09-01-2013, 12:14 | #31 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,525
|
İki yıldan beri zeytinliğimi sürdürmüyorum..ayrıca her yıl toz humik asit ve granül leonardit atıyorum..toprağım ilk defa solucan kaynıyor..heryer ot çürüntüsü..bu yıl ayrıca 15 çeşit kadar yabani yem bitkisi tohumu ve fiğ saçtım..Baharda motorlu tırpanımla biçeceğim..toprağım oldukça kumlu ve fakir bir toprak ama gittikçe yapısı, rengi bile değişiyor.. Bu başlığı okuyunca, fidan aralarında 2'şer sıra enginar ekmek geldi aklıma..Enginar çok yıllık bir bitki..bakımı az..kolay.. Olur, sanıyorum.. Bakalım, bu yıl bir başlayayım..gözlemlerimi aktarırım.. Asgari su ihtiyacı olan daha başka hangi bitkiler ekilebilir acaba? Görüşlerinizi yazarsanız sevinirim.. |
20-01-2013, 15:54 | #32 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-04-2008
Şehir: İzmir / Balıkesir Gömeç
Mesajlar: 376
|
Sayın Pria, Fukuoka'nın kitabında yonca ekmekten bahsediliyor, yoncanın kökleri toprağın derinliklerine iniyor ve ayrıca köklerindeki ( ekilecek tohumuna kaplanıyor) rhizobium bakterileri sayesinde havadaki azotu toprağa işliyor. Ben fidanlarımın sıra altına bu sene yonca ekmeyi planlıyorum, hem erozyonu önlemesi açısından hem de biçilip malç olması açısından benim için önemli. |
20-01-2013, 16:28 | #33 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,525
|
Sayın tiryaki.. Dediğiniz çok doğru; yonca kökleri azot üretir.. Fakat ben bu yıl o kadar aramama rağmen yonca tohumu bulamadım Biga'da..kalmamış.. Kısmetse seneye..bir de acı bakla ekmeyi düşünüyorum, tohumunu bulabilirsem..o da aynı işleve sahip.. |
20-01-2013, 17:49 | #34 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-04-2008
Şehir: İzmir / Balıkesir Gömeç
Mesajlar: 376
|
Yonca tohumu temini konusunda ben de inanılmaz sıkıntı yaşadım. Görüyorum ki geçmiş yıllarda kilosu 8 lira olan yonca tohumu, sanırım teşviklerden dolayı, bu sene 18-20 lira arasında satılıyor. Üstelik hemen de bulunmuyor. Maro tarım satış görevlisini yoğun tacizlerim sonucu kaplı tohum buldum, kilosu 15tl idi. Konya'da OSM tohumculukta yerli tohum mevcut. Baklayı ben de sık duyuyuorum. Belki karışık ekilebilir. |
03-02-2014, 16:12 | #35 | |
Ağaç Dostu
|
Merhaba, Alıntı:
Benim Zeytinliğim de bakımsız bu sene bakacağım inşallah. Sizin humik asid ve granül leonardit işe yaradı mı? Siz netice aldıysanız ben de denemek isterim. Saygılar |
|
03-02-2014, 18:48 | #36 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,525
|
Sayın Oğuz Karsan, DoktorTarsa'nın toz humat'ını geçen yıl dekara 1.5 kilo kadar vermiştim..Önceki yıllarda da dekara 50 kilo civarında granül leonardit vermiştim.. Bunların kısa dönemdeki gözlemleyebildiğim etkilerini arzetmeğe çalışacağım..Uzun dönemde daha artı etkilerinin devam edeceğine de inanıyorum.. Benim bunları kullanmamdaki ana neden, toprağımın çok kumsal, küçük çakıllı ve yazın sıcaklarında betonlaşan, bizim yöredeki tabiriyle kistik, killi bir yapıda olmasıydı.. Şimdi, toprağın kuruduktan sonra daha bir ufalanabilir, işlenebilir olduğunu görüyorum.. Ayrıca, toprak çok açık renkliydi..