâleten Dicle Üniversitesi Engelliler Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü ve Dicle Üniversitesi Araştırma Fonu Koordinatörlüğü görevlerini yürütüyor. Çevre Bilincini Geliştirme Derneği’ni kurdu.



Türkiye’de durum ne?



Sadece İstanbul’da yaklaşık üç bin market var. 15 milyonluk nüfusa sahip İstanbul’da her beş kişiden birinin günlük ihtiyaçlarını karşılamak için markete gittiğini ve üç poşetle çıktığını düşünürsek, günde 11 milyon 250 bin poşet tüketildiği ortaya çıkıyor.

Isı ve ışıkla açığa çıkan ölüm

Naylon poşetler karbon türevi olduğu için kimyasal değişimlere uğrayabiliyor ve zamanla petro-polimerler oluşturuyor. Bu da kanser dahil pek çok hastalığa zemin hazırlıyor. Bu çözünmenin küresel ısınma kadar tehlikeli olduğu söylenebilir. Poşetlerin imhası sırasında da tehlikeli gazlar ortaya çıkıyor.


Siyah poşet insan sağlığı açısından en ciddi tehdidi oluşturuyor. Bunlar, çöplerden toplanan, işe yaramaz diye atılan her türlü pis malzemenin; pet şişe, kova ve tıbbi atık gibi maddelerin tekrar işlenmesiyle üretiliyor. Poşetlere, atık maddelerin dönüştürülmesi sırasında şeffaflaştırma mümkün olmadığı için koyu tonlarda renklendirme yapılıyor. Bunun için de siyah boya kullanılıyor. Bu poşetlerdeki tehlikeli maddeler, içlerine koyulan sebze ve meyveyle insanlara geçiyor. Türk Gıda Kodeksi’ne göre gıda maddelerinin bu poşetlerde taşınması yasak.

Denizlerdeki yaşamı tehdit ediyor



Dünyanın plastik çöplüğüne dönüşmemesinin en önemli nedeni, deniz diplerinin çöplük olarak kullanılması. Böylece 200 farklı deniz canlısının hayatı tehlikeye giriyor. Dünya Koruma Vakfı’nın araştırmasına göre, her yıl 100 binin üzerinde deniz canlısı, poşetleri yedikleri için ölüyor.

KAYNAK

Güler 14-03-2011 11:17

Sevgili sebo, hiç bilmediğimiz şey değil, ama yine de tekrar bizlere hatırlattığın için teşekkür ederiz.

Son zamanlarda bazı market poşetlerinde geri dönüşüm amblemini görüyorum. Onlar da naylon ama biraz daha değişik tür. İnşallah doğrudur.
Bunun yanında bizim buralarda pek çok manav yeniden kesekâğıdına döndü, bu sevindirici oluyor.

lilyum 14-03-2011 12:22

Yarama parmak bastınız. İki yıldır bulunduğum okullarda bu konuda çalışma yapmak istiyorum. Hatta kesekağıdı yaptığımız gibi tedbir olarak hazır da aldık. Belediyeden aldığım cevap 'siz bir başlayın bakalım' oldu. Mazeretleri marketlerin toptan alım yapması, onların da sıcak bakmadığı yönün de idi. Ağustosta çalışma yapacaklardı. Şimdi başka ilçede çalışıyorum. Bugün belediyeye uğradığımda olumlu yanıt alamadım. Zor :) bir çalışma olduğu söylendi.

Sebahattin Sargın 14-03-2011 22:35

Sevgili Güler Hanım;

Evet bu konuyu bir çoğumuz biliyoruz ama hatırlatmakta fayda var :) Bizim marketlerde hala poşetler kullanılıyor, sizin oralarda kese kağıdına dönüş yapılması sevindirici bir durum. Bu bir yazı dizisi, diğerleride yayınlandıkça paylaşmaya devam edeceğim...

Sevgili Lilyum;

Bir öğretmen olarak en azından bunun bilincinde olup çocuklara bunu aktarmanız bile sevindirici bir durum bana göre. Belediyeler maddi açıdan kolayına geleni yapıyorlar, bu düzeni bozmak istemiyorlar. Umarım daha fazla zaman kaybetmeden bu naylon virüsünden kurtulmak için gerekli çalışmalar sistemli bir şekilde başlatılır.

Sevgiler ;)

elek 14-03-2011 23:36

Alışkanlıkları (80'lerden önce bu bir alışkanlık değildi sanırım, ama neyse.. :rolleyes:) kırmak zor hakikaten. Ben 2 senedir apartmanın alt katındaki markette çalışanlarla aldıklarımı poşete koymamaları için savaş veriyorum resmen, ama daha hala alışamadılar...

File veya bez torba geleneğini canlandırmamız lazım. Zaten ellerden sürüyle sarkan logolu poşetler sakil bir görüntü oluşturuyor bence. Gayet şık, katlandığında küçücük olup çanta içinde rahatlıkla taşınabilecek bez çantalar varken poşeti kim kullanır değil mi ;)

Geri dönüştürülebilir amblemi olan poşetler yine PE veya PP'den yapılmadır, fakat üretim esnasında içine konulan "kataliz" katkılardan dolayı bozunma süreleri daha düşüktür. Fakat daha kısa sürede bozunması, poşet hammaddesinin (yani petrol türevinin) tüketildiği ve bozunma sırasında atmosfere salınım yapıldığı (CO2, methan) gerçeğini değiştirmez.

Ayrıca kullanımı yine son zamanlarda yaygınlaşan PS (polistren) şeffaf kapların da doğada bozunma süreleri poşetlerinkine eşit yaklaşık olarak. Çimleme kabı olarak çok işimize yarıyorlar, ancak doğada bozunması yaklaşık 500 yıl aldığından, aldıklarımızın ambalajlarına da dikkat etmekte yarar var.

Çocukken Sagra'nın mağazası vardı Eskişehir'de, evden uygun kapları götürür burada çeşmeden kahvaltılık çikolata doldurturduk. Keşke market sistemleri deterjandan peynire kadar herşeyi bu şekilde alabileceğimiz şekilde düşünülseydi.. Ama varolan sistem aksini gerektirdi ve "Ambalajın albenisi" diye bir kavram var artık maalesef.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 23:38.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024