30-03-2013, 11:11 | #1 | |
Ağaç Dostu
|
Kantaron
Alıntı:
Daha sonra kapağını kapatıp güneşte onbeş gün kadar bekletiyoruz. Benim bildiğim en az burada yetişen üç dört çeşit sarı kantaron var. En çok bulunanı ve bilineni ile ben yapıyorum. Sarı kantaron kırmızımsı bir renk alıyor. Bu yağ ile iyileşmeyen yaralara (yatalak yaşlıların sırtlarında çıkan) yanık yaralarına iyi geliyor. |
|
30-03-2013, 22:46 | #2 |
Ağaç Dostu
|
Selamlar, 3 yıl önce idi, yaz tatilinde denizde, kırılarak atılan bir şişe ayağımın altını baya yardı, kaslar,yağlar görünüyordu yaranın içinden. Üzüldüğüm şey ayağımın kesilmesi bir yana, senenin 11 ayı iple çektiğim yaz tatılınde windsurf sporu yapmayı, yapamamak. Hastahaneye gittim 8-10 dikiş attılar fakat en az 2 hafta su değmeyecek. Tam yandım yani. Tabanı yanık kediler gibi site içinde dolaşırken komşulardan biri "kantaron sür, hemen iyileşir " dedi. Ben ise "yaw Feyyaz abi bırak şu kocakarı ilaçlarını, hastaneye gittik ya" dedim. Fakat Feyyaz abi illada süreceğim diyerek gidip evden bir kavanoz getirdi, kulak temizleme cubuğu ile kavanozun içindeki kırmizı "kantaron" dediği sıvıyı yaranın üstüne sürdü. Doktorun 2 hafta su değmeyecek, zaten yara ancak okadar sürede kapanır dediği yara 3 günde iyileşti. İnanamadım. O gün bugündür, her yıl Didim e yazlığa gittiğimde mutlaka kantoron toplayıp yukarıda anlatılan şekilde (yalnız kapak kapanmayacak) yara ilacımızı yapıyoruz. |
31-03-2013, 20:45 | #3 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
|
01-04-2013, 21:02 | #4 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 01-06-2011
Şehir: Eskişehir ( Adana )
Mesajlar: 49
|
İyi akşamlar, Kantaron yağı Adana bölgesindede yayğın olarak kullanılıyor, Halk arasında sadece çiçekleri ve zeytin yağı ile 40 gün agzı kapalı kavanozda güneşli ortamda bırakılarak yapılıyor. Bu bölgedeki ihtiyarlar hem harici hemde dahili olarak kullanıyorlar, hem iç hemde dış yaraları iyleştirdiğini ileri sürüyorlar. |
09-08-2013, 00:13 | #5 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 20-05-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 10
|
Kantaron yağı aromaterapi yağları içerisinde bence "her evde olması gerekli" sınıfındaki en önemli yağdır, ancak konularda kantaron yağı olarak anlatılan kantaronlu zeytinyağıdır ve daha ağırlıklı etkisi zeytinyağından gelir (birçok kişiye şaşırtıcı gelebilir ama hergün yediğimiz, bildiğimiz zeytinyağı şifalıdır-natürel sızma olması koşuluyla-) Kantaron yağı ise kantaron bitkisinden soğuk sıkma yoluyla elde edilen yağdır (diğeri gibi kıpkırmızı olmaz, daha açık renkli olur) yaralar ve özellikle yanık (ama güneş yanığında kesinlikle kullanılmaz) üzerinde olağanüstü bir gücü vardır, hemoroid dahil birçok sorunda iyileşmeye yardımcı olur, dahilen alımda da mide ağrısına iyi gelir (etkisi geçicidir ama bir süre rahat etmiş olursunuz). |
17-08-2013, 16:09 | #6 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-07-2013
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 14
|
Merhaba bu kantaron yağı gerçekten inanılmaz etkili.Ben 17 yaşımda motordan düştüm kollarımda ve bacaklarımda boydan boya yaralar meydana,geldi rahmetli büyükannemin geçen yazdan hazırladığı kantaronu pamukla güzelce sürdü,başka hiçbirşey sürdürtmedi ve sonuç inanılmaz bir hafta geçmeden tüm yaralar tamamen düzeldi.Yaklaşık yedi sene geçti üzerinden,tertemiz,bir çizik iz bile yok,çok iyi hatırlıyorum kantaron çiçeklerini toplayıp hakiki zeytin yağıyla petlerde,balkonda güneş gören yerlere koyardı ve en az 1 sene bekleyince çok etkili olur derdi.Eskiler biliyor işi |
