agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Hayvanlar > Yabani Hayvanlar > Börtü Böcek
(https)




Beğeni Düzeni31Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 13-07-2009, 16:10   #181
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-04-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,962
Galeri: 266
Blogdaki ürün EM Sn. Doğasever'in ürünü, bir vesileyle Ankara'daki partneri/ortağı ile 2,3 yıl önce tanışmıştım.

Akarsuların, derelerin, göllerin temizlenmesindede kullanılan ürün; Ankara'da. İstanbul yolundan Ostime giderken soldaki sitedeler.

Biz hediyelerini karıncalara karşı kullanmıştık.

Hiç kalmadı demiyorum ama en az karıncalı evlerden biriyiz


Düzenleyen k0900 : 31-08-2009 saat 14:59
k0900 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-07-2009, 16:28   #182
Ağaç Dostu
 
Öznur's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-11-2008
Şehir: KASTAMONU
Mesajlar: 117
Galeri: 2
Yaşadığım yerde 2 gün içinde gerçekleşen 3 ölüm hepimizi çok korkutuyor.

Ama açıkçası kene yapıştığı farkedildiğinde çıkarılması için doktora gidilmesi tavsiyesini hiç gerçekçi bulmuyorum. Öncelikle kırsalda yaşayan herkese en az bir kere kene yapışıyor, eğer herkes bunları çıkarttırmak için doktora giderse inanın doktorların başka iş yapmaya vakitleri kalmaz, sağlık ocakları ve hastanelerde sıralar oluşur.

İkincisi ise, köylerde yaşayanların çoğunluğu yaşlılar ve ilçe merkezlerine gitmek için imkanları çok az. Sadece pazar alışverişleri için haftada veya iki haftada bir binbir güçlükle merkeze gidebilen insanların her kene yapıştığında gitmesi neredeyse imkansız.

Haberde Pınarbaşı Devlet Hastanesi denmiş, ama burada sadece bşr sağlık ocağı var. Hastane binası yapılmış vaziyette senelerdir bekliyor, sağlık ocağını hastanenin ilk katına taşıdılar sadece, o kadar.İki tane doktor var.
http://www.haber7.com/haber/20090713...godan-olum.php

Öznur Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-07-2009, 09:49   #183
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 03-10-2008
Şehir: ORDU
Mesajlar: 453
artık eskilerin diliyle sakırtlak dedigimiz küçük kene türünden bile korkar olduk allah bu sene fındık toplayanlara saglık versin umarım böyle bir aksilikle karşılaşmayız tabi buna bende dahilim benimde fındıgım oldugu için

cey_cey Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-08-2009, 01:17   #184
Ağaç Dostu
 
dremre's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-06-2009
Şehir: Ankara, Balıkesir
Mesajlar: 267
Kırım-kongo kanamalı ateşinin en iyi tedavisi.... kenelerle hiç bulaşmamaktır...
onunda en iyi yolu TAVUK'tur. Tavuk kırım kongolu veya kongosuz tüm keneleri yer ve hasta olmaz... ayrıca sonra siz de tavuğu büyk bir zevkle yiyebilirsiniz.

ama kenenin teki sizi ısırırsa hiç dokunmadan en yakın acile baş vurun

saygılar sevgiler

dremre Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-08-2009, 07:31   #185
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Kuş gribi nedeniyle tavukları da ortadan kaldırmışlardı

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-08-2009, 12:52   #186
Ağaç Dostu
 
copur 09's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-11-2006
Şehir: Nazilli
Mesajlar: 592
Arkadaşlar benim saksıdaki lavantamın üzerine kediler çıkıp sürtünüp debeleniyorlar. Ben bit, pire gibi yaratıkları engellediklerini sanıyorum. Belki kene için de faydalı olur.

copur 09 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-08-2009, 21:28   #187
Ağaçsever
 
yunusx's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-01-2008
Şehir: çorum
Mesajlar: 54
Bahçeniz varsa ve orda vakit geçiriyorsanız, tavuk besleyin.Bir tavuk günde 250-300 adet kene tüketmektedir. İlaçlar da bir yere kadar!!!

yunusx Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-08-2009, 08:05   #188
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 18-08-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 11
Kene ve zehir

Peki bu tavuklar keneyi yediğinde nasıl oluyorda zehirinden etkilenmiyor?

Güven Teknik Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-08-2009, 18:43   #189
Ağaç Dostu
 
dremre's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-06-2009
Şehir: Ankara, Balıkesir
Mesajlar: 267
aslında çok kabaca şöyle;
etken mikroorganizma tüm türleri hasta etme potansiyeline sahip değil bir de
aslında sizde keneyi yerseniz (ısırılmadan) mide asidi keneyi de kırım kongo etkenini de sindirir ve hasta olmazsınız

ama tavsiye etmem

dremre Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-08-2009, 14:50   #190
Ağaç Dostu
 
maki01's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-05-2008
Şehir: Adana
Mesajlar: 8,417
Galeri: 73
KKKA çok daha ciddi boyutlara sıçramış durumda. Ürkütücü gerçekten. Son yapılan çalışmalarda sadece kenenin bu virüsü taşımadığı belirlenmiş. Milliyet'te çıkan haber korkutuyor.

maki01 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 31-08-2009, 14:58   #191
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-04-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,962
Galeri: 266
Yazıyı okudum, durum vahim, aşağıdakı satırları alıntıladım, devlet nerde? sorusunun tam zamanı.

10 keneden 8’i virüslü
Ankara Kızılcahamam’dan toplanan kenelerin Etlik Merkez Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü’nde analiz edildiğini söyleyen Prof. Dr. Çetin, “Her 10 kenenin 8’inin KKKA virüsünü taşıdığı tespit edildi. Bu korkunç bir rakam. Neredeyse yakında kenelerin tamamının KKKA hastalığını taşıyacağını söyleyecek noktaya geldik” dedi.

k0900 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-05-2012, 10:28   #192
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Kastamonu'da kii keneden ld - Hrriyet Gndem

KENELER ortaya çıktı, can almaya başladılar....

Kene aşısıni mutlaka yaptırın

Name:  kene1.jpg
Views: 2545
Size:  11.2 KB

Erken yaz aylarında ortaya çıkan kenelere karşı aşı kampanyası başlatıldı. Bavyera Sağlık Bakanı Marcel Huber, aşı yaptırarak, herkesi aşı olmaya çağırdı.


