Köklendirme Hormonu Kullanımı ve kimyasallar
 

Bir şeyin ne olduğu bilinmeden nasıl kullanabilir?
Neyin ne olduğunu bilmeden nasıl güvenlik oluşturulabilir?
Kullandığınız ürünlerin risklerini ve güvenlik uygulamalarını biliyormusunuz?
Satılan etiketsiz ürünlerin üzerinde zararları ve uyulması gereken güvenlik ifadeleri belirtilmişmi?

Kimyalsal ürünler üretilip piyasaya sunulmadan önce Risk ve Güvenlik durumları
çıkarılır(bunların araştırmaları yapılır ve önemsenmeyecek bilgiler değildir abartıda değildir ne ise odur) kesinlikle bildirilmesi ve uyulması gerekir.

İngilizcesi iyi olan biri örneğin adı çok geçen (Indole-3-butyric acid)in burdan
risk ve safety durumlarını tercüme etsin.
(Indole-3-butyric acid) toksitmidir değilmidir?
Teneffüs edilmesiyle,direk temasla,göze kaçmasıyla **** bir şekilde gıdalara karışmasıyla bir şey olurmu olmazmı?
Kullanırken ve saklarken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

Maalesef Türkiye'de izin alınmadan bir şekilde paketlenip, etiketsiz ve uyarısız
kimyalsallar temin edilmekte.Burası bir forum ve herkese açık burdaki bilgilerden etkilenip yine bir şekilde elde ettiği kimyalsalları risk ve güvenlik seviyelerini kavrayamamış **** doğru olarak uygulayamayacak kişiler çıkabilir(uyarılı ürünlerde dahi bu kişiler var) yine bu kişilere **** çevresine binde bir olasılıkda olsa ciddi zararlar verebilir.

Bize de meyve ve sebze olarak geri döner.Dönüyorda zaten!

Selamlar Bir Lira,

İndol 3 butirik asit bütün dünyada çok kullanılan bir köklendirme hormonudur. Üniversitelerden özel sektöre bütün kuruluşlar özel ve tüzel kişiler tarafından kullanılır.

Tarım bakanlığı Koruma Kontrol genel müdürlüğünce onaylanmayan kimyasallar zaten tarımda kullanılmaz. Bu ürün onaylıdır. Saf halde kullanılmaz, belli bitkiler için belli oranda seyreltik preparatlar hazırlanır. Toz veya sıvı hazırlanır. Saf halini laboratuar kimyasalları veya zirai malzeme satıcılarından, kullanıma hazır halini de zirai malzeme bayilerinden alırsınız. Toksisitesine gelince bütün kimyasallar ve hatta bitkisel preparatlar, çaylar bile önerilen dozda kullanılmazsa toksik etki yaratır. Ev bitkilerimizin bile toksisitesinden bahsediyoruz.

Köklendirme hormonlarının meyve veya sebze olarak kalıntı yapıp insana geçmesi gibi bir durum da asla söz konusu değildir.

Genel olarak hormon dediğimiz kavram çok geniş. Oysa pek çok farklı amaca hizmet eden farklı maddeler var. Üstelik de insan sağlığı konusunda sanılanın aksine hormonlar öyle çok çok suçlu değil. Tarım ilaçları çok daha ciddi risk taşıyor. Amaca uygun ve doğru kullanım burada da kendini gösteriyor.

Bu konuda Tarım Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü'nün bir yazısını daha önce vermiştim. Dikkatle okunması faydalı olacaktır.

Aslolan şudur,
İhtiyacınızı doğru tespit edip bu konuda kendini kanıtlamış kullanımı bilinen güvenilir bir ürün alacaksınız. Öyle pazarda satılan, üreticisinin adı bile yazmayan ürünlere itibar etmeyeceksiniz.

Ne olduğunu, nasıl kullanıldığı tam belli olmayan emin olmadığınız bir ürünü almayacaksınız. Ya ürüne, ya satana güveniyor olmanız gerek.

Bu arada ben de sizin gibi bütün herkesin aklı selim davranıp ve düşünüp hiçbir kimyasalı gıdaya karıştırmamasını, göze temas ettirmemesini, cilde temas ettirmemesini umar ve dilerim. En basitinden, elimizin her saniye altındaki kimyasallar olan deterjanlara bile bu uygulamayı yapıyoruz değil mi? Buna rağmen ortalık yanlışlıkla çamaşır suyu içen, una böcek ilacı karıştıran, hatta doğadan topladığı mantarları yiyip zehirlenenlerden geçilmiyor.