17-08-2013, 16:45 | #7 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 03-03-2013
Şehir: Mersin-Şanlıurfa
Mesajlar: 1,022
|
Mersinde de çok kullanılır özellikle dağ köylerinde, yaylalarda meşhurdur. Bir tanıdığımızın oğlu sıcak suda yanmıştı. Yaralarına kantaron sürdüler uzun süre. Hiç iz kalmadan iyileştiğini söylediler. Müthiş birşey... |
17-08-2013, 20:02 | #8 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Denizli
Mesajlar: 686
|
Kantaronla ben de Mersin'de bulunduğum 80'li yıllarda tanıştım. O sıralarda mide ağrısı için doktora gittiğimde şiddetli gastrit teşhisi kondu ve tabii ki ilaçlar ve bir perhiz listesi (sadece yiyebileceğim bir kaç yiyecek, diğerleri hep yasak). Doktorun verdiği ilaçları kullanmaya başladım. Bir akşam komşuya misafirliğe çıkmıştık, çay içeceğimizde ben durumu anlatarak yasak olduğunu söyledim. Sağolsun "Onun çaresi bende, sen şu açık çayını bir iç hele" dedi.Dönmeden evvel bir tutam kantaron otu verdi "Bunu çay gibi demleyip bir şişeye koy aç karnına bir çay bardağı iç" dedi. Bu tür şeylere pek itibar etmememe rağmen ilaç kullanmanın da verdiği rahatlıkla başladım kantaron çayını içmeye. Bir hafta sonra hiç bir ağrı kalmamıştı. Ama ilaçların etkisiyle mi kantaronun etkisiyle mi iyileştiğimi bilmiyordum. İşyerinde bir arkadaşım daha aynı şekilde rahatsızlanınca ona da söyledim o hiç ilaç kullanmadan sadece kantaron çayı içerek iyileştiğini söyleyince emin oldum.Aynı komşumun tavsiyesi üzerine yukarıdaki mesajlarda bahsedilen zeytinyağlı kantaronu devamlı yaparım ve evde her daim bulundururum. Bana pek sık gerekmese bile çoğu zaman eşe dosta konu komşuya yaradığı oluyor. |
17-08-2013, 23:23 | #9 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Afyon kaymağının ünlü olmasının nedeni insanlar tarafından çıkartılamayan yağ ve besleyici küspenin mandalara verilmesi, mandaların çayır ve sulak alanlarda gezerek yağ oranı yüksek ve lezzetli sütten elde edilmesi idi. Çocukluğumda ayçekirdeğinden yapılan yağ uzun yıllar Afyonkarahisar'da kullanılmadı. Tabi devlet tarafından yapılan kontrollü haşhaş ekimi nedeni ile yeterli haşhaş ekilemediği için bir süre sonra mecburiyetten şehrimizde ayçiçek yağı tüketimi arttı. Şu anda artan teknoloji ile çekirdek posasında hiç yağ bırakılmayacak hale geldi. Ancak küspe hayvan yemi içerisinde kullanıldığı için %1 civarında bırakılmakta. Zeytinden elde edilen yağ bildiğiniz gibi en fazla istenilen yağ. Sızma zeytinyağı asit oranı %1'den az olmak üzere ilk sıkımda çıkarılan yağ. Zeytin ağaçtan toplanıp içerisinde hiç yaprak bırakmadan çıkarılan yağ en kalitelisi. Daha sonra elde edilen yağlar ilk yağın kalitesinde bulunmamakta. Rivyera zeytinyağı ise rafine edilerek elde edilen zeytinyağı. Kantaronndan soğuk sıkma yöntemi ile nerede kaç tondan ne kadar yağ çıkarılabilir.Siz hiç çıkarılan yeri gördünüz mü. Bu elde edilen yağ nerede kullanılıyor. Benim kendi gözlemim kantoron tohumları olgunlaştığı zaman kapsül ve asıl tohumlarında yağ var. Tabi bu yağı çıkarabilmek için tonlarca kantaron yetiştirilmesi ve bu yağı çıkarabilmek gerek. Ne kadar elde edilebilir. Maliyet ne olur. Ben safrana