BAHARLA birlikte ortaya çıkan kenelerin yol açtığı felç veya ölümle sonuçlanan FSME hastalığına karşı aşı olunması çağrısı yapıldı. Almanya’nın Bavyera Eyaleti Sağlık Bakanı Marcel Huber, uzman doktor Nikolaus Frühwein ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyerek, kenelere karşı aşının önemini anlattı. Kendisi de aşı yaptıran Bakan Huber, aşının kenelerin taşıdığı FSME virüsüne karşı önemli bir tedbir olduğunu vurguladı.

İlkbaharla birlikte kenelerin aktif olduğunu hatırlatan Bakan Huber, FSME’nin bir virüs olduğunu ve beyin iltihaplanmasına, bunun ateşlenme, felç ve ölüme bile yol açtığı uyarısında bulundu. Yine keneler tarafından taşınan Borreliose’nin ise bir bakteri olduğunu kaydeden Bakan Huber, buna karşı ise aşı bulunmadığını söyledi.

Türkiye’de de koruyor

Uzman doktor Nikolaus Frühwein, Almanya’da yapılan kene aşısının Türkiye veya başka ülkelerde de FSME hastalığına karşı koruduğunu vurguladı. Almanya’da kene aşısı yaptıranların sayısının halen düşük olduğunu kaydeden Dr. Frühwein, Avusturya’da aşı yaptıranların oranının yüzde 80’e ulaştığına ve FSME hastalığı vakasının ise 60’a düştüğüne işaret etti. Dr. Frühwein, 2010 yılında Bavyera’da 104 FSME vakası kaydedildiğini, geçen yıl ise FSME vakalarının 177’ye çıktığını söyledi.

Bavyera’da tüm vakaların kayda geçmesi için bir ağ kurma kararı aldıklarını açıklayan Bakan Huber, kene ısırması karşısında dikkatli olunmasını, bunun için eczanelerde büyüteç ve cımbız satıldığını, ancak en iyi tedbirin aşı olduğunu vurguladı. Bakan Huber, aşıların etkisinin ise 3 ile 5 yıl arasında sürdüğüne işaret etti.


Hürriyet Avrupa - Kene aşısı yaptırın


Kene aşısını ihmal etmeyin

Baharın gelmesiyle birlikte keneye karşı aşı kampanyası start aldı. Almanya’nın Bavyera Sağlık Bakanlığı, kene sokması sonucu taşınan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı aşı olmaya çağırdı.


BAHARIN gelmesiyle birlikte sağlık yetkilileri kene sokması sonucu meydana gelen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına karşı uyarı kampanyalarını başlattı. Almanya’nın Bavyera Eyaleti Sağlık Bakanlığı, sağlık uzmanlarıyla birlikte kene aşısı yapılması için bakanlıkta bir basın toplantısı düzenledi. Bakanlık müsteşarı Melanie Huml, baharın gelmesiyle kene mevsiminin de başladığını, kenelerin en çok nisan ile ekim ayları arasında aktif olduğunu ve bu aylar arasında kene sokması rizikosunun yüksek olduğunu söyledi. Herkesi şimdiden kene aşısı olmaya çağıran müsteşar Huml, “Aşıyı ihmal etmeyin, ertelemeyin” dedi. Huml, kene sokması sonucu oluşan ve zaman zaman öldürücü olan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı aşının etkili olduğunu vurguladı. Almanya’da geçen yıl 313 kişinin kene sokması sonucu KKKA hastalığına yakalandığını kaydeden Huml, bunun 130’unun Bavyera’da olmasının yüksek bir rakam olduğuna işaret etti.



Keneye karşı korunma
Basın toplantısında konuşan aşı dairesi başkanı Dr. Nikolaus Frühwein ile Sağlık ve Gıda Güvenliği Darise yöneticisi Dr. Volker Fingerle, doğada gezenlerin, piknik yapanların ve kendi bahçesi olanların kene sokması tehlikesiyle başbaşa olduğunu belirtti. İki sağlık yetkilisi, kene sokmasına karşı aşının önemini vurguladı. Bahçeye ve doğaya çıkıldığında uzun giysiler giyilmesini tavsiye eden iki sağlık uzmanı, kenelerin hemen sokmadığını, vücutta en sıcak ve nemli yer aradıklarını, bunun bazen bir saat kadar sürebildiğini, bu nedenle piknikten, ormandan ve bahçeden eve dönüşte akşam vücudun mutlaka kontrol edilmesini önerdi. İlk aşıdan iki ya da 12 hafta sonra ikinci aşının yapılması, 3 ile 5 yıl arasında ise 3. aşının yapılması gerektiğini söyleyen sağlık uzmanları, o zaman kene sokmasına karşı vücudun bağışıklık kazandığını belirtti.

Hürriyet Avrupa - Kene aşısını ihmal etmeyin

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-05-2012, 10:56   #193
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Kene aşısı neden Türkiye'de üretilmiyor
Avrupa’da olduğu söylenen kene aşısı neden Türkiye’ye getirilmiyor

Kırım Kongo Ateşi hastalığına neden olan kene türüne karşı aşı henüz dünyada yok. Avrupa’da olduğu söylenen aşı, bir başka kene cinsinin neden olduğu hastalığa karşı geliştirilmiş bir aşı. Bu hastalık bizde yok. ABD’de görülen ve aşısı olan hastalık da bizde yok. Dolayısıyla Avrupa’da ve Amerika’da olduğu söylenen aşının, bizde görülen Kırım Kongo’ya etki etmesi mümkün değil; çünkü virüsleri farklı.

ECZACIBAŞI'NDAN CEVAP

Eczacıbaşı İlaç, Avrupa’daki kene aşısı Ticovac’ı neden Türkiye’ye getirmediğini açıkladı:
Avrupa’nın kenesi ise Türkiye’ninki farklı…

Eczacıbaşı yetkilileri yaptıkları açıklamada “Keneler birçok mikroorganizmaları taşıyarak çeşitli enfeksiyon hastalıklarına neden olmaktadır. Bu enfeksiyonlarla mücadelede başarılı olabilmek için taşınan farklı mikroorganizmalara karşı ayrı ayrı özgün aşılar geliştirilmesi gerekmektedir” denildi.

Baxter Avrupa için geliştirdi!

Eczacıbaşı’nın Türkiye temsilciliğini yaptığı Baxter International’ın 25 yıl önce o dönemde keneler tarafından taşınan bir virüsün neden olduğu ve beyin iltihabı nedeni ile ölümcül sonuçlar doğuran enfeksiyona karşı bir aşı geliştirdiği anımsatıldı. Bu aşının halen Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen enfeksiyona karşı başarıyla uygulandığı belirtildi.

