Bir kaçışın öyküsü :)
5 Eklenti(ler)
Kaçış. Hem de arkama bakmadan, topuklarım çarpa-çarpa…
2016 yılının ilk ayları, memleketin doğusunda medeniyetin doğduğu topraklardayım. Gece-gündüz kendime, sıradan bir yaşantı içinde neden debelenip durduğumu sorup duruyorum. Sabahları işe vaktinde yetişmek için uyanmak ve akşamları yine işe vaktinde yetişmek için uyumak huzurumu kaçırıyor. Akşamları vakit bulursam atölyeye çevirdiğim evin bir odasında biraz takılıyorum, ağaç yontup enstrüman yapıyorum, yaptığım enstrümanları da eşe dosta hediye ediyorum. Özellikle çocuklara. Beni mutlu eden başka bir şey yok. Aynı durumdan şikayetçi olan kedi dostum Topik de sıkılmış durumda, doğasını elinden almış gibi hissediyorum. Daha patileri toprağa basmadı bile. Gitmeliyim, doğmasam da bir vakitler büyüdüğüm topraklara gitmeliyim. Eski bir ev ve Flu çocukluk anıları. Tası-tarağı, kediyi ve kitapları toplamak için bahar ayını bekliyorum. Cesaret bulursam gideceğim. Ahhh o cesaret! Peki ya gittiğimde? Demezler mi deli oldun diye? Peki demezler mi, iş güç mevki ve durumun bak ne güzel? Memleketin hali nice? İnsanlar iş bulamıyor? Daha 28 yaşındasın, yolun başındasın? Hele bir evlen, çoluk çocuğa karış hayırlısıyla… İnsanların beklentileri var. Ama özgürlük? Ağaçlardan ve kayalardan, derelerden ve dağlardan sesleniyor. Peki gittin. Ya o köhne ev? Onarmak lazım, onarmak için para lazım. Hiç para biriktirmediğime üzüleyim mi? Üzülmüyorum. Peki gittin. Ya iş? Ne ile besleneceksin? Ah o kapital. O da bana, kalantor banka kasalarından sesleniyor, tahvil senetleri el sallıyor. Telefona sarıldım. Sevdiğim bir Lutiye telefonun öte ucunda. -*** Hüseyin Abi merhaba, -Merhaba Kemal. -Biliyorsun, enstrüman yapıyorum ve beğeniliyor. Ticari kaygı gütmeye kalksam nasıl olur? -Kemal, işini iyi yap yeter. İşini severek yaptığında, dağ başında bile olsan bulunursun! -… Demek dağ başında bile olsam bulunurum he… Sanki tahmin etti gitme planımı… Son maaşımı cebime koyarım, biraz malzeme alırım ve işe başlarım. Erikler çiçek açmadan yetişmeliyim! Derken erikler çiçek açtı. Ama yaprağa durmadan memleketin yolunu tuttum. Nihayet köydeyim! Kapının önünde eşyalarla dikiliyorum. Ben kapıya, kapı bana bakıyor. İki günlük dinlenme ardından işe koyuldum. Çatıyı söktüm, iki yüz yıllık ahşap taşıyıcılar ve tahtalar çürüyüp pudra haline gelmiş durumda. İyi mi ettim yoksa kötü mü ettim bilmiyorum ama bu işin bedeli yeni bir ev yapmaya eş değer olacak. Her gün çalışıyorum, gece sokak lambasından faydalanıp duvar örüyorum. Zayıflamış durumdayım. Usta yok, çırak yok, tahtanın ucundan tutan birinin olması ne güzel olurdu Tüm yaz ayını evi sökerek geçirdim ve güneşten yıpranıp yırtılan çadırımı, bir gün yaşanan şiddetli fırtına sonrası ceviz ağacının tepesinde buldum. Böyle olmayacak, bir kulübe yapmalıyım, yakında kış gelecek. Beni sahiplenen köyün 17 kedisi ve kendim için birkaç saatte 3 metrekarelik bir kulübe yaptım. İçine de küçük bir soba. Soba söndüğünde, üşenip yataktan çıkamıyorum ve sabahları donuyorum Ardından kar geldi. Hem de ne kar. Donan çeşme suları, soğuktan ellerime yapışan çiviler ve üşüyen burnum. Dert etmiyorum Bir gece sabaha karşı ayaklarımı uyuşmuş hissederek kalktığımda, ayak parmaklarımın donduğunu gördüm. Görünen kötü görüntüye kangren başlangıcı dedi