Şimdi, kahverengimsi oldu.. Toprağımın aşırı yağan yağmurları bile absorbe ettiğini de görüyorum..Suyu adeta yutuyor toprak..Demek ki, toprağın alt katmanlarındaki kistik, su geçirmez tabakaları bile etkilemiş görünüyor..Kistik kili çözüyor demek ki.. Bunları kullanmaya başladıktan sonra, her yıl zeytinlerime verdiğim 3x15, 20x20, 18x46, üre, amonyum sülfat gibi gübreleri vermekten vazgeçtim..2 yıldan beri vermiyorum.. Sadece, yapraktan mart, nisan ortası, haziran sonu, eylül ve hasat sonu olmak üzere yine DoktorTarsa'nın toz denizyosununu da veriyorum.. Kimyasal hiç gübre vermediğim halde geçen yıl ki zeytinlerimin büyüklükleri tane bol olmasına rağmen önceki yılların nerdeyse bir misli daha büyüktü.. Bunda, denizyosununun yanısıra, 3 yıl üstüste toprağa verdiğim leonardit ve humatın da etkisi vardır diye düşünüyorum..Sanıyorum, toprakta mevcut olan fakat killi yapının bağladığı potas, fosfor ve iz elementleri çözüp, bitkinin alabileceği şelatlara dönüştürüyor humik asit.. Ayrıca, eski yıllarda toprakta bu kadar bol ve sık solucana rastlamıyorum..Her yerde görmüyordum onları..Sanıyorum bunlar sayesinde solucanlarım çok bollaştı..en çok ta buna seviniyorum..Toprağın adeta bedava çiftçileri bunlar..Sadece solucanlarla da sınırlı değildir sanırım, benim bilip anlamadığım daha başka biyolojik canlılık ta kazandırmıştır toprağa..Solucanlara yiyinti çok bol; ister topraküstünde tırpanla kıyılan otları, isterlerse toprağın içinde çok bol olan ot köklerini yesinler afiyetle..ve gübre üretsinler toprağıma.. Ayrıca, son 2 yıldan beri fidanlığı sürdürmeyi de bıraktım..Acı bakla, yonca, fiğ, yabani yem bitkileri saçıyorum kışa girerken..Geçen yıl çok başarılı bir gelişim gösterdi fiğler..Bu yıl 5 dekara 30 kilo daha serptim..Ot çürüntülerinin arasına saklanıyor tohumlar ve fazla rutubete maruz kaldıklarında çimleniveriyorlar.. Bunlarla da toprağın azot ihtiyacını karşılamayı umuyorum.. Otları tohum bağlama döneminde motorlu tırpanımla biçiyorum..Sıkı bir çalışmayla 2 günde biçiyorum 5 dekar alanı minik tırpanımla..Bu yıl bacanağımın hediye ettiği daha kalın misinalı ve güçlü tırpanla daha bir toprağa yakın biçerim otları.. Ara ara gözlemlerimi aktarmağa devam edeceğim zeytin sayfasında. Selamlar. |
30-09-2014, 10:37 | #37 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 14-04-2009
Şehir: şanlıurfa
Mesajlar: 60
|
Sayın pria bu ekmiş olduğunuz 15 çeşit yabani yem karışımlarında hangi bitkiler var ? motorlu tırpanla biçtiğiniz otları olduğu gibi yerinde mi bırakıyorsunuz ? tohumları galiba mibzer kullanmadan elle serpme olarak yapıyorsunuz, doğru mudur ? bu bitki karışımında belli bir orana dikkat ediyor musunuz ? biliyorum çok soru sordum ama insanda öğrenme hevesi olunca kendini tutamıyor |
09-03-2016, 20:30 | #38 |
Ağaç Dostu
|
Ön bahçede yaklaşık 18 m2'lik bir alandaki betonu kırdırdık. Alttan çıkan toprağı elde çapayla bellemeye çalıştık ama toprak, betonun da etkisiyle aşırı sertleşmiş. Yarım saatte en fazla 30 cm çaplı bir yeri kazabildik. Çapa makinesi kiralama ile ilgili araştırma yaparken komşularım farklı bir yöntem önerdiler. Sert toprağın üzerine kompost ve ağaç kabukları serip bir sene bekleyince toprak yumuşacık oluyormuş. Kompost ve çürüyen ağaç kabukları solucanlara yiyecek oluyormuş, solucanlar da belleme işini bedavaya yapıyorlarmış. Tabii solucanların hareketi sayesinde kompost da iyice toprağa karışıyor, verim de artıyor. Bu ilginç yöntemden forumda bahsedeyim diyordum ki zaten yıllardır konuşuluyormuş. Bu forum bir derya deniz, her an yeni bir yerini keşfediyorum Ben de ev bahçeleri için bu bellememe yöntemini denemiş olacağım. Tecrübelerimi burada paylaşırım. |
10-03-2016, 11:10 | #39 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sert toprak üzerine doğal gübre sermeniz durumunda da toprak tamamen yumuşuyor. Benim gübre verdiğim ağaç altlarında bulunan toprak bir sene sonra tamamen yumuşak ve istenilen şekilde işlenebilir halde oluyorlar. |
|
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|