Kırım Kongoya olmaz!

Türkiye’de son yıllarda görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ne neden olan mikroorganizmanın, farklı bir virüs olması nedeniyle daha önce geliştirilen aşının kullanılmasının mümkün olmadığı vurgulandı. Bu nedenle de Baxter’in geliştirdiği Ticovac adlı aşının Türkiye'ye ithalatının yapılmadığına dikkat çekildi.


Peki bu tür için aşı üretilemez mi?

Kırım Kongo bazı Balkan ülkelerinde, Kırım’da, Kongo’da, Tacikistan ve Ukrayna gibi ülkelerde yani Karadeniz’in etrafındaki havzada görülüyor. Tüm aşı üreticilerine, çağrıda bulunduk ama rantabl bulunmadığı için yanaşmadılar. Biz de dünyanın en büyük aşı üreticisi Pasteur Firması ile bir anlaşma yaptık ve geçen yıl aşı üretme çalışmalarına başladık. Aşıyı Türkiye’de üretme kararı aldık.

ÖNCÜ AŞI 4 YIL SONRA

Aşı hangi aşamada?

Aşının ilk safhası olan virüsü üretme ve izole etmeyi başardık. İkinci safhaya geçme çalışmalarımız devam ediyor. Prosedür gereği bir aşının üretilmesi 10 yılı buluyor. Ama ilk aşının prototipini yani öncü aşının 4 yıl sonra teslim edilebileceğini bildirdiler. O aşamadan sonra saha çalışmaları, yan etkileri gibi bir diğer safhasına geçilecek.

Yani aşı 10 yıldan önce mümkün olmayacak. Peki bu arada virüs şekil değiştirirse?

Prosedür gereği 10 yıl beklemek gerekecek. Bu virüs şekil değiştirmiyor; şekil değiştirme grip virüsüne özgü bir durum. Kaldı ki değiştirse bile; aşı elde olursa değişmiş virüse adapte etmek; baştan aşı üretmeye göre çok daha kolay. Tıpkı domuz gribi gibi. 6 ayda aşısını üretiyoruz, dediler.

TAVUK ÇARE OLAMAZ!

“Türkiye’de önceden de kene vardı ama hiç hastalık yoktu. Kuş gribi nedeniyle tavuklar itlaf edildi, başımıza Kırım Kongo çıktı” deniyor. Dolayısıyla bahçede tavuk beslemek bir çözüm müdür?

Tam tersine. Tavuk keneyi artırıyor. Belki birkaç kene yiyor ama kendisi en büyük kene taşıyıcılarından. Kanatlı hayvanların tümü öyle. Kaldı ki
tavuk itlafının yapıldığı yerlerde Kırım Kongo görülmedi. Ayrıca kene tavuktan ya da diğer hayvanlardan insana geçmiyor. Kene, tarladan geçiyor. Kişi tarlaya gidiyor, kısa bodur ağaçların olduğu yerin hemen yanında açılmış tarla varsa oradan alıyor.

Ormanlık alanda piknik yapılırsa risk yok mu?

Kene her yerde var ama virüsü bulaştıran cinsi, kırsal alanda bulunuyor. Dolayısıyla asıl risk tarlada. İl merkezlerinde virüs kapan tek bir vaka yok.

Geçen yıla göre ölüm sayısı arttı mı?

Geçen sene 1 Ocak-25 Haziran’da 737 vaka 33 ölüm gerçekleşirken; bu yıl aynı dönemde 553 vaka 27 vefat var. Dolayısıyla hem hasta sayısında hem de ölümde bir azalma var. Bakanlık olarak kırsal alana yönelik o kadar yoğun gidiyoruz ki; bizi gördüklerinde ‘yeter artık gelmeyin’ diyorlar. İlaç veriyoruz, korunma yollarını anlatıyoruz, kene yapışırsa nasıl çıkaracaklarını gösteriyoruz.Tarım İl Müdürlükleri hayvanlarını ilaçlıyor.

HASTANEYE GELMEYEN ÖLÜYOR

Keneden ölüm nasıl oluyor?

Ölen vakalarımızın yüzde 99’u keneyi kendi çıkarmış, bize gelmemiş kişiler. Beni kene ısırdı, diye gelenler içinde ölüm oranı yüzde 1.

Yalnız sorun keneyi kendi çıkarıp çıkarmaması değil, bize gelmeyişi. Oysa keneyi çıkardıktan sonra 112 Acil servisini arasa, “Ben gelemeyeceğim” dese.

Mutlaka biz gideriz.

Keneyi koparmadıktan sonra risk yok mu?

Kenenin mümkün olduğu en kısa sürede vücuttan uzaklaştırılması gerekiyor. O cins kene vücuda yapıştığında kamı emiyor emiyor, gövdesi büyüyor; ondan sonra virüsü veriyor. Bu nedenle bir an önce usulüne uygun çıkarılması gerekiyor.

Usulüne uygun, ne demek; kafasını koparmadan mı?

Öncelikle elinde eldiven olacak. Üzerine benzin, yağ, su gibi gibi hiçbir şey dökmeyecek ki; kene aktif hale gelmesin. Diklemesine tutup yukarı doğru çekecek. Kafası içinde kalsa da sorun değil; çünkü virüs kafasında değil karnında. Dolayısıyla önemli olan gövdeyi çıkarmak. Usulüne uygun çıkarmayı bilmiyorsa en yakın sağlık kuruluşuna gidecek

Kene aşısı neden Türkiye'de üretilmiyor - Hürriyet

nurcanaybay, selis ve pria beğendi.
denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-05-2012, 03:28   #194
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 06-01-2008
Şehir: -
Mesajlar: 3,601
Galeri: 44
http://www.klinikgelisim.org.tr/kg_23_3/4.pdf

Kene ve KKKA hakkında faydalı bir döküman.

kelebek çalısı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-05-2012, 18:11   #195
Ağaç Dostu
 
agozce's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-04-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 2,044
Galeri: 4
(Ankara niversitesi Veteriner Fakltesi)

Korktuğumuz Kenelerle İlgili Bilinmesi ve Yapılması Gerekenler (23.05.2012)


Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Karaer, korktuğumuz kenelerle ilgili olarak bilinmesi ve yapılması gereken hususlar hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Zafer Karaer'in açıklamalarını aşağıda okuyabilirsiniz.