benzer çok maliyet ve az miktarda olabileceğini düşünüyorum. Ramazandan önce aldığım dağbağda komşumdan hortum ile su alarak sabah sekiz öğle saat üç arası sulama yapmıştım. Tabi güneşe hiç bu kadar çıkmadığım beyaz tenli olduğum için güneş gören her yerim kıpkırmızı olunca aklım başıma geldi. Dikmiş olduğum fidan vs. kurumaya başladıkları için elimden geldiğince çok yeri sulamaya çalışmıştım. Akşam kızaran yerlerin daha çok acı vereceğini derilerimin su tolayacağını bildiğim için elimde bulunan kantaron yağından saçlarım dahil kırmızılık olan her yere sürdüm. Uzun süre o şekilde kaldım. Gece yatarken havlu vs. ile yatmak durumunda kaldım. Sabah kalktığımda geceyi çok kötü bir şekilde geçireceğimi düşünürken oldukça hafif bir şekilde geçirdim. Sabah banyo yaptığımda vücudumdaki yağdan biraz zor kurtuldum. Ancak dikkatimi çeken saçlarımın uzun süre yumuşacık olması idi. Kantaron yağı sayesinde derim güneş yanıklarının sebep olduğu zararlardan en az hasarla kurtuldum. Hemoroid, mide gastriti ve ülser için civan perçemi ile birlikte kullanılması durumunda daha etkili olduğunu okumuştum. Ancak belirli bir süre ve düzenli olarak kullanmak gerekiyor. Eskiden okumuş olduğum bir kitapta kantaron yiyen ineklerin uzun süre güneşe maruz kalması durumunda derilerinin çatlayarak yarıldığını yazıyordu. Ben civan perçemi gibi kantaron yiyen inek de göremedim. Nedense bazı bitkileri hayvanlar yemiyor. Kantaron güneşe karşı hassasiyeti artırabiliyor. Dahilen uzun süre kullanılması durumunda mümkün olduğunca güneşe çıkmamak gerekiyor. Ben kortizon benzeri bir etkiye sahip olduğunu düşünüyorum. Bir yönü ile iyileşmesi zor olan yara ve yanık yaralarını iyileştirdiği gibi diğer yönü ile de güneşle birlikte zarar verebiliyor. Yurt dışında en çok bilinen ve kullanılan antidepresif bitkilerden biridir. Ancak ben hangi bitkiyi kullanırsam kullanayım ilaçlarla birlikte kullanmamaya dikkat ederim. İlaç kullandığım zaman kesinlikle bitki çay, öğütülmüşü vs. kullanmam. Ancak çok ağır bir hastalığım yoksa ilaç kullanmayıp bitki kullanmayı tercih ederim. Bazı bitkilerin ilaçları nasıl etkileyeceğini bilme ihtimali bulunmamakta. Kişiye özel farklı etkiler verebiliyorlar. Nasıl arı zehirine allerjisi olan insanların gerekli tedaviyi yapılmaz ise tek bir arı iğnesi ile ölebildiği gibi bazı insanlarda çok fazla arı tarafından sokulsa da hiç bir şey olmamakta. Özellikle ilaç kullanırken greyfurt suyu veya kendisini kullanmamak gerekiyormuş. |
|
21-08-2013, 21:06 | #10 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-03-2010
Şehir: Denizli
Mesajlar: 686
|
Zeytinyağında bekletilmiş kantaronun mantarlara karşı da oldukça etkili olduğunu belirteyim. Bir ara ayak başparmağımda tırnak mantarı olmuştu. Eşim doktorla görüşüp eczanede satılan setlerden getirmiş. Törpüleme cilalama vs. ve yaklaşık beş altı aylık tedavi sürecinden bahsetmişti yanlış hatırlamıyorsam. Onu duyunca iş gözümde büyüdü, ve o seti hiç kullanmadan bir kenara bıraktım ve mantarlı tırnağıma şırınga ile iki üç damla zeytinyağlı kantarondan damlatıp tırnağın içine iyice nüfuz etmesini bekledim. İki gün sonra tırnaktaki mantarlanmanın ilerlemesi durmuştu. Tırnağımı kestikten sonra tekrar damlattım. Tırnak uzayıp kesildikçe mantarlı bölüm bitti sağlıklı tırnak tekrar tamamlandı. Ayrıca ayağı uzun zaman ayakkabı içinde kalanlarda, plastik