|
|
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
15-08-2006, 11:32 | #392 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Benim alanıma müdahale etmiş olmadınız. Bütün üyeler istisnasız bütün başlıklara bilgi katkısında bulunabilir, soru cevaplayabilir. Biz bunu sürekli teşvik ediyoruz. Katkınız için teşekkür ederim. |
|
15-08-2006, 14:33 | #393 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 15-08-2006
Mesajlar: 10
|
aspirin kotiledon ömrünü nasıl etkiler? içeriği yüzünden uzatır galiba ama blgisi olan varsa cvplara sevinirim |
15-08-2006, 14:50 | #394 |
agaclar.net
|
pitts, hoşgeldiniz. Öncelikle Yeni gelen arkadaşlar bölümünde kendinizi tanıtırsanız seviniriz. Lütfen Yeni üyeler için kullanma kılavuzu nu okuyunuz. Bu arada cvp, blgisi gibi mesajlaşma dilini sitemizde kullanmıyoruz. Bu kesin kuralımız, bilginiz olsun. Bu arada aynı soruyu birkaç başlıkta tekrarlamamanızı rica ederiz. |
15-08-2006, 18:21 | #395 |
SERAPX
Giriş Tarihi: 15-08-2006
Şehir: istanbul'da yaşıyorum...
Mesajlar: 5
|
bişey sormak istiyorum selluka çiçeğinin tohumunu nerden bulabilirim ulaşabileceğim telefon numarası veya bir adres verebilir misiniz?? yardımcı olursanız sevinirim... |
15-08-2006, 18:32 | #396 |
agaclar.net
|
SERAPX hoşgeldiniz. Sellukaya ulaşmak için doğru yerdesiniz. Selluka (Vigna caracalla) Forumdaki bu başlığı takip ediniz. Sonbaharda aktif katılımlı üyelerimize bir tohum çalışmamız olacak. Yeni gelen arkadaşlar başlığına uğramayı unutmayın. |
21-08-2006, 19:39 | #399 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Yazın çelik almak için,taflan, kelebek çalısı, oya ağacı,ispirya, manolya, leylak, eskalonya, ortanca,mürver, altınçanak, yaaprak dökmeyen kartopu bir çırpıda sayıverebiliceğim bitkiler. |
|
21-08-2006, 20:28 | #401 |
agaclar.net
|
Demir eksikliği genç yapraklarda kendini gösteriyor. Yaprakta damar araları sararmaya başlar, damarlar yeşil kalır. Bir süre sonra eksiklik devam ederse damarlar da sararır ve yapraklar ölür. Çinko eksikliğinde ise damar araları beyazlaşır. Evdeki saksılarda problem genelde demirle ilgili olur. Çünkü suyun kireci demirin alınmasını engeller. |
21-08-2006, 20:33 | #402 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 18-08-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 89
|
Suyun kireçsiz olması için kaynatmak olurmu? Veya hazır su kullanılırmı? Veya suyu güneşte dinlendirsek olurmu? |
21-08-2006, 22:52 | #404 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 18-08-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 89
|
Heh işte bende onu hazır su diye niteledim... Nedir bu çiçeklerden çektiğim.. |
24-08-2006, 10:24 | #406 | |
ağaç dostu
|
Alıntı:
Çok teşekkürler. |
|
26-08-2006, 17:55 | #407 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 26-08-2006
Şehir: izmir
Mesajlar: 2
|
uzakdoğu seyehatim sırasında begomvil dahil çeşitli çiçekli ağaç fidanları getirdim. Karantina gereği topraklı fidan çıkışı yasak. Toprağı temizlenmiş fidan köklerini ıslak pamuğa sararak getirdim. Durumları pek de fena olmamasına rağmen saksılara diktikten sonra biraz solma belirtileri başladı. Bu fidanları kurtarabilmem için tavsiyelerinizi bekliyorum. |
27-08-2006, 21:39 | #408 |
agaclar.net
|