Keneler kutup bölgeleri hariç dünyanın her yerinde yaşamını sürdürebilen canlılardır. Bugüne kadar 3 aileye mensup 900’e yakın türü bulunmuştur. Ülkemizde 2 aileye bağlı 35 civarında kene türü olduğu bilinmektedir. Keneler gelişmesinin her döneminde kanla beslenirler. Birkaç türü hariç kanla beslenmek için hayvan-insan ayırımı yapmaz. Ancak genellikle kırsal alanın canlıları olduğu için hayvanlardan kan emerek beslenirler. İnsanlara da çoğunlukla çalışmak veya gezmek için gittikleri kırsal alanda yapışırlar. Bununla birlikte bazı kene türleri meskenlere de yerleşerek, buralarda hayvan ve insanlara kan emmek amacıyla gelebilirler.

Keneler sadece kan emmekle insan veya hayvana zarar vermezler, daha önemlisi kan emmek için salgıladıkları tükürükle birlikte 200’e yakın viral, bakteriyel, spiroketal, riketsial, protozoer helmint hastalık etkenlerini gerek gelişme dönemleri (larva-nimf-ergin) arasında kan emdikten sonra genellikle konak değiştirmesi ile, gerekse bazı durumlarda yumurtalarına geçirerek gelişmekte olan larvaları ile insanda-insana, hayvandan-hayvana, hayvandan-insana, insandan-hayvana taşımalarıdır.

İşte Kırım-Kongo Kanamalı hastalığı bu 200 hastalıktan sadece biri olup, hastalık etkeni virusun taşınmasında rol alan keneler yukarıda ifade edildiği gibi hem gelişme dönemleri ile hem de yumurtalarından çıkan larvaları ile virüsü insanda-insana, hayvandan-hayvana, hayvandan-insana, insandan-hayvana taşıyabilir.

Bütün bunlardan dolayı kenelerle ilgili bilinmesi ve yapılması gerekenler hakkında bilgi sahibi olmamız, onlara karşı nasıl yaklaşmamız gerektiği noktasında önemlidir.


Keneler Hakkında Bilinmesi Gerekenler

A- Kenelerin İnsanları Tehdit Etme Nedenleri:

Kenelerin olağanüstü çoğalarak yayılmasının ve insanı tehdit etmesinin en önemli nedeni eko-sistem tahribatıdır. Eko-sistemin esası, doğanın kendini koruma adına, kendi iç ve dış dinamiklerinin birbirleri ile dengeli ilişkisidir… Keneler de eko-sistemin denge unsurlarından biri olup, doğada birtakım canlı ve cansızla ilişki halindedir. Yani kenelerin beslendiği canlılar olduğu gibi, kenelerle beslenen canlılarda vardır. Demek ki son yıllarda kenelerle beslenen canlılar eko-sistemde daha çok yok edildi, buna bağlı olarak kene kaynaklı hastalıklar arttı, şeklinde bir tez ortaya atılabilir.

Ülkemizde Kene Eko-Sistem Tahrip Güçleri:

•Bilinçsiz kimyasal (tarım ilaçları) satımı, alımı ve uygulamaları,
•Bilinçsiz avcılık ve bilinçsiz hayvan katliamı,
•Bilinçsiz tarla ve konut alanı açma amacıyla orman tahribi (özellikle yangınlarla),
•Bilinçsiz köyden şehre göç (işlenen arazilerin işlenmemesi),
•Bilinçsiz şehirden kırsal alana gidiş-gelişler (orman evi, orman turizmi, piknik alanları gibi),
•Bilinçsiz mera hayvancılığının azalması (izlenen hayvancılık politikaları, terör gibi çeşitli nedenlerle özellikle koyunculuğun azalması),
•Bilinçsiz kent ve kırsal alanlarda çarpık yapılaşmalar

ve benzeri bilinçsiz bir takım uygulamalar günümüzde eko-sistemi tahrip eden ve kene felaketini doğuran en önemli nedenlerdir.

B- Kenelerin Yayılma Nedenleri:

•Kontrolü imkansız küresel ısınma
•Kontrolü imkansız göç eden veya hareket halindeki yaban hayvanları ile başıboş sahipsiz hayvanlar.
•Kontrolü ihmal edilen (Veteriner Hekim) veya kontrolden kaçırılan evcil hayvan nakilleri
•Kontrolsüz veya kontrollü insan gezi ve göçleri

C- Kenelerin İnsan Yaşamına Girme Nedenleri:

•Kontrolsüz birey,
•kontrolsüz tarla;
•Kontrolsüz bahçe;
•Kontrolsüz mera;
•Kontrolsüz park alanları
•Kontrolsüz yerleşim alanları…

Yapılması Gerekenler

Birey ve devlet tarafından yapılması gerekenler olarak İki başlık altında toplayabiliriz.

A-Birey Tarafından Yapılması Gerekenler

Her birey yaşadığı çevrede, o çevreye ve çevredeki varlıklara ne kadar saygılı olursa, o kadar çevreyle barışık yaşar. Çevreye saygı ise bireyin bizzat kendisini, beslediği hayvanını ve yaşam alanlarını, kontrol altına alması ile gerçekleştirilir. Aksi halde bireyin kontrolsüzlüğü, sınır tanımazlığı çevre ile bireyi karşı karşıya getirir ve çatıma olur, bunun sonucunda hem çevre hem birey büyük yaralar alır.

1- Bireyin Kendisini Kontrol Altına Alması

Tarla, bağ, bahçe çalışanları, sağlıkçı, ziraatçı, jeolog, madenci, arkeolog araştırmacı, çoban (mecburi), avcı, piknikçi, sporcu (keyfi) gibi mecburi veya keyfi amaçla kırsalda, doğada çalışan veya dolaşan bireyin kendisini kontrol altına alması ve yapması gerekenler:

Giysilerde kol ve bacakların bilek ve boyun kısmı sıkı, sıkı kapalı olmalı ve giysiler açık renkli olmalıdır. Özellikle pantolon paçaları, çorap içine sokularak ve hatta üzerine çizme giyilerek dolaşılmalıdır. Bu amaçla yaygın olmasa da patentli kene koruyucu elbise önerilir. Sahadan, araziden, kırsaldan döndükten sonra, vücutta (özellikle kulak içi ve çevresi, saç ve çevresi, koltuk altı, bacak araları, diz kapağının arka kıvrımları, göbek deliği ve diğer vücut kıvrımlarının arası) el ve aynalar vasıtasıyla; çocuklar da ebeveynleri (anne, baba, büyükleri) tarafından mutlak surette günlük kene muayeneleri yapılmalıdır. Sahada giyilen giysilerle ev içinde dolaşılmamalıdır. Düzenli vücut temizliği (banyo, taranma v.s.) ihmal edilmemelidir.

