Mayıs/Haziran'da Ekilen Çiçekler
 

Bu, "tanışma" bahsinden sonra attığım ilk mesajım. Tekrar herkese merhaba.

Bundan bir buçuk sene önce oldukça başarısız bir çiçek yetiştiriciliği deneyimim oldu. Öncelikle bundan bahsedeyim. Eski evimde oldukça hevesle bir çok saksıya Eminönü'ndeki çiçek pazarından aldığım tohum ve fideleri ektim\diktim. Kısaca,

1. Aldığımda her tarafından çiçek fışkıran açelyam önce çiçeklerini döktü. Sonra yaprakları paslandı. O panikle "Çiçek Coşturan" gibi komik bir ismi olan sıvı gübreyi kullandım, işe yaramadı. Nihayet açelya kurudu. İnatla tekrar açmasını bekledim, ama bitkim öldü.

2. "Salon gülü" ismiyle aldığım bodur gülün de önce çiçekleri, sonra tamamı kurudu. Fakat ben bu isimde bir bitkiyi birdaha görmedim. Genetiği ile oynanmış olabilir.

3. Soğan olarak ektiğim lalelerim ve ters lalem (Ağlayan Gelin) hiç filizlenmedi. Böceklendi. Saksının her tarafına parlak bir salgı bırakan beyaz bir tür örümcek bunlara musallat oldu. Sonunda çürüdüler.

4. Diğer saksılara tohum olarak ektiğim şeker begonyası, krizantem vs. gibi çiçeklerin bir çoğu hiç çimlenmedi. Kalanları küçük filizler halindeyken öldü.

5. Bir de memlekette (Yozgat) çekirdekten yetiştirdiğim Yeni Dünya (Malta Eriği) vardı. Oradayken kocaman olmuştu. Normal şartlarda bir tane bile hemcinsinin bulunmadığı Yozgat'ta gayet sağlıklı olan ağaç, iklimi çok daha müsait olan İstanbul'da kurudu.

Anlayacağınız, hangi dalı tuttumsa elimde kaldı ve oldukça hevesim kırıldı. Fakat eski evim hiç güneş almıyordu. Şimdi güneş alan bir eve taşındım ve artık bir balkonum var. Yeniden denemek istiyorum. Haftaya yine Eminönü'ne gidip bazı fideler almak istiyorum. Bu sefer her bir çiçeğin kendine has gereksinimlerine dikkat edeceğim.

Çok uzattım, kusuruma bakmayın. Sorum şu:

Mayıs sonu\Haziran başı ekmek\dikmek için hangi çiçekleri alayım?

(Doğrudan güneş almayan fakat aydınlık, en azından yarı gölge bir balkonum var. Anlattığım üzere herşeye baştan başlıyorum. Bakımı nispeten kolaylardan söylerseniz sevinirim.)

Doğrudan güneş almayan bir balkonda bence Ortanca iyi olur.

Sayın Aykutalp, en azından yaşadığınız aksiliklerin sizin içinizdeki hevesi kırmaması güzel.

Bu aksiliklerin çoğuna tecrübesizliğiniz ve sorunu nasıl çözeceğinizi bilmeyişiniz sebep olmuş.

Açelyaların bakımı kolay değildir. Forumda bununla ilgili pek çok mesaj bulabilirsiniz. Öncelikle torfa dikili oldukları için su almaları problem olur. İç mekanları hiç sevmezler. Yarı gölge bir balkonda bol sulayarak tutmalı ve çiçekleri geçince harcına toprak ve torf karıştırdığınız bir saksıya geçirmeliydiniz. Hastalık içinse başınıza gelince hemen bir fotoğraf çekip gösterirseniz fikir yürütürüz.

Salon gülü diye birbitki yoktur. Bodur güller de dış mekan bitkisidir, hepsi dışarıda durmalı. Evde ölür. Güle nasıl bakıyorsanız ona da öyle bakım yapmalısınız. Yine forumda gül yetiştiriciliği ile ilgili çok detaylı bilgi bulacaksınız. Bu arada güllerin genetiği ile oynanmıyor. Bu çok pahalı bir teknoloji, ancak tohumdan yetiştirilen bitkilere ve besin olarak kullanılanlara uygulanıyor. Güllerin bodurluğu çeşit özelliği, ayrıca pek çok özellik de ıslah çalışmaları sonucu elde ediliyor.