Onurltd hoşgeldiniz, Yeni gelen arkadaşlar bölümümüze uğrar ve kendinizi tanıtırsanız seviniriz. Begonvilya için üzüldüm. Kökleri bir kez sarsıldıktan sonra düzeldiği nadirdir. Bitkilerinizin neler olduğunu bilseydim daha çok yardımcı olma şansım olurdu. Genel tedbir olarak hepsini sert budayınız. Ev yapımı bitkisel ilaçlar bölümümüzden oksijenli su ile hazırladığımız solüsyonun tarifini alınız. Saksıları bununla sulayınız. Bir hafta sonra da aspirinli su ile sulayınız. Tarifleri sadece bu başlığı okusanız bile alırsınız. Saksıları gölge bir yere alın.Geceleri üzerlerine de su kaybetmelerini önlemek için naylon torba geçirin. Kolay gelsin. |
28-08-2006, 01:15 | #409 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 25-08-2006
Şehir: istanbul
Mesajlar: 6
|
Alıntı:
Bir canlı türü kendi ekoloji alanı dışında bir bölgeye bırakılırsa doğal düşmanları olmadığı için kolayca ve kontrolsüz üreyebilir. Başka canlıların kaynaklarını tüketebilir ve onların yokolmasına neden olabilir. Lütfen başka ülkelerden bitki ya da başka canlı getirilmesi konusunda çok dikkatli olalım. |
|
30-08-2006, 17:33 | #411 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Önemli olan diğer unsur nemdir.Katlama nemli ortamda yapılır. Nemlendirilen ortama tohumlar konulur ve uygun sıcaklıkta yine tohumun ihtiyacı olan süre bekletilir. Tohumda katlamanın yapılması sebebi ise dormansiyi kırmaktır. Bu da tohumun çimlenme engelini yok etmek işlemidir. |
|
30-08-2006, 22:30 | #412 |
Kaybettik...
|
Konusu açılmışken bende bir maydanoz olayım dedim Tabii bu tabiri bundan önce hiç duymamışdım, lakin demek biz de "katlama" yapıyormuşuz. Tabi benim yaptığım etobur bitkilerde (=EB) zor çimlen ve ender tohumlarda iyice ıslatılmış (ancak fazlaca sulu değil) sphagnum yosunu ile karıştırılan tohumlar 1 ay süre ile 5C de tutulur ekim yosun ile beraber doğrudan torf üzerine yapılır üzeri asla torf ile tekrardan kapatılmaz ancak bir cam veya nylon ile kapatılmak sureti ile nemli ortam sağlanıp kurumaları önlenir. EB'lerin çimlenmesinde ışık faktörü önemli olduğundan ışığa güneşe konması gerekse de güneşde kapalı kapların aşırı ısınacağı da göz önünde bulundurur isek en iyisi uygun bir ışık saçan floresant ampul altına koymak olacaktır. ekimdeki can suyunu % 0,1 lik Gibberelic Acid (GA3) ile yapmak çimlenme oranında artış sağlar. Bazı EB'lerde (örneğin Darlingtonia californica'da) bir gün 24 saat su ile beraber donduruluduğunun ertesi dikim yapılır. bunlar EB'lerde benim deneyimlerimle göre ve diğer kaynaklardan da edindiğim türe özel "katlama" metodlarıdır. |
09-09-2006, 18:25 | #414 |
Ağaç Dostu
|
*** arkadaşlar başım tırtıllarla belada Paulownia Ağacı ( en hızlı büyüyen ağaç) tohumlarını yastıklara diktik biraz boylanınca seralara şaşırttık. tam tuttu derken birde baktık ki serada hiç ağaç yaprağı gözükmüyo.biraz araştırdıktan sonra yastıklardaki torf da ve seranın içinde yeşil tırtıllara rasladım. internette araştırdım Trichoplusia ni yeşil tırtıl olduğunu ve bu sevimli zararlıyla herkesin başının belada olduğunu öğrendim. yüzlerce ağaçtan 5-10 tane kaldı malesef tüm kafalarını yemiş köklerden yeniden verirmi bilmiyorum. benim asıl sorunum; sadece merak için ektiğimiz bu ağaçlardan kazanç için yetiştirmekte olduğumuz organik kekiklerede bulaştı. şu an 4 seramızıda sarmış durumda. organik tarım yapmış olduğumuzdan ilaç kullanamıyoruz. biraz araştırma yaptım ama elime Pyrethrin, Sarımsak yağ spreyi ve pire otundan başka birşey bulamadım. işin kötüsü bunları nasıl kullanacağımı bilmiyorum. yardımcı olursanız size minnettar olurum. yardımcı olan ve olamayan tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. |
09-09-2006, 21:43 | #415 |