Vücutta Kan emen bir kene tespit edilmiş ise, en kısa sürede çıkartılma işlemi gerçekleştirilmelidir !

•Bunun için: yakınlarda bir sağlık kuruluşu varsa hiç vakit kaybetmeden gidilmeli ve kenenin sağlık elemanları tarafından çıkartılması sağlanmalıdır.

•Şayet yakınlarda sağlık ocağı yoksa, kan emme süresi ne kadar uzarsa (özellikle ilk 6-12 saatten sonra), hastalık etkenini verme olasılığı o kadar artacağı için, hiç panik yapmadan kan emmekte olan kene aşağıda tarif edildiği gibi elle çıkarılmalı, piyasada çeşitli isim ve fonksiyonlarda kene çıkartmada kullanılan fırsatçıların ürünlerinden satın alınmamalıdır !

•Çıkarılacak olan kenenin kusmaması için kan emen kenenin üzerine ilaç veya her hangi bir kimyasal veya sabun köpüğü gibi herhangi bir madde dökülmemeli, sigara ve benzeri yakıcılarla yakılmamalıdır.

•Kan emmekte olan kenenin elle çıkarılması esnasında, kene ile parmakların direkt temasını önlemek amacıyla her yerde bulunabilen sadece ve sadece bir kağıt, bir bez parçası, ince bir ip ile veya bir pens, ya da bir cımbız ile veya eldiven takarak kan emmekte olan kene, kan emme noktasına en yakın yerden tutulup, dikkatlice dik olarak yukarı doğru çekilerek çıkarılmalıdır !

•Bu işlem esnasında kenenin halk arasında baş olarak bilinen, ağız organlarından bazıları deride kalsa da çok fazla önemli değildir, önemli olan kenenin bir an önce kan emmesine son verilmesidir !

•Kene çıkarıldıktan sonra kenenin çıkmış olduğu deri kısmına vakit geçirmeden alkol, kolonya veya tentür di iyot gibi mikrop öldürücüler bol miktarda sürülmelidir.

•Çıkarılmış olan kene içinde yine alkol, kolonya veya çamaşır suyu bulunan bir şişeye alınmalı ve acil olarak en yakın sağlık kuruluşuna getirilmelidir.

•Kene tutmuş her insan, ister kene çıkarılmamış, ister kene çıkarılmış olsun, her türlü durumda mutlak surette vakit geçirmeden en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidir.

2- Beslediği Hayvanını Kontrol Altına Alması

Keza evcil hayvanlarda düzenli bakım-besleme, tımar ve temizlik işlemleri de birey tarafından yapılması gerekenler arasındadır… Bunlarla birlikte kene olaylarında veteriner hekim hizmetlerinden yararlanabilir

3- Bireyin Yaşam Alanlarını Kontrol Altına Alması

İnsanlar yaşam alanları olarak iş alanları ve ikamet ettikleri meskenleri kullanırlar. Kenelerle daha çok kırsal da tarla, bağ, bahçe ve mera gibi çalışma alanlarında karşılaştıkları için öncelikle bu alanları kontrol altına alması gerekir. Bununla birlikte yaşamında mesken olarak kullandığı ev ve hayvanlarına ait barınaklarında kontrol altına alınması gerekir.

Tarla, Bağ, Bahçe, Mera Ve Piknik Alanlarının Kontrol Altına Alması

•Birey yaşam alanlarından tarla, bağ, bahçe, mera ve piknik alanlarının kene ile bulaşması ve yerleşerek gelişmeleri, bu alanların kontrolsüzlüğü ile direkt ilişkilidir. Bu alanların kontrolsüzlüğünden yararlanan ve bu alanlardan beslenen ve de aynı zamanda bu alanlara keneleri taşıyan genellikle yabanıl memeli ve kanatlılardır. KKKA vektörü Hyalomma marginatum’un başta domuzlar olmak üzere yaban tavşanı ile diğer kemiriciler ve yerden beslenen kanatlılarla insan yaşam alanına girdikleri unutulmamalıdır.

•İşte bu hayvanların insan yaşam alanlarına girmelerini önlemek amacıyla; yaşam alanı olarak kullanılan arazinin etrafı ince delikli tel örgüler, çitler veya duvarla toprakla derinden (yaklaşık 50-60 cm.) çok iyi bağlantısı yapılarak, etrafları çevrilmelidir. Böylece içeriye keneleri taşıyabilecek yaban hayvanlarının girmesi önlenerek, kontrollü tarla, bahçe, mera (Gelişmiş ülkelerde örnekleri var) ve piknik alanları oluşturulmalıdır.

•Özellikle piknik amacı ile her kırsal alan, her akan suyun başı, her ağaç altı v.b... kullanılmamalıdır, çünkü bu alanlar öncelikle kene taşıyan yabanıl ve evcil hayvanlara aittir…

Ev ve Hayvan Barınakları

İnsan ve hayvan meskenleri çağa uygun standartlara kavuşturulmalıdırç. En basit olarak ev ve hayvan barınaklarının tavan, taban ile özellikle iç-dış duvar yüzlerinde, keza avlu duvarlarının iç-dış yüzeylerinde kenelerin saklanabileceği çatlak, yarık, delik olmamalı; varsa bunlar sıvanarak kapatılmalıdır..

B - Devlet Tarafından Yapılması Gerekenler:

İlgili bakanlık yetkilileri (Sağlık Bakanlığı; Gıda-Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve üniversitelerin ilgili alan elemanları bir araya gelerek, “BİLİNMESİ GEREKENLER” başlığı altında ifade edilen her türlü bilinçsizlikler, kontrolsüzlükler ve benzeri diğer olumsuzluklar üzerine gidilmeli ve bu bilinçsiz kontrolsüz ve olumsuz yaşam tarzı ve yaşam alanları yaşamımızdan çıkarılmalıdır. Bununla ilgili yasal ve sosyal düzenlemeler gerçekleştirilmeli. Zaten bilinmesi gereken kriterlerin tamamının çözümü halinde, çağdaş yaşam modeli ve dolayısı ile sağlıklı yaşamda gerçekleşmiş olacaktır.

