Açılmış konulara duyarlılık ve tepki ya da tepkisizliklerin neden ve sonuçları
 

(İlk 16 mesaj bu başlığın hakettiği ilgiyi görmeyişi üzerine yapılan yazışmaların konu birliği sağlanması gereği açısından uygun başlık eklenerek moderasyon tarafından yeni konu olarak buraya taşınmıştır.)


Ne büyük bir forum tepkisi gösteriyorsunuz. Herkesi tebrik ederim. Nerede ağaç kesilmiş?, nerede, hangi yayla da maden aramaya başlayanlar var ?

Nerede bir kedi köpek incinmiş?, Nerede TEMA, DHK, ÇYD, GP eylem ya da etkinlik yapmış?

Varın o meşhur ve kendinizi kandırdığınız protestolarınızı yapıp oyalanın.

Benim bahsettiğim gibi konulara sakın bulaşmayın.

Siz çevreye duyarlı, doğal hayata duytarlı, toplumsal tepki verenlersiniz ya!!!!!

Devam edin kendinizi kandırmaya, devam edin emperyalist güçlerin ülkeniz üzerinde oynadığı oyunlara bilemeden destek olup kandırılmaya ve uşak olmaya.

Bizde bir laf vardır, boş durma da çuval ağzı aç derler.

Vazgeçtim çuval ağzı açmanızdan da boş çuval olmadan hayatınızı bari sürdürün.

Bu başlığı daha önce görmemişim. Takiyecilik her yerde sevgili balbay. Maalesef...

'' İnsan ''

Ne acıklı bir varoluş hikayesi değilmi sevgili Köknar?

Hoş adına varoluş dedim ama, sanırım o da yalan!!!

Beklentiler büyüdükçe hayal kırıklıkları artıyor. Sorunumuz belki de bu...

Ne büyük bir hikayenin ana karakteriyiz....

Bu film aksiyon mu, macera mı, aşk hikayesi mi, komedi mi, dram mı olacak?

Ya da kelle, paça, işkembe karışık mı olacak ortaya şöyle en güzelinden...

Hayırlı işler '' İnsan '' ağabey, satacak, pazarlayacak, tüketecek daha neyin kaldı bu yalan rüyaların da?

Üzüleyim diyorum, hem cinslerime bakıp vaz geçiyorum hakediyorlar.

Kızayım diyorum, ben yaratmadım ki, dümenini tutayım.

Yazayım bari de duyan olur diyorum, okuyan, yazan, paylaşan olur diye, sağolsun büyük ikramiyeden daha değerli olan teselli dostları yanıt veriyor.

Çok kalabalık bir yalnızlık içerisinde olmak varya, canımı o acıtıyor.

Olsun, sizi öldürmeyen şeyler güçlendirecektir, devam edin, durmayın, yazın, çizin, bağırın, çağırın, çığırın, susmayın -susturulamayacaksınız zaten şüphem yok-; varsın beğenilmesin, rahatsız etsin; bırakın karıştırsın, bulandırsın, kızdırsın, sustursun!...

Der ya hani şair;


"Hava kurşun gibi ağır! !
Bağır
bağır
bağır
bağırıyorum.
Koşun
kurşun
eritmeğe
çağırıyorum...

O diyor ki bana:
— Sen kendi sesinle kül olursun ey!
Kerem
gibi
yana
yana...

«Deeeert
çok,
hemdert
yok»
Yüreklerin
kulakları
sağır...
Hava kurşun gibi ağır...

Ben diyorum ki ona:
— Kül olayım
Kerem
gibi
yana
yana.
Ben yanmasam
sen yanmasan
biz yanmasak,
nasıl
çıkar
karanlıklar
aydınlığa..

Hava toprak gibi gebe.
Hava kurşun gibi ağır.
Bağır
bağır
bağır
bağırıyorum.
Koşun
kurşun
eritmeğe
çağırıyorum..."

Varsın acısın canınız sevgili balbay, değer...

İşte bir mendil tutan olmuş yaramıza, su veren olmuş çatlayan dudağımıza. Sönmesine izin verilmeyen ateşimize har veren oldukça o dağlarda delinir, kurşunda erir.

Elbette, "Kerem" gibi... Yeter ki vazgeçmeyin.

Bir konu mecrasından bu kadar mı sapar?

Tamam duyarsızlık, tepkisizlik neyse ne de, 'takiyecilik' suçlamasının muhatabı kimdir, yöneticiler mi "herkes" mi?

Niye? Niye herkes aynı düşünmek ve hatta aynı tepkiyi vermek zorunda? Ya da okuyup da tepki vermeden doğal boyaları gündemine alıp, tepkisini coşkuyla buradan göstermeyenler de takiyeciler arasında mı, sizce?

Tüm bu şikayet, kırılgan duygu ve beklentileri bir kenara bırakıp doğru ve haklı olunduğu düşünülen konuda (sentetik boyalar yerine doğal boyaların tercih ve kullanımı) yazarak duyarsız insanlara da sesinizi duyurmaya çalışmak daha doğru değil mi?