Bu arada indol 3 butirik asitin güvenlik belgesinde toksik etkisi ile ilgili olarak eğer yutulursa tahriş edici olduğunu söylüyor.Bulantı, ishal ve gastrointestinal tahrişlere sebep olabirmiş.

Fazla miktarda yenilirse ölüme sebebiyet verebilir yazıyor. Sıçanlarda 500mg/ kg öldürücü doz olmuş. Sürekli olarak yüksek dozlar alırsanız sağlığınızı bozar diyor.

Gözünüze değerse suyla çalkalayın ,eldiven kullanın, gözünüze kaçırmamak için gözlük takın uyarıları da mevcut. Elinizi tahriş ederse bol suyla yıkayıp yumuşatıcı bir krem sürün de diyor. Eğer daha ciddi bir tahrişse anti bakteriyel merhem sürün notu da var. Tozunu solumayın, solursanız temiz havaya çıkın.

Isı kaynaklarından uzak saklayın, oksitleyici maddlerle ve alkalilerle birlikte saklamayın,
Hava deniz ve kara yoluyla taşınması riskli değil.Işığa hassas, 2-8 derecede saklanması gerekiyor.

Mine Hanım açıklamalarınız için sonsuz teşekkür ederim.
(Indole-3-butyric acid)in ne olduğu yerine oturdu.
Yukarıdaki bilgilere riayet etmek şartıyla
bir ihtimal belki bende kullanabilirim.
Akademisyenler bunun için halka inmeli.

Ben bu tarz ürünlere(GDO'lu gıdalar dahil) karşı oldukca
şüpheci ve tedirgin bakan kimseyim.
Türkiye'de akla hayale gelmedik şeyler oluyor.
Sözlük ingilizcesiyle yukarıdaki sitedeki riskleri görünce
endişe etmemek imkansız bu bilgiler boş değil endişelerim
hala var en azından bonsaisever'in kullandığı o ürüne hala
endişe ile bakarım bana göre orda hala ne olduğu bilinmeyen
pek çok şey var.Gergin bir yazı yazdığımın da farkındayım fakat
bazı şeylere karşı çok daha sorgulayıcı ve tedbirli yaklaşım
bilincinide artırmış olabilirim.Yanlış anlaşılmışsam şayet
özür dilerim.

Bu arada sizin bahsettiğiniz deniz yosunundan yapılmış
organik MaxiCrop ürünün temin ettim 1 ay önce aradım
ellerinde yoktu 10 gün önce elime geçti.Fakat içeriğini
şurdaki gibi bekliyordum http://www.drtarsa.com/fertilizer.asp#Organik
bana biraz yetersiz geldi.
Üzerindeki bir bilgiyide paylaşmak istiyorum
"TOHUMDA UYGULAMA Hızlı tohum çimlendirme ve erken çıkış için
sera bitkileri tohumları 10 lt suya 50-100 gr maxicrop
karıştırılmış suda 1-2 saat bekletilir"

Hiç kimsenin öncelikle forumdakilerin, bitkiler dahil tüm
canlıların gereksiz şekilde zarar görmesini istemem.
Yaşatmak için uğraşırken yaşamlara zarar vermeyelim.

Maxicrop organik tarımda da , son derece etkili bütün dünyada kendini kanıtlamış bir üründür. Dr.Tarsa nın Atocrop da aynı şekilde bir denizyosunu ürünüdür. Ancak ben o ürünü hiç kullanmadım ama son derece iyi bir ürün olduğunu biliyorum. Maxicrop u kendim kullandığım için öneriyorum.Maxicrop ve diğer tüm deniz yosunu ürünleri ithal ürünlerdir. Maxicrop da Atocrop da ruhsatlıdır. Laminaria digitata ,aschophyllum nodosum gibi soğuk denizlerde ve okyanuslarda yetişen yosunlardan elde edilmektedir.

Sizler için daha sonra deniz yosunları ile ilgili bir yazı da hazırlayayım.

Köklendirme hormonuna gelince. Bonsaiseverinkinin içeriğini tam olarak anlamadığım için itiraz ettim.Ama belki de muhteşemdir.Bir de kullanımı konusu çok müphemdi.

GDO konusunda sizinle hemfikirim. Bu ülkemiz için büyük tehlikedir.

Selamlar.