Ayrıca ülke çapında kene türleri, kenelerin mevsimsel aktiviteleri ile kenelerin taşıdıkları hastalık etkenlerinin saptanması konularında ilgili bakanlık-üniversite işbirliği ile projeler üretilip, bu projelerde çalışacak ekip veya takımlar oluşturularak mücadele noktasında olunması gereken yere gelinecektir.

Sonuç olarak yukarıda ifade edilen gerek devlet tarafından ve gerekse birey tarafından, gerekse devlet-birey işbirliği ile yapılması gerekenler, kısmen veya tamamen yerine getirilirse, keneli ortamda keneden korkmadan veya kenesiz bir ortam oluşturularak, dolayısı ile kenelerin taşıdığı KKKA’da dahil olmak üzere yaklaşık 200’e yakın hastalıktan korkmadan yaşamak mümkündür.

agozce Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-05-2012, 19:24   #196
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 30-01-2011
Şehir: antalya - ankara
Mesajlar: 93
Keneye aşı müjdesi yolda Anadolu Ajansı

odogal Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-05-2012, 02:05   #197
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 06-01-2008
Şehir: -
Mesajlar: 3,601
Galeri: 44
Kene gerçekten bir korkulu rüya. Üç yıl önce Türkiye' de anneme bir kene yapışmıştı ve maalesef gece yarısı korku ve panik içinde acil servisi boylamıştık.

Bu akşam da benzer bir durum yaşandı. Bir kaç saat önce annemin beyaz kıyafetinin omuz ve sırt arasında yürüyen bir keneyi farkederek, acil servisi ikinci kez ziyaret etmekten kıl payı kutulduk. Kıyafeti el çabukluğu ile burgu şeklinde kıvırarak keneyi kumaşın içine hapsettim. Kapaklı bir kutu buldum ve keneyi bu kutuya hapsettim ve bir müddet inceledik. Üzerine çamasır suyu dökerek kapağı yeniden kapattım ve çok kısa bir süre sonra öldü zaten.


Akşam saatlerinde annemin kucağına alarak sevdiği bir sokak kedisinden gelmiş olması yüksek bir olasılık. Zaten bu konularda paranoyak olduk. Açık havada oturmak bile soru işaretidir her zaman kafamda.

Şu anda uykum iyice kaçmış durumda. Psikolojik olarak her tarafım kaşınmaya başladı. Yani kene kabusu ayrı dert ama yarattığı travma da ayrı olarak konuşulacak bir durum olmaya aday.

Lütfen herkes azami ölçüde tedbirli ve dikkatli olsun.

Eklenen Resimler
 
kelebek çalısı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 02-06-2012, 00:18   #198
Yeni Üye
 
ümitibrahim's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-05-2012
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 26
4 gün önce sabah banyo yaparken farkettim kolumun arkasında omzuma yakın yerdeki keneyi,kafasını gömmüş ben ona dokundukça bacaklarını oynatıyordu.Aslında sabah yatakta uyku sersemi-görmediğim için-sivilce falan sanıp koparmaya çalıştığımı hatırlıyorum,Allahtan becerememişim.Hakikaten sağlam yapışmış kerata bu arada.

Hastanede çıkardılar,kan tahlili yaptılar,doktor ''şimdilik bir sorun görünmüyor,yarın tekrar gelin doğru enfeksiyona gidin'' dedi,enfeksiyondan ne kastetti,kan testi yeterli değil miydi pek anlayamadım ama hala gitmedim hastaneye.

Aslında gayet sakin gitmiştim hastaneye ama acilde sıra beklerken bende kene olduğunu öğrenen birkaç ev hanımının ''Allah göstermesin''li aşırı tepkileri,şöyle birkaç adım geri çekilmeleri gözümü biraz korkutmadı değil.Kaydı alan sekreterin ''ne bu ya bugün kaçıncı kene'' sözü beni biraz rahatlattı,henüz hiç sorunlu vakaya raslamamışlar.

İşin kötü yanı doktorun ''ne zaman ısırdı'' sorusuna bile cevap veremedim;bir haftadır ormandaydım 1 gün de olabilir 7 gün de.

Velhasıl -en azından bu aylarda ve bu coğrafyada- pek de korkulacak bir durum olmadığına karar verdim,bir sonraki kenede hastaneye bile gitmeyeceğim.Kenemi çıkaran hemşireden (erkeğine hemşir mi denir )nasıl çıkarılacağını da öğrendim;cımbızla mümkün olduğu kadar derinden.Zaten virüslü keneye milyonda bir raslanıyor,henüz işe yarar bir tedavi bile bulamadılar.

-Türksün di mi?

selis beğendi.
ümitibrahim Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-06-2012, 23:14   #199
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 06-01-2008
Şehir: -
Mesajlar: 3,601
Galeri: 44
Belediye bu konudaki şikayetimizi dikkate alarak, hem kaldırımımızda, hem de bahçe içindeki yürüme parkurlarında ve beton alanlarda ilaçlama yaptı. Umarım daha başka süprizler olmaz.

İşe yarar mı, yaramaz mı bilemem ama, en azından belediyenin bu duruma ilgisiz kalmaması sevindirici.

kelebek çalısı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-06-2012, 18:28   #200
Ağaç Dostu
 
Sûz-i Dilârâ's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-10-2007
Şehir: Tarsus
Mesajlar: 3,042
Galeri: 3
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ümitibrahim Mesajı Göster
Aslında gayet sakin gitmiştim hastaneye ama acilde sıra beklerken bende kene olduğunu öğrenen birkaç ev hanımının ''Allah göstermesin''li aşırı tepkileri,şöyle birkaç adım geri çekilmeleri gözümü biraz korkutmadı değil.Kaydı alan sekreterin ''ne bu ya bugün kaçıncı kene'' sözü beni biraz rahatlattı,henüz hiç sorunlu vakaya raslamamışlar.
Kadınlara aldırmayın siz her şeyi de abartmaya bayılırlar. Korku olması normal ama bu türden bir tepki yakışıksız bence.

Ben de geçenlerde yastıkları havalandırırken buldum bir tane, rüzgârla mı gelmiş nedir? Elime aldım, pencereden aşağı attım.

ümitibrahim beğendi.

Düzenleyen Sûz-i Dilârâ : 10-06-2012 saat 05:26
Sûz-i Dilârâ Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-06-2012, 19:06   #201
Ağaç Dostu.
 
pria's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kelebek çalısı Mesajı Göster
...Zaten bu konularda paranoyak olduk. Açık havada oturmak bile soru işaretidir her zaman kafamda.