Doğru yer ve biçimde tepkinizi gösterebilecek kişilerin davranışı mı yukarıdakiler?


gece
Konu dışı mesajlarınızı silmenizi, o mesajlar konusunda çok ısrarlıysanız ayrı bir başlık olarak ilgili bölüme açıp yazmanızı rica eden forum kişisi.

takiye
a. 1. Mezhep belirtmeme, gizleme. 2. mec. Olduğundan farklı görünme. 3. esk. Sakınma, çekinme.

Güncel Türkçe Sözlük ( Kaynak; www.tdk.gov.tr )

Fikirlerini beyan etmekten sakınanlar, çekinenler ve duyarlı imiş gibi görünüp tepkisiz kalanlar için kullanılmış bir kinayedir o Sayın gece. Yani tam da dediğiniz gibi, duyarsızlık ve tepkisizliğe dikkat çekilmek istenmiştir. Muhatabı belirli bir kişi ya da grup değildir.

Tepkimi doğru şekilde doğru yer ve zamanda dile getirdiğimi düşünüyorum.

İlk mesajı 26 Haziran da yollamışım. Daha sonra duyarsızlığa sitem için de bu gün tekrar bir yazı yazmışım.

İster takiyye, ister musamma, aklınıza ne geliyorsa o olsun. Bir penis biberi konusuna tonla mesaj, sözüm ona çevre duyarlılıklarına karşı tonla mesaj, ama asıl tehlikelere karşı bir tane duyarlı cevap yok.

Daha sonra da kendisiyle bir kaç konuda sonuna kadar muhalif olduğum bir forum kişisi ile aynı görüş içerisinde paralel bir iki yazışma yapınca suçlanamak hoş değil.

Bu konunun başlığı, aslında değiştirilmeden önce çok daha ağır ve suçlayıcı ifadeler taşıyordu.

Neyse, DİÇ projesine katkı için T shirt satışı kampanyasına bile duyarsız kalan forumun 70.000 kişilik kalabalığına aslında paylaşım bile yapmamak lazım ya neyse.

Konu dışı olduğunu düşünüyorsanız konu içerisi bir kaç katkı alalım arkadaşlardan da sizden de.



Çuval ile ilgili fikirlerim sabittir.

Sayın köknar, Güncel Türkçe Sözlük'ten alıntıladığınız sözcüğün 3. anlamının güncel olmadığını başındaki esk. kısaltması yeteri kadar belirtiyor diye düşünüyorum.

Güncelde takiye bu 3. anlamında kullanılmıyor. Duyarsızlık ve tepkisizliği güncelde de takiye sözcüğü ile ifade etmeyi tercih edebilirsiniz tabii ama bu anlam başkalarınca öncelikli olarak anlaşılmayacaktır, öyle olması da doğaldır, o sözcük eskiden o anlamda kullanılırmış, günümüzde bu anlam kullanılmıyor.


Tabii ki duyarsızlık ve tepkisizliğe dikkat çekip, uzun uzun eleştirebilir, düşünce paylaşabilirsiniz ama sizce gerçekten doğal boyalar ile ilgili bilgi paylaşımı başlığı en doğru yer ve zaman mıdır?

Bu davranış, asıl konunun berraklığını bozup, konunun rengini bozmuyor, hatta konuyu boğmuyor mu?

Balbay'ın serzenişinden sonra "başlığı farketmediğinizi" itiraf ederek (ve başkalarına bu hakkı tanımadan, hemen takiye ile itham ederek) başladığınız ve doğal boyalara ilişkin tek satır yazmadığınız için özellikle soruyorum.


gece
'est modus in rebus' diyen forum kişisi

Her şeyin bir ölçüsünün olduğunu keşke tam latince harfleriyle yazsaydınız.

Bir şeye iyice kanaat getirdim ki, bu forum da da sadece kısıtlı gözlükleri ile, taraflı bakışlarıyla hareket eden, '' sözüm ona '' çevre aşıkları var.

Fikrim değişmedi, klavye çevrecilerinin bize zerre kadar faydası yok.

Sizi bu yazdıklarımdan tenzih ederim sevgili gece. En azından haykırışımız kulağınıza değmiş ve buralara uğramışsınız.

Keşke daha çok duyan olsa sesimizi de sevgili köknar ile diyalog halinde kalmasa konu paylaşımımız.

Konuyu açan siz olduğunuz için, sitem etmeniz doğal ancak henüz bir hafta dahi olmamış. İnsanları tepki vermek konusunda harekete geçirmek için en doğru yöntemi izlediğiniz konusunda emin misiniz?

Suçlanmıyorsunuz, bu forumda konuları başlıklar altında işliyoruz, bunu da isteyen istediği bilgiyi gittikçe karmaşıklaşan bir kaos ortamında değil de derli toplu bulsun diye yapıyoruz. Bu davranışın eksik ya da yanlış olan yönü nedir?