Benim bütün amacım da, eğitimim de bu yöndedir (çevre dostu iyi tarım uygulamaları uzmanıyım ) . Site içinde ilaç adı vermektense doğal tarifleri verip herkesi buna yönlendirmeye çalışmam da bu yüzdendir.

Sitemizin adı da agaclar.net olmasına rağmen doğa ve çevre ile ilgili geniş bir platformda başlık açılmasını olanaklı kılmamız da aynı sebepledir.

Dolayısıyla sizinle ortak paydada buluşuyoruz Bir Lira.;)

Bunun için biraz uğraştım, bazı kişilerle görüştüm, bazılarıyla tartıştık...

Sonucu görüyorsunuz :)

iyi ki geldiniz..
bilgilendirdiniz:)

Mine Hanım
Bilgilerinizden oldukça yararlanıyorum. Çok teşekkür ederim.
Balkonumdaki sebze, meyveleri olabildiğince doğal yetiştirmeye çalışıyorum. Gerçi daha yetişen birşey yok ama. Azot gereksinimi, ısırganotunu bekleterek yapılan solüsyondan karşılanabilir mi? Bir de baklagillerin toprağa azot geçirdikleri düşünüldüğünde ekim yapmadan, bir biçimde tanelerinden yararlanılabilir mi?

Şimdi çiçek bağlama aşamasında olanlar için sanırım fosfat gerekli, değil mi? Meyva aşamasında da potasyum. Selahattin Bey'in dal, döl,bal formülüyle benim anladığım bu. Peki, fosfat ve potasyum için doğal kaynaklar var mı?

Nevsune azotu ısırgan solüsyonundan karşılayamazsınız. Bunun için besin kullanınız. Baklagiller havanın azotunu bağlar bunun için de toprağa ekilirler ve 1/3 oranında çiçekli iken toprağa karıştırılırlar. Saksıda yetişen bitkiler için bu uygun bir çözüm değildir.

Hayvan gübresi doğal olarak fosfor ve potasyum kaynağı. Kan unu, kemik unu, balık unu da bu elementlerce zengindir.

Ben 15 günde bir gübre şerbeti veriyorum ama ne gübresi olduğu hakkında bir fikrim yok. Siteye gelmişti biraz almıştım. Bu yeterliyse o zaman endişe etmeme gerek de yok.
Bir türlü çiçeğe bile geçmediler. İç ve dış süs bitkilerime kimyasal gübre verirken sanki sebzelerim öksüz kalmış gibi gelmişti de, bu yüzden çözüm üretmeye çalışıyordum. Bu sıcaklar yüzünden gecikmiş olabilirler mi acaba?

Bu kan, kemik,balık unları nereden temin ediliyorki?

Yerinizde olsam tedavi amacıyla kullanılan ve eczanelerden satın aldığımız ilaçların prospektüslerini asla okumam, çünkü basit bir ağrı kesicinin bile doz aşımında ölüme sebep olabileceği gayet açık bir şekilde belirtiliyor ve senelerce kullandığımız bazı ilaçlar bir anda sakıncalı bulunup kullanımdan kaldırılabiliyor.....

BAZI ARDIÇ TÜRLERİNİN ÇELİKLE ÜRETİM YÖNTEMİNDE KULLANILAN İBA KONSANTRASYONLARI

http://w3.gazi.edu.tr/~sezginay/yayinlar/ARDIC.doc

BAZI ÇİLEK TÜRLERİNİN ÇOĞALTILMASINDA KULLANILAN HORMON KONSANTRASYONLARI

http://www.uzumsu.com/dosyalar/212_NafiyeADAK.pdf

mine hanım selamlar
ağaçlara olan ilgimi uygulamaya geçirmek için uğraşıyorum(anaç üretimi konu başlığında)
ama IBM köklendiriciyi nereden bulabilirim yardımcı olabilirmisiniz

Forumda;
"3/4 birim kaynamış su + 1/4 birim bal karıştırılıp 8 saat bekletin" şeklinde, doğal köklendirmeyi hızlandırıcı tarif okumuştum. Şimdi hangi başlık olduğunu bulamıyorum.
Bu tarifi uygulayan var mı?

+1.Bu soruya cevap verin lütfen..