.
Hayatımın büyük kısmı kırda, bayırda, ormanda, tarlada geçti sayılır..
Eskiden böyle kene-mene hiç aklımıza gelmeden toprağa, çimene oturur, uyur, yayılırdık..
Ama bu kırım kongo olayı beni bile etkiledi..
Her yere bağdaş kurup oturuşumda aklıma takılıyor..
Haksız da değilim; geçen hafta köydeydim..
Zeytinlerin piçlerini temizliyordum..
Tabi, arasıra mola verip zeytin gölgesinde oturmak, iki yudum su içmek, azıcık soluklanmak istiyor insan..

Bu molalarda, bana doğru tıpış tıpış ilerleyen 3 keneyi öldürdüm..
Şükür, şimdiye kadar vücuduma yapışan olmadı ama..
Yine de tetikte oluyor insan..

pria Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-05-2013, 00:47   #202
Ağaç Dostu.
 
pria's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
Humik asitle kene çıkarılabilir

Hastalıklarının tedavisinde kullanılan humik madde kene çıkarma işleminde de kullanılabilir.


EDİRNE (AA) - Cihan Demirci - Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Tutar, "Egzama, yara iyileştirici ve deri hastalıklarının tedavisinde kullanılan humik madde kene çıkarma işleminde de kullanılabilir" dedi.

Tutar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, humik asidin, insan sağlığı için birçok alanda kullanıldığını söyledi.

Humik asidin, toprağın humus kısmında bulunan doğal bir madde olduğunu belirten Tutar, "Asitik PH değeri düşük organik bir maddedir. C vitamini de aynı zamanda asit özelliktedir. Humik asidin birçok tıbbi etkileri vardır. Özellikle deri hastalıkları üzerine çalışmalar yapıldığı bilinmektedir" diye konuştu.

-"Humik asit sürdüğüm bölgedeki kene kendiliğinden düştü"-

Vücuduna bir süre önce kene yapıştığını anlatan Tutar, şöyle devam etti:

"Akyazı'da yaşayan anneme bahçe yapımında yardım ettim. Akşam Sakarya'daki evimize geri döndük. Sabah sağ kolumdaki keneyi gördük. Kenenin bulunduğu bölgeye evimde sürekli bulundurduğum humik asitten sürdüm. 15 dakika oda sıcaklığında bekledikten sonra humik asidi temizlerken kene de ölü şekilde kendiliğinden bulunduğu yerden hiç iz bırakmadan ayrıldı. Bilindiği gibi bazı kenelerin ısırması ve kenenin yanlış çıkarılması ölümlere yol açmaktadır. Bu ve buna benzeyen nedenlerle humik asidin bu özelliğinin araştırılması gerektiğini düşünüyorum.
Egzama, yara iyileştirici ve deri hastalıklarının tedavisinde kullanılan humik asit kene çıkarma işleminde de kullanılabilir. Her ihtimale karşı bir hekime de başvurulmalıdır. Konuyla ilgili araştırma da yapılmalıdır."

-"Humik asit kullanım kültürü geliştirilmelidir"-

Tutar, humik asidin topraktan elde edildiği için tamamen doğal olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin humik asit zengini bir ülke olduğuna işaret eden Tutar, "Türkiye'nin kaynakları çok iyi durumdadır ancak çok da hovardaca kullanılıyor. Humik asit, geçmişte çamurla tedavide kullanılıyordu. Geçmişte kırık tedavilerinde de kullanıldı. Biz bilimsel çalışmalar yönünü araştırıyoruz. İç hastalıklarında da bununla ilgili birçok araştırma yapılıyor. Doğal olduğu için, modern tıp bunu pek kullanmak istemiyor ama alternatif tıp kullanıyor" diye konuştu.

Humik asidin, başta tarım olmak üzere hayvancılık, sağlık, kozmetik ve endüstrinin pek çok alanında kullanım potansiyeli olan çok yönlü ve değerli organik madde olduğunu anlatarak, "Toprak verimini arttırmada da işe yaramaktadır. Ülkemiz topraklarının büyük bölümü organik karbon noksanlığı çekmektedir. Topraklarımızın verimini ve kalitesini arttırmak için humik asitle buluşturmamız gereklidir. Bunun için gerekirse bir seferberlik ilan edilmeli ve humik asit kullanım kültürü geliştirilmelidir. Humik asit araştırmaları desteklenmeli ve humik asit araştırma merkezleri kurulmalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Humik asitle kene çıkarılabilir - Gerçek Gündem

Fatoş beğendi.
pria Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-05-2013, 18:47   #203
Ağaç Dostu
 
durdu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-04-2013
Şehir: Burdur
Mesajlar: 112
selamlar,
bizde yaşıyoruz kene sorunlarını çok şükür bir şey olmadı şimdiye kadar. ilk olduğu zaman cıkardım keneyi sağlik ocağını aradım telefondan bana verilen cevap şuydu hanfendi kene olduğuna eminmisiniz pire filan olmasın? o zaman yeni gelmiştik türkiyeye tabi benide tanıyorlar avrupadan gelmiş bilmez hesabıyla öyle demişlerdi. oysa evinde kedi köpek besleyen herkes çok iyi bilir keneyi.
kenenin vucüdan cıkarmak isterseniz en kolay yolu kenenin üstüne evde bulunan hanımların ojelerini cıkarmakta kullandıkları aseton dökün bekleyin kendiliğinden düşüyor. **** bolca sıvı sabun dökün bekleyin. yine kolayca cıkıyor iz filan bırakmadan ama tedbiri elden bırakmayın. saygılarımla

durdu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-05-2013, 17:24   #204
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 07-03-2013
Şehir: Mersin / Adana
Mesajlar: 61
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi durdu Mesajı Göster
selamlar,
bizde yaşıyoruz kene sorunlarını çok şükür bir şey olmadı şimdiye kadar. ilk olduğu zaman cıkardım keneyi sağlik ocağını aradım telefondan bana verilen cevap şuydu hanfendi kene olduğuna eminmisiniz pire filan olmasın? o zaman yeni gelmiştik türkiyeye tabi benide tanıyorlar avrupadan gelmiş bilmez hesabıyla öyle demişlerdi. oysa evinde kedi köpek besleyen herkes çok iyi bilir keneyi.
kenenin vucüdan cıkarmak isterseniz en kolay yolu kenenin üstüne evde bulunan hanımların ojelerini cıkarmakta kullandıkları aseton dökün bekleyin kendiliğinden düşüyor. **** bolca sıvı sabun dökün bekleyin. yine kolayca cıkıyor iz filan bırakmadan ama tedbiri elden bırakmayın. saygılarımla
Durdu Hanım,
Söz konusu olan "Kırım Kongo Kanamalı Ateşi" adı verilen ölümcül hastalığa yol açan bir kene türü. Avrupa'da bu tür keneye rastlamamış olmanız kuvvetle muhtemel, zira bulunduğu bölgenin adı üstünde zaten. Köpeklerde bulunan kenelerle de ilgisi yok.