bir doktor arkadaşım. Kendi imkanlarım ile kurtardım. Önce kızaran etler morardı, ardından çürüdü ve patır-patır döküldü. Yenilenen parmak etlerimle çalışmaya devam! Evin altındaki ahırı acilen atölye haline getirmeliyim, finans durumum greve gitmek üzere ve üretmek zorundayım. Ocak ayının ilk haftası, tesviye işleri tamamlanmış atölyede bol antifriz ile çimento hazırlayıp 3 günde bacamı ördüm ve bir gecede atölyemin tahtalarını çakıp devrisi günü kendimi içeriye attım. Artık gürül-gürül yanan ve hediye edilen bir kuzinem, altında uyuyan kediler ve tezgahımla birlikte huzurluyum. Sabahları kalktığımda ıslık çalarak şarkılar söylüyorum. Atölye harika oldu. Görenler, duvarları hayvan dışkısı ve saman karışımı sıvalı bu ahırın böyle bir yer olacağını düşünemiyorlar. Eee, koca bir evin enkazı çıktı sırtımdan, ahırın tahtalarını sökmek ne ola ki? Deyip gülüyorum. İlk siparişime başlıyorum, arından diğeri ve ardından diğeri… Ses verdiğim her bir ağaca sevgimi katıyorum. Bahara evin geri kalanıyla ve bahçe işleriyle ilgili yapılacak işlerin planını kuruyorum. Bu sürede kar-kış demeden beni yalnız bırakmayan, memleketin öte ucunda da olsa gelen arkadaşlarım gerçekten büyük motive kaynağım oldular. Azıcık cesaretin ardından, istediğiniz şey kapınızı çalıyor. Azıcık cesaret. Sonra ardınıza bile bakmayın |
Yazının sonunda "azıcık cesaret" demişsiniz ama sizinki büyük cesaret işi :) tebrik ederim tek başına bir evi onarmak yaşanılır hale getirmek çok zor bir iş. elinize emeğinize cesaretinize sağlık :)
cefasını çektikten sonra sefasını süreceğiniz uzun yıllarınız olsun |
5 Eklenti(ler)
Alıntı:
Bir kaç fotoğraf daha ekliyorum :) |
arkası yarın tadında bir kaçış öyküsü, devamını bekliyoruz, kaçış hayatınızda mutluluk ve başarılar dilerim,(yılbaşı kartı yazıyormuşum gibi oldu)
|
Alıntı:
|
Gerçekten takdire şayan bir kaçış öyküsü olmuş. Cesaretinizden ötürü sizi tebrik ediyorum
|
Bu ayaklarınızın kangren olup etlerin dökülmesi :( çok üzücü
Maalesef günümüzde kapitalizmin sonucu gelecek kaygısı insanlara sevdiği işi değilde sevmediği işi yaptırıyor. Aslında toplumun iş yapma sevgisi de pek kalmadı. Azminiz gerçekten takdire şayan. Keresteleriniz çok güzelmiş, yakında bende bir bahçe evi yaptıracağım **** yapamaya çalışacağım. Kendi alınterinizle inşa ettiğiniz evinizde hep mutlu ve huzurlu bir hayat yaşamanız dileğiyle. |
Bir güzel kalem daha... Teşekkürler @umsturz, beğenimizi atalım da boş vaktimizde okuyalım.
|
sayın umsturz yaptığınız enstrümanları site üzerinden sayfa açıp satışa sunabilirsiniz, meraklıları vardır mutlaka, böylece bir şekilde maddi destek sağlamış olursunuz. (eğer site kuralları uygun ise)
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Keresteleri Köknar aldım. Tahta kurdu gibi yaratıklar tarafından kolay yıkıma uğramıyor. Ayrıca hafif olması ve atmosferik etkilere dayanıklı olması büyük avantaj. Ev temel taşlarına bastığından yükünü hafifletmek için de iyi bir seçim oldu. Çekme ve gerilme kuvveti gerçekten çok iyi. Tek kötü yanı çivi ile bağlantısı zayıf. Çok az şeyi deneme yanılma yolu ile çözdüm. Az da olsa ağaçların mekanik özelliklerine hakim oluşum avantaj sağladı. Bahçe evi için Köknar kerestesi güzel seçim olabilir :) Sevgiyle kalın. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Vay canına!
