Terminatör tohum
 

TV'de bir program izlerken bu kelimeler geçti. Genetiği ile oynanmış ürünlerin tohumları için kullandı. "Bu tohumlarla üretim yapmaya başladıktan sonra, vaz geçtim yerel tohumlarla üretim yapacağım diyemiyorsunuz çünkü bunlar terminatör gibi, izin vermiyor" anlamında bir cümleydi...

Bu konuda bilgisi olan var mı?

Program biterken konuşmacının kim olduğunu anlarım diyordum ama sevgili spikerimiz "Teşekkür ederim Ayşe Hanım" dedi :) Ayşe de, hangi Ayşe? :)

TRT2

Ayşe Hn. ın izi üzerindeyim ...o ayrı

Googleda "Terminatör tohum" ayşe yazıp arattığımda tek link çıkıyor

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI 2004 – 2006 ÇALIŞMA RAPORU ANKARA 2006

Bu ürünlere kapınızı açtığınızda, terminatör tohum teknolojisi ile üreme ... (ZMO Konya Şubesi), Ayşe ERTÜRK – Havva YURDUNUSEVEN (ZMO Samsun Şubesi), ...

AYŞE ERTÜRK

14.02.1974 Yılında Würselen de doğdu. İlk,orta ve lise öğrenimini Samsun da tamamladı.1998 Yılında 19 Mayıs Üniv. Ziraat fakültesi Bahçe Bitkileri bölümünden mezun oldu.Gıda sektöründe Sorumlu yönetici olarak görev yaptı.Halen 19 Mayıs Üniv. Şehir Polikliniğinde görev yapmaktadır.

Programdaki kişi 32 yaşlarında ise aranan kan bulunmuştur...
değilse kimse görmeden bu mesajı sileyim
:(

ve "Zehir Hafiye" hemen devreye girer:)

Burada google'ın nimetlerinden değil, TRT'nin eksiğinden söz ediyoruz :)

Bizim marketlerden ve netten aldığımız çiçek tohumları da bu gruba mı giriyor acaba?

Satın aldığınız tohumların standart tohum olmasına dikkat ederseniz sorun olmaz. Genelde F1 yani hibrit tohumlarda bu sıkıntı var o da ticari bağlayıcılık esasına dayanıyor.

Olay şu: tespit edilen bir gen var (transgenik gen) ve bu genin fonksiyonu döle geçtiğinde bitkinin döllenme mekanizmasını veya çoğalma mekanizmasını engellemesi. Tohuma mikro düzeyde gen enjekte edilip ekleniyor ve o genin elde edilen tohuma geçmesi sağlanmış oluyor ve gen sistemde iken bitki tohum verse bile ya çimlenmemesine veya hiç tohum oluşmamasını sağlıyor. Bu normalde belli başlı bitkilede vardır (parteneokarpik özelliği olan bitkiler gibi) işte buna neden olan gen tespit edilmiş farklı bilgilere genetik teknolojiyle aktarılıyor ve bu şekilde siz tohumun üreticisine bağlı kalıyorsunuz. Tıpkı geçende benim bir başlıkta açıkladığım %89 linoleik yağ asidi içeren ayçiçeği tohumunda olduğu gibi (Şimdi o tohuma çimlenme denemesi yapıyoruz 10 gün kadar oldu ve tek tük çimlenme var ve yine dna testleri yapacağız sonuçları burada açıklayacağım zaten).

Selahattin Bey teşekkürler...

kaymak ağacı yetiştirmek nasıl oluyor

terminatör demek zaten yok edici anlamında kullanılıyor ve o tohumun meydana getirdigi bitki üreme yetenegini kaybetmiş durumda oluyor.bunu gen ekliyerek veya çıkararak yapıyorler.dünyanın birçok ülkesinde terminatör tohumların ekimi yapılıyor.eskiden hatırlıyorum dedelerimiz tarlalarını hasat etdikten sonra bir kısım tohumu seneye için ayırırlardı.şimdi bu artık mümkün degil.ülkemizde tarımı yapılan birçok bitkinin tohumu dışarıdan geliyor.terminatör gen teknolojisinin ürünleri olan bu tohumlardan çıkan bitkiler daha verimli, daha dayanıklı ve daha tarım için uygun durumdalar.peki milletler neden böyle tohumlar üretme yoluna gitmişler?? bugün israilde bir kilo tohum bir kilo altından daha pahalı.çünkü hastalıklara karşı dirençli, çimlenme oranı neredeyse yüzde yüze yakın, hasat sonucu normalden kat kat daha iyi verim alınabilen, zor koşullarda bile yatişebilen kısacası SÜPER TOHUMLAR genetik mühendisliginin ürünleri olarak dünyaya pazarlanıyor. üretici firmalar kendi teknolojilerini koruyabilmek için böyle bir önlem alma peşindeler.yani tohumlarını bize defalarca satmak için terminatör gen teknolojisini geliştirmişler.işin bide saglık boyutu var tabi ama gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkelerde bu fazla önemsenmiyor.

"Bildiğimiz, tanrının insanlar-hayvanlar yesin diye yarattığı doğal bitki değil yani. Öyle bir yaratık ki, arıların dahi polenlerine ortak olmasına izin vermeyebiliyor. Elde ettiğiniz ürünü yeniden ekip bitki elde edemiyorsunuz. Yani, tohumlar kendilerini üretemiyorlar. Tohumu sadece şirket üretiyor. İyi mi?

İş bununla bitmiyor tabii. Şirket o tohumun, hatta içindeki genin dahi patentini alıyor ve tüm dünyada o tohumların sahibi oluyor.

İş bununla da bitmiyor, diyelim ki sizin komşunuz bu yaratıklardan ekti tarlasına, bir rüzgâr esti, o yaratıkların genleri gelip sizin tarlanızdaki yerli türlerle karşılaştı. Bu sentetik yaratıkların genleri baskın olduğu için sizinkilerin genetik özelliklerini de değiştiriveriyor."


Yazının tamamı için

Aman tanrım!!!

Buket Hanım hayret etmek için erken. Bakınız okuduğumda bana acaba dedirten haber.

Mutlaka okuyun

Geçtiğimiz yıllarda trt 1 **** trt2 de bilim-teknoloji programlarından birinde haber olarak geçmişti. Daha sonra bir kaç dergidede yayınlanmıştı. Laboratuar ortamında sarmaşıklara deney yapıyorlar. Gen araştırması. gen verilen sarmaşıklarla verilmeyenler ayrı yerdeler. Aralarında odalar, duvarlar, cam fanuslar var. Genetiğiyle oynanmış sarmaşığın geni yinede genetiğiyle oynanmamış sarmaşıklara bulaşmayı başarıyor. Allah açık tarlalara zeval vermesin.

Buda şubat 9 itibariyle national geographic kanalında seyrettiğim bir belgeseldeki olay. İnsanlar mısır tarlalarına ilaç sıkıyor. Sıkılan mısırlara bulaşmıyor. Ama hava yoluyla başka yerlere gidiyor. Suya bulaşıyor. Erkek kurbağaların erkeklik organlarda dişi yumurtalarıda üretmeyi tetikliyor. Buna benzer bir haberde bilim teknik dergilerinden birinde çıkmıştı. Bir kıtada yapılan ilaçlama başka bir kıtada etkilerini gösteriyor.

bunu kırmak mümkün değil mi , sonuçta her şeyin korsanı yapılıyor bunlarınkide çıkar bence zamanla