Türkiye'de uzunca bir süredir bu sorun var. Bu kene türü nedeniyle ülkemizde birçok insan hayatını kaybetti. Sağlık kuruluşlarının en önemli uyarısı ise kenenin üzerine herhangi bir sıvı dökülmemesi konusudur. Sıvı sabun, yağ, şampuan veya benzeri sıvıların dökülmesi kenenin "kusmasına", dolayısı ile zehirin hızla kana karışmasına yol açtığı uyarısı önemle yapılıyor. Kene çıkarma işinin, tamamen işin uzmanı sağlık görevlileri tarafından ve bu iş için özel üretilmiş aletler/aparatlar ile yapılması gerektiğini defalarca duyduk, duyuyoruz.

Hal böyleyken çeşitli sıvı önerileri vermek hem tehlikeli hem de yanlış olur kanaatindeyim. Kene yapışan insanın kenenin türünü de bilemeyeceğinden, en yakın sağlık kuruluşuna zaman geçirmeden başvurması en doğru olan yoldur.

Cymbelina beğendi.
fozada Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-09-2013, 16:25   #205
Ağaç Dostu
 
maki01's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-05-2008
Şehir: Adana
Mesajlar: 8,417
Galeri: 73
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi kelebek çalısı Mesajı Göster
Kene gerçekten bir korkulu rüya.
Şu anda uykum iyice kaçmış durumda. Psikolojik olarak her tarafım kaşınmaya başladı. Yani kene kabusu ayrı dert ama yarattığı travma da ayrı olarak konuşulacak bir durum olmaya aday.

Lütfen herkes azami ölçüde tedbirli ve dikkatli olsun.
Son bir aydır ben de aynı kabusu yaşıyorum ve malesef 3 tanesini üzerimde, birini misafirimin üzerinde son olarak da yerde gezinirken yakaladım.

İlk keneyi boynumda gezinirken yakaladığımda hemen bir bardağa su koyup içine attım ve üzerini streçle kapattım. Doğruca en yakın veterinere gittim. Kene olmadığını söyledi. 3-4-5. de yakalayınca mikroskopla ben inceledim. Tüm tanımlara ve nette yayınlanan fotoğraflarına göre sert kabuklu türde dişi bir kene...

Şu an panik halindeyim. Köpeğimde pire kene tasması olduğu için kene ya da belirtisi yok. Teras katında oturuyorum. Çatı karga ve güvercin yuvası sanki. Ya kuşlar taşıyor ya da sokakta gezinirken köpeğime gelen kene tasma nedeniyle ona yerleşemeyip yeni konaklayacağı canlıları yani beni arıyor.

Çatı, teras ve tüm ev ilaçlanacak. İlaçlama şirketi ile görüştüğümde önerilen ilaç Maksi SC ( Bavet ) ve sisleme , kaplama yöntemi uygulanacak. 2.5-3 saat sonra evi havalandırıp normal yaşantıma dönebileceğim söylense de araştırdığımda ilacın çok yüksek toksik etkileri olduğunu öğrendim ve şirkete bildirdim.

Şu an diken üzerinde oturarak bana geri dönmelerini bekliyorum...

Özellike kullanılabilecek ilaçlar konusunda bilgisi olan arkadaşlardan acil yardım rica ediyorum.

maki01 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-09-2013, 22:54   #206
Ağaç Dostu
 
nkutsay's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-01-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 656
Bildigim kadariyla KKKA.ne sebep olan keneler belirli bir cografyada yasiyorlar. Eger siz adanadaysaniz endiselenmeyin.

nkutsay Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-09-2013, 23:20   #207
Ağaç Dostu
 
yağmur's Avatar
 
Giriş Tarihi: 23-05-2013
Şehir: Muğla
Mesajlar: 748
1 ay önce oğluma minik yavrusu yapışmıştı. "Tam teşekküllü" hastanenin acil servisinde ellerine aldıkları cımbız benzeri aletle patlata çatlata çıkardılar çocuğumdan. Eğer o kenede bir şey olsaydı çoktan kapmıştı çocuğum. 4 kişi tutarak zorla aldıkları kandan sonra da "çoğunlukla önemli bir şey çıkmıyor, endişe etmeyin" dediler. O keneyi patlatarak (üstelik ağız kısmı koptu deride kaldı, onu sonra çıkardılar) çıkardıktan sonra endişe etsem ne olacak ki?


Düzenleyen yağmur : 28-09-2013 saat 23:21 Neden: ek
yağmur Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 28-09-2013, 23:53   #208
Ağaç Dostu
 
maki01's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-05-2008
Şehir: Adana
Mesajlar: 8,417
Galeri: 73
Evet Adana şimdilik risk bölgesinin dışında, ama yine de endişeliyim.

maki01 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2014, 21:07   #209
Ağaç Dostu
 
keopstr's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-07-2012
Şehir: Denizli
Mesajlar: 123
Kene

Sevgili arkadaşlar bu böceğin ne olduğunu bilen varmı? yardımcı olursanız sevinirim...Ülkemizde okadar üniversite var bir tanesinde böcekler ile ilgili bir tez makale araştırma göremedim...Yanında kiraz sapı boyutu hakkında bilgi vermek için ekledim...

Eklenen Resimler
 
keopstr Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2014, 21:35   #210
Ağaçsever
 
sapinuva's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-07-2006
Şehir: Tokat
Mesajlar: 82
Galeri: 2
Kesinlikle kene!!!
Sağlıkcı arkadaşlar kenenin çamaşır suyu dolu olan bir kaba atılmasını tavsiye ediyorlar.Kenede içindeki virüste ölüyormuş.Aksi takdirde ezerseniz veya yakarsanız sadece kene ölür virüs serbest kalırmış...

keopstr ve A_NOMAD beğendi.
sapinuva Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 12:26.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024