ya da lastik ayakkabı ve naylon çorap giyenlerde, botların içinde uzun süre havasız ve terli kalan askerlerin ayak parmaklarının aralarında sıklıkla oluşan mantarlara karşı da etkili. Ayakların yıkanmasının ardından kurulanıp kantaronlu zeytinyağı sürüldüğünde kaşıntıdan eser kalmıyor. Bu uygulama bir kaç gün üst üste yapılınca da oldukça iyi sonuç veriyor. Ama ayak bakımı ihmal edildiğinde yeniden tekrar ortaya çıkabiliyor. Böyle durumda uygulama tekrarlanıp sonuç almak mümkün. Tabii mantarların oldukça çok çeşidi olduğu ve hepsinde de aynı etkiyi göstermeyebileceği de unutulmamalı.. |
04-01-2014, 23:43 | #11 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-04-2011
Şehir: KAHRAMANMARAŞ
Mesajlar: 337
|
Kantaron bizim ailemizin baş ilacıdır.7 yaşındaki oğlum ona sihirli yağ diyor. Çocukluğumdan bu yana memleketimde(Adana) çevremde kullanaılan bir bitkidir.Yıllardır kendim yapıyorum. Özellikle yağı çok makbul bizde.Kuru olarakta demleme usulü mide ağrısına , strese ,menepoza kullanıyorlar. Yağını ise kesik yaralarında , yanıklarda ,eklem ağrılarında , güneş yanığında , sünnet yarasında ,hemoroidde , dolamalarda , yatalak hastaların yarasında şu an hatırıma gelenler bunlar, tecrübeyle sabittir arkadaşlar.Kardeşim hemoroid için aç karnına ,yağdan bir kaşık içiyor. Çocuklarımın düşmesinde ,kesiklerde ,yara bere işlerinde ilk aklımıza gelendir. Herkesede anlatıyorum , faydalansınlar istiyorum. Toplandığında çiçek kısmı koparılıp halis zeytinyağında güneşte bekletiliyor. |
12-11-2014, 15:23 | #12 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-09-2014
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 24
|
Kantaron çiçeğinin ürünlerini kullanırken çok dikkat edin. Uyku yapıcı özelliği vardır ve anti-depresan kullandığımız zaman içerisinde kantaron ürünleri kullanılmaz |
12-11-2014, 19:45 | #13 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 15-11-2013
Şehir: BURSA
Mesajlar: 31
|
Kantaron yağını köyde kendi kullanımları ayrıca birbirini ısırıp, yara bere içinde bırakan, hayvanların yaralarına da sürüyorlar. |
15-03-2017, 07:30 | #14 |
Ağaç Dostu
|
Eski Yugoslavya'dan ayrılan Sırbistan'a yaptığımız yolculukta yağların satıldığı bir dükkana girmiştim. Orada bir kısım fotoğraflar çektim. Dikkatimi çeken yağların isimleri ve fotoğrafları. Kantaron yağı Badem yağı Kakao yağı |
05-10-2018, 17:18 | #15 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2011
Şehir: ankara
Mesajlar: 167
|
Arkadaşlar kantaron yagını iki farklı kisi iki değisik yerlerdeki yaralar icin kullandık yaranin biri diz kapagın 5 cm falan sol tarafinda 5 cm derilikte 7 cm eninde acık oyuk bir yara idi düzenli günde 2 defa kullandik bu yarada akinti olmaya ve derinligi artmaya basladi kestik suan durum iyi merak etmeyin diger yarada kalcanin alt bölümünde tam üstüne oturulan yerde burdaki yarada ara ara kanama ve yirtilmalar vardi rengide kıpkırmizı derin bir yara idi rengi pembelesmeye ve kanamalarin kesilmesi sanki hafif hafif derinligin doldugu soyleniyor aklıma birsey takıldı bu bir varsayım ****** acaba diyorum kan grubuyla alakalı olabilirmi ben 0rh pozitif yüzeysel yara derinlesmeye ablam Arh pozitif derin yara renk kanama derinlik degistirdi iyiye gidiyor simdilik sizcede etkisi varmıdır kan grubunun bu tarz bitkisel yaglarin uygulanmasinda etki **** tepki olarak süreci etkilermi |
|
|