Tepkinizi bu konuyu örnek ve link vererek uygun yerde pekala dile getirebilirsiniz, engellenmeyeceğinizi biliyorsunuz. Duyarsızlıktan ve tepkisizlikten ne en çok yakınan sizsiniz, ne de ilk farkına varan!

Güzel bir konu başlatmış ama acelecilik ve duygusallığa konuyu kurban eder tutum ile devam etmeyi üstün tutmuş gibi görünüyorsunuz, ne gerek var?

Rengârenk olabilecek bir konuyu bu kadar (doğal) boyasız ve karamsarlık grisine boyamak niye?

Onun yerine; konuyu fotoğraflar ile ek bilgiler ile geliştirseniz ben katılımlar olacağını umuyorum. Evet sadece umuyorum, ilgi duymayana zorla ilgi duydurmak elimizden gelmiyor. Üzgünüm.

Evet, hoş olmayan şeyler de oluyor forumda, tıpkı hayatta olduğu ve doğal olan da bu olduğu gibi, maskeli baloda değil, gerçek hayatta yaşıyoruz çünkü...

Açtığınız konu diyalog olarak kalamayacak bir konu, ancak ilk mesajdan sonraki tüm mesajların rengi bence konuya hiç gitmiyor, renk uyumu diye de bir şey var!

Oysa bu değişebilir. Değişim için kimin ne yapacağını siz de merak etmiyor musunuz? 8>|


gece
sipariş üzerine katkı ver(e)meyen, en azından, başlığı açan ilgisiz mesajlarını konudan temizlerse konuya katkı yapabilecek şevki kendinde bulabilecek forum kişisi

"takiye
a. 1. Mezhep belirtmeme, gizleme. 2. mec. Olduğundan farklı görünme. 3. esk. Sakınma, çekinme.

Güncel Türkçe Sözlük ( Kaynak; www.tdk.gov.tr )

Fikirlerini beyan etmekten sakınanlar, çekinenler ve duyarlı imiş gibi görünüp tepkisiz kalanlar için kullanılmış bir kinayedir o Sayın gece. Yani tam da dediğiniz gibi, duyarsızlık ve tepkisizliğe dikkat çekilmek istenmiştir."

Bu mesajımda takiye sözcüğünün hangi anlamda kullanıldığını açıkladım, iyi ki takiye demişim bakın sizin dikkatiniz bu vesile ile konuya odaklanmış. Kötü de olmamış bence.

Başlığa yazdığım ilk mesajım Sayın balbay' ın serzenişine cevap niteliğindeydi ve takip eden mesaj silsilesi de aynı serzenişi beslemekteydi. Dolayısıyla mesajlarım konuyu boğmadı, kesinlikle ölçüsüz değildi ve konuyu farkedip de duyarsız kalanlar hedeflendiği için kendi savıyla da çelişmedi.

Bir iki satır son söz yazacaktım ama, çok ağır geleceğini düşünüp sildim. Herkesin hayal gücüne bırakıyorum temennilerimi.

Uyaroğlu olamadım hayatım boyunca vesselam.

Balbay, bu konuda seninle yazışmadık mı? Soruyorsun ama biliyor gibi duruyorsun. Bu nedenle devam edip boyalar konusunda bilgi vermelisin, ben bilmiyorum demedim mi?

Sen de "Boya hakkında ne nedir, nerede nasıl üretiliri araştır, yanıltıcı olmayan bilgileri eklerim." diye yazmadın mı?

Eeee, konu öyle duruyor... Bildiğini anlatmak için, başka birinin soru mu sorması gerek? Sorunlara duyarlı bir vatandaş olarak, tepki gelmese de bildiklerini yazmak durumunda değil misin? Konu hakkında daha fazla yazmış olsan anlarım ama tek mesaja tepki fazla olmuş.

Soruları buraya da ekliyorum ama cevapları o konuda yazmalısın...

• Hangi doğal boyalar, hangi ortamlar (iç mekan, dış mekan, çocuk oda ve malzemeleri...) için uygundur?
• Doğal boyalar nasıl ve hangi malzemelerden üretilmektedir?
• Doğal boyaların renkleri, sentetik boyalar kadar çeşitli midir?
• Her doğal boya zararsız mıdır?
• Her yerde kolayca bulunup, uygulanabiliyorlar mı?
• Neden, doğal boyaların tarihi bu kadar eskiyken çok büyük oranda kullanımdan kalkmışlardır?

Soru sormak, tepkine şiirle eşlik etmekten daha doğru olur diye düşünüyorum. :)

" Klavye çevrecisi " tanımlaması bence çok güzel olmuş. Fayda ve Zarar konusu çok özel ve tartışmalı bence. Tavuk mu yumurtadan yumurtamı tavuktan çıkar sorusu aklıma geldi. Önce bilinçlenmeli yapmalı yazmalımı, yoksa önce yazıp yapıp bilinçlenmeli mi?

Konu ile ilgili olarak genel fikrim, forumlar için son derece normal bir durumdur. Yazdıklarınız yaptıklarınız bence çok değerli şeyler. Toplumsal bilinçlenme bence çok uzun yıllar sürecek tahminim 2 kuşak kadar.