Ne kadar ilham verici bir kaçış. Bizden de kaçmayınız da devamını takip edebilelim. Tebrikler. Başarılar. Bu arada Bolu'nun neresindesiniz merak ettim doğrusu. |
Alıntı:
|
Sizin adınıza kendim yapmış kadar çok sevindim. Olmuş bu iş.hemde süper kaçış olmuş.Yolunuz bahtınız açık olsun, hayal edemeyeceğiniz kadar güzel yaşam dilerim.
|
Alıntı:
Donan parmaklar, çadır, açlık, kediler... Kemalettin Tuğcu nun kitabını okuyorum sandım, sadece limon sandığı eksik... Sizin hikaye 'cesaret'in bir kaç tık ötesine geçmiş, sonunun iyi bitmesini diliyor, yazılarınızı bekliyorum. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
5 Eklenti(ler)
Alıntı:
Hep inşaat, inşaat ve inşaat olmaz değil mi? Bir kaç kapı önü ve komşu köy evi fotoğrafı atayım :) Bahçe bir dönüm civarında. İçerisinde Ceviz, Fındık, Ihlamur, Ayva, Armut ve Kızılcık var. Biraz elden geçmesi lazım. Bahardan beri bahçe temizliği ile uğraşıyorum. Biraz çiçek ektim. Yaklaşık otuz yıldır el değmemiş bir bahçe ve çit kenarları Böğürtlen dikenleri ile sarılmış durumda. Onları kökünden temizlemek çok zaman alıyor. "Avlağ" dedikleri bir bahçe çit sistemi var. Karaçam ağacının kök kısmına yakın taraflarının balta ile parlanması sonrası elde edilen tahtalardan oluşuyor. Çıralı tahta olduklarından dolayı uzun ömürlü oluyor. Bahçe kazıkları da Adi Ardıçtan yapılmış. Dış odunu biraz çürüse de öz odunları sağlam ve bu halde bir otuz yıl daha gider. Saygı duyulası bir güzellik :) Ardıçların kazık olarak kullanılmasına karşıyım. Köy yakınlarında orman içinde devrilmiş inanılmaz sayıda ağaç var. Onlardan biraz biçip güzel bahçe çiti hazırlamak istiyorum. Toprak altında kalan kısmı ile yağmur suyu alan üst makta kısımlarını pürmüzle yakmak ve ardından Gomalak emdirmek suretiyle emprenye edeceğim. Havaların ısınması ile bu işlere koyulacağım. Ayrıca ev ve bahçe eğimli bir arazi yapısına sahip olduğu için taş duvar işçiliğim epey fazla. Biraz duvar ördüm ve gerçekten iyi bir taş duvar ustası olma yolunda ilerliyorum :) Bahar aylarında epey bir taş duvar işi de var. Evi kurtardık, şimdi sıra bahçeyi kurtarmakta. Şu sıralar, üzerimdeki büyük yorgunluğu atmak için işlere ara vermiş bulunmaktayım:) |
Diğer arkadaşların da dediği gibi bir solukta okunası bir kalem olmuş. Ellerinize ve de yüreğinize sağlık. Biz örümcek ağı gibi sarılmışız kurtulmak için debelendikçe ağlara daha fazla dolanıyoruz. Sizi takip edelim yüreğimiz nefes alsın en azından.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Alışkanlıklarımızı yok edebiliriz. Bir kere tamam dediğimiz zaman gerisi yün yumağı gibi çözülüyor. Ağlardan uzak duralım :) :) |
Merhaba elinize sağlık
|
Bende Çanakkale’de bir bağ evi yapmaya başladım kısmetse sizler ile paylaşacağım
|
Sayın umsturz, umarım her şey dilediğiniz gibi olur yeni yaşamınızda. Yolunuz açık olsun.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Gerçekten sizin gibi kişileri gördükce mutlu oluyorum. Emeğinize sağlık ve doğayla iç ice hep mutlu kalın ^^
|
Alıntı:
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 15:43. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024