ağaç dostu
|
Merhabalr Mine hanım, başına gelmedik kalmayan kestane fidanlarımın yapraklarını transparan hale getiren bu canlıları yaprağın altında suçüstü yakaladım. Ne olduklarını bilmiyorum ama arapsabunu ve sarımsaklı tarifle şimdilik kaybolmuş görünüyorlar. Örnek olması için koyuyorum ve bilgi vermenizi rica ediyorum. Cidden kısa sürede çok zarar verdiler. Bir de daha yakın plan resim koyacağım. |
09-09-2006, 22:32 | #417 |
Ağaç Dostu
|
Mine Hanım öncelikle merhbalar hemen hemen bütün yazılarınızı okumaya çalışıyorum. Özellikli olarak ilgi alanım Acer Palmatum ve bonsailer. Benim sorum şu toprak karışımlarında zeolit kullanımı konusu sizin bu konuda görüşleriniz neler.tavsiye edermisiniz hangi oranda olmalı bir ağaç zeolite ekilip yatiştirilebilinir mi ? (Bu konuya daha önce değinildimi bilmiyorum değinildiysede ben kaçırmış olmalıyım) Teşekkürler Uğur KANLI/ ANKARA |
09-09-2006, 22:36 | #418 |
Ağaç Dostu
|
Biraz fazla oluyoruz belki ama birde bu sayfaya bakabilirseniz sevinirim. Bu sayfadan görüşleriniz bekleniyor. http://www.agaclar.net/forum/showthr...0034#post40034 Tekrar teşekkürler. |
10-09-2006, 01:58 | #419 |
Ağaç Dostu
|
Mine hanım tekrar merhaba ardarda bu 3. soru olacak ama kusura bakmayın. Ben daha çok bonsai ile ilgilendiğim için ağaçlarım ağırlıklı olarak saksıda kök sistemi zayıf veya doğadan toplanmış ağaçlarda kök sistemini kuvvetlendirmek için köklendirme hormonu örneğin sulama suyuna katılarak veya toz olarak ekilerek kullanılabilinirmi ? Teşekkürler |
10-09-2006, 21:19 | #420 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2006
Şehir: Hatay
Mesajlar: 342
|
Alıntı:
Merak ettiğim için soruyorum, organik tarım için sertifikanız var mı? Eğer varsa, konvansiyonel tarım ile organik tarımı yan yana yapamayacağınızı söyleyen olmadı mı acaba? Bunu merak ettiğim için soruyorum yanlış anlamayın. Pek çok üretici sertifikasız olarak, konvansiyonel tarımla iç içe, foseptiklere çok yakın, yol kenarlarında, fabrikaların burnunun ucunda Organik Tarım yaptığını sanıyor. Organik tarımın usüllerini bilmiyor. Her ilaçsız tarımı Organik Tarım sanıyor. Malesef... Neyse asıl konuya gelelim. Tırtıllarla baş etmek çok kolay. Yeter ki belirli bir yoğunluğa gelince ilaçlama yapalım. Bunun için çok güzel ilaçlar mevcut. Ben Dow AgroSciences'in Dursban 4 (480 g/l Chlorpyrifos ethyl) ü öneririm. Bu işi ticari olarak yapmadığım için ilacın fiyatını bilmiyorum. Eğer fiyat olarak ucuz ise fidanın diplerindeki toprağı ve çevreyi de ilaçlamanızı öneririm. Eğer organik tarım değil de ilaçsız tarım yapıyorsanız, o zaman çevre ve insan sağlığına en az zararı olan ilaçlardan önerebilirim. Mesela; Lances Link'in ilacı MVP Bioinsecticide (10000 IU/mg Bacillius thuringiensis). Ancak bir uyarı yapmak istiyorum; Bu tip biyolojik preparatların etkinliği diğer kimyasallara göre biraz daha düşüktür. Etkileme hızı da düşük olabilir. Ayrıntı isteyen ilaçlardır. Örneğin fazla sıcak **** soğuk havalarda etkinliği azdır. Çünkü en nihayetinde ilacın içindeki de bir canlıdır (bir bakteri). |
|
|
|