Soğanlı- yumrulu bitkilerinizi de buradaki önerilere uygun yetiştirmelisiniz.

Yine tohumdan yetiştiricilikle ilgili özel başlıklarımız mevcut. Çimlenmeyi sağlayan koşullar gerçekleşmemiş olmalı. Sonra da fideciklere gerekli bakım gerçekleşmedi herhalde.

Malta eriğiniziniz için üzüldüm. ama bakın bu neyi gösteriyor, demek siz çekirdekten koca bir fidan yetiştirmeyi başarmışsınız.


Buket Hanım'ın ortanca önerisi çok yerinde. Bu arada tohumdan yetiştirilmiş sardunyaları da denemelisiniz. Yine mevsim çiçekleri petunyalar, kadifeler de sizi üzmez. Zaten ömürleri iki-üç ay kadardır ama bu sürede sizi şenlendirirler. şu aşamada tohum ekmeyiniz, hazır fide fidan alınız ve tecrübenizi arttırınız. Yetiştirmeye sonra geçersiniz.

Buket Hanım, öneriniz için teşekkür ederim.

Mine Hanım, size de tüm açıklamalar için teşekkür ederim. Dediğiniz gibi tohumdan yetiştiricilik benim için biraz erken. Fakat çocukluğumdan beri yediğim meyvelerin çekirdeklerini yahut bakliyat tanelerini gizlice annemin saksılarının dibine ekerek büyümesini izlemek benim için neredeyse bir takıntı haline geldi. Ama bekleyeceğim. Daha fazla bitki ölümü izlememek için çok sevmeme rağmen açelyalar için de bekleyeceğim. Bu sene fidelere bakmayı öğrenirsem seneye tohum ve soğandan bitki yetiştirmeyi deneyebilirim. Belki birkaç bitkiyi tek saksıda yetiştirmeye bile girişirim.

Haftaya cumartesi ortanca ve sardunyalar ile işe başlayacağım. Balkon ve saksılar hazır. Forumdan ortancalar hakkında bilgi edindim. Fakat sardunyalar ile ilgili başlık bulamadım. Sulama ve gübreleme hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Gidince toprak ve gübre de alacağım.

Bu arada forumda ekim\dikim işleri için bütün türleri içeren bir takvim oluşturulsa çok faydalı olacağı kanaatindeyim.


Düzeltme: Sardunya başlığını buldum. Gözümden kaçmış ;)

Aykutalp, bence siz soğanlarınızı ve bitkilerinizi Eminönü'nden almayın. Büyük yapı marketlerden veya kaliteli fidanlıklardan aynı fiyata hatta daha ucuza ve kaliteli soğanlar, tohumlar ve mevsimlik fideler (500 Ykr) bulabilirsiniz. Soğanların ve tohumların paketlenme ve saklanma koşulları da sağlıklı olduklarından sorunsuz şekilde filizleniyorlar. Şahsi fikrim acemi bir bitkiseverin Eminönü'nde kandırılabileceğidir. Tecrübeli olanlar, zaten neyi nasıl alacağını bildiklerinden, Eminönünden de pazardan da alsalar sorun yaşamazlar. :)
3 sene önce ben de son derece acemiyken bakın şimdi size fikir verecek kadar tecrübeli sayılırım :) Aramıza Hoşgeldiniz.

Sardunya (Pelargonium sp.)

Sardunya hakkında derginin haziran sayısına da bakabilirsiniz.
http://www.agaclar.net/dergi/haziran07.html

Diğer sayıların içerikleri için:
http://www.agaclar.net/dergi/dergiarsiv.html

Derginin haziran sayısında daha önce başarısız olduğunuz soğanlı bitkiler için de bir makale mevcut.

Limon, önerine uyarak bugün Eminönü yerine Bauhaus'a gittim. Pazara kıyasla her yerin düzenli ve temiz olması insanın gerçekten hoşuna gidiyor. Eminönü'nde aynı zamanda evcil hayvan da sattıklarından kötü bir koku var. Fakat çeşit kısıtlıydı sanki. Bir de marketin bahçe bölümünde aldığım intiba, artık son fidelerin satışta olduğuydu. Sonbahara kadar -yani yazın- hiç ekim\dikim yapılmıyor mu?