(Indole-3-butyric acid)
 

Amatör olarak bu işle ilgilenmeye başladım. Bu hormonla ilgili o kadar olumlu şey söyleniyor ki almak istedim. Ama Türkiyede 1 gram bulmak mümkün değil herhalde. Ya da ben bulamadım. Şimdi yurddışından getirtiyorum. 5 gr lık ürün %99 saflıkta. 1 gramını kendime ayıracağım. Fazla olan kısmını benim gibi az ihtiyacı olan arkadaşlara verebilirim. Gramını 15 TL verebilirim. İzmirde iseniz orjinal şişesinden gözünüzün önünde vereceğim. Başka ilden iseniz Kargo ile gönderebilirim. Ama güvenmeniz gerekecek. Bu iş ticari amaçlı değildir. Sadece elimde olan 4 gramı elden çıkaracağım ve başka da yok. İhtiyacı olan arkadaşlar özel mesaj atabilir.

kölendirme hormunu topraksız fidelerde kulanılırmı?
 

merhaba mine hanım
domates patlıcan biber gibi demet şeklinde aldığımız topraksız fideleri geçen sene aldığım yeşil toz şekline köklendirme hormonunu sulandırıp fideleri köklerini sula bandırıp diksek sorun olurmu.?:rolleyes:

Mine hanım selamlar,
ben bahçemdeki küçük bir erik ağacını yol çalışmaları nedeniyle 2 gün önce söküp başka bir yere taşıdım ardından da budadım.yerinden çıkarırken kölerin bir kısmı biraz hasar gördü.şunu sormak istiyorum.acaba erik ağacımın yaşama şansı var mı? Köklendirme hormonuyla hasar gören kökü onarmam mümkün olabilir mi?

geçen sene biraz uzun değil mi? açıp kullandıysan ve arttıysa bozulmuştur büyük ihtimal. tekrar topraga dikeceksin sonuçta bir problem olmaz.

Ben bügün aldım, incir fidanlarımı klonlamak için. Bence zararlı diğil. Fungersidde bulnuyor sanırım, ki mantar bağlamasın. Umarım bir işe yarar.

İncir fidanları için köklendirme hormonu asla lazım değil. Önemli olan çelikleri çok büyük almayın ve susuz bırakmayın. Özellikle 11-12.aylarda aldığınız çeliklere gerekli ehemmiyeti vermesenizde %98 köklenir ki zorlanmazsınız. Dönem dışı alınan çeliklerde de toprak dışında ençok 3 göz kalması yeterlidir. Büyük alınan çelikler çokça sürgün-yaprak vereceği için çabuk ölürler.

Orman Fakültesinin ingilizce sınavında sorulmuştu; eğer bir ağaç söküldüğünde köklerden %25'i zarar görürse tepeden(dallardan) %75 budama yapılmalıdır. Büyük ihtimal eriğiniz yaşar, susuz bırakmayın, aşırı sulamayın.

Mine hanım selamlar,
bu hormonu zeytinden başka ağaçlardan aldığımız çeliklerin köklendirilmesinde de kullanabilirmiyiz.

potasyum humat nasıl kullanılır ?
 

evet arkadaşlar ankarada halde gezerken bir adamda potasyum humat buldum adam bana bunun bitki gelişiminde kök gelişiminde ve tohum gelişiminde yardımcı olduğunu söyledi bu suya nasıl uygulanır toprağa nasıl uygulanır ? adam bana bir çeşit köklendirme tozu olduğunuda söyledi :confused: :confused:

toz köklendiriciler
 

elimde %50 IBA+%50 NAA karışımı toz köklendirici mevcut bunu sıvı forma dönüştürerek 8000ppm lik çözelti elde etmek istiyorum ne yapmam gerekiyor. saygılar.

1 litre suyun içine 8 gram toz çözebilirsiniz.

Köklendirme hormonu hazırlanırken sadece saf su ile hazırlanmaz. Yarısı saf su diğer yarısı da etil alkol olacak şekilde hazırlanır. Yani odunsu çelikleri köklendirmek için 8000 ppm lik karışım hazırlamak için 8 gram köklendirme hormonu + 1/2 litre sat su + 1/2 litre etil alkol şeklinde hazırlanır.

Tam olarak değil dediğiniz kısım hormonun neyin içerisinde çözüleceğine göre değişir IBA evet etanolun içerisinde çözülür (bence yüzde 50 çok fazla bu arada) Kişinin elinde NAA+IBA karışımı var ise NaOH daha ideal bir çözücü olur 50 ml civarı NaOH yeterli olur üstünü su ile tamamlarsınız.

Sonuç: alkol her zaman her hormon için iyi bir çözücü değildir.