Marketten bir yetişkin pembe ortanca, bir açmamış beyaz sardunya, bir Afrika menekşesi, bir cam güzeli, bir fesleğen, bir kaç tane de mevsimlik fide aldım. Şimdi her birinin forumdaki bölümlerini inceliyorum.

Buradan yalnız genel bir sorum olacak. Tahmin edebileceğiniz gibi hepsi dandik plastik saksı ve toprakların içinde duruyor. Şimdi kendi saksılarıma geçirsem sorun olur mu? Gardol marka çiçek toprağı aldım. [ph(CaCl2)=5,0-6,5] Üzerinde "torf" ibaresi yok ama alışveriş fişinde "ithal torf" yazıyor. Gübre olarak da Anadolu marka sıvı bitki besini aldım. [Toplam Azot=%4, Fosfor=%6, Potas=%6, Toplam İzelement=%1,275] Hepsi için uygun mudur? Bir de saksılarımda drenaj delikleri yok, açayım mı?

P.S Mine Hanım, geçen sefer "salon gülü" adıyla bana satılan bitkiyi bugün de gördüm. Bu sefer üzerinde "peyzaj gülü" yazıyordu.

Dayanamadım sizden cevap gelmeden saksıları değiştirdim. Bir tek ortancanın saksını değiştirmeye cesaret edemedim. Umarım diğerleri yeni yerlerini benimserler. Resimlerini sizinle paylaşayım:

Ortanca:
Eklenti 37674

Cam Güzeli & Sardunya:
Eklenti 37675

Kadife & Menekşe:
Eklenti 37676

İsmini bilmediğim fide & Fesleğen:
Eklenti 37677

Bu başlığa son yorum 2008 yılında yazılmış. Genel bir tanım olduğu için mi acaba? Aykutalp, merak ettim bitkilerinizin akıbeti ne oldu acaba?

ben de bu konuda bir araştırma yapıyordum
bahçede çiçekler aylara göre pılanlanmalı
örneğin
ocak,sümbül,lale,menekşe,.....
şubat,kadife.......
mart,ortanca,gül.....
nisan,aslanağzı..........
mayıs,papatya,zambak..........
haziran,soğanlı yaz çiçekleri,vapurduman,ateşçiçeği....
eylül:kasımpatı....gibi

Ben bu sene ilk kez tohumdan çiçek üretiyorum. Genta marka tohum buldum. 5 çeşit( aslanağzı, iri papatya, mor vapur dumanı, karanfil, zinya) aldım önce nisan sonuna doğru ektim bunları torfa. Tohum paketlerinde ekim zaman aralığına göre nisanda ekilebiliyordu. sonra dayanamadım mayıs ayında şebboy ve kedi tırnağı tohumları alıp onları da ektim. Daha sıcak havada ektiğim ve bu sefer tohumları çok derin ekmediğim için onlar ilk ektiğim tohumlara göre daha hızlı filizlendiler. Balkonda, tohumları ektiğim saksı tabakları ve pet şişe altlarından adım atılamıyor:)

Balkonum sabahları güçlü güneş alıyor, öğleden sonra da aydınlık. Tohumların üstünü kapamadım başından beri. Ektiğim torf nemli kalmıyor tabii sürekli. Hergün spreyle suluyorum tek tek. Bazı tohumlar çok küçüktü serpme usulü ektim ve ç.ok sık çıkıyorlar. Bu endnele aralarda ölenler oluyor. Filizlerimin akıbeti sizce ne olur bu koşullar altında?

Not: hemen her türden birer kabı da mutfağıma koydum. Mutfak ışık alıyor ve sürekli üstte açık bir yer var( doğalgaz için camda bırakılan açıklık tamamen açık). Kapalı alan ve açık alan deneyi yapıyorum bir nevi:) Bu kadar emek vermişken ve zaman geçmişken hepsi ölmesin bari diye böyle bir yöntem buldum.

Tecrübelerinizi ya da bulduğunuz bilgileri burada da paylaşır mısınız?