Torusei Tonik
 

Selam bugün eşime eminönünden çalı formundaki bitkiler için köklendirme tozu al dedim. Satıcı Torusei Tonik vermiş. Adını hiç duymadım ve nasıl kullanılcağını bilmiyorum. Belirtilen oranda Su ile karıştırıp tanka ilave edin filan yazıyor ben çelik köklendirmek istiyorum ne tankı :p

Ben bu kimyasalı geri mi versem? Erik vişne ağacı havai köklendirmesinde de kullanmayı düşünyordum. Bununla köklendirdiğim ağacın meyvesinde sağlık açısından bir sorun olur mu diye düşünmeden edemiyorum.

Sizler ne önerirsiniz? Sorun olmaz derseniz nasıl kullanacağım bilgi verir misiniz?

Merhaba, daha önce çelik alarak üretim başlığında ismi geçmiş mesela...

Şu ürünü tanıyan var mıdır acaba? Miracle fruit yetiştirmeyi deneyeceğim. Pek bir bilgi bulamadım satış ilanında da. Organik midir, insana zararı var mıdır?:confused: Ya da miracle frruit yetiştirmek için buna ihtiyaç var mıdır?

Root Enhancer for Miracle Fruit Synsepalum plants

indol-3 bütirik asit
 

8000 ppm lik IBA çözeltisi hazırlamak için 1 gr Saf indol 3 bürik asit arıyorum fakat piyasada en az 5 gr lık paketler halinde satılıyor sadece 1 gr temin edebileceğim neresi var bu konuda yardımcı olursanız sevinirim .Saygılar.

Mine Hanım merhaba... Kırmızı erik veren ağaçtan aldığımız çelikleri iki ayrı yöntemle köklendirmeyi deniyoruz. ilk yöntem: torf ve az miktarda perlit karşımına çeliklerin yarıdan fazlasını ektik. Saksısınıda su dolu bir leğene oturttuk. Önce yapraklarını tamamen döktü ve 24 gün sonrada çiçek açtı ! ikinci yöntem : Çelikleri 3/2 si su içinde kalıcak şekilde bir kavanoza koyup çok ışık almayan duvar bako arasına yerleştirdik. 24 gün sonunda yaşil tomurcuklar belirdi ve çok açık yeşil renkte dala benzeyen 2-3 cmlik uzantılar çıkardı.
Bu iki yöntemde de çeliklerin köklenmeden uzak olduğunu düşünüyorum.
İkinci yöntemdeki çelikleri köklendirme tozu kullanarak toprağa dikmek nasıl bir sonuç verir ? Köklendirme hormonunun oranlaması nasıl olmalı ? Ağaçtan birkaç hafta sonra çelik alma imkanımız olmayacak !
Bana yardımcı olursanız çok sevinirim ...Teşekkürler

Köklendirme hormonu almak istiyorum yaklaşık 500 kadar celikleme yapmayı planliyorum.en iyi köklendirme hormonunu nerden bulabiliriz.

Tartes'in staış sitesinden alabilirsiniz:
TARTES

sıvı köklendirme hormonu aldım mısır çarşısının arkasındaki çiçekçilerden nasıl kullamam lazım söylermisiniz lütfen

Hormon çözeltisindeki hormon miktarı önemli. 100mg/l'lik bir çözeltiye 1 DAKİKA süreyle batırılır. 500-1000mg/l dozundaki bir çözeltiye 1-2 SANİYE çelikler batırılır. Çelikler bir gazete kağıdı üzerine 15-20 dakika bırakılır ve hormonu bünyesine alması için beklenir. Sonra, ıslak perlit içerisine dikim yapılır. Dikim yaptığınız çeliklerin üzeri plastik bir örtü ile örtülür (örtü üzerine bir kaç adet kurşun kalem kalınlığında delik açılması iyi olur). Zaman zaman, örtü aralanır ve çeliklere su püskürtülür. 15-20gün sonra köklenip köklenmediğini konrol amaçlı bir kaç adet çelik sökülür. Köklenme iyi durumdaysa asıl yerlerine dikilir. Köklenme çok zayıfsa 15-20 gün daha beklenir. Bu arada nem çok yüksek olacağı için küf gelişimini engellemek amaçlı fungisit uygulaması yapmak gerekir. Fungisit bilgisi için bir tarım ilacı satan ilaç bayiine sorun.

teşekkür ederim

su maymunu denilen küçük toplar var suyla temas halinde genleşiyor ve büyüyor, yeni dikilen fidanlarda sutut (belli bir dönem su ihtiyacı için) yerine kullanabilirmiyiz